Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 28 EYLUL 1997 PAZAR
12 KULTUR
Kutluğ Ataman, bienale Semiha Berksoy'un yaşamöyküsünü aktaran video çalışmasıyla katılıyor
'Acı bana, gel sevgflim, acı bana...
9
KEMRE KOYTJNCUOĞLL
Belgesel. 7 saat 42 dakika sürüyor-
muş. Kutluğ Ataman'ın evinde filmi iz-
lemeye başlıyorum. Birinci bölüm, "Ey,
Hindistan". Ataman. *Bu böiüm uvertür
niteüğjnde" diyor. Semiha Berksoy, mak-
yajını yapıyor. Hazırlaruyor. tncilerini ta-
kıyor. VVagner'den olduğunu söylediği
bir aryaya başlıyor. "Fern ist mein He-
imat_" Hazırlanırken. Kutluğ Ataman'a
soruyor, "Bu nasıl oldu? Yakısü değil
mi?"
îkinci bölüm. "Die Kunst-1" Semiha
Berksoy; *Bu sesin belgeseli" diyor ve
fılme dışandan Aygaz'ın sesi giriyor. Si-
nirlenıp sövmeye başlıyor Berksoy. Dı-
şardakiyle ilgılenmekten vazgeçıyor. Ay-
naya bakıyor, "Türk operasuun dünya
çapında primadonnası.- Allah vergisL^
Çizdiğı grotesk resimlerin önünde du-
ran ve kendinı çizen grotesk bir yaratık
o. Bir opera sahnesınde uyuyor. Kürklü
kocaman şapkası. elinde bir "pistole".
Fidelo'nun bir aryasını seslendirmeye
başlıyor.
Üçüncü bölüm; "Bir Ölüyle Yatan Ka-
dın". Bir sopranonun. en tiz sesı çıkardı-
ğı sürece ölmeyeceğine inanıyor. Ve öl-
meyeceğini gösteriyor. Cemal ReşJtRejie
olan aşkından bahsedıyor. "'Rüyalara ina-
nıyorum, dedi bana."
Dördüncü bölüm, "OK-YAY", Ata-
türk'le olan karşılaşmalannı, Bedia Mu-
ı-utluğ Ataman "m
bu belgeselde
göstermek istediği
Semiha Berksoy
gerçeği değil,
kendisinin Semiha
Berksoy'la olan ilişkisi.
"Burada ortaklaşa bir
şey yaratıyoruz. Ben
ona kareyi veriyorum, o
içini dolduruyor.
Sanatıyla şarkılanyla,
yaptığı resimlerle,
performansıyla,
hayatıyla, öyküleriyle.
Seyircinin seyretmesi
gereken bu ikilı
ilişkidir."
vahhit'e olan kızgınlığını anlattığı bö-
lüm.
Beşinci bölüm. "MezardanGeknMek-
tup" Nâzım Hikmefle yaşadığı aşkı an-
lattığı bölüm. "Aşk neyle ispatfanır" di-
ye soruyor. Berksoy. Ataman'a. Sonra
kendisi cevaplıyor: "Eserle." Hikmet'in
onun içın yazdığı şiirleri okuyor. "YıL,
1934,23yaşındayım." tn taşlı yüzüğü. si-
yah dantelden olan şapkasının yüzlüğü-
ne takılıyor. Büyük bir keyifle Nâzım
Hıkmet'ı Kutluğ Ataman'a anlatırken.
aynı zamanda yüzüğünü kurtarmaya ça-
lışıyor. u
NâzunHikmetsaat5i
teça\Bge-
lecek." Heyecandan gözlen pırıl pırıl.
"Beni bir telaş akİL Beyoğlu bebeği diyor,
babam bana." Kıkırdıyor. "Sırf o gün için
çarşı> a gidip bir san çaydanlık aldını. bir
de kırmızı elbise.'" Anlatılanı çok özel y a-
pan nedır, diye düşünüyorum. Aslında
genelde herkesin yaşamı> olduğıı nelkı
de... "Nâzım'danolançocuğuaklırdım.'*
Ma\ ı boncuk gözlü oyuneak bebeği elın-
de tutuyor. Bu onlann bebeğiymış. Nâ-
zım Hikmet'le Semiha Berksoy'un. Sa-
natı sembolıze ettığıni söylüyor. "Bizim
dailanmız göklerde buluşacak. Bicm ço-
cuğumuz sanattır, hayatımız da.~
Altıncı Bölüm. "HahnmPüikülir.Er-
cüment SiyavuşoğliL, yani kocasıyla ev-
lenmesini anlattıgı bölüm. "Yüzükleri
takıyorum,resmiolarak kabul ediyonım."
Yedınci bölüm; "Mezarda Bile Bulu-
şamadık." Nâzım Hikmet' in mezannı zi-
>aret edışıni anlatıyor... Yatağına sevgi-
lısıni bir mankenı alıyor ve onunla se-
\ ışirken konuşuyor "Olümün dosyasını
>erdim. ölümü yendim. Siz gidin. siz yal-
nız gidin, gelmey eceğim. Sizinle gelmeye-
ceğim, ben burada kalacağım. Gidin siz.
Yok. ben gelmemr
Sekizinci bölüm; "Aşkİntihan". ilk mil-
lı atletimiz Haydar Aşan'la olan büyük
aşkını konu alıyor.
Ve sonuncu bölüm; "*Ey Hindistan".
"Benim politikam: sananmdır. Ben sos-
yaBstbirsanatçıyım." Kutluğ Ataman ıs-
rarla soruyor; "Şimdi neredesin, anlat"
Berksoy da ısrarla söy lemek istediğine dö-
nüyor "Üstün kişileri öldfirmek imkân-
sızdır. Beni öldûreceklerini sandılar. Öl-
düremediler. Rol çıkarmıyorlar. Bu ne
demek. bir sanatçıyı öldürmek demek."
Film gereğı bıle olsa bir türlü. mezara gir-
mıyor. Kutluğ Ataman'la tartışıyorlar.
Ataman. "Bu üstündeki ne? Siz ne yapı-
yorsunuz?" Berksoy; "Bizûnkilerdekül-
türyok." Süreklı tekrarlıyor. "Btamkikr-
de kültür yok. Bu öldürmenin ta kendi-
sl" Yönetmenin ne sorduğunu hatırlıyor:
" Burası opera binasa. Şimdi, burası çukur.
operaya beni gömüyorlar. Beni operaya
gömmek istedikr. Şurası mezar, üstüm-
deki de kefen_"
Aramızdaki ilişkiye bakın!- Semiha Berksoy üzerine bir
belgesel y apmak fikri nasıl orta-
yaçıktı?
KUTLUĞ ATAMAN - Ben
"Karanlık Sular"ı çektiğim va-
kit, Semiha Hanım'la çalışmış-
tım. O zamandan beri kendısiyle
görüşüyorum. Bana. "Yazdığım
kısa hikâyeler >ar. onlarla bir film
yapalım" diyordu. Düşünmeye
başladım, ne yapabiliriz diye...
Aynı zamanda da Semiha Ha-
nım'ın özelliklen bir yerde kay-
dolmuş olsun istedim. Film, çekim
başladıktan sonra ortaya çıkmaya
başladı. Sonunda bir performans
filrru çekmeye kararverdik. Ekim
96'da çalışmalara başladık.
- Çekimler nasıl oluyordu? Bel-
li konseptler üzerinden mi gidi-
yordunuz?
- Anka kuşu konsepti tamamen
ona aıt. Bu konsept üzerine me-
tinler yazmış, resimler yapmış.
Fakat bunu bir format içerisine
oturtmak gerekiyordu. Yaptığın
her işin mutlaka çatısını kurmak
zorundasın. Yoksa, belgesel bir
anı koleksiyonu olurdu. Bunun
için ben bu 9 bölüm fîkrini geliş-
tirdim. tyi de oldu. çünkü seyir-
cinin kafasında bir plan dahilin-
de gidiyor.
Kendini hicveden özgürdür
- Beîgeseli izlerken büyük bir
ironi Ue karşılaştığımı düşündüm.
"Karanlık Sular"da da vardı bu.
- Bu genel olarak benım tüm ış-
lerime yansıyan bir şey. Çünkü
yaptığın bir işi yüzde yüz ciddi-
ye alamazsın. Hayatın kendisi tra-
jı-komik aslında. Örneğın şu Lady
Diana'nın ölümü ve sonrasında
yaşanan olaylar kısaca; trajı-ko-
mik. Bundan sonra çekeceğim
filmde de trajedi ve komedi üst üs-
te binmiş durumda. Zeliha Berk-
soy'un kendine bakışında deği-
şik açılar ve gözlemler var. •'Ben
artistim" diyor. sonra dau
Şu e\in
haline bak" deyip kendine gülü-
yor. Ömeğin. aynaya bakıyor. "Na-
sıl ama dolma değil mi" diyor.
sonra da "Dolma oünam lazım,
Josephine Baker da böyle çıkıp
söylüyor" diyor. tnsanlann kendi
kendilerini hicive almalan, onla-
n değerli kılan özelliklerinden bi-
ridir. Kendini hicı\e alan bir in-
san aslında özgür bir insandır.
- Belgeselin her karesi neredey-
se kendi başına tablo ve plasrik sa-
natlara çok yakın bir yerde duru-
yor. Aynı zamanda da miizikalite-
si var. Belgesel nedir sizce?
- Biri. bir olayı çeker ve birile-
ri de izler. Eğerbu bir belgesel ise
bu üçü arasındaki ilişkı oldukça
problematik bir ilişki. Nesnellık,
belgesel sinemanın her zaman baş
sorunsalı olmuş. Birçok sanatçı
farklı savlar üreterek bu sorunsa-
lı çözmeye çalışmışlar. Gerçeği
olduğu gibi aktarabilir miyiz? Za-
manımızda bu sorunun gelip da-
yandığı nokta, televizyon haBer-
len olmuş. Bir kameraman gidıp.
gördüğünü çeker. Ancak belki de
en fazla yönlendirme orada \ar.
Bence artık bu soruyu sormak
yanhş.
Cinema Verite'de bile -kı bunu
çözdüğünü iddia eder- mümkün
değil. çünkü kamerayı yine belli
bir yere koyuyorsun. mutlaka ve
mutlaka bir aracı var ve gerçek de-
ğil. Gerçeklık ve doğru haberci-
lik sorusu. yanlış bir soru. Benım
bu belgeselde seyircıye göster-
mek istediğim Semiha Berksoy
gerçeği değil, benım Semiha Berk-
soy'la olan ılışkım. Burada ortak-
laşa bir şey yaratıyoruz. Ben ona
o kareyi veriyorum. o içini doldu-
ruyor. Sanatıyla. şarkılanyla, yap-
tığı resimlerle. performansıyla.
kendisine söyledikleriyle. hayatıy-
la. öyküleriyle... Seyircinin sey-
retmesi gereken bu ikili ilişkidir.
Tek başına Semiha Berksoy bel-
geseli olarak bakılırsa. o zaman bu
filmle kurulan ilişki bence yanlış
olur.
- Filmde sesinizi ve vönetimini-
zi duymamız, bu ilişki biçiminin al-
ünın çizilmesini sağlıyor, öyley se_.
- Mutlaka. benım yönlendirme-
lerim var. Öncelikle yönetiyorum.
İkincisi kareleri kuran benim,
üçüncüsü yerleştıren benim. Ob-
jeleri yaratan o. kendisini yara-
tan o. Sonunda v ıdeoyu ortaya çı-
karan benım. Arada bir ilişki var.
Bana "kes" diyor O da bana mü-
dahale edıyor. aynen benim ona
müdahale ettığim gıbi. Seyirci-
nin bakması gereken, ikimiz ara-
sındaki ilişki.
- Ne zaman izlersen başka bir şey
olma gücüne sahip bir film bu?
- Çok doğal. çünkü çok ınsani
bir şey görüyorsun. Çok rahatsız
edıci yanlan var. 7 saat 42 dakı-
kanın hiçbır anı sıkılmadan ızle-
4iiyor. tçinde \«hşet^ar,•eksıbir-
'yonizmvar. Bazı yerlenndf'Vcaft'-
la katıla gülüyorsun. bazı yerlerin-
de fena oluyorsun. Tümünde in-
sani bırdeneyim var. Neden rahat-
sız oluyorsun? Çünkü kendinde
yansımasını görüyorsun. Onu ora-
da bir kuklay la yatmış sev ışirken
görünce. aslında kendini onun ye-
rine koymaya başlıyorsun. Uta-
nıyorsun, çekiniyorsun. bütün bun-
lan yaşadığın sürece de aslında bir
terapıden geçiyorsun. Ve rahatlı-
yorsun. Benim üstümdeki etkisi bu
oldu.
Soru değil bir ikUem
- Filminizde bir opera sanatçı-
sının mezara girip mezardan *,. v-
ması, bir anlamda bu anlattıkla-
ruıızı; yani IdşiseL sanatsal üreti-
minizi mi anlatıyor?
- Evet, ama yaparken. sana söy-
lediğim gıbi farkında değıldim.
Türkiye'de yaşadığım tıkanıklı-
ğın sıkıntısını çekerken bu sanat-
çıyla bırlikte yalnız olmadığımı
hıssettim. Bunu yapmak zorunday-
dım. yoksa hastalanırdım herhal-
de.
-Oyuncularla olan ilişkinLd me-
Depardieu bu kez
yönetmen ve oyuncu
I Cerard
Depardieu,
Alaın Leblanc'ın
"Un Pont Entre
Deux Ri\es' (Iki
Nehir Arasında
Bir Köprü) adlı
kitabından yola
çıkarak bir film
çekecek. Depardieu,
yönetmenliğını
kendisinin üstleneceğı
filmde başrolü Carole
Bouquet ıle payiaşacak.
• Andy Carcia,
yönetmenliğıni Sidney
Lumet'ın yaptığı yenı
fılminde 'Manhattan'ın
Gölgesi Altında' (Dans
L'ombre de Manhattan)
adlı filmde başrolü
Richard Dreyfuss'la
paylaşıyor.
• SpİCe CİrlS Guinnes
Rekorlar kıtabında
Grubun şimdıye kadar en
çok albümü satan bayan
grup olduğu açıklandı.
Grubun 1996 yılında
satışa sunulan
"VV'annabe" ısımlı
albümü bugüne dek
Ingiltere'de 1.2 mılyon.
,\rnerika'da 2 milyon
sattı.
• Sophie
Marceaunun
Lamber
Wılson'la
başrollerinı
paylaştığı ve
kısa süre önce
çekımleri sona
eren "Marquise
adlı film,
Fransa'da
gösterime girdı.
• Helen Mirren
lngılız hukumetı \e
Ingılız endüstnsının
ışkence aletlen ıthal
ederek şiddete destek
verdığıni söyledı.
"Some Mother's Son "
ısımlı filmde rol alan ve
Emmy ödülü kazanan
sanatçı, yaptığı
açıklamada. bugün
birçok msanın ışkence
gördüğünü v urgulayarak
ner ülk^ım het neiadar
ışkence aletlen satm
aldığını ya da sattığını
soyledı.
• Rowan
Atkinson un
ba^rolünü
oynadığı ""Bean:
The Ultımate
Dısaster Movie"
gösterime
girdığınden bu
yana 65 mılyon dolar
hasılat yaptı.
• Mike Figgis.
başrollerınde Nastassıa
Kinski \e NVesley
Snipes'ın oynadıkları
"Bir Gece İçin" (Pour
Lne Nuıt) adlı film
Amenka'da gösterime
gırdı.
• Kevin Costner,
Da\ıd Bnn'in "The
Postman' (Postacı)adlı
yapıtından uyarlanacak
olan bir filmde Ingıliz
aktns Olıvıa Wılliams ıle
başrolü payiaşacak
• Robert Altman,
son fılmı 'The
Gıngerbread Man'in
yapımcıiığını üstlenen
PolyGram'a karşı verdıği
savaşı kazandı.
Firma yetkılılennın
talep ettığı kesilmeler
gerçekleştın lmey ecek.
• Michel
PİCCOİİ. Paris'teki
Sonbahar Tıy atro
Festıvalı'ne
katılıyor.
Pıccoli. Marguerite
Duras'ın "La
maladıe de la mort"
ısimli eseriyle
izleyıcının
karşısına çıkacak.
Oyunun yönetmeni Bob
VV ilson.
• Carlos Saura, son
fılmi 'Tango'nun
çekımlerını tamamladı.
Filmde anlatılan
dramatık aşk öyküsünün
kahramanları. Miguel
Angel Sora, Cecilia
Narova ve Mttorio
Storaro.
• Shirley McLaine
yönetmenlığe soyunuyor.
63 yaşındakı sanatçının
çekeceği 'Bruno'
ı^nlhiraınaS^ filnjin
senaryo yazan ise
DavidCiminello.
rak ediyonım. Sizo>r
uncu ofcmayan-
larla çahşan bir yönetmensiniz.
- Oyuncuyu yönlendirmek ge-
rekir, eğer oyuncu kendi kendine
bir yorum getıriyorsa, bu yönet-
men içın büyük bir kolaylık. O
zaman yalnızca yontman gerekir.
Oyuncuyu kendi oyunundan çıkar-
tıp kendi oyununa sokmak gere-
kiyor. Hiç oyunculuk eğitimi al-
mamış insanlar da çok iyi oyun-
cu olabilir aslında. Semiha Berk-
soy "u ise izlerken düşünüyorsun.
oyunculuk mu y apıyor yoksa ger-
çekten mi böyle? Soru sormak
zorunda kalıyorsun. Tablolanna
bakıp nasılmışım diye kendini bo-
yuyor. Resimlen o yaratıyor. son-
ra da resimler onu yaratıyor. Ken-
di yarattığıyla döngüsel bir ilişki
içinde. Sanat mı hayatı taklit eder,
hayat mı sanatı ? En temel sorular-
dan biri yine. Bu soruya cevap
bulmanın hıçbir önemi yok.
Önemli olan o sorunun anlaşıl-
ması. Çünkü o bir soru değil. bir
ıkılem.
BuyüAltın Portakal'a 14füm adayKültür Servisi - 34. Antalya Altın Porta-
kal Ulusal Film Festivali 1 Ekim'de başlı-
yor. 5 Ekim'e dek sürecek olan festivalin.
son bir yıl içerisinde çekimi gerçekleştiri-
len \e hiçbır ulusal yanşmaya katılmamış
olan 14 fılmin yer aldığı yanşma bölümün-
de toplam 8 milyar 800 milyon liralık ödül
dağıtılacak. Behhıl Dal ve A>niTolunay özel
jüri ödüllerinin yani sıra Falez Otel adına
verilecek olan özel ödülle de ilk kez bir özel
sektör kuruluşu sinemamıza katkıda bu-
lunmuş olacak.
Yanşma dışı gösterimlerde izleyiciyle
buluşacak olan "Eştaya" ve "Odesa" isim-
li filmlenn galalannın da gerçekleştirile-
ceğı festivalin bu yılki bakış açısı "göç".
Göç olgusu hem sosyolojik boyutta hem de
sinema platformunda ele alınacak. Göç
gerçeğinin sosyolojik anlamda sinemaya et-
kisi, düzenlenecek olan panellerde tartışı-
lacak.
Bu yıl "Dünya Sinemasından Seçkfler"
başlığı altında ise "BozukKan" ve "Genç
Bir Kadın İçin Bir Erkek" isimli filmlerin
gösterimi yapılacak. Sinemaseverler bu
filmleri 4 Ekim günü Antalya Kültür Mer-
kezi'nde ızleyebilecekler.
Onur ödülleri
İlk kez gecen yıl "Altın Portakal Yaşam
Boy u Onur Ödülleri" başlığı altında sunu-
lan onur ödülleri bu yıl Fikret Hakan, Müj-
de Ar, Nejat Say dam, Türkan Şoray ve Yü-
maz Duru'ya verilecek. Onur ödülleri tö-
reni, 1 Ekim günü Cumhurbaşkanı Süley-
man Demirel tarafından açılacak olan Cam
Pıramit Sabancı Kongre ve Fuar Merke-
zı'nde gerçekleştirilecek.
A 'Kuşatma Altında Aşk' - Ersin Pertan
yT.ntalya Altın Portakal Ulusal Film Festivali 1 ekimde başlayacak.
Bu yıl onur ödülleri Fikret Hakan, Müjde Ar. Nejat Saydam, Türkan
Şoray ve Yılmaz Duru'ya verilecek. 14 filmin yanşacağı festivalde
Yavuz Turgul'un "Eşkıya" ve Konçalovski'nin "Odesa" adlı
filmlerinin galalan gerçekleştirilecek.
Festival boyunca Fakir Baykurt \ e Os-
man Şahin de kitaplannı ımzalayacak ve
okurlanyia söyleşecekJer. 2-3-4 Ekim ta-
rihlerinde Falez Otel'de yapılacak olan ba-
sm toplantılannda ise yanşmaya katılan
filmlerle ilgıli ilk ağızlardan; yani yönet-
men, yapımcı ve oyıınculardan bılgi almak
mümkün olacak. Ünlü yönetmen Konça-
lovski'nin. çekimlerinın bırbölümünü An-
taly a'da tamamladığı "Odesa" adlı filmi-
nin festival kapsamında gerçekleştirilecek
olan Türkiye prömiyerine yönetmenin asis-
tanı konuk olaeak.
Bu yıl düzenlenen "Açıkhava Sinemala-
rTyla ise kentin 3 ayn noktasına kurula-
cak olan perdelerde 6O'lı ve 70'li yıllann
sınemalanndan örnekler sunulacak.
Yine bu yılki festival etkinlikleri kapsa-
mında oluşturulacak olan "Behlül Dal Si-
nema Müzesi"nde "Basında Festhal" ve
"Türk Sinemasından Pbrtreter" başl ıklı iki
sergi yer alacak.
Yanşma filmleri
Bu yıl Antalya'da yanşacak olan filmle-
rin isimleri ise şöyle: Yanhş Saksının Çiçe-
ği(Fide Motan). Masumiyet (Zeki Demir-
İoıbuz). Ekmek(Faik Ahmet Akıncı), Ha-
mam (Ferzan Özpetek). Mektup (Ali Öz-
gentürk), Usta Beni Öldürsene( Banş Pirha-
san). Kuşatma Altında Aşk (Ersin Pertan),
Çökertme (Tunca Yönder). Köpekler Ada-
sı (Halit Refiğ), Dünya Kadmla Güzeldir
(Yılmaz Duru), Kasaba (Nuri Bilge Cey-
lan), Solgun Bir San Gül (Canan Evcimen
İçöz). İnsan Kurdu (Fatih Arslan), Niha-
vent Mucize (Atıf Yılmaz).
Kısa fîlm ve video festh ali
34. Altın Portakal Film Festivali çerçe-
vesinde düzenlenen 3. Uluslararası Kısa
Film ve Video Festivali'ne bu yıl 38 kısa
film ve 29 kısa video filmi olmak üzere top-
lam 44 film katılıyor. Hollanda. Ukrayna,
Kırgızistan. Kanada, Şili. Çekoslavakya.
Fılipinler. Hır\atistan. İngiltere. Polonya
ve İtalya gibi ülkelerin de katıldığı kısa
film yanşmasınm jünsi Kerûnan Ulusoy
(Fransa-yönetmen). Göksel Gülensoy (Tür-
kıye-yönetmen). Zarife Öztürk (Radikal
gazetesi-sinema sayfası editörü). Faride
Marei( Mısır-fılm eleştirmeni), Abdou Ac-
houba (Fas-yönetmea yapımcı). Prof. Ge-
orge Achouba (Gürcıstan Ünıv. öğr. üy.),
Lars Bo Kimergard'dan (Danimarka-öğr.
gör.) oluşuyor.
Yeditepe Üniversitesi
Fen Bilimleri Enstitüsü
Bilgisayar-Enforınatik Mülıendisliği
ve
Sistem Mühendisliği
Anabilim dallanna sınırlı sayıda yüksek lisans öğrencisi
alınacaktır. Başvurulann 8.10.1997 tarihine kadar Fen
Bilimleri Enstitüsü'ne yapılması gerekmektedir.
Sınavlar 9-10.10.1997 tarihlerinde yapılacaktır.
Eğitim dili İngilizce'dir. Dil bilgisi yetersiz olan adaylar
için Ingilizce hazırlık programı mevcuttur.
Benzer programlardan yatay geçişle öğrenci kabul
edilmektedir.
Gerekli belgeler:
Baş\
r
uru formu
LES sınav sonuç belgesi (50+)
Lisans diploması fotokopisi
Transkript (2.25+GPA)
2 adet resim
Kayıt ücreti (3 milyon TL Vakıfbank Kadıköy Şubesi
2022480 no'lu hesaba yatınlacak)
Adres: Yeditepe Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi,
•Dragos Kampusu, 81140, Rahmanlar-lstanbul
Tel: 0 216 38791 00 Dahili: 401-411
' Faks:0 216 387 91 08
Web: http:/ww. yeditepe.edu.tr/Graduate