27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 EYLÜL 1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Atatüpk'e mareşal rütbesi verilmesi • ANKARA (AA)- Aatûrk'eTBMM taıafindan "mareşal" rüibesi ve gazılik unvanı verilişınin 76. yıldönümü veGaziler Günü nedeniyle mesaj yayımlayan Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, "Atatürk'e, mareşal ve gazi unvanı vedlerek Türk milletinin şükran ve duygulanna tercüman olunmuştur" dedi. Demirel. Kurtuluş Savaşı'nm, Türk insanının geıektiğinde canını vererek vaan yaptığı bu topraklar üzerinde, her türlü yoksunluğa ve zorluğa rafmen kendi bayrağı altında, dımdik. hür ve bağımsız yaşama azminin en güzel ıfadesi olduğunu söyledi. Genel seçmen yanmı • ANKARA (A\)- Yüksek Seçim Kurulu (YSK), 30 Kasım pazar günü "Genel Nüfus Tespiti" ılebirlikte gerçekleşrinlecek "Genel Seçmen Yazımı-Denetimi" için, Malıye Bakanlığı'ndan 5 trilyon 63 milyar lira ödenek istedi. 38 milyon civannda olacağı tahmin edilen seçmenlenn yazımı ve denetimi için, 520 bin kadar yazım memuru görev yapacak. Her görevliye 5 gündelik üzerinden 7 milyon 500 bin lira ödenecek. Olağanüstü Hal Bölgesi'nde çalışacak yaklaşık 20 bin görevliye ise bu miktara ilave olarak 1 milyon 875'er bin lira verilecek. Bu arada, uygulamada kullanılacak seçmen kayıt formu ile misafir seçmen kayıt formu ve diğer evrakın basımına başlandı. TBMM'den okul desteği • Haber Merkezi - TBMM Vakfi. 8 yıllık temel eğitime ilköğretim okulu vaptırarak katkıda bulunacak. Ankara Yenimahalle'de yapılacak ISjderslikli ilköğretim okulu yapımı için protokol dün TBMM Başkanı Mustafa Kalemli'nin başkanlığında imzalandı. Öte yandan 8 yıllık temel eğitim isteyen öğretmenler hakkında Muğla Valiliği oluru ile tl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından araştırma yapılıyor. Eğitim- Sen üyesi öğretmenler 4-5 hazıran tarihlerinde iki gün boyunca yakalanna "8 Yıllık Kesintisiz, Parasız Temel Eğitime Evet'" yazılı kokartlar takrruşlardı. RP'den fişleme sorusu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- RP lstanbul Milletvekili Mehmet Ali Şahin, Büyükçekmece llçe Jandarma Komutanlığı'nın bir yazı ile tüm siyasi parti ilçe başkanlanndan ilçe ve belde başkanlan ile yönetım kurulu üyelerinin açık kimlik bılgıleri ve ikametgâh adreslerini istedığıni bildirerek Içişleri Bakanı Murat Başesgioğlu'ndan bunun gerekçesini sordu. Istanbul'un kurtuluşu • tstanbul Haber Servisi - Istanbul'un düşman işgalinden kurtuluşunun 74. yıldönümüyle ilgili olarak 21-27 eylül günleri ve 6 Ekim 1997 Pazartesi günü saat 10.30'da, Vatan Caddesi üzerinde genel prova ve tören yapılacağı, bu yüzden caddenin araç trafiğine kapatılacağı bildirildi. • ANKARA (AA)- Milli Eğitim Bakanlığı, bazı okullardan usulsüz olarak alınan 495 ortaokul ve lise diplomasıru iptal etti. Iptal edilen diplomalardan bazılan şöyle: Van Çaldıran Lısesi'nden 1995 yılında verilen 71 diploma, 1993, 1994, 1995 öğretim yıllannda Hakkâri Lisesi lise kısmı okul dışı bitirme sınavlan sonucu verilen 235 diploma, 1993,1994 yıllannda Ankara Çankaya Sokotlu Mehmet Paşa Lisesi lise kısmı okul kışı bitirme sınavlan sonucunda verilen 62 diploma, 1994, 1995 öğretim yılı Adana Seyhan Erkek Lisesi lise kısmı okul dışı bitirme sınavlan sonucunda verilen 2 diploma. FethuEahçı kadro isyatn DSP'li bakanlıklarda, özellikle Milli Eğitim'de sol kadrolaşma sağlayamayan bakanlar eleştiriliyor. Partide çoğunluk "Bu iktidar bizi bitirir" görüşünde ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Çalışma ve Sosyal Gü- venlik Bakanı Nami Çağan ile Kültür Bakanı tstcmihan Talay ve Milli Eğitim Bakanı Hikmet lluğbay, 'sol kadrolaşmayı' sağlayamadık- lan gerekçesiyle sert eleştirilere hedef olur- ken, TBMM açıldıktan sonra bu yöndeki sı- kıntılann grupta da dile getirileceği bildiril- di. Partide "DTP kadar olamadık. Bu ikti- dar bizi bitirir" eleştirilen dile getinlırken, tzrrur Millervekili Vdi Aksoy, "MHPTi, Fet- hullahçı kadrolaşmayı içime sindiremiyo- rum. Bu kadrolara milletvekili olarak isyan edhorum. Bunun hesabı bakanlardan soru- hır'" dedi. DSP'de bulunan bakanlıklardaki kadro- laşma. örgütte ve millervekilleri arasında sı- kıntı yarattı. Örgütlerin isteklerini 'flçe-flör- gütü" sıralaması izleyerek iletmeleri, doğru- dan bakanlara gitmemeleri talimatı verilir- ken, bir ilçe örgütünün "Aristokrat bakan- hk anlayışı istemiyonız" diye tepkisinı dile getirdiği öğrenildi. Milletvekillerinin istem- lerinın de çoğu kez karşılanmadığı bildiril- di. Kendi bakanlanna ulaşamadıklannı an- latan bir millervekili. "Ulaşüğımız zaman da azar işitiyoruz. Sol kadrolar yerine ANAP'b, MHP'li kadrolan anyorlar. İkti- darda bizi yok edecekler. Genel başkanımız sekretersiz çalışıyor. Böyle bir şey olabilir mi? Zoraki gnıp kurdurulan DTP kadar olamıyoruz. Onlar diretti. vaüter kararne- mesi çıkmasını bile engellediler" dedi. DSP'li bakanlardan sadece örgüt kökenli olan Devlet Bakanı Mustafa Yılmaz'ın yo- DTP: Hükümete desteğimizi kesebiliriz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Demokrat Türkı- ye Partisi (DTP) Genel Baş- kan Yardımcısı Gürcan Dağdaş, bürokraside yapı- lan atamalann ve hüküme- tin bazı uygulamalannın sürmesı durumunda "hü- kümetin dışuıa çıkmayı tar- üşıp bunu eyleme dönüştü- rebikceklerini" söyledi. Dağdaş. dün düzenlediğı basın toplantısında. u>an- lara karşın atamalann de- vam ettiğini bildirdi. RE- FAHYOL döneminde yak- laşık 400 üst düzey atama yapıldığını belirten Dağdaş. 55. hükümetin 1600'e ula- san atamalanna "RP'li kad- rolann temizlenmesi"nın gerekçe gösterilemeyeceğı- ni kaydetti. Atamalarla ilgi- li komisyonun DTP dışın- daki partılerin mazeretleri nedeniyle toplanamadığını vurgulayan Dağdaş, "Saıu- yorum, kadrolaşma ta- mamlandıktan sonra ko- misyon toplanacak. ANAP kadrolaşmasını bitirdi, şim- di DSP devam ediyor" dedi. Dağdaş. DSPÎi Devlet Bakanı Hasan Gemici'ye bağlı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kuru- mu'nda 40O'e yakm atama yapıldığını söyledi. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART Güneş Taner, "Enflasyon canavarını küçük bir köpeğe dönüştüreceğim" dedi. ğun bir kadrolaşma çabası içinde olduğu, kendısine bağlı Köy Hizmetlen Genel Mü- dürlüğü'nün tüm illerdeki önemli kadrola- nnı değiştirdiği ve seçim bölgesi Gazian- tep'i de'ihyaettiğine'dikkat çekildi.Millet- vekilleri, TBMM açıldığında şikâyetlerinı dile getireceklerini söylerken, bu sürecin partiden yeni kopmalar getirebıleceğini de vurguladılar. DSP'de parti ıçi muhalefetin temsılcile- rinden tstanbul Milletvekili Cevdet Sehi RP'nin rejim için tehlikeli kadrolaşmasının ardından, yeni ıktidann sağ- lıklı kadrolaşmasının özel bir önem taşıdığına dikkat çektı. Izmir Milletvekili Veli Aksoy da. "Sosyal demok- rat, demokratik solcu bir partinin ortak olduğu bir ik- tidaruı kendi bakanhklann- da en üst görevlere eğer MHP tandansh. Fethullah Hoca'ya yakınlığı ile bilinen kişikr getirilhorsa bunu içi— mizeandiremeviz" dedi. Sol kadrolann dışlandığına dık- kat çeken Aksoy, sözlerini şöyle sürdürdü: "Herkes kartlannı açık oynamaİL Çalışma Bakanlı- ği'na MHP kökenü olduğu iddiaedilen bir müsteşar ata- nıvor. Bazı bakanlıklarda aşın milnyetçi Fethuüah Ho- ca'ya yakınlığı ile bilinen kadrolaratanıyor. Bir millet- vekili olarak buna isyan edi- yorum. Bir bakanımız diyor ki, paranın olduğu yerlere demokratik solcu getirmem. Apolitik. sağcı unsuriar an- yorlar. Bunlar sola yakışmı- yor. Bize yann sormazlar nu, şu kadar iktidar oldunuz, ne yapunız. diye. Bu kadrolaş- maya izin veren bakanlar- dan bunlann hesabı sorulur. Solculann göre\e getirilme- mesini kabul etmemiz müm- kün değüdir." Milli Eğitim Bakanı U- luğbay'ın sağcı, dincı kad- rolan işbaşında tutması eleş- tiri konusu olurken, Kültür Bakanı Istemihan Talay'ın da kadrolaşma operasyo- nunda kurnmdakı ANAPve- > 'MHP'lt'igtfnleri vitrine'Çi- 11 kardığınâ dikkaf çekildi. ''' CHP, muhalefetteyken verdiği sözleri tutmayan Başbakan Mesut Yılmaz'ın istifasını istedi Sağlar:KayıpsilahlarAzerbaycm y danu? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TB- MM Susurluk Araştırma Komisyonu üye- si, CHP lçel Milletvekili Fikri Sağlar, Başbakan MesutYıhnaz'a Emniyet teşki- ları için alınan ve kaybolan silahlan anım- sataralc. "Sayüan 10 bini geçen ve bü>ük çoğunluğu Güneydoğu'da işlenen faili meçhul cinayetlerin kaç tanesi boğma tel- leri, testereli bıçak ve su- ikastsilahlanylaişlenmiş- tir" sorusunu yöneltti. Sağlar, kayıp silahlann Azerbaycan'a gönderil- miş olmasına dönük sav- lar konusunda bir araştır- ma yapılıp yapılmayaca- ğını da sordu. CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin ise muhalefetteyken ver- diği sözleri yenne getir- meyen Yılmaz'ın istifa etmesi gerektiğini söyle- di. TBMM Susurluk Araştırma Komisyonu üyesi, CHP lçel Millet- vekili Fikri Sağlar, Baş- bakan Mesut Yılmaz'ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, kamuoyunun, boğma tel- leri ve bunlarla işlenen cinayetlerle ülkücü teröristler Abdullah ÇaÜL, Haluk Ku-cı ve arkadaşlannca ger- çekleştirilen Bahçelievler katliamında ta- nıştığına dikkat çekti. Sağlar, önergesin- de Başbakan Mesut Yılmaz'a şu sorulan yöneltti: "Ga> ri nizami harpte kullanıldığı bili- nen bu silahlann aunmasına niçin gerek duvıılmuştur? Ülkemizin yurtiçinde ve VTirtdtşmda resmi politika olarak benim- seyerek uyguladığı herhangi bir gayri ni- zami harp var mıdır? Her türlü vasadışı faaliyete karşı yasalar ve evrensel hukuk kurallan dahilinde mücadele etmesi be- lirleyici kriteri ve tanımlav ıcısı olan bir hu- kuk devletinde bir diğer adı kontrgerilla DYP lideri, 55. hükümetin atanmış olduğunu yineledi Çiller'den 'kaçmama' sözü tstanbul Haber Servisi-DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, kendisüıin Türkiye'den kaçmayacağı sözünü vererek, Başbakan Mesut Yılmaz'a yine "onbaşı" dedi. DYP Gaziosmanpaşa llçe Teşkilatı'nın açılışmda konuşan DYP lideri, partili gençlerin "Vıır vur inlesin, Mesut Yılmaz dinlesin*'sloganı atmalan üzerine, "Mesut Yılmaz meşgul, onbaşılık göreviyte meşguPdiye konuştu. Açılışa 1.5 saat geç gelerek kendisini dinlemeye gelen yurttaşlan yağmur altında bekleten Çiller, bugün ülkede zam ve zulüm olduğunu söyledi. 55. hükümetin atanmış olduğunu savunan Çiller, yapılan zamlarla hükümetin kendisini iktidara getiren tekelci sermayeye ve kartelcilere diyet ödediğini söyledi. "Bu bacınız her zaman sizierie beraber olacak" dıyen Çiller, kimsenin kendisini kaçıramayacağım söyledi. Bu arada lşçi Partisi (ÎP) Öncü Gençlik üyesi 100 kişilik bir grup, "ABD ajanı Çiller yargüansın'' yazılı bir pankart açtılar. Gösteri sonrası protestoculara saldıran polis, Baki Günükadlı gencin yaralanmasma neden oldu. Olaydan sonra Baki Günük gözaltına ahndı. Ancak Günük'ün durumu kötüleşince, götürüldüğü karakoldan hastaneye kaldtnldı. IP Öncü Gençlik üyeleri, polisin saldınsım kınayarak, Çiller yargılanana kadar ülke çapında protestolanm sürdüreceklerini söylediler. faaüyeri olan gayri nizami harp ve bunun aracjanna gerek duyulabilir mi? Azerbaycan darbe girişimi kurgusunda Haydar Aliyev'in havaalamnda uzak me- safeden suikast silahıyla öldürüleceği ilgi- li taraflann beyanlanyla açığa çıkmış bir gerçektir. Ay nı şekilde kamuoyunda bu darbe girişimini tertipleyen kişilerin Tür- kiye'de bazı kişi ve güç- lerle bağlantılan da yay- gm bir şekilde iddia edil- mektedir. Bu anlamda kavıp olduğu beUrtilen si- lahlann bir kısmuıın Azerbaycan'a gönderil- miş olması da bir başka iddia olarak kamuoy unca merak konusudur. Bu ko- nuda araştırma yapür- mavı düşünüyor musu- nuz? Eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar, Emniyet Genel Müdürlüğü yaptı- ğı dönemde alımı yapüan söz konusu silahlann Ge- nelkurmay'ın bilgisi da- hilinde olduğunu belirt- miştir. Bu konuda döne- min Genelkurmay Baş- kanı Doğan Güreş'in herhangi bir talep ve tav- siyesi olmuş mudur?" POLİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Sorun... Demokrat Türkiye Partisi (DTP), önce ANASOL- D hükümetine girip ardından daTBMM'de grup ku- rarak DYP lideri Tansu Çillerin 'defterini düreceği- ni' sanıyordu. Ancak, DTP lideri Hüsamettin Cindoruk'un bu hesabı tutmadı. Partisi, ANASOL-D içinde etkisiz kaldı... DTP Izmir'deörgütlenip, "SiyasetinnabzıEge'de atar" diyecekti. O yüzden, Izmir'de tüm milletvekil- lerini DTP ve ANÂP'a kaptıran DYP'de sancı baş- lamıştı. Gün geçtikçe eriyen DYP, DTP'nin bu atağı karşısında ne yapacağını şaşırmıştı... DTP'nin Izmir ll Başkanı eski DYP'li bakanlardan Ersin Faralyalı işe sıkı sarıldı... Siyasetin acemisi Tansu Çiller'in yanından aynl- mayan iki eski kurt Mehmet Gölhan ve Nahit Men- teşe, Izmir Anakent Belediye Başkanı Burhan Öz- fatura'yı Ankara'ya çağırdı. Özfatura 13 yıl gecik- meli olarak siyaseti öğrenmişti. ANAP'ta politika yaptığı yıllarda Islam Kültür Merkezi' projesini artık bir kenara itmiş, DYP içinde 'önemli kişi' olmak için kollan sıvamıştı. Sınırsız bir hayal gücü olan Özfa- tura, Izmir'in sosyal yapısını bildiği için de şöyle di- yordu: "Izmir'i birAkdeniz kentiyapacağım. Izmirkültür- sanat kenti olacak..." Takunyalı Burhan Hoca, 'fırsat bu fırsat' deyip, Tansu Çiller'e kollannı açtı ve "Seniben kurtannm" dedi. Tansu Hanım, Izmir'e geldi, sanayici ve işadam- lannı kucakladı. Onlar da Tansu Hanım'a, "Sen çok yaşa bacım" karşılığını verdi. DYP Izmir örgütünde herkes milletvekilliği hesa- bı yapmaya başladı. Özellikle çıkar gruplan, DYP'nin çevresini kuşattı... DTP ise umduğunu bulamadı... ••• Tansu Çiller'i DYP'nin başından götüremeyecek- lerini anlayan DTP, şimdi Cumhurbaşkanı Süley- man Demirel'ın başkanlık-yan başkanlık sıstemini destekliyor... DTP'liler ne diyor "Merkez sağda lider boşluğu bulunuyor. O ne- denle başkanlık ya da yan başkanlık sistemi şart. Demokrasimiz Süleyman Demirel sayesinde kurtul- du. ANASOL-D kuruldu ve buhran atlatıldı. Eğer başkanlık ya da yan başkanlık sistemine geçilirse Süleyman Demirel aday olur. O zaman Tansu Çil- ler ile Necmettin Erbakan ittifak yapsınlar, karşı- sınaçıksınlar..." Böylece mesele ortaya çıkıyor... DTP, Tansu Çiller'i haklayamayacağını anlayınca Demirel'i konuşturup kendıni kurtarmak istiyor... Bakın, DTP Grup Başkanı Mehmet Köstepen ne diyor "Sağın ve solun birieşmesi mümkün olmadı. Gay- retlerimiz, merkez sağın aynı çatı altında birleşme- si. Sağda ve solda biheşme olmadığı sürece siya- si tıkanıklık devam edecek. Tıkanıklık, siyasi istik- rarsızlığa dönüşüyor. Türkiye koalisyonlara alışa- caktır, ama bizde şimdi dörtlü koalisyona dönüştü. önümüzdeki dönem seçim ittifaklanyla ortadan kal- kabilir. Herşeye rağmen tıkanıklık yan başkanlık ya da başkanlık sistemiyle aşttır." IRMIKIAYDIN ENGİN Dünkü gazetelerde kendine birer ikişer sütunluk yer bula- bilmiş bir haber: Mersin Üni- vefsitesi'nin çevresine, yöreye, bölgeye ve ülkeye saçtığı ışığı boğmak üzere YÖK kollan sı- vadı.. YÖK'ü tanıyorsunuz. 12 Ey- lül'ün bilim ve düşünce özgür- lüğünün kaleleri üniversitelere pranga vurmak üzere kurduğu bilim jandarmalığı kurumu. 12 Eylül'le var olan bu kurum, 12 Eylül'ün hedef ve amaçlannı o gün bugün savunmakta. Bundan önceki YÖK Başka- nı Mehmet Sağlam'ın siya- setçiliğe savunup, Çiller kon- tenjanından Meclis'egirip Mil- li Eğitim Bakanlığı koltuğuna oturduktan sonra gösterdiği marifetler henüz anılarda taze. YÖK'ün bayrağını Sağ- lam'dan devralan Kemal Gü- rüz de 12 Eylül rejimine tümüy- le layık olduğunu ve 12 Eylül kafasının güvenini tümüyle hak Mersin Aydmlığı - YOK Karanlığı ettiğini kanıtlamakta. Eğer Mersin Üniversitesi'ni görüp tanısaydınız, bize hak verirdiniz. YÖK düzeni saye- sinde Anadolu'da pek çok üni- versite tarikat elebaşılannın at oynattığı, bilimin değil siyasal kadro hesaplannın egemen ol- duğu birer gericiliküssüne dö- nüşürken Mersin Üniversitesi çölde bir vaha. Orada genç ve çok inatçı bi- lim adamlan, salt öğrencilere değil, kente, yöreye bilimin ışı- ğını şaçan bir vaha yarattılar. YÖK daha baştan bu ışık kaynağına gözünü dikti. Mer- sin'in hemen bitişiğinde, ağa- cı krt, taşı bol bir bölgede top- rağı yeşerten, insanları ışıtan bir üniversite kampusu yükse- lirken, YÖK destek değil kös- tek olmaktan hiç geri kalmadı. Mersin Üniversitesi'nin üç beş yıllık tarihçiği; verilmeyen kad- rolar, gerçekleşmeyen tahsi- satlar, bürokratik engelleme- lerle dolu. Buna rağmen bir avuç bilim adamı ne yenilgiyi kabullendi- ler, ne engellemelerden yılıp sindiler. Tersine, olmazı olmaz, imkânsızı mümkün kılmak için asıldılar. Mersin Üniversitesi kentle ve yöreyle bütünleşen, ışığını üni- versite kampusunun duvariarı- nın (..hoş, tahsisat yokluğun- dan daha duvar filan da yok ya!) içine hapsetmeyen bir bi- lim ve bilgi merkezinin en iyi örneklerinden biri. Bu satırların yazan geçen şubat ayı sonlarında Mer- şin'deydi. Gitmişken Mersin Üniversitesi'ni de gezdi. Rek- tör'ün henüz bitmemiş binala- rı gezdirirken nasıl coştuğuna, çevresinde halkalanan gence- cik bilim adamlanna nasıl sa- rıldığınatanıkoldu. Yorgunluk- tan gözleri kan çanağına dön- müş gencecik doçentlerin, profesörlerin dersten çıkıp in- şaatlara, inşaatlardan ayrılıp kentte üniversiteye bağlı kon- servatuvann klasik müzik kon- serine, konserde verilen yanm saatlık arada, sokağa fıriayıp "Sürekli Aydınlık İçin Bir daki- ka Karanlık" eylemi için mum- larını türkülerle sallayıp, kent halkıyla kucak kucağa "Sus- ma sustukça sıra sana gele- cek" diye haykırışlanna tanık oldu. İçine doğmuş gibi, "İyi hoşda, YÖK'ün gözüne batan bir iğne gibisiniz. YÖK buna nasıl katlanır" diye sordu. Ya- nıt biraz kederli, epey kararlı ve anlamlı birgülümsemeydi. Biraz gecikmeli de olsa YÖK saldınyageçti işte. 12 Eylül ka- fası bir kez daha aydmlığı boğ- mak için kollan sıvadı. Bakın YÖK'çübaşı Prof. Gürüz'ün te- lefonda Mersin Üniversitesi Rektörü'ne söylediklerine: "... Laiklik, demokrasi size mi kalmış? Bunlar sizin tekeli- nizde mi sanıyorsunuz ? Siz kim oluyorsunuz da bunlar ko- nusunda konuşuyorsunuz ?.. ... Üniversite bir iki 12 Eylül ar- tığına bırakılmayacaktır. Orada 12 Eylül öncesini yeniden ya- ratmak isteyenler var. Onlar devletin gücünü görecekler- dir..." Gördünüz değil mi "dev- letin gücünü" ve YOK'çübaşı- nın kafasını ? Soruya bakın: Laiklik ve de- mokrasi size mi kalmış ?.. Elbette laiklik ve demokrasi bize kaldı. Size kalsa ortalıkta ne laiklik kalır, ne demokrasi... Yeniden "çıt karanhk-çıtaydın- lık" oynamaya o yüzden karar verdikya... tûrkiye'de siyasi tıkanıklığın başkanlık sistemiy- le çözümleneceğini öne süren DTP sözcüleri yanı- lıyor... Bugün ülkemizde asıl sorun, demokrasinin işle- yememesidir... DTP, kendini kurtarmak ya da Tansu Çiller'i 'yok etmek' için Süleyman Demirel'den medet umuyor- sa vay o siyasi partinin haline! Tansu Çiller'i siyasete sokan kimler? Çiller'i öve öve bitiremeyen gazeteciler, yazarlar kimler? Tûrki- ye'de solu bitirenler kimler? Sendikasızlaştırmayı il- ke edinenler kimter? Emek-sermaye çelişkısini ağız- lanna almayanlar kimler? Özelleştirme = demokra- si diyenler kimler? Televizyon haberciliğinı kendi çı- karları uğruna kullananlar kimler? Şenatçılan koru- yup kollayan, onlan televizyon ekranlannda demok- rasi adına savunanlar kimler? Yargısız infazlara, iş- kencelere, faili meçhullere alkış tutanlar kimler? Sıyasetçiler kendi çıkarlan ve koltuk uğruna Tür- kiye'yi bugünkü noktayagetirdiler, demokrasiyi hep gözardı ettiler... Metin Göktepe ve Gazi davalanndaki rezilliğe ne diyorsunuz, siz DTP'liler bu konuda niçin susu- yorsunuz? Bir dava, 'kamu güvenliği' gerekçesiyle Istan- bul'dan Aydın'a, oradan Afyon'a gönderiliyor; bir di- ğeri Trabzon'da 2 yıl sonra başlıyor, Sıvas katliamı sanıklan 4 yıldır yargılanıyor... Siz demokrasiyi bir yaşam biçimi olarak görmez- seniz, siz emekçi halkı ezerseniz, siz başkanlık sis- temini kendi çıkariannız için savunursanız Türkiye aydınlığa değil, karanlığasürüklenir... Sorun, merkez sağda ve merkez solda birleşme ya da DYP-RP ittifakı olmayıp 'demokrasinin işler- lik' kazanmasıdır... Görüldüğü gibi Ege ve Izmir 1950 ve 1977'deki gibi 'siyasetin harman olduğuyer' değil artık. Bu ha- taya 1983'te MDP'yle Tiırgut Sunalp de düşmüş- tü... Neden mi? Demokrasiyi gözardı ettiği için!.. E. Posta: Hikmet.Cetinkaya « raksnet.com Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Konuklann gezisi iptal edildi Rıım Patriği'ne ülkücü protesto AHMET ŞEFtK TRABZO.N-MHPilör- gütü, "Karadeniz'i Kurta- ralnn" adlı sempozyıım dolayısıyla Fener Rum Pat- nği 1. Bartolomeos'un Trabzon'a gelişini bir gös- teriyle protesto etti. Trabzon'da bugün baş- layacak olan ve 28 eylüle kadar Karadeniz'in çeşitli limanlan ile açık denizin- de sürecek olan "Karade- niz'i Kurtaralım" adlı sempoz>umun yapılacağı Yunan bandıralı Elefteros Venizelos adlı yolcugemi- si dün saat 13.30'da Trab- zon Limanı'na yanaştı. Aynı saatlerde Iskenderpa- şa Camii önünde cuma na- mazından sonra toplanan ülkücüler, "Trabzonpapa- za mezar olacak", "Kanı- mızaksa da zafer tslamın", u KaradenizTürktür,Türk kalacakür r diye slogan aüp dağıldılar. Sempozyum için Ati- na'dan gelen THY uçağı- nın yolculannı karşılayan otobüs de ülkücü bir gru- bun saldınsına uğradı. Taş yağmuruna tutulan otobüs hasar görürken yolcular- dan yaralanan olmadı. Va- li tsmet Gürbüz Civelek, kendisine olayla ilgili bir bilgi gelmediğini söyledi. Sempozyum ıçın Trab- zon'a gelen konuklar bugün tarihi yerleri geze- ceklerdi. ancak taşlama olayından sonra gezi iptal edildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle