Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
•20 EYLÜL 1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
Y A P I K R E D Î S A N A T F E S T Î V A L İ 9 7
Gitarclaldıııavi gezegenYAVUZBAYDAR
• Istanbul, bu gece, aşina bir yüzle yeniden bu-
•luşuyor. Yapı Kredi Festivali'nin konuğu, yûksek
voKajlı jazz gitann kaçınılmaz ismi olarak son
yirmi yila damgasını vuran Al Di Meola.
- Müzik tutkunlan, bir gece evvel yine gitann
egemenliğinde geçen bır gecede Larry Coryefl'i
.dinlemiştı. Sanki kronolojik bir çizgiyi izlenniş-
çesıue, onu Di Meola izliyor.
Neden? Çünkü, Al Di Meola'nın temelden et-
kıleyen, onun bugünkü dışa- dönük, adeta "öf-
kefi" ve tekniğı abartılı tarzrna esin kaynağı olan
müzısyen.
•> 42 yaşuıdaki Di Meola, yaratıcıhk alanı gittik-
^e daralan ve "fiısioır diye nam salan türde ayak-
ta kalmayı başaranlardan. Bunda, Coryell etki-
•siyk Berklee Müzik Okulu'na gitmesine kadar,
-onuoradan kapan ChickCorea'mn Return ToFo-
JKVW tezgâhından geçmesmin payı büyük. Tek-
jıiksıhirbazlığı onu saglam tutuyor, ama zaman
_zaman yalpalamasına, kimlik krizlerine düşme-
>$ine de engel olamadı. 1980'lerin ilk yansuıa
dek onu sert, gözüpek tarzıyla tanıyanlar, önce
^kustik üçlü deneylerine, ardından Pat Met-
.heny'nin açtığı Latin Brezilya kulvanna kaydı-
ğını görünce şaşırdılar belki.
Bence şaşırtıcı değildı bu. "Fusk>n" o sıralar-
da epey cephane tüketmiş, olağanüstü Weather
Report bile yaratıcıhk bunalımı nedeniyle hav-
Iu atmıştı. Armoni ve melodide yenilik alanı,
klasik, Endülüs ve Amerika'nın güneyine kay-
mıştı.
John McLaughHn ve Paco De Lucia ile başa-
nlıüçlüakustikalbürnlerini( 1982-84) "Soaring
Through a Dream" çalışması ile bir yeni dönem
izledi. Aynı zamanda Al Di Meola Project'in de
doğuşu oldu bu.
Araştırmalan Brezilya'dan başlatan Di Meola,
"Cieloe Tierra" albümü ardından coğrafyayı ge-
nişletmeye koyuldu. "\Vbrld Sinfonia" ve "He-
art of the Immigrants" Güney Amenka'dan, Is-
panya'dan, Ortadoğu'dan sesler getirdi müziği-
ne. Bu dönemde, çağımızın en önemli besteci ve
müzisyenlerinden biri olan Astor Piazzola ile ya-
kın bir ilişki geliştirdi. '70'ler Corea'nın, '80'le-
rin büyük bölümü de Arjantinli ustanın çizdiği
yolda ilerleme anlamına geliyordu onun için.
"Orange andBlue" albümü, Arjantineksenin-
de gene bütün dünyayı kucaklayan ritmik / armo-
nik çeşıtlıliği, çarpıcı lirizmi, güçlü müzisyenle-
rin tutkulu yorumlannı içermesiyle, çoğu eleş-
tirmen tarafindan onun olgunluk yapıtı olarak
gösterildi. Jazz tüm kürenin müzıği: Oradan yo-
la çıkanlar, isteseler de istemeseler de gezegeni
kuşatmaya yöneliyorlar. Sınırsızlık, sınırla öte-
sinde gizlenen ortaklıklar. duygusal akrabalık,
bir kesintisiz arayışa dönüşüyor onlar için. Biz-
lere de tıpkı bu geceki gibi serüvenlere tanıklık
etmek kalıyor.
Dünyanın gerçek nabzını tutmak için bir fir-
satdaha.
Dosthığuyla, kültürüyle hayranLk uyandınrdı
• Günümûz kuşağı, Orhan Çağman'ı yardımcı
rollerde yetenekJi bir karakter oyuncusu olarak
tanıdı ve benimsedi. Oysa sanat dühyasmdaki
' ilk uğraşı tiyatroydu. Oyunculuktan sonra
"yönetmenlik, kamera asistanlığı ve görüntû
yönetmenliğinden sonra birçok önemli filmde
İcısa ama anlamlı rollere imza attı. Son yıllarda
ıse televizyon dizilerine yönelmişti.
• TURHANGÜRKAN
v
Tıyatro, sinema ve televizyon dünyası, bir büyük
•sanatçısını daha yitirmenin acısını yaşıyor. 54 yıldır
tiyatroda. kamera önünde ve arkasmda amansız bir
uğraş veren Orhan Çağman, geride büyük bir sev-
gi seh, dostluklar ve onurlu bir ad bırakarak aramız-
dan aynldı. Yaklaşık iki ay önce karaciğer tanısıyla
Cerrahpaşa Hastanesi'ne yatınlan ancak kurtanla-
mayan Çağman'ın sarsıcı ölümü, sanat dünyasını
. üzüntü ve yasa boğdu. Ondan daha bir çok beklen-
i l k l r zamandaykışı, acıjBizı daha da
şy
Günümüz kuşağı, Orhan Çağman'ı yardımcı rol-
lerde yetenekli bir karakter oyuncu olarak tanıdı ve
,benimsedi. Oysa sanat dünyasındaki ilk uğraşı tiyat-
iVoydu.
' Çeşıtli sahnelerdeki oyunculuk döneminı kapa-
"dıktan sonra onu sinemada önce yönetmen ve kame-
ta asistanı olarak gördük. Ardından görüntü yönet-
' menliğınde karar kıldı. Sonra bir çok önemli film de
^-kısa ama anlamlı rollere imza attı. Son yıllarda ise
televizyon dizilerine yönelmişti.
Televizyonun en uzun soluklu yerli dizisi 'Bizim-
Jdkr'dekı Dede, yani emekli yargıç babacan Hüsnü
Bey, Orhan Çağman'ı doruğa taşıyan rolü oldu. U-
mur Bugay'ın yazıp, Yalçın Yetençe'nin yönetmen-
liğıni yaptığı dizide GüzinOzipek'in kocasını oyna-
yan, çocuklan çok seven, sevecen, gerçekçi, inandı-
ncı, aile başkanı kimliği ile olağanüstü başan sağ-
ladı. Oysa sanatçı yaşamı boyunca hiç evlenmemiş,
çocuğu da olmamıştı. Gençliğınde tutkulu, ama
olumsuz bır aşkla bağlandığı Harem'deki komşu kı-
zı Yurdanur'u ıse yaşamı boyunca hiç unutmadı ve
-onun üstüne de başkasını sevmedi.
• 196O'lı yıllarda fılm setlerinde rastlaştığımız Or-
han Çağman'ı kamera arkasında tanıdım. Çalışma-
lan titizlikle görüntüleyen bu orta boylu, hafif tom-
"bulca, kır saçlı. alçakgönüllü, cana yakın adama ka-
nım kaynadı ve onu çok sevdim. Olgunluğu, kültür
düzeyi, bohem yaşamı, esprileri ve dostluğuyla bü-
yük bır hayranlık uyandırdı. Çağman, hoşsohbet,
rintleşmiş, rakı içmeyi seven bir adamdı. 1984'te
. 'Bay Alkolü Takdimimdir' dizisinde yarattığı 'Mey-
haneci Beton Sadık1
tipi, tüm gerçekliği ve canlılı-
.ğıyla belleklerde yer etmiştir.
. Orhan Çağman, 1925 'te halı ricareti yapan emek-
.li bmbaşı lsmail Hakkı Bey ve Saniye Hanım'ın oğ-
~lu olarak Isparta'da doğdu. Bir süre ticaret lisesinde
okudu. Öğrencilik yıllannda atletizmle uğraştı. Sa-
,nat yaşamına 1943'te Isparta Halkevi'nde amatör
.tiyatro oyuncusu olarak başladı. tstanbul'a geldik-
,ten sonra da tiyatro aşkını Üsküdar Halkevi 'nde sür-
_dürdü. Halkevinden tanıdığı Mehmet Muhtar'ın
(
'önerisiyle 1949'da TurgutN. Demirağ'ın 'Fato-Ya b-
tiklal Ya Olüm' filminde ikinci asistan olarak sine-
.,tnaya merhaba dedi. Bir süre yönetmen yardımcılı-
*ğı yaprıktan sonra dönemin ünlü görüntü yönetme-
ni Yuvakim Filmerides'e asistan oldu. Uzun yıllar
"birlikte çalışarak 'Auah Kerim', 'Ateşten Gömlek',
'Lüküs Hayat' gibi bir çok filme nefis görüntüler ka-
zandırdı.
1953'te 'Yağma Hasan'ın Böreği' ile görüntü yö-
netmenliğine başlayan Çağman. bu alanda da yete-
neğini kanıtladı. DuyguSağıroğlu'nun 'BHmeyenY-
ol' fihninin geçirdiğı ağır sansür çekişmesinden yı-
larak 1965 'te bu filmdeki çalışmasından sonra küs-
kün ve geçici olarak sinemadan uzaklaştı.
1965'te yeniden tiyatroyla buluşarak Gen-Ar sah-
nesınde 'Cephede Piknik", 'AşkZinciri', 'Havagaa',
1968'de Ankara Sanat Tiyatrosu'nda (AST) Gûner
Sümer'le 'Durand Burvan', 'Sanpınar 1914', 'Esld-
ci Dûkkânı', 'Vlctor
5
gibi yapıtlarda tiyatro oyuncu-
luğunu da kanıtladı.
Bir süje reklam filmlerinde çalıştıktan sonra
1981 'de OmerKavur'unçağnsıyla 'AaahhGüzelİs-
tanbui' filmiyle bu kez oyuncu olarak sınemaya dö-
nüş yaph. Bu yönetmenin 'Kınk Bir Aşk Hikâyesi'
.filmiyle 1982'de 19. Antalya Film Şenliği'nde ,
1987de Nisan Akman'ın 'Bir Kınk Bebek' filmiy-
le 1 .Ankara Film Şenliği'nde iki kez yardımcı oyun-
cu ödüllen kazandı. 1993'te 30. Antalya Fihn Şen-
liği'nde Onur Ödülü'yle onurlandınldı.
Orhan Çağman'ın 1981'den bu yana herbirinde
çok başanlı kişilikler yarattığı fihnleri arasında 'Çi-
çek Abbas', 'GöP. 'Kardeşim Benim', 'Bekçi', 'Ana-
yurtOteö','Değirmen','SesyGeceYolcıılıığu', 'Ha-
nım', 'ÜçüncüGöz'/UzunlnceBirYol'ile'Biziın-
kiler", 'Yazlıkçılar' gibi TV dizileri bulunuyor.
Orhan Çağman için AKM'de düzenknen anma toplanfjsına sanatçılar ve yakmlan kaükü. (Fotoğraf: KUBtLAY TÜNTÜL)
'SanaU, yaşamı özümsemiş olgun, nüktedan bir insandı
Kültür Servisi- Tiyatro ve sinema sanatçısı,
arkadaşımız DenizTeztel'in dayısı Orhan
Çağman, dün Atatürk Kültür Merkezi'nde
düzenlenen anma toplantısının ardından,
Karacaahmet Şehitlik Camii'nde öğle
namazından sonra Karacaahmet Mezarlığı'nda
toprağa verildi. Çağman için AKM'de
düzenlenen anma toplantısına; Engin Şenkan,
Tank Akan, Serra Yılmaz, Erdal Ozyağcdar,
Güzin Özipek, Müjgan Ağrah, Rutkay Aziz,
Selim Naşit, Ercan Yazgan ve Ayşe Sankaya gibi
sanatçılar ve yakınlan katıldı.
Toplantıya, Cumhurbaşkanı Süleyman DemireL
Başbakan Mesut Yılmaz ve Kültür Bakanı
İstemihan Talay, başsağlığı mesajlanyla katıldı.
Anma toplantısmda söz alan ve Bizimkiler
dizisinde Orhan Çağman'ın en küçük torununu
canlandıran Atılay Uhnşık, gerçek dedelerini
kaybettiklerini, yerinin kolay kolay
doldurulamayacağını ifade ederken, Çağman'm
hem dizi, hem de sinemamız için büyük bir
kayıp olduğunu belirtti. Engin Şenkan ise,
Çağman'ın sadece kamera önünde değil kamera
arkasında da önemli görevler üstlendiğini, Umur
Bugay'ın onun için yazdığı kûçücük bir rolü bile
olağanüstü içtenlikle oynadığını, kaybmın bütün
sanatçılar için çok üzücü olduğunu ifade etti.
Ayşe Sankaya, Orhan Çağman'ın büyük bir
sanatçı olduğunu, 'Bizimkiler' dizisinde bütün
sanatçı arkadaşlara tıpkı bır baba ve dede gibi
davrandığını söylerken, yerinin kolay kolay
doldurulamayacağını vurguladı.
Selim Naşit, "Çağman'ın ölümünûn çok erken
olduğunu düşünüyorum. O tiyatrma ve sinemaya
gönül vermişti. Çoğu insan onu BizimkJkr'deki
dede olarak tanısa da o hep sinemanın ve
tiyatronun jçindeydi"dedi. Ercan Yazgan ise
dedelerini kaybettiklerini ye çok üzgün
olduklannı söyledi Erdal Özyağcılar "Orhan
Baoa'yı kaytıettik. O önce sinemanın sonra
televizyon dizflerinin babasıydL Sadece setin
önünde değil, arkasında da tüm bentiğiyle yer
aldı. O, sinemanın karakter oyuncusu,
babasıydı" diyerek üzüntüsünü belirtti.
Tank Akan "Orhan Çağman çok güzel bir
dosttu. Ölümü beklenrvordu, ancak kaybı çok
büyük bir aa" dedi. Selim tleri, Orhan
Çağman'ı Kınk Bir Aşk Hikâyesi'nin çekimi
sırasında tanıdığını, ve onun gerçek bir Istanbul
beyefendisi olduğunu söylerken, Ayvalık'ta bir
buçuk ay sofrasında olmaktan çok büyük bir
mutluluk duyduğunu da sözlerine ekledi.Ömer
Kavur "Çok sevdiğim ve saydığım bir sanat
emekçisiydi. Sinema ve tiyatroyla geçirdiği
yıDann ardından bir süre reklamcılığa soyundu.
80'H yıllarda tekrar başanlı sinema yaprtlannda
rol aldı. Sanatu havatı özümsemiş olgun,
nüktedan bir insandL Hepimizin ağabeyi,
babasıydL Kimilerimiz ona dede derdi Ölümü
herkes için büyük kayıp" dedi.
Hütya Uçansu Chicago Jürisi'nde
• Kültür Servisi- ı
Uluslararası Istanbul
Film Festivali
yönetmeni Hülya
Uçansu, 9-19 Ekim
tarihleri arasında
düzenlenecek olan 33.
Chicago Fihn Festivali
Jürisi'ne davet edildi.
Amerika Birleşik
Devletleri'nin eskı ve
saygın festivallerinden
biri olarak kabul
edilen Chicago
Festivali'nin jürisinde,
Berlin Fihn Festivali
yönetmeni Moritz de
Hadeln, Cannes Fihn
Festivali 'Quinzaine des Realisateurs' bölümünün
yönetmeni Pierre Henri Deleau, Amerikalı film
yönetmeni Jerry Schatzberg ve Italya'nm önemli
sinema kurumu tnstitute Luce'nin temsilcisi
Guglielmo Biraghi de yer alıyor. Geçen yıl Venedik
Film Festivali Jürisi'nde de yer alan Uçansu,
1950'de Bandırma'da dünyaya geldi. Istanbul
Oniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde Ingıliz Dih ve
Edebiyatı bölümünden mezun olan Uçansu'nun
sinemaya ilgisi, 1971 'deki Sinematek üyeliği ile
başladı. Uçansu 1983'ten bu yana, Istanbul Kültür
ve Sanat Vakfi bünyesinde Uluslararası Istanbul
Fihn Festivali yönetmenliğini sürdürüyor.
Anton» Tabucchi bugün
okurlarıyla buluşuyor
• Kültür Servisi- 24 Eylül tarihıne kadar İstanbul'da
bulunacak olan Italyan yazar Antonio Tabucchi
Türk okurlanyla buluşuyor. Tabucchi bugün saat
17.00'de Beyoğlu'ndaki AFA Kitabevi'nde
kitaplannı imzalayacak.
San Sebastian FBm Festivalfnde
15fHmyarışıyor
• SAN SEBASTİAN (AA) - Ispanya'nın en önemli
film festivali olarak adlandınlan San Sebastian Film
Festivali başladı. Julia Roberts'ın başrolünü
oynadığı ve Paul Hogan'm yönettiği 'My Best
Friends's Wedding' adlı filmle açılan festivalde 15
fılm yanşıyor. Festivale katılacak fılmlerden bazılan
şöyle: Alan Rudolph'un yönettiği 'Afterglow',
Arjantinli yönetmen Adolfo Aristarians'ın yönettiği
'Martin Hache', Fransız yönetmen Claude
Chabrol'un 'Rien ne va plus' ve Ispanyol yönetmen
Mario Camus'un 'Elcolor de Las nubes'. Festivalde
aynca, ünlü oyuncu Michael Douglas'a Donostia
Odülü'nün verilmesi bekJeniyor.
'Cabare Konser' Aya
• Kültür Servisi - Çağdaş Yaşamı Destekleme
Derneği'nin (ÇYDD) 'Kültürel Destek Etkınlikleri',
bugün Aya Irini'de gerçekleştinlecek konserle
başlıyor. ÇYDD burs projesini yaygınlaştırmak ve
projeye destek sağlamak amacını taşıyan konser,
Kurt Weil ve Bertolt Brecht'in tiyatro şarkılanndan
oluşuyor. Zeliha Berksoy'un solistligini yapacağı
'Cabare Konser'de sanatçıya piyanoda Erol Erdinç
eşlikedecek. '••• • •<-
Diana Ross'un yeni fibni
• Kültür Servisi - Dıana Ross'un 'Hot Show'
başlıklı son film
projesi tkinci Dünya
Savaşı sırasında
Almanya'da bir
toplama kampında
kalan zenci bir
trompet sanatçısı ve
dansçımn yaşamım
konu alıyor. Craig
z^adan'm
yapımcılığını
üstlendiği fihnin
yönetmeni henüz
belirlenmedi. Ross
fihnin ilginç bir proje
olduğunu belirtırken
kısa bir süre sonra da sinema ya da televizyon için
kendi yaşamım fihn haline getirebileceğini belirtti.
Nicholas Cage ve Brian De
Palma, Montrearde
• Kültür Servisi - Oyuncu Nicholas Cage ve
yönetmen Brian de Palma, Montreal'de en son
fihnleri "Snake Eyes" ili ilgili sorulan cevaplamak
üzere bir basın toplantısı düzenlediler. Film, bugüne
kadar Kanada'da çekilen en pahalı film.
YAPI KREDİ SANAT FESTİVALİ '97
BUGUN
• AL DI MEOLA saat 21.00'de Harbiye Açıkhava
Tiyatrosu'nda izlenebilir.
YARIN
• GIUSEPPE DI MARE org resitali saat I6.0O'da St.
AntoineKilisesi'nde yeralacak.
• CRISTINAHOYOSFlamenko Dans Topluluğu sa-
at 21 .OO'de Harbiye Açıkhava Tiyatrosu'nda izlenebi-
lir.
Monica Vitti'nin kitabı üniversitede okutuluyor
Kültür Servisi - Italyan
sinemasının en önemli si-
nema oyunculanndan Mo-
mcaVım'nin "ABedisU-
ke a Rose - D Letto e Una
Rosa" adlı yeni kitabı Ital-
ya'da en çok satan kitaplar
listesinde. 66 yaşındaki
Vitti'nin kitabı, ttalyan
okullannda ve üniversitele-
rinde okutulan bır kitap ol-
du. Vitti'nin şimdiden 20
bin satan "A Bed is Like a
Rose- D! Letto e Una Rosa"
isimli kitabında cınsellik ve
şehvet üzerine açıksözlü-
lükle yazılmış paragraflar
yer alıyor. Kitap, Italyan
okul ve üniversiteleri tara-
fından Italyan sineması,
drama ve edebiyat üzerine
eğitim gören öğrenciler için
uyarlandı. La Republica
gazetesine yaptığı açıkla-
mada, kitabının klasiklerin
arasına girmesıne şaşırdı-
• îtalyan sinema
oyuncusu Monica
Vitti'nin şimdiden 20
bin satan 'A Bed is Like
a Rose-IILetto e Una
Rosa' adb kitabında
cinsellik ve şehvet
üzerine çarpıcı
paragraflar yer alıyor.
grnı belirten Vitti'nin ilk ki-
tabı, "Seven Petticoats" da
otobiyografi niteliğinde i-
di. Vitti el yazısı ile yazdı-
ğı yeni kitabı hakkında şun-
lan söylüyor: "Bu kitap ta-
mamen kendi çahşmam.
Bu başan, binlerce kez Os-
car ödülü kazanmaktan bi-
le daha heyecanlandıncL"
Kitabın ısmı ıse Vitti'nin
çocukluğunda uyumadan
önce annesinin söylediği
birninniden alıntı. "Olgun-
laşbğmızzaman görüyorsu-
anz ki uyku yıtaİGtsid ikuv-
d iş. Yatakta iken çok güzel
şeyler olur, aynı zamanda
korkunç şeylerde" diye ya-
zan Vitti, yatagı şöyle ta-
nımlıyor: "Aşkın >aşandığı
ya da umursamazhğuı ya-
şandığı yer, taruşüğınız, aş-
ku nefreti yaşadığınız. bazı
şe>1eri haürlayıp diğerierini
unuttuğunuz yer. ÇifUerin
seviştiği ya da birbirlerini
aldatnğıbiryer''
Yeni kitabında çocuklu-
ğundan ve bir dramaöğren-
cisi olarak verdiği mücade-
leden bahseden Vitti, 16 ya-
şında bir sanatçıyken aile-
sınin Meksika'ya gittiğini
ve kendisiyle hiç ilgilenme-
diklerini söylüyor ve geri
döndüklerinde kızlannı ti-
yatro ödülü kazanmış, aynı
zamanda da iyi bir sinema
oyuncusu olarak buldukla-
nnda ailesınin yaşadığı şaş-
kınlığı anlatıyor.