01 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyetİmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmeni Orhan Erinç 0 Genel Yaym Koordınatörü; Hikmet Çetmkaya 0 Yazuşlen Müdüıten. İbrahim Yüdız - Dinç Tayanç • Somralu Mudür Fikret İlkiz 0 Haber Merkezı Müdüru: Hakan Kara •Görsel Yönelmen: Fikret Eser Dış Haberler Şinasi Danrçoğlu 0 Isohbarat. Cengiz Yıldınm 0 Kultur Handan Şeoköken 0 Spor 4bdülkadir \ ücclman 0 Ekonomı Scda Oğuz 0 Niakaleler Sami Karaören 0 Duzetane AbduBah Yazıcı0 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu •Bılgj-BelgE Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen. Mehmet Faraç YaymKurulu. tlhan Sdçuk(Başkan). Orhan Erinç. OkU> Kurtböke. HikmetÇetinkaya, Şükran Soner, Ergun Bakı. Dinç Tayanç. tbrahım Yıldız. Orhan Bursalı. Mustafa Balbay. Hakan Kara. AnkaraTemsılcısı. Mustafa Balba> AtatürkBulvanNo: 125,Kat:4,Bakanlıklar-AnkaraTel 4195020(7hat). Faks: 4195027 0 tzmır Temsilcisi: Serdar Kızık, H Ziya Blv. 1352S.2'3Tel:4411220. Faks 44191170Adana Temsilcısi: Çetin Yigenoğlu, InönüCd 119 S. No: 1 Kat: 1, Tel:363 12 11, Faks: 363 12 15 Muessese Müdüni: Cstün Aknren • ICoordınator Ahmet Kornlsan • Muhasste Bâknt Yıwr»Idare Hüseyin Gfirer • lşletme. Önder Çelik • Bılgı- tşlem Nafl İnai • Bılgısayar Sıstera Mürih et Çikr • Sanş- Fazüet Kuza MEDYA C: • Yönetım Kunılu Başkanı - Genel Mudür Gölbin Erduran • Koordınatör Reha Işıtman # Genel Müdûr Yardnncısı: Mine Akdağ Tel 514 07 53 - 51395 80-51384«Wl,Faks.51384O Y~avımfc»an >e Basaa: Yeıu Gûn Haber Ajansı, Basın ve Yaymcılık A.Ş Türkociğ: Cad. 39 41 Cağaloğlu 34334 tst PK. 246 Isıanbul fel (0(212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0 212)513 85 95 17EYLÜL1997 lmsak: 5.12 Güneş: 6.39 Öğle: 13.06 tkındi: 16.33 Akşam: 19.18 Yatsı: 20.40 ftranlara telif zorunluluğu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kültür Bakanlığı. telıf haklanrun korunması amacı>la televizyon kuruluşlanna "televizyon gösterim belgesi" alma zorunluluğu getirdi. Buna göre. televizyonlarda yayımlanacak eserlerin bakanlık tarafindan belirlenen belge ücretlerinin, Telif Haklan ve Sinema Genel Müdürlüğü'nün hesabına yatmlması ve televizyon gösterim belgesinin örneğıne uygun hazırlanarak bakanlığa onaylattınlması gerekiyor. Belgesiz gösterimde bulunacak televizyonlar içın, ilgılı yasanın ceza hükümleri uygulanacak. Behçet Aysan • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tûrk Tabipleri Birlığı(TTB), 2Temmuz 1993'te Sıvas'ta katledilön şair Dr. Behçet Aysan adına üçüncüsü dûzenlenen şiir ödüllerinin sahiplerini açıkladı. Arif Damar, Şükran Kurdakul, Emin Özdemir, Ahmet Cemal, Ahmet Telli ve Ahmet Erhan'dan oluşan seçici kurul. 118 eser arasından Devrim M. Dirlikyapan'ın "Karla Gelen" adlı eserini ödüle değer buldu. Ödül, 27 eylül cumartesi gûnü Ankara Resim Heykel Müzesi'nde düzenlenecek törenle sahiplerine verilecek. Törende, Ezginin Günlüğü grubu bir konser verecek. Yüzyılınson ay tutulması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Akşam dünyanın gölgesi düştü aya. Ve ay dûnyaya kızılca gülümsedi. Gülümsemeleri yorgundu dudaklannda. Bin yılın son ay tutulması, Ankara Hipodrom'da şenlikle izlendi. Amatör Astronomlar Derneği'nin (AMAD) düzenlediği etkinlikte müzik eşliğinde uzay görüntüleri, halk oyunlan, havai fışek gösterileri sunularak ay tutulması ve Mars'taki son çalışmalarla ilgili bilgiler aktarıldı. Parametre'nin yaptığı araştırmaya göre halkın yüzde 80'den çoğu tüp geçit istiyor Istanbul 3. köprüye karşıtstanbul Haber Servisi - tstanbul halkının yüzde 80'den fazlasmın ts- tanbul'a "köprii değiL tüp geçit ya- pumasını istediği"behrlendi. Istan- bullulann büyük bölümü, 3. köprü- nün çevreye ve yeşil alanlara zarar vereceğmi savundu. Parametre Araş- ürma'nın Genel Koordinatörü Settm Ergin. "Kamuoyununduyarhkğı sa- dece çevreyle ilgili değiL İstanbul için uygun olan ulaşım sisteminin de tüp geçit olduğunu düşünmesi bilinçlen- me diizevüıi gösteriyor" dedi. Parametre Araştırma, 'İstanbul BoğazTnda Üçüncü Geçiş" ıle ilgili yaptığı araştırma sonuçlannı dün • Araştırmaya katılanlann büyük bölümü, 3. köprünün kentte çevreye ve yeşil alanlara zarar vereceği görüşünde. Parametre Araştırma'nın Genel Koordinatörü Selim Ergin, "Kamuoyunun duyarlılığı sadece çevreyle ilgili değil, İstanbul için uygun olan ulaşım sistemmin tüp geçit olduğunu düşünmesi bilinçlenme düzeyini gösteriyor" dedi. açıkladı. 1243 kişi üzerinde, yaş ve cinsiyet kategorisi uygulanarak ya- pılan araştırmada "Sizce İstanbuTda üçüncü boğaz geçişi nasü olmah- dır?" sorusuna. araştırmaya katı- lanlann yüzde 81.3 'ü "tüp geçit fle" yanıtını verdi. "üçüncü köprii Ue" yanıtını verenlerin oranı yüzde 17.1 'de kalırken, *fikrim yok" diyen- lerin oranı yüzde 1.6 oldu. "Sizce üçüncü köprünün yapıl- ması İstanbul'da çevreye ve yeşil alanlara zarar verir mi?" sorusuna, deneklerin yüzde 60.2'si 'evet' ya- nıtını verdi. Bu soruya 'hayır' diyen- lerin oranı ise yüzde 38.2. Tüp geçit isteyenlerin yüzde 66.3'ü üçüncü köprünün çevreye ve yeşil alanlara zarar vereceğini savu- nurken üçüncü köprü isteyenlerin ise yüzde 30.4'ü bu görüşü payla- şıyor. Parametre Araştırma'nın Genel Koordinatörü Seüm Ergin, araştır- ma sonucuna göre, tüp geçit isteyen- lerin oranının yüzde 81.3 iken, bu grubun yüzde 66.3'ü 3. köprünün çevreye zarar vereceğini düşündü- ğünü belirterek şunlan söyledi: "Bu demektirIdtüp geçitisteyen- ler sadece, 3. köprünün çevreye za- rar vereceğini düşünmüyor. Tophı ta- şımayı içerdiğj için tüp geçidin da- ha doğru bir ulaşım sistemi olduğu- nu düşündüğü ortaya çıkryor. Kamu- oyunun duyarhnğı sadeceçevreyle U- gili değil, istanbul için uygun olan ula- şun sisteminin de tüp geçit olduğu- nu düşünmesi bilinçlenme düzeyini gösteriyor. Üçüncü köprüyü isteyen yüzde 17.1 oranındaJd grubun ise yüzde 30.4'ü üçüncü köprünün çev- reye ve yeşil alanlara zarar verece- ğini kabul ediyor. Bu grup çevrenin zarar göreceğini bikrek köprüye evet diyor." Önemli ölçüde tanm alanı haline gelen Avlan Cölü'nün (solda) ortasından bir de yol geçiyor. Sulan kanallaria boşaHüan Gölhisar Cölü de (sağda) hızla kuruma yolunda. Türkiye,göHerinigeriistiyorANTALYA(Cumhuriyet)-GöllerYöresi'nin yok almasına izın vermek istemeyen Türkiye Tabiatını Koruma Derneği (TTKD) "Göüeri- miziGeritstiyoruz'' kampanyasınabaşladı. 20- 21 eylül tarihlennde gerçekleşecek "GöDerZir- vesTne birçok bilim adamı ve çevreci kuruluş- lar katılacak. Toplam 21 gölün ll'inin kuruduğu ya da kurutulduğu Göller Yöresi'nin iklimsel deği- şikliğinin yöre tanmına da zarar verdiğini anım- sâtan TTKD Antalya Subesi 2. Başkanı Hedi- ye Gündüz, "Biz TTKD olarak göüerünizi ge- ri kazanmak için herkesi çaba göstermeye da- vet ediyoruz. Göller Yöresi neredeyse aduıı ko- ruyamayacak duruma gelrrıiş, 'Çöller Yöre- si ne dönüşmeye başlamış. İklim İç Anadolu ikhmi özelüği göstern'or. Son 10 yü içinde böl- genin statik yeralt suyu düzeyinde önemli dü- şüşler görüklü. Bu gidişle yöreye kurakuk hâ- kim olacak, bunun sonucunda da \oksulluk kentlere göçler başlayacaktır" dedi. Hediye Gündüz, düzenledikleri •'GöDerZir- vesTne de çe\Teye duyarlı tüm kişi ve kuruluş- lann davet edildiğinı bildirdi. lrili ufaklı 21 gölden oluşan Göller Yöre- si"nde kuruyan, kurutulan ve yaşam mücade- lesi veren göller şöyle tespit edildı: Avlan Gölü. 1970'li yıllarda kurutulmuş ve göl yatağı tanm alanı olarak kullanılıyor. Çev- resi sedir ormanlanyla kaph göl alanında 22 bin su kuşu bulunuyordu ve şimdi o susuz. KaragöL 1953 yılında daha kurutulmadan tapulan dağıtıldı. Girdev Göhı'nü yörenin yaşhlan anımsıyor. Manav Gölü alanında tanm yapıhyor, halk tapu almak için mahkemede. Artık susuz. Akgöl 10 yıldır susuz ve alanla ilgili koru- ma statüsü bile yok. Genceh'Gölü 1960'h yıllarda kurutuldu Ba- lık üretilıyordu ve çevresi ördeklerin uğrak ye- riydi. Sugla GöJü bahar ve kış aylannda su tutuyor. 25 bin hektarhk göl yazlan kuruyor. KarateşGölü Karamanlı Barajı tarafindan teh- dit edihyor. Baraj su tutmaya başlayınca gölün ancak yansı doluyor ve balıkçılıkta önemli öl- çüde değer kaybetti. Göl, 1995 yılında Yaban Hayatı Koruma Sahası olarak ilan edildi. Yazu-Göfö ıleYanşnGölü. Genceffi Gölü nün sulannı taşıyan dereler tarafindan beslenıyor- du. Genceli koruyunca bu göller de yok oldu. GöBssarGölü, ilçe ovasınırı sulanmasında kul- lanılıyordu. Göl toprağı tüccarlar tarafindan alınıp torf olarak iç piyasaya sürülüyor. Aynca gölün yakınlanndaki kum ocaklan da doğal yapıyı bozduğu için yaşamak için mücadele ediyor. Salda Gölü dünyanın berrak ve 184 metreye varan derinliği ile Türkiye'nin en derin gölle- rinden birisi. Göl alanı 1. derece StT alanı ol- masına karşın, kıyısından kum talanı sona er- dirilememiştir. Gölü besleyen dere üzerine ba- raj yapmak isteniyor. Burdur Gölü Türkiye'nin ilk beş Ramsar alanından birisidir. Dikkuyruk kuşlannın dün- yadaki en yoğun yaşadığı yer konumunda. Ya- pımı tamamlanan Burdur-İsparta Havaalanı ile Organize Sanayi Bölgesi'nin tehlikesi altında. Eğirdir HovTan Gölü'nün, içme suyu ve kul- lanma suyu için kullanılmasına karşın, son 25 yıl içinde göl seviyesı 2.5-3 metredolayındadüş- tüğü belirlendi. Çevresindeki yapılaşmalann hızlanması, doğal sahıllerin doldurulması ne- deniyle balık ve kerevit nüfusu azaldı. Tespit- lere göre 5 yıl içinde susuz kalacak. Aagöi, Çardak Organize Sanayi Bölgesi'nin tehdidi altında bulunuyor. Beyşehir Gölü, Türkiye'nin en büyük tatlısu gölü. Ktzıldağ ve Beyşehir Milli parklan adı al- tında koruma altına alınan gölden su alımuıın artması ve besleyen derelerin kuruması yüzün- den seviyede düşüş gözleniyor. KovadaGölü'nü besleyen Eğirdir Gölü'nün su sevıyesi düştüğü için bu gölde beslenme durdu. Birbirine bağlayan kanal ise bataklık haline dönüştü. Göl içinde adacıklar oluştu, yok olmak üzere olduğu kesinlik kazandı. Beylerli Gölü'nün kaynaklan kurudufu için bu göl de tamamen kurudu. Kuş alanı olması- na karşın su bulunmuyor. KurugöL önemli kuş alanı olmasına karşın kurutuldu. BİNBİRDELtKOTU DEPRESYONA ÇARE OLDU Doğal Prozac'a büyük îlgi Çeviri Servisi - Son yıl- lann mucizevi depresyon ilacı 'Prozac'a karşı geliş- tirilen ve Prozac'ın istenme- yen yan etkılerini taşımayan bitki özlü doğal bir ilaç, Av- rupaülkelerinde ve ABD'de yaygın bir şekilde kullanı- lıyor. Haftalık Time dergi- sinin son sayısında yer alan habere göre bilimsel adı Hypericum perforarum olan ve Türkiye'de büıbir- deükoru olarak tanınan çi- çekli bir bitkiden elde edi- len ilaç, doğal bir anti-dep- resan olarak doktorlar ta- rafindan da yoğun olarak • Türkiye'de binbirdelikotu olarak bilinen 'Hypericum perforatum' adlı çiçekli bitkiden elde edilen ilaç, son yıllann mucize depresyon ilacı Prozac'a rakip oldu. öneriliyor. Amerikan Kasını, çoku- luslu ilaç şirketi St John's tarafindan piyasaya çıkan- lan ilaca yoğun ilgi göste- riyor. Ünlü TV kanalı ABC'de Barbara VValters'ın hazırladığı programda, "Depresyon hastası mihon- larcaAmerikafanm tek umu- dıT olarak tanıtılan ilaç, New York Times gazete- sinde yer alan bir tanıüm yazısmda da "Prozac'a ra- kip" olarak değerlendirili- yor. Almanya'da LJchrwer Pharma ilaç şirketi tarafin- dan üretilen ilaç. Kira ve Jarsin adı altında satılıyor. Hypericum modası ilk önce Almanya'da başladı. Prozac satışlannı geride bı- rakan Jarsin, ülkede en faz- la tüketilen ilaçlann başın- da geliyor. Amerikalı mes- lektaşlanna göre doğal ilaç- Anadolu'da yaygın Binbirdelikotu, e-posta : tan (d prizma.net tr ter(H>pericace- ae) famih^sının Hypericum cin- sinden türlere, özdlikk1 Hyperi- cum Perfora- tum'averiknad. Çok yılük otsu birbiadolanbin- birdelikotu (H. PerfiHatanı)Av- rnpa ve Anado- lu'da yaygındır. Yapraklannda- kisa^dam nokta- lar öağ bezleri) nedeniyle bu ad- ia anılan bitkiye, çeşitli yörelerde "sankantaron", "ko- yunkıran", "kılıçotu'' ve "majiasılotu'' da denir. Yûk- seMğı 30-8DcDi olan binbirdetikotuntınyapraklan kar- şılıkh ve sapsız, çkjekkri parlak sandır. Halk arasmda çiçekli dallannın zeytüıyağında bekletilmesiyte elde edi- len kanşım, dıştan uygulanarak yaralann tedavisinde kuDanılır. Aynca yine çiçekli daİlanndan hazırianan çaylann pekiik vericL spazm çö/ücü. vatıştıncı \e kurt düşürücü etkisi vardır. Türkiye'de özellikle Kuzey Ana- dote'da bulunan büyük çiçekli binbirdelikotu ,Bab Ana- dolu'da bulunanpüren vemayasılotu gibibazıtürlerde halk arasmda tedavi amacıyla kullanümaktadu; (AnaBrkannka, CUt 4, sayfa 174) lara daha meraklı olan Al- man doktorlar, yan etkisi yok denecek kadar az olan bu ilacı hastalanna gönül rahatlığı ile öneriyorlar. Or- ta şiddetteki depresyon va- kalannın tedavisinde kul- lanılan ilaç, geçen yıl 66 miryon dolarlık satış yaptı. Hypericum'un bu denli yaygın kullanımına karşın yararlanna ilişkin kuşlcular henüz giderilmiş değil. Bri- tish MedicalJournal'da yer alan bir arastırma, vaka sa- yısı (23 klinik vaka) ve sü- re (bir yıllık bir süre) açı- sından bilim adamlannı ye- terincetatminetmedi. ABD llusalSağhkEnstitüsünün başlattığı uzun vadeli ça- hşma sonuçlandığı zaman bu konudaki kuşkulan gi- derecek. Doktorlann tek endişe- si bu ilacı kullananlarda or- taya çıkabilecek serotonin sendromu. Bulantı, konuş- ma zorluğu ve kas spazmı şeklinde kendini gösteren serotonin sendromu, birkaç anti-depresanın aynı anda kullanıhnasından kaynak- lanıyor. Frankfurt Eczacılar Bir- liği Başkanı VVaher Mül- ler, "Prozacgifoi beyinde se- rotonin salgısını arttıran Hypericum, bunaek olarak depresyona i>i gelen Dopa- min veNorepinefrin gibi ild güçlü beyin salgısını daha harekete geçiriyor'' diye ko- nuşuyor. Ne var ki bazı psikıyat- ristler Hypericum'un bu ka- dar yaygın kullanılmasına karşı çıkıyorlar. Hyperi- cum'a bu kadar bel bağlan- masını doğru bulmayan bu psikiyatristler, intihar egi- liminin baskın olduğu şid- detli depresyon vakalann- da Hypericum'un yarar sağ- lamadığmı ileri sürüyorlar. 'Anadolu 2000' projesi Turizmde 2000 atağı ANKARA (AA) - Turizm Bakanı tb- rahim GürdaL, Hıristiyan âleminin Hz. İsa'nın 2000. doğum yüını Türkiye'de kutlaması için bir dizi çalışma başlattık- lannı bildirdi. Gürdal, "Anadolu 2000" adı altında gerçekleştirilecek bu proje için, Papa'dan yardım isteyeceğini kay- detti. "Anadolu 2000" projesıne büyük önem verdiklerini ifade eden Turizm Ba- kanı Gürdal. "Türk topraklan, dünya- nın neresinden getirse gelsin. hangj din- den olursa olsun bütün insanlara açık- ör" diye konuştu. Bin yılda bir gerçekleşecek bu kitlesel hareketten mümkün olduğu kadar pay almanın, projenin çıkış noktalanndan bi- rini teşkil ettiğini anlatan Gürdal, Vati- kan'dan üst düzey bir yetkilinin, Huisti- yanlık için önemli bir merkez olan An- takya St. Pierre Kilisesi ile Tarsus St. Pa- ul Kilisesi'nde incelemeler yaptığını bil- dirdi. Gürdal, "Ben de 2000 yüında, Pa- pa'yı kendi din kültürterini yerinde gör- mesi için davet edeceğûn. Anadolu 2000 projesi için kendisinden dış kaynakh kre- di ve yardım isteyeceğinı"dedi. 372 eser satılacak Osmanlı tarihi açık arttırmada LONDRA (AA) - Değişik dönemlerde Türkiye 'den ve Osmanlı yönetimi altında kalan diğer bazı ülkelerden u toplanan" 372 tarihi eser, Sotheby's'in 17 Ekim'de ya- pacağı "The Turkish Sale" adlı açık arttır- mada satışa çıkanlacak. 16. ve 19. yüzyıl- lar arasmda, Türk ve bir kısmı da yaban- cı ustalann elinden çıkmış çok sayıda Os- manlı hanedanı eşyası ile bu dönernden kal- ma diğer tarihi eserler. Ingiltere'de "anti- kaseverierin" ilgisine sunulacak. Açık arttırma öncesinde Sotheby's'in bastırdığı özel katalogla tanıülan eserler ara- sında mücevherden bakıra, silahtan tablo- ya, tekstil ürününden el yazması panola- ra kadar çok sayıda paha biçilmez eşya yer alıyor. Sotheby's kataloğunda Osman- lı tmparatorluğu sırarlan içinde bulunan Su- riye'den getinlen bir "oda" bile bulunuyor. "Haraç-rnezat" satılmaya hazırlanılan 372 parça tarihi eser arasmda bulnnan U. Abdülhamit'e ait üzeri kıymetli taşlarla süslü ve tuğralı sigara tabakası 4 bin ile 6 bin sterlin arasında fiyatla arttırmaya gi- riyor. Yine padişah tuğralı Abdülaziz'e ait enfıye kutusu 10 bin. Prens Necip Abdul- lah'ın olduğu belirtilen tombak 8 bin, IQ. Seiün'e ait bir altın yüzük ise 6 bin sterlin fiyatla alıcılann karşısına çıkanlıyor. Pek çok tablonun da yer aldığı açık art- tırmada fiyat rekorunu ünlü Rus Ressam Ivan Konstantivkh A>-vazovski'nin eserleri elinde bulunduruyor. SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN 'Ayrıcalık Kalkanı' Gençler, acaba bu hissi, anlayabilecek mi? Sa- hici bir radyo alıcısını, ben, hayatımda ilk de- fa, llgın'da (Konya) görmüştüm: Uzay yeşili kadranı, sihirli göstergesi, yabancı şehir adlan (Zagreb, Bari, Münster, vb.) beni adeta büyü- lüyordu. Oyıllardaradyo, -en azından Türkiye'de- çok yeni, hepi topu, takatı zayrf bir Ankara ve- ricisi var, hepsi bu; alıcılar, daha ziyade büyük şehirlerdeki zengin evlerinde boy gösteriyor Pe- ki, llgın'daki bu radyo kimin evinde? Sorunun cevabı, tartıştığımız gerçeğin, eski fa- kat somut bir 'tesbit'i olacaktır: Radiola marka o 'bataryalı radyo', ilçenin yeni kurulan 'Memur- lar Kulübü'ne alınmıştı; dinleyenler de, tabii on- lar: Meşrutiyet'ten itibaren, gittikçe merkezile- şen ve güçlenen bürokrasi, 'taşrada' kendini halktan ayırmaya özen göstermiş; memurlar, çarşı kahvelerine çıkacak yerde, askeri ya da mül- ki 'mahfeller'e çıkmıştır; erken cumhuriyet dö- neminde, bunlara 'kulüp' deniyordu. 30'lu ve 40'lı yıllarda, Anadolu'da gezerken, birçok ilçede benzerlerine rastlamıştık: Nitekim, llgın'dan sonra gideceğimiz Balya'da (Balıke- sir) da böyle bir 'lokal' mevcuttu: ünlü Sait Çe- lebi'nin ağzından, ilk radyoda maç naklini de, orada, o radyodan dinlemiştim. Bilmem söyle- mem gerekir mi? O zamanlar, o ilçelerde ne hal- kın radyosu vardı, ne de çarşı kahvelerinin! Lâf aramızda, bu kahvelerin 'müdâvimi' bazı memur- lar, âmirlerince pek de iyi gözle görülmezlerdi. Yâni, 'mantalite' bu! Bir 'bilen', bu konuda ne diyor? Anadolu Ihtilâli, Sovyet ihtilâli gibi yurt içi örgütlenmesinde 'siyasikomiser 1 kullanama- mıştır; 'siyasi komiser' için, önce düzenli bir par- ti, dahası bu partinin 'demokratik merkeziyetçi' bir örgütlenme içinde olması şarttı; oysa Ana- dolu fnkılâbı, partisini neden sonra, hayli gev- şek dokumalı bir 'cephe' olarak örgütleyecek- tir; o yüzden, 'inkılâbı ve cumhuriyeti müdafaa ve muhafaza' memur kesimine düşüyordu; 'si- vil' ve 'askeri' bürokrasiye! Bu 'inkılâp' görevi, zamanla -ne yazık.ki- bir ayncalığa (imtiyaza) dö- nüşmüştür; esasen Meşrutiyet'ten kalma bir temeli de vardır: ünlü 'Memûrîn Muhâkemât Kanunu'(1913). Bunu ben söylemiyorum, 'birbilen' söylüyor: Yargıtay 4. Ceza Dairesi Başkanı, Dr. Sâmi Selçuk, konuyla ilgili olarak; demiş ki: Türkiye'de Osmanlı'dan kalma bir yazılı hu- kuk var ki, bir örneği daha dünyada yok: Os- manlı'dan kalma Memûrîn Muhâkemât Ka- nunu, bu! 1913ten beri yürüriükte olan bu ya- saya göre, memur bir suç işlediği takdirde, bu suça Cumhuriyet savcısı kendiliğinden el atamaz; bu suça Idare el koyar ve soruş- turmasını yapar, eğersoruşturrnada suçlu bu- lunursa, yargının önüne getirir, yürekler acı- sı, felâket bir durum bu! Afrika ülkeleri da- hil, dünyanın hiçbiryanında böyle bir yasa yok. Eşitliğe aykın tabii; bu yasanın hemen kal- dırılması gerekir, bugün bile geçtir." (Yeni Yüzyıl, 21 Temmuz 1997). Başkatürlü söylersek, kanun, tanığı Yargı'nın elinden alıp Idare'nin -yâni mensup olduğu ör- gütün- adetâ 'himayesine' veriyor; işlediği suç ne olursa olsun, suçlu mu değil mi, ilçe ya da II Idare Kurulu karar verecek; suçlu görülürse, Savcı devreye girebilecek! Bir meraklısı çıkıp, üç çeyrek asırlık uygulamayı bir araştırsa, Idare'nin acaba kaç 'memunınu' Adliye'ye intikal ettirdi- ğini saptayabilecektir? Dr. Sâmi Selçuk açık açık söylemiş: "... bu yasa, Anayasa Mahkemesî'nin önüne arb kez grtti; ve bir iki küçük maddenin dışında hiç- bir iptal yapılmadı. Gerekçeleri, bir hukukçu olarak, kabul etmek mümkün değil. Bu ka- nun çalıştığı müddetçe devlet saygınlığını yitiriyor, çünkü (neticede) deniyor ki: Devlet suçu kapattı!.." (Yeni Yüzyıl, 21 Temmuz 1997). 'Suç ortaklığf demezler mi? Oimdi eğri oturalım, doğru konuşalım. Ömrü- Omüz boyunca, ne büyük yolsuzluk iddialan, ne vahim 'irtikâp ve irtişâ' suçlamalan duyduk; gazetelerde günlerce, bunlar 'tefrika edildi'; so- nunda kimsenin bumu kanamadı; ya da 'malı gö- türdüğü' gün gibi âyân olan bazı 'zevât-ı kirâm', elini kolunu sallayasallayaortalıktadolaşıyon sor- guda işkenceyle sanık ölümüne sebebiyet ve- renden tut, el attından Mafia ile işbirliğine bulaş- mış, türlü çeşit 'bürokrat'! Bunun gerisinde, sizce, Memûrîn Muhâke- mât Kanunu'nun memur kısmına sağladığı bu ayrıcalık kalkanı yok mudur? Alafranga laiklik söz konusu oldu mu, mangalda kül bırakmayan Anayasa Mahkemesi'nin, bu konudaki vur- dumduymazlığını, bazı ağzıkaralar, vahim bir suç ortaklığı bile saymazlar mı? Hele bir düşünün! http:// www. prizma.net tr/ A İLHAN http://www.eda.tr/-bilgiyay/yazar/ailhan.htlm
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle