Katalog

SAYFA CUMHURİYET 11 EYLÜL 1997 PERŞEMB? HABERLER İskenderun 8 yıllık eğitimi savunan öğretmene soruşturma AKIN BODUR İSKENDERUN - İskenderun'da sekizyıllık kesintisiz zorunlu eğitimin yasalaşması için haziran ayında eylem yapan çok sayıda ögretmen hakkında kaymakamlık tarafından soruşturma başlatıldı. Çağdaş \e biümsel eğitim için 8 yıllık kesintisiz eğitime geçilmesi gerektığıni savunarak yakalanna kokart takan Eğitim-Sen üyesi ögretmenler için açılan soruşturmanın, eski İskenderun Kaymakamı Selahattin Alanya'nın talimatıyla başlatıldığı öğrenildı. Eğitim-Sen Mali Sekreteri Ramazan Sallancı. üç gün süren haziran ayındaki kokart eylemiyle çağdaş eğitim yanlılannın seslerinin duyurulmasının amaçlandığını belirterek şöyle dedr "Bin kadar öğretmenin kankhğı e> lem nedeniyle açılan soruşturmanın mantığını kavramakta zoriuk çekivoruz. Devlet bu proje ile çağdaş. laik ve demokratik bir iilke yaratmaya çalışıyor. Bu amaçla biitün olanaklar seferber ediliyor, zam iistüne zam yapılıyor. Bunu savunan öğretmenler hakkında. şu an Konya V'ali Yardımcısı olan eski kaymakamımızın talimatıyla soruşturma açılıyor. Olmaz bövle şev." Cumhuriyet savcılığı tarafından eyleme katılan öğretmenlerden bazılannın ıfadelerinin alınmaya başlandığı belirtilirken kaç öğretmenin soruşturma kapsamına alındığı açıklanmadı. Sanlıurfa Atatürkçü müdür için kampanya ÖZCAN GÜNEŞ SANLIURFA- Yeni hûkümet tarafından Milli Eğitim Müdürlüğü'ne getirildikten 20 gün sonra gerekçe gösterilmeden görevden alınan eski Milli Eğitim Müdürü Reşit Helvacı için başlatılan kampanyada 20 bin imza toplandı. Helvacı'nın görevden alınmasına tepki gösteren siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve yurttaşlann başlattığı kampanyada toplanan ımzalar Mıllı Eğitim Bakanı HikmetUluğbaya göndenlecek. Atatürk düşmanı olduğu savıyla görevden alınan Öner Ergenç'in yerine Milli Eğitim Müdürü olarak atandıktan sonra. başta 8 yıllık kesintisiz eğitime geçış olmak üzere kılık- kıyafet genelgesı yayımlayarak çeşitli çağdaş düzenlemeler yapan Reşit Helvacı'nın görevden alınması üzerine doğan tepkiler 20 bin imzanın toplanmasına neden oldu. 20 günlük müdürlüğu sırasında Tunzm Lısesi açılmasını sağlayan ve türbanla derse girilmesine kesinlikle hoşgörüyle yaklaşmayacağını vurgulayan Helvacı'nın görevden alınmasına duyulan tepkiler giderek büyüyor. Reşit Helvacı'nın tekrar aym görev e getirilmesi için toplanan imzalarla ilgili olarak dün bir basın toplantısı düzenlendi. Toplantıda DSP'nın sorumluluğu altındaki Milli Eğitim Bakanlığı'nın Reşit Helvacf yı atamasının kentte büyük sevinç yarattığına dikkat çekildi. Özür • CHP'nin kutlamalanyla ilgili gazetemizın dünkü sayısında yer alan haberde teknik bir hata nedenıyle konuyla ilgisi olmayan bir resim kullanılmıştır. Düzeltir, özür dileriz. MEB, özel okullardaki köktendinci eğitim uygulamalannı incelemeye aldı Eğitime IHL düzeıüEBRUTOKTAR ANKARA - Bazı özel okullar, kız ve erkek öğren- ciler için ayn sınıflar aça- rak, eğitimde imam-hatip düzeni yaratıyor. Milli Eği- tim Temel Yasası'nın 15. maddesinde yer alan "Okullarda kız ve erkek karma eğitim yapılması esastir" maddesine aykırı uygulamayı Akit gazetesı ve Milli Gazete'dekı ilan- larla duyaran okullar hak- kında Milli Eğitim Bakan- lığı'nın soruşturma açacağı bildirildi. 8 yıllık kesintisiz temel eğitime geçiş sürecinde ı- mam-hatip lıselerinin orta- okul bölümünün kapanma- sı nedenıyle alternatif ara- yan bazı okullar, kız ve er- kek öğrenciler için ayn sı- nıflar açmaya başladı. Akit ve Milli Gazete'ye i- lan veren bazı özel okullar. eğitimde imam-hatip düze- nı yaratarak. muhafazakâr kesimleri okullanna çek- meye çalışıyor. Özel Çağn Okullan tarafından Akit gazetesi ve Mıllı Gazete'ye verilen ilanlarda kurucu müdürün ilahıyatçı olduğu- na dikkat çekilerek. 6, 7, 8. 9, 10 ve 11. sınıflara val- Prof. Aktas İmam-hatip liseleri 12 Eylül sonrası patladı Rakamlar Kenan Evren'i yalanladı AYŞESA\TN ANKARA - 12 Eylül darbesin- den sonra tek bir imam-hatip lisesi açmadıklannı savunan eski Cum- hurbaşkanı Kenan Evren'i rakam- lar yalanladı. Milli Eğitim Bakan- lığı verilen. en fazla imam-hatip okulunun darbe sonrası dönemde açıldığını ortaya koydu. 1979-1980 eğitim öğrctim yılında 249 olan i- mam hatip okulu sayısı darbe son- rası başlayan 1980-81 eğitim öğre- tim yılında 333'e fıriadı. Emekli Oramıral Güven Erka- ya'nın, 12 Eylül döneminde kök- tendincilere ödün verildiği açıkla- malanru, Kenan Evren'in yalanla- maya çahşmasına karşın, en fazla i- mam-hatip okulunun bu dönemde açıldığı ortaya çıktı. CHP tzmir Milletvekili Sabri Ergül'ün yazılı soru önergesini yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı HUcmet Utağbay'm verdiği bilgiye göre, 1980-81 döne- mi, imam-hatip liseleri sayısınm ar- tışında rekor yılı oldu. Bir yıl öncesine göre 84 yeni i- mam-hatip lisesi öğretime başlar- ken, sivil yönetime geçilen 1983'e kadar bu rakam 92'ye ulaştı. Ttar- gnt Özal hükümetleri döneminde artışını sürdüren imam-hatip lisele- rinde 1990 sonrasında öğrenci sa- yısında da tam bir patlama yaşan- dı. 1980-81 eğitim öğretim yılında 333 okulda toplam 28 bin 83 öğren- ci öğrenim görürken, 1996-97 yıl- lannda 2 kat artarak sayılan 601 'e çıkan bu okullarda öğrenci sayısı 18 kat artarak 511 bin 502'ye fıria- dı. Okul ve öğrenci sayısı arasmda- ki dikkat çekici farklılık, bu okul- lann şubelerle çoğalmasından kay- naklandı. tmam-hatip liselerine yönelim- de 1980'li yıljarla, 199O'lı yıllar arasuıda belirgin fârklar dikkat çek- ti. 1980'li yıllarda öğrencilerin bü- yük bölümü erkek olmasına karşın, 1990'h yıDarda kız öğrenci sayısın- da rekor artışlar oldu. Islami ilke- lere göre kızlar imam ve hatip ola- mamasına karşın, aileler kızlannı bu okullara göndermeye başladı. 1980-81 eğitim öğretim yılında i- mam- hatip okullannda 24 bin er- keğe karşı, 3 bin 601 kız öğrenci öğrenim görürken, 1990-9l'de bu rakamlar 225 bin erkek, 83 bin kız, 1996-97'de 296 bin erkek, 213 bin kız öğrenciye yükseldi. nızca kız öğrenci alınacağı bildirildi. İlanlarda, süper lise ile fen liselerinin 1. ve 2. sınıflanna da yalnızca kız öğrenci alınacağı kay- dedildi. Okul yöneticileri, anasınıfı ve ilkokulun ilk beş sınıfında karma olan sı- nıflann daha sonra aynlma- sını, "LJseler için erkek öğ- renci başvunısunun olma- masT şeklinde açıkhyor. Milli Eğitim Bakânlığı yetkilileri, uygulamanın, Milli Eğitim Temel Yasa- sı'nın 15. maddesinde yer alan "Okullarda laz ve er- kek karma eğitim yapılma- sı esastir. Ancak eğitimin tü- rüne, olanakve zorunluluk- lara göre bazı okullar yal- nızca kız ya da yauıızca er- kek öğrencilere avTÜabilirr hükmüne aykın olduğuna dikkat çektiler. Yetkililer, Özel Çağn okulu tarafın- dan verilen ilanlarda, mü- dürün ilahiyat fakültesi çı- kışlı olduğunun vurgulan- dığını belirterek şunlan söylediler: "Burada amaç beflL Anaokulu ve ilköğreti- min ilk beş sınmnda karma olan sistemin oıtaokul ve li- selerde kızlara özel olması dikkat çekici. Beliıii kesim- lere mesaj yoDanarak, kon- tenjan doldurulmaya çalışı- lıyor. Bunun için de 8 yıllık kesintisiz temel eğitimdeki geçişsürecinden yararlana- rak, ortaokul bölümünü U- köğretime çevirmryorlar." MEB'nın, gazetelere ve- rilen ilanlarda türbanlı öğ- rencilere yer veren, kız ve erkekler için ayn sınıflar açan okullar hakkında in- celeme başlattığı bildirildi. Milli Eğitim Bakânlığı ta- rafından çıkanlan genelge- de. özel eğitim kurumlann- dakı ılan ve reklamlann Milli Eğitim Yasası'na uy- gun olması gerektiği belir- tildı. Genelgede, reklam ve ılanlann, Özel Öğretim Ku- rumlan Yasası'nın "Özel öğretim kunımlan reklam ve ilanlann birer örneğiııi yayunından en az on beş gün öncevaliliğevermek zo- rundadır. Bu kummlar reklam ve ilanlannda gerçe- ğe aykın beyanlarda bulu- namazlar. teie>iz><onda rek- lam ve ilan yapamazlar" hükmünü öngören 30. maddesine uygun olması gerektiği bildirildi. Valilik- lerin de uyanldığı genelge- de, veli ve öğrencilerin ya- nıltılmaması için konunun izlenmesi istendi. 'Din eğitimi OECD normalinin üzerinde' ANKARA (UBA) - tstan- bul DSP milletvekili ve eski öğTetim üyesi PTof. Dr. Ziya Aktaş. Türk gençlennin ma- tematik ve fen derslerinde uluslararası başan değerlen- dirmelerine giremedığıni, bunâ karşlık din derslerinin ağırlığının Batı ülkelerine oranla daha fazla olduğunu söyledi. Aktaş, "Bizdeki imam-ha- tip okullan bir \ ana. normal okullarda dahi din dersi ora- nı OECD ortalamasuun iki kaündan daha fazladır" de- di. DSP tstanbul Milletvekili Aktaş, yaptığı açıklamada, OECD tarafından yapılan bir çâlışmada OECD ülkele- ri için 12-14 yaşındaki ço- cuklara verilen eğitimde or- talama olarak yüzde 17 ile Türkçe, yüzde 13 ile mate- matik, yüzde 13 ile sosyal bilgiler. yüzde 11 ile yaban- cı diller, yüzde 9 ile beden eğitimi dersleri, yine yüzde 9 ile sanat ve yüzde 3 ile din konulannın yeraldığını söy- ledi. 1994-95 ders yılında OECD ülkeleri arasından 25 ülkenin 8. sınıf öğrencileri için matematik ve fen ders- lennde uluslararasıbirkuru- luş olan IEA tarafından bır başan değerlendırmesı ya- pıldığını anlatan Prof. Ak- taş. "Bilmediğimiz bir ne- denle Türkiye bu değerlen- dirmeye girmemiştir. Sonuç- lar da 1996 yılında yayımlan- mıştır. Göriildüğü gibi dün- ya çocuklan artık matema- tik ve fendeki haşarılan ile karşılaştırüıyorlar" dedi CHP Kadın Kollan Başkanı Okuducu, şeriat tehlikesinin geçmediğini söyledi 74. yaşa görkemli kutlaıııa • Okuducu, mevcut hükümetin de çıkar ve partizanlık batağına saplandığını belirterek, " Hükümetiendine duyuten güvcni, bağlanan umutlan boşa çıkarmıştır. Üzerine gidilemeyen yolsuzluk dosyalan, düzeltilemeyen bir ekonomi, çözmekten korkulan bir Susurluk kördüğümü ortadadır" dedi. İstan- bul Ha- ber Ser- visi CHP Ka- dın Kollan Başkanı Gûl- dal Okuducu, CHP'nin tarihinin ulusal bağım- sızlık savaşına ve aydın- lanma devrimine dayan- dığını belirterek. "CHP halkın örgütiü gücünü, umudunu ve yannlara olan inancuu temsil et- mektedir" dedi. CHP tstanbul Kadın Kollan, partinin kurulu- şunun 74. yılını, Orta- köy'deki Princess Otel'de verdiği yemekle kutladı. Yemekte konuşan CHP Kadın Kollan Başkanı Okuducu, Türkiye'nin şeriatçı bir iktidan geride CHP tstanbul Kadın Kollan, partinin 74. yılını. Ortaköy'deki Princess Otei'de verdiği yemekle kutiadt bırakmasına karşın şeriat tehlikesinin geçmediğini söyledi. Okuducu, mev- cut hükümetin de çıkar ve partizanlık batağına saplandığını kaydederek şöyle konuştu: "Hükümet kendine duyulan güveni, bağla- nan umutlan boşa çıkar- nuştır. Üzerine gidilemc- yen yolsuzluk dosyalan, düzelrilemeyen bir eko- nomi, çözmekten korku- lan bir Susurluk kördü- ğümü ortadadır. Kirliliği temizlemej'enler, kirlilik- ten beslenirler. CHP, tüm bu somnlan çözecek, ka- ranlıklan avdınlatacak potansiyeL, bilgi, birikim ve cesarete sahiptir." CHP İstanbul Kadın Kurulu Başkanı Muaz- zez Çelebi ise Türki- ye'deki olumsuz gidişe dur diyecek tek partinin CHP olduğunu vurgula- dı. CHP'nin Atatürk'ün partisi olduğunun altını çizen Çelebi. sözlerini şöyle sürdürdü: "Emperyalizme karşı bağunsızhk savaşı >er- miş, devleti kurmuş, dev- rimleri gerçekleştirmiş ve demokrasiyi ülkemize ge- tirmiş bir partiyiz. Yolu- muz akıl ve bilim yolu, he- deflmiz demokratik, laik, sosyal hukuk devleti, ön- derimiz Mustafa KemaL yüreğimiz Kuvayi MilB- ye yüreğidir.'' CHP İstanbul ll Baş- kanı Mehmet AliOzpolat da CHP'li kadınlann ça- lışmalannın örnek nıte- likte olduğunu vurgula- yarak "CHP'ye sahip çıkmak, laik-demokratik cumhuriyete sahip çık- makla özdeştir" dedi. Türk Hukukçu Kadın- lar Derneği Başkanı Ay- temiz Tezkan'ın Çele- bı"ye onur plaketi verdi- ği yemekte, partinin 74. yaş pastası kesildi. Gece- de sanatçı Murat Göğe- bakan bir konser verdi. Geceye İstanbul Mil- letvekilleri Algan Haca- loğlu. MehmetSe\igenve Ahmct Güryüz Ketenci, Parti Meclisi üyeleri Bedri Baykam. Hasan Aydm ve Nuriye Berbe- roğlu, İstanbul 11 Başka- nı Mehmet Alı Özpolat, Atatürkçü Düşünce Der- neği Başkanı Bflge Bilgiç. Istanbul Üniversitesi Ka- dın Sorunlan Ara^tırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Necla Arat katıldı. SIFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR 12 Eylül askeri darbesinin üzerinden tam 17 yıl geçti. Ya- şamımızdaki en uzun askeri darbeden hâlâ kurtulamadık. Görünürde Türkiye Büyük Mil- let Meclisi var. Seçimler yapılı- yor. Anayasaya göre Türkiye parlamenter bir rejim tarafından yönetiliyor. Üç askeri darbeyi de yaşamış bir insan olarak bir as- keri darbenin sona erip ermedi- ğini anlayacak bir deneyime sa- hibim. 12 Eylül henüz bitmedi. Derinleşerek sürüyor. Nasıl diye sorarsanız. Bazı öl- çüler söyleyebilirim. 12 Eylül Anayasası bütün haşmetiyle yürürlükte. Bu anayasanın bir darbe anayasası olduğu ve yurttaşlara zoria kabul ettirildi- gi bir gerçek. Ne yazık ki seçim- le gelen partilerin ve hükümet- lerin hiçbiri meşru olmayan bu anayasayı reddetmediler. Var- lıklarını borçlu olduklarını dü- şündükleri için olacak, reddet- mek bir yana, değiştirmediler Yann 12 Eylül... bile. Türk Ceza Kanunu, Siyasi Partiler Kanunu, Seçim Kanunu da 12 Eylül döneminde sertleş- tirildi. Ozal'ın TCK 141-142. maddesini kaldınrken çıkardığı Terörle Mücadele Yasası, dü- şünceyi daha da ağır baskılar altına alan yeni bir süreç başlat- tı. Bu yasa nedeniyle yayıncılar, yazarlar, gazeteciler yargılanıp cezaevlerine atıldılar. 12 Eylül askeri yönetimi dönemindeki uygulamalar hiç aralıksız sivil ol- duğu söylenen dönemde de sürdürüldü. 12 Eylül döneminin en önem- li miraslanndan birisi Kürt soru- nu. Zorunlu din derslerini Türki- ye'nin başına saran 12 Eylül cuntası, Kürt sorununun da sertleşip savaşa dönüşmesinin ateşleyicisi oldu. Kürt sorunu nedeniyle bu dönemde çok tar- tışmalar yapıldı, çok kan aktı. Hâlâ günde onlarca gencimiz bu savaşta can veriyor. Kenan Evren'in "Asmayıp da besleyelim mi" mantığıyla ele alınan Kürt sorununun şid- det seçeneğine yönelmesinin önemli sorumlularından birisi, 12 Eylülcüler oldu. 12 Eylül dar- besi gerçekleştiğinde Kürt si- yasi gruplan içinde PKK en kü- çüklerinden birisiydi. Kemal Burkay'ın liderliğini yaptığı "Özgürlük Yolu" hareketi ise çok etkiliydi. PKK, Kürtlerin şid- det seçeneğiydi, Özgürlük Yo- lu ise barış seçeneği. Kenan Evren ve dört general arkadaşının yönetımindeki Tür- kiye, Kürtler içindeki barışçı se- çeneğin yok olmasında tayin edici bir rol oynadı. OHAL böl- gesindeki şiddet, Kürtler için- deki barış eğilimini ezdi. Banşı savunan Kürt aydınlannın iş- kencelere uğraması, ağır hapis cezalannaçarptınlması, Kürtler içindeki dengeyi şiddet yanlıla- nnın lehine çevirdi. Son dönem- de çokça sözü edilen, "Aydın- lar PKK'yi eleştirmeyip, yalnız- ca devleti eleştiriyorlar" tezi de bu gelişmeler içinde ortaya çık- tı. Evet aydınlar ve Kürt sorunu- nun barışçı çözümünü isteyen- ler, öncelikle devleti eleştiriyor- lar. Çünkü PKK'nin güçlenme- sinin maddi temelini, devletin 12 Eylül'de başlattığı şiddet yanlısı tavırlar hazıriadı. 12 Eylül döneminin cezaevle- rinde binlerce genç, yönetime öfkeyle dolu olarak dışan çıktı- lar. Kürtler, devleti yönetenlerin uygulamaları karşısında ya o yöreyi terk ettiler ya da çaresiz- lik içinde teslim olup işbirliğine yöneldiler. Çaresiz ve öfkeli gençler ise PKK'nin militan ih- tiyaanın unsuru haline geldiler. Kürtler içindeki banşçı eğilim, PKK'yi eleştirerek çözülemez. PKK başından beri Kürtler için- deki şiddet eğıliminin temsilci- si. Variık nedeni bu. Bunu eleş- tiriyle değiştiremezsiniz. Orada banşçı bir seçeneğin geliştiril- mesinin yolu, devletin Kürtlere karşı banşçı ve demokratik yak- laşımıyla mümkün. Gidin Diyar- bakır'ı görün. Oradaki yoksullu- ğu, çaresizliği, evsiz barksız, gelecek umudu kalmamış yı- ğınlan görün. Sonra da kararı siz verin. Bu insanlara hangi ba- nşı anlatacaksınız? 12 Eylül, Türkiye'nin açmaza yuvarlanmasının başlangıcıydı. 17 senedir bu yoldan geriye dö- nemedik. Sivilleşme demek, önce 12 Eylül'den kurtulmak demek. Bu pariamentoyla böy- le bir adım atılabilir mi? Umudu- nuz var mı? 12 Eylül'süz günle- re ulaşmak dileğiyle. PERSEMBE ORHAN BURSALI Her Okula Bilgisayar Öğretmeni! Yeni hükümetin bilim ve teknolojiye, bilgi tek- nolojilerine yaklaşımı sıcak. Bilim ve Teknoloji. Yüksek Kurulu'nu (BTYK) kısa zaman içinde toplaması da bunu gösteriyor. Kurul, üstelik mart ayında yine toplanacak ve uygulamaları gözden geçirecek. BTYK'nin gündemınde 28 madde vardı! Ulusal enformasyon altyapısından tutun, Tür- kiye'nin özellikle akademik ve araştırmacı beyin gücü kaynaklarının yönetimine, araştırma ku- rumlarının yeniden yapılandınlmasına, ulusal ar- ge bütçesi oluşturulmasına, sanayinin araştır- maya teşvik edilmesine, ulusal uzay ve havacılık konseyinin kurulmasına, bilim ve teknoloji mer- kezleri ile Ulusal Doğa Tarihi Müzesi kurulması- na kadar uzanan tam 28 madde. Gündemin bu kadar yüklü olması da, bilimv teknoloji, bilişim, iletişim vb konulannda Türki- ye'nin hayata geçirmesi gereken ne kadar çok işi olduğunu gösteriyor. Kurul, TÜBİTAK'ın sekreterliğinde hazırlanarv "Türkiye'nin bilim ve teknolojileri politikalan" belgesini kabul ederek, 1997 gündeminde bulu- nan 28 maddeyi onayladı. Bu 28 maddenin hayata geçirilmesi durumun- da, Türkiye'nin Bilgi Toplumu olma yolunda bü- yük bir atılımı gerçekleştireceğıni söyleyebiliriz. . • • • Bu toplantıda alınan kararlar, bir bakanın "her. okula internet bağlanacak" sözleriyle kamu-: oyuna yansıdı. Her okula İnternet bağlantısı demek, her okula. bir bilgisayar + modem + telefon + yazıcı + In-' ternet servis şirketi.. sağlanması demek. Yani neresinden bakılırsa en az 2 bin dolariık bir yatı- rım. 64 bin okul x 2000 $= 128 milyon dolar^ eder ki, devlet bunu ulusal politika kabul ederse, paranın karşılanması kolay. -. Kaldı ki, her okula İnternet bağlantısını, okulla-f, nn pek çoğunda aile birlikleri bile açacaklan bi-. rer kampanya ile gerçekleştirebilir. Ama mesele bu değil. Okullara bugün de bu yatırım yapılsa, bir yıl sonra da yapılsa. ölü yatnm olacaktır ve okul- lann yüzde 5'inin bile bu yatınmdan yararlanma- sı beklenmemelidir. Çünkü okullarda bu yatırımları kullanacak kimse yoktur. İnternet, bilgilere ulaşma ortamıdır. Bilginin işlendıği, öğrenildiği, üzerinde çalışıl- dığı ve araştınldığı her ortamda bir İnternet bağ- lantısının bulunması talep edilebilir. Ama sorun, öncelikle, okullarda bilgiyi araştı- rarak bulma isteğinin yaratılması, öğrenim ve eğitimin, öğretmenin ve müfredatın bu yöne yönlendirilmesidir. Buna paralel olarak, her okulda bir bilgisayar öğretmeninın göreve başlatılmasıdır. Bilgisayar öğretmeni, iletişim, bilgi teknolojile- ri, bilçjijieknolojiferinden yararlanmjjjye, Kulfenjj; ma, bilği teknolojilerinin geliştirilmesi ve üretfF mesi konularını öğrencilere akiarabilir. -rf Böylece, okullara İnternet bağlantısı sağlama-~. nın da, bilgisayar yerleştirmenin de anlamı olur" ve bunun altyapısı hazırlanmış olur. Hem de Bilgi Toplumu'nun insanlan küçükten yetiştirilmeye başlanır. Yoksa ortalık İnternet bağlantısı ve bilgisayar mezarlığına döner. Bunu geçmışte yaşadık ve hâlâ da birçok okul yaşıyor. Milli Eğitim Bakânlığı Eş durumıma bağlı atamalar başladı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Milli Eğitim Bakânlığı'nda geçen hafta içinde vapılan 10 bin 110 kişilik atamalarda 2 bin 738 öğretmenin görev yer- leri eş durumuna bağlı ola- rak değıştirildi. Bakanlı- ğın, özendirici ekonomik koşullar sunamaması ve atama yerleriyle ilgili so- runlar nedeniyle emekli öğretmenlerden gerekli düzeyde başvuru gerçek- leşmediği belirtildi. Milli Eğitim Bakânlığı, geçen hafta yapılan atama- larda eş durumu 15 ilde de- ğerlendırilen 220 kişiden sonra 2 bin 738 öğretme- nin görev yerlerini de ye- niden düzenlendi. Milli Eğitim Bakânlığı yetkili- leri, başvuru tarihinden sonra medenı durumlann- da değişiklik gerçekleşen. öğretmenlerin atamalan- nm da yeniden düzenlene- bileceğini belirttiler. Eş durumuna bağlı görev ye^- ri değişikliklerinin başvu- ru sırasında verilen evrak- J lara göre resen yapıldığınıî bıldıren yetkililer, "Başvu- rudan sonra evlenen öğret- menler. bunu bdgelerierse onlann da görev yerlerini eş durumuna göre değişti- receğjz" dediler. ; Yetkililer. atamalaruı bu • hafta içinde tamamlanaca-' ğını kaydettiler. Cenelge yayımlandı Başansız öğrenci sınıfmı geçebilecek İstanbul Haber Servisi - Milli Eğitim Bakânlığı, sadece yıl sonu başan or- talaması ilebaşanlı sayıla- mayacak derslerden sınıf- ta kalan öğrencilere. orta- lama yükseltme sınavlan- na alınmadan sorumlu ola- rak bir üst sınıfa devam edebihne fırsatı tanıdı. 9. sınıfta iki yıl üst üste başa- nsız olan öğrencıler ise so- rumlu olarak bır üst sınıfa geçirilmeyecek ve ortala- ma yükseltme sınavlanna alınmayacaklar. İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü'nün yazılı açıklamasına göre Milli Eğitim Bakânlığı Orta Öğ- retim Genel Müdürlü- ğü'nün başansız öğrenci- lerle ilgili genelgesi şöy- le: - Sadece yıl sonu başa- n ortalaması ile başanlı-j sayılamayacak ders/ders-J 1 lerden başansız olanlar,^ ortalama yükseltme sınav-r 1 . lanna alınmadan sorumlu.- olarak bir üst sınıfa devam ettirileceklerdir. - Yıl sonu başan ortala- ması 2.00'nin altında olan 9. sınıf öğrencileri, iste- diklen en fazla 3 dersten ortalama yükseltme sınav-, • lanna alınacaklardır. , - Ortaöğretim kurumla- rı 9. sınıfında iki yıl üst üs- , te başansız olan öğrenci- , ler, yukandaki maddeler kapsamında mütalaa edıl- meyecek, sorumlu olarak bır üst sınıfa geçirilmeye- cek ve ortalama yükselt- me sınavlanna alınmaya- caklar. '•