03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
S^YFA CUMHURİYET 11 EYLÜL 1997 PERŞEMBE • OLAYLAR VE GORUŞLER Adalet, Dünyanın Temelidir V E K T \ GÜNGÖR ÖZDEN Anayasa Mahkemesı Başka, Y enı vargıvılınınbaşla- ması nedenıyle duzen- lenen toren v e toplan- tılarda yargıyı ılgılen- dıren kımı konulara değınen gelenekselleş- mu> koniiş-nalar genelde, oncekı yıllar- dakarşılasıp saptanan kımı dururnlara ılişkın u\an ve eleştınlerle sorunlann çörûmleme >onelık dılek ve onenlen kapsar \azılarda ıse hukuk, adalet. yar- gı Janındakıa>kınlıklar çelışkıler, de- ğışık nedeilı sakıncalar, duzenleme ve uygulamabozukluklan uyumsuzluk- lar ozlemler yakınmalar açıklanır Cımhunyetm ılk yıllanndan bu yana hukumet programlannda \enlen sozle- nn bırbınne benzerlığı de gozetılırse, günun zorunlu kıldığı belırlemeler ve kımı ıyıleştırmeler dışında, onemlı ge- lışrıeler olmamıştır Oysa, bır ınsan \e hukuk kurumu olan devlette en buyuk atılım, en yogun çaba "temePbılınen vegerçektenöy- le olması gereken "adalet" alanında ız- lenmelıdır Insan haklan başta olmak uzere tum e\Tensel değerler v e ılkeler bağlamında adalet, en görkemlı ve en saglıklıdavanaknıtelığıyleyalnızdev- letındeğıl dünyanın temelidir Guven- lı ve mutlu yaşamın banşınvedemok- rasmın kaynağı adaletîır Hukukun on- gorduğu yargının gerçekleştırmeye ça- lıştığı kutsal amaçtır Hukukun ustun- luguvle vansıvan ve yankılanan anla- >ış, bu vucelıkle aydınlanmayı ozetler Hukukçulann gorevı de ılencı yorum. devıngenlık. vanMzlıkveuygartutum- larla hukuk uretmek ornek da\ ranışlar sergıleyerek topluma guç katmak, bı- lımle dokunan kararlarla devleti yon- lendınp başta "hukuksallık l '\değıştınl- mesı onenleme>en obur nıtelıklennı korumak kokleştınp >ukseltmektır Bu arada kımı gostencıler, yetersız nı ve yeteneksızler. önyargılı ve koşullan- mışlar, bılınçdışı eğılımlenne (aşağılık duygulanna) kapılanlar, kımı becenk- sızlık ve umursamazlıklann sorumlulu- ğundan kurtulmaya çalışanlar, çekeme- mezlık ve kıskançhldarla yalpalayan- lar, yargıyı plaka, para ve Iojmana ın- dırgeyen yuzeysel > akJaşımlarla yıpra- tanlar, kurumlarla kurallann ayırdında olmayanlar, kururrüann konumunu, ış- le\ ını ve ozellıklennı bılmeyenler, ya- sal durumlan oğrenmek ve protokol ge- reklenne uymak ıstemeyenler, hukuk- tan söz ederken hukuk dışı duşenler yanlışlarla koşturanlar, suskunluklan- nı ve sıhklıkJennı atmak cabasıyla ya- lanlara sendeleyenler bır tûr ıdeolojık saplantılarla gerçelderı saklayacak, çar- pıtacak ve saptıracaklardır Ulusal ıl- keler ve değerler konusunda kurumla- nnda, çevrelennde kendı yaşamlann- dakı olumsuzluklan unutup ıkılemlen- nı ortaya çıkaran yınelemeler, aktarma- lar, terslıklerle, kışısel \e kurumsal ılış- kılere zararverecek, dayanışmayı, guç- bırhğını, ulusun özledığı kaynaşmayı çocukça davranışlarla bozacaklardır Bu türbastınlmış tepkılerle ılkel sayı- lacak tutarsızlıklara yasama, yürutme, yargı alanında, özel kesımde de rastlan- mıştır, rastlanacaktır Boyle olmasa, gunumuzdekı kımı çırkınhklere tanık olur, tıksındıncı kö- tulûklen, kan dondurucu olaylan yaşar mıydık'1 Her şey ınsan ve ınsanlık ıçın olduğuna, ınsan. her amacın, emeğın odağı sayıldığına göre, bıreysel, top- lumsal ve ulusal esenlık ıçın anlayışla- n, kural ve kurumlara uzanan yenıleş- me çabası> la her yen aynı duzeye ge- tırme doğrultusunda bırleşmelı, eğıtı- me, aydınlık \e çağdaşlığa, bılıme, hu- kuka ve bu alanda ozellıkle nıtelıklı \e çalışkan hukukçular yetıştırmeye ön- celık vermelıyız Insan gucunü gere- ken duzeyde ve sayıda sağlamadıkça yakınmalann her yıl yınelenmesı kaçı- nılmazdır Artık soylev ve soylem de- ğıl, eylem ve sonuç beklenmektedır Ozen yenne ozentı, duyarhk yenne duygusalhk, hukuk yenne nutuk, tutku yenne tutsaklık anlayışı, çokuş ve yı- kılıştır Avaktadurmakısteyenındızle- n tıtrememelıdır \ ıllardır uzennde durulan nıce soru- nu ozetleyerek, ulusumuzun guverunı. umudunu, yaşama gucünü doğrudan etkıle>en yargıva, konuşma ve yazıla- nyla olumlu katkılarda bulunanlara desteğımızın surduğunu bır kez daha kanıtlayacağımızı sanıyorum 1- Buyuk Atatürk'ün "Yargısı ba- ğımsız olmavan devletin bağımsızlığı tarüşılır (1922)" sozunden ve tsmet İnönu'nun "Lozan'da en buyük uğra- şu kapitulasyonlardan sonra \arguun bağımsızlığı konusunda verdik(1973)" yazısından esınlenerek, uluslararası ku- rallara uyumu sağlayacak, tam bağım- sızlığı engelleyıp golgeleyen durumla- ra son verecek anayasa ve yasa değışık- lıklen zorunlu obur kurallarla bırlıkte hemen yapılmalı, ışlemlen kışılenn eğılımlenne ve ıkılemlenne bağlı kı- lan oluşumlar kurumlaşmalıdır Boy- lece gerçekte veozdehalkıngüvence- sı olan yargıç guvencesı de gerçekleşır Yargı kahramanlığa bırakılmamalıdır Unutulmamalıdır kı demokrasıler kah- raman yaratmaz, kahramanlar demok- rasıyı çağnştınr Valı ve kaymakamlarla oynayan, me- mur atamalanyla hızını alamayan kımı sıyasetçılenn ve partızanlann yargıç ve savcılara el atması mutlak onlenmelı- dır Hukukçusu eğılen ülkede herkes ezılır Hukukumuz, antıdemokratık kural- lardan anndınlmalı, bu konuda ve ılgı- lı dunımlarda yargıç ve savcılanmız ozlenen ginşımlerde bulunmalıdırlar 2- Odemesız, hızlı, etkın, doyurucu gerekçelenyle ozlenen yargının ozve- nyle çalışan yargıç, cumhunyet savcı- sı ve gorevlılenyle her yonden en ıyı duzeye gelmesı gecıktınlmemelıdır Çalışanlann emeklılık sonrası guvenlık onlemlennı de kapsayan duzenlemeler yaşama geçınlmelıdır 3- Hukuk devletı tum çağdaş nıtelık- lenyle gerçekleştınlmelı sav-savun- ma-karar uçlusünden oluşan yargıva karşı yasama ve yurutmede anlamsız karşıtlıklar geçmemelıdır Yargı, baro- ların bağımsızlığı, noterlenn konumu, tum yargı kuruluşlanyla yenıden yapı- lanmalı, kapsamlı denetım her alanda sağlanarak kararlar ı\ edılık ve öncelık- le yenne getınlmelıdır 4- Sıyasal kımlıkJı yasakoyucuya, ın- san haklan ve adaletın gereklı kıldığı sınırlamalan getırerek bu konulardakı denetımıyle egemenlığın ıktıdarda bu- lunanlarda değıl ulusta olduğunu pe- kıştıren, hukukun amacma uygun oluş- turulmasına katkıda, kararlanyla huku- ku gelıştınp herkesm hukuksal ve ah- laksal eğıtımıne yardımda bulunan, ka- rarlan her kışı ve kurumu bağlayan Anayasa Mahkemesı, 1961 Anayasa- sı'ndakı özgun yenne oturtulmalıdır Demokrasılerde ınsan haklannı ve ın- san onurunu hukuk yoluyla korumanın guvencesı olarak "anayasal demokrasi çağı"na adını veren anayasa yargısı, sı- yasetın hukuksallaşmasını ve ıktıdann geçerlığını sağlayarak ulusal yaşam an- dı olan anayasayı yorumlanyla guncel- leştınp yenılemektedır 5- II \e ılçe orgutü olmayan yüksek yargı organlannın, başka kuruluşlara gondereceklenyle kendı yenı uyelennı usçu yontemlerle doğrudan seçmesını sağlayacak kurallar getınlmelı, olmaz- sa 1961 Anayasası donemmdekı uygu- lamaya dönulmelıdır Yuksek yargıya seçılemeyenlenn çoğunun seçılenlenn çoğundan aşağıda olmadığı kanısı yay- gındır 6- Yargının yardımcısı durumunda- kı kolluk guçlennın ozerklığı sağlanır- sa, yansızlığın suçlarda büyuk duşuş sağladığı saptanacaktır Adalet kolluğu gündemın ılk sırasındakı yennı koru- maktadır 7- Adaletten eğıtıme, vergıye, ımara v e ormana uzanan gereksız af yasala- nv la toplumsal yozlaşma nedenı odün- lerden kaçınılmalıdır Yargıda camı, mescıt uygulamalanndan donulmelı, düşûnce ve ınancın guvencesı, uygar kımlığın dayanağı laıklığı koruması ge- rekenler, duşunce ve ınanç somurusün- den uzak kalmalıdır Mezhepçılığın, ta- nkatçılığın. bolgecılığın hıç gıremeye- ceğı yargı saygınhk, onur, güven, ada- let ve eşıtlık kapısıdır Mezhep adam- lannın gömşlen yenne hukuk devn- mıyle nıtelıklı yurttaş kımlığını gûç- lendıren Atatürk'ün "Inanıyorum o halde vanm" yenne "Duşünuyorum o halde vanm"ı geçırerek ulusu > azgıcı- lıktan yaratıcılığa taşıdığı, duıı sıyasal- laştıranlann demokrasıyı dınselleştır- melenne olur vermedığı unutulmama- lıdır Yepyenı bır anayasa, tam bağımsız, daha saygın ve daha etkın bır yargı, caydıncı ama ınsancıl yaptınmlan ve tum nıtelıklenyle çağdaş, gerçek bır hukuk devletı, tralı (karakterlı), yûrek- h, ınançlı, ılkelı, uretken, öğût verme- yı değıl, ornek olmayı yeğleyen aydın- lar, olgun, dolgun, duzgun ve kendıne yaraşanı yapan, beklenenlen veren bıl- gılı hukukçular, Turkıye Cumhunye- tı'nı sonsuza değın bağımsız yaşatacak öğelerle koşullann başlıcalandır Yıne- leyelım, ekmeksız kalınabılır. adalet- sız kalınamaz Adalet toplumsal namustur Yargınm ve hukukçulann sorumluluklan, yaşam nedenlen ve onurlandır (Bu yazı, 6 Eylul ıçın 6 Eylul îden once yazılmıştır) ARADA BIR İSMET KEMAL KARADAYI Hukuksuz Yönetimler, Suskun İnsanlar Haklar hak ıstemeler, hakça dağıtım, haklı olmak, haksızlığa karşı durmak vb Ne anlama gelıyor, ne- ler sezdırıyor bıze bu sozler, deyımler^ Bız bılıyo- ruz kı ınsanın toplumsal oluşumu da gelışımı de başlangıçta tuze (adalet, hak) aranışlan ve belırle- melerıyle başlamıştır Bu oluşum. gelışım, sonun- da tuzenın uygulamalı somut alanlarıyla bırleşmış- tır Gereksınmeler, gozlemler, etkıler, tepkıler, baş- kalaşımlar başkaldırılar, duzene karşı koymalar, uleşımler boluşumler sıyasal davranışlar, sınıfsal bakışlar, belgı teknık ıletışımlen, ulkeler, yurt, dun- ya, çağ Bunlar da tuze) oluşum ve gelışımlenn çız- gılen, noktalan evrelen olmuştur Yasalar, tum yaşamların hukuksal yansıması ve duzenleyıcısıdırler Yasaların uygulanırlığındakı "do^nj"ları da "yanlış"lan da yontem belırler, yo- netım yenne getırır Yontemler, toplumsal yapıların gerçeklerıne uygun olmalı, yönetimler ıse bıreyle- rın ve toplumların gereksınımlerıyle uyum sağlayı- cı eylemlere bağlanmalıdır Ulkelerın yapımcıları ve uygulayıcıları yetışkın değılseler, bılımselle anlaş- mamış vetam bılınçlenememış tam aydınlanama- mışlarsa oralarda en ıyı dılekler de en ıyı yasalar da sozde kalırlar, ınsana aykırı duşerler Sozu ulkemıze getırelım Dılımızden duşurmedı- ğımız çağdaşlık, uygariık demokrasi, sosyal hukuk devletı fılan, nedır, nıyedır, nıçındır'' Bu "/de"ler nı- ceye varır neden bır turlu tam gerçekleşemezler? Bırkaç ornek neden 1 Yenılıkçı devrımcı, ılencı, la- ık bılımsel, çağıçı goruş ve uygulamalara tam yer verılememesınden Yukarıdakı her turlu gırışımle- rın dın ve polıtıka bezırgânlarınca onlenmesınden, Osmanlı kalıntıları ve hayranlıklarının surdurulme- sınden Lıberal soyu, aıle boyu cepçıhkler ve kad- rolaşmalar yuzunden Olumsuzluklara karşı guç- lu hak hukuk orgutlerının kurulamamasından, ya- saklanmasından, susmaktan, gereksız "şukur" ve "tevekkul"den Guncelın yaşandığı, şu ıçınde bu- lunduğumuz tanh ınsan ve yurttaş haklannın, ege- menlıkler ve ozgurluklerın de tanhıdır Şımdı ınsa- na sahıp çıkılıyorsa bu, hem ınsan olunduğu, dun- yamız ve ınsanlığımız olduğu ıçındır Insan olanla- rın başka ınsanlara onlann "ınsancayaşama"hak- lanna sahıp çıkışı çıkması gerektığı bundandır Oy- le ıse hemen şunları onermelıyız • Bızler sorunlarımızı çok ıyı bılmelı, o sorunlan çok ıyı ıncelemelı tum sorunlaria ılgılı olarak buna gare değerlendırmelerde bulunmalıyız • "Çare "lerı ararken çıkarcı ve dar polrtıkalara ka- plmamalı, "klık"ç\ "yan"c\ "kume"c\ davranışlar ıçne gırmemelıyız • Hangı konuda olursa olsun, kımı nerede gorev- lendırıyorsak gorevlendırelım, yetkınlıklere, yetış- knliKİere, uzmanlıklara kesınlıkle yer vermelı, hıç- br kayırıcılığa yonelmemelıyız • Gençlerı, memurian, sanatçıları ve onlann ku- rüuşlarını, "ulus, ulke, toplum, dunya" olaylan ve kaynaşımlan dışında tutmaya zorlanmamalıyız • işınegeldığıgıbıyorumlar,yonlendırmeleryap- ramalı "parmak hesabı" yasalar ardına duşme- relı, kuçuk duşurucu, utandırıcı, ulkeye zarar ve- rcı, uluslararası gelışım çızgılerını yok edıcı kaba- İKİara ışkencelere, yasaklara asla uygulama alanı tınımamalıyız • Yargıya "tam bağımsızlık", basına ve duşun- oye "tam ozgurtuk" tanımalıyız (Ve daha sayıla- tlır) Işte ancak o zaman gerçek "hukuk"u bulu- fJZ Çocuk İşçiler ve Sorunlan Dr. MURAT KAÇARÇocu/t Saglıgı Uzmam, Bursa SSKHastanesı eskı başhehmı Ç alışma hayatı değışık ışkollannda farklı nsklen olan bır yaşamdır Çalışan saglıgı açısından en nsklı grup da kadınlar, yaşlılar v e sakat- lann yanında buyume ve eğıtun açısından farklı ozellıklere sahıp olan çocuklardır Bugün Turkıye'de çocuklann çalışma koşul- lan, 1475 sayılı Iş Yasası ve 1986'da yumrlu- ğe gıren 3308 sayılı Çıraklık ve Meslek Eğıtun Kanunu ıle duzenlenmektedır Aynca Ulusla- rarası Çocuk Haklan Sozleşmesı de 11 12 1994 tanhınde TBMM 'de onanmış v e yunırluğe gır- mıştır '93 venlennegore Turkıye'de 12-19yaş grubunda bulunan toplam 10 272 217 çocuk- tan 4 949 388'ı çalışmaktadır 1994venlenne gore toplam 70 ılde, 74 meslek dalında 278 çı- raklık eğıtım merkezınde 201 000 çocuğumuz da çıraklık ve kalfalık eğıtımı gormektedır Çalışma ve Sosyal Guvenlık Bakanlığf nda 1991 yıhndan ıtıbaren Alman hükumetının des- teğınde gehştınlen "çalışan çocuklann çalışma yaşamından ahkonması: International Prog- ramme on the eiimination of child labour: ILO/rPEC programı çerçevesınde alınan so- nuçlara gore bır göz gezdırırsek çalışan çocuk- lanmızın mevcut durumunu bıraz olsun değer- lendırebıhnz 1) Çalışma 738 ışyennde 1717 çocuk, 512 ış- \eren ve 578 usta/ışçı ıle mulakat esasına göre gerçekleştınkruştır 7 kentte yurutulen araştır- mada Adana'da soğuk metal Ankara'da ağaçış- len (polyester doşeme mobılya), Antalya'da hızmet (otel, restaurant), Istanbul'da den, ayak- kabı, Izmır'de dokuma, den. konfeksıyon - Bur- sa'da konfeksıyon, Samsun'da oto kaporta bo- ya ışkollannda gerçekleştınlmıştır 2) 9-12 yaş arasında çalışan çocuklann ora- nı yuzde 6 bu oran ıstanbul, den sektorunde yuzde 20'dır 13-16 yaş grubunda çalışan ço- cuk oranı yuzde 38 4, 16 yaş ustu çalışan ço- cuk oranı yuzde 55 6'dır Bu çocuklann ışe baş- Iamayaşı9-12yaşarasıyûzde22 4 13-I6yaş arası yuzde 48 5,16 yaş ustunde yüzde 29 1 'dır Oysa 1475 sayılı Iş Yasası'nda en az çalışma yaşı 15, hafıf ışlerde 14 olarak saptanmıştır 3308 sayılı Çıraklık Yasası'na gore ada> çırak- lık yaşı ılkokulu bıtırme koşulu ıle 12-13, çı- rak olarak ıse 14 yaştır Sonuç Turkıye'de yasalara karşı çocuklar yasal sınırlann altındakı yaşlarda çalıştınlmak- tadırlar 3) Çalışan çocuklann gunluk çalışma sure- len Işverenegore 3saat/gun Yazın yuzde 6 6, kışın yuzde 8 3-10 saat gun Yazın >oızde 60 2 kışın yuzde 87 6 10 ve ustu saat gun Yazın yuzde 33 2, kı- şın yüzde 4 4 Çocuklara gore 3 saat / gun yuzde 7 2 3-10 saat gun yuzde 75 3 10 ve ustu saat yuzde 17 5 Sonuç Çocuklardaüpkıyetışkınlergıbıgun- de 7 5 saatın uzennde çalışmaktadır Hatta bu sure yaz aylannda 10 saatın uzenne çıkmakta- dır 4) Çalışan çocuk yetışkınler gıbı yuzde 49 8 oranında düzenlı olarak, yuzde 25 2 oranında düzensız olarak fazla çalışma yapmaktadır Sonuç. Çalışan çocuğa meslek oğrenmenuı ve oğretmenın ötesınde yoğun fazla çalışma yaptmhnaktadır 5) Çalışan çocuklann yüzde 27'sı yılda 15 günden az ızın kullanmakta, 17'sı 15-30 gün arası yıllık ücretlı ızın kullanmakta, yüzde 56'sı hıç yıllık ücretlı ızın kullanmamaktadır Halbukı Iş Kanunu'na gore 18 vaşından ku- çuk olanlara 18 ış gunu ücretlı ızın hakkı, Çı- raklık ve Meslekı Eğıtım Kanunu'na göre ıse çıraklara 30 gun ücretlı ızın hakkı tanınmıştır Sonuç Yasalara rağmen çalışan çocuklara ücretlı ızın haklan buyuk oranda kullandınhna- maktadır 6) Çalışan çocuklann aldıklan ucretlerl993 yılı venlenne göre değerlendınlmehdır 1993 yılmda 16 yaşın ustündekı asgan ucret 2 497 000- TL, 16 yaştan küçüklerde 2 038 500 - TL dır Buna karşın çalışan çocuklann yuzde 19 7'sı haftada 2 000 000 TL'nıa altında, yuzde 37 7'sı haftada2 000 000-4 000 000TL, yüzde40 3'u 4 000 000-7 000 000 TL arası, yuzde 2 3'u 7 000 000-10 000 000 TL arası ücret almakta- dır Sonuç Gerek 1475 sayılı Iş Kanunu'na go- re yasal asgan ucretın 16 yaşmdan kuçukler ıçın aynca hesaplanması, 3308 sayılı Çıraklık ve Meslekı Eğıtım Kanunu'na gore çıraklara v enlecek ucretın, Iş Kanunu'na gore belırlenen ücretın 1/3'u kadar olması, çocuklann ucuz ış gunu halıne gelmesıne neden olmaktadır 7) Çalışan çocuklann sıgortalanma oranla- nn yuzde 53 8 gıbı yüksek oranlarda gorul- mektedır ancak bu rakamın ıçıne çıraklık sta- tusu ıle çalışmakta gorülüp sıgortalılan Mıllı Eğıtım Bakanlığı tarafindan odenen çıraklık ve meslekı eğıtım alan çocuklar da dahıldır An- tal>a'da hızmet sektorunde sıgortasızlık oranı jıızde 80'e. tstanbul'da den, ayakkabı sekto- nonde yuzde 98 e varmaktadır 8) Çalışan çocuklann yüzde 66 7 sı kazancı- nı aılesıne venyor 9) Çalışan ışe oncelıkle yuzde 11 oranında uretmek ıçın yuzde 55 4 oranında meslek oğ- renmek ıçın, yuzde 24 4 oranında para kazan- mak ıçın gınyor Sonuç Eğıtun duzeyıdüşuk, dar gelırlıaıle- lenn çocuklan bızzat aılelen tarafindan eve pa- ra getırmelen ve bır meslek sahıbı olmalan ıçın çahştınhyorlar 10) Çalışma ortamında çocuğun sağlığını et- kıleyecek faktörler ıse şoyle tasnıf edılmış Yetersız havalandırma nskı yuzde 80, toz, gaz, koku nskı yüzde 90. koruyucusuz makı- ne nskı yuzde 90, tehlıkelı, zararlı maddeler ns- kı yuzde 90, yangın nskı yuzde 80, elektnk ka- zalan nskı yuzde 80, bedensel ve zıhınsel nsk- ler (sık eğümek ve çomelmek, uzun süre ayak- ta kalmak, uygunsuz oturma, ağu" yük taşıma, monotonluk) yüzde 70 ynzde 90 arası Sonuç. çalışan çocugunsağlığını ve her tur- lu gehşunıru olumsuz yonde etkıleyen tehlıkç- lı maddeler yönunden en çok den ayakkabı ve polyester. ağaç ışlen sektorlen ön plandadır Bu venlerışığında önenler 1) Zorunlu eğıtımın 8 yıla çıkanlması, ço- cuklann hıç degilse 8 yıllık ılköğrenım aşama- smdan sonra çalışmaya başlamasıru sağlamış- tır C>nenmız, 8 yıllık zorunlu oğrenımden odun venlmemesıdır 2) Çocuklann çalışma surelenmn yenıden belırlenmesı ıçrn Iş Kanunu ve çıraklık yasa- sında gereklı değışıklıkler yapıhnalıdır 3) Asgan ücretın, çocuk çalıştınlmasına teş- vık eder durumdan çıkanlması ıçın yaşa gore belırlenmesı esasmdan vazgeçılmesı gerek- mektedır 4) Çırak okullannın hızla yaygınlaştınhna- sı, 21 yuzyıla gırerken hıçbır meslekı eğıtım goremeden ış hayatına atılacak olan 800 000 ıle 1 000 000 cıvannda gencımızın, meslekı eğı- tım alıp vasıflı eleman açığımızı gıderecek, nı- telıklı eleman olarak yetıştınlmesını sağlaya- cak en onemlı faktorlerden bındır 5) Sanayının yoğun olduğu sıtelerde, çocuk- lann Fızık ve ruh sağlıklannı takıp edecek ve yardımcı olup onenler uretecek sosyal ve tıb- bı sağlık merkezlennın oluşturulması veya en azından mevcut sağlık ocaklanndan eldeİa he- kımler bu yonde eğıtımden geçınldıkten son- ra ıshfade edılmesı gerekmektedır 6) Çıraklık okullannda gorev alan oğretmen- lenn, çocuklann ruhsal ve akılsal gehşmelen- m ızleyebılecek yonde bılgılendınlmelen sağ- lanmalıdır 7) Çırak statusu ıle çalışan çocuklann bulun- duğu ışyerlennın eğıtım açısınden ılkoğretım mufettışlennce, ışyen fizık uyumu ve koşulla- n açısından Çalışma ve Sosyal Guvenlık Ba- kanlığı ış mufettışlennce süreklı kontrol altm- da tutulması, ış müfettışlennın sayılannın art- tınlması ve geruş yaptınm yetkılenyle donatıl- malan akla gelen ılk çozum onenlendır Kaynak: 1- Çalışma ve Sosval Guvenlık Ba- kanlığı - Çalışan Çocuklar \e Uluslararası Ça- lışma Orgutu nun tPEC programı çahşması- 1995 EĞITIM KURUMLARI Yaz'a Ege'de Veda Her oğun balık 1 kişi (T.P.) 2.85O.OOO A.SSOS Bekta Ş Koyu Sutluce Koyu Tel.: (0.286) 723 40 42 - 43 \ AYSELARITURK He TAMER ŞENTURK evlendiler. Mutluluklar dileriz. CUMHURİYET ÇALIŞANLARI 10 09 1997 KAYITLAR BAŞLAMIŞTIR. Tel: (0.212) 246 32 51 (O.212) 248 95 58 Romanlarınız ve ansıklopedılennız yerınızden alınır Tel: 554 08 04 M Ü Iletışım Fakültesı öğrencı kımlığımı ve pasomu yıtırdım Hukumsüzdür ŞEBNEM AKSb Ehlıyetımı, nüfus cuzdanımı kaybettım Hükümsuzdur SERPİL BAYRAM Nüfus cuzdanımı kaybettım Hukumsüzdür HAKAN KIRÇAL SUREKLİ EĞITIM İSTİYORSAK KİTAP OKURUNU ÇOĞALTMALJYIZ EĞİTİM SUREKÜLİĞI OĞRENCİNİN KUÇUK YAŞTA KİTAPÇIYITANIMASIYLA BAŞLAR HAYAT BOYU DEVAM EDER SUREKLİ EĞİTİMLE SOSYAL VE EKONOMİK SORUNLAR ÇABUK ÇÛZÜLÜR KİTAPÇILAR DERNEĞI doğaseverler, toprak erozyonu size sevebileceğiniz hiçbir şey bırakmıyor. T.E.M.A. Turkıye Erozyonla Mucadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıklan Koruma Vakfı Tel-(0.212) 281 10 27 Istanbul Barosu kımlık kartımı kaybetnm Hukumsüzdür MUSTAFA URGANCI Bağışlannız bır kıtap, bır burs, bırokul bır yurt olsun Ç4ĞDAŞ EĞtTtM V AKH Tel. 276 28 99- Bağış Hes.No VakıfBank- EtılerŞb 2012776 PENCERE Tören?.. Prenses Diana uzenne çeşıtlı yorumların ardı ar- kası kesılmıyor Cenaze torenını kaç kışı ızledı"? Ikı buçuk mılyar kışı Toren ılgınçtı Insanbılımde -vetoplumbılımde- 'foren'ın ve 'to- re'nın ozel bır onemı vardır Insanbılıme gore toren nedır? Kıtaba başvuralım "Gızlı bır gucü bellı bır eyle- me yoneltmeyı amaçlayan ve yınelenerek yapılan -buyu ışlemı ya da- toren, danslarya da karmaşık ve duzenlı davranışlarla gerçekleştınlır Insan ustu vahıklann etkınlığıne ınanmaya dayanan bıreysel ve toplumsal yaşamın kımı durumlannda, sıkı kuralla- ra dayanan soz, eylem ve nesnelenn tumu torenı oluşturur " Taşkın, deprem, kuraklık, salgın gıbı olaylann ya- nı sıra 'ılk ekın'veya 'ılkürun' gıbı olgular karştsın- da toren yapmak, ılk çağlardan berı ınsanlıkta ge- çerlı geleneklere yol açtı, toplumlann tanhı ve ya- şamı torenlerle dolup taşıyor Prenses Dıana'nın cenaze torenıyle Afrıka'nın ıl- kel bır toplumunda yapılan toren uzennde duşun- mek, yeryuzunde ufukian bırleştırmek ıçın gereklı1 Dovunmek, ağlamak, tepınmek, çırpınmak, çekılen acının ılkel dışavurumudur, uygariık, acıya sessız- ce ve efendıce katlanmanın, soylu bır davranış ol- duğunu herkese belletmıştır Prenses Dıana ıçın Londra'da yapılan toren, bu açıdan dort dortluktu Torene katılanlann gıyım kuşamları bıle ınceden ınceye tasarlanmıştı, saatlen, dakıkalan, sanıyelen saptanmış bır program ıçınde gerçekleştı toren • : Pekı, bu toren, ılkel bır toplumda yapılan tören-' den ıçenk açısından farklı mıydı'' ; Ilkel Afnka toplumunda, sıhırbaz ortaya çıkar, elın-I dekı puskulle acıları dağıtmaya ve kotu ruhlan kov-' maya çalışır; olenın ruhu ıçın anlaşılmaz dualar okun kalabalık ağlayıp dovunmeye, sızlanıp çığnşmaya • başlar, tamtamlar çalınır, şarkılar soylenır, danslar yapılır, geçmışı geleceğe bağlayacak değer yargı- lannın buluşması yolunda, toplumsal ıstenç pekış- tınlır, amaca ulaşılır Akıl nerededır^ 1 Toren ınançtır Ister Londra'nın meydan ve caddelennde olsun," ıster Hotanto'nun ormanlannda, torenlenn ozu bır- dır Durkheım'dan Levı-Strauss'a değın uzanan omurganın eklemlennde, bılım adamlan torenden yola çıkarak nıce gerçeğı ortaya dokebılmışlerdır • Kımın aklına gelebılırdı kı yeryuzu ıletışım devn- mıyle bır ılkel toplumun koy meydanına donuşe- cek'' Ortaçağ sımgesellığınde hazırianan bır tore- ne katılımda mılyarlarca ınsan buluşacak t Medya ımparatorlan, ınsanlan ekranların karşısı- na çıvılemeyı becenyor Acı, gozyaşı ve huzun, her dınde ve mezhepte çe- kım gucunu koruyor Medyanın dedıkodusal gazetelerınde paparazzı- lerın "uçan Dıana"ya ılışkın haberlennı okumaya can atan mılyonlarca muşterı, bır gunde Prenses Dı'ye ağlalayan halk oluverdı Toren amacına ulaştı, ama ınsanlığın, ılkellığını" Avrupa'da da aşamadığını vurgulayarak "' Partimizin mimarlanndan devrimci ağabeyimiz CENAN BIÇAKÇFyı ölümünün ikinci yılında saygıyla anıyoruz. DAYANISMA PARTİSI NİZAMETTİN ORHANGAZİ (1957-.... Ozgürluk kavgasında onurlu mucadelen devnmcı yolumuzu avdınlatıyor UNUTMADIK, UNUTMAYAÇAĞIZ. UNUTTURMAYACAĞIZ' Ailesi ve dostlan adına NURETTÜN ORHAJNGAZÎ İLAN T.C. BAKERKÖY 5. SIJLH HUKUK HÂKİMLİĞrNDEN EsasNo 1997 180 KararNo 1997 603 Davacı Resmıye Durak vekılı Av Dılek Demıralp tara- findan açılan vası tayını davasının yapılan duruşması so- nunda Davanın kabulü ıle tstanbul, Bağcılar ılçesı Yeşılbağ Mah cılt 067'010 sayfa 6 ve kütük sıra 627'de nufusa kayıtlı, halen Istanbul Bağcılar ılçesı, Çınar Mahallesı, 8 Sk No 05 Kavak Apt D 4'te ıkamet eden Hasan ve Sadıye oğlu, 17 2 1947 doğumlu Beyamıl Babacan'ın hacır altına alınmasına ve kendısıne aynı yer ve adreste mukım kızkardeşı Hasan ve Sadıye kızı 11 8 1954 dofumlu Resmıye Durak ın TMK'nın 355'ncı maddesı gereğınce vası olarak nasp ve ta>ınıne 11 7 1997 tanhlı celsede karar venlmıştır ılan olunur 27 8 1997 Basın 38453 Nüfus cuzdanımı kavbettım Hükümsuzdur R1Z4 FIRAT4N
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle