Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 AĞUSTOS 1997 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
8 yıllık kesintisiz eğitimin getireceği kaynak sıkıntısı aşıldı. CHP Anayasa Mahkemesi'ne başvuracak
Ortaklar 4. maddede anlaşb• Tüm Öğretim Üyeleri Demeği Başkanı Prof. Dr. Mehmet
Tahir Hatipoğlu, 4. maddenin bu şekliyle yasalaşması
durumunda ilköğretim kurumlanna medreselerin eşlik
edeceğini söyledi. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Keleş,
Tevhid-i Tedrisat Yasası'na aykın olan tasan maddesi için
Anayasa Mahkemesi'ne dava açacaklannı söyledi.
İşleri BaskanlığTmn görev alanını
genişletiyor. Te\hid-i Tedrisat Yasası
(Oğretim Birtiğf) ve anayasaya
avkınlığı da kesindir" dedi.
Yasa tasansının 4. maddesi, "Kuran
kurslan ve hafizlık eğitimi, kişilerin
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - 8
yıllık kesintisiz eğitımi zorunlu kılan
yasa tasansının, Kuran kurslan açma-
hafizlık eğitimi venne yetkisini
Diyanet İşleri Başkanlığı'na bırakan
4. maddesinin değiştinlmesi görûşü
koalisyonda ağırlık kazandı. CHP
Genel Sekreter Yardımcısı Birgen
Keleş de 4. maddeye karşı Anayasa
Mahkemesi'ne başvuracaklannı
yineleyerek, "Bu hüküm Dryanet
kendi isteğine. küçüklerin de yasal
temsiicisinin istemine bağlıdır. Bu
kurslar ve eğitim. örgün eğitim
kurumlan dışında, Diyanet tşleri
Başkanhğı'nca verilir ve Milli Eğitim
Bakanltğı'nın denetim ve gözetünine
tabidir. Diyanet İşleri Başkanlığı bu
konudaki talepleri karşıiamak için
gerekli önlemİeri ahr" hükmünü
öngörüyor. Başbakanlık Konutu'ndaki
toplantıda, tasan maddesinin,
öğretimin birliği ilkesi ıle anayasanın
42. maddesındekı, "EğMm ve
öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılapları
doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim
esaslanna göre, devletin gözetim ve
denitimi attında yapılır. Bu esaslara
aykın eğitim ve öğretim yerleri
açüamaz" hükmüne ters düştüğü
iddialan değerlendırildi.
Başbakan Mesut Yılmaz. yardımcılan
Bülent Ecevit, Ismet Sezgin. Maliye
Bakanı Zekeriya Temizel, devlet
bakanlan Hüsamettin Ozkan, Eyüp
Aşık, Güneş Taner, Refaiddin Şahin,
Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğbay,
ANAP Bolu Milletvekili Avni Akyol
ile Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşan
Bener Cordan'rn katıldığı toplantıda,
8 yıllık kesintisiz eğitimin getireceği
kaynak sıkıntısının aşıldığı öğrenildi.
Koalisyon ortaklan. toplannnın ana
gündem maddesinı oluşturan kaynak
sorununu çözerken, 4. madde
üzerindekı tartışmalan
değerlendirdiler. Toplantıda içki,
sigara gibi tekel maddeleri ve ithalata
dayalı lüks tûketim maddelerinden
eğitim fonu kesintisı yapılması netlik
kazandı. ICuran kurslannı açma
yetkisini Diyanet tşleri Başkanlığı'na
bırakan 4. maddenin de değıştirilerek,
tüm kurslan açma yetkisinin Milli
Tansu Ciller
<8yü
çağdaş
değil9
İSTANBUL/BURSA
(Cumhuriyet) - Kesintisiz
8 yıllık zorunlu eğitim ko-
nusunda geçen hafta çark
eden DYP lideri Tansu ÇU-
ler, eğitimin çağdaşlaştınl-
ması için Dünya Banka-
sı'ndan iki yıl önce 2 bu-
çuk milyar dolar ısteyenın
de kendisi olduğunu söyle-
di. Çiller, 8 yıllık kesintisiz
zorunlu eğitim yasasa ta-
sansının görüşülmesınde
'ret' oyu vereceklenni be-
lirterek "Bugünkü, 8 yıl gi-
bi bir şeyi ülkenin üzerine
giydirirseniz, kurşun asker
yetiştirmeve kalkışırsınız.
Bunıuı da çağdaş eğHimle
hJçbirflgisiyok" dedı.
REFAHYOL koalisyo-
nu sırasında dağılan partı
teşkilatını yeniden toparla-
mak amacıyla il il dolaşa-
rak parti i! teşkilatlannı zi-
yâret eden Çiller, dün de
Bursa ve lstanbul il mer-
kezlerine gitti. Çiller, Bur-
sa'da yerel yayın yapan AS
TV'de katıldığı program-
daki konuşmasında, hükü-
metin, 8 yıllık zorunlu eği-
tim konusundaki "dayat-
macüıktan' vazgeçmesi
gerektiğini savundu.
Çiller, RP'nin savundu-
ğu 5 artı 3 sisteminin dün-
yanın hiçbir yerinde olma-
dığını ifade ederek, "RP
bunu bir kalıba sokmuş ve
sorunu sadece imam-ha-
tipler olarak göriiyor. Bu
görüşe kaüünamız müm-
kün değU" diye konuştu.
Çiller, kesintisiz eğitıme
Yedincı Beş Yıllık Kalkın-
ma Planı'nda da yer ver-
diklerini belirterek, imam-
hatip liselerinde yanlışlar
varsa bunlann da devlet ta-
rafindan düzeltilmesi ge-
rektiğini vurguladı Çıller.
"Kimse suçu RP'de ara-
masın. RP 20 yıldır iktidar-
dadeğfldTdedi.
DYP'nin lstanbul ılçe
yöneticilerine yönelik ve-
rilen eğitim seminerine ka-
tılan Çiller, 8 yıllık eğitim
konusunda da bir toplantı
yaptı. Çiller. toplantıda
çağdaş eğitim üzenne<
"en
düzgûn ve net tavn"
DYP'nin ortaya koydugu-
nu iddia ederek 8 değil. 11
yıllık kesintisiz eğitim iste-
dıklerini söyledi. Siyasetın
okul, cami ve kışlaya so-
kulmaması sloganını yine-
leyen Çiller, bazı partilerin
imam-hatip liselenni "'ar-
ka bahçeleri" gıbi gör-
melerinın de yanlış ol-
duğunu belirtti.
1997-98 öğretim yıhnda 8 yühk kesintisiz eğitime geçumesiy-
le eğitim standardınm çağdaş bir düzeye geünesi hedeflenryor.
Ancak siyasi engeltemelerin yanı sıra projenin ekonomik bo-
yutunun büyüklüğü ve maddi kaynak bunalunı da hüküme-
tin projeyi uygulamasındaki engeüerin başmda yer ahyor.
Dar gelirliye 8 yıl yardımı
EBRUTOKTAR
ANKARA - 8 yıllık kesintisiz eğitime ha-
zırlanan Milli Eğitim Bakanlığı, Doğu Ana-
dolu bölgesinde uygulanan taşımalı sistem-
den yararlanan öğrencilerin yüzde 30'unun
kendi olanaklanyla öğle yemeği yediğini ve
pek çoğunun bu yüzden okuldan aynldığını
saptadı. Hükümet, 8 yıllık kesintisiz eğitim
çerçevesinde taşımalı eğitimden yararlanan
öğrencilere öğle yemeği vermeyı planlıyor.
8 yıllık kesintisiz eğıtimle ilgili kaynak ge-
reksinımini saptayan Milli Eğitim Bakanlı-
ğı'nın, gelecek günlerde dar gelirli ailelerin
giderlerini karşıiamak üzere çalışmalara baş-
layacağı öğrenildi. Bakanlığın, il ve ilçe mü-
dürlüklerine gönderdiği çizelgelerin sonuçla-
n Maliye Bakanlığı'na sunuldu. Donanım,
branş ve sınıf öğretmeni. derslik, araç gereç
ve bilgisayar gereksiniminin belirlenmesi
amacıyla hazırlanan çizelgeler hükümete ile-
tilecek. Il ve ilçe müdürlûklerinin gönderdi-
ği raporlara göre taşımalı sistemden yararla-
nan öğrencilerin yüzde 30'u kendi olanakla-
nyla öğle yemeği yiyor. Birçok öğrencinin
öğle yemeği yiyemediği için taşımalı sistem-
den aynldığı saptanan raporlarda, Sosyal Yar-
dunlaşma ve Dayanışmayı Teşvık Fonu'ndan
yararlanan öğrenci sayısının da arttınlması
öneriliyor. Bakanlık, bu amaçla belirlenecek
illerde öğrenim gören öğrencilerin aılelerine
parasal yardım yapılmasını planlıyor. Bakan-
lık, belirlenecek merkez okullara yemekha-
ne ya da mutfak yaparak taşımalı eğitim sis-
teminden yararlanan öğrencilere öğle yeme-
ği vermeyi tasarlıyor.
Kırsal alanlarda 8 yıllık eğitimin yatılı il-
köğretim bölge okullan, taşımalı eğitim ve
pansiyonlu okullarda sağlanacağını açıkla-
yan bakanlık, maddi yardım yapılacak öğ-
renci velilerinin sayısı ve ikamet ettikleri yer-
lerin de 8 yıllık kesintisiz eğitim yasa tasan-
sının TBMM "den geçmesinden sonra belirle-
neceğını bildırdi. Bakanlıktan bir yetkili, 8
yıllık eğitim içm gereken kaynak gereksini-
minin karşılanmasında yapılan yardım kam-
panyalannın çok etkili olduğunu, bunlann
sosyal iyıleştirme amacıyla kullanılacağını
söyledi. Yetkili, 179 bin 627 öğrencinin ya-
rarlandığı taşımalı eğitimi geliştirerek öğren-
cilere sosyal yardımlar yapılacağını belirtti.
Eğitim Bakanlığı'na de\Tedilmesi
öngörüldü.
Tüm Öğretim Üyeleri Derneği
(TÜMÖD) Genel Başkanı Prof. Dr.
Mehmet Tahir Hatipoğlu. Türkiye'de
dinin ticaret ve siyaset için
kullanıldığına işaret ederek, 8 yıllık
kesintisiz eğitimin de bu anlayış
nedeniyle engellenmek istediğini
vurguladı. 73 yıl önce Öğretim Birliği
Yasası ile medreselerin kapandığını
belirteren Hatipoğlu, "Bunca yü
sonra, çağdaş medrese dediğimiz
imam-hatip liselerinin orta bülümleri
kapaolacak diye, yer \erinden
oynatıhyor. Hem de çocuklannı bu
okullara göndermeyen çağcıl kıtıkh
insanlarca. Niçin? Onlar için din hem
ticarette hem siyasette araç" dedı.
Hatipoğlu, 1924'tetek
kışınin bile ıtirazı
olmadan kabul edılen
Öğretim Birliği
Yasası'nm bugün büyük
bir gürültüyle delinmek
istendiğini söyledi.
Öğretim Birliği
Yasası'nm tüm
anayasalarda devrim
yasası olduğuna işaret
eden Hatipoğlu, şu
görüşlen savundu: "4.
madde açıkça anayasaya
aytandır. Dava
açıldığmda kesinlikle iptal
edilecektir. Ne var ki,
uziaşma ya da hoşgörü
gibi kavramlaria, Türkiye
böylesi medresetere
kav uşabilir. Gericilik hep
böyle bakışlarla
gelişnıiştir. Anayasaya
göre her yurttaşın çağdaş
ve bilimsel bilgilerin
öğretileceği öğrenim
hakkı vardır. Bu hak
kadın-erkek herkese eşit
olarak sunulacakbr.
Bilimsel bilgUeri alan
erişkin yurttaş, aklı
yetiyorsa, yobaz da
olabilir. Sonuç olarak,
öğretim sistemimiz dinsel
ve laik olarak ikiye
bölünemez. Böyle bir
bölünme toplumsal
uzlaşmayı bozduğu gibi
süreç içinde çatişmanın ve
bölen çatiağuı
genişlemesini
sağlayacaktjr."
CHPyüksek
mahkeme yolunda
ÇHP'li Keleş, Diyanet
işleri Başkanlığı'nın
görev alanını genişleten
ve Öğretim Birliği
Yasası'na aykın olan 4.
maddenin
değıştırilmemesi halinde
Anayasa Mahkemesi'ne
başvuracaklannı yineledi.
Keleş, Kuran Kurslan
Yönetmeliği'nde bu
kurslara katılmak isteyen
öğrencilerde ilkokul
mezunu olma koşulu
aranmasma karşın yasa
tasansında yaş sının
konulmamasmı eleştirdi.
Yasa tasansının
çocuklann okul
öncesinde de Kuran
kurslanna katılmasına
olanak tanıdığına dikkat
çeken Keleş, 4. maddenin
çıkanlmasını istedi.
tSLAMCI YAZAR İSMAİL NACAR
'IHL'lerIslama aykın9
ANKARA (UBA)- Islamcı yazar Isma-
il Nacar, Islamıyette din adamı smıfı ol-
madığını ve dinin de bir meslek olarak
kabul edılemeyeceğini belirterek "İmam-
hatipokullan Islama aykındır. Kuranıke-
rim'i öğretmek için din okullan kurmaya
gerek yoktur. Din diğer okullarda da öğ-
retilebİlir" dedi.
Nacar, imam-hatip okullannın bütü-
nüyle kaldınlması gerektiğini de vurgula-
dı. Özellıkle tarikatlarla ilgili açıklamala-
nyla RP'lilerin tepkisini üzerine çeken
Nacar, 8 yıllık kesintisiz eğitimle ilgili so-
Çarşamba günü son
Özel okul kayıtlan sürüyor
lstanbul Haber Servisi - Özel
okullarda hafta sonunda ara veri-
len asil liste kayıtlanna yanndan
başlayarak çarşamba gününe ka-
dar devam edilecek.
Asil kayıtlannda adaylardan
sınav sonuç belgesinin ash ya da
il sınav yürütme kurulunca veri-
lecek örneği, sınav puan kartı, 4
fotoğraf ve nüfus cüzdanı örneği
istenecek.
Kayıtlar sonunda kontenjan
açığı kalan okullara 7 ağustosta
yedek listeden ön kayıtla öğren-
ci alınacak. Kesin kaydmı başka
birokula yaptıran adaylarda açık
kontenjanı kalan okullara, yedek
liste adaylan gibi kayıt yaptırabi-
lecek. Yeni listede yer alacak
kontenjan açığı kadar aday, 7
ağustos günü saat 17.30'da okul-
larda ilan edilecek.
Yeni ön kayıt listesinden kesin
kayıtlar, 8 ağustos günü 09.00-
15.00 saatleri arasında yapılacak.
Aynı gün saat 15.00'e kadar kon-
tenjanlar doldurulamazsa, sırala-
ma listesinde bulunanlardan
"okulda bekleyenler", puan sıra-
sına göre sıralanarak kayıtlan ya-
pılacak. Bu nedenle kayıt şansın-
dan yararlanmak isteyen velilerin
bu saatte okuldan aynlmamalan
gerekiyor. Bu veliler, kayıtla ilgi-
li belgelerini 11 ağustos günü tes-
lim edecekler.
rulanmızı yanıtladı. 8 yıllık kesintisiz eği-
timle gündeme gelen imam-hatip okulla-
nna hem lslami hem de bilimsel açıdan
baktığını belirten Nacar, şunlan söyledi:
"İslami açıdan din bir meslek olmadığı
için din okullan, İslam okullan gibi kav-
ramlar İslama a> kındır. İslami eğitimde
bütün hayabn gerekleri olan birtakım
prensiplerin. çağdaş birtakım ölçülerin öğ-
retilmesi esastır. İslamiyette eğitimin ölçü-
sü hangj okulda olursa olsun. hangi mes-
lekte olursa olsun İslami prensiplerle bir-
ükte diğer hayat ölçiikri ve düny a koşulla-
nnı objektif olarak ogretmektir. İslamhet-
te bir din adamı sınıfi olmadığı gibi bir din
adamı kavramı da yoktur. Bu anlamda Hı-
risti) anlık benzeri bir eğitim modeli İsla-
miyette yoktur."
Nacar. ımam-hatıp okullannın kaldın-
larak Islamiyetteki eğitim modelinin Tür-
kiye'ye getirilmesi gerektiğini de belirte-
rek sözlenni şöyle sürdürdü: "tslamiyet-
te eğitimin prensiplerini ha> atın gerçekle-
ri tayin eder. Hayaün gerçeklerini, zanıret-
lerini biz öğrenmekzorundayız. Bu arada
Kuranıkcrim'i de öğrenmenyiz. Kuranı-
kerim'i öğrenmekiçin din okullan kurma-
ya gerek yoktur. Diğer okullarda öğretil-
mefidir. Çocuklann yaş seviyelerine göre
objektif olarak ve Kuranıkerim'in nıhu-
na uygun öğretilmelidir. Bunun karşısın-
daki ideolojiler de öğretilmelidir. Böylece
öğrencilerimiz, nesillerimiz, İslami fclse-
feyle birlikte diğer felsefeleri de öğrene-
ceklerdir.'' Nacar. 8 yıllık kesintisiz eği-
time taraftar olduğunu ıfade ederek "Eğer
mevcut hükümet 8 yıl içerisinde çocukla-
ra ilahi ve İslami olan birtakım kavramla-
n, düşünceleri, dini prensipleri \erirse çok
hayırh bir şey olur" dıye konuştu.
Mediaplan
sizi işe almayı
planlıyor.
Biliyoruz; media aritmetiğine
ve terminolojisine tam
hakimsiniz... AGB-Bileşim
datalarını yorumlayabiliyor,
sonuçlarını media planlarına
dönüştürebiliyorsunuz...
Üstüne üstlük aradığımız takım
ruhu ve uyumlu çalışma yeteneği
sizde öteden beri var. Muteber ajans
ya da media şirketlerinde en az
1,2 yıl kendinizi gösterdiniz.
Ingilizce bilginiz kuşkusuz sizi
tercih etmemize neden
olacak. Başvurunuzu gizli
tutma konusunda tamamen
hemfikiriz.
Mediaplan'ın
Araştırmacı/Planlamacısı
olarak daha sonraları bol bol
kullanacağınız faksımızın
numarası
257 95 08.
AYDINLANMA
EMRE KONGAR
Mübeccel B. Kıray
Kâhin mi?
Gençder için belirteyim. Kâhin, "gelecekten haber
veren kişi" demektir.
Sözcüğün içindeki "â" harfi, kâğıt kelimesindeki
gibi ince okunur.
Peki Mübeccel Belik Kıray kımdir?
Beyin cerrahisinde Gazi Yaşargil, müzikte Idil Bi-
ret, halterde Naim Süleymanoğlu ne ise Mübec-
cel B. Kıray da sosyolojide odur: Dünya çapında bir
toplumbilımcimiz olarak, ülkemizın uluslararasıdü-
zeydeki birkaç "onur kaynağı "ndan birisidir.
• • •
Dostlannın "Beco" diye çağırdığı Prof. Kıray, top-
lumlann evrensel değişme kurallannı bulmaya çalı-
şan bir bilim dalının, sosyolojinin hocasıdır.
Kıray, bütün toplumbilimciler gibi, içinde yaşadı-
ğı toplumun sırlannı çözerek, evrensel bilgi birikimi-
ne katkıda bulunmaya çalışır.
Dolayısıyla birinci önceliğı, "gelişmekteolanbirül-
kedeki toplumsal değişmenin dınamiklerini keşfet-
mektir".
Sosyolojik olarak, "gelişmekte olan ülke"deyimi,
önünde, "gelişmiş ülke modeli bulunan " toplum de-
mektir.
Bir başka deyişle, dünya üzerindeki toplumlar
esas olarak ikiye aynlır.
Birinci grupta "en ileri teknolojiye sahip" toplum-
lar yer alır.
Bunlar ınsanlığın siyasal, toplumsal, ekonomik ve
kültürel gelişmesine de öncülük ederler.
Ikinci grupta, "teknolojilerini ithal eden", yani en
ileri teknolojiye sahip toplumlara bağımlı olan ve öte-
ki alanlarda da onları izleyen toplumlar yer alır.
Bu toplumlara, sosyolojide genellikle "azgelişmiş"
ya da daha nazik bir deyımle "gelişmekte olan" top-
lumlar denir.
Bütün öteki bilim dalları gibi çağdaş toplumbilim
de en ileri teknolojiye sahip ülkelerin öncülüğünde
doğmuş ve gelişmiştir.
Bu nedenle de sosyoloji, sadece "gelişmiş ülke-
lerin tekelinde" kalmakla yetinmeyip, uzun süre, yal-
nız onların değişme dinamıkleri üzerinde odaklaş-
mıştır.
Hatta, "gelişmemiş toplumlar" ya da daha kaba
deyimle "ilkel toplumlar" için, ayn bir bilim dalı icat
edilmiş, onun adına da "sosyal antropoloji" ya da
"kültürel antropoloji" denilmiştir.
Fakat bir süre sonra anlaşılmıştr ki, önlerinde "ge-
lişmiş toplum modelleri olmasına karşın", geri kal-
mış olan toplumlar bu modelleri aynen ızlemiyor.
Arkadan gelen toplumlann değişme dinamikleri
hem kendi aralannda hem de gelişmiş toplumlara
göre farklılıklar gösteriyor.
Oysa, sosyoloji de bütün öteki bilim dallan gibi,
"evrenselkurallara" ulaşmayaçalışır: Bulduğu top-
lumsal değişme yasalan, her zaman ve her yerde,
yani her toplum için geçerli olmalıdır.
Kıray, bu evrenselliği gerçekleştiren, yani buldu-
ğu "değişme yasalan" gelişmiş ülkeler kadar, geliş-
memiş ülkeleri de açıklayan bırtoplumbilimcimizdir.
Kendisinin teorisini ve katkılannı aynntılı olarak
öğrenmek isteyenler, benim, genç asistan arkadaş-
lanmla birlikte yazdığım, Türk Toplumbilimcileri ad-
lı kitabıma bakabiliıier.
•••
Işte bu "hpcalann hoçası", (çünkü Boğaziçi'nde
Prof. Ayşe Öncü, ODTÜ'de Prof. llhan Tekeli gibi
ünlü hocalann da hocasıdır) 28 Şubatta açığa çıkan
ve 12 Temmuz ile varlığını sürdüren "anayasal mü-
dahale" sürecini yaklaşık bir yıl önce öngörmüştür.
Kıray, "gaipten haber veren bir kâhin" değil, de-
ğeri evrensel olarak kanıtlanmış bir toplumbilimci-
dir.
Sosyolojinin, keşfedilmesine kendisinin de katkı-
da bulunduğu kurallanna göre, Türkiye'ye ve dün-
yaya baktığında, sadece dünü ve bugünü değil, ge-
leceği de görebilmektedir.
Bu konuda yaptığı bir çalışmanın el yazısı ile ka-
leme alınmış müsveddesi elimde.
Günün modasına uygun olarak, ben de "elimde-
ki bu belgeyi" açıklayacağım.
Önümüzdeki günlere de ışık tutacak olan açıkla-
malanm haftayabu sütunda: "Prof. Kıray Türkiye'nin
geleceği için ne diyor?"
Medya notu: Sevgili dostum, Milli Savunma Ba-
kanı Ismet Sezgin, Tansu Çiller ıle Meral Akşe-
ner'i kastederek, "S/rpolitikacının yapmayacağı tek
şey, ilk şey, yalan söylememektir" dedi. Cümlenin
başındakı ve sonundaki iki olumsuz birleşince, so-
nuç olumlu oldu ve sanki politikacı hep yalan söy-
lemeliymiş gibi bir anlam çıktı. Ya "Bir politikacının
yapmayacağı tek şey, ilk şey, yalan söylemektir", ya
da, "Birpolitikacının yapacağı tek şey ilk şey, yalan
söylememektir" demeliydi. Kendisi bunlan çok iyi bi-
lir ama, "insanlık hâli" ışte, kameralar karşısında her-
kesin dili sürçebilir. Belki de haklannda konuştuğu
kişiler onu "Freudien slip " denilen böyle bir bilinçal-
tı yanlışa rtti: Hani, kayınpederi ölen adam, kayınva-
lidesine "Başınız sağolsun" diyeceğine, "Dansı
başınıza" demiş ya, işte onun gibi!
TBMM'de 8 yıl
için zorlu hafta
DÜRDANE KOCAOĞLU
ANKARA - REFAH-
YOL hükümetınin yıkıl-
masına neden olan 8 yıllık
eğitim için zorlu bir hafta
başladı. 8 yıllık zorunlu
kesintisiz ef itimi öngören
yasa tasansı, bugün TB-
MM Plan Bütçe Komisyo-
nu'nda görüşülecek. Hü-
kümet, tasanyı bu hafta ya-
salaştırmayı hedefledi
RP'nin'•5 + 3" şeklmde
uygulanmasını ıstediği te-
mel eğitim için DYP de
son 3 yılda Kuran ve Arap-
ça derslerinin seçmelı ola-
rak uygulanmasını esas
alan "yönlendirme" siste-
mi istiyor. RP'nin üyesini
çekmemesi nedeniyle
DTP üyesinin girememesi
sonucu çalışmalan tıkanan
Milli Eğitim Komisyo-
nu'nun devre dışı bırakıl-
masının ardından, yasa ta-
sansı, doğrudan bugün
Plan Bütçe Komısyo-
nu'nda görüşülecek. tkti-
dar ağırlıklı komısyonda,
tasannın koalisyon ortak-
lan ANAP, DSP, DTP ve
hükümeti dışardan destek-
leyen CHP'nin tsteği doğ-
rultusunda kabul edilerek
geçmesi bekleniyor.
ANAP, parti ıçındekı mu-
hafazakârlan bağlayabil-
mek için tasannın genel
kurulda görüşülmesınden
önce toplanarak grup ka-
ran alacak. Bağlayıcı grup
karanna karşın, AB Coş-
kun, Cemil Çiçek Ahmet
Alkan ve Ekrem Pakde-
mirli'nin tasannın aley-
hinde oy kullanacağı tah-
min edıliyor.
ANAP Genel Başkan
Yardımcısı Yûksel Yalova
da 8 yıllık zorunlu temel
eğitime karşı çıkan zihni-
yetin Atatürk' ün resmini
göstererek tepkisini ortaya
koyan genç kızı provokatör
olarak nıtelendırdiğine
dıkkati çekerek, "AUtûrk
resmini provokasyon ola-
rakgörenzihniyetin çağdaş
Türkiye'de yeri yoktur"
dedı