Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 AĞUSTOS 1997 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
13
İp nerede?
Türkiye'nin başına
bin yılda bir gelen ve
neyse kı gelıp geçmek-
te olan Tansu Çiller, ce-
binde iple dolaşıyor-
muş... Türkçenın de
başına bakalım daha
neler gelecek? Kimse
sormadan kendi kendi-
ne açıklamış Tansu Çil-
ler, "Benım ipim cebim-
de" demış. Ne
demek ipim ce-
bimde? Bilen
beri gelsın... İp- -
siz sapsız olduğu
mu iddia edilmişti kı ipi-
ni cebinde sakladığını,
cebinde iple dolaştığını
açıklamak gereğini
duydu Tansua'nım...
Yoksa, ipe un serecek-
ti de lazım olur duşun-
cesiyle cebinde mi taşı-
yordu ıpını... İpin ucu
kaçarsa diye öteki ucu-
nu cebinde mi tutuyor-
du acep... Kendi söyler
kendi bilir... Demek ıs-
tediğı, demokrasi aşkı
ile yanıp tutuşurken
asılmayı bile goze alıp
idam ipıyle dolaşmak-
tan çekınmedığı olsa
gerek... Ama, "İpim
boynumda" diyecek-
ken aklı cebine gidiver-
miş... Ya da Amerikan-
cada öyle denıyordu da
tercümesi "ipim ce-
bımde"ye denk geldı.
hıtemeb http://www.planetcom.tr/Xn Elektronik posta: Dena.Sofneptan6tcom.tr Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97
- Gazetecileri polisten polis
koruyacakmış...
"Matbaalara da karakol
kurulsun bari!"
S
ıyasılenn ellennı çekmedığı kurumlardan bı-
n de Adlı Tıp'tır En tepeden en alta kadar ça-
lışanlannda ozel uzmanlık gerektıren Adlı Tıp
I Kurumu'nda ne yazık kı her ıktıdar uzman-
lık değıl, kendıne yakınlık arar Eskı polıs şefi Meh-
met Ağar'ın adalet bakanlığı sırasında Adlı Tıp Kuru-
mu'na başkan yardımcısı olarak atanan ve halen baş-
kan vekıllığı yapan Dr Keramettın Kurt'un bıle uzman-
lığı tartışılabılıyorsa varın gerısını sız duşunun artık
Istanbul'un takunyalı olaraktanınan II Sağlık Mudu-
ru Temel Dağoğlu'nun muavınlığını yapanlann bugun
Adlı Tıp Kurumu'nda onemlı gorevlere getınlıyor olma-
sı da gıderek sıradanlaşır Itıraz edenler "munafık
damgası" yemekte gecıkmez "Adlı Tıp Kurumu Baş-
kanlığı'na vekâlet eden ve buraya atanmaya çalışan
ve sadece malulet dosyalarını ıncelemeyı ustlenen Dr
Mustafa Okutan Morg Ihtısas Daıresı Başkanlığt ya-
pan Dr Huseyın San ne yazık kı skandal derecesın-
de bır durumla bu gorevlerı yapmaktadır"
Adlİ TıpNedır skandaP
"Adlı Tıp Kurumu Uygulama Yonetmelığı'nın 22
maddesının b bendının 2 fıkrası gereğı bır yılda ıhtı-
sas alarak uzman olan bu kışıler, ozellıkle Adlı Tıp Uz-
manları Derneğı'nın uğraşı ıçınde olduğu ıhtısas sure-
sının dort yıla çıkanlması tezıne aykırı olarak yetersız
bır eğıtımle, çok onemlı bır uzmanlık almışlardır Ayn-
ca, yasa maddesı lyı ıncelendığınde bu kışılenn uz-
manlıklarının şaıbelı olduğu da gorulecektır"
Neymış bu yasa''
"Yasa, 'Tababet Uzmanlık Tuzuğu gereğınce ruh
sağlığı ve hastalıklan, patolojık anatomı, bıyokımya
dallanndan bınnden uzman olmuş bulunanlar ıle en az
uç sene hukumet hekımlığı gorevınde bulunanlar, bır
sene muddetle Adlı Tıp Kurumu'nda staj yapmak su-
retıyle ıkı senelık asıstanlık suresını tamamlar' demek-
tedır"
Aykırılık nerede7
"Adlı Tıp Kanunu gereğı oluşturulan bu yonetmelık-
le bahsedılen uç sene hukumet hekımlığı gorevınde
bulunduklannı ıddıa ederek bır yılda uzmanlık alan bu
kışılenn ıddıalan doğru değıldır Çunku bu kışıler Istan-
bul II Sağlık Mudurluğu'nde mudur muavını olarak ça-
lışmışlar, ozellıkle Istanbul'da Adlı Tıp Kurumu Başkan-
lığı ve adlıyelerde Adlı Tıp Şube Mudurluklerı bulun-
duğundan sağlık ocağı hekımlennce de ustlenılme-
mış olan hukumet hekımlığı gorevını yapmamışlardır."
Ne yapılması gerekıyor^
"Bu durum, mevcut halı ıle buyuk bır skandalı ıçer-
mektedır kı Susurluk kazası gıbı bu skandalın da or-
taya çıkması ıçın bır kamyon beklemek gerekebılır."
Ya kamyon gelmezse'?
"Bugun gormezlıkten gelınen bu durum yıllar son-
ra saç baş yolduracak kadar vahım sonuçlar doğu-
racaktır"
r PALAS PANDIRAS -ı
Kılavuzu Hasan
Huseyın Ceylan
olanın, ağzı kufurden
kurtulmaz
1
Müfrt Bozacı
SESSÎZSEDASIZ(l) NURİKURTCEBE Bodrum'daki sağlık menkezi kaçak
Bodrum Ozel Sağlık Merkezı'nde
ortopedıst Dr Mustafa Serdar'ın
adını kullanarak çalışan radyolog
Erdoğan Önder'ın, uç yaşındakı
çocuğun kolunu yanlış alçıya
alması uzerıne yapılan şıkâyet
Sağlık Bakanlığı'nca
değerlendırıldı
"MuğlaValıhğı'nden alınan bılgıye
gore adı geçen polıklınığın sozlu ve
yazılı uyanlara rağmen taahhutlerını
yerıne getırmedığı ıçın 19 Temmuz
1996'da kapatıldığı, ancak
ruhsatsız çalıştığına daır duyumlar
uzerıne 16 Ocak 1997'de Bodrum
Kaymakamlığı'ndan bılgı ıstendığı,
28 Ocak 1997'de kaymakamlık
tarafından adı geçen kurumun
muhurlu olduğu ve
çalışmadığının bıldınldığı, soz
konusu bılgı uzenne 27 Hazıran
1997'de polıklınığe gıdılerek
tutanak tutulduğu, mesul mudur
Gürtekın Ece'nın yerınde olmadığı
ve eksıklıklerın bulunduğu tespıt
edılmış ve gıderılene kadar
kapatılması uygun gorulmuştur
Öte yandan Bodrum Devlet
Hastanesı ortopedı uzmanı
Mustafa Serdar'ın
muayenehanesının yanında
Bodrum Özel Sağlık Merkezı'nde
de bulunduğu, ancak merkezın
başvuru dosyasında radyolog
Erdoğan Önder'ın çalıştığına daır
bır kaydın bulunmadığı
belırtılmıştır"
Ozetlersek, Muğla Valılığı diyor kı:
Bodrum Özel Sağlık Merkezı'nı
muhurledık, ama Bodrum
Kaymakamlığı buranın kaçak
çalışmasını engelleyemıyor, kımın
kımın adını kullanıp doktoriuk
yaptığını da saptayamıyoruz
ÇED KÖŞESİ
OKTAY EKINCİ
Gemile Koyu'nda
'çevreci'(î) ruhsat...
Batı Akdeniz Çevre Platfor-
mu'nun (BAÇEP) 26 Temmuz
1997 jjunu Göcek'te duzenledı-
ğı toplantıya Çe\Te Bakanı Im-
ren Aykut'la bırlıkte Muğla Va-
lısı Cemil Serhadlı da katıldı
Serhadlı kısa konuşmasına rağ-
men "Sadece yasaklarla çevre
korunamaz" demek gereğini de
duymuştu Ardmdan Imren Ay-
kut bu goruşe hak verdıvse de,
"Bazen vasaksız da olmuvor,
aksi halde çe\re hepten elden
gidiyor..." demekten kendısını
alamamıştı
Bırkaç gun sonra, Valı'nın bu
sozlenndekı "anlam" daha bır
açıklık kazandı Yasaklara karşı
olan Cemıl Serhadlı. Kultur, Or-
man ve Çevre bakanlıklannın
"imar jasağı" getırmek ıçın son
hazırlıklannı yaptıkları Fethı-
ıçın surdurduğu çalışmalarda,
Çe\reBakanlığfnındaozelko-
ruma altına almak \ onunde baş-
lattığı gınşımlerı nedenıyle,
Muğla Valılığı ıle savısız yazış-
malar yapılmış, raporlar duzen-
lenmış, bılgı ve belge alışvenşın-
de bulunulmuştu
Bütun bu yazışmalann hıçbır
aşamasında da Cemıl Serhad-
lı'dan "Bu girişimler vanlıştır,
>asaklamayla çevre koruna-
maz, ben ruhsat vermekten ya-
nayım..." gıbısınden bır goruş ıl-
gılı bakanlıklara ulaşmamıştı
Tıpkı bolgeyı tanıyan şehırcı ve
mımarlann, daha oncekı ımar
planı onayı aşamasında da valı-
İığevaptıklan3 7 1997 tanhlı ıtı-
razın vanıtsız bırakılması gıbı
Butun bu
u
resmi" ve "sivil"
uvanlara rağmen Gemile Ko-
(BURDUR)
\(MUĞLA)
AKDENİZ
THİYE
Kayakoy» »Hısaronu
Vudenız
Belceğız K6r
Faralyaj^s^-'
— \
I Gemılı
Kelebek Vadısı ve Gemile Inceburvı
Umanı nın bulunduğu
Faralya bolgesı
Fethıye nın guneyındekı
karayolu ulaşımı bıle
olmayan ormanlarla kaplı
kıyı kuşağında yer alıyor
Yedıbururi
başı
(Kalkan- talyta)-
Kültür Bakanlığı SİT kararını almakta "ovalanınca", Muğ-
la Valisi Gemile Koyu'na inşaat ruhsatını verdi.
ye'nın doğa cennetı Gemile Ko-
yu'nda 31 donumluk bır zey tın-
lık arazıye "inşaat ruhsatı" ver-
mıştı Hem de Göcek"tekı "çe>-
reci konuşmasından" (') bır
gunonce Ustelık. REFAHVOL
donemındekı Tunzm Bakanlığı
onayını taşıvan dev bır tunstık
tesıs projesı ıçın
Muğla Valısı'nın, yıne Go-
cek'te, hem Çevre Bakanı'na.
hem de BAÇEP uyelenne açık-
ladığı bır başka duşuncesı ıse
"koruma kararları için jetki-
lerin artık >erelidarelerde(va-
liliklerde) olması gerektiği"
şeklmdeydı
Ne var kı bu "özlemin" de te-
melınde çevre kaygısının değıl,
"imarözgürlıiğıinün"bulundu-
ğu, yıne Gemile Koyu'nun koru-
ma dosyasında açıkça ortaya çı-
kıyordu
Kültiir Bakanlığı'nın bu bol-
gedekı yatınm ızınlennı durdur-
mak ıçın "ruhsattan 10 gun ön-
ce" valılığe de ılettığı 15.7.1997
tanh ve 3116 savılı vazı, henuz
StT karan alınmadığı ıçın Ser-
hadh'yı etkılememış olabılırdı
Ancak Orman Bakanlığı'nın
aynı bolgeyı 1997programınada
alarak "milli park" ılan etmek
yu nun ışte böylesı bır oldubıt-
ti) le ımara açılması sonucunda,
yatınmcı Özyerler fırması, de-
nızdenmalzemetaşı>arak"ruh-
satlı inşaatlanna" (') başlıyor
Çunku bu cennet kıyıya karadan
vol bıle yok ve ormanlann ıçın-
den geçerek koya ulaşan dar bır
patıkayı motorlu araçlara uygun
genışlığe çıkartabılmek ıçın de
bu kez "y ûzlerce ağacı" v e zen-
gın florayı keserek yok etmek ge-
rekıyor
Yıne Valı Serhadlı. bu yolun
açılması ıçın de Koy Hizmetle-
ri tl Müdurlüğü'nu devre\e so-
karken. "\olu olmayan parsel-
lere inşaat ruhsatı verilemeye-
ceğini" belırten Imar Yasası ıse
camekânlı mevzuat dolaplannda
çevreye ve hukuka saygılı "ka-
mu görevlilerini" beklıyor
Gemile Koyu'ndakı bu inşaat
ruhsatı eğer ış ışten geçmeden ıp-
tal edılemezse. Kultur. Orman ve
Çevre bakanlıklanndakı "bir
türlü sonuçlandırılamayan"
koruma hazırlıklan da sonunda
bu "ayncalıklı" yatınmahızmet
edecek Çunku doğa cennetının
ortasında "tek başına" kalarak
eşı bulunmaz bır "rant cenneti-
ne" kavuşmuş olacaklar
KİM KİME DUM DUMA BEHÎÇAK
fs tfchltri neJemjfc surekh
tf
ÇİZGİLİK KÂMtL MASARACI
HARBİ SEMtH POROY
TARIHTE BUGUN MÜMTAZ ARIKAIS 3 Ağustos
TUNUS r
UN BÜYÜK ÖNDERİ
fSOS'rE 8UGÛM, UNLU LrDEK U48/S
GENÇ
KOLOMl yÖM£77/Uf/A/£ &>&$/ MU-
BAŞLAMfÇ, ADfM ADtM H£Oe&ue
fS5? '
KtŞ/SEt- 8/G YÛMET/M G££Ç£AU£.£T7<ÇM/Ç, S£L£
MEKSEL P A
İLANEN TEBLİGAT İSKENDERUN 1. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
1996 2068
Para borcuna veya temuıat venlmesıne veya bır ışın yapılması veya vapılmamasına, utıfak hakkının kaldınlmasına veya yukletılmesıne daır ıcra emn
1 -Alacaklı \ e varsa \ ekılının adı soyadı ve ıkametgahı H Jonathan Beard ve Chnstopher L Beard vekılı Av Dılara Akdeşır-Kanatlı Cad Kısmet lşh
KatlNo 4 lskendenın 2- Borçlunun ve varsa kanunı temsılcısının adı, soyadı ve ıkametgahı 1 Pıyer Tatarakı-Yunan uyruklu 2 Tıdora DomnaMandıs-
Yunan uyruklu 3- llamı veren mahkeme \e ılamın tanh ve numarası fskenderun 1 Aslıye Hukuk Mahkemesı nın 1989 7 Es 1995 1448 k sayılı \e
28 12 1995 tanhlı karan 4- llam veya belgeye mustenıden ıstenen alacağın veya temınatın yapılması veya yapılmamaM ıstenen ışın kaldınlacak veya yuk-
letılecek ırtıfak hakkının neden ıbaret olduğu ve faızı 146 596 TL toplam alacağın takıp tanhı (31 10 1996) ınbanyle asıl alacak olan 39 688 000 TL uze-
nnden vasal faızı (%30) ıcra masraflan ve vekâlet ucretı ıle bırlıkte tahsılı talebıdır A) Yukanda yazılı borcu (temınat) ışbu ıcra emnnın ılan tanhınden ıtı-
baren 15 gun sonra tebûğ edılmış sayılacağı teblığ tanhınden ıtıbaren yedı gun ıçınde odemenız, (vennenız), Ic lf K nun 32 maddesı gereğınce ve bu sü-
re ıçınde borcu (temınatı) ödemez (vermez)senız tetkık mercııden veya Yargıtay dan veya mahkemenın ıadesı yolu ıle aıt olduğu mahkemeden ıcranın ge-
n bırakılmasına daır bır karar getırmedığınız takdırde cebn ıcra yapılacağı yıne bu muddet ıçınde 74 madde gereğınce mal beyarunda bulunmanız beyan-
da bulunmaz veva hakıkatc aykın bevanda bulunursanız 337 madde gereğınce hapıs ıle cezalandınlacağınız B)Yukanda yazılı ışı ışbu ıcra emnnın teblığı
tanhınden ıtıbaren 7 gün sure ıçınde yapmanız, aksı halde 30 madde gereğınce ılan hukmunün ıcraen yenne getınleceğı, ış >almz tarafınızdan vapılmasına
daır ıse bu sure ıçınde yapılmamsaı halınde 343 maddedekı cezayı gerektıreceğı C) Yukanda yazılı ışın 7 gun sure ıçınde yapılması, aksı halde 343 mad-
dedekı cezayı gerektıreceğı D) Yukanda yazılı ırtıfak hakkını ıcra emnnın teblığ tanhınden ıtıbaren vedı gün ıçınde yüklemenız (kaldırmanız) aksı halde
ılam hukmunün zorla yenne getınleceğı ve ılam hukmune muhalefetın aynca Icra ve Iflas Kananu nun 343 maddesındekı cezayı gerektıreceğı, ıhbar ve ılan
olunur 18/7 1997 (Ic lf K 30,31, 32 ) Basm 33237
BULMACA SEDAT YAŞAYAN
SOLDANSAĞA:
1/ Çoğunlukla
sıyah muzıkçıle-
nn seslendırdığı
popüler bır mü-
zık bıçımı Ikı
sokağın kesıştığı
yer 2/Bırolayda
bırbın ardınca
görülen değışık
durumlann her
bırı Yapılmış,
gerçekleşmış ış
3/ Kalsıyumun
sımgesı Mına-
renın ezan oku-
nan yen 4/ Başlangıçta
yer alan Elemelı yanş-
b
4 5 6 7 8 9
D
7
8
9
1 2 3 4 5 6
malarda sonucu belırtı-
len karşılaşma 5/ Alçak
enlemlerde esen dûzenlı 3
rüzgâr 6/ Suyu toplamak 4
ıçın yapılan bent Göl- 5
gede kâlan yan 7/ Lenf
düğümlen yangısı Mo- °
lıbdenın sımgesı 8/ Bır 7
öğretım kurumu "Bı- 8
lımler" anlamında eskı n
sözcûk 9/Seçkın Ga-
etano Donizetti'nın bır operası
YUKAR1DAN AŞAĞIYA:
1/ Duzyazıda kullanılan uyak Kurallan belırlı dans tek-
nığının, başka sanatsal öğelerle de bırleştınlerek bır sah-
ne gostensı oluşturacak bıçımde sunulması 2/ Yumurta
bıçımmde olan Adaletle ış goren 3/ Tümör Balıkesır
ve Çanakkale yöresınde kurulmuş Turk beylığı 4/ Kok-
muş hayvan ölüsü Tann bağışlamasından yoksun kal-
ma 5/ Maden ya da kağıt para üstundekı kafa resmı 6/
"Aptal, saf" anlammda argo sözcuk Devır 7/ Bır ış ıçın
aynlan para Adlan sıfat yapmakta kullanılan bır yapım
ekı 8/ Hastalıktan kurtulma Andre Malrauı'nun, ls-
panya lç Savaşı'nı konu alan ünlü romanı 9/ Gerçekleş-
tınbnesı zamana bağlı ıstek Doğu ve Güneydoğu Ana-
dolu'da konar-göçerlenn kıl çadırlanndan oluşan yayla
yerleşmesı
KJÖRÜŞ/DENtZ KAVUKÇUOĞLU
Türkiye'nin Yaralanan Onuru
HAMBURG - Turkıye'dekı yerleşık genel kanının
tersıne, Alman aydınlan Turkıye'yı Avrupa'nındışın-
da" değerlendırmıyorlar Türkiye'nin Avrupa ıle bu-
tunleşmesının onundekı başlıca engelın, Türkiye'nin
uluslararası ılışkılennde temel yonelımıne henuz tam
bır açıklık kazandırmamış olmasından kaynaklandı-
ğını duşunuyoriar Bunu, Ankara'nın "herkesçe an-
laşılabılırulusalbırAvnjpapolrtıkasınınolmaması"ı\e
gerekçelendınyorlar Onlara gore "soze gelınce Av-
rupalılık, ama duş gormeye gelınce Amenkalılık" ıkı-
lemı, Turkıye toplumunun genış kesımlen tarafın-
dan taşınılması gereken bır "ulusal dış polıtıka" oluş-
turulmasının onunu tıkıyor Bu ıkılemın aşılmasının
Tun\rye'nın onunu açacağına ınanıyoriar. Türkiye'nin
"demokratıkleşememe" sorununu da bu çerçevede
ele alıyortar ABD'nın etkı alanındakı "dostlan" ıçın
ongorduğu "sınıriı demokrası"r\m Avrupa ıle butun-
leşmede yeterlı olamayacağını savunuyoriar.
REFAHYOLhukumetınm uygulamalan ve ozellık-
le Tansu Çıller'ın Avrupa'ya karşı "durust olmayan
tutumu" Alman aydınlarının bu duşuncelerını pekış-
tırmış. Çiller ve Erbakan'ı Avrupa karşıtı polıtıkacı-
lar olarak değerlendınyorlar Bu nedenle, "demok-
ratıksol" katılımlı muhafazakâr-lıberal yenı hukumet
onlan "bıraz da olsa" umutlandırmış Fakat, Turkı-
ye'dekı sıyasal ve toplumsai yapının, "demokratık-
leşme sûrecını genletecek" tehhkelen sureklı olarak
banndırdığını ve dıkkatlı olunması gerektığını anım-
satmaktan gerı durmuyorlar
Geçen salı akşamı Hamburg Basın Kulubu'nde
çeşıtlı gazete ve dergılerden Alman gazetecı dost-
larla bu konulan tartışıyoruz Hamburg, Almanya'nın
en buyuk lımanı olmasının yanı sıra "Der Spıegel",
"Dıe Zeıt", "Stem", "Dıe Welt" gazete ve dergılen-
nın, NDR Televızyonu'nun da merkezı olan onemlı
bır medya kentı Her gun bırçok gazetecının uğra-
dığı Basın Kulubu'nde bır yandan yemeğınızı yıyıp
ıçkınızı ıçerken goz ucuyla kulubun çeşıtlı koşelen-
ne yerleştınlmış televızyon ekranlanndan dunyada-
kı guncel gelışmelen de ızleyebılıyorsunuz
O akşam, yaşamımın yaklaşık otuz yılını geçırdı-
ğım bu ulkede, kım bılır kaç yuz kez yaptığım gıbı
masadakı dostlara, "umutlu bır Turkıye tablosu"ç\z-
meye çalışıyorum Yann bu ınsanlar dergılenndekı,
gazetelenndekı koşelennde Turkrye'den soz eder-
lerken, "tyıyı, guzelı, umudu" one çıkarsınlar ıstıyo-
rum. Onlara, ulkemızde son yıllarda dınamık bırtop-
lumsal-demokratık muhalefetın oluşmaya başladı-
ğını, sıyası partılenn, hukumetlenn ve devletın bu
muhalefetı dıkkate almak zorunda kalacaklannı, -
hatta dıkkate almaya başladıklannı-, toplumsal-de-
mokratık muhalefetın demokratıkleşme surecının de
ıtıcı gucu olacağını anlatıyorum
Bana ınanmamalan ıçın ortada bır neden yok Nı-
tekım, belkı hepımızden dahayakından ve dahayo-
ğun olarak ızledıklerı Metin Göktepe cınayetınden
sanık bazı polıslenn tutuklanmış olmalannı olumlu
bır başlangıç olarak değerlendırıyorlar Işık Yurt-
çu'nun ellen kelepçelı resmı, bır utanç belgesı ola-
rak Basın Kulubu'nun panosunda asılı olarak dursa
da, meslektaşlanna karşı ışlenen suçlarda yenı hu-
kumetın farklı bır tutum takınacağına ınanıyorlar
Hatta bunun şerefıne hep bırlıkte kadehler kaldınlı-
yor Uzuncabırsuredırılkkez, "ulkesıne üzülünen",
"yurttaşlanna acınılan" ınsanın 0 kahredıcı buruklu-
ğunu yaşamadan masadakı dostların sorulannı ya-
nrtlryorum
Derken, masalardan uğultularyukselıyor "Aşağı-
lık henüeri Pıs domuzlar> Katıller'" haykınşlan bırbı-
nne kanşıyor Herkesın gozu televızyon ekranların-
da. "Flaş Flaş Flaş Ankara'da polıslergazete-
cılen dovduler! Turkıye'deyıne gazetecı kanı aktı'An-
kara sokaklannda ırtıca ve polıs gucu el ele
1
Turkı-
ye'de değışen bır şeyyok!"
Masamızda buz gıbı bir hava esıyor Hıç kımse ko-
nuşmuyor Ankara sokaklarında yerlerde surukle-
nen gazetecıler, bu masalarda oturan gazetecılenn
genç meslektaşlan Hepsı kızgın, hepsı ofkelı... Ar-
tık bana hıçbır şey sonmuyorlar.
Ben ıse ne yapacağımı, ne dryeceğımı bılemıyo-
rum Tum sozlenn anlamını yrtırdıklen korkunç bır an'
O polıslerın her cop ındınşlennde, attıklan her tek-
mede, vurdukları her yumrukta Türkiye'nin onurunu
yaraladıklannı, umutlarını kanattıklannı, geleceğını
tukettıklennı duşunuyorum. Içım acıyor Utanıyo-
rum Mıdem bulanıyor, tuvalete gıdıyorum. Bıraz
once tanık olduğum 0 goruntuler şrfon sulanna ka-
nşıyor
Gen donduğumde masadakılerden bın, "Istersen
gıt" dıyor ve sonra eklıyor "Umut ıçın belkı de bıraz
e/ften'"Kalkarken, "Hay/r"dıyeyanıtlıyorum, "umut
ıçın hıçbır zaman erken değıl"1
Dışanda pıs bır yağmur yağıyor... ümana doğru
yuruyorum..