Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 AĞUSTOS 1997 CUMA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
Temizel'den
vergi pelormuna
bakış
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Maliye Bakanı Zekeriya
Temizel, vergi oranlannın
yüksek olduğunu, ancak
toplam vergi hasılatının
GSMH'ye oranının çok
düşük kaldığını söyledi.
Etkin denetimle vergi
hasılatının yüzde 20
oranında
arttınlabileceğini
kaydeden Temizel,
bölgesel örgütlenmeye
geçilmesiyle etkin vergi
tahsılatına geçileceğini
belirtti. Temizel, Ankara
Ticaret Odası yönetim
kurulunu kabulünde, kara
para ve kayıt dışı
ekonominin vergi
verenler için haksız
rekabet yarattığını
söyledi.
Zorunlu
tasarrufa soru
önergesi
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
İ3ağımsız milletvekili
Bekır Yurdagül, Başbakan
Mesut Yılmaz'ın
yanıtlaması istemiyle
TBMM Başkanlığı'na
sonı önergesi verdi. Bekir
Yurdagül, Zorunlu
Tasarruf Hesabf nda
biriken yaklaşık 800
trilyon lıra ile Konut
Edindirme Fonu'nda
biriken 200 trilyon liranın
çalışanlara iadesi için
çalışma başlatılıp
başlatılmadığını sordu.
Canlı hayvan
ittıalatına
yasaklama
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Tanm ve Köyışleri Bakanı
Mustafa Taşar. damızlık,
kasaphk ve besilık canlı
hayvan ithalatının l
ağustostan itibaren 3 ay
süreyle yasaklandığını
açıkladı. Taşar, ithalat
yasaklamasıyla
üreticilerinin ve
hayvancılıgm korunmasını
amaçladıklannı belirtti.
Taşar, bugüne kadar
çiftçiye 125 trilyon liralık
ödeme yapıldığını belirtti.
Budak'tan
kadrolaşma
uyarısı
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanı Nami
Çağan, 1980öncesindeki
sendikal haklann özünü
yakalamaya
çalışacaklannı bildirdi.
DtSK Genel Başkanı
Rıdvan Budak,
gazetecilere yönelik
polisin saldınsının devlet
içindeki "ırticai
kadrolaşmadan"
kaynaklandığmı
belirtirken, REFAHYOL
döneminde Necati
Çelik"in bakanlıkta
yoğun kadrolaşma
gerçekleştirdiğine dikkat
çektı.
ABD Ticaret
Bakanı Türkiye'ye
geliyor
• ANKARA (AA) -
ABD Ticaret Bakanı
\Villiam Daley, yeni
hükümetle görüşmek
üzere Türkiye'yi öncelikli
ziyaret programma aldı.
Eylül ayında
gerçekleşmesi beklenen
ziyarette Daley" in
Türkiye'deki enerji ve
telekomünikasyon
projeleri konulannı
öncelikle ele alacağı
belirtiliyor. William
Daley'in ziyareti sırasında
Orta Asya'daki projelerde
ortak işbırliği yollannın
araştınlması planlanıyor.
191 trilyonluk
yatırım teşviği
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu)-
Bu >ılın haziran ayında
,191.2 trilyon lira yatınm
karşıhğında 392 adet
yatınm teşvik belgesi
verildi. Dün Resmi
Gazete'de yayınlanan
teşvik belgelerinin
sektörel dağılımını
gösteren listeye göre,
toplam 392 teşvik
belgesinin yatınma
dönüşmesi halinde 22 bin
kişiye istihdam olanağı
sağlanacak. Teşvik
belgelerinin 191.2 trilyon
liraolan yatınm
rutanndaki döviz
kullanımı 808.3 bin dolar
düzeyınde bulunuyor.
Maliye ve para programı eylül aymda Uluslararası Para Fonu'na sunulacak
IMF'yle yeni dönenıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Uluslararası piyasalardan borçlanamayan
hükümet, Uluslararası ParaFonu'yla(IMF)
diyalog kurmak için hazırlıklannı başlat-
tı. 1998 yılında uygulanacak ve bütçe ra-
kamlannın belirlenmesinde de temel ola-
cak para ve maliye programının, "sert
önlemler içeren istikrar paketi" niteli-
ği taşıyacağı ve IMF'nin eylül ayında
ABD'de yapılacak yıllık olağan toplantı-
sında masaya yatınlacağı bildirildi. Hükü-
metin, KİT ürün fîyatlanna zam, vergi
oranlannın yükseltilmesi, kur artışlannın
serbest bırakılması yönünde son 1 aydır
uyguladığı politikalann da IMF'yle gö-
rüşmeler öncesinde "kararhüğın" gös-
terilmesi açısından önemli olduğu belir-
tildi.
Hazine ile Merkez Bankasf nın proto-
kol imzalamasıyla önem kazanan 1998
yılında uygulanacak enflasyonla müca-
dele temeline dayalı para programının, tü-
ketimi daraltıcı, kamu harcamalannı kı-
sıtlayan ve katı para politikalan içerecek
bir dizi önlemden oluşacağı belirtildi.
Özelleştirme, sosyal güvenlik siste-
minde yeniden yapılanma ve vergi oran-
lannın yükseltilmesi gibi kamu gelirleri
açısından önemli maddeler içerecek, ka-
mu harcamalannın kısılması temelinde
özellikle ücretlerin reel artışındabaskı uy-
gulayacak maliye politikalannm da para
programıyla birlikte yürütüleceği kayde-
dildi.
Başbakan Mesut Yılmaz ve Devlet Ba-
kanı Güneş Taner'in açıklamalannda da
yer alan IMF'yle iliçkilerin geliştirilmesi
politikası çerçevesinde ilk görüşmelerin
başlatıldığı öğrenildi.
Yetkilıler. uluslararası risk değerlendir-
me kuruluşları tarafmdan kredi notu dü-
şürülen Türkiye'nin, 4 katrilyon lirayı aşan
iç, 80 milyar dolara ulaşan dış borç yü-
kümlülüklerine karşın dış kredi bulama-
dığına dikkat çektiler.
IMF'yle kurulacak diyaloğun özellik-
le 1998 yılında dış kredi kapılannın açıl-
ması için önemli bir adım olacağınt belir-
ten yetkililer, hükümetin "sert önlemler
içerecek istikrar paketi" niteliğindekı
para ve maliye programının da ılişkinin ge-
liştirilmesi açısından önemli olduğunu
kaydettiler.
Yetkililer, hükümetin IMF'yle eylül
ayında ABD'de yapacağı toplantıda bu
programlann tartışılacağını, 1998 bütçe-
sinin hazırlanmasmda ve hedeflerin şe-
killenmesinde yapılacak görüşmelerin te-
mel alınacağinı bildirdiler.
Hükümetin. IMF'yle yapılabilecek bir
anlaşmada, yüksek miktarda dış kredi des-
teği isteyeceği bildirildi.
Elektrik şebekelerinin, RP ve DYP'lilere verilmesi için Başbakanlık'ta yazı düzenlendi
REFAHYOL'dan peşkeş skandalı
YORUM
Enerji Bakanlığı'ndan açıklama
'Ihale değerlendirmemiz sürüyor'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Enerji ve Tabii Kaynakîar Bakanhğı,
elektrikte özelleştirme sonuçlanyla ilgi-
li olarak Başbakanlığa herhangi bir lis-
te gönderilmediğini açıkladı.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklama-
da, bir televizyon kanahnda yer alan
" Elektrikte özelleştirme sonuçlan bel-
li oldu" şeklindekı haberlerin doğru
olmadığı bildirildi.
Ihale değerlendirme çalışmalannın
halen devam ettiği belirtilen açıklama-
da, 3 Nisan 1997'debasınm huzurunda
açılmış tekliflerin değerlendirilmesinin
ckşında herhangi bir çalışma olmadığı
kaydedildi.
Açıklamada, elektrik santrallannın
işletme hakkı devir ihale çahşmalan
devam eönekte olmasına rağrnen haber-
de elektrik santrallannın devir işlemle-
ri tamamlanmış gibi yayınlandıği belir-
tilerek, şöyle denildi: "Hiçbir santra-
hn ihalesi neticelenmemiştir. Aynca ba-
kanlığımızca başbakanlığa herhangi
bir liste gönderilmemiştir. Kamuoyu-
nun bu konudaki hassasiyeti bakan-
lığımızca bilinmekte olup, bu değer-
lendirmcler tamamlandığında kamu-
oyuna gerekli açıklama şeffaf bir şekil-
de yapüataktır."
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
REFAHYOL hükümetinin son
haftasında, elektrik dağıtım
şebekelerinin özel sektöre devrine
ilişkin ihaledeki tekliflerin
değerlendirmesi tamamlanmadan, bazı
bölgelerdeki işletmelerin DYP ve
RP'ye yakınlığıyla tanınan Park.
Cıngıllıoğlu ve İhlas Holding'e
verilmesi için karar çıkanldığı ortaya
çıktı.Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanlığı'nın 4 nisanda 26 elektrik
dağıtım şebekesinin özel sektöre
devrine ilişkin açtıgı ihalenin teklifleri
3 ay önce alındı. Yüzlerce teklifın
verildiği ihalede, çalışmalann halen
sürdüğü. ancak sonuçlann 1 ay sonra
ortaya çıkacağı bildirildi.
REFAHYOL hükümetinin ise son
haftasında tüm teklifler
değerlendirilmeden, Eskişehir, tstanbul,
Ankara gibi büyük merkezlerin dağıtım
işini kendisine yakın holdinglere
verebilmek için karar çıkarmaya
çalışıldığı öğrenildi.
REFAHYOL döneminde Enerji ve Tabii
Kaynakîar Bakanı olan RP'li Recai
Kutan'ın talimatıyla İstanbul-Avrupa
yakası dağıtımını HAVAŞ ile Hopa
limanını alan Turgay Ciner'e ait Park
Holding'e, Eskişehir'in elektnk
dağıtımının İhlas ve Cıngıllıoğlu
ortaklığına verildiği, Ankara'nın
dağıtım şebekesinin de Ekber
Holding'e devredilmesini öngören bir
karar çıkanldı.Başbakan Mesut
Yılmaz'm tüm ihaleleri durdurması
üzerine karann askıya alındığı, daha
sonra da iptal ettirildiği öğrenildi.
Ihaleye göre, 26 elektrik dağıtım
şebekesinin işletim hakkı 30 yıllığına
özel sektöre devredilecek.
Her hükümet değişiminde bürokraside yaşanan yaprak dökümü, özel sektöre yanyor
Siyasi istikrarsızhk bürokrat kaçırdı
HAYRİYE MENGÜÇ
Son dönemlerde hükümetlerin sık değiş-
mesi biçiminde ortaya çıkan siyasi istik-
rarsızhk, bürokratlann Ankara'dan kaç-
malanna neden oluyor. Iktidara gelen her
yeni hükümetle birlikte bürokraside yeni
atamalarla yaşanan "yaprak dökümü"ne
karşılık özel sektör, iyi eğitim almış. hü-
kümetlerle iyi diyaloglar geliştirebilen ve
yaptıklan işin hakkını veren bürokratla-
n bünyelerine katmak için büyük bir ya-
nş içine girdi. Etibank eski Genel Müdü-
rü Zeki Akıllıoğlu'nun Alemdar Hol-
ding'e. Vakıfbank eski Genel Müdürü Feh-
mi Gültekin'in Bayındır Holding'e, Dış
Ticaret eski Müsteşan AIi Tigrel'in Info
Holding'e geçmesi, bürokrasiden özel sek-
töre geçen bürokratlara son örnekler ola-
rak gösteriliyor.
Geçen ay Park Holding bünyesinde fa-
aliyet gösteren Riva Menkul Değerler Baş-
kan Yardımcılığı'na getirilen Kamu Ortak-
lığı Idaresi Özelleştirme Dairesi eski Baş-
kanı Süleyman Yaşar, Başbakan Mesut
Yılmaz" ın isim arayışında olduğu Özelleş-
tirme İdaresi Başkanlığı'na yapılan tekli-
fi kabul etmediğini söyledi. Yaşar, bunun
başlıca nedenini, Ankara'daki siyasi olu-
şumlann sürekli değişiminden duyduğu
rahatsızhğa bağladı.
Yine geçtiğimiz aylarda Şahinler Hol-
ding'in, Dış Ticaret eski müsteşarlann-
dan Ertuğrul Önen'i Trakya Serbest Böl-
ge Kunıcu ve Işletici şirketinin başına ge-
Tigrel İnfo Holding'de. Akıllıoglu Alemdar Holding'de. Gültekin Bayındır Holding'de. Yaşar Park Holding'de.
tirmesi dikkat çektı. Aynca Sermaye Pi-
yasası Kurulu Ali thsan Karacan'ın son-
baharda görev süresinin sona erecek olma-
sı, kulislere Karacan'ın SPK Başkanlığı gö-
revinden önce çalıştığı Doguş Grubu'na
döneceği veya Çukurova Grubu'na geçe-
ceği şeklinde yansıyor.
Özel sektöre geçen bürokratlardan Sü-
leyman Yaşar, hükümetlerin bürokratlara
siyasi kimlikle yaklaştıklanndan yakına-
rak, bürokrasiden aynlmak zorunda kal-
dıklannı söyledi. Politik olmasalar bile o
dönemin siyasi iktidarlanyla aynı çatı al-
tında değerlendirildiklerini ve yeni gelen
hükümetlerin de olaya politik gözle bak-
maya devam ettiğini belirten Yaşar, siya-
silererin "benim bürokratım, onun bü-
rokratı" yaklaşımından vazgeçmeleri ge-
rektiğini kaydetti.
Yaşar. devlete yaklaşık 14 sene bürok-
rat olarak hizmet verdiğini, fakat siyasi-
lerin kendisini mecbur bıraktığı için özel
sektöre geçtiğini vurguladı.
Bürokratlann devlete büyük maliyetle-
ri olduğunu fakat. sıfır bedelle özel sek-
töre devredildiğini kaydeden Süleyman
Yaşar. "Devlet bürokratım özel sektöre
devredecekse özel sektördeki gibi trans-
fer ücreti alabilmeli" dedi.
Süleyman Yaşar, kamu sektörü ile özel
sektördeki çalışma koşullannı ise şöyle
kıyasladı:
"Devletten yetişenler için devlet her
zaman iyidir. Yani devletin içindeki mak-
ro bakış açısı, çalışma imkânları, top-
luma sağlanan katkı düşünülerek ya-
pılan analizler. özel sektördeki bakış
açısı kâr kaynaklı olduğu için başka
şekle dönüşüyor. Ama burada da yap-
tığınız işler, yarattığınız projelerle is-
tihdam sağlıyorsunuz. İnsanlara iş sağ-
layarak, katnıa değer yaratıyorsunuz.
Ama yine de bu durum devlet açısından
yanlış. Çünkü uzun yıllar yatınm yap-
tığı insanlann politik bir takım oyun-
larla veya politik bakış açılarıyla dev-
letten uzaklaştırmalan devlet için bir
kayıptır."
Hazine Müsteşarlığı, kamu kuruluşlannın 1997'yi yüksek kârla kapatacağını açıkladı
KIT'ler kârblıkta doludizgin koşuyor
• Önümüzdeki ay açıklanacak 500 Büyük Firma'da KİT'lerdeki
yüksek karlıhk tahminleriyle ilgili açıklama yapan Hazine
Müsteşarhğı, KİT'lerin 1995 ve 1996 yıllanndan sonra 1997'de
de tahminlerin üzerinde kâr edeceğini bildirdi.
FİLİZ GÜMÜŞ
Başbakanhk Hazine Müsteşarlığı, Ka-
mu Iktisadi Teşebbüsleri'nin (KtT), 1995
yılında başlayıp 1996 yılında devam eden
kârlılıklannın, 1997 yılında "tahminle-
rin üstünde yüksek" olacağını açıkladı.
Müsteşarlık, henüz kâra geçemeyen
Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryol-
lan (TCDD), Türkiye Taş Kömürü Işlet-
meleri (TTK). Türkiye Demir Çelik Iş-
letmeleri (TDÇİ), ve ÇAYKUR gibi
KlT'ler'in detaylı "yeniden yapılandır-
ma" müdahalelerine ihtiyacı olduğuna
da dikkat çekti.
Geçen yıl Türkiye'nin 500 Büyük Fir-
ması arasında kârlılıkta ilk kez göster-
dikleri performanslanyla dikkati çeken
KİT'lerin, 1996 yılı verileri önümüzde-
ki ay açıklanacak 500 büyük firma sonuç-
lannda kârlılıklannı daha da arttırmala-
n tahminleriyle ilgili olarak dün Cumhu-
riyet'e açıklama yaparı Hazine Müsteşar-
lığı, kamunun 1996 yılında toplam 220
trilyon 558 milyar lira dönem kân elde et-
tiğini bildirdi.
Müsteşarlık açıklamasında "1996 yı-
lında KİT'ler 'iyi birperformans göste-
rerek" sektörel olarak 'beklenenin üze-
rinde' bir dönem kân elde etti. 1996 ke-
sin rakamlarına göre, KİT'ler toplam
200 trilyon 558 milyar lira dönem kâ-
rı elde etti. Bu toplam kâr, Gayri Safi
Milli Hasılanın (GSMH)' yüzde
1.33'üne denk düşmektedir" denildi.
Müsteşarlık. 1997 yılı programına gö-
re ise 233 KHK kapsamındaki KlT'ler'in
127 trilyon 628 milyar lira. özelleştırme
kapsamındaki KİTIerin 97 trilyon 606 mil-
yar TL olmak üzere toplam 225 trilyon
234 milyar TL dönem kân elde etmesi bek-
lendiğini de bildirdi.
Söz konusu dönem kânnın GSMH 'nin
yüzde 0,89'una denk düştüğü belirtilen
açıklamada, "Müsteşarlığımız tarafın-
dan yapılan izlemeler ve kuruluşlarla
yapılan görüşmeler doğrultusunda 1997
yılı kânnın beklenenin üzerinde oluşa-
cağı tahmin edilmektedir" ifadesi yer
aldı.
1989 ile 1995 yıllan arası KİT perfor-
manslan incelendiğinde sektörel KİT'le-
rin zarar ettiği ve yüksek faiz-yüksek fi-
nansman gideri sarmalına girdiğin görül-
düğünü ifade eden müsteşarlık yetkilile-
ri, bu kuruluşlann kârlılığa geçmelerini
şu nedenlere bağladı:
"1994 ekonomik kriz sırasında ve
sonrasında özellikle bazı KİT'lerin pi-
yasa koşullarına uvgun olarak mal ve
hizmet satış fiyatlarını ayarlayabilme-
leri kâra geçmenin önemli bir etkeni-
dir. 1995-1996 yıllan için imzalanan
toplu iş sözleşmelerinde mutabık kalı-
nan işçi ücret artışları, mal ve hizmet
maliyetleri içerisinde önemli yer kap-
layan istihdam giderlerinin reel olarak
azalmasını sağlamıştır. Değer olarak
azalmanın yanı sıra KİT'lerdeki istih-
dam düzeyi kişi sayısı olarak azalmış-
tır.
Her yıl yayımlanan KİT Genel Yatı-
nm ve Finansman Kararnamesi ile
KİT'lere bir önceki yıl işten ayrılan
personel sayısının belirli bir miktarı
kadar yeni istihdama gidebilme imkâ-
nı verilmiş, yeni istihdam böylece kont-
rol altına alınmış ve dolay ısıyla toplam
istihdam da azalma eğilimine girmiş-
tir."
OZTİN AKGUÇ
Gümriik Binliği ve Dış
licarette Gelişmeler
Türkiye'nin AB ile oluşturduğu gümrük birli-
ğini (GB) gerçekçi bir şekilde, kuramsal öngörü-
ler ve benzer ülkeler deneyimleri de göz önün-
de tutularak değerlendirilmelidir. 1995 seçim ön-
cesinde GB bir politik propaganda aracı olarak
kullanılmış, yanlış yorumlara, izlenimlere yol aç-
mıştır. Her konuyu istismar eden, kişisel övün-
me aracı olarak kullanan fırsatçı politikacılar ve
onların yardakçısı yazar ve bazı ışadamları GB
nedeniyle kamuoyuna yanıltıcı iletiler vermişler-
dir. Fiyatlar düşecek, kalite yükselecek, tüketi-
ciler daha kaliteli malları daha ucuza alacaklar.
Türkiye'de bir dışsatım patlaması yaşanacak,
yabancı sermaye girişi artacak, işsizlik azala-
cak, aynca GB Avrupa Birliği'ne (AB) girişin ilk
adımını oluşturacak. Bu beklentilerin doğal ola-
rak gerçekleşmemesi, en azından belli bir kesim-
de hayal kırıklığı yarattı. GB'nin yeniden gözden
geçirilmesi önerilerini gündeme getirdi.
Kamuoyuna ve bazı girişimcilere verilen yan-
lış iletilerin de etkisiyle, 1996 yılının özellikle ilk
yarısında AB ülkelerinden kaynaklanan dışalım
patlaması yaşandı. Gerçekten 1996 yılındaAB'den
yapılan dışalım yüzde 32.5 oranında artarak
16.861 milyar USD'den 22.335 milyar USD'ye yük-
selirken, AB'ye yönelik dışsatım ancak yüzde
3.7 oranında artarak 11.078 milyar USD'den
11.485 milyar USD'ye yükselmiştir. Bu gelişme-
nin sonucu olarak AB ile ticaretimizde açık, yüz-
de 87.6 oranında artarak 5.783 milyar USD dü-
zeyinden 10.850 milyar USD'lik boyuta çıkmış-
tır.
Gümrük birliğinin beklentiden kaynaklanan ilk
etkisi geçtikten sonra AB ile ticaretimiz olağan
eğilimi içine girmiştir. 1997 yılının ocak-/ mayıs
döneminde dışsatım yüzde 6.6 oranında artarak
4.395 milyon USD'den 4.685 milyon USD'ye
yükselirken, dışalım yüzde 1.4 oranında azala-
rak 8.980 milyon USD'den 8.853 milyon USD'ye
gerilemiştir. Yılın ilk beş ayında AB ile olan dış ti-
caret açığımız, bir önceki yılın eşdönemine gö-
re yüzde 9.1 oranında azalarak 4.585 milyon
USD'den 4.168 milyon USD'ye gerilemiştir. GB'nin
etkilerini olumlu ya da olumsuz abartmamak ge-
rekir.
GB konusunda kaygımız, Türkiye'nin sanayi
alanındaatılım yapamaması, birinci ve ikinci sa-
nayi devrimi ürünleri üretımine tıkanıp kalması,
üçüncü sanayi ürünleri aşamasına bir orta süre-
de dahi geçememesidir. Batı'nın çevre sorunla-
rı, katma değer düşüklüğü, talebin yavaş geliş-
mesi ya da emek yoğunluğu nedeniyle terk et-
tiği veya gerı planlara ıttığı sanayi sektörlerine Tür-
kiye'nin yatınm yapması, bu tür sanayi dallarını
geliştirmeye çalışmasıdır. Geçen yıl AB'ye yöne-
lik dış satımın artacağı beklentisiyle katma de-
ğeri yüksek olmayan dokuma sanayii alt sektör-
lerine büyük boyutlu yatınm yapılması, kanımız-
ca sağlıklı bir seçim, tercih olmamıştır.
GB'nin kanımızca en büyük katkısı, sağlana-
bilirse, işletmelerin yönetim anlayışına olacaktır.
Havadan inme kâr, faaliyet dışı transfer niteliğin-
de kâr elde etme yerine faaliyet kârını artırmaya
yönelik bir yönetim anlayışı uzun sürede başarı
kazanacaktır. Azalan kâr marjlarını, pazarı geniş-
leterek, üretim ve satış artışı ile aşmak, daha dü-
şük kâr marjı ile daha yüksek kâr tutarına ve öz-
kaynaktutarlığına ulaşmak, yatınm (varlık) devir
hızını artırarak kaynak kullanımında etkinlik sağ-
lamak, göreli olarak daha az yatırımla belli bir iş
hacmine ulaşmak, işletmelerde temel hedefler ol-
malıdır. Işletmeler böylece rekabet güçlerini ar-
tırabilecekleri gibi, daha yüksek bir kârlılığı da sağ-
layabilirler. İşletmelerin de, Türkiye'nin de GB'ye
uyum ve GB'nin genişlettiği pazar olanakların-
dan yararlanmaya yönelik orta ve uzun süreli
planları olmalıdır.
Akılcı tutum, başarılı olabilirsek, GB'nin olum-
suz etkilerini görüp önlem almak, yarattığı ola-
naklardan ise yararlanmaktır. Bu da beceri, ön-
görü, bilgi gerektirir. En zayıf noktalarımızdan bi-
rinin gerçek anlamda girişimci ve yönetici eksik-
liği olduğu, yapılan değerlemeler de dikkatlerden
kaçmamalıdır.
Asgari ücret iki
kişiyi doyurabiliyor
BANU SALMAN
ANKARA -Devlet Is-
tatistik Enstitüsü'nün
(DİE) Asgari Ücret TesT
pit Komisyonu'na sundu-
ğu aylık 11 milyon 388
bin 270 liraya denk gelen
bir kişinin gıda harcama-
sı tutan esas alındığında,
yaklaşık 23 milyon liralık
net asgari ücretin yalnız-
ca iki kişiyi besleyebildi-
ği ortaya çıktı. DİE'nin
besiniçi kalıbının değeri-
ni yüzde 36.4 olarak ka-
bul edip belirlenen yeni
asgari ücretin net değil,
brüt olarak hesaplanma-
sı nedeniyle asgari ücret-
li bir kişinin gıdasından da
vergi, prim, zorunlu ta-
sarruf gibi kesintiler ya-
pılmış oluyor. Buna göre.
asgari ücretli bir işçi ce-
bine giren 23 milyon lira-
dan, 11 milyon 388 bin
lirasını beslenmeye harca-
dıktan sonra. elinde ka-
lan 11 milyon 612 bin li-
rayla barınma, ısınma,
sağlık gibi zorunlu gider-
lerini de karşılamak zo-
runda kalacak.
Türk-lş'in. dünkü Res-
mi Gazete'de yayımlanan
asgari ücretin yürurlüğe
girişine ilişkin İcomisyon
kararındaki gerekçesin-
de. DtE'nin besin içi har-
cama tutarının yüzde
35'inin çeşitli kesintilere
gittiğine dikkat çekilerek.
" Böylece bir işçinin den-
geli beslenebilmesi için
günlük 380 bin lira har-
cama yapması gereği he-
saplanmakta fakat ke-
sintilerden sonra gün-
lük 247 bin lira öden-
mektedir" denildi.
Bu nedenle asgari ge-
çim indiriminin, asgari
ücretin vergi dışı bırakıl-
masını sağlayacak biçim-
de düzenlenmesini iste-
yen Türk-lş, Türkiye'de
her çalışanın kendisiyle
birlikte 3 kişinin daha ge-
çimini sağladığını belirt-
tiği gerekçesinde. aile un-
surunun dikkate alınma-
ması nedeniyle işçinin
beslenebilmesi için ge-
rekli 3 bin 500 kaloriyi
alma olanağını bulama-
yacağını vurguladı. Türk-
lş'in asgari ücret mikta-
rını yetersiz görmesine
karşın bir an önce yürur-
lüğe girmesi için olumlu
oy kullandığı belirtilen
gerekçede, 15. derecenin
1. kademesindeki memu-
run brüt 51 milyon 486
bin, net 38 milyon 397
bin liralık maaşıyla asga-
ri ücret arasındaki farklı-
lığın giderilmesi gerekti-
ği kaydedildi.
Türk-lş'in aylık hesap-
lanna göre, 4 kışilik aile-
nin gıda harcamasındaki
en yüksek enflasyon. yüz-
de 10.7'yletemmuz ayın-
da yaşanırken, aylık artış
oranı bu yıl içinde ilk kez
2 haneli rakama ulaştı.