Katalog

SAYFA CUMHURİYET 6 TEMMUZ 1997 PAZAR HABERLER Ögrethn üyelerine siyaset serbest • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dniversite öğrencileriyle öğretim üyelerine siyaset yasağını kaldıran "uyum yasası" yürürliiğe girdi. Yükseköğretim Kanunu'nun 59. maddesinin değiştirilmesi hakkında kanun. Resmi Gazete'de yayımlandj. Yasa uyannca. üniversite öğretim üyeleri siyasi partilere üye olabilecek ve görevlerini aksatmamak kaydıyla siyasi partilenn merkez organlanyla bunlara bağlı araştırma ve danışma birimlerinde görev alabilecek. Ancak. partilere üye olan öğretim elemanlart, YÖK üyesi. rektör. dekan, enstitü. yüksekokul müdürü ve bölüm başkanı olamayacak. Niksan'da çatışma: 2 şehit • TOKAT(AA)-Tokat'ın kırsal kesimınde sürdürûlen operasyonlar sırasında DHKP-C örgütü üyesi olduklan belirtilen bir grupla çatışmaya giren güvenlik güçlerinden bir uzman çavuş iie bir er öldü. Niksar ilçesinde meydana gelen çatışmayla ilgili bir açıklama yapan Tokat Valisi Ayhan Çevik. Sıvas ve Ordu'dan takviye güç istendiğinı belirtti. RP'nin gölet ihmali • tstanbul Haber Servisi - CHP Sultanbeyli llçe Başkanı Muharrem Konuk, RP'li Sultanbeyli Belediyesi'nin defalarca uyanlmasına karşın ilçedeki göletle ilgili önlem almadığmı söyledi. Konuk dün göletin başında bir açıklama yaparak burasının Sultanbeyli halkı için büyük bir tehlike oluşturduğunu belirtti. Söz konusu gölette geçen günlerde 17 yaşındaki bir gencın boğulduğunu anımsatan Konuk, bugüne kadar gölette 32 kişinin yaşamınt yitirdiğine dikkat çekti. Depelioğlu'nun intiharı • tstanbul_ Haber Servisi - Beşiktaşlı futbolcu Oktay Derelioğlu'nun intihar eden eşine silah sağladığı iddia edilen 5 kişi gözaltına alınarak Istanbul Adliyesi'nde savcı karşısına çıkanldı. Nöbetçi mahkemeye çıkanlan Ayhan Kutluata tutuklandı. Eşinin ölümünün ardından Alman Hastanesi'ne kaldınlan genç futbolcu ise taburcu edildi. İmamlap siyaset yapmıyopmuş • ANKARA (ANKA) - Diyanet Işleri Başkanlığı bünyesinde görevli imamlar hakkında 'siyaset yaptığı' gerekçesiyle 1991 yılmdan bu yana 628 şikâyet olmasına karşın sadece 6 kişinin görevine son verildiği belırlendi CHP H gençlik kolu toplantısı • ANKARA (AA)-CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Topuz. Türkiye"de CHP'nin zayıfladığı dönemde rejimin tehlikeye girdiğini belirterek "CHP varsa Türkiye Cumhuriyeti, laik demokratik sosyal hukuk devleti olarak vardır" dedi. CHP 11 Gençlik Kollan Başkanlan Toplantısı dün parti genel merkezinde yapıldı. Tünel bugün kapalı • tstanbul Haber Servisi - Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nden yapılan açıklamada, İETT tşletmeleri Genel Müdürlüğü'ne bağlı olarak çalışan Tünel'in periyodik bakım nedeniyle bugün hizmete kapalı olacağı belirtildi. Askeri ve Maliye' kimlık kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. COŞKUNERGIN Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. KADRt CSTERTb'NA DYP'de istifa etmeyen 100 kişi dışındaki vekiller için önseçim uygulanacak 'Çiller artık tek seçici değiP DOĞANAKIN ANKARA - Peş peşe ıstifalar- la sarsılan \e RP ile koalisyonun ardından kendi tabanını tutmakta zorlanan DYP'de yönetım "öze- leştiri" yaparak bir dizi yeni ka- rar aldı. Tansu Çiller'e de kabul ettirilen önlemler çerçevesinde. bugüne kadar çok sınırlı bölgede başvurulan "önseçim" yöntemı- nin yaygınlaştınlmasının karar- laştırılması dikkat çekti. Ciller'in, artık "tek seçici" olmayacağını bildiren DYP Genel Başkan Yar- dımcısı Hasan Ekinci. "partiden istifa etmeyen 100 kişi için aynla- cak kontenjan dışında kalacak 450 milletvekili ada\ının önseçim- le belirleneceğinr açıkladı. Ekıncı. Cumhuriyet'in, parti- sındeki gelışmelere ilişkin soru- lanna. şu yanıtlan verdı: - Partinizin odağında bulundu- ğu getismeleri nasıl değerlendiri- yorsunuz? - Tadı tuzu yok. Sayın Çiller'e bugün karşı olanlar, zamanında Tansu Hanım'ın akıl hocalanydı- Ekİnd yeni kararlan aÇlkladl 1 - Çiller tek seçici olmayacak. İstifa etmeyenler için ayrılacak 100 kontenjan dışında. 450 milletvekili önseçimle belirlenecek. 2- Güvenoylamasından hemen sonra Anadolu'ya çıkılacak. 3- Başta büyükşehirler olmak üzere, ocak-bucak benzeri mahalle örgütlenmesine gidilecek. lar. Yatam Erez'ler. Mehmet Ağar'lar el üzerinde tutuldular. Ancak Sayın Çiller daha sonra gördükı, siyasi partilerbirermü- essesedır. Denızin altında kalan görünmeyen kısımlan çok bü- yüktür. Vehbi Koç öldü, ama mü- essese yaşıyor. Bunlar Tansu Ha- nım'a anlatıldı, o da hatalannı gördü. Şimdi DYP'nin önünde çok büyük bir fırsat var: bu hata- lardan gerekli dersleri de çıkara- rak demokrasi, milliyetçilik ve muhafazakârlığın gerçek savunu- culuğunu yapmak. Çünkü bu hü- kümet dayatmayla kurulmuştur, görülmedik rezillikler yapılmış- tır. Maalesef Çumhurbaşkanı da buna alet olmuştur. 1.2 milyon dolar, 2 milyon dolâr. 3 milyon dolar arasında değişen transfer ücretlerinden söz ediliyor. Şımdi de, "Neden bana dahaaz parave- rildi. Neden ben daha ucuza git- tün" kavgası yapılıyorkendı ara- lannda. Birtaraftan DTP diye bir kasa kurulmuş. Ali Şener'den Ba- yındır Grubu'na kadar çok kim- se var işin içinde. Ama bu pazar- lık ve satın almalann kasetleri, yann hepimizin önüne birileri ta- rafından "Sistemi böyle çüriittü- ler" diye konacak. - Bu kasetler sizde de var mı? - Bizde var. RP'de, Genelkur- may'da, MlT'te var. - Neden açıklamıyorsunuz? - Bunlar bir gün açıklanır. Ya- pılan halkın içıne sinmemiştir. Bakın. Karadeniz'de Yılmaz Baş- bakan olunca silahlar patlamadı sevinçten. Karadeniz sessiz. Me- se'e o kadar pis hale geldi kı. aya- ğım Meclıs'e gıtmıvor. - Peki DYP, içine düştüğü buna- hmdanÇitter'ûı bderiiğindeçıka- bilecek mi? - Eğer partının endışesi varsa, "Şu isim daha iyi" denirse. kong- re yapılır. Kongrede kim seçilir- se onun yanında olunur. Ama Sa- yın Çiller 3 defa seçilip gelmiş. Her kongre. yeni kırgınlıklara, bölünmelere neden olur. Kim ne derse desin, DYP'nin delegasyo- nunu en iyi bilen benim. Taban. örgüt Çiller'e sahip. Çiller'i "mağdur" olarak görüyor. Bugün genel başkanı değiştirmek bir ya- na, örgüt ve taban Çiller'e daha sı- kı sanlmıştır. - Bunalımın. genel başkan ola- rak Çiller'e yöneiik sonucu yok mu sizce? Her şe\ eskisi gibi mi olacak partide? - Hayır. Yeni kararlar var. Ba- kın, daha önce Sayın Çiller'e akıl hocalığı yapanlara. O adamlann hiçbiri halkın içinden gelmedi. Toz yutup çamura bulaşarak si- yaset yapmadılar. Bugüne kadar tek seçici Çiller di. Ama bakın ne oldu? Görülüyor kı bazı yanlış şeyler yaptık. Bunlar hepimıze ders olmalı. Mesela Sayın Çiller, ne politik geçmişi olan ne de si- yasi tabanı bulunan Yalım Erez'i her şeyin, herkesin, hepimizin üzennde tuttu. Sonuç ortada. Bundan böyle önseçim yapılacak. Partiden isti- fa etmeyen 100 milletvekili için aynlacak kontenjan dışında kalan 450 mılletvekili adayının tamamı önseçimle, delege tarafından be- lirlenecek. Zaten. istifa etmeyen 100 kişinin seçımlerde listelerin üst sıralanna yerleştirilmesi teşki- latın da isteğı. Teşkılata girtiğıniz zaman. partiyi sırtlanan yapıya gıtmiş olursunuz. Genel başkan kim olursa olsun, teşkilat partiyi götürür. Teşkilat da. bugün Çıl- ler'in etrafındadır. - Çiller'in muhalefete ahşık ol- madığı.çekip «ideceği sö\leniyor_. - Hayır, tam tersi. Bu olanlar- dan sonra daha da bilendi. 55. hükümetin programı yann TBMM'de okunacak. Güvenoylaması 12 temmuzda yapılacak Çözüm lıiikümeti programı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Bakanlar Kurulu'nun dünkü top- lantısında görüşülerek büyük ölçüde kesınleşti- rilen hükümet progra- mında, "seçim" değil. "çözüm" hükümetı he- deflerine yer verildı. Koalısyon ortaklan ANAP. DSP ve DTP'li ikişerbakanınkatılımıy- la oluşan komisyon tara- fından hazırlanan hükü- met programı. dün yapı- lan Bakanlar Kurulu top- lantısında, koalisyon or- taklan ve bakanların önenlen doğrultusunda netleştirildi. Hükümet programı, yann TBMM Genel Ku- rulu'nda okunacak. TB- MM Genel Kurulu'nda da onaylanan Danışma Kurulu karan gereği, hü- kümet programı üzenn- deki görüşmeler perşem- be günü gerçekleştırile- cek. gü\enoylaması da 12 temmuz cumartesi günü yapılacak. Alınan bilgiye göre. koalisyon protokolü esas alınarak hazırlanan prog- ramda genel ıfadeler kul- lanıldı. Başbakan Mesut Yılmaz"ın hükümet kur- ma çahşmalan sırasında. ülkenın en kısa zamanda ve altyapı çalışmalan ta- mamlanır tamamlanmaz erken seçime gidileceği yolundakı açıklamalan- na karşın, programda bir seçim takvimınden söz edılmemesi dikkat çekti. Prog- ramda, anayasaya u\gun olarak temsilde adaleti sağlayacak eşit ve demokratik bir seçim yasası çıkanlacağı vurgulanırken, nüfus sayımı \e seçmen kütüklerinin yenilenmesine olanak tanıvacak yasal düzenlemelerin de gerçek- leştirileceği bildirilmekle yetinil- dı. 8 yıllık zorunlu \e kesıntisiz temel eğitimin uygulamaya ko- nulacağınm belirtildiği hükümet programında, anayasanın 24. maddesine uygun olarak. temel C u m a r t e s i A n n e l e r i 1 1 2 . k e z b i r a r a y a g e l d i ÎHD üyesi îkram Mihyaz anıldı Galatasaray Lisesi önünde dün 112. kez bir araya gelen "Cumartesi Anneleri", tzmir'de 5 Temmuz 1994 günü sivil polislerce alındıktan iki buçuk saat sonra Kemalpaşa Yakakö>ü'nün vakınındaki askeri alanda cesedi bulunan İ/mir İHD üyesi ve Tüm Bel-Sen 2 No'lu Şube Başkanı İkram Mihyaz'ı andılar. Her hafta olduğu gibi tstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün Gezki Kayıp Arama Midibüsü'ne sırtlannı çeviren Cumartesi Anneieri adına yapılan açıklamada; Mihyaz'ın ölümünun namus cinayeti olarak açıklandığı belirtilerek "Devlet bütün kayıplar ve faili meçhul cina>etlerde olduğu gibi suçüstü \akalanmanın telaşnla Mihya/'ın ölümünde de kamuo>unu yanıhmıştır" deniidi. Mihyaz'ın ölüm yıldönümü nedeniyle KESK'in tstanbul merkezinde toplanan 100'e yakın sendika üyesi de "Katiller bulunsun. hesap sorulsun", "Analann öfkesi katilleri boğacak" sloganlan atarak Galatasaray'a kadar yürüdü. Mihyaz'ın fotoğraflanm taşı\an KESK üyeleri burada ka>ıp yakınlannın eylemine kaüldı. (Fotoğraf: BERTAN AĞANOĞLU) eğıtım kurumlannda zorunlu din kültürü ve ahlak eğitimıne devam edileceği, bunun dışındaki din eğitimı ve öğretıminin aılelerin ıstemıne bağlı olarak "devletin gözetim ve denetüni" altında ve- rileceğı belirtildi. Yerel yönetimlenn güçlendiri- leceğinın kaydedildıği program- da. son 1 yılda genel bütçeden ya- pılan adaletsiz aktarmalarla. yerel yönetimler arasında yaratılan bü- yük dengesizlrklerin hızla gideri- leceğı vurgulandı. Ekonomik dengelen yenıden kuracak polıtı- kalann yaşama geçınleceğinin kaydedildıği programda. kayıtdı- şı ekonominın kayıt altma alına- cağı. vergı oranlarının belirli alanlarda düşürüleceği. vergi ta- banının yaygınlaştınlacağı. enf- lasyona karşı koruv-ucu bir vergi reformu yapılacağı belırtildi. Çiftçınin destekleneceği de vur- gulanırken. tüm ekonomik ve sos- yal politıkalann oluşturulmasın- da ve uygulanmasında "Ekono- mik ve Sosval Konse\"in etkin bir şekilde işletileceği bildırildı. 55. hükümetin porgramında, Kürt sorunu konusunda "Günev doğu Anadolu'nun sonınlan, as- lında etnik nedenlerden değil, cof- rafL sosyalve ekonomik nedenler- den, bölgenin feodal yapısından. dıs. tertip ve tahriklerden ka> nak- lanmışür" denıldı. Bölücü teröre karşı mücadele etkıli bir biçimde sürdürülürken, demokratik hukuk devleti kurallanna tam bağlılığın güvence altına alınacağının vur- aulandığı taslakta. "Hükümeti- miz, hukukun üstünlüğü ilkesine bağlı kalarak, anayasal demokra- tik rejimi tüm kurumlanyla ek- siksiz olarak işletmeyi taahhüt et- mektedir" deniidi. Memurin Muhakematı Hak- kındaki Yasa'nın da kaldınlacağı belirtildi. Yargı bağımsızlığının sağlanacağı kaydedılen hükümet programında. eneıji sektöründeki darboğazın gıderilmesı için yap- işlet-devret modeline ağırlıkveri- leceği, nükleer enerjiden de ya- rarlanılacağı ifade edildi. NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR e-mail: oral.calislar@planet.com.tr Sosyal demokratların birli- ği üzerine şimdiye kadar edil- medık laf kalmadı. ANASOL hükümetinin kurulmasıyla bu konu yeniden gündeme gel- di. Birçok sosyal demokrat. "Keşke CHP koalisyona gir- seydi. O zaman sol ağırlıklı bir hükümet kurulmuş ola- caktı. Onanm daha etkili ha- le gelebilirdi" diyor. Merkez sağın ve merkez solun iki ayrı partide toplan- masının ülkemızdeki siyasi dengeleri bozduğuna ilişkin yaygın bir kanı var. Bir yönüyle doğru olan bu saptamanın arkasındaki asıl nedene kimse kafa yormu- yor. Herkesin iddiası, bu par- tilerin liderlerinin kişısel kap- rislerinın böyle bir bölünme- ye neden olduğu yönünde. Tansu Çiller'den Mesut Yılmaz'a, Deniz Baykal'dan Bülent Ecevit'e kadar bütün siyasi lıderlerimizın kışisel hırslarının çok yükseK oldu- ğunu biliyoruz. Zaten, Türki- ye gibi sıyasetin dikenli tel- Sosyal Demokratlarm Birliği lerle çevrili olduğu bir ülkede yüksek bir hırssahibi değilse- niz, siyasi yaşamda ayakta kalmanız mümkün değil. • • • Sosyal demokratlara dö- nersek, her iki liderin de aşırı hırslı olduğunu görüyoruz. Bu kişısel hırsın, çekişmede bir rol oynadığı da gerçek. An- cak birliği gerçekleştirebıl- mek amacıyla, Baykal ve Ecevit'e hırslannızdan vazge- çin demenin pek anlamlı ol- duğunu sanmıyorum. O zaman ne yapılabilir? Son hükümetin kurulmasın- da da goruldüğü gibi. sosyal demokratlar yılların verdiği eziklikle demokrasi için bir kavga yürütebıleceklerine ve bir başarı kazanacaklarına inanmıyorlar. Bu nedenle daha önce ik- tidar ortaklığı yapan CHP. bu kez muhalefette kalarak prim toplayabileceğine inantyor. Geçen sefer muhalefette ka- lan DSP ıse bir iktidar ortak- lığı denemesiyle bir şeyler yapmaya çalışıyor. Türkiye'nin merkez solcu- ları ne yazık ki. sosyal de- mokratlann uluslararası stan- dartlarını tutturamıyorlar. Merkez solun temel prob- lemlerinden bırisi sürekli ken- di sağlanndan etkilenmeleri. Örneğın merkez sağ partile- ri; MHR BBP gibi aşırı şoven partilerle ittifak yapmayı bü- yük bir başarı olarak görürler- ken sosyal demokrat partıle- rimiz kendi sollarıyla araları- na kalın bir sınır çekmeyı ma- rifet sanıyoriar. • • • Hiçbir gün CHP'nin ve DSP'nin kendi solundaki par- tilerle ittifak yapacağı konu- şulmaz. Konuşulsa bile red- dedecekleri bilinır. Çünkü on- lar yıllardır estırilen "komü- nizm" düşmanı kampanyanın etkisi altındalar. SHP'nin Er- dal İnönü döneminde çok yerinde bir kararla DEP'le yaptığı ittifak, diğer sosyal demokrat önderler tarafından sürekli eleştiri konusu yapıldı. Çünkü ülkede estirilen "bölü- cülük" rüzgârı onları korku- tuyordu. • • • Kendi solundan korkan ve sağa ödün verirse oyunu art- tıracağını sanan anlayış, mer- kez solun en temel zaafı. Bu sağcı kavrayış nedeniyle sos- yal demokrat liderler zaman zaman dağılan merkez sağın yerine kendilerini aday göre- biliyorlar. Sosyal demokrat partilerin tabanı, yönetimlerinden da- ha solcu ve daha demokrat. Bunu ülkenin dört bir yanın- da yaptığım gezilerden ve okuyucularla olan temasla- rımdan bıliyorum. Merkez so- lun temel sorunu, 12 Ey- lül'den bu yana sağa kayma- sı ve devletçi bir çizgiye çe- kilmesi. Kendi gücüne gü- venmeyen ve sağcılarla mil- liyetçilik yarışına giren tutum her iki sosyal demokrat par- tiyi cılızlaştırıyor. Merkez sol, özgürlük bay- rağını elinealabilirse; "komü- nizm", "bölücülük" gibi sağ- cılann estirdiği rüzgârlan aşa- bilirse; iki ayrı parti içinde bi- le olsalar büyüme şansını ya- kalayabilirler. Cesaretli tutum, onlann bir- birleriyle rekabet etmek yeri- ne sağla rekabet etmesini de beraberinde getirir. O zaman her türden seçim ittifakını da cesaretle gerçek- leştirebılirler. Sosyal demokrasinin sıkın- tısı, parti liderlerinin kişisel kaprislerinin çok ötesınde. Her iki partinin de solayönel- meleri gerekiyor. Kendi so- lundan korkan bir sosyal de- mokrasi solculaşamazve bü- yüyemez. Avrupa'yı da bu açıdan izlemekte yarar var. MÎKRO DtNÇ TAYANÇ KÖP Uçuş Mağaranın duvarları da tavanlan da kıpır kıpır. Küçük vampir yarasalar tutundukları sarkıtlardan birbirlerine seslenerek toplantı yapmakta. Toplan- tının konusu, çevrede kanı emılecek canh kalma- ması, kalmış olanlann da kendilerini küçük vam- pir yarasalardan koruyabilmek için birleşip nöbe- te durmaya başlamaları. Sessiz çığlıklar altındakı toplantıdan çıkan ka- rar, hep birlikte mağaradan çıkıp dağın tepesinde- ki büyük vampir yarasanın magarasına gitmek ve onun bilgeliğinden yararlanmak. Bir karanlık sürüsü olup dağ başındaki dipsiz ta- vansız karanlıklar mağarasının yolunu tutuyorlar. Büyük vampir yarasa, bilgeliğinden emin, küçük- lerin dertlerini dinliyor ve başını iki yana sallayıp "Nicedir dışarlara çıkmadıydım. Bakalım yoklu- ğumda neler olmuş, nice olmuş. Hiç kanı emile- cek canlı kalmaz olur muymuş " diyerek açıyor ko- ca kanatlarını ve fırlıyor mağaranın karanlığından yeryüzünün aydınlığına doğru. Merak, endişe ve dehşet ; çinde bu yaşamsal ke- şif uçuşunun ne kadar sürebileceğinı tartışmaya koyulan küçük vampir yarasalar, bir de bakıyorlar ki, büyük vampir yarasa çıktığınca çabuk mağa- raya dönüyor. Hem de tepeden tırnağa kana bat- mış durumda. Sevinç ve umutla 'Yaşa ey bilge. Kanı emilecek canlılar buldun demek kı. Haydi bizlere de yerini göster" diye çırpınıp uçuşmaya başlıyorlar. Bü- yük vampir yarasa. bir taşa ilişiyor ve "Yahu hanl benim mağaranın girişinde bir ulu çınar vardı ya?.." diye girişıyor. Küçükler hemen onun sözle- rini kesip "Evet. evet. Hatta biz de buraya gelir- ken o ulu çınarın gövdesınden dolanıp dallannın arasından sızmıştık" diye evetliyorlar. Büyük vam- pir yarasa, ilıştiğı taştan düşerken son sözlerini söyiüyor: "Işte ben, o ulu çınann orda olduğunu unutmuştum!" Fıkra bu, yoksa hiç koskoca ulu çınarın varlığı unutulabılinır miü! Günlerdir gazetelerden TV'lere çeteleşmeler- den, çeteleşip de devlet kurumlannı birbirıne dü- şürecek eylemlere kalkışmalardan geçilmiyor. Te- lefon dinlemeye dalanların ekonomıyi boşlaması ne denli doğal ise, ekonomıyi boşlamışların suç kavramını göz ardı etmeleri de o denli doğallaşı- yor! Oysa ortada; sabotaj kokan "/<aza"lardan Kıb- rıs için devletten gizlenerek verılmiş ödünlere, va- kıflar eliyle para toplamaktan devlet kurumlarında- ki yeteneksiz kadrolaşmalara, yurtdışına servet kaçınp da hesabını gızlemekten hıleli ıhale dağı- tımlarına, "evet.. irtica" diye çekilen manşetler- den uyuşturucu kaçakçılığına bir dızı suç var... Bu suçlar kımine göre "ufak şeyler" kimıne gö- re "bağımsız Türk yargısının ortaya çıkartacağı olaylar!" Ne var ki, ortalıkta bir suç varsa. mutlaka bu su- çu ışleyen suçlu ya da suçlular da olmalı. Pekiyi; ya suçu işleyen ya da işlettıren ile suç ve suçlular konusunda açıklamalar yapanlar örtüşüyorsa? t Dahası, işlenen suçlar "maddi" suçlar olcnarim da ötesinde, bir ulusa ve ülkeye karşı işlenroış "vn- sanlık suçlan" ise?.. Daha da beten. böylesi bir ortamda işlenmiş olan suçların üstü örtülür ve de suçluların suçlan yanlanna kâr kalırsa? O zaman suçun, hastalıklı birtoplumsal olguya dönüşmesi ve hastalıklı toplumun da sürekli suç- lu üretmesi kaçınılmazlaşacaktır. Ana fikir: Yarasanın leşleştirdığini timsahlar yer. Ana fikrin ana fikri: Timsahın gözyaşlarına ka- nılmaz! ,*)' Bosnalı şair Sarayliç gazetemizi ziyaret etti Çatalca Belediyesi ve Türkiye Yazariar Sendika- sı'nın düzenlediği 2. Balkan Şiir Günleri Büyük Ödülü'nü alan İzzet Sara> liç, gazetemizi ziyaret et- ti. Bu yılki konusu "Çağdaş Bosna-Hersek Şiiri" olarak belirienen şiir günlerine katılan Saray liç, ga- zetemiz Genel Yayın Koordinatörü Hikmet Çetin- kaya, \ azıişleri Müdürü İbrahim Yıldız ve TYS Ge- neİ Başkanı Ataol Behramoğlu'yla bir süre sohbet etti. Sarayliç, Türkiye hakkında bilgi aldı. Yaşayan en büyük Bosna-Hersek şairi olarak tanınan Saray- liç. özgür şiiri >e kendîne özgü kişiliğiyle daima ilgi merkezinde kalan bir şair. Yaşadığı çağın karmaşa ve bunalımlannı. günlük hayatın beraberinde getir- diği anlaşmazlık ve mumsuzluklarım kendine has. alaycı bir üslupla şiire taşıyarak küçük mutlulukla- nn, düşsel ve gerçek dostluklann, içtenlik dolu bü- yük şiiriniyazdı. (Fotoğraf: SAADET USLU) CHP'li kodınlor toplandı İstanbul Haber Servisi - GHP Kadıköy Kadın Kurulu Başkanı Serpil Şekercioğlu. REFAH- YOL'un yarattığı şerıat tehlikesine karşı kadın örgütlenmesine hız \er- diklennı \urgula\arak 2 nısandan bu yana yaptık- lan alan çalışmalan sıra- sında 5400 kadınla yüz yiize görüşme fırsatı bul- duklannı belirtti. Kadı- köy Belediye Başkanı Se- lami Öztürk de Kadıkö> Belediyesı'nın, Türki- ye'de borcu olmayan tek belediye olduğunu iddıa etti. GHP llçe Kadın Kunı- lu ve Kadıköy Belediye- si. partiye yoğun katılım- lann olması nedeniyle yeni kadın üyelenn bilgi- lendirilmesı amacıyla dün Eysan Otel'de .bir toplantı düzenledi. Top- lanfıya ÇHP Istanbul Milletvekili Mehmet Moğultay. ÇHP Kadın Kollan Genel Başkanı GüldalOkutucuveGHP Kadıköy tlçe Başkanı KadirÖğütde katıldı.