Katalog

29EMMUZ 1997 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ ftekli maaşları '1 ığustosta öeniyor • NKARA (AA) - Errkli Sandığı'ndan maaş î^la emeklı, dul ve -yetnlerden bırincı gruba ,-giralerin üç aylık jnaşlannın. 1 ağustos cuma ;gürinden itibaren aylık .alddan banka şubelerinden .ödameye başlanacağı _bilcrildi. Aynca tüm grulann vergi iadelerinin de </nı gûn ödeneceği kayiedildi. Emekli Sandığı yetHHIeri, maaş ödemeleri sıraında banka önlerindeki yığımalann giderilebilmesi amcıyla başlatılan çalımalann da son aşanaya geldigini bildrdiler. Sabancr'dan Tirk Philips satışı • bTANBUL (AA>- Sabıncı Holding ve Aktank, portföylerinde bulınan Türk Philips'in samyi, ticaret ve aydınlatma şirbtlerine ait toplam yüzie 25 hisseyı, Holandalı ortaklanna satış karan aldı. İMKB •Başcanlığı'na verilen bilgye göre, Sabancı Holfing 4 milyar 987 mihon 502 bin lira nominal değtrli Türk Philips Ticaret AŞ lisse senetlerini 1 Tiıihon 170 bin dolara, 4 mihar 471 milyon 90 bin lira lominal değerli Türk -Philtps Sanayi AŞ hisse senttlenni de 1 milyon 46 bin Jolar bedelle Philips Electronics NV şirketine satma karan aldı. Alper Kıif, yeniden Istanbul Defterdarı - • İSTANBLL (AA) - Istanbul Defterdarlığı'nın yönetim kadrosu yeniden -yapılandınldı. 54 hükümet döneminde defterdarlıktan alınarak Ankara'da .görevlendirilen ve daha sonra Adıyaman Defterdarlığı'na vekâleten atanan Alper Kuş. görevine iade edildi. Alper Kuş'un yçrine vekâleten Istanbul rPefterdarlıgj'na getirilen Nurettin Canikli ise Maliye Bakanlığf ndaki Daire Başkanlığı görevine döndü. KOBİ'ler yarım kapaslte çahşıyor • Ekonomi Servisi - -fstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu 'Başkanı Mehmet Yıldınm, küçük imalat sanayicilerinin ekonomi ile siyasi istikrann "sağlanamamasından rahatsız olduğunu kaydetti. "Yıldınm, Oda tarafından •yapılan Küçük Sanayi ÎCapasite Kullanım •Araştırması'yla, tstanbul'da bulunan çeşitli sektörlere ait 323 firmanın 1996 yılında genel durum ve "beklentilerinin tespit edildiğini belirtti. Mehmet Yıldınm, lstanbul'daki küçük sanayinin kapasite kullanım oranının tartısız ortalamaya göre, 1996 yılında, yüzde 58.89, tartılı ortalamaya göre ise yüzde 65.93 olarak gerçekleştiğini kaydetti. Özelleştirme ihaleleri başlıyor • ANKARA (AA) - Başbakan Mesut Yılmaz, yeni hükümetın göreve gelmesi sonrası durdurulan özelleştirme ihalelerine devam edilmesini öngören yenı bir genelge yayımladı. Yeni genelge gereği, daha önce yapılacağı duyurulan ihalelere devam edilecek. Başbakan imzalı 1 Temmuz'da yayınlanan genelgede, özelleştirme ihaleleri ikinci bir tarihe kadar durdurulmuştu. Küçülder dünyaya açfacak • Ekonomi Servisi - Küçük ve orta büyüklükteki işletmelere, KOSGEB ve Dışişleri Bakanlığı'ndan destek geldi. Küçük ve orta ölçeldi sanayi işletmeleri ; için yabancı firmalarla karşılıklı görüşme ve ! işbirliği imkânı oluşturulması, yurtdışı , pazar paylannın arttınlması ve ihracat imkânı yaratılması amacıyla Dışişleri Bakanlığı ile Küçük ve Orta Ölçekli Sanayi Geliştirme ve DestekJeme Idaresi Başkanlığı (KOSGEB), sonbaharda yurdışına iş gezileri düzenleyecek. Enflasyon, büyüme, bütçe açığı gibi göstergeler, dış borç miktarma göre belirlenecek Hükümet borç telaşında ESRA YENER • Devlet Bakanı Taner'e brifing veren bürokratlann, iç borçlanmaya ağırlık verilmesi durumunda stoktaki yükselme ve faizlerdeki çıkışa dikkat çektikleri, KİT zamlannın da enflasyonu körüklemesi nedeniyle tek seçeneğin dış borçlanma olduğunu belirttikleri kaydediliyor. ken yetkililer, "Hükümet çözümü dış borçta arıvor. Ancak uzun vadeli kre- di alınamadığı için 1 yıl vadeli dış borç bulunmaya çalışılacak" dediler. Göreve gelir gelmez akaryakıta yüzde 32. şeker fiyatlanna yüzde 35, telefon kon- tür ücretlerine yüzde 50 zam yapan hükü- metın onayıyla, Hazıne 1 ay ıçınde faızleri yükselterek 900 trilyon liralık iç borçlan- maya gitti. Zam ve faizlerdeki çıkışla dö- viz kurunun da artması, yıl sonunda yüz- ANKARA- Hükümet, Eylül 1997-Ni- san 1998 arasmda 3.5 katrilyon liraya ula- şan iç, yılsonuna kadar da 6 milyar dola- ra ulaşacak dış borç ödemelerini karşıla- yabilmek için kaynak telaşına girdi. Iç borçlanmanın arttınlması durumunda fa- iz oranlannın artacağına, KİT ürün fıyat- lannın arttınlmasıyla da yüksek enflas- yon tehlikesininortayaçıktığına dikkat çe- de 90-95 beklenen enflasyonun yüzde 100'ü aşacağı tehlikesinı ortaya çıkardı. Devlet Bakanı Güneş Taner'e brifing veren bürokratlann, iç borçlanmaya ağır- lık verilmesi durumunda hem stokun yük- seleceğıne, hem de faizlerin çıkacağına dikkat çektikleri kaydedıldi. KİT ürün fi- yatlanna yapılacak zamlann enflasyonu da- ha da körükleyeceğini belirten bürokrat- lann dış kredı bulunması gerektiğini be- lirttikleri kaydedildi. Taner'in, devletin borç ödemelerini gö- rebilmek ve düzenleyebilmek için tüm ku- ruluşlardan nakit açığı ve borç yükünü içeren bir tablo istediği bildirildi. Borç- lar için finansman arayışına giren Taner'in, AÇIKLAMALARI KOALİSYONDA SORLN OLDU Başbakan Yılmaz Taner'i uyardı • Mesut Yılmaz, Güneş Taner'den, açıklamalannda daha dikkatli olmasını isterken Başbakan Yardımcısı Ecevit de Taner'in demeçlerinin kişisel olduğunu söyledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Devlet Bakanı Güneş Taner'in. hükü- met programlanna dayanmadan ve gö- rüş almadan arka arkaya yaptığı açıkla- malar. hükümetin DSP kanadının yanı sı- ra ANAP'ı da rahatsız ettı. Başbakan Me- sut Yılmaz'ın, Taner'den, açıklamalann- da daha dikkatli olmasını istediği bildi- rildi. Başbakan Yardımcısı Bülent Ece- vit de Taner'in demeçlerinin kişisel oldu- ğunu söyledi. Taner'in, hükümetin kurulmasının he- men ardından, akaryakıt ürün fiyatlanna yapılan yüzde 32 oranındaki zammı sa- vunmasmdan sonra. KDV oranlannın art- tınlacağı yönündeki açıklamalan, Mali- ye Bakanı Zekeriya Temizel tarafından gergin karşılandı. Temizel, akaryakıt fiyatlanna yapılan artışın halkı zor duruma sokacağını be- lirtirken "Akaryakıt fiyatlanna yapı- lan zam, arabası olan yüksek gelir gnıp- larmı etkiler" diyen faner'i "Bu, hükü- met karandır. Biz de arkasında durmak zorundayız" diyerek destekledi. Kişisel olarak vergi oranlannın arttı- nlmaması gerektiğini düşündüğünü be- lirten Temizel, açıklamasının hemen ar- dından. Taner'in "KDV oranlarını aıt- tıracağız" demeçlerinde ısraretmesi üze- rıne. "Bu konuda bir açıklama yapıia- caksa, bunu Maliye Bakanı yapar" di- yerek tepki gösterdi. Taner'in son olarak, "Enflasyon yıl so- nunda yüzde 100'ü aşar" diye açıkla- ma yaparak tüm piyasalan dalgalandınp döviz ve faizin fırlamasına neden olma- sı, hükümetin DSP kanadının ardından ANAP kanadını da sinırlendirdi. Başbakan Yılmaz'ın, Taner'den eko- nomi konusundaki açıklamalannda dik- katli olmasını istediği öğrenildi. Ecevit de Cumhuriyet'c yaptığı de- ğerlendirmede, hükümette genel uyumun devam ettiğinı. diyalogla çözülmeyecek bir sorun görmediklerini vurgularken "Ekonomi çok hassas bir konu. Gele- ceğe yönelik öngörülerde bulunmak dengeleri sarsabiliyor" diyerek rahat- sızlığını belirtti. Taner koalisyon ortaklannın tepkisini çekti. KDV oranlannın arttınlması yönündeki projesinin de Maliye Bakanı Zekeriya Te- mizel tarafından kabul edilmediğine dik- kat ceken yetkililer, kaynağın zam ve iç borç dışında bir yöntemle bulunmasının zorun- lu olduğunu kaydettiler. Çalışmada dış kaynak bulunması için uluslararası kredi değerlendirme kuruluş- lanyla masaya oturulması ve karşılıklı çalışılması öngörüldü. Uluslararası piya- salarda bir ön çahşma yapılması ve yeni borçlanma yöntemlerinin hazırlanması- nın karara bağlandığını anlatan yetkililer, şu bilgileri verdiler: "Öncelikle Dönya Bankası ve Uluslararası Para Fonu ile uzlaşma içine girilecek. IMF ile eylül ayında yapılacak toplantı- dan yapıcı çözüm alınması gerekiyor. Daha sonra 1 yıl vadeli dış kredi için finans çevreleriyle görüşülecek. Ay- m çerçevede, Telekom, Tüp- raş, Ereğli Demir-Çelik Fab- rikası gibi kârlı kuruluşla- rın hisselerine dönüştürül- mek üzere tahvil çıkarıla- rak, hem iç, hem de dış piya- salarda satılması gündeme gelebilir." İç borçlanmada da dövize endeksli kâğıt satışının gün- deme gelebileceği bildirildi. Hükümetin, Eylül 1997-Nisan 1998 arasmda 3.5 katrilyon li- ralık iç borç geri ödemesi yap- ması gerekiyor. Aynca, yılso- nuna kadar Türkiye'nın yakla- şık 5.5 milyar dolarlık dış borç ödemesi bulunuyor. REFAH- YOL'un kaynak paketlerinde yer alan projelerle, bedelsiz it- halat karşıhğı toplanan 1.5 mil- yar marklık 1 yıl vadeli tasar- ruflann geri ödemeleri de ara- lık, ocak aylannda yapılacak. Bütçenin 2.5 katrilyon lira- lık açık vereceğine dikkat çe- ken yetkililer, özelleştırmeden yılsonuna kadar ancak 1 mil- yar dolarlık bir gelirin gelebı- leceğini, kaynak için KİT sa- tışlanna güvenilmemesı ge- rektiğini vurguladılar. Yetki- liler, "Enflasyon, büyüme, bütçe açığı gibi önemli gös- tergeler, dışarıdan buluna- bilecek kaynağın miktarına göre şekillenecek" dediler. Sanayiciler, bugünün GB koşullannda Turgut Özal modelinin uygulanamayacağı görüşünde Ihra^atçı para değil moral istiyor HAYRtYE MENGÜÇ Önümüzdeki cuma günü Istanbul Çıra- ğan Sarayı'nda yapılacak olan ANASOL- D hükümetinin ilk ihracat koordinasyon toplantısında dış ticaretten sorumlu Dev- let Bakanı Işın Çelebi'yle bir araya gele- cek olan ihracatçılar, toplantıda 1980'li yıllarda ortaya çıkan "hayali ihracat" olaylanna dikkat çekerek, parasal teşvik- ler istemeyeceklerini belirttiler. Özal dö- neminde şirketlere yönelik maddi destek- leri onaylamadıklannı ifade eden ihracat- çılar, hedeflenen yeni ihracat seferberliği- nin gerçekleşmesi için devleti ihracatçının arkasında olmaya davet edeceklerini söy- lediler. Türkiye ihracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Okan Oğuz yeniden başlayan ih- racat koordinasyon toplantılannın ilkinde TtM'in hazırladiğı "Hükümetten Beklen- tiler" raporunu sunacaklannı söyledi. Akdeniz İhracatçılar Birliği Başkan Ve- kili Şevki Altınöz, Özal döneminde ihra- catçılara venlen maddı teşviği onaylama- makla birlıkte o dönemde devletin göster- diği moral desteğı aradıklannı ifade ede- rek, "Özal gerek başbakan yardımcılı- ğı gerekse başbakanlığı döneminde bi- ze 'Benim bırincı konum sizlersiniz, ge- lin beraber el ele şuraya-buraya gidelim' diyerek teşvik edip morali yükseltiyor- du. Aynca uygulamada da karşı ülke- lerdeki problemleri çözmek için bera- ber hareket ediyordu. Yani ihracatçı ar- kasında devletin olduğunu biliyordu" di- ye konuştu. Altınöz. GB sonrası ıhracatı çok cazip kılacak malı teşvikleri verme- nin mümkün olmadığını ve Özal döne- mındekı ihracat hamlesine benzer bir ham- lenin bugün yapılamayacağını ifade ede- rek ihracatı cazip kılmanın tek yolunun ma- liyetlerin düşürülmesi ve ihracatçıya ve- rilecek krediler olduğunu söyledi. Istanbul Tekstil ve Hammaddeleri Ihra- catçıları Birliği (ÎTHÎB) Başkanı Evren- sel Erdoğan da hükümetin gümrük birli- ği sonrası sübvansiyon sayılabilecek des- tekleri gerçekleştirmesinin mümkün ol- madığını söyledi. Erdoğan, "Hükümet- lerin ihracatçıya desteği, uygun kur po- litikalan ve fiyat kontrolü kendi elin- de olan malların üreticiye aktarılma- sında dünya fiyatlarının üzerinde ol- mayacak, bir başka deyişle Türk mal- larına rekabet şansı yaratacak bir po- litika ile mümkün olabilir" diye konuş- tu. Hükümetin soruna yanlış noktalardan baktığını da ifade eden Erdoğan. "thra- catı yüzde lSarttınndiyoıiar, fakat ih- racat emirle, talimatla artmaz" dedı. Asgari ucret belirleniyor Hedef yüzde 90-95 artış • DlE'nin, gıda harcamasına koşut olarak 31 milyon 286 bin 456 lira olarak saptadığı rakamm üzerine, yüzde 2.6 civannda olacağı tahmin edilen temmuz ayı enflasyonu ve refah payı eklenecek. BANU SALMAN ANKARA - Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun bu- gün yapacağı toplantıyla 1 ağustos tanhinde yürürlüğe girecek asgari ücreti. kesin olarak belirlemesi bekleni- yor. Devlet Istatistik Enstıtü- sü'nün (DİE) gıda harcama- sına koşut olarak 31 milyon 286 bin 456 lira olarak sap- tadığı rakamın üzerine, yüz- de 2.6 civannda olacağı tah- min edilen temmuz ayı enflas- yonu ve refah payı eklene- cek. Türk-lş, refah payının puan olarak değil, yüzdeli ola- rak eklenmesi isteminde bu- lunacak. DİE'nın komisyonabildir- diğirakamınbrüt olarak alın- ması nedeniyle asgari ücretin netinin 22 milyon liraya ka- dar düşeceğine dikkat çekil- di. Pnme esas taban ücreti 36 milyon lirayı, işçi ve işveren- den yapılan en düşük prim kesintisi toplamı 12 milyon lirayı aştığı halde ve en düşük emekli aylığı 30 milyon 548 bin lira düzeyindeyken, as- gari ücretin netinin 22 mil- yon lirada kalmasınm "den- gesizliği artbracağı" belırtıl- di. Asgari Ücret Tespit Ko- misyonu'nun temmuz ayı enf- lasyonunu tahmini olarak yüz- de 2.6 civannda alması duru- munda DlE'nin belirlediği brüt 31 milyon 286 bin lira- lık asgari ücret, yaklaşık 800 bin lira artarak, ancak 32 mil- yon liraya ulaşacak. Asgari ücretteki artışın 1 Ağustos 1997-1 Ağustos 1998 döne- mi için yüzde 90-95 oranın- da olacağı belirtiliyor. Buna göre. yüzde 95 'lik artış hesa- ba alındığında 17 milyon 10 bin liralık asgari ücret, 16 mil- yon 159 bin lira artarak, 33 milyon 169 bin liraya çıka- cak. Yürürlüktarihinin 1999 yılından itibaren 1 ocak tari- hine çekilmesi konusunda ko- misyonun anlaşmaya varma- sı nedeniyle 1 Ağustos 1998- 31 .Aralık 1999tarihlennıkap- sayan 5 aylık dönemde son 5 yılın enflasyon ortalamalan alınarak artış yapılacağı, bu oranın da yüzde 30 civartnda olacağı kaydedildi. Bu du- rumda, yüzde 95 "lik artışla bir yıllık süre için 33 milyon lira olacak asgan ücret, son 5 aylık dönem için yaklaşık 10 milyon lira arttınlacak. Işveren kesiminin daha ön- ceki yıllarda komisyona sun- duğu, "asgari ücretin DİE rakamları doğrultusunda belirlendikten sonra, sosval yardım ödemelerinde bulu- nan işyerleri için düşürül- mesi" önerisini kabul etme- yen işçi kesimi, bu yılki top- lantıda sunulan "ek ödeme- lerde bulunmayan, yani top- lusözleşme imzalamayan iş- yerlerinde asgari ücret dü- zeyinin yükseltilmesi" ko- nusunda ilke olarak uzlaştı. Havalann geç ısınması yuzünden hazır giyim firmalarındaki sezon indirimleri erken başladı Hazır giyim firmalanndan yüzde 50'ye varan indirim Vitrinlerdeki enflasyon düştü Ekonomi Servisi - Hazır giyim firmalan, havalann geç ısmmasının etkısıyle de bu yaz iç pazarda um- duğunu bulamadı. Pek çok firma- nın temmuz indirimine haziranda başlamak zorunda kaldığı gözle- nirken bu ay bütün mağazalann vit- rinlerinde yüzde 50'ye varan oran- lardaki indirimler dikkati çekıyor. Bu sezon kendi koleksiyonunun yanı sıra 250'ye yakın dünya mar- kasını da müşterilerine sunan Bey- men'in yüzde 25-50 arasındaki in- dirime geçen hafta başladı. 1997 ilkbahar-yaz indiriminde Beymen koleksiyonlannm yanı sıra Guess, Moschino. Versace, Donna Karan, Valentino gibi ithal ürünleri de yer alıyor. Mayo. t-shirt gibi ürünlerde yüzde 50'ye varan indirimler ise özelliklehenüztatil alışverişi yap- mayanlar için iyi bir fırsat yaratıyor. Bu arada Marks and Spencer'da 16 temmuzda başlayan indirim de sü- rüyor. Nişantaşı ve Bağdat Cadde- sı'ndeki mağazalannda hizmet ve- ren Marks and Spencer kadın. er- kek, iç gıyım, çocuk reyonlannda ve bazı ev tekstili ürünlennde yüz- de 40'lara varan indirim uygulu- yor.Çarşı Mağazalan'nda ise tem- muz ayı başından bu yana gerçek- leştirilen indirimli satışlarsürüyor. Yargıcı iç pazardaki durgunluğu özel promosyon günleriyle giderme- ye çalışıyor. Gömlek günleri gibi günler belirleyen Yargıcı. bu hafta dört gün boyunca erkek koleksiyo- nunda özel promosyon düzenliyor. Bugünlerde Yargıcı mağazalannda satılan erkek koleksiyonlannda yüz- de 50 indirim yapılacak. Geçen haf- ta genel indirime de başlayan Yar- gıcı, eylül ayının ilk haftasına ka- dar diğer ürünlerinde de yüzde 30- 35 oranında indinm uyguluyor. UKİ ise yaz indirimlerine 15 temmuzda başladı. Yüzde 30'luk indirimler ağustos sonuna kadar sürecek. Bu indirimlerleUKl'de 50 milyon liralık bir erkek takım 37 milyon liraya, 25 milyon liralık er- kek ceket 17.5 milyon liraya. 10 milyon liralık erkek pantolon ise 7 s milyon liraya alıcılannı bekliyor. Vakko, sezon indirimine 11-12 ağustosta Vakko Ankara ve İzmir'le başlamayı planlıyor. Vakko indi- rimleri daha sonraki günlerde 27- 28 ağustosa kadar Bursa, Antalya, Akmerkez, Suadiye ve Beyoğlu ma- ğazalannda dönüşümlü olarak de- vam edecek. Vakko aynca gömlek, kravat, eşarp butikleri ve corner'la- nndaki özel indirimli satış günleri- ni de 11-25 ağustos tarihleri ara- sında gerçekleştirecek. Tansaş ise giyim reyonlanndaki yaz sonu indirimini geçen hafta baş- lattı. İndirimler Narlıdere, Göztepe, Güzelyalı, Çiğli. Bostanlı. Bodrum, Kuşadası ve yakında hizmete açı- lacak olan Gaziemir alışveriş mer- kezleriyle Gırne, Buca, Çeşme ve Bornova mağazalannda uygulana- cak. Kampanya süresince giyim re- yonlannda bulunan bazı ürünlerde yüzde 25 indirim uygulanacak. Aynca spor giyimin gözdesi je- an piyasasında da sezon indirimle- ri başladı. 15 temmuzda indinme giren Mavi Jeans; Web Mavi, Miss Mavı ve Active Mavi gruplannda yüzde 10-30 indirim uyguluyor. İŞÇİNİN EVRENtNDEN ŞUKRAN SONER Duyansız Harb-lş'in önceki gün katıldığım eğitim semine- rinde bu köşede işçi sorunlarına eskisi gibi yer ver- mediğim için bol eleştiri aldım. Bu duyguyu almış okurlar için de "Işçinin Evreninden" başlığı seçil- miş bir köşede işçi sorunlannın sadece son aylar değil, son yıllarda çok az yer almasının, benim duyarsızhğım ya da seçimim olmadığını söyleme- liyim. Işçiler ve sendikacılar aslında hiçbir dönem önemli bir ağırlıkta "Cumhuriyet" okuru olmadılar. Gazetede ve bu köşede işçi sorunlannın ağırlıklı yer almasının nedeni, bizim ve okurumuzun, çalı- şanların, işçi sınıfının sorunlarına, çahşma ve sen- dikal yaşama yoğun ilgilerinin yansımasıdır. Aslında bizim, aydın Cumhuriyet okurunun bu ilgisi, sol, sosyal bakış açıları değişmedi. Ama ne yazık ki, Türkiye'nın genel gündeminde, yaşam- sal sorunlarında yaşanmakta olanlar ile, işçi sını- fı ve de özellikle sendikal örgütlenmelerinin duyar- lılığı arasındaki tersine gelişim ortaya bir garip tab- lo çıkardı: Olup bitenlere işçi sınıfının, çalışanların çıkarları penceresinden bakış, örgütlü karşı çıkış yaşanmıyor gibi. Böylesi bir tabloda bize de, işçi sınıfı hareketi- ni, sendikaları eleştirmekten başka yazacak bir şey kalmıyor. Savunmak, sahip çıkmak istediği- miz bir hareketi sürekli eleştirmekten ve bu eleş- tirilerle yapıcı olamamaktan yorulunca da, yaza- mamak gibi bir noktaya geliniyor. Sendikal hareket kelimenin tam anlamı ile "işçi sınıfı çıkarlan, sorunlanna, bağlantılı olarak, siya- sal ve ekonomik yaşama akıl almaz boyutlarda du- yarsız, eylemsiz kalınca da.." ortada eleştirilecek konu bile kalmıyor. Bu arada sendikal yaşama her zaman duyarlı ol- muş Cumhuriyet okuru da. iyice yozlaştığına, üze- rine düşeni yapmadığına tanık olduğu sendikal yaşamla olan bağlarını, ilgisini de kaçınılmaz yiti- riyor. Sendikal örgütlülükte yaşanan büyük çöküşte, yeni dünya sömürü düzeninin ve 12 Eylül'ün silin- dir gücü ile ezme etkisi ne kadar gerçekse, bunun sonucu moral çöküşün işçi sınıfı, örgütleri sendi- kalar ve sendikacılar üzerindeki tahribatı da o ka- dar gerçek. Dün "acaba ben mi fazla abartıyorum?" diye kendi kendimi sorgulamaktaydım ki, işveren kö- şe yazarı Güngör Uras'ın benim sendikacılığa iliş- kin eleştiri ve kaygılarımın bir parçası sayılabile- cek yazısı yayımlandı. Uras, sendikacılığın özünde, ikı sınıfın çıkarları- nın çatışmasının yattığından, işçi sendikalan baş- kanlarının işveren sendika başkanları peşınde ka- pı kapı dolaşıp sendikacıhk yapmamalanndan duy- duğu kaygıyı dile getiriyor. Sendikacılığın belki üyelik değil ama moral değerler bakımından çö- küşünün ilanı anlamında bir tablo ile karşı karşıya bulunduğumuzu, ortada sorunlara yanıt verecek örgütler olmadığında her zaman kötü sosyal pat- lamaların gündemde olabileceğini anımsatıyor. Uras'a kısa bir ekleme yaparak, üyelik anlamın- da da, gerçeklerin ürkütücü boyutlarda olduğunu, istatistiklerde sahte olarak en son 2.7 milyon ola- rak görülen sendikalı işçi sayısının, sendikalann kon- federasyonlara ödemekte oldukları aidatlara gö- re 1 milyonun altına, gerçek üyelikte ise 750 bin- lere kadar düştüğünü söylemeliyim. Bir de bu işin, sendikacılıkta gelecek görmeyen, işçiliğe asla dönemeyecek kadar özel bir yaşam edinmiş, sonu olmayan bir işte, "kısa sürede ne kopanrsam kâr" mantığı ile yola çıkmış kimi sen- dikacının akıl almaz ahlak çöküşü var ki, her şeye tuzbiberekiyor.. Geçen hafta bir Cumhuriyet okuru isyan halin- de, "Gelin de gözlerinizle görün, fotoğraflannı çe- kin" diye telefonda isyan halinde bağırıyordu. Bir tatil yöresinde en lüks otellerden birinde, eğitim semineri adı altında toplanmış sendika başkanla- nnın oynadıklan büyük kumarlardan, akıl almaz har- camalarından, çevreye, turıstlere taşkınlıkların- dan, şımarıklıklarından, sarhoşluklarından.. örnek- ler veriyordu. Rejim, insan haklan, demokrasi, laiklik, sendi- kal haklar, çocukları şeriatın militanı yapan eğiti- me karşı çıkmak..gibi konularda elbette işçi ve iş- veren sendikalarının liderleri buluşabilirler, daya- nışma içinde olabilirler. Sınıf bakış açıları, örgüt- lerinin varlığı ve gücünü koruyabilmeleri, eylemli- likleri ileduyarlılıklarını gösterebilmeleri koşulu ile. Imam-hatiplerin orta kısımlannı kapattırmamak üzere, şeriat cephesi ayakta, örgütlü tepkilerini koyuyor. Sahi milyonlarca üyeleri adına kapı kapı dolaşmaktan başka bir şey yapmamış, işçi-işve- ren sendikaları, üyeleri neredeler? Şu eğitim so- runu, o adı geçen milyonlann çocuklarının eğitimi sorunu değil mi? Sadece onlar mı, demokrasi cephesi olarak bi- linenlerin yine tamamı arazi olmuş vaziyette. En işin içinde, sorumlu, söz sahibi olması gereken ör- gütlerin bile sesi soluğu çıkmıyor. Ortada "şeriat- çı militan yetiştirmeye devam edeceğiz" diye çır- pınanlarla, "MGK karan olarak 8 yıllık kesintisiz eğitim olduğu gibi uygulansın" diyenler sadece kalıyorsa, bu tablonun sorumluları kim? Vakıfbank'ta RP'liler gitti ANAP'hlar geldi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Vakıfbank'ın dün yapılan genel kurulunda REFAHYOL iktidan döneminde atanan RP'li 6 yönetim kurulu üyesi yerine ANAP'a yakın isimler seçildi. Genel kurulda yapılan seçimler sonucunda yönetim kurulu şu isimlerden oluştu: Vakıflar Genel Müdürü Mustafa Keten. Vakıfbank Genel Müdürü Hasan Kılavuz, Genel Müdür Yardımcısı Ramazan Gündüz. eski Genel Müdür Yardımcısı Secat Ayhan, Hazine temsilcisi Rauf Ertekin, Talat Zengin, Kutlu Savaş, Gürbüz Yılmaz, tsmail Sancak. Vakıfbank Genel Müdür Yardımcısı Levent Çakır'ın 2 yıllık ön lisans mezunu olmasına karşın. geçmiş dönemde mevzuata aykın biçimde atandığının ortaya çıkması bankayı kanştırdı. Vakıflardan sorumlu Devlet Bakanı Metin Gürdere ile Vakıfbank Genel Müdürü Hasan Kılavuz'un soruşturma açtırdıklan öğrenildi. Genel müdür yardımcısı olabılmek için 4 yıllık ünıversıte mezunu olmak gerekirken, 2 yıllık yüksekokul mezunu olan Çakır'ı bu göreve getiren eski Genel Müdür Fehmi Gültekin için de soruşturma açılacağı bildirildi.