Katalog

29OVIMUZ1997SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Mncu'dan CIFye teskkür • AKARA (Cuıkuriyet Biirosu) - Boröalı suikast sonucu 54 a önce katledilen gazeemiz yazan Uğur Muncu'nun ağabeyi Ceyıan Mumcu. TBMM araşırma raporunun sonca ulaşmasını diledğıni söyledi. CHP Gerel Sekreteri Adnan Keslin'e teşekkür ziyaıetinde bulunan Muncu, haklannda suç duyırusu bulunanlara sorujturma açılması gerettiğine dikkat çekti. GiizJde Yılmaz'ın ŞUJPU açık • Istanbul Haber Ser>isi-Kocaelı'de geçirdiği trafik kazası sonucu yaralanan ve Florance Nightingale Hastanesı'nde tedavi altına alınan Başbakan Mesut Yılmaz'ın annesi Güzıde Yılmaz'ın. şuurunun açık olduğu belirtildı. Florance Nightingale Hastanesı Beyin Cerrahi Bölüm Şefı Prof. Dr. Cengiz Kuday, Yılmaz'ın hâlâ yoğun bakımda olduğunu ve burada ne kadar tutacaklannı bilmediğini söyledi. Çardak için tutuklama karan • İZMİR (Cumhuriyet Ege Biirosu) - Giimrük komisyonculanndan cüşvet aldığı savıyla hakkında soruşturma açılan Gümrükler Genel Müdürlüğü Başkontrolörü Mehmet Çardak için gıyabi tutuklama karan çıktı. İstanbul'da su keslntisi • İstanbul Haber Servisi4SKİ, Küçükçamlıca-Salacak arasındakı isale hattında meydana gelen anza nedeniyle bugün saat 01.00'den yann saat 13.00'ekadarbazı semtlere su verilemeveceğini bildirdi. ISKİ'den yapılan yazılı açıklamaya göre su verilemeyecek semtler şöyle: Avrupa Yakası: Karaköy, Saraybumu, Unkapanı, Eminönü, Sultanahmet, Cankurtaran, Kumkapı, Aksaray. Yenikapı, Namıkkemal, Samatya, Yedikule, Zeytinburnu, Osmaniye. Bakırköy, Yeşilköy, Florya, Beyazıt, Fındıkzade, Çapa, Şehreminı. Tbpkapı, Silıvrikapı, Kocamustafapaşa. Fatih, Cevizlibağ. Merter. Tozkoparan ve Incirli. Anadolu Yakası: Kadıköy, Moda, Caddebostan, Fenerbahçe, Bulgurlu. Kısıklı. Ferah Mahallesi, Ornek Mahallesi, Onalan, Acıbadem, Bağlarbaşı, Altunizade, Burhaniye. Karacaahmet, Sehmıye, Haydarpaşa. Çiçekçi, Kuzguncuk, Uskadar, Beylerbeyi ve Kandilli. ÖDP'liye silatılı saldırı İstanbul Haber visi- ziosmanpaşa'da zgürlük ve Dayanışma tisi (ÖDP) üyesi ve »ğ bacağı olmayan fevki Yılmaz (47), ljenüz kimliği Ijelirlenemeyen bır kışi tarafından sol bacağına ateş edılerek yaralandı. fiyuşturucu OPerasyonu • Vurt Haberteri Servisi - Sakarya, Sıvas ve Yozgat'ta jandarmanın yaptığı âperasyonlarda biiyük Bolürnü mısır ve fındık Ütrlalarına ekilmış esrar jtapımında kullanılan tfcplam 6 bin 773 kök (üşi hint keneviri ele ğtçirildi. Diyarbakır'ın Jilvan ile Şanlıurfa'nın Şiverek ılçelerinde, Çvlerinde toplam 67 kilo çsrar bulunduran iki kişi tutuklandı. Hazine arazileri yok pahasına Refah yanlısı dinci kuruluşlara peşkeş çekiliyor Arazi yağmasıtstanbul Haber Servisi- Arsa Ofisi İstanbul Bölge Müdürlüğü, elindeki Hazine arazilerini yok pahasına dinci kuruluşlara peş- keş çekiyor. Ofısin Bahçelievler- Yenibosna"da yasava aykın ola- rak gerçekleştırdiği 202 bin met- rekarelik arsa satışı, devleti 7.5 trilyon lira zarara sokru. Arsa Ofisı, Tekirdağ'ın Çerkezköy il- çesi Kapaklı köyünde de 20 bin 620 metrekarelik bir alanı yine sessiz sedasız tlim Yayma Cemi- yeti'ne 3 milyar 610 milyon lira gibi çok düşük bir fiyatla sattı. Emlakçılar, bu alanın ihale usulü ile satışından en az 100-150 kat daha fazla gelir elde edilebilece- ğini belirttiler. Sınırlı Sorumlu Elektnk Tüc- car ve Sanayicıleri Toplu İşyeri Kooperatıfı üyeleri, 1991 yılı sonlannda Arsa Ofisi'ne başvu- rarak kendileri için bir işyeri si- tesi yapacaklannı belirterek. bu- nun için Arsa Ofisi'nin kendile- rine arsa satmasını istediler. Bah- çelievler Yenibosna'da, E-5 ile E- 6 yollannın havaalanı kavşagı ke- siminde bulunan 300 bin metre- karelik arsa, ofis tarafından Elektrokent Kooperatifi'ne 505 milyon liraya satıldı. Ancak, ya beş yıl içinde amaca uygun in- şaat yapılmarruşsa, Arsa Ofi- si'nin ilk satış bedeline zorunlu masraflan da ekleyerek geri al- ması gerekiyor. Ancak bu kez böyle olmadı. Arsa Ofisi İstanbul Bölge Müdür Vekili Yılmaz Aluç'un imzasıyla di. Bu aşamada da İstanbul Bü- yükşehir Belediyesi devreye gir- di. Belediye, arsa karşılığında Perpa'da yıllardır satamadığı dükkânlardan 380'ini teklif etti. Dükkânlann bedeli olarak Ku- yumcular Kooperatıfı beledıye- ye 2.4 trilyon lira ödeyecek ve ar- rsa Ofisi'nin 505 milyon liraya geri alması gereken 202 bin metrekarelik arazi, 2.4 trilyon liraya satılırken Tekirdağ'ın Çerkezköy ilçesinde 20 bin 620 metrekarelik alan 3 milyar 610 milyon lira gibi gülünç bir rakamla îlim Yayma Cemiyeti'ne satıldı. Bahçelievler Yenibosna'daki arazinin gerçek değerinin 8 trilyon lira, Çerkezköy'deki arsanın ise yaklaşık 500 milyar lira olduğu belirtildi. Elektrokent Kooperatifi, aradan beş yıl geçtikten sonra arsada in- şaatı yapamadığını bildirdi ve ofısin araziyi Arsa Ofisi Yasası gereğince aynı fiyata geri alma- sını istedi. Yasanın 11. maddesi- ne ve uygulama yönetmeliğinin 44. maddesine göre satılan arsa- hazırlanan bir raporda, arsada toprak kayması olduğu, bazı yer- lerden su çıktığı gerekçe gösteri- lerek arsa geri alınmadı. Karşılı- ğında 72 milyar liralık bir tazmi- nat bedeli konuldu. Bunun üzeri- ne Elektrokent Kooperatıfı arsa- yı başkalanna satmaya karar ver- sayı alacak, böylece belediye sa- tamadığı dükkânlannı satacak. Elektrokent Kooperatifi üyeleri- ni dükkân sahibi yapacak, Ku- yumcular Kooperatifi de arsa sa- hibi olacaktı. Arsanın 202 bin metrekarelik bölümü için 2.4 tril- yon lira karşılığında bu satış ya- pıldı. Perpa'da dükkân sahibi olan Elektrokent Kooperatifi üyeleri- nin arasında Arsa Ofisi İstanbul Bölge Müdür Vekili Yılmaz Aluç'un eşinin de bulunması dik- kat çekti. Dikkat çeken bir başka nokta da satılan arsanın fiyatı. 1991 yılında 505 milyon liraya satılan arsa, TEM otoyolunun kı- yısmda değerli bır yer. Yenibos- na'da. buraya emsal olamayacak kadar değeri düşük olan Kuleli mevkiindekı 6600 parsel numara- lı yer, 12 Ocak 1995 tarihinde metrekaresi 25 milyon liraya sa- tılmıştı. Buna göre 202 bin met- rekarelik arsanın 1995'teki fiya- tı en az 5 trilyon lira olması gere- kiyor. Arsa Ofisi çalışanlan şu anda Kuyumcular Sitesi inşaatı bulunan arsanın metrekare fiya- tının 40 milyon liradan fazla ol- duğunu, 2.4 trilyon liraya değil, en az 8 trilyona satılması gerek- tiğini vurguluyorlar. Alternetif konsey oluşturulacak Emeklilerden hükümete uyarı • Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Resul Akay, Ekonomik ve Sosyal Konsey üzerine bazı gölgeler düştüğünü ve doğmadan öldüğünü söyledi. ANKARA (Cumhuri- yet Biirosu) - Memurlann temsil edılmemesiyle "sosyal gergmlik" yaratıl- dığını bildiren Türkiye Kamu-Sen. Ekonomik ve Sosyal Konsey'de yer al- mayan kitleleri temsil e- den örgütlerle alternatif bir konsey oluşturulması için ziyaretlere başladı. D- SP Bursa Mılletvekili Ali Rahmi Beyreli de partı ge- nel başkanı ve Başbakan Yardımcısı BükntEcevit'e gönderdiğı yazıyla, kamu çalışanlan ve TMMOB'- nin konseyde dışlanması- nın yadırgandığmı belirtti. Türkiye Kamu-Sen Ge- nel Başkanı Resul Akay. dün Türkiye Işçi Emekli- len Cemiyeti'ne (TtEC) yaptığı zıyaretle alternatif Ekonomik ve Sosyal Kon- sey oluşumu için ginşım- lere başladı. Emekh ve ka- mu çalışanlannın oluştur- duğu 7.5 milyon, aileleriy- le birlikte 30 milyonluk kitlenin ve 7.5-8 milyon- luk sakatlan temsil eden örgütlenn konseyin dışın- da bırakıldığına dikkat çe- ken Akay, konsey üzerine bazı gölgeler düştüğünü ve doğmadan öldüğünü söyledi. Akay, konseyde işçilere 4 kişilik temsiliyet hakkı verilerek memurla- nn göz ardı edılmesini eleştinrken "Hükümet kendisine danışmanlık ya- pan birtakım kuruluşlarla konsey oluşturarak gölge düşürmüştür" dedi. Akay, oluşturulacak konseyde, kamu çalışanlannın, tüke- tıcılerin, emeklilerin ve sa- katlann temsilci örgütleri ile thracatçılar Birliğı'nin yer alacağını bildirdi. TİEC Genel Başkanı Ethem Ezgü de hükümete "seçim sandıklannda bo- cala>acaklan" uyansında bulunurken. "Bundan sonra meydanlara da çıka- cağız. Bize nnn yıkünna- sınlar" dedi. Ezgü, Ekono- mik ve Sosyal Konsey'in başlangiçta yalnızca tşçi- len ve toplusözleşmeleri kapsadığını anlatırken. toplumsal uzlaşmanın her konuda sağlanması gerek- tığinı vurguladı. Sıyasi partilenn, kendılenni güç- lendirecek bir yapıyla konsey oluşturmasının uz- laşma anlamına gelmedi- ğini belirten Ezgü, sosyal güvenlik şorununa da de- ğinerek "İki sosyal güven- lik kurumunu idare ede- mediği halde sınıfta kalan siyasi iktidariar bir de Bağ- Kur'u yaratular. Daha çok Avrupa Bûiiği, giimrük birliği kapılaruıda dotaşa- caklar. Sosyal güvenliği halledenıeven iktidariar, Avrupa kapılannı açama- yacaklardır" diye konuş- tu. DSP'li Ali Rahmi Bey- reli, Ecevit'e gönderdiği mektubunda, toplumsal uzlaşmayı sağlamak üzere oluşturulan konseyin etkin bır biçimde çalıştınlması durumunda önemli bir iş- levi yerine getireceğinı vurguladı. Mustafa Karahasanoğlu ve yazar Abdurrahman Dilipakdün savcıükta ifade verdL (Fotoğraf: KEREM ILGAZ) Şeriatçîgösterisavahkta İstanbul Haber Servisi - Beyazıt Meydanı'nda ımam-hatip okullannın orta kısımlannın kapatılmasını protes- to için yapılan ve "şeriatçı gösteriye" dönüştürülen eylem için İstanbul Cum- huriyet Savcılığı soruşturma başlattı. Akit gazetesi imtıyaz sahibi Mustafa Karahasanoğlu ve yazar Abdurrah- man Dilipak ile göstenden sonra gözal- tına alınan 11 kişi dün savcılığa çıka- nldı. Karahasanoğlu ve Dilipak ifade- leri almdıktan sonra serbest bırakıldı. Akit gazetesinin çağnsıyla kesintisiz 8 yıllık temel eğitımi protesto etmek amacıyla önceki gün Beyazıt Meyda- nı'nda yapılan şeriatçı gösteriyle ilgili olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcı- lığı dün soruşturma başlattı. Soruştur- manm 2911 sayılı "Topbnü ve Göste- ri Yürüy üşleri Yasasma Muhalefet Et- mek" suçundan açıldığını belirten İs- tanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Yıl- maz Kuyumcu, İstanbul Emniyet Mü- dürlüğü'nden de konuyla ilgili belge- leri bekledıklenni söyledi. Göstenden sonra gözaltına alınan 11 kişi ise dün Terörle Mücadele Şubesi'nde soruştur- malan tamamlandıktan sonra İstanbul Adliyesi'ne çıkanldı. tfadeleri alınan göstericiler daha sonra serbest bırakıl- dı. Mitingde yaptıklan konuşmalar ne- deniyle aranan Akit gazetesi imtiyaz sahibi Mustafa Karahasanoğlu ile ya- zar Abdurrahman Dilipak da dün öğle saatlennde İstanbul Emniyet Müdür- lüğü Güvenlık Şubesi'ne geldiler. Da- ha sonra İstanbul Adliyesi'ne getirilen Karahasanoğlu ile Dilipak, Toplum Suçlan Savcısı Nihat Özer'e yaklaşık yanm saat ifade verdikten sonra serbest barıkıldılar. Adliye çıkışında basın mensuplannın sorulannı yanıtlayan Dilipak. kendilerinin sadece bir basın açıklaması yaptıklannı öne sürdü. Di- lipak, "Cumartesi .\nneleri nasıl mi- ting için bir araya geliyor. bir duyarlıb- ğı ifade ediyorlarsa, bizde aynışev iyap- ük" diye konuştu. Kendi çocuklannın da imam-hatip liseli olduğunu belirten Dilipak, gösteriye "Bir baba, veü, ga- zeteci ve insan" olarak katıldığını söy- ledi. İmam-hatip liselerinin kapatılması- nm arkasında halk desteği olmadığını iddia eden Karahasanoğlu ise "Bu ka- ran sadeceyüzde 10'lukCHPüebirla- sun medya destekliyor" dedi. Emniyet müdürlüğünden kendisine gönderilen video kasetlerini izleyeceğini belirten Savcı Nıhat Ozer de 2911 sayılı yasa- ya muhalefet nedeniyle başlatılan so- ruşturmanın, konuşmalan dinledikten sonra genişleyebileceğini ifade etti. 8 yıllık eğitımi protesto ettiklenni ileri sürerek şeriatçı eylem yapan bazı gruplann gösterisi dün de sürdü. Üskü- dar Bağlarbaşı Meydanf ndan Beyler- beyi'ne doğru gitmek isteyen yaklaşık 40 araçlık konvoy, güvenlik güçlerinin engellemesiyle çeşitli yönlere dağıldı- lar. Kadıköy'de toplanan 40 araçlık başka bir konvoy ise Boğaziçi Köprü- sü'nden Avrupa yakasma geçmek iste- dı. Bu konvoy da polisın engellemesi sonucu Beylerbeyi'nde dağıldı. Fa- tih'te toplanan 15 araçlık konvoydaki- ler de sloganlar atarak trafiği bir süre engellediler. Öte yandan Tokat ve Konya'dalstan- bul'daki araç eylemine benzer izinsiz gösteriler yapıldı. Yapılan gösterilere polis müdahale etmezken gözaltına alı- nan da olmadı. JAK KAMHİ SUİKASTI DAVASI Ahmet Burak yargıç önünde İstanbul Haber Servisi - tşadamı Jak Kamhi'ye düzenlenen suikast girişiminin planlayıcısı olarak aranırken pasaportsuz olduğu gerekçesiyle Pakistan'da yakalan- dıktan sonra kendi isteğiyle Türkiye 'ye ge- tirilen Ahmet Burak'm, idam istemiyle yargılandığı davaya başlandı. tstanbul 3 No'lu DGM'deki duruşmaya tutuklu sanık Ahmet Burak katıldı. Dava- nın gıyabi tutuldu sanıklan Kamil Aşkın, Yaşar Polat, Ayhan Sağ ise duruşmaya gel- medi. Burak, suikast girişiminden sonra yakalanan kişilerin emniyette işkence gör- düklerini duyduğunu belirterek can güven- liği olmadığı için yurtdışma çıktığını söy- ledi. Burak, Kamhi'yle tanışıklığının ol- madığını kaydederek emanette bulunan Uzi ve Kalaşnikof marka silahlann kime ait olduğunu da bilmediğini ileri sürdü. Burak'm avukatı ŞadiÇarsancakh,mü- vekkilınin Pakistan'daki yetkili makamla- ra başvurarak, Türkiye'ye iade edihnesini istediğini hatırlataraİc mahkeme huzurun- da bulunmasımn Burak'ın kendi iradesi ile gerçekleştiğini kaydetti. Çarsancakh, mü- vekkilinin tahliye edilmesini istedi. Tah- liye taleplerini reddeden mahkeme duruş- mavı erteledi. İÇİŞLERİ BAKANLIĞPNIN TALİMATI ^Şeriatçı eylemler engeflensin' A!NfK\RA (Cumhuriyet Bürosu) - Anka- ra Valisi Erdoğan Şahinoğlu. bazı basın or- ganlannın 8 yıllık kesintisiz eğitimi protes- to etmek için hazırlandıklan motorlu eyle- min yasadışı olduğunu belirterek. gerekli önlemlenn alındığını bildirdi. tçişleri Ba- kanlığı, valilikleri teleks talimatıyla uyara- rak yasadışı şeriatçı eylemlere göz yumul- mamasını istedi. Şahinoğlu dün yaptığı açıklamada, 8 yıl- lık kesintisiz eğitim ile ilgili yasa tasansı- nın TBMM'nin bugünkü gündeminde yer almadığını anımsattı. "Bazı televizyon ka- nallan ile basın organlannda, bugün motor- lu taştüaıia Ankara'va gelinerek protestoey- leminde nulunulacağı yayinı yapıldığınr anımsatan Şahinoğlu "Aynı zamanda yapü- ması düşünülen protesto toplantısı yasal de- ğiklir. Bu bakımdan \aliliğimizce her türlü önlem alınmışür. Üzücü bir davramşın ser- gilenmemesi düşüncesindeyiz. Haklann ve isteklerin ahnması \e takip edilmesinin ka- nuni yollardan a> nlmadan \ apılması gerek- mekte olduğunu sayın kamuo> una duyuru- >vr. yasal olmayan kanunsu/ bire\lemdebu- lunulmamasını rica edhorum" dedi. Emniyet yetkilileri de gerekli önlemlenn alındığını söyledıler. Matbaa işçileridirenişte Sefaköy'de kurulu Reslan Matbaası'nda sendikal çabşmalanndan dolayi işten aûlan 56 işçiıun, işyeri önündeki direnişi, 17. gününü doldurdu. 46'sı sendikah olan işçiler, "Arük işyerinde sendikab kimse kalmadL Sendika bizim en doğal hakkunız olmasına karşın işveren bu hakkımızı gasp edh or. Hakkımızı alana kadar direnişimiz devam edecek" dediler. İşçflerin bir an önce geri ahıunasını isteven DİSK'e bağh Basın-İş Sendikası yetkilfleri de "Reslan iş\ereni, sonunda yasalara uyacak ve toplusözleşme imzalavacak" diye konuştular. İşyerinde örgütlenme çalışmalannın engeDenmesi ve işci kıyımıyla ilgili DİSK Genel Başkanı RıoSan BudakVe DİSK yöneticileri bugün Reslan Matbaası önünde saat 12.00'de basın açıklaması yapacaklar. (Fotoğraf: SAADET USLU) ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Türkler ve Osmanlılık Biimem okurlarım arasından ne kadarı görmüştür? "Yeni Hayat" adında bir dergi var. Ümmet kavramına karşı çıkan ve bu özeilikleriyle MHP çizgisının dışın- da kalan bu dergide zaman zaman çok ilginç yazılar çıkıyor. Kımine katılıyoaım, ama kimıne akıl erdirmek mümkün değil. Bu derginin Nisan/Mayıs 1997 sayısında yayımla- nan "Osmanlıcı Kemalistler" başlıklı yazı, atalanmı- zın sıkça dile getirdikleri "Cin olmadan adam çarp- maya çalışma "nın çok tipik bir ömeği. Uğur Mumcu da bu tür çabalan, "Bilgi sahibi olmadan fıkir sahibi olmak" diye değerlendırirdi. Yazıda benden "Profesör unvanlı ve anlı şanlı Ke- malist ideoloji şampiyonu, aynı zamanda Devrim Ta- rihi hocası..." diye söz ediliyor. Bu satırlan kaleme alan arkadaşın çok "yüksek" bir esprı anlayışı olduğu an- laşılıyor. Fakat bu üslubu, zaman zaman niteliklı ya- zılar gördüğüm bu dergıye yakıştırmadığımı da ifade etmek isterim. Zaten arada kimi arkadaşlarım olma- sa, böyle bir üslupla kaleme alınan bir yazıya yanıt ver- mekten bile imtina ederdım. Her şeyden önce "profesöriük" salt bir unvan de- ğil, çok uzun yıllar süren aralıksız emeklerin bir ürü- nüdür. Kaldı ki bu unvanımı gazete yazılanmda kul- lanmam. Zira burada bir "öğretim üyesi" olarak de- ğil, bir "vatandaş" olarak yazıyorum. "Bunlar birbi- rinden ayrılmaz" derseniz, aynlır. Ama bunu anlatma- sı uzun sürer ve anlayacağınızdan da emın değilim. "... Anlı şanlı Kemalist ideoloji şampiyonu" srfatını da biraz abartılı ve yanlış buldum. Her yerde dile ge- tirdiğim üzere, "Kemalistim" ama ne "Kemalızmin şampiyonuyum" ne de kendımi "anlı şanlı" olarak görürüm. Aynı yazıda benim yanım sıra Ahmet Taner'le ilgi- li kimi görüşler var. Ahmet Taner'le ilgili ıddialann ya- nrtlanması Ahmet Taner'e düşer. Yanıtları olduğuna eminim ama, yazar mı, yazmaz mı bilemem. Ben, be- ni ilgilendiren yaklaştmlan yanıtlamak ıstiyorum. Yazıda, Atatürk ulusçulugundan söz edenler için üç olasılık olduğu ileri sürülüyor. - Ya ulustan ve ulusçuluktan habersiz kara cahil- lerdir. - Türk olmadıkları, Turküm diyemedikleri için Türk ulusçuluğu veyaTürk milliyetçıliği söylemınden rahat- sız olanlardır. - Ya daTürk ulusçuluğunun birtakım sahte mılliyet- çilerin, naylon millıyetçılerin elinde aldığı ıtıci görii- nümden rahatsızlık duyanlann, böyle bir yapay kav- rama sanlmak zorunluluğunu duymuş olmalandır. Yazının sayın yazan, bu üç olasılığı bizler için ge- çerlisaymıyorveson bir olasılık ileri sürüyor:"... Türk ulusundan ayn ve farklı bir 'Atatürk Ulusu' düşlüyor olmalan ihtimalı..." Yazıda, "Etnık mozaik özelliğimizı kaynaştıracak ve vatandaşlık temeline dayanacak birulusyorumundan bahseden Toktamış Ateş de.. aşlında ulusçuluktan değil, Yusuf Akçura'n/n şu ünlü 'Üç Tarz-ı Sıyaset'/n- deki Osmanlıcılıktan bahsediyorolmalılar..." deniliyor. Ve bu sevıyeli (!) yazı, "Bay Osmanlıcı Kemalistler!" diye noktalanıyor. Vallahi bravo... Zaten cesaretin bu kadarı ancak cehaletten kaynaklanır. Ama ben "Amerika'nın her gün keşfedilmesınden" bıktım artık. İlk baskısı 1979'da yapılan ve bugüne dek sayısız baskı yapan "Türk Devnm Tarihi" başlıklı kitabımda, bakın Osmanlıcılığı nasıl tanımlıyorum: "Osmanlıcılık, Osmanlı Imparatorluğu ıçindeki tüm etnik gruplann (uluslann) etnik duygulan üzerinde bir 'Osmanlılık' duygusunu yaratmak ve Osmanlı Imparatorluğu 'nun çıkarlan yönünde çabalamayı özendirmek amaçları- na yönelik bir düşünce akımıdır." Ve bölümün sonunda Atatürk ulusçuluğu ile Os- manlıcılık arasındakı benzerliğı de şu biçimde açıklı- yorum:"... Atatürk ulusçuluğunun ilginç bır biçimde Osmanlıcılık düşüncesinin izlehnı de taşıdığını söy- leyebiliriz. Zıra Atatürk ulusçuluğu temel olarak 'Tür- kiye Cumhuriyeti'ne vatandaşlık bağı ile bağlı olan ve kendini Türk sayan herkesı Türk olarak kabul eden ve toprak temeline dayanan bir ulusçuluk güderek, Anadolu'da yaşamış olan tüm uygarlıklann mirasçı- sı olduğunu savunur. Işte bu anlayışla, tüm tebaayı Osmanlıcılık potasında eritmeye çalışan anlayış ara- sında büyuk bir benzertık vardır." Bundan neredeyse yirmi yıl önce yazdığım ve ya- yımladığım bır şeyı, bu arkadaşlar yırmı yıl sonra ye- niden keşfetmişler... Vallahi bravo. Ulus kavramına gelince. Bugün artık ulus; ırk, ya da kan gibi unsurlarla açıklanmıyor. Ulus daha çok "devlet ulus" anlayışı çerçevesinde açıklanıyor ve bir "üst kimlik" olarak değerlendiriliyor. Yani "aynı devletin vafanda£/"olmaktan kaynakla- nan bir "ulus" anlayışı egemen olmuş durumda. Ve ulusçuluk, vatandaşı olunan devleti yüceltmek ve bir- likte yaşadığı bu vatandaşlan daha ileri bir standar- da ulaştırmak için çabalamak olarak tanımlanıyor. Ir- ka dayanan ulus anlayışı çok gerilerde kaldı. Irka ya da kana dayanan ulus ve ulusçuluk anlayı- şı çok gerilerde kaldı. Zira hızla küçülen dünyamızda, insanlar birbirlerine "kanştı." Böylesine açık bir "ka- nşmayı" görmezden gelmek mümkün mü? Deveku- şu gibi başımızı kuma gömerek nereye varabiliriz? Ben "7ürtc"üm. Etnik kökenim ne olursa olsun, Tür- kiye Cumhuriyeti'nın vatandaşı olduğum, ortak res- mı dilimiz, güzel, Türkçemizle yazdığım için ve çev- remdeki ınsanlarla anlaşabildiğim için Türküm. Ve Türk olmaktan dolayı, kendime "Türküm" demekten dolayı da çok mutluyum. "Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan insanlara Türk den/r"diyen Mustafa Kemal, acaba neden "Ne mut- lu Türküm diyene" dedi de "Ne mutlu Türk ırkından gelenlere" demedi... Bunun düşünülmesi gerekir. Bodrum 'Ölen teröristin hedefi polisti' MUGLA (Cumhuriyet) - Bodrum'da intihar saldı- nsına hazırlanırken elinde- ki bombarun patlaması so- nucu ölen kadın militanın Kudret Denktaş olmadığı belirlendi. Denktaş'ın ailesinin verdiği bilginin ardmdan polis, ölen genç kadının kimliğiyle ilgili soruştur- mayı genişletti. Muğla Va- lisi Cemil Serhadh. Denk- taş'ın babası Mehmet Denktaş, ağabeyi Ahmet Denktaş'a cesedin göste- rildiğını belirterek şöyle konuştu: "Ölenin kendi ço- cuklanolmadığını söyledi- ler. Bunun üzerine sol ve sağ el parnıak izleri almdı. 25-26 yaşlanndald kadın teröristin kimliğinin tespi- ti için arşivegönderildi. Ya- pılan araştırmalarda Kud- ret Denktaş'ın da arandığı beliriendij" Teröristin üzerinden ba- zı notlar çıktığını da bildi- ren Serhadh. "Hedefin po- lis karakollan. polis araçla- n ve emniyet müdürlüğü lojmanlan olduğu belirlen- di. Kudret Dcnktaş'ın fo- toğraflan ile ölen kızın ft>- toğraflan basına dağıtıldr dı\e konuştu Denktaş aı- lcsinın gözaltına alındığı ve kızlanyla ilgili soruştur- ma yapıldığı öğrenildi.