Katalog

SAYFA CUMHURİYET 17 TEMMUZ 1997 PERŞEMBE OLAYLAR VE GORUŞLER Yasama ve Yürütme Ilişkileri Prof. Dr. ERDOGAN SORAL T urkıye olarak "demokra- si'" >olculuğunda dunya- nın gelışmı^ kapıtalıst ul- keler arasında yeralama- dık "emsılı demokrasıyı ulusça ozumseyıp onun eşittikçı kazanımlainı toplumun genış emekçıkıtlelenne aşıyamadık Uygu- ladığımız ekonomı polıtıkalanyla sos- >al sınıflar arasındakı dengelen ıyıce bozarak yoksul ıle varsıl arasındakı uçurumayenıbovularkazandırdık \a- nılgılanmızı başkalannın uzenne at- mak alışkanlığından bır turlu kurtula- madık Başımızda-aduştuğundetopu. okutup eğıtmedıgımız. elınden tutup yetıştırmedığırruz voksul ınsanlanmıza atıp "Bu cahillerle dcmokrasi mi olur- muş gibi..." ucuz gerekçelenn arkasına sığındik O>sa. yukumlulaklenmızı gormez- lıkten gelıp başkalannın uzenne atmak yenne kapıtalıst tcplumun atardaman olarak burjuva kimliğimizi sorgulaya- bılırdık Kendımızı çağdaş kapıtalıst bunuvazınınboyaynasındadeğerlendı- rebılırdık Ne oldugumuzu değıl, ne ol- madığımızı netleştırebılırdık Boylelık- le her yonden yoksul biraktığımızhal- kımızı bır denek taşı gıbı kullanıp ken- dımızı onlann çaresızlığıyle karşılaş- tıran \ e aralannda değışık maskeh yuz- lerle dolaşan soytanlarduzeyıne düşür- mezdık Bu ekonomık ve toplumsal ör- gutlenme bıçımıyle ulkemızı çağdaş uvgarlık duzevıne taşıyabıleceğımızı sanmıvoruz O nedenle sıyasal partıle- rımızı gerçekdemokrasıyegeçışın yol- lannıaçmayaçağınyoruz Acabanedır bu yollar° ' Yol arayışında. Turkıye'nın bır sure ıçın de olsa. lıberal kapıtalızmden ay- nlmay acağını \arsayarsak. en olumsuz koşiıl lar altındabılecıunhuriyetive hu- kuk devletini nasıl yaşatabıleceğını ır- delemelmz dıyorum Bunun ıçın ılk aşamada, yasamayla yurutme arasında- kı ılışkılenn sorgulanması gerekmekte- dır Acaba neden 7 Bu sorunun yanıtını Susurluk ornek olayının sımgesınde araştırmalıyız Susurluk arabasından çıkan kjmlıkJen buyuteç altına almalı- yız Bunlann aynı arabada hangı ne- denle bulunduğunu araştırmak \e ola- y ı genış bır platformda basit bır dedek- tıf fılmıne ındırgemek yenne, bu ınsan- lann nasıl olup da boy le bır arabada bır arada olabıldıklen uzennde durmalı- yız Susurluk hurdasından dort kımlık çıkmıştır Bızce, bunlardan ıkısı, olaym en onemlısıdır Bınncısı yasama erkını temsıl eden bır sayla\dır TBMM'den Turk ulusu adına çıkan yasalann altın- da bu saylavın ımzası vardır ve bu ım- za hepımızın adına atılmaktadır îkın- cısı. bır emnıyet mudurudur Bınncısı- nın çıkardığı yasayı uygulayan ya da yasanm boşluklanndan doğan yasadı- şılığı kovalayan kışıdır Bu iki kimlik, yasaklan oynavan bir katil ve kaçakçı- lık zanlısıyla bir arada olabiliyorsa, ya- salar Turk ulusu adına degiL ulusun im- tiyazlı bir kesimi adına çıkanlıyor de- mektir. Parasal lıberal kapıtalızmın urunu olan bu kesımın kımlerden oluştuğu- nu, kımlenn bu kesımı yonlendırdıgını herkesten çok sıyasal partılenmızın saygın lıderlen, başbakanlar \ e bakan- lar bılıyor Çunku onlar bu kesımın ta- cizûıe uğramışlar ve bu kesım tarafın- dan aşağılanmışlardır O nedenle. Cumhuriyerj ve hukuk devletini yaşat- mak isteyenler, onlardan çok şey bekli- yorlar. Beklenen, hafıyelıkyapmalan değıl- dır Onu devletın ılgılı bınmlen yapar Onlardan beklenen, yasama ıle yurut- me erkının ıç ıçe olmasından, bır baş- ka deyımle yurutmenın yasama erkının bır devamı olmasından doğan çok onemlı bır sorunu çozmektır Bu sorurı. yetkı yığışımı'dır Fransa'da "Cumul des mandats" dı- ye ıfade edılen \e ultra-lıberalıst polı- tıkanın uygulandığı 1970 sonrası do- nemde dev let kurumlanndan bazılan- nın onemlı olçude saygınlıklarını yıtır- melenne neden olan bu olumsuzluk, gunumuzun sosyalıst ıktıdannda ço- zum masasına yatınlmış bulunuyor Başbakan Lionel Jospin yetkı yığışı- mının durtusüy le bazı yuksek yonetıcı- lenn şeytana uyup kendılennden umul- mayan bırtakım pıs ışlere gırdıklennı. yuz kızartıcı suçlar ışledıklennı, hapıs- hanelereduştuklennı belırtıyor Jospin, en azından bu gıbı soy lu kokenlı ınsan- lan kotuışleryapmaktanvevanlışyol- lara sapmaktan kurtarmak ıçın y etkı yı- ğışımına gıden \ollan kapatmak gerek- tığını soyluyor Ulkemızde "vetki yığıymıyla" baş- layan. parasal lıberalıst uygulamalarla buyuk boyutlar kazanan yolsuzluklann onunu almak. demokrasıyı y ozlaşmak- tan hukuk devletını parçalanmaktan konımak ıçın bır değıl bırden çok on- lem almak gerekmektedır Nedır bun- lar' -Ulkemızdekı yurutme erkı, yasama erkının bır uzantısı olmaktan kurtanl- malıdır Boylelıkle saylav lar toplumun sorunlannı çozumlemek ıçın gereklı yasalanoluşturup TBMM'nınonayın- dan çıkardıktan sonra, bunlann uygu- lanmasını ızlemek ışlevını yenne ge- tıımelıdırler Bu ışle\ ı yenne getınrken de dev let yonetımınde çalışan ust du- zey kamu gorev iılennı tehdıt etmek, te- dırgın etmek, dev letın kurumlannı bas- kı altında tutmak ve ış takıp etmek gı- bı ışlevlen bulunmadığını artık anla- makdurumundadırlar Saygıdeğersay- lavlan yetkı aşamasından doğacak olumsuzluklardan korumak, topJuluk- lann vekılı değıl toplumun temsilcisi olduklannı anımsatmak, Susurluk ara- basında değıl, kendı arabalannda ya da toplu taşıtlarda seyahat etmenın keyfi- nı çıkaımalannı sağlamak ulkemızde de yetkı yığışımının yollannı kapat- makla kısmen mumkun olabılır - Ulkemızde yetkı yığışımı Fransa'da olduğundan çok daha azdır Ama dev- let ust y onetımınde gorev alanlann (se- çılmış ya da atanmış) şeytana uyup yuz kızartıcı suçlar ışlemelen,yanlış yolla- ra sapmalan olasılığı Fransa'dakınden daha fazladır \caba neden'' Turkıye, Fransa kadar varsıl bır ulke değıldır Turk ekonomı- sı, Fransız ekonomısı gıbı donelgesel dalgalanmalara karşı dayanıklı değıl- dır Boyle olunca, yapısal olmayan kı- sa donemlı ekonomık dengesızlıklen onarmak ne denlı kolaysa bozmak da o denlı kolaydır Bu dengesızlıklenn sü- reklılık kazanması ulkemızde 1980"lı yıllara rastlar Turkıye bu yıllarda pa- rasal lıberalızmde boy gostermıştır Bu donemde Turkıye'de soylu olmayan prensler dev letın üst y onetımını ele ge- çırmışlerdır Turkıye bu donemde uyuşturucuya başlamış bu donemde uluslararası gorev lennden ıstıfa etmış- tır Bu donem, ozanlann yazarlann v e çızerlenn unutamayacaklan bırdonem- dır Turkive.ekonomikve toplumsal dr- gutlenme bıçimüıi değiştirmelkiir. - Yasama erkı sadece yasa yapımcı- sı olarak çalışmalıdır En çok dort yuz saylav dan oluşacak TBMM'ye uye ol- mak bugun olduğu gıbı seçımle ger- çekleşecektır Seçıme, demokrasının vazgeçılmezoğelen olarak sıyasalpar- tılerozgur ıstençlenyle katılmalıdırlar Seçıme katılmak ıçın adaylarda aranan nıtelıklernetleştmlmelı. "Cumhume- ti ve hukuk devletini" yaşatmak ıçın anayasada yer alan temel ılkelere uvumlu yasalar anayasa değışıkhkle- nyle bırlıkte çıkanlmalıdır - Yasalann, anayasanın temel ılkele- nne uyumluluğunu sağlamak salt Ana- yasa Mahkemesrnın denetımıne bıra- kılmamalı sayısı yuz ellı senatorden oluşanbırsenatokurulmalıdır Senato, Cumhunyetı ve hukuk devletini olum- suz y onde etkıleyecek yasama çalışma- lannı engelleyen bır yuksek meclıs ola- rak Turk sıyası yaşamındakı yennı ye- nıden almalıdır - Her ıkı meclisin oluşumunda "bel- li oranda miHetvekili ve senator" mer- kez y oklamasıy la seçıme katılırken bu- nun dışındakılenn adaylıklan on seçım- le belırlenmelıdır - Yurutme erkının orgutlenmesı ıkı turlu seçımle halk tarafından seçılecek dev let başkanı tarafından belırlenmelı- dır -Dev let başkanı seçımınınbınncıtu- ru. dort yılda bır yapılan TBMM ve se- nato seçımlenyle bırlıkte yapılmalıdır Ikıncı turbıray sonra gerçekleştınlme- hdır - Dort \ıl ıçın seçılen dev let başka- nının, ıkıncı bır donem ıçın seçıme ka- tılması ancak bınncı donemı ızleyen bır donem geçtıkten sonra mumkun ola- bılmehdır Dev let başkanı ıkı donem- den fazla başkan olamamalıdır - Hukumet dev let başkanı tarafın- dan seçılen başbakan ve bakanlardan oluşur Bakanlann say lav olması koşul değıldır Bakanlığa atanan say lav lar do- nem sonuna kadar saylavlıktan aynl- mak zorundadırlar - Dev let başkanı tarafından oluşturu- lan hukumetın meclıslerden guvenoyu alması gereklı değıldır Böyle bır orgutlenme bıçımının adı hukuk termınolojısınde "başkanlıksis- temi"dır Bıze gore ulkemızde oluştu- rulacak boyle bır sıstemın. Fransa'da uygulanan yan başkanlık sıstemının bazı temel motıflennı ıçermekle bera- ber, ulkemızın kendıne ozgu koşullan- na gore şekıllendınlmesı gerekır Bura- da. Turk ekonomısınde varlığını belırt- tığimız "kınlganlığa" onemlı bır ağır- lık venlmelı, demokrası. emekçı kıtle- lenn (halkın) zaranna değıl. yaranna kullanılan bır fazılet aracı olarak algı- lanmalıdır Turkıye, başkanlık sıstemı- ne bugunku sıy asal % e ekonomık koşul- lanmasıyla demokrasının temel oğele- n sayılan mevcut sıyasal partılenn oz- gur ıstençlenyle geçebılır mı° Bu soru- yu, herkesten once mevcut sıyasal par- tılenmız yanıtlamak zorundadırlar O nedenledır kı, "başkanbk'* sıstemıyle ılgılı goruşlenn medyada tartışmaya açılmasında buyuk yarar vardır Turk medyasının bu tasanyı tartışmaya aç- ması çok onemhdır Turkıye'de medya, ıkı buyuk sermaye grubunun hegemo- nık denetımı altında bulunmaktadır Aslında gorunen aysbergın suyun us- tunde kalan küçuk bolumudur O ne- denle medyanın ılgısı Turk burjuvazı- sının genel eğılımını gostermek bakı- mından da onemlı olacaktır Türk bur- juv azısı bugüne kadar "başkanlık siste- mi" hakkında, olumlu ya da olumsuz bır gorûş belırtmemıştır Bugune ka- dar, yururluktekı sıstemın olumsuzluk- lan dıle getınlmış. "Gelişmetere bak- nkça yüreğimizin vağı erivBr" gıbı te- kerlemelerle her gün toplumu sarsan buyuk olaylar oylece geçıştınlmıştır "Bu böj le yürumez" demek v e bunun- la yetınmek "çozüme" değıl, "çözüm- sıizluğe" pnm v ermek demektır ARADA BİR DİNÇER SÜMER Tnatro \azan Sanat Neye Yarar? Ben bu sorunun yanıtını geçen günlerde Denız- lı Tıyatro Şenlığı'nde buldum Bulduğum tek söz- cuklu yanıtın doğruluğu konusunda da, Antalya, Iz- mır Efes, Alaçatı Uluslararası Festıval ve Şenlıkle- rı'nı ızlerken hıç kuşkum kalmadı Evet sanat 'barışa' yarıyordu Bu gerçeğı gozlerımle gordum, yureğımle yaşa- dım Dunyanın dort yanından gelen sanatçılar, sa- natseverlerle bırlıkte, ırk, renk, dıl, dın, yaş farklı- lıklarının çok otelerınde, sevınçlerle, coşkuyla, dostlukların en hasıyla, muzığı, dansı, tıyatroyu, operayı, resım ve şıırı paylaşıyorlar, ınsana pekya- raşan sınırsız bır guzellığı sergılıyorlardı Turk, Yu- nan, Alman, Rumen, Makedon, Italyan, Bangla- deşlı Fransız, ingılız, Çekoslovak, Macar, Rus, ola- ğanustu bır koro oluşturmuşlar, barışın ve kardeş- lığın turkusunu soyluyorlardı Herkesın kendısryle ve dunyayla barışık olduğu gozlerınden bellıydı Bu gorkemlı koroyu, ancak sanat ana doğurabı- lır, yaşatıp yuceltebılırdı Son donemde sanatın ve sanatçının uğradığı haksız ve çırkın saldırılara karşın bazı yerel yone- tıcılerımızın bınbır guçlukle başarabıldıklerı boyte- sı etkınlıklen lyı değerlendırmek, alkışlamak gere- kıyor Ne mutlu kı Denızlı'de AN Manm, Alaçatı'da Remzi Özen orneğı sanatın onemını ve ışlevını bı- len, çevrelerını sanatla aydınlatan nıce yonetıcıle- rımız, sanata destek veren kışı ve ozel kuruluşları- mız da var Istanbul, Ankara, Izmır ve Antalya'da- kı kurumlaşmış, dunyaca onem kazanmış kultur ve sanat vakıflarımızın etkınlıklerınden sonra, Eskışe- hır ve Bursa'nın ardından başka kentlerımızde, ıl- çelerımızde ve koylenmızde de ınsanlarımızın sa- natla kucaklaşacakları gunlen umutla ozluyoruz Sanatla kucaklaşamazsak, bırey ve toplum ola- rak yıtıreceğımız yasama sevıncımız ve uygar dun- yayla barışabılme şansımızdır Ve bır soru daha bıze, sanattan ve kulturden ur- ken bazı çarpık kafalı kesımlerın, Atatürk Turkıye- sı nın saygın sanat kurumlarına bıle hakaret ede- bılen yandaşlarını odullendıren sevımsız polıtıkacı- ların kendı karanlıklarında tukeneceğı bır doneme geçmekte olduğumuzu umabılır mıyız^ Ben umutluyum Boğazlardan Petrol Nakli.. Prof. Dr. KASIM CE>IAL GUVEN tl DemzBıhmlerı\eliletmecıhgıEnst T urk Boğazlan Sıstemı Istanbul ve Çanakkale Boğazlan ıle Marma- ra Denızı olarak tanımlanır Bu boğazlardan Karadenız suyu ust- ten, Akdenız suyu ıse alttan aka- rak \kdenız ve Karadenız'ı bır- bınne bağlar Her ıkı denız suyu değışık denn- lıkte taşıdığı tuzluluk farkı ıle bırbınne kanş- madan karşılıklı akarlar Yalnız bu ıkı su kat- manlan arasında bır temas bolgesınde dıfüzyon bahıs konusu olmaktadır Bu ıkı suyun akım hızlan farklı olup, ust sudakı akım hızı fazla- dır Dolayısıyla Karadenız'den gelen su, Akde- nız'den gelenın yaklaşık ıkı katıdır Karade- nız'e değışık ulkelerden pek çok nehır akmak- tadır Eskıden temız olan bu tatlı su kaynaklan bu- gun çok kırlenmıştır Lıteratur kayıtlanna go- re, Karadenız'e bu nehırlerden akan kırlılığın yılhk mıktan Demır 90 000, çınko 12 000. İcurşun 4 500, bakır 2 800, krom 1 500. kadmı- yum900. cıva80, arsenık 1 700tondur Bunun yanında organık çozuculer, pestısıdler, deter- jan. fosforlu ve azotlu bıleşıkler ve radyoaktıf maddeler Karadenız'e değışık ulkelerden gel- mektedır Bunlara ılave uzennde onemle durul- mabi gereken konu, ICaradenız e çeşıtlı kay- naklardan boşaltılan, bır goruşe gore 420 000 toayıl petrol mıktandır Bu petrolun Karade- nız suyunu. sedımentını ve denız canlısını kır- lettığı aşıkârdır Turkıye'de su geçıtlenndekı petrol kırlılığı- nın duzenlı araştınlması, Independanta kazası dahıl 1994'e kadar yapılmamıştır Şuphesızbu Turkıye ıçın büyuk bır eksıklıktır 1994'tekı kazadan ıtıbaren Istanbul Boğazı ve Marmara Denızı'nde petrol kırlılığı araştırması başlatıl- mış ve 1995-1996 y ılında TUB tTAK projesı ıle araştırma surdurulmuştur 1997'de TUBİTAK, ulkemızın uluslararası polıtıkası açısından son derece onemlı olan bu projey ı desteklemekten vazgeçmıştır Enstıtu. arada herhangı bır ko- pukluk olmaması ıçın kendı dar olanaklan ıle projey ı yurutmeye devam etmıştır Bu projenın devamı ıle ılende Turkıye geçıtlennden naklı duşunulen Hazarpetrollennın Turkıye geçıtle- nnde doğuracağı kırlılığın oranının saptanma- sı ımkân dahılıne konmuştur İSKİ, 1996 yıhnda tstanbul Boğazı ıle Bu- yukçekmece arası denız suyunda petrol dahıl bırçok parametrelerde kırlılık olçumlen proje- smı enstıtumuzde, kurum kendı adına devam ettırmıştır Dış kaynaklı venleregore (Mar Poll Bull, 1997) Hazar petrolunun yıllık uretımının 100 mılyon ton olacağı ve bunun taknben 50 mıl- yon tonunun ıhraç edıleceğı belırtılmektedır Yapılan hesaplamalarla Istanbul Boğazı'ndan yılda 50 mılyon ton ham petrol taşınacaktır Taknben yılda 1500-2000 ılave tankenn Tur- kıye Boğazlanndan geçeceğı hesaplanmakta- dır Hazar petrolunun Turkıye Boğazlanndan naklı dolay ısı ıle Karadenız suyunun tek değış- me kanalı olan Turkıye geçıtlennın kırlenme- sı dığer Karadenız ulkelenne nazaran en çok zaran, Turkıye'ye verecektır Petrol,yapısında 'Örgütlü Bir Kalkışma' Çılgın kalabalıklardan, kabalıklardan uzak SESSİZ TATİL ÇAGIN MOTEL Her oğun balık Kıtabınızı alın gelın 1 kışı TP 3 500 000-TL 2 kışı 1 hafta 44 000 000.- TL Assos Bektaş Koyu Sutluce Koyu Tel 0286 - 723 40 42 - 43 Marmara Adası ozel koy, doğa ıle baş başa, denıze sıfır, nefıs yemekler. DENİZ OTEL Rezervas\on (0 266) 885 58 28 (0 216)384 46 89 6 5 vaşındakı oğluma yatılı bakıcı arıyorum Tel 512 05 05 460, 461 Eı 0 216 411 07 90 / 352 41 39 MLRTAZA DEMIR O nlarca yıldır demokrası. ınsan haklan banş, ozgurlukler uğ- runa ve ulkemız adına kalemı ve beynıy le kav ga v eren ınsan- lar mıllıyetçı-mukaddesatçı, maskeh çeteler tarafından. ış- kenceye uğradı olduruldu yok edılmeye çalı- şıldı Demokratık. çağdaş laık Turkıye yanlısıyurt- severlen katledenler. bırakın cezalandınlmayı. yonetımlerce korundu. yetmedı desteklendı o da yetmedı mılletvekılı, burokrat, valı, emnıyet muduru yapıldı Yonetım, ırkçı-sıyasal lslamcı çetelere teslım edıldı Bu gerçeğı sadece Sıvas katlıamında değıl K Maraş'taÇorum'da Gazı-Lmranıye'de Uğur Mumcu, Bahrive Uçok. Abdi İpekçi v e benzen katlıamlardadayaşadık Fakat gorunmeyen guç- lenyle, medyasıyladuzenın butun taraflan ger- çeklen tersyuz ederek toplumun gozunden ka- çırmayı şımdılık başardı Susurluk pislığıne bulaşanlar, dev letın en ust makamlannda gore\ yapanlarla ortaklığını sur- durdu Bununla bırlıkte, bazı etkılı-yetkılılenn tımsah gozyaşlaına ve adaletın "tecellT edece- ğı laflanna ınanmamız beklendı Toplum, yıne bır ortaoyunu ıle karşı karşıya bırakıldı Devletın mafya, aşıret, sıyaset uçge- nındekı çetelerden kurtanlması gorev ı. ne yazık- tır kı a>nı kirliliğe bulaşan kışılere venldı On- lardan beklendı Sıvas katlıamının arkasındakı sıyasal Islam- cılann desteğı ıle hukumet olanlardan "Onlar kahramandır. şerefli insanlardır" dıyenlerden. "Bana sağcılar adam dlduruyor dedirtemezsi- niz" dıyenlerden. kandan. ınnden arınmış. te- mızlenmış. sıvıl toplumcu, demokratık laık bır dev let yapılanması beklendı Topluma bu bek- lentı pompalandı. seçenek demokratık guçlenn îşlevsızlığı nedenıyle. bayat fılm tekrar tekrar gostenme sokuldu Yonetımlerhıçbırzaman olumsuzluklann te- mel nedenlenne ınmeyı ıstemedı Çunku, orta- ya çıkacak ıpuçlan adres olarak bızzat hukumet edenlen gostenvordu Orneğın Sıvas katlıamı- nın perde gensı araş.tınlıp gerçek ortaya çıkarıl- saydı Karamollaoğlu mılletvekılı, REFAHYOL ıktıdar olamazdı Bırakalım ıktıdan, Refah Partısı dıye bırpar- tı kalmaz, yonetımı çoktan mahkûm edılırdı Kezabuyaklaşım,BBP'nındesonuolurdu Su- surluk ılışkılennın uzenne gıdılsey dı, orada bır- çok kırlılıkle bırlıkte Sıvas katlıamının da fotoğ- rafı görulür onlemlen alınır Gazı-Umranıye katlıamı yaşanmazdı Gazı-Lmranıye katlıamının perde gensı araş- tınlsaydı. MetinGoktepekatlıamı yaşanmazdı Bu kıyımlann mılıtanlan mahkûm edılebılsey- dı ışçılenn. oğrencılenn uzenne "düşman" gı- bı gıden polı» kadrolan şımdıye dek çoktan mah- kûm edılır cezaev lenndekı oğrencılenn hucre- lennde şımdı onlar olurdu Sıvas katlıamında vardığımız sonuç bızı Susurluk bıleşenıne ve çeteyı, "Onlar şerefli ve kahramanlardır" dıye- rek aklama telaşına duşenlere goturuyor Kuşkusuz Madımak Otelı onüne benzın getı- ren. kıbntı çakan da suçludur Yargı, onune ko- nulan kanıtlar olçeğınde gorev ını yapmış. Yar- gıtay karannda, "örgütlü bir kaikışmanın" var- lığınadıkkatçekılmıştır Ancak katlıamın arka- sındakı (bızce açık olan) olu^um kamuoyunun ve yargının gozunden kaçınlmıştır Yanı katlı- amın azmettırenler boyutu konu edılmemış, yok farzedılmıştır Azmettırenler, koruyanlar, sanık- lann yurtdışına kaçışına vardımcı olanlar orta- ya çıkanlıp yargılanmalıdır Sekız saat boyun- bınlerce hıdrokarbon bıleşıklen taşır Bunlar alıfatık ve aromatık olmak uzere ıkıye aynlır- lar Aromatık grup ıçınde çok halkalı bıleşık- ler tehlıkelı grubu teşkıl eder Bunlar arasında kansere sebep olanlar vardır Denızın petrol ıle kırlenmesi sonucu bu maddelenn denız canlı- ianna bulaştığı tespıt edılmıştır Bunlann yen- mesı halınde ınsan sağlığına etkısının sonuç- lan bılınmemektedır Bılınen husus petrolun denız canlılanna etkısı olup bunlar, faunaya etkı, uremeye etkısı, enzım sıstemınde değış- me v e olum olarak ozetlenır Butun bu kotu so- nuçlar denızel hayatın sonunun gelmesıne se- bep olacaktır Dunya denızlennde petrol kırlılığı uzennde çok genış çahşmalar yapılmaktadır Burada he- nûz kesın bır lımıt saptanmamıştır Yalnız ba- zı ortalama rakamlar knter olarak alınmakta- dır Enstıtumuzde yapılan çalışma sonuçlanna gore Istanbul Boğazı nda 1994'te 1 30-24 9 ug'L, 1995'te 1 97-12 10 ugL, 1996'da 1 35- 39 5 ugL. Çanakkale Boğazı'nda 1995'te 1 95-5 29 ug L. 1996 da 1 99-43 5 ug L, Mar- mara Denızı'nde 1994'de 0 10-45 7 ugL. 1995'te 3 65-36 9 ug L, 1996'da 2 06-103 7 ug'L olarak saptanan petrol kırlılığı venlen dıkkate alınırsa yıllara gore bu kırlılığın arttı- ğı gorulur Hazar petrollennın Boğazlardan tanker ıle naklı sonucu bu kırlılığın çok arta- cağı ve buyuk tehlıkeler doğuracağı açıktır Bu durumda, Boğazlardan petrol naklı konu- sunda Turkıye'nın çok duyarlı (hassas) olma- sı kendı ınsanının can ve mal guvenlığı yanın- da, Turkıye Boğazlannın tanhsel değerlennı koruması açısından son derece doğaldır ca guvenlık guçlennın elını kolunu bağlayan, ışlev sız kalmalanna neden olan etkenler araştı- nlmalıdır Sakallı-cuppelı 3 ya da 4 kışının, katlıam ha- zırlığı suresınce topluluğu yonlendırdığı vıdeo kasetlennde açıkça gorulmektedır Katlıamın düğümu bu kımhkJenn ortaya çıkanlmasıyla çozulecektır Istıhbaratbınmlennce, kımlıklen- nın bılındığıne yuzde yuz emın olduğum kışıle- nn Sıvas'tan ellennı kollarını sallayarak çıkış- lanna ızın venlmıştır Bunlar, Sıvaslı olmadık- lan gıbı, Sıvaslılarca da tanınmamaktadır Kımdır bu kışıler9 Hangı orgutun adamlan- dır9 IBDA-C'nm mı, Hızbullah'ın mı, kontrge- nllanın mı, kımın7 Toplum, hak ve adaletten yana, farkuuklanna düşman gözuvle bakmayan yoneticisini ve siya- sal iktidannı anyor!.. Toplum Alevı-Sunnı Türk-Kurt demeden boluculuk-aynmcılık yapmadan ırkçılığın, sı- yasal Islamın batağına düşmeden yonetıcılık, yapacak demokrat kadrolannı, bürokratlannı anyor' Toplum, Susurluk'un, Gazı-Umranı- ye'nın, Sıvas katlıamının perde gensını araştı- racak Cumhunyet savcılannı anyor. adalet an- yor1 Demokratık, laık ve kendısıyie banşık bır Turkıye ozlemı ıçınde olanlar. sıvıl toplum or- gutlennden şenatın ustune gıtmelennı, gencı altyapının yok edılmesı ıçın çaba gostermelen- nı beklıyor Toplum, bu kınmlan bır daha gor- mek, yaşamak ıstemıyor Sıvas katlıamının 4 yıhnda. yıtıklenmızı bı- lıncımıze ve kalbımıze gomuyoruz Pir Sultan AbdaPın ardıllannın ve çağdaş Turkıye ozlem- cılennın Sıvas'ta yaktıklan ışığın sonmesıne asla ızın vermeyeceğımıze soz venyoruz Katıllen, koruyuculannı ve onlan yonlendı- ren ınsanlık duşmanı faşıst, sıyasal Islamcı-ge- ncı ıdeolojılennı nefretle kınıyoruz PENCERE Uçlü Koalisyon'un Sebeb-i Hikmeti... 'Uçlu Koalısyon' koltuğa oturur oturmaz, akar- yakıta okkalı bır zam yaptı Ya ne yapacaktı? • Elı mahkûmdu Gelmış geçmış hukumetlerın açıkgozlen, bir başka ış mı yaptılar^ Uzun sureden ben bu ulke- de ekonomının gobeğı zammın kor testeresıyle kesılıyor Koltuğa oturduğu gun yenı başbakan bastırır zammı Ne ıkırcıklenır Ne duraklar Çunku eşref saatını kaçırdı mı, yandı gulum ke- ten helva1 Uç beş ay geçerse, suçu eskı huku- mete yuklemek guçleşır Yenı başbakan, ayağının tozuyla "dengelen sağlamak ıçın ayarlamayı yap- mafc" zorundadır Hazıne tamtakırdır Takvımebağ- lanmış ıç ve dış borç dılımlerı Damokles'ın kıhcı gı- bıdır farım destekleme ahmlarının elı kulağındadır. Memur ve ışçıler beklemededır Ne yapmalı'' Ya para basmalı Ya zammı bastırmalı Keynes'ın modası geçtığınden ben para bas- mak kıyamet alâmetı sayıldığından, ışın kolayı hal- ka yuklenmektır • •; Ulkenın yazgısında egemenleşen bıravuç koca"- baş, bu ışlerı çok lyı bılır Hal-ı pur melalımızı sen sor, onlar rakam rakam dokumunu yapsınlar1 Bel- leğı guçlu, zekâsı ışlek suretı dışlek, kahkahaa gevrek, ışı tıkırında bır dızı ağır ve oturaklı kışı ul- keyı yonetır Pekı hukumetler ne yaparlar? Hukumetler bu ağır ve oturaklı takımın dedıkle- nnı yaparlar Ekonomıyı zamlayıp Hazıne'yı borçlandırmak' tan gayrı bır yonteme başvurabılecek hukumet, bugune değın anasının karnından çıkmamıştır . Pekı, hukumetın anası kım? Halk' Halkın karnı seçım sandığıdır, ne yazık kı bu san- dık devrımcı bır hukumete gebe kalamıyor Suç kımde 9 • Devnmcı ya da reformcu hukumet ne yapar? Geldığı gun yıne zam yapar, çunku ıvedılıkle pa- rasal dengelerı sağlamak zorundadır Bır vergı re- formunda bıle yenı ıktıdar, duzenlemenın meyve- lerını derlemek ıçın en aşağı bır yıl beklemek zo- rundadır Hukumete kım gelırse gelsın, ıç ve dış borçların katrılyonlarını dıtım dılım sırtına vurmak- tan kaçınamayacaktır Ancak uzun surelı ve gerçekçı bır program ve planlamayla bu sorun çozulebılır Nerede oyle ıktıdar'' Nerede oyle ıstıkrar? • Çığrından çıkmış Turkıye'de 'Uçlu Koalısyon 'un ışı sanıldığından guç Ilk elde yapılacak zamların kazandıracağı 'ma- kul' bır surede hijkumetten ne ıstenıyor '"l) Seç/- mın altyapısını oluşturmak 2) Çetelenn ve yolsuz- luklann ustune gıtmek 3) Sekız yıllık zonınlu oğ- retımı mıllı eğıtımde gerçekleştırmek " Ekonomıyı yuzde 60-70 enflasyonla tutarak bu amaçlara erışmek başarı sayılacaktır GENEL KURUL DUYURUSU Turkıye Genel Hızmetler Işçılen Sendıkası (GE- NEL-İŞ) Tuzuk Kurultayı. aşağıdakı gündemı go- ruşmek uzere 3 Ağustos 1997 tanh v e saat 09 00 - 17 00 arasında lsmet tnonu Bulvan Yucetepe AN- KARA adresındekı Devlet Su tşlen Genel Mudur- luğu Konferans Salonu'nda toplanacaktır Çoğun- luk sağlanamaması durumunda 2 toplantı 10 Ağus- tos 1997 tanh ve saat 09 00 - 17 00 arasında Çan- kın Caddesı No 28 9 Llus ANKARA adresındekı Sendıka Genel Merkezı Toplantı Salonu'nda aynı gundemle yapılacaktır Delegelere ve ılgılılere duyurulur GU>DEM: 1 Yoklama ve açılış, 2 Dıvan oluşturulması, 3 Saygı duruşu, 4 Genel Başkan'ın açış konuşması, 5 Tuzuk değışıklığı çalışmalan, 6 Kapanış PROF. U. ÇETIN Devlet içindeki devletin karanlık dosyalannı araladı : Kıbrıs -12 Mart Kontrgerilla 12 Eylül Barış Dernegi MİT Raporu Horzum Vatan ,Sağ Olsun VATAN SAG OLSUN'da Toplumsal Dönüşüm Yayinları Narlıbahçe Sok 6/3 Cağaloğlu-IST Tel (0212)527 98 25 M Haydarpaşa TCDD Genel Mudurluğu'nden aldığım banlıyo kartımı kaybettım. hukumsuz MEHMET YILMAZ SATILIK 93 Model Faırvvay Tel: 316 86 34