Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3AYFA CUMHURİYET 8 HAZİRAN 1997 PAZAR
PAZAR KONUGU
Solun bütünlüğünü savunduğu için DSP 'den uzaklaştırılan bağımsız îstanbul milletvekili Bülent Tanla
'Soldabanş kurultayıtoplanmalı'Türkiye sağ politikalar sonunda yorgun düştü. Sağ politikacılar
Türkiye'nin sorunlanna çözüm bulmak yerine, proje üretmeden
daima radikal sağa, siyasal îslama ve milliyetçilere taviz vererek
sadece günü kurtarmaya baktılar. Bugün de aynı şeyleri görmekteyiz.
Bugün hızla gelişen dünya şartlan, iletişim araçlanndaki hızlı tempo,
insanlann bilinç düzeylerindeki gelişme, siyasette değişim ve
gelişimi zorunlu kıldı. Sağ politikalann yoksul bıraktığı geniş kitleler
siyasetçilerin önüne geçerek sol politikalar talep ediyorlar. Onlardan
güven vermelerini, pratik ve yaratıcı olmalannı istiyorlar. Bu talep ve
ihtiyaçlan inanç tasanmlan ile kırmak mümkün değildir. Halkın
değişim isteklerine uygun projelerimiz olmalıdır.
SÖYLEŞİ MİYASEİLKNUR
Saytn Tanla, sizin yapüğımz araşürma-
nın sonuçlan Türk solunda büyük bir umuda ka-
pümmasına neden oldu. Araştırma, sosyaldemok-
ratikipartininbirleşmesi veyagüç biriiğinegitme-
si halinde yiizde 41 'Uk oy oranı ile iktidar olaca-
ğını ortaya koydu. Eğer böyleyse 1977'deki mak-
simum sayılan oranlara yeniden çıkıyoriar öyle
mi?
- Bu yaptığımız araştırmada da çok net biçimde
görünen bir durum var. Bugüne kadar savunulan
"Bir artı bir itd etmez" tezine karşi 1995 seçimle-
rinde DSP'ye oy verenlerin yüzde 65'i. CHP'ye oy
verenlerin yüzde 75'i, merkez sağ partilere oy ve-
renlerin yüzde 29'u -yani üçte biri- ve ilginçtir
RP'ye oy verenlerin de yüzde 13.5'i solda gûç bir-
liği olduğu takdirde oylannı soldaki bu güç birli-
ğinden yana kullanacaklannı beyan etmektedirler.
Burada dıkkat edilmesi gereken bir konu; sizin de
ifade ettığiniz gibi solun 1977'dekı oy oranına ye-
niden yükselmesidir. Bunun dışında da sola oy ver-
me imkânı olan çok daha farldı kesimler ve siyası
görüşler var. Bunlan da dahil ettiğiniz zarnan veya
şu anda vermeyi dûşünmeyen DSP'li ve CHP'li
seçmenlerin de, solun umut \e güven vermesi ha-
linde oy verebileceklerini öngörmek mümkündür.
Bu tabloya bakılarak solun yüzde 32 ile 42 arasın-
da oy alacağı. hatta solun ve sağın yarattığı çürü-
meden kurtulabilmek amacıyla bu yönde oy kull-
naacak kararsızlar da hesaba katıhrsa iktidar olma-
sı mümkün.
1
^mmmm
Bu araştırmada solun güç birliği derken
sadece sosyal demokrat partileri mi hesaba kattı-
nız,yoksa bunaparlamento dışındakisosyalist sol
da dahil mi?
- Hayır. Sadece iki sosyal demokrat parti için ge-
çerli bu. Onlan da hesaba katarsak bu oran daha da
yükselir tabii.
wmmmm Bu ataştırmamn sonuçlarına göre güç
birliğiyapması halindesol nereden oy alıyor? Ge-
lenekseltabanından mu merkez sağdan mu yoksa
kendi dışındaki soldan mt?
- Büyük oranda geleneksel seçmeninden oy alı-
yor. Merkez sağdan da ciddi bır oy kayması görü-
yoruz. Hatta son dönemlerde oyunu kaptırmış ol-
duğu RP'lı seçmenlerin geriye döndüğüne de tanık
oluyoruz.
••••• O zaman varoşlardan birtakım sol oyla-
nn geçen seçimlerdeRP ye kaydığı da kamüanmış
oluyor değil mi?
- Evet evet. Zaten bu araştırmada da sol seçmen-
lerin bir kısmı. yerel ve genel seçimlerde yolsuzluk
iddialanna adı kanşan sosyal demokrat yöneticile-
rin varlığına ve sol liderlerin halkın beklentilerine
uygun politıka üretememelerine tepki olarak RP'ye
ödünç oy verdiklerinı itiraf ediyorlar. Bu da solda-
ki bir zaafiyetin seçmenleri RP'ye yönelttiğini or-
taya koyuyor.
^m
^amt
Peki bu zaafiyetin ortadan kalkıp kalk-
madığı henüz bdirsizken Türkiye 'de sol neden
yükseliyor?
-14 yıldan beri Türkiye'yi sağ politikacılar yö-
netiyor. Sağ yıprandı. Halk yorgun ve sağdan bez-
gin bir dunıma geldi. Merkez sağın yerini şimdi de
radikal sağ almak istiyor. En azından büyük bir ça-
ba sarf ediyor. Bu çaba da toplumda karamsarlık ya-
ratıyor. 1991 genel seçimlerinden sonra nasıl ki
SHP koltuk değneği olduğu DYP'yi sırtında taşıdı
ve bedelini çok ağır bir şekılde ödedi. Şimdi ise
DYP. SHP'nin durumuna düştü ve radikal sağı sır-
tındataşıyor. Eski DYP'lilerin söylediği "DYPTür-
kiye'nin çimentosudur" sözü tersine çevrildi ve
DYP, sözü edilen çimentoyu şu anda ufalayarak pa-
ramparça etmiş durumda. O nedenle siyasette bü-
yük bir boşluk doğdu. Bu boşluğu sol doldurmak
zorundadır. Solun önünde yapması gereken üç iş
var: Birincisi, topluma umut ve güven vermesi, ge-
lecek korkusunu gidermeye yönelik arayışlara gi-
rilmesi gerekiyor. İkincisi, ana bir proje etrafinda
hizipçi, birbirine dargın. kavgacı bir görünüm ser-
gileyen şefkatli, ama aynı zamanda beceriksiz gö-
rünümünden uzak bir güç birliği yapmak zorunda-
dır. Sorun Türkiye'de "Sol şefkatîi. ama beceriksiz-
dir" düşüncesinin yerine. "Bunlarradikal, ama mo-
dernve beceriküdir'' düşüncesim oturtması yönün-
de çaba göstermelidir, Üçüncüsü, geniş katılımı
sağlamak zorunda ve bunun için de referandum
mekanizmasını çalıştırmah. Ancak bu şekilde hal-
kın katkısını sağlamış olur.
mmm^ım Pekigüç birliğiolacak mı? Önundekien-
geller nasıl kalkacak?
- Bu yönde talep var, böyle bir beklenti var. Bu
güç birliğinin önüne geçmek. güç birliği olmaya-
cağı hakkında sözler sarf etmek ve güç birliğine en-
geller çıkarmak bana göre kendisıyle banşık olma-
yan, halka saygı duymayan ve kişisel çıkarlanm
toplumsal çıkarlann önünde görenlerin sergileye-
ceği tutumlar olur. Eğer solda güç birliği olmazsa
bu, bazı kişilerin kişisel problemleri ve rahatsızlık-
lanndan kaynaklanır. Bu ancak böyle tarif edilebi-
lir.
•••••• Geçen seçimde DYP iktidara hâkimdi ve
SHP onun koltuk değneğiydi Karsmnda da mer-
kez sağ ana muhalefetti Bu ana muhalefet böyle
beceriksiz bir başbakan ve iktidarın karşısındaye-
terince başanlı olamadu Bu durum radikal sağa
yaradı. Şimdi radikal sağ iktidarın büyük ortağu
merkez sağda bir parti de onun koltuk değneği
Ana muhalefetyine merkez sağda. Fakat sol oylar
yükseliyor. Enteresan değil mi?
- Türkiye sağ politikalar sonunda yorgun düştü.
Sağ politikacılar Türkiye'nin sorunlanna çözüm
bulmak yerine. proje üretmeden daima radikal sa-
ğa. siyasal İslama ve milliyetçilere taviz vererek
sadece günü kurtannaya bakülar. Bugün de aynı
şeyleri görmekteyiz. Bugün hızla gelişen dünya
şartlan, iletişim araçlanndaki hızlı tempo, insanla-
nn bilinç düzeylenndekı gelişme. siyasette değişim
ve gelişimi zorunlu kıldı. Sağ politikalann yoksul
bıraktığı geniş kitleler siyasetçilenn önüne geçerek
sol politikalar talep ediyorlar. Onlardan güven ver-
melerini. pratik ve yaratıcı olmalannı istiyorlar. Bu
talep ve ihtiyaçlan ınanç tasanmlan ile kırmak
mümkün değıldır. Halkın değişim ısteklenne uygun
projelerimiz olmalıdır. Önerilenmiz anlaşılabilir.
Çözüm sosyaldemokrasi
BULENT TANLA1949'da Îstanbul Ua doğdu. Yükseköğrenimini
ÎÜtktisat Fakühesi'nde tamamladı. 1969'da
araştırmacı olarak çahşmaya başladı.
Askerlik görevini tamamladıktan sonra
1975 'te PİAR araştırma şirketini kurdu.
Şimdiki halde PİAR - Gallup ve SİAR
kuruluşlarının başkanhğını yapıyor. Aynı
zamanda Avrupa Araştırmacılar Birliği,
Dünva Siyasi Danışmanlar Birliği üyesi.
îstanbul Bağımsız Milletvekili.
- 80'lerden itibaren genelde merkeze, sağa
doğnı bir kayma var. Sol da başansız
oldukça merkez sağın söylemlerini
kendine ölçü olarak almaya başladı. Sol,
bulunduğu yerden biraz daha sola kaysa ne
olur?
- Burada dürtyanın getişbni ve
toplumlann arzı ve istekleri göz ardı
edilerek bu soruva yanıt \ermek mümkün
değil. Ben bir araşürmacıyım.
Halkın istek ve bekkntilerini betirti bir
ideoloji ve görüş çerçevesinde hamur edip
yoğurarak reel politikaya sokmarun
gerektiğini düşünüyorum.
Türk toplumu daha iyi yaşamak ve hayattan
daha çok zevk almak istiyor. Solun bunu
vermesi lazım. KkonomL emek. pivasa
ekonomisi veya özeUeştirme gibi konulara
geçmeden önce solun yeni bir
yaşam biçimi önermesi gerekiyor.
Türkiye'de siyasal İslama karşı
veya onun gelişimlerini göz önüne
alarak yeni bir yaşam biçimi önerebflecek
tek ideoloji. sol ideolojidir. Çünkü
sağın, bu vaşam biçimi içerisinde
demokratikleşme ve
çağdaşlaşma ile ilgili herhangi bir öngörüsü
olamaz. Meveut sagın sadece kazanç ve
kayıpla ölçülebilen bir ideolojisi var.
Halbuki solun ise burada doğnı ve yanlışı
göz önüne alarak kriterlerini saptaması
lazım. Kâr-zarar ölçüsü solun ölçüsü
olamaz. Merkeze kaymak veya merkeze
çekmek ölçüsü kâr-zarar ile ölçülür. Biz
kânn peşinde değiliz. Biz doğnı ve yankşın
peşindeyiz.
Bu kavramalarla birçok şeyi ifade etmek
mümkün. Ben Türkiye'de bir
politikacı olarak herkesin birbirine
günaydın diyebileceği, herkesin
sevdiği insanın elini tutabUeceği ve
televizyonda, radyoda, medyada her
gün eUi altmtş kişinin ölmeyeceğL,
silahlann patlamadığı bir Türkiye
istiyorum. Türkiye'de 600 dolar gettri olan
bir insan ile milli gelirden 1500 dolar pay
alan bir insanın birlikte yaşamasuun
mümkün olduğunu ve bu politikalaria
bunlann gerçekleşmesinin imkânsız
olduğunu gören bir siyasetçi olarak
çözümün var olduğunu biliyorum.
Eğitimde, sağlıkta ve yaşam biçiminde
bunlan mümkün küabuecek
bir modelin ancak sosyal demokratiar
ve sol ideolojiyle mümkün olabileceğini
savunuyorum.
inandıncı, gerçekçi, kısa, uygulanabilir olmalıdır ve
pratik sonuçlar vermelidır. Seçim yasalan ile adil
bir temsile, daha istikrarlı yönetimlere 'evet'; ama,
yeterlı değildir. Partıler ve liderler sadece popülist
yaklaşımlar ve vaatlerle yirmind yüzyılın sorunla-
nna ve kitlelerin gittikçe yükselen taleplerine ce-
vap veremez. Dolayısıyla halk, bizden çok sade, an-
laşılabilir, uygulanabilir ve güven verici çözumler
aramaktadır. Bunlara cevap verilemediği sürece so-
lun önüne çıkan bu fırsat, 1970'li yıllarda olduğu
gibi heba edilebilir.
• ^ ^ • ^ tktidardaki radikal sağ toplumsalgeri-
limigiderek tırmandmyor veakü almaz hatalarya-
pıyor. Seçmen, laikliğin korunması konusunda
merkezsağagüvenmiyor. Laikliğin korunması adı-
na seçmen sola destek veriyor. Peki bu tehdit orta-
dan kalkınca seçmen doğal olarak sol iktidardan
baska şeyler bekleyecek ve isteyecek. Solun tek so-
runu laiklik olmamalı herhalde değil mi? Sol, di-
ğer alanlarda seçmenin bekientisineyanıt verecek
durumda mı? Kısacası iktidara hazır mı?
- Bir kere mevcut solun neye ihtiyacı var? Bun-
lardanbir tanesini sız sorunuzla iyi formüle ettiniz.
Bugün radikal sağ bu tehlikeyı, ülkede huzursuz-
luk ve gergınlik yaratan bu politikalan sürdürme-
seydi sol kendine gelecek miydı ve yükselecek miy-
dı? Çok doğru bir soru. Aslında solun bugünkü
yükselışini veya toplumdan soldan beklentilerini
bu şekilde formüle etmek solun büyük hatası olur.
Sol 1970'lerden bugüne çok büyük bedeller öde-
yerek bugüne geldi. Onun için Türk solunun neye
ihtiyacı var ,onlara bakalım. Bence bu işin gizi. si-
hiri burada. Türk solu için beş hedef görüyorum.
Birincisi Türk solunun her alanda umut hale gel-
mesi gerekiyor. tkıncisı güven verici noktaya ulaş-
ması gerekiyor. Üçüncüsü büyük. soyut ulaşılmaz
hedefler yerine pratik çözumler içeren programlar-
la seçmenin karşısma çıkması gerekiyor. Yani In-
giliz tşçi Partisi veya Tony Blair'in isimlendirdiği
'ilkeli pragmatizm' bizde de geçerli olabilir. Biz
daha önceki yıllarda sergilediğimiz çok dolambaç-
lı ve izlenmesi dahi güç olan soyut politikalar yeri-
ne pratik sonuçlar öneren. anlaşılabilir ve güveni-
lirprojeler önermeliyiz. Dördüncüsü. mevcut solun,
rakip partilerin izlediği politikalan taklit etmek ye-
rine onlan aşması ve ülkenin gündemini belirleme-
si gerekir. Biz burada takip eden değil, izlenen ola-
cağız. Benim düşündüğüm sol program, RP'nin ve
siyasal lslamın hiç referans noktası olmayacağı bir
programı ıçermeli. Siyasal tslam, mılliyetçiler ve
İiberaller solu izlemeli. Gündemi sol tayin etmeli.
Yenilik ve özgürlük zaten soldan kaynaklanmakta-
dır. Yeniliğin ve özgürlüğün radıkallerden kaynak-
landığı hiçbir model dünyada yoktur. Bunu halka
anlatmamız gerekiyor. Halk bizden ileri. Bizbuçe-
lişkiyi halka anlatamıyorsak suç halkta değil, biz-
dedir. Beşinci olarak seçıme girmenin tek bir hede-
fi olmalı; seçimi kazanmak ve iktidara gelmek...
"Benimle aynı kuKarda yanşan diğer partni biraz
dahageride bıraka>ım. diğerierini bilaharahallede-
rim" mantığı artık bir kenara bırakılmalı. Evet,
DSP'nin istaustiki olarak yükselme trendine bak-
tığımız zaman 22 yıl sonra iktidar olacağı gözükü-
yor. Ama bu, büyümek demek değil ki... Onun için
liderlerimızin ve partilerimızın kendilerine şu so-
ruyu sorması lazım: "Banaverilenimkânlarçerce-
vesindeTürkiye'ye neverdim. halka nededim ve ne-
yi gerçekleştirdim? Bu halk bana güvenmiyorsa ne-
den? Acababen mi kendimi ifade edemiyorum, halk
mı anlamryor? Halk sol partileri iktidara taşırsa ül-
keyeve halka ne gibi projeler sunulacak \e halka ne
gîbi nn'dası olacak?" Türkiye, değişim bekliyor.
•^••^ Türkiye'de halen üretimi artbralım,
emeği savunalım söylemleri yerine popülist söy-
lemler kullanmayı solculuk sananlar var. Sol bu-
nu aşabilecek mi?
- Türkiye'nin problemi üretimsizlik ve verimsiz-
liktir. Belçika'da beş milyon, bizde ise altmış beş
milyon insan yaşıyor. Belçika ile Türkiye'nin üre-
timi, gayri safı mılli hasılası eşit. Biz on üç defa da-
ha \erimsiz çalışıyoruz. Biz bu verimliliği arttırdı-
ğımız takdirde Türkiye'nin sorunlan büyük oran-
da çözülecektir. Bu arada emek en yüce, en üstün
değerdir.
Ancak emeğin venmlilığiyle çıplak emeği ayır-
mak lazım. lşsizliktir mesele. Emek iş bulduğu za-
man kendi mücadelesini kendi sektöründe vermeye
devam eder.
Solun bir görevi de işsizlerin iş bulabilmesi için
yapılan bir mücadeleyı de yaratmasıdır. Kaynak
doğuran davTaruşlarda bulunulması lazım. Emeğin
sermayeye karşı korunmasının venmlilik tabanıy-
laberaber yapılabileceğıne inanıyonım.
HİTjpleriaşmahyız- Seçim kapıda ve her iki sol parti degerek prog-
ram gerekse tüzük kurultaylannı toplamadu İki-
sinin depolitika üretecek ne bir araştırma merke-
zi ne de lidere yardımcı olacak bir üretim kadrosu
var. Sadece liderlerin söylemiyle politika ürettik-
lerinisanıyorlar. Wlerin CHP'sinin ciddi bir araş-
tırma ve politika üretme merkezi vardu Ecevit
CHP'ye genel başkan olduğu sırada onu politik
açıdan besleyecek ciddi bir mülkiyeli kadro bulu-
nuyordu. Peki bu koşullarda değişim veyenilik na-
sıl yapüacak?
- Fransız seçimlerinden alınacak dersler vardır.
îngıltere'yle Fransa arasındakı taıtışılan farklılık da
buradadır. Fransız solunun başansında imaj ve ye-
ni adam yaratma eabalan Jospin'in seçimleri kazan-
masında etkili olmadı. Jospin gerçeğinde aranacak
dersler de var. Ciddi, dürüst ve inançlı kimliğiyle,
mütevazı görünümüyle bir iddianın taşıyıcısı oldu.
Kasaca, burada mütevazı görünümlübir iddianın ta-
şıyıcısı oldu. Şimdi Türk solunda da mütevazı bir
iddianın taşıyıcısı olma görevini liderlere verebili-
riz. Belki tümüyle sizin de ifade ettiğiniz kadrola-
nn bulunmayışı veya bulunamayışı veya öyle gö-
zükmesi dolayısıyla bu işin nasıl olacağı sorusu
gündeme geliyor. Türk solunun partiler içindeki hi-
zıpleri aşmayı amaç gören bir davranışın içine gir-
mesi lazım. Kavgacı, kendi içinde çekişen, uzlaş-
maz ve hizipçi görünümünün yerine. kendi içinde
banş sağlaması lazım. Türk soluna son derece bü-
yük katkılar yapmış. fakat kırgın en yaşlı üyeden
ihraç edılmış en genç partiliye kadar herkesi kap-
sayacak. Türkiye'nin önünde Zülfîi Livaneli'nin
Ankara'da hipodromda yaptığı şenlikteki kavram-
lara uygun, Türk insanmın göğsünü kabartacak.
gözlerini dolduracak ve umut verecek bir banş ve
kardeşlık kurultayı öneriyorum. Önce biz aramız-
da uzlaşmalıyız. Zaten asgari yüzde yetmiş beş sek-
senlerinde müşterek olan kişileriz. Madem Türki-
ye'yi taşıyacağız, uzlaşmamız gerekiyor. Yüzde
yirmilik farklı taleplerimizi Türkıye'yi yönetmeye
aday ikengiderebileceğımizkanaatindeyim. Fındık
kabuğunu doldurmayacak eski kavgalara bir sün-
ger çekmemiz lazım. Türkiye'nın buna ihtiyacı var.
Bunu yapamazsak siyasal lslamın ayak sesleri ku-
laklanmızın dibinde. Dolayısıyla ben solda banş ve
kardeşlik kurultayının soldaki iki büyük partinin li-
derleri tarafmdan anlayışla karşılanacağı kanaatin-
deyim. Bunun süratle gerçekleştirilmesi gerekli.
Kemal Güven, Necdet Uğur, İsmail Hakkı Gürler,
Orhan Birgit, Ahmet İsvan ve daha nice büyükle-
rimiz, bu konuda hayatlannı, özgürlüklenni, can-
lannı vermiş daha nice büyüklerimizin köklerin-
den, geleneklerinden el ele tutuşmamız gerektiği
kanaatindeyim. Türkiye'ye özgürlük ve demokra-
sıyi getirecek kitlelerin ılk önce kendisini birleştir-
mesi Türk halkına umut verecektir. Projeler ve
kadrolar konusunda da bunun uzantısı olarak çalış-
malar yapılmah. Farkh birçok yerde değerli çalış-
malann yapıldığı, çok değerli makalelerin yazıldı-
ğını basından izliyoruz. Bir kısım siyasetçilerimi-
zin bir kısım basın diye ifade ettiği basınımızda son
derece kaliteli yazılar çıkıyor. Ühan Selçuk'un ifa-
desiyle "demokratik cumhurij'et için, cumhurhet
birliği için, cumhuriyetimizin geleceği için", bırleş-
tirerek ileriye götünnek için koordine etmemiz la-
zım. Bu sadece sosyal demokrat kesimde yapılacak
bir uzlaşma ve güç birliği; bu bütün bunlann bu ka-
nala akmasının nedeni olacaktır.
Solyalan söylemez- Bülent Ecevit CHP 'nin genel başkanı olduğu
zaman etrafinda mülkiyelilerden oluşan muaz-
zam bir kadro vardu O günkü koşullara göre po-
litikalar üretiyorlardu Vrettikleri sloganlar parti-
nin seçmene en doğrudan, en yalın bir şekilde
ulaşabilmesinde çok etkili oldu. Artık Türkiye'de
kimse liderinin bir deha olmasını beklemiyor.
- Türk solunda üretken ve proje üreten fikirle-
rin, kadrolann ve beyinlenn bulunmamasınm bir-
kaç nedeni var. Bir kere liderlerin ve partilerin ken-
di sığ görüşleri, kişisel görüşleri ve parti içinde
Türkiye ile ilgili kendi önerilennin bu projeleri
üreten kesımlerle taban tabana farklılık yaratmış
olması, bu kesim ve gnıplann partilerin dışında
kalmasına neden olan olan unsurlardan bindir.
Ikinci olarak. bu kadrolann yerlerini alabilece-
ği, partılerindeki kendi gerekçelerinin ortadan kal-
kabilecegi düşüncesiyle topluma hizmet vermek
yerine kendilerini ön plana alan görüşlerden dola-
yı bu kadrolann dışlanması ve bu kadrolarla bir-
hkte çalışılmaması gerçeğinı ortaya koymuştu.
Üçüncü olarak da Türkiye'de kamplaşmayı, siyah
beyaz gıbı kavramlann veya lonlann sonucunda
oluşan değerlendirme biçimini, bu objektif ve üret-
ken kadrolann da belirli kamplara veya gruplara
bölünmelerine neden olan bir davranış olarak de-
ğerlendirebıliriz. Tabii sadece sol kesıme haksız-
lık etmeyelim. Bu tip projelerm solda yok olması
sağda var olduğu anlamına gelmiyor.
Solun hiç olmazsa siyasi bir etik davranışı için-
de olduğunu ifade etmeliyim. Sol hiç olmazsa ya-
lan söylemiyor. Ama sağ, projelerinin yokluğunu
kapatmak için yalan söyleyerek halktan oy alma
yoluna gidiyor. Işte Tansu Çiller'in RP'ye karşı iz-
lediği kampanyalardan sonra RP ile koalisyon ya-
parak DYP'yi ve Türkiye'yi nereye getirdiğini bu-
rada görmekteyiz. Ama sol hiç olmazsa siyasi ah-
lak kurallanna sıkı sıkıya sadık kalıyor. Bülent Ece-
vit karizmassyla bu kadar oy alabiliyor. Çok fazla
bir öneri yapmasa da somut bir dürüstlük ve somut
bir güvenilirlikle bu kadar oyu alabiliyor.
Burada ben bir şanstan da bahsetmek istiyorum.
Akademik çevTeler ve üreten çevreler Türk solu-
nun onlan bu kadar dışladıği bir dönemde üretim-
lerine devam ediyorlar. Bu da onlann ülkeye olan
saygılanndan, sevgilerinden. bağhlıklanndan ve
cumhuriyete olan bağlılıklanndan kaynaklanıyor.
Atatürk'e olan saygılan. laikliğe ve çağdaşlığa
olan sevgileri hiç olmazsa üretimlerini devam et-
tirmelerine neden oluyor. Bunlann hazır ve belli
aşamalara geldığini bir araştırmacı olarak görüyo-
rum. Çok farklı kesimlerde çok ciddi projeler üre-
tiliyor. Artık Türk toplumunda sol. umut olma özel-
liğini taşımaktadır. Türkiye'de sol projeler üretil-
mektedir. Türkiye'de aranan tek şey adres. koordi-
nasyon ve uzlaşmadır. Özellikle solda işbirliği ve
uzlaşma aranmaktadır. Bunlar sağlandığı zaman
inanılmaz bir süratle solun iktidara geleceğinejna-
nıyorum. Bu sürati de şöyle anlatabilirim: Ozai,
partisini 1983 yılının Mayıs ayında kurdu ve ikti-
dara geldi.
Özal'ın çok daha hazırlıksız bir dönemden gel-
diğini siyaset tarihi yazıyor ve ayncayaşayanlar an-
latıyor. Türk solunun bır geleneği, birikimi ve kök-
leri var. Dolayısıyla biz bunlan daha kısa bir süre
içinde daha mükemmel ve gerçekçi bir şekilde or-
taya koyarak iktidara doğru yürüyüşümüzü sürdü-
rebiliriz.