Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 HAZİRAN 1997 PAZAR CUMHURİYET
KÜLTÜR
SAYFA
13
'Yasaklı Kadın' ve 'Düşler ve Katiller' adlı kitaplann yazan Melike Mukaddem
'Cezayir beni terk etmedi'DUYGIDURGUN/
ZEYNEP SAYGI
Melike Mukaddem, yasaklı bir kadın.
Köktendıncılerin yaşamı karabasana çe-
virdiğı Cezayır'i terk etmek zorunda ka-
hşından bu yana ülkesinde yaşananlan
yazıyor. Darbe ardından patlak veren ve
onbinlerce ınsanın yaşamına mal olan iç
savaş sonunda, özgürlûkle bütün bağlan
koparılan Cezayirli kadınlann dramını
anlatıyor.
Mehke Mukaddem, okuma yazması
olmayan, on çocuklu göçebe bır ailenin
en büyük çocuğu. Küçûk yaşlardan beri
bütün kadınlann yazgısı olan, evlilik ve
çocuk doğurmayla sınırlı bir yaşamı red-
detmiş. Dostoyevski. Faıdkner, Sartre ve
Simone de Beauvoir'ı okuyarak bilginin
gücüyle tanışan Mukaddem "Bflmek,
sürgünlerin ilki ve en büyüğüdür" diyor.
Mukaddem. Bechar Lisesi'nde 45 er-
kek öğrencinın arasında tek kız olarak
eğitimuıi sürdürmüş. Oran'da başladığı
tıp eğitimini Fransa'ya gidip Montpelli-
er'de tamamlamış. tlk kitabı 'Les hommes
qui marchent' Fransa'da 1990 yılı 'Lftt-
re' ödülüne ve Cezayir'de 'Nurettin Aba
\akb Ödülü'ne' değer görûlmüş. Bu sa-
yede kıtaplan kendı ülkesinde de yayım-
İanmaya başlamış.
'Yasaldı Kadın' 1993'te biçemi, gün-
celliğı ve toplumsal sorunlara dikkat çek-
mesi nedeniyle 'Femina Edebiyat Ödül-
lerT'nde mansiyona değer görülen Mu-
kaddem'ı Türkokuyucular'DüşkrveKa-
Ifller' ile 'Yasaklı Kadın' (Varlık Yayın-
lan, çeviren: Filiz Nayır Deniztekin) ad-
lı kitaplanyla tanıdı.
'Yasaklı Kadın'ın kahra-
manı Suitana gibi çocuklu-
ğundan bu yana savaşım
veren Mukaddem. kadınla-
nn eğitim oianaklanna ka-
vuşmasını, insanca bir dün-
yada yaşamayı, özgür ol-
mayı istiyor. FlS'ten (Isla-
mi Selamet Cephesi) ölüm
tehditleri aldığı için yaşa-
mını halen Fransa'da sür-
dürmek zorunda olan Mu-
kaddem ile faks aracılığıy-
la bır söyleşi yaptık.
meıîke rnukaddem
yasakbkadın
• "Cezayirli
milliyetçiler,
kadınlan önce
birer savaş
kahramanı yaptı,
sonra
bağımsızlık
ortamında
dışladı. En ^
sonunda
köktendincilik
ivme kazanınca erkek
diktası altında ezdiler.
Kuran'ı yıkıcı bir yommla
benimseyip silahlanan
erkekler, kadın
düşmanhklannı ilahi bir
kisve altında gizleyip
onlan eve hapsetti.
Yaşamlannı doğurganlık
ve hizmetçüikle sınırladı."
düşünce, ınsanın doğasına aykındır, han-
gi coğrafyada yaşarsa yaşasın... Bu söz-
lerim, uzun bir deneyimle kanıtlanmıştır.
Tüm bunlara karşın bu halka olan inan-
cımı yitirmedim. Onlann başkaldırma
gücûne güveniyonım. Çünkü onlar her
gün korku salan baskıcı hareketlere kar-
şı koyuyorlar.
-Cezayir'de kadıniann bugünkü duru-
mu tophunun gelenekçi tutumundan ve
baskdarüan mı kaynaklanıyor yoksa tsla-
mın uygulanış biçimi mi kaduıın konu-
mundabettıieyicioian?
- Cezayir'ın geçmişine bakacak olur-
sak, kadın zaten ikincı sınıf vatandaş ola-
rak görûlüyordu. Bir halk nasıl kendini
geleneğe kapatır ve gerçeklerden kopmuş
dinı kurallan yaşama geçirmek konusun-
da tutucu olur.. uzun hikâye!
Bağımsızlık mücadelesi vermiş Mağ-
rip ülkeleri arasında en çok umudu Ceza-
yir taşıyordu. Yabancı araştırmacılar, si-
lahlı mücadeleye ortak katılan kadın ve
erkek arasmdaki aynmcılıgm son bulaca-
ğını ve bunun kadın erkek eşitliği açısın-
dan kaçınlmaz bir firsat olduğunu düşü-
nüyorlardı. Ancak Cezayirli milliyetçiler,
kadınlan önce birer savaş kahramanı yap-
mış, sonra bağımsızlık ortamında dışla-
mış ve en sonunda köktendincilik ivme
Cezayir gerçeği
-'V^saklı Kadın'adlı ki-
tabınızda çok karanlık bir
Cezayir portrcsi çiziyorsu-
nuz. Cezayir'in geleceği için
hiç umut yok mu?
MELİKE MUKAD-
DEM- 'Yasakh Kadın' ve
'Düşler ve Katiller'de be-
timlenenortam 1990-1995
yıllan arası Cezayir'iydi.
Siyasal hegemonyanın,
kaynaklan sömüren bir yö-
netimin, ıfade özgürlüğü-
nün kısıtlandığı bir ortamın
egemenliğindeki 30 yıl! Bu
süre boyunca iktidardaki-
ler, aydınlan gözden düşür-
mek. seslerini bastırmak
için sınsice oyunlarla elle-
rinden geleni yaptılar.
Cumhuriyetin kendü kurdu-
ğu okullar, Cezayir'de koca
bir kuşağı köktendinciliğe
gönüllü insanlar olarak ye-
tiştirdı. Kültürsüz, gerçek-
lerden kopuk ve geleceği
göremeyen bir kusak...
Tüm bunlar günümüz Ce-
zayir'ıni oluşturdu: Ekono-
mik açıdan parçalanmış,
din sömürücüleri ve siyasi
mafya arasında kalmış bir
Cezayir.
Cezayir, Fransa'ya karşı
bir bağımsızlık savaşı ver-
di. Şimdiyse bir başka bağ-
lamda savaşıyor; düşünce
ve toplumsal yapılanma
için. Kan dökülüyor evet!
Ama kan tüm devrimlerde
dökülmüştür. Demokratik
9-20 haziran tarihleri arasındakifestival, Fahir Atakoğlu 'nun konseriyle açılacak
UluslararasıBoğaziçiFestivalibaşhyor
Kültür Servfei - Cemal
Reşit Rey Konser Salo-
nu'nun 9-20 haziran tarih-
leri arasında Harbiye Açık-
hava Tiyatrosu'nda gerçek-
leştireceği 1. Boğaziçi Fes-
tivali, yann başlıyor.
Festivalin açılış konseri-
ni ünlü müzisyen ve beste-
ci Fahir Atakoğlu, CRR
Senfoni Orkestrası eşliğin-
de verecek. Orkestranın
şeflığını Fahrettin Keri-
mov'un üstlendığı konsere,
başkemancı PeKn Halkaa
ve solist Erol L'ras da katı-
lıyor. 10-11 haziran akşam-
lan festival kapsamında ün-
lü Kralordu Korosu ve Or-
kestrası ızlenebılır. Kendi
türünün tek örnegi olan Kı-
zılordu Korosu, 1928'de
kuruldu. Görkemli ve ge-
niş repertuannda 2 binden
fazla eser bulunan koro ve
orkestranın en önemli özel-
liği yaratıcılığı ve halk şar-
kılanna verdiği önem.
Festivalin 12 haziran ta-
rihindeki konuklan ise
dünyaca ünlü Apoteosis
FlamencaTophıluğu. Ünlü
flamenko dans topluluğu
Beatriz Martin ve ünlü fla-
menko ustası Pacode Luda
ile çalışıyor bu ünlü toplu-
luk.
Dünyanın pek çok ülke-
sinde başanlı temsiller ve-
ren, Atfred Schweitzer
Ödülü'ne layık görülen
Rustavi Gürcûstan Halk
Danslan Topluluğu, ise 13
haziran akşamı Açıkha-
va'da gösterilerini sunacak.
14 haziran akşamı Türki-
ye'nin önde gelen cazcıla-
nndan Kerem Görsev, AH
Perret, Önder Focan, Neşet
Ruacan. Can Kozhı, Erkan
Oğur, Sarp Maden, tmer
Demirer, Volkan Hürsever,
NOüfer Ruacan, SeJhn Ben-
ba, Hakan BehliL Deniz
Dûndar, Güray Akdalay ve
Yahya Dai'den oluşan
'Tûrk Caz Ustalan' aynı
sahneyi paylaşarak bir ilke
imza atacaklar. Konserin
ilk bölümü elektrikli, ikin-
ci bölümü ise akustik ağtr-
lıklı olacak. Konserin so-
nunda kalabalık bir jam
session izlemek mümkün.
Festivale katılan bir baş-
ka Türk topluluğu ise 15
haziran akşamı bir konser
verecek olan Buhıtsuzluk
OztemL 16 haziranda altısı
Senegalli, biri Finli ve biri
de Türk sekiz müzisyenden
oluşan Gaboy Topluluğu,
geleneksel Senegal müzi-
ğinden örnekler sunarken
aynı gece Jasper Van't
Hof'un Pfli Pfli topluluğu
Afrika ritimleri ile süslenen
müziklerini taşıyacak ls-
tanbul'a. 17 haziranda ara-
lannda Okay Temiz'in de
bulunduğu Trflok Gurtu-
Suresh Tahvalkar Hint mü-
ziğinin ve dansının canlı
renklerini Açıkhava Tiyat-
rosu'nda sunarken 18 hazi-
randa dünyaca ünlü rock
vokalisti FTsh ve grubu Is-
tanbullu müzikseverlerle
bulusacak. Marillion'un
vokalisti olarak ünlenen
Fish, son olarak Bosna'da-
ki insanlık dramını 'Sun-
sets of Empire' adlı albü-
münde müzik diliyle akta-
racak.
Ünlü lngiliz efsanesi ve
dünyanın ilk "jazz-rock"
grubuColosseıını toplulu-
ğu, 19 haziran akşamı caz-
severlerle bulusacak. 68'in
nıhunu sahneye taşıyan
Colosseum'dan blues ve
caz- rock'ın orjinal örnek-
lerini dinleyecek müzikse-
verler.
Festivalin kapanış kon-
serini ise 20 haziran akşa-
mı dünyanın en büyük bas-
çısı olarak tanman ve
Frank Sinatra'dan EUa
FHzgerald'a Sara Vaug-
taan'dan Tonrrv Beneth ve
ftggy Lee'ye kadar birçok
ünlüye eşlik eden Ray
Brown Trio gerçekleştire-
cek.
kazanınca, erkek diktası altında ezmiş-
lerdir. Kuran'ı yıkıcı biryorumla benim-
seyip, silahlanan erkekler, kadın düşman-
hklannı ilahi bir kisve altında gizleyip,
onlan eve hapsetmiş, yaşamlannı doğur-
ganlık ve hizmetçüikle sınırlamışlardır.
Bağımsızhktan 22 yıl sonra 1984'te, bir-
çok başansız deneme sonucunda Ulusal
Kurtuluş Cephesi (FLN), Mağribi ülkele-
ri arasmdaki en gerici aile kanununu ka-
bul ettirmeyi başardı Cezayir'e.
Bu arada kadınlar siyasal arenada söz
sahibı olamasalar bile, üniversiteler ve
okullarda güçlenmeye başladılar. Bilgi
yalnızca güç degıl, aynı zamanda özgür-
lüğe ulasan tek yoldur. Tüm bunlann so-
rumlusu Kuran değildir. Herhangi bir
metni birbinnden farklı yüz kişiye okut-
sanız, yüz farklı yorumla karşılaşırsmız.
Okuma yazmadan mahrum bırakmak,
düşünceyi karanlığa boğmanm en iyi yo-
ludur. Bunun sürüp gitmesine göz yuman
ve eğitimi gencilerin eline bırakan siya-
set adamlan ülkelerinin tarihine karşı ağır
bir yükümlülük altına girmişlerdir.
- Kftaplannız Cezayir'deki okuriardan
nasıl tepld ahyor?-
Cezayirli ve Mağripli olcurlar genelde,
kitaplanmdaki kahramanlann başkaldın
ve düşünceleriyle kendilerini özdeşleşti-
riyor. llericiler yazdıklanma alkış tutar-
ken, köktendinciler tehditler yağdınyor-
lar.
- Fransız okurlar tdtaplaruuza nasıl
yaklasü?
- Fransız okurlar, benimkiler gibi kitap-
lann, Cezayir'in içinde bulunduğu kar-
maşık durumu daha iyi anlamalannı sağ-
ladığını söylüyorlar. Ay-
nı zamanda çölün şiirsel-
liğini ve benim düşgücü-
mün kendi dillerindeki
yansımasını seviyorlar.
- 'Yasakh Kadın', Ce-
zavir'deki örgütlü kadın
direnişine yönelik bir me-
saj taşıyor mu?
- Kitaplanm birer me-
saj taşıyıcısı değillerdir.
Cezayir'in gündemi beni
çok etkiliyor. Yazarak Ce-
zayirli köktendincilere di-
renebıliyorum.
- Cezayir'e dönmeyi
dfişünflyor musunuz?
- Geçen aralık ayı so-
nu-ocak başı Cezayir'dey-
dim. önümüzdeki aylar-
da yeniden gitmeyi istiyo-
rum. Ülkemin havasmı
solumaya ihtiyacım var.
Yaşama özgürtüğû
- Cezayir için fazla Ba-
Dh, Fransa içinse Doğulu
ve gelenekçi olduğunuz
söytenebilirmi?
- Cezayir'de olduğum
kadar Fransa'da da ileri-
cilerden yanayım. Kendi
ülkemde ilerici, bir başka
ülkede gelenekçi ola-
mam. Bulunduğum yerde
ve tüm dünyada boyun
eğmeyen bir asiyim.
- Fransa'da yaşıyor ot-
mak, Fransız eghimi ve
kültürünü almak bugün
Cezayir'e bakışınızda et-
küioldurnu?
- Tüm bu trajediler ya-
şanmadan önce terk etti-
ğim Cezayir, o zaman da
çalkantılar içindeydi. A-
ma Cezayir beni terk et-
medi. Nereye gidereeniz
gidin içinizdekinden ka-
çamıyorsunuz. Akde-
niz'in öbür kıyısmda ya-
şamamın, kendi ülkemi
algılayışıma etki ettiğini
sanmıyorum. Buna karşı-
lık, Fransa'da Cezayir'de
sahip olamayacağım ka-
dar yaşama ve yazma öz-
gürlüğüm var.
Attilâ Dhan
9
m iki
\apıtı dizî filııı oluyor
Kültür Servisi - Şair,
romancı ve düşünce
adamı Attilâ Ilhan'm
'Kurtlar Sofrası' adlı
yapıtı TRT adına
Biket tlhan
tarafından 8
bölümlük bir dizi
haline getiriliyor.
Çekimleri temmuz
ayı sonlannda
başlayacak olan dizi
fılmin oyunculan
henüz belirlenmış
değil. Daha önce
yazann 'Sokaktaki
Adam' adlı romanını
da televizyona uyarlayan Bıket İlhan'm
bu çahşması büyük beğeni toplamıştı.
Öyküsü 1950'li yıllann ikinci yansında
geçen 'Kurtlar Sofrası'nda iş merkezleri
ve Bab-ı Âli ortamında yaşananlar
anlatılıyor. Çekimler genel olarak
Beyoğlu ve Bab-ı Âlı'de gerçekJeşecek.
'Kurtlar Sofrası'nın Attilâ llhan'ın en
sinematografik yapıtlan arasında yer
aldığinı belirten, Biket llhan, "Bir
eserden yola çıküğınız zaman onun
sorumluluğunu
taşıyorsunui Çok
kanakian akan bir konu
ve toplumun birçok
kesitinden örnekler
taşıyor. Öykü 1957'de
geçiyor, ancak bugünle
ilginç parakilikler
taşıyor. 1957
mekânlannı yeniden
gerçekJeştirmek en
zoru" diyor.
Fkle Motan yıllar önce
Attilâ llhan'dan kendisi
için bir senaryo
hazırlamasını
istemiş.'Yanuş Saksuun
Çiçeği' adlı senaryo böylelikle ortaya
çıkmış. 120 dakikalık TRT fılminde bir
Kuvay-ı Milliyeci'nin ABD'de yaşayan
torununun kendi kültürüne
yabancilaşması anlatılıyor. Başrolleri
Kerem Alışık, Seida Özer, Musa Uzunlar,
Süeda Can ve Zafer Algöz paylaşıyorlar.
Çekimler 20 haziranda Alaşehir'de bir
çiftlik evinde başlayacak. Filmin ilk
sahnelerinde konuk oyuncu olarak Ebru
Gündeş yer alacak.
Lawrence'ın
mektuphırdaki
isyanı• îngiliz edebiyatının en
önemli klasifderinden "Lady
Chatterley 'in Âşığı "nın yazan
D. H. Lawrence 'ın iç dünyasını
yansıtan mektupları Londra da
satışa sunuluyor.
Kültür Servisi - D.H. Lswrence'ın
Jubette Hırdey'e yazdıği 14 uzun
mektubun ortaya çıkmasi, koleksi-
yoncu ve küratörleri heyecanlandırdı.
lngiliz edebiyatının en büyük klasik-
lerine imza atan Lawrence'ın iç dün-
yasmı keşfermek için önemli birer
ipucu olan mektuplarda ünlü yaza-
nn, "Lady Chatteriey'in Aşığı'' adlı
son romanı üzerindeki tartışmalardan
rahatsız olduğu anlaşılıyor.
Mektuplanndan binnde müstehcen
olmakla suçlanan romanın yeni yet-
melerin ilgisini bile çekmeyeceğini
söyleyen Lavvrence, 20 yaşına gelen
bir erkeğin bu romanı okumasını sa-
lık veriyor. Mektuplannda Ingilte-
re'nm kasvetli ortammdan ve eserine
muhafazakâr bir tutumla yaklaşılma-
sından yakınan Lavvrence, 'Lady
Chatteriey'i yayımlatmadan önce ese-
ri sadece Lady Hıaley'nin gönnesi-
ne izin vermiş.
Lawrence'ın mektuplanna 35 bin
sterlin tutannda fiyat biçiliyor. Mek-
tuplar 26- 28 haziran tanhleri arasın-
da Londra'da Antika Kitaplar Fu-
an'nda satışa çıkanlacak. Lawren-
ce'ın mektuplanrun yazann kitabıyla
ilgili endişelerini, umutlannı ortaya
çıkardığını belirten yetkililer bu mek-
tuplann yaşayan ve nefes alan birer
eser olduğunu söylüyorlar.
Lawrence, 'Lady Chatteriey'in tn-
giltere'deki hiçbir yaymcıdan ilgi gör-
mediğini anlatıyormektuplannda. Ki-
tabm, kimsenin tek kelime bile Ingi-
lizce bilmediği Floransa'da küçük ve
çok eski bir yayıncı tarafından basıl-
dığını belirten Lawrence, 'Lady Chat-
teriey'in 1928 Floransabaskısının ln-
giliz polisince yok edildiğini belirti-
yor.
Kitabının yarattığı sorunlar yüzün-
den her şeyden kaçmak istediğıni an-
latan ünlü yazar, yaptığı resimlerin
sergilenmesini ve satışını engelleyen
tutucu anlayışa da isyan ediyor.
Bardot'nun anılan
pahalıya mal oldu
• Brigltte
Bardot,
anılannı
yayımlama-
sından
şikâyetçi olan
eski kocası
tarafından
mahkemeye
verildi.
Yayıncısıyla
birlikte mahkemelik
olan Bardot, eski kocası
Jacques Charrier ve
oğlu Nkrholas
Charriere toplam 50
bin dolar tazminat
ödeyecek. Bardot,
kitabında hamilelik
dönemini 'kâbus' olarak
tanımlıyor, kocasını
tanımlarken ise 'maço',
şiddet yanhsı' ve
'aikoiik' sözcüklerini
kullanıyor.
• Sinead
O'Connor 2 i
haziranda tsrail'de bir
konser venneye
hazırlanıyor. Ünlü
Irlandalı şarkıcı konser
için her iki halkın
birlikte yaşamının
sembolü olan Kudüs
kentini seçti. Avrupa
Birlıği tarafından
düzenlenen konsere
Sting de davet edildi.
Organizatörler, konserin
gerçekleşmesi
konusunda Kudüs
kentinin sağcı
yönetıminin olumsuz
tavır içinde olduğunu
belirterek önemli bır
engelle karşılaşmamayı
umduklannı dile
getirdiler.
• Art Garfunkel,
yeni albümünü eşi ve
altı yaşındaki oğluyla
birlikte gerçekleştirdi.
Simon and Garfunkel
ikılisınin unutulmaz
ismi Art Garfunkel,
'Songs From a Parent to
aChikl'
(Ebeveynlerinden
Çocuğa Bir Şarkı) adını
taşıyan albüm bu hafta
yayımlanacak.
• KİSS grubunun
solisti Gene Simmons.
bugüne kadar 3 bıni
aşkın kadınla birlikte
olduğunu iddia etti. 47
yaşındaki ünlü şarkıcı,
birden fazla kadınla
birlikte olmaktan
vazgeçmeyeceğini
söyledi. Altı çocuk
babası olan Simmons,
evlenmeyi hiç
düşünmediğini
belirterek
"Evlilik
harikulade bir
müessesedir
ama kim bir
müessese
içinde
yaşammı
sürdürebiür
Bngıtte Bardot M» d e d i
• Dracula
Romanya'da hâlâ
unutulmadı. Bükreş'te
Kültür Bakanlığı Bram
Stoker'ın kitabında
anlatılan 15. yüzyıl
savaşçısı Vlad'ı ulusal
kahraman ilan etti.
• Davld BOWİe nın
•Zigg> Stardust',
'Aladdin Sane* ve diğer
23 albümünün haklan
Emi Müzik tarafından
gelecek onbeş yıl içinde
satılmak üzere satın
ahndı.
• Sinema
illüstrasyonları
MÜZeSİ adında
yapımdan satılmasına
kadar film
gelişmelerinin
anlatılacağı bir müze
kurulması planlanıyor.
Müzede multımedya
teknolojilen, modeller,
kostümler yer alacak
aynı zamanda müzeyi
ziyaret edenler filmlerin
yapımını yakından
görebilecek.
• Jeff Buckley,
Mississippi Nehri'nde
ölü bulundu. 29
yaşındaki ünlü
Amerikalı şarkıcı. 5
yaşında şarkı söylemeyi
13 yaşında da gitar
çalmayı öğrendi. Van
Morrison, Bob D>lan,
Leonard Cohen gibi
müzisyenlerden
etkilenen Buckley,
l990'lannbaşındaNew
York'ta çeşitli
topluluklarda çalmış; ilk
albümü 'Grace'i 1993'te
yayımlamıştı.
• irene Jacob ve
Makom McDoweU yeni
bir film çalışmasına
başlıyorlar.'AVVorklof
Moss' adını taşıyan
filmde yönetmen Hugh
Hudson ve yapımcı
David Puttnam The
Chariots Of Fire-Ateş
Arabalan' filmınin
Oscar kazanmasından
sonra ilk kez bu filmle
bir araya geliyor. Film
lskoçya'da yetişen bir
çocuğun yasam
öyküsünü konu alıyor.
'Altın Güverciı'e doğru
• Kültür Senisi - Kuşadası Belediye Başkanlığı
tarafından düzenlenen ve organizasyonu Türker
Reklamcılık %e Organızasyon tarafından
gerçekleştinlen 'Kuşadası Altın Güvercin Müzik
Yanşması 1997'nin yan final değerlendirmesi,
Ali Rıza Türker, Buğra Uğur. Ozan Doğulu,
Figen Çakmak. Doğan Şener, Osman Işmen,
Selçuk Başar, Selim Çaldıran ve Turhan Yükseler'den
oluşan ön jüri taraftndan yapılacak. Değerlendirmede
yanşma şartnamesi uyannca, büyük fınale katılacak on
yapıt belirlenecek. 5 Temmuz 1997 Cumartesi gecesi
Kuşadası Özer Turk Stadı'nda yapılacak olan finalde,
En Başanlı Profesyonel Besteci-Altın Güvercin ve
1.000.000.000. TL, En Başanlı Amatör Bestecı, Altın
Güvercin ve 600.000.000 TL., En Başanlı Yorumcu,
Altın Güvercin ve 400.000.000 TL olarak belırlenen
ödülün sahibı olacak.
Küttür-Seıt'den Tıyatro
Stüdyosu'na destek
• Kültür Servisi - Kültür-Sen Ankara Şube Başkanı
Erhan Gökgücü, geçirdiği yangın sonrasında
kullanılamaz hale gelen Tiyatro Stüdyosu'nun
salonunun Üsküdar Belediyesi ve Kültür Bakanlığı 'nın
destek vermemesi nedeniyle bir türlü onanlmamasını
üzüntüyle karşıladığını bildirdi. Gökgücü, Tıyatro
Stüdyosu oyunculan Zuhal Olcay, Ahmet Levendoğlu
ve Haluk Bilginer'in her zaman yanında olacaklannı
belirterek tüm sanatçı örgütlerini ve demokrasiden yana
olan ilgilileri sanata sahip çıkmaya çağırdı
Savaş Çekiç'e ödiü
• Kültür Servisi - Kore Çağdaş. Deneysel Tasanm
Derneği tarafından 3 yılda bir düzenlenen, 3. Seul Asya
Afış Tnaneli'nde Savaş Çekiç özel ödülün sahibi oldu.
Asya'daki çeşitli ülkelerin grafik tasanmcılannm
birligini oluşturmak ve tasanmcılann ürünlerinden. afış
tasanmını toplum ile kaynaştırmayı hedefleyen 3. Seul
Asya Afış Trianelı'ne Kore, Japonya, Hong-Kong, Çin
Tayvan, Singapur ve Türkiye'den 210 tasanmcı, 210
afış tasanmıyla katıldı. Türkiye'yi, Sadık Karamustafa,
Haluk Tuncay, Yurdaer Altıntaş, Yeşim Demir, Esen
Karol ve Savaş Çekiç tcmsil etti.