Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5 MAYIS 1997 PAZARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17
TURKIYE
Istanbul
Edırne
Çanakkaie
Kocaeli
Izmır
Manisa
Aydın
Denizlı
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
20
26
21
22
24
24
26
24
Sınop
Samsun
Trabzon
Gıresun
Ankara
Konya
Eskişehir
Sıvas
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
16
18
14
17
20
•18
22
17
Zonguldak PB 18 Antalya PB 23 Kars
Adana
Mersin
Dıyarbakır
Şanlıurfa
Mardın
Siırt
Hakkâri
Van
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
PB
26
24
23
24
18
20
14
13
PB 11
Yurdun kuzeyj
kesimleri parça- j
lı bulutlu, Öteki Londra
yerler az bulutlu
Y 20 Atına PB
ve açık geçecek. ROma
Y 19 Milano
Y 21 Oslo Y
Hava Sicakllğl Berlin Y 21 Helsınki Y
artacak. Rüzgâr Amsterdam Y 19 Stockholm Y
kuzey ve batı Madnd Y 27 Belgrad PB 28
yönlerden hafif Şpfya PB 25 Viyana PB 27
ara sıra orta kuv- Brüksel Y 19 Bonn
vette esecek. Budapeşte PB 27 Münıh
ASYA
20
Moskova
Aşkabat
Almatı
Taşkent
Bakü
Bışkek
Tiftis
Kahire
Y
Y
PB
Y
Y
PB
Y
PB
8
23
20
28
17
26
18
30
• 2 2 Şam PB 22
OA ç ı k Parçalı buiutlu Ss , BJJÎÜ ^ Çok büutu ı Yağnurkj Kariı Sulukar > Gok gurüttûKj
G U N C E L CLTVEYTARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
Günümüzdeki kimi olaylar, 40 yıl öncesine ne ka-
dar benziyor...
Ömeğin, habercilikte ön sırada koşan Muharrem
Sankaya, DYP'li Devlet Bakanı Nevzat Ercan'ın
"yaşadığımızsıkıntının çözüm yolunu" gösterdiği-
ni yazıyor.
Devlet Bakanımız Ercan; "Ya hükümet çıkıp he-
men güvenoyu istemeli ya da muhalefet gensoru
vermeli" demiş ve eklemiş:
"Meclis güven veriyorsa kim neyi tartışacak? Ver-
miyorsa da çözümü orada bulacak."
Şaibe, büyü yapmış galiba, Nevzat Ercan'ın göz-
leri kapalı.
Aylardır uğraşılıyor. REFAHYOL'un dokuz ay ön-
ce başlattığı bunalımatek çarenin ışbaşından uzak-
laşması olduğu yazılıyor, söyleniyor. Sivil, asker he-
men her çevrede, kapalı açık her toplantıda bu çö-
züm yineîeniyor.
Bana mısın demiyor Takkeli ile Şaibe.
Bu "ikih"ye karşın "bunalıma çözüm"ü Meclis'in
bulacağı, bulması gerektiği gerçeğini boşa çıkar-
mak için baş sorumlu DYP grubu elinden geleni ar-
dına koymuyor.
Kişısel ve siyasal yararlannı ön planda tutanlar,
kısacası ulusal bilinçten nasibini almamış olanlar,
REFAHYOL'dan ayrılmayı akıllarının ucundan ge-
çirmiyoriar. Tersine, hükümetin gitmemesi için aca-
yip direniş içindeler.
Ulusal iradeyi temsil ettiğini iddia edenler, ulusal
iradenin gerçek sahibi milletin demokratik, laik ya-
şam hakkına olanca hızla çullanan "ikilinin" işba-
şında kalmasına destek oluyorlar.
Sıra sıra
Partamentoyu yıllardır ızleyenler; güvenoylannın
nasıl verilip alındığını pekala bilirier. Sık sık söylenen
"vicdanises" başta gelen kural mıdır? Hayır! Başta
gelen kurallar. Içinde bulundukları hükümeti "dü-
şürme sorumluluğunu üzerlerine almaktan" kaçın-
maktır, bir.
Tekrar seçilememe kaygısıdır, iki. Genel başkana
karşı çıkarak listede yer alamamak korkusudur, üç.
Ötesi fasa fiso.
Bu ve sayılabılecek birçok başka etkenler bir ara-
ya gelince; hele Nevzat Ercan'ın birçok siyasetçi gi-
bi yineleyip durduğu Meclis'ten güvenoyu almak ya
da alamamak sorunu, öyle fazla bel bağlanacak bir
çözüm yolu gıbi görünmüyor.
Oysa, "Yakışıklı" Baykal, çoğu zaman yaptığı gi-
bi pişmiş aşa soğuk su katmazsa, oyda bırleşmiş
muhalefete katılacak en çok 15 DYP'li ile esenliğe
kavuşma olasılığı ortaya çıkabilir. Bu, işlerlik kaza-
namayan şimdilik tek çare.
Umutsuzluk baş köşede. Günümüzde yalancılık
bulaşıcı hastalık gibi ınsandan insana geçiyor. Siya-
sette, yalan söylemek erdemli olmakla eşdeğer. Tak-
keli ile Şaibe, hadi anladık, karakter yapılan yalan
üzerine kurulmuş.
Gül Abdullah gibi Müslüman evladımıza ne de-
meli? Sormuşlar; Takkeli'nin Libya'daki "Islami Ko-
mutanlığa üyeliği doğru mu?"
"Hepsi yalan, hepsi uydurma" diye yanıtlamış.
Pes! Kaddafi gözlerini devire devire kardeşi Nec-
mettin'in yüzüne yüzüne "Islami komutanlığa üye-
dir, şimdi komutanlıkta çalışacağız" dediği sırada.
Gül'ümüz Abdullah orada, hemen ustalannın yanı
başında duruyordu.
Yalanın bir sanat olduğunu, yalansız politika ola-
mayacağına o denli inanmışlar ki; Şaibe, TSK'nin sa-
ğı birteştirmek görevini kendisine verdiğini söyleye-
bilecek kadar başka dünyalarda.
Bizde "ikili" çoook. Bir başkası Şaibe - Özer çif-
ti. Bir iki yıl önce Özer, Konut'taki özel odasında ka-
bul ettiği kimilerine "Tansu'ya ordunun tam destek
verdiğini" söylüyor, "Darbe de olsa bize bir şey ol-
maz" deyip böbürleniyordu.
O zaman (Doğan Güreş) Takşak Paşa görevdey-
di. "Kızkardeşine" böyle güvencelerverdi rni verme-
di mi bilinmiyor. Ama "ogünlerin muhabbeti DYP
milletvekili olarak suspus olmasına kadar" uzandı.
Milletin yüzde 80'ninin beklediği nedir? Bir an ön-
ce yeni bir hükümet! Ya istifa edecekler ya da gü-
vensizlik oyu ile düşürülecekler.
İstifa, bir düş. Şaibe daha çok cami, daha çok Ku-
ran kursu, daha çok Atatürkçülüğü birteştiren yeni
sloganıyla göreve devam, diyor. Öteki? Başbakan-
lık'tan çıkarmak olanaksız.
Geriye Meclis'in işlevi, güvensizlik oyu kalıyor.
. Ne kısırdöngü, değil mi?
'Akşener siyasi tetikçfI Baştarafı 1. Sayfada
mesi vapacağını kayderti.
TelsizGenel Müdürlüğü'nden (TGM)yayının
kesilmesine neden olan gerekçeli dosyayı iste-
diklerini vurgulayan Karaca. RTÜK'le TGM
arasında olumsuz ilışkılere ve yetkı karmaşası-
na dikkat çekti. TGM'nin işlem yapmadan ön-
ce RTÜK'ü de haberdar edebileceğını, ancak
bunayanaşılmadığmı vurgulayan Karaca. "Şim-
di, genel müdüriük divor ki. up-link sistemi izin-
sizdi. Özel TV'lerin biiyiik bir bölümü aynı > ön-
temle bu cihazları yurda getirtti. Yayınlara baş-
ladılar. Madem izinsizler, 6 senediryapamadığuı
işi bugün mü yapıyorsun? Türkiye, bir hukuk
devleti ise herkes içindir. Uygulamada çifte stan-
dart olmaz. Diğer TV'ler için de av nı işleme geç-
meBler" görüşünü dile getırdi.
Ecevit. dün düzenlediği basın toplantısında.
kapatma olayının Çiller ailesıne yönelık bazı
suçlamalann yapıldığı yayından sonra meyda-
na geldiğine dikkat çekerek canlı yayında suç ol-
ması durumunda. öncelikle adaletın veya
RTÜK'ün devreye girmesi gerektiğini belirtti.
Ecev it. "Fakat onlar devrede değil, yargısız in-
fazcılar devrede. Saldınlar, Türkiye'de hukuk
devletinin iflasuu, hukukun yerini şehir eşkıya-
lığının ve yargısız infazlann aldıgını gözler önii-
ne sermektedir*' diye konuştu.
Ecevit. DYP'li UlaştırmaBakanı Barutçu'nun
ve Telsiz Genel Müdürü'nün görevden alınma-
sını ıstedı.
CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin. iktida-
nn basın özgürlügünden rahatsızlık duyduğunu
vurgulavarak. "Kirli ilişkilerin, yolsuzluklann
açığa çıkmasından rahatsız olan siyasal iktidar.
Türkiye'yi açık bir hapishaneye çevirme gayret-
lerini ortava koyuyor" diye konuştu. Saldınvı
gerçekleştirenlerin yakalanmamasını eleştiren
Keskin. saldınyla şehir eşkıyalan v e çetelerin si-
yasi ılışkılerinın. çetelerin devlet içindeki ko-
numlannın ortaya çıktığını söyledi
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da Flash
Beşiktaşhlar kapatmayı protesto etti V nın
özgürlüğünün kısıtlan-
masına yönelik bir girişim^kırak değetiendirerek protesto etti. Çetelere ve 'karaniıklara' karşı 13 haftadır Be-
şiktaş Iskele Meydanı'nda toplanan Beşiktaşu vatandaşlar. "İnsanlann bilgi alma hakkını gasp eden. çeteleri üre-
ten ve kahraman ilan edenler üç fidanı katlettiler" diye konuştular. Deniz Gezmis'in arkadâşı Hasan Ataol da
"Bir yanda Çiller ve Çathlar.. bir yanda Deniz'ler... Biz Deniz'lerin yanmdayız" dedi. Deniz Gezmiş, Hüsey in İnan
ve Yusuf Aslan anısına mevdandaki çınann altına karanfil bırakan vatandaşlar, çetelerin sonu gelene kadar top-
lanmaya devam edeceklerini sövlediler. (Fotoğraf: SAADET USLU)
TV'ye yönelik silahlı saldın ile televizyonun
kapatılmasını "büyük bir skandal" olarak nite-
lendirerek. "Bu olay, devlet yetkilerinin özel çı-
karlar doğrultusunda kullanılmakta olduğuna
dair vavgınlaşan tereddüdiin yeni bir örneğkür"
dedi. Baykal, Flash TVnın İstanbul'daki mer-
kezini de zıyaret ederek geçmiş olsun dileğinde
bulundu.
ANAP lideri Mesut Yılmaz^Flash TV'ye ya-
pılan saldınnın, Türkiye'nin birayibı olduğunu
savundu. Atatürk Havalımanı'nda gazetecilerin
sorulannı yanıtlayan Yılmaz, "Bir yayın kunı-
luşunun basılması da. kanunsuz olarak kaparıl-
ması da hepsi aslında eşkıvalıktır. Türkije. eğer
temiz topluma ulaşmak isriyorsa. bu tür eşkıya-
lıkları da aşma\a mecburdur*" dedi. DTP Ge-
nel Başkanı Hüsamettin Cindonık, devletin ta-
nınamaz hale getmldiğini belirterek "Çiller ai-
lesi basını susturmak için sokak kabadav ılarını
değil Chicago gangsterlerini getinnelidir'* dedi.
tstanbul Valisi Rıdvan ^enişen de Flash TV'ye
yapılan saldınvı onaylama-
dığını belirterek, kendilen-
nin adliyeye aktanlan olayın
aydınlatılması için bütün
güçlenyle çalışacaklannı
söyledi. Toplam 175 sivil
toplum kuruluşunu temsil e-
den Türkıye Sivil Toplum
Kuruluşlan Bırliğfnden ya-
pılan yazılı açıklamada,
Flash TV'ye yapılan silahlı
saldın ve kapatma şiddetle
kınandı. ÇYDD Genel Mer-
kezi ve tüm şubeleri adına
yapılan yazılı açıklamada da
Flash TV'ye yönelik saldın-
lann devlete olan güveni
sarsıcı nitelikte olduğu gö-
rüşü dıle getirildı.
Televizyon Muhabirleri
Derneği Başkanı Kemal As-
lan da Flash TVye yapılan
silahlı saldınyı kınayarak,
"Bu saldınvı yapanlar. hal-
kuı gerçekleri öğrenmesin-
den rahatsız olanlardır" de-
di. Türkiye Gazeteciler Sen-
dikası (TGS) Genel Başka-
nı Ziva Sonay, DSP Zongul-
dak Milletvekili Miimtaz
Soysal ve MHP Genel Baş-
kan adaylanndan Muhar-
rem Şemsek. Flash TV'yi zı-
yaret ederek "geçmiş olsun"
dileğinde bulundu.
6
îsterse Özer Çiüer'e satarız'
LEVENTGENCELLİ
BURSA- Izınsiz uydu çıkışı yapılması ve hu-
kuka aykın up-link cihazlan ithal edilmesi ge-
rekçe gösterilerek Telsiz Genel Müdürlüğü'nce
mühürlenen Flash TV. normal yavınına dönmeye
hazırlanıjor. Bursavencisinın devreyegirmesiy-
le uyduya yayın basacak duruma gelen Flash TV.
halen yayınını kara linkleri aracılığıyla sürdürü-
yor. TV yöneticilerinin uydu yavınına yeniden
başlamak için RTÜK'ün karannı bekledikleri be-
lirtildi.
Flash TV Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gök-
tuğ, Telsiz Genel Müdürlüğü'nün isteğı doğrul-
tusunda televızyonlannın yayınının durdurulma-
sı konusunda savcılığa suç duyurusunda buluna-
caklannı söyledi.
ÖmerGöktuğ, önceki gece yaptığı açıklamada
Flash TV'yi para kazanmak amacıyla kurdukla-
nnı. gelinen noktada böyle bir karar verdikleri
için pişman olduklannı sövledi. Göktuğ sözleri-
ni şöyle sürdürdü: "Biz para kazanmak için tele-
vizyon işine girdik Verin dibine batsın bövle iş.
Şimdi yaşananlara bakın. Ben ilk kez eşimle he-
lalleşerek sabah evimden çıknm, öğleden sonra te-
levizyonum mühürlendi. Bu işin merakjısı değiliz.
Televizyonu kim almak isthorsa alsın. Özer Bev 'e
de satanz meraklısıvsa. Meraklısı olduğunu bili-
yoruz, parası da var. İsterse taksit de vapanz."
Flash TV merkez binasında gerilimli saatler
yaşanırken binaya 250 metre uzakhktaki Olay
Medya Center'da da mini zirve yapıldı. Bursa
Milletvekili CavitÇağlar ile DTP Genel Başkan
Yardımcısı Necdet Menzir, bir grup işadamı ile
birhkte durum değerlendırmesi vaptı. Bursa Va-
lisi Orhan Taşanlar da. tstanbul'dakı valılertop-
lanti!.ının ardından mını zirveye katıldı.
Ulaştırma Bakanı Ömer Barutçu'nun Cavit
Çağlar'ın DYP'den avnlmasından hemen sonra
Olay TV'nin yavınının durdurulmasına yönelik
girişımlerde bulunduğu iddıa edildi.
Göktuğ ailesi
Flash TV'yi Mehmetve ÖmerGöktuğ kardeş-
ler vönetiyor. tTÜ mezunu olan ağabev Mehmet
Göktuğ. beş vakit namaz kılması v e Nur tarikatı-
na yakınlığı ile biliniyor. Ağabey Göktuğ. şirket
içindeki parasal konular ve yatınm kararlannda
tek hâkım olmanın yanı sıra Amenka'da gördü-
ğü eğitım nedeniyle iletışım altyapısını da tek ba-
şına planlıyor. Mehmet Göktuğ'un. sohbetlerin-
de sık sık Erbakan'ın uygulamalannı beğenme-
dığinı dile getirdıği biliniyor. Flash TV'yı mühür-
lemeye gelenlere karşı çıkışı ekranlara yansıyan
Ömer Göktuğ ise ticarete perde işiyle atıldı.
Brode konusunda dış satımı da kapsayan önem-
li yatınmlan bulunan Ömer Göktuğ, her cemıv e-
te ginp çıkmasıyla tanınıyor. Politikada üst nok-
talara gelen önemli isimlerle yakın dostluğu bu-
lunan Ömer Göktuğ. RP Ankara Anakent Bele-
diye Başkanı Melih Gökçek'e ısmiyle hıtap edı-
yor. Artvin Yusufeli kökenli aıle. çalışanlanna
karşı bonkör olmamakla birhkte çokseslilik ko-
nusunda birçok ünlü televizyon kanalı yönetici-
sinin aksine cesaretli kararlar vermeleriyle bili-
niyor.
Flash TV'de üst noktalarda görev yapanlar da
Göktuğ ailesine yakın isimler. Bölgesel Haberler
Koordinatörü Yılmaz Tunca. Göktuğ kardeşlerin
teyzelerinin oğlu. RTÜK'ün etkin isimlerinden
Fatih Karaca da uzun süre Flash TV'nin Ankara
sorumluluğunu yürüttü.
G U N D E M MLSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
mokrasinin ne olduğunu öğretmek de boynumuzun
borcu...
Ingiltere'de bir mayıs günü seçimler yapıldı. Işçi
Bayramı'nda, Işçi Partisi beklenenin de üzerindeoy
aldı.
Önce seçim sonuçlarını kısaca aktaralım:
Işçi Partisi yüzde 45 oyla 419 sandalye. Muha-
fazakâr Parti yüzde 31 oyla 163 sandalye, Liberal
Demokratlar yüzde 17 oyla 45 sandalye elde etti.
Bu sonuçların ardından Başbakan Muhafazakâr
Parti lideri John Major genel başkanlıktan istifa
etti.
Shakespearevari birtutumla son sözlerini söyle-
di:
"Perde kapandığında sahneden inmek gerekir."
Olmadı. Böyle demokrasi olmaz. Ne demek,
"perde kapandı", "sahneden inmekgerek"...
Bilmiyorsan bu işi, Türkiye'ye gönder üç-beş ki-
şi. Seçimlerden sonra nasıl pişkinlik-şişkinlik gös-
teriliyor öğrensinler. Sana aktarsınlar.
"Boyunuzun ölçüsünü aldınız mı" deyince,
"ever" diyeceksin, "şu kadar inç...". Linç edecek
halleri yok ya.
Sayın Major, yol yakınken gerı dönün. "Seçimin
hemen sonrasmda söylediğim her şeyi unutun"
deyın. "Onlar, o şaşkınlıkanında söylenmiş şeyler-
di" deyin.
Çağırın gazetecileri, yeniden durum değerlendir-
mesi yapın. Sıze sorulacak sorular bellı. Gelın, tem-
sili bir röportaj yapalım. Vermeniz gereken yanıtlar
konusunda yardımcı olalım:
- Sayın Major, ağır bıryenilgi aldınız. Ne düşünü-
yorsunuz?
"öncelikle ağır yenilgı sözünü kesinlikle kabul
etmiyorum. Seçmen partime bir süre kenarda dur-
ma görevi vermiştir. Bu görevi başanyla yerine ge-
tireceğimize inanıyonım."
- Ancak seçimlerden önce kazanamazsam çeki-
leceğim demiştiniz...
"Ne zaman demişim?"
- Propaganda çalışmaları sırasında...
"O benim şahsi meselem. Hem ben onu gaze-
tecilere değil, parti tabanıma söylemiştim. Bu sizi
neden ilgilendiriyor?"
-18 yıl sonra iktidara veda ediyorsunuz. Partiniz
1906'dan bu yana en ağır yenilgisini aldı. Bu duru-
mu nasıl değerlendiriyorsunuz?
"llahlardayenilir..."
- Bu yenilginin sizin döneminizde olmasını nasıl
karşılıyorsunuz?
"Hoş karşılıyorum. Partim en ağır yenilgiyi aldı.
Zor bir döneme girdi. Ben de zor günlerin adamı-
yım."
- Yani çekilmemekte kararlısınız, öyle mi?
"Ben kendime kaçtı dedirtmem. Sonuçlan iyi in-
celeyin. Partim ikincisırada. Ne olmuş?Birincilik-
ten ikinciliğe düşmüş. Bunun anlamı şudur; seç-
men bu avantajı iyi değerlendirmemiz halinde, bi-
ze yeniden iktidar olanağı sağlayacağı mesajını ver-
miştir..."
Devam aynı türküye...
işte böyle acemi Major. Her rakamın binlerce pen-
ceresi vardır. Işıne gelen yerden bakarsın, keyfine
bakarsın.
Ingiltere'den Türkiye'ye gelelım. Bir seçimde ye-
nilgi alan genel başkanın istifadeyi değil, istifayı
seçtiğjni düşünün.
Ne olur?
Tabii pek çok şey olur. Ama olanlardan bıri de şu
olur.
Genel başkanın dalkavukları, partinın kimi sami-
miyöneticileri, "Neyaparsayapsın genelbaşkanım
haklıdır" diye düşünen kimi seçmenleri, parti mer-
kezini kuşatır.
"Bizi terk etmeyin" nıdaları gözyaşlarına karışır.
Baktılar genel başkan kararlı. Istifadan vazgeç-
meyecek. Ellerinde pankartlar partiyi işgal ederler:
Genel başkan garantimiz, feda olsun partimiz."
"Sandığa kadar değil, sonsuza kadar seninle-
yiz..."
"Sen değil, senin büyüklüğünü kavrayamayan
seçmen utansın. Seçimlik değil, ömür boyu genel
başkansın."
Sonunda genel başkan istifasını geri alır. Yeniden
işe koyulur:
Devam aynı türküye...
Haydi büyük Türkiye...
Polis yanlış konferansı bastı
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su)-Ankara Emniyet Müdürlüğü,
tnsan Haklan Derneği'nin (İHD)
düzenlediği "Barış Konferansı"
için hazırlanan vasağı, yanlışlık-
la medya konferansına tebliğ etti.
"Bağımsız Üetişim Ağı Ulusal
Konferansı, Yerel Medyanm So-
runlan ve Çözüm İçin Bir Araya
GelmeOlanaklan" adlı konferan-
s, emniyet görevlilerinin ısran
üzerine Ankara Valisi Erdoğan
Şahinoğlu'nun özel izniyle sürdü.
İletişim Vakfi'nın düzenlediği
konferansın dünkü bölümü polis
baskmıyla karşılaştı. Emniyet
Müdürlüğü Dernekler Masa-
sı'nda görevli polisler. PUİS Ote-
lı'tıe giderek, yabancı konuklar
için Içişleri Bakanlığı'ndan izin
alınmadığı gerekçesıyle basın
konferansının gerçekleştirileme-
vecegini savundular. İHD'nin 8-9
nayısta yapacagı Banş Konferan-
sı adına düzenlenen bırtebliği yet-
kililere tebliğ etmeye çalışan po-
lis görevlılerini avukatlar da ikna
edemedi.
Vakıf yetkılilerinin, telefonla
görüştükleri Ankara Valisi'nden
özel izin almalan üzerine konfe-
rans devam ederken, emniyet yet-
kilileri. etkinlıği düzenleyenler-
den Türk Mimar ve Mühendis
Odalan Bırlıği (TMMOB) Baş-
kanı YavuzÖnen'e, "Konu: Banş
Konferansı" başlığıyla şu metni
tebhğ ettiler:
"2908 sayılı Dernekler Kanu-
nu'nun 43. maddesine göre yurt-
dışından davet edilen şahıslar için
Dışişleri Bakanlığı'nın \e ilgili ba-
kanlıklarm görüşü aünarak İçişle-
ri Bakanlığı'nca izin verilmesi ge-
rekmektedir. Vakfimz genel mü-
düıiüğünce ilgili bakanhklara mü-
racaat yapılarak söz konusu top-
lantı ve yabancı konuşmacılar için
izin alınmadığı. bakanlığımızdan
alınan 2 Nisan 1997 gün ve B.05.1.
EGM. 06.01.03. (5288-97) sayıhya-
zılanndan anlaşümıştır.
Bu itibarla 3-4 Mayıs 1997 gü-
nü ilimiz Konya yolu üzeri Fen Li-
sesi kavşağında bulunan PUİS
Oteli'nde "Bağımsız İletişim Ağı
Ulusal Konferans. Yerel Medva-
nın Sorunlan ve Çözüm İçin Bir
Araya Gelme Olanaklan' konulu
konferansın yapılması, şartlar v-
erine getirilmediğinden uygun
görüjmemiştir. Bilgi edinilmesi
için İçişleri Bakanlığı'ndan izin
alındıktan sonra ileri tarihte söz
konusu konferansın vapılmasının
mümkün olacağı, bu halivle kon-
feransın yapılamayacağı, yapıl-
ması halinde ilgililer hakkında
yasal işlem v apılacağının bilinmesi
hususu tarannıza tebliğ olunur."
'Basına yönelik saldınlar sistemli'
HaberMerkezi-Flash TV'ye yapılan
saldın ve hukuk dışı bir yöntemle kapa-
tılması, dün akşam Kanal D'de Güneri
Cıv^aoğlu'nun hazırlayıp sunduğu 'Du-
rum' adlı programda tartışıldı. Basın
Konsey i Başkanı Oktay Ekşi, basına yö-
nelik saldınlann sistemli olduğuna işa-
ret ederek 1994"te "istenmeyen basın
organlanna karşı etldn önlem alınması"
yönündeki kararın üzerinden iki gün
geçmeden Özgür Ülke gazetesinin
bombalandığını söyledi.
"Medya ve Demokrasi" konulu prog-
rama Hürriyet gazetesinden Oktay Ek-
şi. Ertuğrul Özkök, Kanal D'den Uğur
Dündar. Milliyet'ten Derva Sazak, Al-
tan Öymen. Metin Toker, Sabah"tan
Göngör Mengi, Radikal'den Mehmet
Yılmaz. Yeni Yüzyıl'dan Okay Gönen-
sin, NTV'den Nuri Çolakoğlu. saldınya
uğrayan Flash TV spıkeri Türkan Varol.
TGC Başkanı Nail Güreli. gazetemiz
Genel Yayın Yönetmeni Orhan Erinç.
Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütu ge-
nel sekreteri, IPI direktörü eski başka-
nı GaUnier konuk olarak katıldı.
Programa telefonla katılan Flash TV
Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gök-
tuğ, Alaattin Çakıcı'nın konuşmasının
ardından taraflara cevap hakkı verecek-
lerini açıkladıklannı kaydertı. Bu açık-
lamadan sonra saldınya uğramalannı
talihsizlik olarak yorumlayan Göktuğ,
kapatma olavı ile ilgili olarak da "Alü
yıllıkbütün belgelerimizi inceledik. Her-
hangi bir eksiklik bulamadık. Btrim ka-
nalımızın kapatılmasına gerekçe olarak
gösterilenler, tüm televizyon kanallan
açısından da kapatma nedeni olarak or-
ta} a anlabilir. Bu gerekçeler tüm televiz-
yon kanallan üzerinde Demoklesin kıb-
cı gibi durmaktadır" dedi.
Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni
Orhan Erinç de Cıvaoğlu'nun sorulan-
nı >anıtlarken REFAHYOL hükümeti-
nin "demokratik hukuk devleti kuralla-
nna" uygun davranmadığını söyledi.
Erinç. "Benim gazetecüiğe başladığim
vıllarda ortaya atılan 'bir kısım basın'
sözcüğü bugün de gündemdedir. Çetele-
rin, yolsuzluklann tarnşıldığı dönemde
iktidar. basını kendisine düşman görü-
yor" dedi. Flash TY'nin kapatılmasına
gerekçe olarak göstenlen ve lisans ve-
nlmedıği için kontrolün Telsiz Genel
Müdürlüğü'ne bağlı olduğu iddialarına
karşı çıkan Ennç. Telsiz Genel Müdür-
lüğü'nün yetkilerinin 1994'te RTÜK'e
devredildiğini hatırlattı. Erinç. hükü-
metin yasalan hiçe saydığını vurguladı.
Radıkal Gazetesi Genel Yav ın Yönet-
meni Mehmet Yılmaz da Türkiye'nin
hukuksuzluğa ve çetecılığe teslım ol-
duğunu söyledi. Yeni Yüzyıl Gazetesi
Genel Yayın Yönetmeni Okay Gönen-
sın ise halkm tepkisinı göstermesı. bu
tepkilerin de Meclis'e yansıması gerek-
tiğini kayderti. Gönensin, tüm bunlara
ek olarak cesur savcılara ihtıyaç bulun-
duğunu söyledi.
Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi
de istenmeyen basına karşı etkin önlem
alınması yönünde alınan karann belge-
li olduğunu belirterek "Flash TV'ye ya-
pılan saldın. 50 kişilik sıradan bir gru-
bun saldınsı değildir. Elimizde belgesi
var. İstenmeven basına karşı etkin önlem
alınması yönünde alınan kararlann üze-
rinden iki gün geçmeden Özgür Ülke
bombalanmış, bir kişi ölmüştü. Daha
sonra da basına yönelik birçok saldın
gerçekleşti" diye konuştu.
PKK
baskını:
Yunonistan 'a kaçmak isterken tekneleribattı
KUŞADASI (AA) - Kuşadasf ndan
Yunanistan'm Samos Adası'na kaç-
mayaçalışan. içinde Iraklılann bulun-
duğu iki tekne battı. İlk belirlemelere
göre 17 kişi öldü, 4 kişi kayboldu.
Yetkililerden alınan bilgiye göre,
önceki gece geç saatlerde Kuşadası
Limanı'ndan aynlan ve birinde 7, di-
ğerinde 15 yolcu bulunan iki tekne.
Dilek Yanmadası açıklannda battı. O-
lay, saatlerce dalgalarla "iüüm-kahm
mücadelesi'' veren 18 yasuıdaki Irak-
h Türkmen Nasrettin Ahmedin dün
öğle saatlerinde karaya ulaşmasıyla
ortaya çıktı.
Nasrettin Ahmed, Türk yetkililere
verdiği ilk ifadesinde, "tki tekneyie
Yunanistan'ın Samos Adası'na doğru
açıldık. Küçük teknede 7 kişi vardı.
Biz büyük teknedev dik. Küçük tekne
su almaya basladı. İçindekiler korka-
rak bizim bulunduğumuztekneye geç-
tiler. Tam bu sırada alabora oiduk.
Çok korkunçtu, kimse kimseye yar-
dım edemiyordu'' dedi. Sahil Güven-
lik yetkilileri, 4'ü kadın, 5'i çocuk
toplam 17 kişinin cesetlerini deniz-
den çıkardıklanm. kayıp 4 kişiyi de
aradıklanru söylediler.
Yetkililerden alınan bilgiye göre
kimlikleri belirienen 11 kişinin isim-
len şöyle: Leyla Ahmed, Günay Ah-
med, Tunay Ahmed, Söğüt Ahmed,
Ahmet Ahmed, Sezer Ahmed, İmad
Ahmed, Eyet Ahmed, Rait Ahmed,
Sona Ahmed, Hedibe Ahmed.
DtVARBAKIR (Cumhu-
riyet Bürosu) - Hakkâri'nin
Çukurca ilçesinde PKK'Iiler
tarafmdan pusuya düşürülen
8 asker şehıt oldu. 1 korucu-
nun yaşamını >itırdiğı, 25 as-
ker ve iki korucunun yaralan-
dığı olay sonrası çıkan çatış-
madal5 PKK'li öldürüldü.
Önceki gece saat 02.00 sı-
ralannda Çukurca ilçesi 52
No'lu sınır hattında konuş-
landırılan askeri bir birlik,
operasyon dönüşü PKK'Iiler
tarafindan pusuya düşürüldü.
Olağanüstü Hal Bölge Valili-
ği konuyla ilgili resmi bir
açıklama yapmazken pusuda
8 askerin şehıt olduğu, 1 ko-
rucunun yaşamını yitirdiği
bildırildı. 25 asker ve iki ko-
rucunun yaralandığı pusu
sonrası güvenlik güçlenyle
PKK'lıler arasında çıkan ça-
tışmada da 15 PKJClinin öl-
düğü belırtıldi. Yaralanan as-
ker ve korucular Hakkâri ve
Van devlet hastanelerinde te-
davı altına alındı. Çatışma-
dan kaçan PKK'lilerin yaka-
lanabilmesi için operasyon-
lar aralıksız sürdürülüvor.