Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
î 5 MAYIS 1997 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 13
! Bizim Tiyatro, Şilili şarkıcı Victor Jara'nm yaşamöyküsünü sahneliyor
'Şarkım özgür bir şarkıdır
9
DUYGU DURGUN
Bizim Tivatro, mayıs ayı boyunca her
cumartesi ve pazar günü saat 15 .OO'te
Beyoglu Karaca Tiyatrosu'nda Şilili
devrimci folk şarkıcısı VTctor Jara'nın
yaşamöyküsünden yola çıkarak Zafer
Diper'in oyunlaştınp yönettiği 'Ölüm-
süz Şarkı' adlı oyunu sahneliyor. Di-
per'in yanı sıra Ceyda Aşar, Esin Nur
Görgülü ve Nazan Diper'in de rol al-
dıklan oyun, Victor Jara'nın şarkılan-
nı yeniden dinlemek; yaşam ve sanat
serüvenine tanık olmak için kaçınlma-
ması gereken bir yapıt.
1938'de Şili'de doğan Victor Jara,
yoksul bir aileden gelen bir sanatçıydı.
Müzik yeteneğini törenlerde şarkı söy-
leyen annesinden almıştı Annesi, bir
cantadordu. yani doğa ve insan teme-
linden kopmadan kendisini toplumsal
savaşıma adayan bir şarkıcıydı. Victor
Jara işte böyle bir gelenekten geliyor-
du.
Güç koşullar altında ûniversitenin ti-
yatro bölümünü kazandığmda Şili'de
okuma şansı bulan birkaç köylü çocu-
ğundan biriydi. Zamanla geleneksel
halk müziğine daha çok agırlık verme-
ye başladı. Latin Amerika. Avrupa, As-
ya turnelerinde de\Tİme adanmış şar-
kılannı söy ledi. Cuncumen. Inti Illima-
ni gibi topluluklann oluşumuna katkı-
da bulundu. Toplumsal-siyasi yaşamın
bir parçası, devrimci savaşımın bir si-
lahı olarak gördüğü şarkılarını faşist
baskılar altında yaşama göğüs geren
halklar için söyledi.
Şili halkı sosyalizm yanlısı Allen-
de'yi cumhurbaşkanlığına seçtiğinde.
Allende'nin en önemli destekçilerin-
den biri haline gelen Victor Jara, 11
Eylül 1973'teki darbe sonrasında ikti-
dâra gecen general Pinochet'nin bir nu-
lümsüz Şarkı', Şili
halkının sesi Victor
Jara'nın yaşamöyküsünü
yansıtırken Şili'nin
yakın tarihinde
yaşananlan da aktarmayı
amaçlıyor Zafer Diper'in
deyişiyle.
maralı düşmanı olacaktı. Eşi görülme-
miş ışkencelenn ve katliamlann yaşan-
dığı Şili'de askeri idare tarafından ilk
rutuklananlardan biriydi Victor Jara.
Ve daha once sayısız kere konser ver-
diği, darbeyle birlikte toplama kampı-
na dönüştürülen Estadio Chile stadyu-
munda işkenceyle yaşamına son veri-
lecekti.
'Ölümsüz Şarkı'. Şili halkının sesi
Victor Jara'nın yaşamöyküsünü yansı-
tırken Şili'nin yakın tarihinde yaşanan-
lan da aktarmayı amaçlıyor Zafer Di-
per'in deyişiyle. "Victor Jara beni ağ-
latan tek insandır" diyen Diper, oyunu
Joan Jara'nın 'Victor: Lnfinished
Song' adlı kitabından yola çıkarak
oyunlaştırmış. 'Ölümsüz Şarkı' için
yüzlerce Victor Jara şarkısını bir araya
getiren, dünyanın çeşıtli ülkelerinden
ünlü ozana ilişkin belgeleri, kitaplan
toplayan _Diper, Güneş Karabuda ve
Indiana Üniversitesi'nden Prof. tlhan
Başgöz'ün katkılannın oyunun gerçek-
leşmesinde önemli olduğunu belirtiyor.
Neden Victor Jara ve neden şimdi?
Zafer Diper'in yanıtı günümüz gerçek-
lerine göndermeler içeriyor: *1970'te
iktidara geien Allende başkanhğındaki
Haik Birliği Hükümeti'nin amacı, top-
rak reformu, ücretlerin arttınlması,
gençliğe öğrenim olanaklan, çocuklara
parasız eğitim gibi hedefleri olan sosya-
list bir düzen kurmaktı. Ancak emper-
yalist güçler. Pinochet'nin yönettiği as-
keri darbeyle yasal hükümeri devirdiler.
Faşizmin ilk uy gulamalannı başlattılar.
Victor Jara, sanatçı duyarlılığıyla bütün
bu ola>lann içinde>di. Yaptıgı müziği
bir siy asi propaganda amacı olarak kul-
lanmasına kârşın çok ince bir duyaru-
lığa sahip bir sanatçu Köylere gjdiyor,
geleneksel halk müziğini devrimci sava-
şımın bir parçası yapıyor. Bir kiiltür tre-
ni oluşturuyor. ülkenin en ücra köşesin-
deki insanlara sanatı taşryor. Bütün
bunlar, eşi benzeri görülmemiş çaba-
lar"
Ve bu hüzünlü destanm kahramanı
Victor Jara'ya kulak veriyoruz:
"şarkım özgür bir şarkıdır / elini
uzatan herkese / vermek ister kendini
/içini döken herkese /bir zincirdir şar-
hm I'ne başı ne sonu olan/ve buluşur
her halkasında / dostlarımın şarkıla-
nyla "
Hakan Önur'la
telesekreterli
günler
EMREZEYTtNOĞLU
Hakan Onur, 5 Mayıs -11 Temmuz 1997
tarihleri arasında, izleyicilerle "teksekre-
ter" bağlantısı kuruyor.
Sanatçmın bildirdiği telefon numarasını
arayanlar, onun ilettiği mesaj ile karşılaşa-
caklar ve kendi mesajlanru bırakabilecekler.
Yapılan iş, (ilk bakışta günümüz sanatının
çokça ilgilendiği) "yüksek iletişim teknok)-
jisine rağmen insanlar arasında süregelen
iletişim sonınlan" konusuna bir gönderme-
de bulunuyor gibi görünmekte. Oysa söz ko-
nusu numarayı çevirenler anlayacaktır ki,
durum. Hakan Onur'un "sanat yapıtı ohış-
turma adma" gerçekleştirdiğı bir kurgu iş-
leminden farklıdır. Sesin sahibi evde (hatta
kentte) değildir ve (isteğin dışında) uzun sü-
re de olmayacaknr. Kentle son derece sıkı bir
ilişki içindeyken tamamlanacak projeler, sü-
rekli görmek istedıği kişiler, rastlantısal iliş-
kiler, aynlmak istemediği mekânlar vb. ar-
tık uzaklaşmış ve bağ bir anda kopmuştur.
Yitirilen yalnızca bir ev, bir kent ve onun
içindekiler değil, içselliğin (özenle) yıllar-
ca oluşturduğu insani bağlardır. Sanatçı, bu
yitirişin "bir yaşam boyu" sürmeyeceğini
bilmekte ve daha ilk günden itibaren geri dö-
nüşü tasarlamaktadır. Diğeryandan, geri dö-
nüşün her şeyi "esldsi gibi kümayacagT da
açtktır:
Unutulmak... Sanatçının (birinci planda)
böyle bir tehlikenin korkusuna kapılması
olağandır ve terk ettiği çevTeye bir "iz" bı-
rakmaktan başka çaresi yoktur O "iz" ise te-
lesekreterdeki sestir. (Burada, teknolojik ge-
lişmeyi insani iletişimde olumlu yönde kul-
lanan ender yapıtlardan biriyle karşı karşı-
yayız. Çünkü sanatçı yapıünı güncel bir so-
runsala bakış açısıyla değil, yaşamsal ge-
reksinimiyle oluşrurmuştur; biraz telaş sezi-
lir; yangında hemen telefona sanlmak ya da
yağmurda taksiye atlamak gibi.) Sözü edi-
len "iz", "gjden"in "kalan"a bıraktığı bir
fotoğrafına benzemez. Çünkü fotoğraf du-
rağandır, kendi mesaj mı yayar, ama yanıt
beklemez. Yani fotoğraftaki kışinin "kalan"
ile diyaloğu kesiliş, "ileri bir tarihteyeniden
diyalogumudır öne çıkmıştır. Umudun ger-
çekleşip gerçekleşmeyeceği belli değildir.
Aynca "gkten"in (gittiği kentten) belirb ki-
şileri telefonla araması mümkündür, fakat
bu durumda da (aynı yaşamda olduğu üze-
re) rastlantısal karşılaşmalan olasıdışı kala-
caktır.
Daha açık bir söyleyişle; bırakılan iz öz-
gürce yayılmayacak ve şaşırtıcı sonuçlara
ulaşamayacaktır. Hakan Onur'un isteği, hem
unutulrnamak, hem de (dahası) kentle kur-
duğu diyaloğun tüm olanaklannı beklenme-
dik kişilerden yanıtlar alarak, kendi bıraktı-
ğı "iz"de (telesekreter aracılığıyla) yakala-
yabibnesidir. Sanatçı, geri dönüşte (uzun bir
boşluk sonrası) diyaloğa nereden başlaya-
caktır? Işte tüm çaba, bu sorunun yanıtını di-
ğer kentte de verebilmektir. Yanıtı oluştura-
cak veriler ise telesekretere kaydediliyor.
Tel: 0.212 663 45 32
CUMHUR
CANBAZOĞLU
Türkiye, ilk kez
1975'te kahldığı Eurovi-
sion Şarkı Yanşması'nda
özlediği sonuca. tam 22
yıl sonra LeventÇoker'in
bestesi Dinle'yle kavuş-
tu. Irlanda'nın başkenti
Dublin'de düzenlenen ya-
nşmada topladığı 121 pu-
anla üçüncü sırayı alan
Türkiye'nin bu başansı,
Batı televizyonlannda
"büyük sürpriz"şeklınde
yonımlandı. Her konuda
bahis düzenlemekle ünlü
Ingilizler yanşmadan ön-
ce Ingiltere'yi birinci,
ltarya'yı ikinci, lrlanda'yı
üçüncü göstermişlerdi.
Tahminleri bir eksikle
tuttu. Ingiltere, Katri-
na'nın The Waves toplu-
luğuyla birlikte yorumla-
dığı Love Shine A
Light'la 227 puan alarak
tüm zamanlann en fazla
ouynu toplayan ülke oldu
ve birinciliğı kazandı. lr-
landa. Marc Robers'in
parçası Mj-sterious Ro-
berts'la ikinciliği alarak
bahisçileri yanıltmadı.
ltalya adma yanşan JaBs-
sede Fıumi Di Parole ad-
lı parçasıyla dördüncü sı-
raya yerleşerek üst sıra-
larda kalmayı becerdi.
Ancak Türkiye'nin başa-
nsı, bahisçilere tam bir
şok yaşattu çünkü Euro-
\ isıon'da son sıralann ge-
diklilennden olan Türki-
ye'yi bu yıl da en son sı-
raya yerleştiren Ingilizler.
şansını Dinle adlı parça-
dan yana koyacaklara 1 'e
100 verileceğini açıkla-
mışlardı.
Dinle'nin başansı.
Türkiye'de de büyük
sürpriz yarattı. Bu yılki
yanşmayı TV sayfalan-
nın kenannda köşesinde
duyuran basın ve kamu-
oyu Dinle'den böyle bir
atağı hiç beklemiyordu.
Her>ıl olduğu gibi ilk beş
sıranm hayal bile edile-
mediği beş ile on arasın-
da alınacak bir yerin ade-
ta zafer sayılacağı yanş-
manın izlenirlik oranı da
pek parlak değıldi.
Cumartesi gecesi sah-
neye ikinci sırada çıkan
Şebnem Paker ve Grup
Etnik son derece akılda
kalıcı besteyı Ahmet
Koç'un bağlaması, Ercan
Irniak'ın neyi \ e Şebnem
Paker'in elindeki zillerle
renklendırince salondan
büyük bir alkış destegi
geldi Türkiye'ye. Ancak
25 parçanın bitiminden
sonra başlayan oylama-
nın ilk anlannda gecenin
böyle bir sonuçla bitece-
ğini tahmın edenlerin sa-
yısı herhalde çok azdı. İlk
ülke Kıbns Rum Kesimi
yine klasik oylamasını
yaparak Türkiye'yi es
Vla tabular yıkddı
geçmiş. en yüksek puan
olan 12 yi ağabeyi Yuna-
nistan'a göndermişti.
Türkiye'nin Malta'yı bi-
rinci seçtiği listesinden
sonra Avustu-ya'ya sıra
geldi. Avusturya jürisi
Türkiye'yi dördüncü sı-
rada göstererek 7 puan
gönderdi Dinle'ye. Ar-
dından lrlanda 2 puan
verdi. Puanalamadıeırmz
Slovenya'dan sonra îsv ıç-
re'den 6, Hollanda'dan 2,
ttalya'dan 7 puan topla-
dık. Ancak asıl sürpriz
bundan sonra başladı. ls-
panya, yanşmayı nakle-
den spikerin de belırttiğı
gibi gözünü Akdeniz'in
doğusuna çevirip Türki-
ye'nin sıcak melodisine
12 puan. yani birincilik
%erdi.
Levent Çoker ve Grup
Etnik bu puanm sevinci-
ni yaşarken bir 12 puan
da Almanya'dan geldi ve
televızyon spikerleri
Türk ekibinin tanıtım
broşürünü açıp özellikle-
rini bir bir dökmeye baş-
ladılar. Almanya'dan son-
ra sırası gelen Polonya,
Türkiye'ye sıfır çekerken
Estonya 6 ve Bosna Her-
sek 12 tam puanla ödül-
lendirdi Dinle'yi. Porte-
kiz 5, Isveç 6 diye oylan-
mız yükselırken asıl
sürprizi Yunanistan yap-
tı. Şebnem Paker gibi yo-
rumcusu Marianna Zor-
ba'nın eline zılleri vere-
rek sahneye çıkartan Yu-
nanistan, 7 puan gönder-
di Türkiye'ye.
Bu nok'tadan sonra
ttalya'yla üçüncülük için
çekişmeye başlayan Dın-
le"ye Malta 10, Macaris-
tan 6, Rusya 4, Fransa 6,
tngiltere 4, tzlanda 7 pu-
an verdi, Danimarka ve
Hırvatistan'ın listelerin-
den puan çıkmadı.
Yanşma sonunda bes-
tesini Levent Çoker'in
yaptıgı, sözlerini Mehtap
Amıtemiz'in yazdığı. ko-
reografisini Erdal Uğur-
lu'nun yaptıgı Dinle,
Şebnem Paker (vokal),
Ercan Irmak (ney), Ah-
met Koç (bağlama). AH
Koç (darbuka), Eyiem Ple-
tit (Davııl) ve Süleymaıı
Alnıtemiz'in (klavye) ba-
şanlı performansıyla
üçüncü sırayı alarak bir-
çok tabuyu yıktı. tngilte-
re, Almanya gibi bazı ül-
kelerde uygulanan evler-
den gelen telefonlarla ül-
ke birincisinin belırlen-
mesinin Grup Etnik'in ne
kadar işine yaradığını bi-
lemiyoruz ama, Türkiye,
Yunanistan'dan puan ge-
tirdi. İlk kez 100 puanın
üzerine çıktı, 18 ülkeden
puan aldı, üç ülkenin bi-
rincisi oldu ve akılda ka-
lan hoş bir bestenin her
yıl ardına sığınılan politik
oyunlann da yenıleceğini
gösterdi.
Yanşmadan sonra tele-
fonla ulaşabildiğimiz Le-
vent Çoker de aynı ftkir-
deydi:
"Bundan sonra hesap-
lar farldı yapılacak ve
Türkhe yerine bestenin
vanşbğı fıkri kabul göre-
cek. Bu sonuç benim için
birincilikle eşdegerde,
çünkü pnnalarda \e ya-
nşma sırasında herkes
nakarat bölümünü kısa
süre sonra bizûnk söyle-
meye başladı. İnsanlara
bizim ezgUeri sevdirdik ve
kendi müzigimi/Je Avru-
pa'da yol alınabileceğini
kanıtlâdık.'1
Yanşma gecesi ve dün
TRT, Dinle'yi birçok kez
>r
ayımla>r
arak dinlemeye-
ne dinletti. Parçayı biral-
bümde dinlemek isteyen-
ler ise ağustosa kadar
bekleyecek ve Dinle ya-
zın çıkacak Şebnem Pa-
ker'in ilk albümünde yer
alacak.
Disneyland'a benzer bir Woodstock parkr için girişimler sürüyor
Hîppîlerîn EMsneyland'ıKühür Servisi - 28 yıl önce Ameri-
ka'da 40 bin kişinin katılımıyla ger-
çekleştirilen efsanevi Woodstock Fes-
tivali, Disneyland benzeri bir parkta
yeniden yaratılacak...
Amerikalı işadamı Alan Gerry, bu
hayalini gerçekleştiımek için kollan
sıvadı. Woodstock Festivali'ndeki ru-
hu yakalamayı ve yarattığı parkta bu-
günün gençliğine yaşatmayı amaçla-
dığını belirten Gerry. parkın Disney-
land kadar büyük olmayacağını belir-
tiyor.
Woodstock Festivali, Amerikalıla-
nn geçmişinde önemli bir yer teşkil
ediyor. 196O'lı yıllann hemen hemen
tüm ünlü rock gruplannı bir araya ge-
tiren ve Vietnam karşıtı protestola-
nyla, çiçek çocuklanyla bir dönemin,
bir kuşağın simgesi haline gelen Wo-
odstock Festivali'nin ruhu, bellekler-
de bıraktığı izle bugüne dek yaşıyor.
28 yıl önce Woodstock'un yolunu tu-
tan hippiler. günümüzde bile her yıl
o günlerin anısına. her ağustos ayın-
da aynı mekânda buluşuyorlar.
Festivalin gerçekleştirildiği me-
kânla birlikte çevresindeki bin dö-
nümlük arsayı satm alan Alan Gerry,
tasarladığı parkta ne gibi etkinlikler
olacağma henüz karar vermiş değil.
Ancak büyük olasılıkla bölgeyi kap-
sayan bir tren yolculuğu, konserlerin
gerçekleştirildiği sahnelerin yeniden
kurgulanması, etkinliklerin aslına uy-
gun biçimde fıgüranlarla yeniden dü-
Amerikaldarın geçmişinde önemli yer futan VV'oodstock Festrvali bir kuşağın simgesi olmuştu.
zenlenmesı. sınemalar ve ünlü rock
müzisyenlerinın bir zamanlar kaldık-
lan otellerin yeniden kurgusu gibi dü-
şünceler kararlaştınlıyor. Üç yıl önce
aynı mekânda Woodstock'un 25. yı-
h nedeniyle biretkinlik gerçekleştiril-
miş, ancak kimi katılanlar yetersiz
sağlık koşullanndan şikâyet ederek
dönmüştü.
Gerry, "İnsanların geldiklerinde
rahat da edebilecekleri bir yer tasar-
üyonım" diyor. "Günümüz gençüği-
nin gelip, orada yıllar önce yaşanan-
lan görmesini, o ruhu yakalayabilme-
sini istiyoruın."1
Yıllar önce gerçek Woodstock'a
katılanlar ise söz konusu girişime
farklı biçimlerde tepki veriyorlar. Es-
ki bir Woodstock'çu. "Biziın gençli-
ğimizden yola çıkıp Disney benzeri bir
park yapmalan oldukça gülünç" di-
yor. Woodstock civan yetkilileri ise
çok mutlu. Böyle bir park. bol merak-
lı, bol da dolar anlamına geliyor...
BU AŞAMADA
ŞÜKRAJN KURDAKUL
"Ödemeli Kötiilük..."
Montaigne'in unutulmaz sözlerinden biri dilim-
den düşmüyor son iki gündür:
"Ödemeli kötülük..."
Bu iki sözcükten daha yerinde olanı bulunabilir
mi saldırganın yaptıgı işi açığa vuran.
• • •
Neyin göstergesidir saldın?
Korkaklığın.
Saldırganı kim salar ortalığa?
Hileli, karanlık işler korkağı.
• • •
Sen misin? Saldırganın arkasında sipere yatanı
da gör öyleyse.
• * •
Mevlânâ diyordu ki:
"Cahil, kötü hükümleryürüten biri padişah oldu
mu bütün ova yılanla, akreple dolar."
Biz diyoruz ki:
Yılanla, akreple uğraşacaksın da padişah kafta-
nı giymiş hileli işler zorbalannı görmeyecek misin?
• • •
Gözler önünde artık. Yasal güç yetmeyince, şar-
latanlık; yalan yetmeyince, kiralık kalem, kiralık ga-
zete, kiralık TV kanalı yetmeyince nasıl ödemeli kö-
tülüge başvuımasın ki zorba.
• • •
Ama bir silahı var saldırganın.
Bilincin bin silahı.
• • •
Para parayı çeker.
Saldırgan kara parayı.
Dün, Gerede'de, Sıvas'ta, Geyve Boğazı'nda Ku-
vayı Milliye'ye saldınyordu. Bugün özgür insani vur-
maya çalışıyor.
• • • •
Bir de korkutacağını sanmıyor mu bizi...
• • •
Bilmiyor muyuz susturmak için saldırdığını. Dü-
şüncesi susar mıymış insanın.
• • •
Sen misin?
Hangi saldın erişebilir ki katına... Ödemeli kötü-
lüğün hangi silahı durdurabilir ki seni...
. • • •
Bu kez de kurtardı diyelim yakasını. Aynaya na-
sıl baktı evine dönünce, nasıl sevebildi çocuğu-
nu... Içecegi su nasıl geçti boğazından...
Birsaniye olsun, sorabildi mi kendine kendini...
• • •
Saldırmaya gücü var da kendini aramaya var mı
• • •
Aralık 1945'te Tan gazetesi yıkımcılannın arkasın-
da gizlenen güçle, "Flaş 7V"ye saldıranların arka-
sındaki gücün aynmı ne?
Çete farkı.
• • •
Sözüm var... Çileler tezgâhında güçlenir.
En gencimizin dudaklarında seslenen.
Yaralı analann yediveren gülü.
Türkiyem nereye götürüyorlar seni.
Ankara Öykii Günleri
• Kültür Servisi - Düşler Öyküler dergisi tarafından 5-
l_0 mayıs tarihlen arasında gerçekleştirilen 1. Ankara
Öykü Günleri kapsamında günümüz Türk öykücülüğü,
başta sinemamız olmak üzere, öykünün etki alanlan,
kent kültürü ve kentlileşme bilınci bakımından
öykümüz incelenecek ve tartışılacak. Ankara"da geniş
bir edebiyatçı ve edebiyatsever kitlesini buluşturacak
olan bu etkinliğin açılış konuşması.
Kızılay'da bulunan Çağdaş Sanat Merkezi'nde Semih
Gümüş tarafından gerçekleştirilecek. Ankara Öykü
Günleri Onur Ödülü, 'Dost'. 'Yaşamasız", 'Buzul Çağı
Virüsü', 'Bay Muannit Sahtegi'nin Notlan'
kitaplanndan tanıdığımız yazar Vüs'at
O. Bener'e verilecek.
Öykü Günleri'nde bugün açılış kokteyli ve Onur Ödülü
töreni, saat 14.00'te Erhan Bener. Özcan Karabulut,
Lütfıye Aydın'ın katıldığı öykü saati yer alıyor. 6 mayıs
sah günü, Özcan Karabulut'un yönettiği, Işık Kansu,
Erhan Bener. Ahmet Yıldız. Halil tbrahim Özcan'ın
konuşmacı olarak katıldığı "Serüvenleriyle Öyküler.
Öykücüler' konulu konuşma saat 12.00'de
gerçekleşiyor.
Manizade Amerika turnesinde
• Kültür Servisi - Attila Manizade, 2 konser vermek
üzere Amerika'ya gidiyor. Sanatçı 8 mayısta
Washington, 10 mayısta New York'ta Mozart ve Verdi
operalanndan aryalar ve Saygun'dan halk türküleri
söyleyecek. Manizade daha önce de New York
Carnegie Hall'de bir resital vermışti. Sanatçı aynca,
1997 ekim ayında Japonya. kasım ayında da Almanya
turnelerine çıkacak.
Tiyatro adını lekelemeym'
•Kültür Servisi - Tiyatro Eleştırmenlen Birliği,
Sincan'da ve Amasya ile Erzurumcia 'tiyatro' adı
altında irticai faaliyetleri destekleyen gösterileri_
kınayan bir açıklama yayımladı. Açıklamada, ''Önce
Sincan'da derme çatma bir sahnedeki 'oyunlar',
ardından Izmir Fetih Grubu adlı bir camianın Amasya
ve Erzurum'daki 'Bir Hak Düşmanı' gösterileriyle ilgili
gelişmeleri dikkatle ve üzüntüyle izlemekteyiz.
Günlük siyasal çıkarlar adına yapılan gösterilenn, sırf
sahnede yer aldığı için 'tiyatro oyunu' tanımı içine
sokulamayacağını kesinlikle vurgulamak istıyoruz.
Söz konusu gösteriler. herhangi bir ideolojiyi düşünsel
planda yansıtan gerçek bir tiyatro yapıtı olsalardı.
onlara karşı girişilen işlemleri kınamak birincil
görevimiz arasında yer alırdı. Sanatın bütün dallannda
olduğu gibi tiyatroya da karşı olan zihniyetin, evrensel
banşın ve güzelliklerin sahnesi olan 'tiyatro'nun adını
kendi gündelik oyunlannda kullanmalannı şiddetle
kınıyoruz" denildi.
Yunan tiyatro yazarları İstanbulda
I Kültür Servisi- Atina'da bulunan Yunanistan Tiyatro
Yazarlan Derneği'ni temsılen Başkan Kosta
Assimakopoulos ve Genel Sekreter Yorgo Hnstofilakis,
Tiyatro ve TV Yazarlan Deraeği'nin davetlisi olarak
Istanbul'a geldi. Daha önce kararlaştmlan, bu arada iki
ülke arasında patlak veren Kardak ve Kıbns Rum
kesimine yerleştirilmek istenen füze krizleri nedeniyle
ertelenen davete Yunanistan Tiyatro Yazarlan Derneği
bu kez olumlu yanıt verdi. Tiyatro ve TV Yazarlan
Derneği Başkanı Recep Bilginer. "Hükümetlerimiz
arasındaki siyasi gerginlik. tiyatro yazarlan olarak bızı
etkilememeli. Çünkü tiyatro; insanlar arasında banşı,
sevgiyi, hoşgörü anlayışını amaçlar" dedi.
Sadık Gürbüz İnadına Bar'da
•Kültür Servisi - Sadık Gürbüz, Asmalımescit'te
geçen günlerde açılan İnadına Bar'da her cuma saat
21.30-00.30 arasında sahne alacak. Sadık Gürbüz.
grubuyla birlikte geleneksel türküleri ve kendi
türkülerini yorumlayacak.