02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27 MAY1S 1997 SALI • • • • 10 HABERLERIN DEVAMI MÜÜ Istanbul Edırne Çanakkale Kocaelı Izmir Manisa Aydın Denızlı •Y Y PB Y PB PB PB Y m I 20 20 21 17 26 25 28 28 Zonguldak Y 16 Antalya üinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Konya Eskışehır Sıvas Y Y Y Y Y Y PB Y 1b 19 22 22 21 26 19 22 PB 26 Kars Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Sıirt Hakkâri Van PB PB PB PB PB PB PB PB 3ü 27 28 33 29 29 25 24 Y 21 Yurdun kuzey ve ıç ke- sımlen çok bulutlu, Mamnara'nın kuzey ve doğusu, Iç Ege, Kara- denız, Iç Anadolu, Ak- denız'ın ıç kesımlen ile Doğu Anadolu'nun ku- zeyı sağanak yağışlı, dığer yerter az bulutlu ve açık geçecek Hava sıcaklığı yurdun kuzey- batı kesımlennde aza- lacak diğer yerterde artacak. AVRUPA Londra Paris Roma Beriin Amsterdam Madrid Sofya Brüksel PB PB PB Y PB PB Y PB 16 20 26 14 15 14 23 15 Atina Milano Oslo Helsinki Stockholm Belgrad Viyana Bonn PB PB Y PB PB Y PB PB 28 26 14 12 15 28 15 18 Budapeşte PB 18 Münih PB 17 ASYA Moskova PB 14 Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tiflis Kahire PB Y Y Y Y Y PB 26 27 26 22 32 26 28 Şam 33 Parçalı bulutlu Sıslı Bulutlu k Çok bulutlu , Yağmuriu kartı k Gok gurultülu G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada sıtan mesajlar veriyortar. Sonuncu mesaj Takkeli'nin yardımcısı Rıza Ulu- cak'tan: "Bütün yollar denendikten scnra seçim son çare olmalıdır" diyor. RP'lilerin kafasındaki "bütün yollann denenme- sı olayı" nedir acaba? Bir kez Takkeli de usturuplu biçimde açıkladı. Se- çım yutturmacasını kullanan Şaibe'ye başbakanlı- ğı altın bir tabakta sunmayı düşünmüyorlar. Şaibe, "Alis'in harikalar diyan"ndal Şaibe Hanım, bir başka açıdan da yanlış yolda. Takkeli'yi razı edebılmek için başbakanlıöa gelirse askerleri "yumuşatacağını" önesürüyor.Tyi, güzel. ama böyle bir gerekçe kabul edılirse "askerlerin RP'yi ve başını kabullenmedikleri" sonucu çıkma- yacak mı? Ikinci gerekçe daha anlamlı; yaşamsal değerde- ki bir seçime giderken devlet olanaklannı elde tut- mak açısından çok önemli bir "mevki" olan başba- kanlığı Takkeli, neden Şaibe'ye versin? Zaten, açıklamadıkları bu gerekçelerle takkeliler son günlerde başbakanlığı bırakmaya niyetli olma- dıklarını açık seçik ortaya koyuyorlar. Tabii; RP gelişmelerin nereye varacağını kestire- mediğı için seçim faktörünü dilinden düşürmüyor. "Dönüp dolaşılıp gidilecek yerin sandık" olduğu- nu yineleyip duruyortar. Yararsız işler Hükümette kalma dürtüsü o denli güçlü ki Tak- kelim'de; Orgeneral Karadayı ıle iki buçuk saate yakın görüştükten sonra "asker, bize karşı ılımlı" içerığinde söylentıler yayıyor. Olağanüstü Yüksek Askeri Şûra (YAŞ), RP'ye tam anlamıyla bir karabasandı. Ordunun annmak iste- diği gerici subay sayısı 100'ün üzerine çıkmış. Tak- keli imzayı basacak, ama "takkeliler dergâhına 'tas- fiyeyi' nasıl anlatacağını bilemiyor". Orgeneral Ka- radayı 'ya "kovulacaklann ifadelerinin yenıden alın- masını" önerdiğini yayıyor. Olacak şey mi? TSK'nin, kendi yasalarına uygun olmayan hiçbir işleme başvurmayacağını bilmez mi takkeliler dergâhı, takkeliler şefi? Bilrnesine bi- lir, ama uyduracağı gerekçeye böyle söylentilerle altyapı hazırlığında. Imzalamazsa ne olur? Hiç! TSK, irticadan dos- yalarını hazırladığı kişileri kapının önüne koyar. Iş- lem tamam! Akıllan sıra komuta heyetini birbirine düşürecek- ler. RP'den menkul rıvayete göre Karadayı ile ga- yet uyumlu bir görüşme yapmış. "Üst komuta ka- demesinde 'birkaç kişi dışında' uzlaşamadığı kim- se yok"muş. Kim olabiliFsözünü ettiği "birkaç kişi""? Yeri ve za- manı geldiğirtde Takkeli'yi MGK'de soru, bilgi ve kuşkusuz, laık cumhuriyetı savunularıyla terleten belki Deniz, Hava ve Jandarma komutanlan... Oysa, Takkeli'nin bilmediği, geçmişten de ders alamadığı gerçek şu: Komuta heyeti cumhuriyet . kurulalı beri fikir, düşünce ve eylem birliği içinde ha- reket etti. Birliktelik içinde davranıyor. Genelkuımay Başka- nı ile komutanların aynsı gaynsı olamaz. Orduyu bölüp parçalamayı kimse düşlemesin! Şaibe, seçim havası basarak başbakanlığı kap- maya çalışıyor. RR seçimle aba altından sopa gös- teriyor. Şaibe -herhalde kulis faaliyetleri ile- RP'nin örne- ğin Gül Abdullah gibi genç ekibiyle "temas halin- de". Zira Şaibe iie Gül arasında ağız birliği sapta- nıyor. Her iki cins siyasetçi aynı gün erken seçim de- miyor. "Hemen seçim" deyişini kullanıyorlar. Ne kı; Gül, Şaibe'nin başbakanlığına karşı. Olaylara bir de şu pencereden bakamaz mıyız? Erken ya da moda deyimle "hemen seçim", ya- şadığımız rejim bunalımını çözecek mi? RP, üç aşa- ğı beş yukarı, ötekiler de düşe kalka gelebilir. Tek başına iktidar yok. Yine koalisyonlar, yine baş ak- tör Takkeli. Rejim düşmanlarını demokratik düzen içinde ve demokratik düzeni yıkmayacak biçimde önceden hizaya getirmeden anayasada, seçim ve siyasal partiler yasalarında gerekli değişiklikler yapılma- dan, hemen seçim derde deva olabilecek mi? Hayır! Halka gitmek, bizdeki gibi laik rejimi tersine çe- virmeyi düşlemeyen Batı ülkelerinde önemli bir si- lah. Bizde ise kimi zaman seçimler, rejimi demok- ratik yoldan boğazlamaya çalışanlara güç veriyor. RP organı Milli Gazete'nin manşeti: "Yazıkbu ül- keye!" Allah mı söyletiyor, ne? Şeriatçı oyuna dava ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Ankara DGM Cum- hunyet Başsavcılığı. "Bir Hak Düşmanı" adlı oyunu sergileyen "tzmir Fetih Sah- nesi" tiyatro grubunun ele- manlan ve bu oyunun çeşitli illerde sergilenmesinin orga- nizasyonunda görev alan top- lam 39 sanık hakkında. "dev- iet kuvvetJerine karşı halkı si- lahlı isyana teşvik" suçundan 30'ar yıldan az olmamak üze- re ağır hapis cezası istemiyle dava açtı. Ankara DGM Cumhuriyet savcılanndan NuhMeteY'ük- sel tarafından hazırlanan ıd- dianamede, Türkiye'nın tran veya Cezayır haline getirile- me\eceği. bu yolda faaliyet gösterenlenn hak ettıklen ce- zalara çarptınlacağı vurgu- landı. Sa\cı Yüksel'ın iddiana- mesinde, oyunun. 20 Mart - 8 Kisan 1997 tanhlerı arasında Anadolu'nun birçok yerinde MGV yönetıcılerinın organı- zasyonuyla sahnelendiği be- lirtilerek oyunun yazan ve yönetmeni Mehmet Vahi Ya- zar ıle Fuat Başanh. Osman Yavuz, ıNazmi Kar ve Zekeri- ye Özen'm oyunda rol aldık- lan bildirildi. lddianamade, oyunda, dev- letin kuvvetlenne karşı halkı silahlı ısyana teşvik suçu un- surlannı taşıyan bölümler bu- lunduğu belirtilerek "MGV şube ve temsflcfliklerinin yet- kililcri tarafından halka gös- terilmesi temin edflen mun in- celendiğinde. herşeyden evvel laik, demokratik rejime karşı bir başkaldınnın açıkca orta- ya konulduğu görülmekte- dir" denıldı. lddıanamede şu görüşler dıle getirildi: "Se- narvo\a göre. ülkede laik dev- let düzeni hâkimdir ve laik sis- tenıi kabul etmeyerek dini esaslara dayalı bir devlet dü- zeni kurmak isteyenlerin sayı- sı ghtikçe artmaktadır. Laik devlet düzeni konusunda has- sasiyet gösteren Silahlı Kuv- vetler'in bu gidişe müdahale etmesi söz konusudur. Silahlı Kuvvetler'le halkı karşı karşı- ya getirme ve ülkemizi Ceza- yir'e çevirme amacı çok açık bir şekilde beürtilmiştirr Ordudan rekor ihraç• Baştarafı 1. Sayfada mutanı Tuğgeneral Osman Oz- bek'in, kendisinin, torununu da kapsayan akraba heyetiyle birlikte çıktığı hac yolculuğunu eleştiren konuşmasını anımsatarak gerekli önlemin alınmasını istemesi üzeri- ne, komutanlar da yaklaşık yüzde 85'i şeriatçı subay ve astsubaylara ait dosyalan Başbakan'ın önüne koydular. Dosyalann çokluğunu gören Erbakan. tedirgin bir ifadey- le "Bu arkadaşlaranızı mağdur et- meyelim" dedi. Komutanlar. "Bu dosyalar bö- lükten başlayarak kademe kademe ordu düzeyine ulaşarak en ince ay- nntısına kadar araştınlıp hazırlan- dj. Genelkurmay 'da da günlerce en titiz biçimde, hiçbir mağduriyete mahal bırakmayacak şekilde ince- lendi" yanıtmı verdiler. Bu uyan üzerine dosyalara bakan Erbakan, "Hassasiyetinden dolayudeğerfi ko- mutanlanmızın hepsine teşekkür ederim" dıyerek 161 kişinin ordu- dan atılmasına ilişkin karan imza- ladı. Ordudan atılanlardan lOO'ünü astsubaylar, 61'ini de subaylar oluşturdu. Ajalannda, "Yüksekova Nemrufun ıç yuzu KÂHTA (AA) - Nemrut Dağı'nın doruğunda bulunan Kommagene Kralhğı dönemine ait kalıntılardan Kral 1. Antiokhosun anıt mezan, 2000 yıldır sır olmaya devam ediyor. Kökenı, Pers Hükümdan Büyük Darius ve Makedonya Hükümdan Büyük İskendere dayanan ve bölge- de M.Ö. 69 - M.S. 72'yıllan arasında hüküm süren Kommagenelilerin in- şa ettiği. Nemmt Dağı tepesindeki Kral 1. Antiokhos'un anıtmezan, ar- keoloji dünyasının ilgi odağı duru- munda. ltalya'da yayımlanan Bell Europa dergısinde, Rafaelle Piovan tarafın- dan çizilen anıtmezann orijinal yapı- sı, 2000 yıllık sım çözmeye yönelik bir girişim olmakla beraber, Komma- genelilerin sanattaki gelişmesmi de gözler önüne seriyor. Son yıllarda yapılan radar ve sis- mik testler "Tannlar Dağı" olarak bi- linen Nemrut Dağı'ndaki hieratasyon (tapınak), milyonlarca küçük taşın örttüğü anıtmezann Kral 1. Antiok- hos"a ait olduğunu ortaya koyuyor. Açıldığında Türk turizmini canlandı- çrtesi" olarak bilinen yasadışı olu- şuma adlan kanşan kişiler ile 20 "aşınsolcu" personelin bulunduğu 161 kişiden yaklaşık 140'ınm şeri- atçı subay ve astsubaylar olduğu belirtildı. Ordudan atılan 161 kişi- den 3'ünün de albayın rütbesinde olduklan bildirildi. Albaylardan 2'sinin şeriatçı fa- aliyetlere katıldığı gerekçesiyle atıldığı belirtilirken muhalefettey- ken ihraç kararlan nedeniyle ordu- ya ağır suçlamalar yönelten Erba- kan'ın, TSK'deki en büyük şeriat- çı temizlik operasyonuna "Başba- kan" olarak imza koyduğuna dik- kat çekildi. Erbakan'ın, geçen yıl da, ağustos şûrasında 13'ü şeriatçı toplam 29, aralık şûrasında 58'i şe- riatçı toplam 69 kişinin ordudan atılmasına Başbakan olarak itiraz etmediği anımsatıldı. Nurculann oyunu Ordudan uzaklaştınlanlardan 60 şeriatçının. Deniz Kuvvetleri Ko- mutanlığı'na bağlı olduklan öğre- nildi. Alınan bilgiye göre, Genel- kurmay Istihbaratf nca hazırlanan ve şûra gündemine gelen raporlar- da, Nurculuğun önde gelen cema- at liderierinden Fethuilah Gülen'e yakınhğı saptanan ve kendilerine "Fethullah Hoca'mn talebeleri" adını veren bir grubun, Deniz Kuv- vetleri'nde astsubaylar ile yedek- subayhktan muvazzaflığa geçen subaylar arasında örgütlendiği ve bu yolla orduya sızdığı belirtildi. Hazırlanan raporlar doğrultusunda Deniz Kuvvetleri'nden atılan per- sonelin büyük bölümünü Fethuilah Gülen taraftarlannın oluşturduğu kaydedildi. Harp okullanna öğren- ci alırken eğitim programı doğrul- tusunda ciddi bir eleme yapan T- SK'nin, herhangi bir yüksekokulu bitirip "yedeksubay" olduktan son- ra orduda kalrna (muvazzaf olma) yoluyla sızmalar için özel çalışma- İar yaptığı vurgulandı. Anıtkabir'e ziyaret 6 saat süren toplantının ardından, Erbakan \ e komutanlar Anıtkabir'i ziyaret ettiler. Genelkurmay Baş- kanı Karadayı, Anıtkabir'e Erba- kan'ın aracı ile geldi. Erbakan'ın mozoleye çelenk koymasının ar- dından saygı duruşunda bulunul- du. Erbakan, son derece güç oku- nan bir el yazısıyla özel deftere "Aziz milletiınizin eşsiz Kurtuluş Savaşı'mn başkomutanı, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Musta- fa Kemal Atatürk, TSK'nin 26 Ma- yıs 1997 Otağanüstü YAŞ Toplanö- sı münasebetiy le, kahraman ordu- muzun muhterem komutanlan ile biriikte huzurundayız. Yapüğımız şûra toplantısında. TSK'nin kendi- sine tevdi edilen her türlü görevi en mükemmel bir şekilde başaracağı- nı gördük" yazdı. Erbakan'dan sonra 2. toplanh Erbakan, Tuğgeneral Özbek ko- nusunu toplantı sonunda yeniden gündeme getirdi ve "Lütfen duru- munu görüşerek tedbir alın" dedi. Anıtkabir ziyaretinin ardından Ge- nelkurmay Karargâhrnda yeniden bir araya gelen komutanlann, Öz- bek'in durumunu da ele aldıklan, ancak ihraç ve benzeri bır yaptın- ma gerek olmadığını vurguladık- lan öğrenildi. YAŞ üyesi komutanlar ile Milli Savunma Bakanı Turhan Tayan, akşam Gazievı'nde Erbakan'ın ka- tılmadıâı bir yemekte bir araya gel- diler. Bell Europa dergisinde, Rafaelle Piovan tarafindan çizilen anıtmezann orijinal yapısı. racağı belirtılen anıtmezann kapısı- nın piramıtlerdeki gibi sır olarak giz- lendiğı dikkati çekiyor. Bölgede 2000 yıl önce hüküm süren Kommage.ne Krallığı'nın ılk kralı Antiokhos 1 'in mezannın bulunduğu 50 metre yük- sekliğindeki tümülüs ve çevresınde- ki eserler ve dev tann heykellennin bulunduğu Nemrut Dağı, Adıya- man'ın Kâhta ilçesine 60 kilometre mesafede bulunuyor. Kuzeyı. doğusu ve batısı teraslarla çevrili olan tümü- lüs, yığma şeklınde taşlarla inşa edil- miş olup 150 metre genişliğinde.Tü- mülüsle birlikte 2 bin 150 metre olan bu tepe, yörenin en yüksek noktası olup Kâhta Ovasfna hâkim bir görü- nüme sahiptır. Karaman: Şiıııclild askerler kibar • Baştarafı 1. Sayfada baskıcı iktidar eğilimlerine karşı özgürlükçü anayasası nedeniyle "devrim" olarak da anılan 27 Ma- yıs 1960 müdahalesinin 37. yıldö- nümü. 14 Mayıs 1950"de Demok- rat Partı'nin (DP) iktidara gelişiy- le birlikte yükselen laiklik karşıtı uygulamalar ile muhalif siyasi par- tiler ve basına yönelik baskılar, 27 Mayıs 1960 müdahalesine ulaşan sürecin eksenini oluşturdu. 27 Ma- yıs hareketi, iktidardan indirilen Başbakan Adnan Menderes, Mali- ye Bakanı Hasan Polatkan ve Dı- şişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorhı hakkında Yassıada'da verilen idam kararlan nedeniyle de yoğun tar- tışmalara neden oldu. 27 Mayıs müdahalesinin ardından Kurucu Meclis tarafından hazırlanan ve halkoyuna sunularak kabul edilen 1961 Anayasası, Türk anayasa hu- kuku açısından önemli bir dönüm noktasmı oluşturdu. Özgürlükçü yapısı, sosyal haklan da içermesi ve "ulus egemenliğini kullandığını iddia eden çoğunluklann tasamıf- lanna karşı" ilk kez "Anayasa Mahkemesi'" denetimini gündeme getirmesiyle dikkat çeken 1961 Anayasası, sağ iktidarlar tarafın- dan "Bu anayasayla ülke yönetil- mez"görüşüyleeleştirildi. 12 Mart 1971 müdahalesinin ardından bazı hükümleri budanan 1961 Anaya- sası, 12 Eylül 1980 darbesiyle ta- mamen kaldmldı. 27 Mayıs'ın 37. yıldönümü çer- çevesinde bugün ilk tören Anıtka- bir'de yapılacak. 27 Mayıs Milli Devrim Demeği yöneticileri, Hü- seyin Avni Güler'in başkanlığında saat 11.00'de Anıtkabir'i. 11.40'da Devlet Mezarlığı'nı ziyaret ede- cekler. MBK üyeleri saat 12.30'da Merkez Orduevi'nde topluca ye- mek yiyecekler. Harb-Iş Salo- nu'nda saat 14.00'te başlayacak açıkoturumun ardından 20.00'de Anadolu Kulübü'nde kokteyl veri- lecek. Eski MBK üyelerinden, Işçi Par- tisi Merkez Yönetim Kunılu üyesi Suphi Karaman, Öğretmen Dünya- sı dergisince düzenlenen "27 Ma- yıs'ın Bugünkû Görünüşü" başlık- lı söyleşide, 27 Mayıs'ın daha son- raki darbelerle karşılaştınlmasının yanlış olduğunu \-urguladi. 27 Ma- yıs'ın 74 yıllık cumhuriyet tarihı- nin tam ortasında yer aldığına dik- kat çeken Karaman, şunlan söyle- di: "12 Mart ve 12 Eylül, emir ko- muta rinciri içindeoldu, üpkı tatbi- kata çıkar gibL 27 Mayıs ise aşağı- dan olmustur. 27 Mayıs sabahı, de- mir panmaklıklar ardındaki tüm si- yasi rutuklular serbest bırakıldı. \a- saklar kaldmldı. Banşı, kardeşliği inşa etmek için asker-halk, genç-po- Bseleleyüriiyüş|eryaptL 1%1 Ana- yasası'yla özgürlükler genişletildi. Sosyal devlet ve hukuk devleti ilke- si, anayasal yükümlülük haline ge- tirildi. 27 Mayıs'uı en önemli ilkesi tam bağımsızlık ilkesidir. 27 Mayıs, 12 Mart ve 12 E\lül'le biriikte de- RP soruşturmasına K TÜREYKÖSE ANKARA - RP'nin kapatılması istemiyle da- va açan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, mer- kezi Libya'da bulunan Uluslararası lslama Çağ- n Cemiyeti'nden RP'ye yapılan 500 bin dolarlık yardımla ilgili bilgilerin Fransa'dan istenmesi için Adalet Bakanı Şevket Kazan'dan kaynakla- nan engeli aşmaya çalışıyor. Yargıtay Cumhuri- yet Başsavcılığı'nm, takipsizlik karan verildiğı gerekçesiyle daha önce Adalet Bakanlığı'nca 2 kez iade edilen başvuruyu 3. kez yineleyebilece- ği bildirildi. TBMM'de kurulan Mercümek Araştırma Ko- misyonu Başkanlığı görevinden rapor yazım aşa- masında istifa eden CHP Erzincan Milletvekilı Mustafa Kul, "RP kapaühr. Bunu bildikkri için yeni parti kurmava çahşıyorlar" dedi. TBMM'de kurulan komisyonda, "Mercûroek dosyaH"nın REFAHYOL ortaklannın oylanyla kapatılmasından sonra. CHP Erzincan Milletve- kili Mustafa Kul, Yargıtay Cumhuriyet Başsav- cılığı ve Anayasa Mahkemesi'ne suç duyurula- nnda bulundu. Anayasa Mahkemesi Başkanlı- ğı'ndan 31 Ocak 1997 tarihinde Kul'a gönderi- len yanıtta, konunun mali denetîme ilişkin boyu- tunun RP'nin 1994 yıjı hesaplannın incelenme- si sırasında ele alınacağı bildirildi. Kapatma da- vası açma yetkisirün Yargıtay Cumhuriyet Baş- savcılığı'na verildiği anımsatılan yanıtta şöyle denildi: "Kişikr hakkında cezakovuştunnasıye- rel cumhuriyet savcıuklannca yürütülmektedir. Konuyia ilgili olarakAnkara Cumhuriyet Başsav- cılığı tarafından \apılan soruşturma sonunda ta- kipsLdik karan verilmiştir. Ancak. takipsizlik ka- ran kesin hüküm niteliğinde bulunmadığından cumhuriyet savcısu yeni deliller elde ettiğinde ya da kamu davası açılmasjna gerek gördüğü du- rumda, zamanaşımı süresi içinde aynı sanıklar hakkında yeniden kamu davası açılabilmektedir. Demek ki, koşullan varsa ldşüer hakkında yeni- den soruşturma açılması olanaklıdır. Bu görev ve yetki ise yerel cumhuriyet savcısınındır." 500 bûı dolarlık çekîn 1989"da, Lıbya Konso- losluğu'nda görevli Ammar Abdusselam tara- fından bizzat RP lideri Necmettin Erbakan a tes- lim edildiği ve Beşir Darcın tarafindan tahsil edil- diğini bildiren CHP Erzincan Milletvekili Mus- tafa Kul, sorulanmız üzerine şu bilgileri verdi: "Daha önceki Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ğeriendirilemez." Karaman. Türkiye'de son yıllar- da rant gelirine dayalı ekonomi mo- delinın geliştiğine dikkat çekerek "Susuriuk; rezilliği. çürümüşlüğü gösteriyx)r. Maf>'a-aşiret-poüs-seri- at iç içe geçmiş. Devlet bütçesinin yüzde 47'si iç ve dış borçlann faiz ödemelerine gjdiyor" dedi. Son dönemde laikJik-şeriat tar- tışmasının yaşandığını anımsatan Karaman. Milli Güvenlık Kuru- lu'nun (MGK) 28 şubat toplantısı- nı "bir sürecin başlangKi" olarak değerlendirdi. "Bugünkü askerler bi/den daha kibar; "Meclis çözsün' diyorlar" görüşünü dile getiren Ka- raman, şöyle devam etti: "Ama MecBs'üı umnında değiL Bu süreç iyi bir sürec degil. Bunda askerierin kusuru yok. Siv illerin, si- yasetçilerin kusum \ar. Bugün, CHP-DSP bütün sol ve Kemalistle- rin saflaşması, seçim irtifakı oluş- turması gerekir. Bu yapılmazsa sos- yal demokratlar da biter." engeli Haluk Yardımcı'ya 2 kez başvurdum. Çekin fo- tokopisini, Darçın'a teslim edildiğine ilişkin ruta- naklan postayla yolladım. Hiçbir işlem yapılma- dığı gibi, 'Gazete haberlerini dikkate alamayız' denildi. O zaman Yardımcı'ya çekin ashndan çe- kilmiş fotokopisini gönderdim. 'Gelmedi' dedi. Basuıda bu tarOşma sürerken. rahmedi Turhan Dılligil ile görüştüm. O da, iki yıl önce başsavcı- ya çeki ulaşördığını, cevap bile verilmediğini söy- ledi. Bunun üzerine kcndim bizzat Haluk Yar- dımcı'ya gittim, belgeleri teslim tttim. Hiçbir iş- lem yaptlmadı. Bunun üzerine Anayasa Mahke- mesi'ne elimdeki 10 klasör bdgeyi götürdüm, ru- tanakla teslim aldılar. Yardımcu çekin ash ohna- dan dava açamayacağını söyledi Bu çekin ash Pa- ris'teld banka şubesinde. Yardımcı'nın dönemin- de bu dosya masada bekledi." Yardımcı'dan sonra Yargıtay Cumhuriyet Baş- savcılığı görevine atanan Vural Savaş'ın çekin istenmesi için Adalet Bakanlığı'na başvurduğu, ancak iki kez bu istemınin reddedildiğine dikkat çeken Kul, "Takipsizlik karan var, diye reddedil- di. Bir savcı yanlış yapmış, görevsizUk karan ver- mesi gerekirken, takipsizlik karan vermiş diye bövle davranılamaz" dedi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada dedik, "gelişmeler haber haklanna uygun saatte noktalanacak." Toplantıdaki hesap, YAŞ'a uymadı... YAŞ'ın hesabı da Erbakan'a uymadı... Görüntüler gösteriyordu ki süre uysa da uymasa da yüzler çok gergindi masada... Önce şu nokta- nın altını çizelim: Kamuoyunayansıyan gerginlik, perde gerisinde- kinin onda biri kadar. Daha önceki yazılarda altını çizdiğimiz bir nokta- yı yeniden anımsatalım: Hükümetin, TBMM'nin, siyasetin gündemi dışın- da ayn bir "Genelkurmay gündemi" var. Bu gün- dem, günlükgelişmelerden bağımsız. "pianlanana" yakın biçimde uygulanryor. Bu hafta sonu Milli Güvenlik Kurulu (MGK) top- lanacak. Yani haftanın iki ucunda "askerfi" toplan- tılar var. 28 şubatta alınan 406 sayılı MGK kararlarmın uy- gulanıp uygulanmaması biryana, bunlara "yeniek- ler" geliyor. YAŞ toplantısı "yeni ekler"\e özdeş değil ama, "karartılık yelpazesi"ne eklenen bir "renk" olarak değertendirilebilir. YAŞ toplantısı bir bakıma, askerterin yaş tahta- ya basmaya niyetli olmadıklannın, geri adımın da düşünülemeyeceğinin göstergesi... Dürbünü ters çevirip bakarsak DRYP'nin, "ne pahasına olursa olsun" çekilmeme karan da "YAŞ tahtaya basmak"... Zira, ne toplumsal tabanları kaldı ne vekilsel... ANAP'ın Meclis'e getirdiği BBP destekli, RP-DYP hükümeti için şu tanımlama uyar: - Mutlu azınlık hükümeti... Dökülerekçekilmetaktiği izleyen koalisyon ortak- larını liderleriyle baş başa bırakıp YAŞ'la devam edelim... Kalemine sağlık hoca... Altı saatlik toplantının ardından yapılan yazılı açık- lama iki tümceden oluşuyor. Birinci tümce toplan- tının Genelkurmay Karargâhı'nda yapıldığını anla- tıyor. Öteki tümce şöyle: "Toplantıda Türkiye'yeyönelik iç ve dış tehditde- ğerlendirmesi yapılmış, aynca Türk Silahlı Kuvvet- leri'ndeki bazı personelin disiplin ve ahlaki durum- lan değerlendirilerek gereken karahar alınmıştır." TSK'nin iç tehdit sıralaması belli: - PKK, irtica... TSK'den atılanlara yönelik temel suçlama belli: - Irticai faaliyet... Erbakan'ın imzasıyla bu kişilerin önemli bir dilimi ordudan atıldı. jmm i i Nediyelim? »'*,• - .. . . 1 / B > ' Hoca'mn kalemine sağlık... Erbakan'ı hafta sonu da MGK'nin imza defteri bekliyor. 28 şubattan bu yana MGK toplantılarının seyrine bakarsak şöyle diyebiliriz: - Bir yumuşak, bir sert... Görünen o ki bu toplantı için kokteyl hazırlanıyor. Mayıs ayı, "alınacakyeniönlemlerin"dozunuayar- lamakla geçti. Erbakan, önce biraz ağır buldu son- ra olur dedi. Ardından biraz yumuşatıldı. Başbakan- lık'ta aynca, "28 şubat karariarını izleme komitesi" kuruldu... 31 mayıs öncesi göriinüm şu: - Genelkurmay'da bir MGK kararlannı izleme ko- mitesi var... - Başbakanlık'ta ayn bir izleme komitesi... Birincisi, "zaman ayariı"... Ikincisi, "en kısa za- manda" tanımlasıyla dolu... MGK Genel Sekreterliği'nin hazıriadığı kimi "ön- lemler" için iki haziran öngörülmüştü. İki haziran, pazartesiye geliyor. Hemen öncesinde MGK var. İki hazirana kadar yapılması gereken yasal deği- şikliklerden henüz haber yok. Erbakan, mayısı gen- soruyla geçirdiğini söyleyip "ek süre" isteyebilir. Ek süreyle "bitiş suresi" çakışır mı? Gidişi çakanlar çakışır diyor. BULMACA SEDAT YAŞAYA1V 1 2 3 4 5 6 7 8SOLDANSAĞA: 1/Çokkıvrakbır Küba dansı. 2/ Herhangi bir du- rumu gösterebil- me yeteneğı: 3 hassa...Uğraş.3/ Özel motıfli ve değerlı bir yün kumaş... Şekerli şeylerle yapılan yiyecek. 4/ Eski dilde üzüm... Rütbesiz asker. 8 5/ Eski olan. g uzun zamandan beri var olan şeyin duru- mu. 6/Birnota... Pasak... Eski dilde ayak. 7/ Kimi mantarlarda üreme orga- nı... Saz ya da kamıştan 3 yapılmış kulübe. 8/ Dın- 4 lenmek için çalışmaya ara verme... "Yübik, nıta- nk" gibi adlar da verilen 6 sınir hastalığı. 9/ Böbre- küstü bezinin salgıladığı hormonlardan biri. _ YUKARIDAN AŞAĞI- 9 YA: 1/ Tuzsuz taze peynirden nışasta, pırinç unu konarak yapılan bir helva. II Uye... Tavlada bir sayı... Yahya Ke- mâl'in hece ölçüsüyle yazdığı tek şiiri. 3/Saç örgüsü... Te- lefon sözü. 4/Yüze sürülen pembe dûzgün... Tokat'm bir ilçesı. 5/ Bir şeyın ıyi ya da kötü oluşu. 6/ "Âdet budur en sonra gelır bezme "... Bir nota. 7/ Hoşa giden duy- gulanım. 8/ Temel niteliği bir olan dil, hayvan ya da bitki topluluğu... Yaprak sigara. 9/Susamyağı. 1996-1997 ÖĞRETİM YELI1. TÜRKÇE DERS DEĞERLENDİRME SEVAVI (7011) CEVAP ANAHTARI 1-C, 2-A, 3-B, 4-E, 5-A, 6-D, 7-C, 8-A, 9-C, 10-A, 11-C, 12-D, 13-D, 14-C, 15-C, 16-C, 17-D, 18-B, 19-A, 20-A, 21-B, 22-A, 23-B, 24-D, 25-C, 26-A, 27-C, 28-B, 29-E, 30-E, 31-C, 32-D, 33-D, 34-B, 35-E, 36-B, 37-E, 38-A, 39-B, 40-D.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle