Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
22 MAY1S 1997 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
iÇiller; Dinç Bilgin ve Aydın Doğan gruplanna teşviklerin nakit olarak verildiğini ileri sürdü
fld holdinge 23 mflyon dolarANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
DYP Genel Başkanı ve Başbakan
Yardımcısı Tansu Çiller,
1994-1997 döneminde Sabah-Yeni
Yüzyıl gazetelerinın bağlı olduğu
1
Medya Holding ıle Milliyet ve
Hürriyet'i bünyesinde bulunduran
Doğan Holding'e 23.6 milyon
dolarlık nakit teşvik verildiğini
bildirdi.
Çiller, ayrıı gruplara 1983-1994
yıllan arasında 601 milyon dolarlık
teşvik kullandınldığını söyledi.
Çiller, gûmrük bırliğine geçiş
öncesinde zorunlu olarak kaldınlan
nakit teşvikler için "1994'te nakit
teşvik vermeyi durdurdum" diyerek
• DYP lideri Tansu Çiller, dün partisinin îl Başkanlan Toplantısı'nda yine medyaya
çattı. 1983'ten bugüne kadar toplam 1.7 katrilyon liralık nakit teşvik dağıtıldığını belirten
Çiller, bu çerçevede, Medya Holding ve Doğan Holding'e 625 milyon dolarlık kaynak
aktanldığını söyledi.
kamuoyunu yanıltmaya çahşırken,
bu tarihten sonra kendisinin
Başbakan ve Başbakan Yardımcılığı
yaptığı hûkümetler döneminde bu
iki medya kuruluşuna dağıtılan
teşvik belgeleri konu etmedi.
Doğan Grubu ise geçen hafta,
kullandıklan nakit teşvik miktannın
yalnızca 7 bin 500 dolar olduğunu
belirtmişti.
Çiller'in verdiği listeye göre Çiller,
dün partisinin II Başkanlan
Toplantısı'nda yine medyaya çattı.
1983 'ten bugüne kadar toplam 1.7
katrilyon liralık nakit teşvik
dağıtıldığını belirten Çiller, bu
çerçevede, Medya Holding ve
Doğan Holding'e 625 milyon
dolarlık kaynak aktanldığını
söyledi.
1983-1993 yıllan arasında Medya
Holding'e 194.9 milyon dolarlık.
Doğan Holding'e de 406.7 milyon
dolarlık nakit teşvik kullandınldı.
Çiller'in Başbakan ve
Başbakan Yardımcısı olarak görev
yaptığı 1994-1997 yıllan
arasında da Medya Holding'e 5.5
milyon dolarlık, Doğan Holding'e
18.1 milyon dolarlık teşvik
verildi.
Çiller, toplantıda dağıttığı
açıklamada, 1994 temmuz ayında
gümrük birliğine geçiş kapsamında
zorunlu olarak kaldınlan nakit
teşvik sistemi için, "Çiller'in
talimaüyla nakit teşvikler kaldınldr
diyerek kamuoyunu yanıltmaya
çahşırken, bu medya gruplanna
kendisinin başbakanlığı döneminde
verilen teşvik belgelerinden söz
etmedi.
Çiller, başbakan olarak görev
yaptığı ve 24 Aralık 1995 genel
seçiminin öncesinde, aralık ayı
içinde 1 katrilyon 423 trilyon liralık
teşvik belgesi dağıttı. Çiller,
başbakan olduğu 1995 yılında. 2
katrilyon 100 trilyon lira düzeyinde
teşvik belgesi verdi.
Cüreş'e izin rahatsızlığı
Çiller'den ortağı
Erbakan'a eylem
planı hazırlığı
• Kilıs Milletvekili Doğan Güreş'in, Çiller'in özel
izniyle kabul oyu kullandığının anlaşılması DYP'yi
kanştırdı. Güreş için disıplin sürecinin başlatılması
istemlerinin yaygınlaştığı DYP'de Çiller. Erez'in
tutumunu 'ihanetlik' olarak nitelendirdi.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Başbakan Yardım-
cısı Tansu Çiller'den özel
izin alarak gensoru göriiş-
melerinde kabul oyu kulla-
nan Kilıs Milletvekili Do-
ğan Güreş'ın durumu tartış-
ma yarattı. DYP İl Başkan-
lan Toplantısı'nda ayncalık-
lı bir yeri olmadığı \ urgula-
nan Güreş'ın dısiplıne sevk
edilmesi ıstenirken Çiller,
Yahm Erez'in tutumunu
"ihanetlik'" olarak nitelen-
dirdi. Çiller'in, Başbakan
Necmettin Erbakan'a. ken-
di başbakanlığının öne çe-
kilmesinın dışında hükümet
ortağını da kabıne dışı bıra-
kan bir plan götürmeye ha-
zırlandığı kaydedildı.
- -Hükümetin durumunun
-Sfgîh temSilcileriyle değer-
Teîndırîlrrîesmi amaçlayan
DY? tl Başkanlan toplantı-
sında, gensoru görüşmele-
rinde muhalefetle ortak ha-
reket eden Yalım Erez, Tu-
ran Annç, İlhan Akfizüm,
Haluk Müftüler, Hasan De-
nizkurdu \e Doğan Gü-
reş'in durumu tartışıldı.
tkiayngrup
Güreş'e, Çiller tarafından
sağlanan özel izin tepkılere
neden olurken, DYP Grup
Başkanvekıli Mehmet Göz-
lükaya, "İki grup var. Gen-
soru oylamasına gelip ret
oyu verenler. Bir de gelme-
yenler. Biz bunlan grup yö-
netimindeoturup konuşaca-
1
ğız. Onlan çağınp dinleye-
ceğiz" diye konuştu.
DYP Grup Yönetim Ku-
rulu'nun. Çiller'in tek tek
görüşerek iknaettiği millet-
vekilleri Haluk Müftüler,
Mustafa Zevdan, Cefi Kam-
hi, Mahmut Duyan, Hasan
Karakaya için ışlem yapma-
yacağıbıldirıldi.
Çiller'in, Erbakan'a gö-
türmeye hazırlandığı plan-
da, başbakanlığının öne çe-
kilmesi ve ortağının kabine
dışı bırakılmasını öngören
maddeler bulunuyor.
DYP kurmaylan, başba-
kanlığın verilmesi duru-
munda yeni bir hükümet
protokolü hazırlanacağına
dikkat çekerken. "Sayuı Er-
bakan'uı kabinede görev al-
masını doğnı bulmuyoruz.
Öneri geri çevrilirse hükü-
metten çekiliriz" görüşünü
dile getirdı.
DYP'nin dün yapılan il
başkanlan toplantısınakatı-
lan Müftüler, gensoru gö-
rüşmelerine katılmaması ıle
ilgili olarak. "Sayın genel
başkanla yapüğun görüşme-
de. bana,"başbakanlığı hazi-
randa alacağım' dedi. Ben
de kendisine bir aylık süre
taıudun" diye konuştu. Çil-
ler'in. muhaliflerden Cefi
Kamhi Hasan Karakaya, C -
nal Erkan. Mahmut Duyan
ve Mustafa Zeydan'la yap-
tığı ikna turunda da mıllet-
vekillerine, "Başbakanlığı-
mı öne alacağım. Benimbaş-
bakanhğımda seçime gide-
ceğiz. Tezgâhagetaneyür de-
dığı öğrenıldi.
ÇtZMEDEN YUKARI MUSA KART ANAP
Özal'ın
ihracı
istendi
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - ANAP Genel
Başkanı Mesut Ydmaz,
öncekı gün gensoru
oylamasındaki yenilginin
ardından toplanan Merkez
Karar Yönetim Kurulu
(MKYK) toplantısında
eleştiri yağmuruna tutuldu.
Gümüşhane Milletvekili
CHtan Sungurlu, sürekli
başkalanna göre politika
yapıldığını, rejim
karşıtlanyla birlikteymiş
gibi bir ızlenim
dogurduklannı söylerken
Yılmaz, darbe yanlısı
görüntü verdikleri
yolundaki eleştirilere,
"SizdenfarkhbilgUere
sahibün" yanıtını verdi.
Toplantıda, gensoru
oylamasına katılmayan
Korkut Özal'ın ihracı
istendi. ANAP'ın önceki
gece yapılan aylık olağan
MKYK toplantısı yaklaşık
5 saat sürdü. Toplantıda
Yılmaz, Genelkurmay'a
göre politika yapmakla
suçlandı. MKYK üyelerinin
, önemli bir bölümünce
desteklenen bir konuşma -
yapan SunğaHu,
başkalanna göre politika
yaptıklannı söyledi.
Medyayı yalancılıkla suçlayan Başbakan'm açıklamalarmın çoğu doğru değil - 2
Bütçe açığını 1MF açıldadıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Erbakan'ın şubat ayında yaptığı,
Merkez Bankası'nın 1996 yılında 138
trilyon lira kâr ettiği. bu kaynakla
birlikte ocak ayı bütçesınin 9 trilyon
lira fazla verdiği yönündeki
açıklamalan, banka tarafından resmi
açıklamayla yalanlandı. Merkez
Bankası tarafından yapılan
açıklamada, bankanın 1996 yılı kânnın
ancak nisan ayında yapılacak genel
kurulda kesinleşeceği, ortaya çıkacak
rakamın da Hazine'nin borçlanndan
düşüleceği bildirildi. Merkez
Bankası'nın nisan ayında yapılan genel
kurulunda, 1996 yılı kânnın 59 trilyon
lira olduğu, gelirin Hazine'nin
borçlanndan düşüldüğü açıklandı.
Erbakan, bu açıklamaya karşın nisan
ayı başında, ocak-şubat aylannda
bütçenin fazla verdiğini iddia etti.
Erbakan'ın bu yöndeki iddialannı
yalanlamak istemeyen Maliye
Bakanlığı bütçe rakamlannı gizlerken
geçen ay Türkiye'de inceleme yapan
Uluslararası Para Fonu (IMF) heyeti,
"denk" olduğu iddiasıyla hazırlanan
bütçenin, yılın ilk 3 ayında bile 415
trilyon lira açık verdiğini basına
bildirdi. Maliye Bakanlığı 1997 yılının
ilk 3 ayının bütçe rakamlannı halen
açıklamazken Erbakan, mart ayında
bütçenin. siyasi ortamda ~muhalefet ve
basının yarattığı suni gündemler"
nedeniyle açık verdiğini söyleyerek
denk bütçenin hayal olduğunu itiraf
etti.
Kaddaff nin yardımcısı: Başbakan
Erbakan, kuşku uyandıran ve bazılan
yalanlanan açıklamalannı dış politika
alanında da sürdürdü. Erbakan'm
geçen yıl Libya'ya yaptığı skandallarla
geçen gezi sırasında Libya lideri
Muammer Kaddafı, "Türkiye
Cumhuriyeti Başbakanı, benim
komutanlığmı yapüğun Uluslararası
İslami Halk Komutanhğı'nın üyesidir"
dedi. Erbakan ise 205 gün boyunca
konu ile ilgili hıçbir görüş
bildirmeyerek Kaddafi'yi
yalanlayamadı. Ancak TBMM'deki
muhalefet partilerinin konu ile ilgili
soru önergeleri üzerine, "Böyle bir şey
yok" açıklamasını yaptı. Kaddafi,
önceki gün Trablus kentinde bir
stadyumda 25 bin kişiye yaptığı
konuşmada. "Türkiye dostumuz,
kardeşüniz ve komşumuzdur. ÖzeDikle
orada iktidarda olanlar arkadaşunızdır.
DemireL, Cumhurbaşkanı olmadan
önce Libya Türk Dostluk Cemiyeti'nin
başkanıydı. Başbakan, Uluslararası
İslami Halk Komutanlığı'na üyedir.
Dışişleri Bakanı bacınuz,
arkadaşımızdır. Onlara söyleyecek
hiçbir şeyimiz yok. Osmanlı tarihini
okusunlar" diyerek Erbakan'ı
yalanladı.
TC'ye karşı İran'la dost: Erbakan,
iktidara geldikten sonra KKTC'nin
ardından ilk yurtdışı gezisini Iran'a
yaptı. tranla doğalgaz anlaşmasını
imzalayan Erbakan, iki ülkenin 1995
yılında aynı anlaşmayı Tansu Çfller'in
başbakanlığı döneminde imzaladıklan
aynntısını gözden uzak tutarak
"ABD'ye rağmen. bu anlaşmayı ben
imzahyorum" görüntüsünü elde
etmeye çalıştı. Erbakan, aynı gezide,
PKK terörünü desteklediği Türk
istihbarat birimlerince belgelenen
Iran'a hoş gözükmek için "Tahran
yönetimi bizim dostumuzdur ve
kardesimizdir. İranblar bize terörü
desteklemediklerini söylediler. Bizim
istihbarat birimlerimiz yanılmış
olabilirter" diyerek Türk dış
politikasında görülmemiş bir skandala
neden oldu. Milli istihbarat Teşkilatı
ve Genelkurmay Başkanlığı istihbarat
birimlerinin, basına da yansıyan
raporlannda lran'ın PKK'yi koruduğu
ve lojistik destek sağladığı belgelendi.
Son olarak Kuzey Irak'ta sürdürülen
operasyonlarda çok sayıda PKK'finin,
Erbakan'ın terörü kollamadığmı iddia
ettiği Iran'a kaçtığı belirlendi. RP,
Türkiye'de diplomatik gelenekleri de
ayaklar altına alarak laik rejimi hedef
alan şeriatçı çıkışlar yapan Iranlı
diplomatlan sav
r
unmaktan kaçınmadı.
Erbakan da diplomat skandallannı
yazan basın adına Türkiye'yi mart
ayında ziyaret eden tran Dışişleri
Bakanı AH Ekber Velayeti'den özür
diledi.
SÜRECEK
Ecevit:
Hükümet
azmlık
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-DSP Genel Başka-
nı Bülent Ecevit "Türkiye
ergeç, BBPnin desteğrylefi-
ili olarak REF\HYÖL-B
azınhk hükümttinı dönüşen
bu hükümetten kurtulacak-
ür" dedi. Hükümete alter-
natifyaratılması ve gensoru
sürecinde CHP'nin ta\nnı
eleştiren Ecevit. "Baykal
gensonıya gönülsüz destek
verdi, erken seçim taktigi ile
fıilen Erbakan ve Çüler"in
taktiklerine destek verdi,
REFAHYOL'a bir anlamda
raoral destek sağladT diye
konuştu. Ecevit. partisinin
grup toplantısında yaptığı
konuşmada, hükümetin
şımdilik düşürülemediğini.
ancak ağır bir darbe yedıği-
nı söyledi. Ecevit. gensoru-
nun gündeme alınıp alınma-
yacağına ilişkingörüşmeler
sırasında. hükümetin 15 oy
yıtirdiğine dikkat çekti.
IRMIKI AYDIN ENGİN e - mail: engin @ planet.com.tr
Tamam ağabey tamam,
söylenip durma. Çalışıyoruz
işte. Bak dtş haberler sayfa-
sı çizildi bile. Bundan sonra-
sı ince işçilik. Çok sürmez.
Ayrıca dert etme, birinci say-
fa da aşağı yukan belirlendi.
Yani üç, dört, beş ve devam
sayfaları da tamam demektir.
Evet, çocuklar kederli. Ağla-
yanlar var. Ama merak etme,
rotatif dönecek ağabey. Tam
zamanında dönecek. Hiçbir
hat kaçmayacak. Ne Trakya
hattı, ne Zonguldak. Ne Ban-
dırma hattı... Yarın, ulaşılabi-
len bütün satış noktalannda
Cumhuriyet olacak ağabey.
Dert etme sen...
Aşağıda Pazar Derg/cilerin
işi bitti sayılır. Yarın öğlene ka-
dar dergiyi baskı için teslim
edeceklerya, son ayrıntılarla
uğraşıyorlar. Bizim fpek Ça-
lışlar'ın gözleri dolu ama,
merak etme belli etmiyor. Hi-
iiç dert etme sen e mi? Gene
güzel bir Pazar Dergi oldu.
Dinozorcular dün çıkan
dergilerini şöyle bir kanştırdı-
Rotatif Dönecek Ağabey...
lar, sonra yenisine başladılar
bile. Senin "haber" gazeteye
ulaştığında onlar yeni Dino-
zor'un çatısını çattılardı. Ben-
den duymuş olma ama gali-
ba yeni Dinozor'da sen de
olacaksın ağabey. Belki bir
hünerli karikatürist "senin
kahkaha"r\\ çizer.
Yani...
Yani aksayan hiçbir şey
yok ağabey... Günlük Cum-
huriyef\e, Kitap Eki'y\e, Bilim
Teknik'\e, Pazar Dergi'y\e,
Ekonomi'y\e her şey yolun-
da... Rotatif gene tam zama-
nında dönecek ağabey...
Habirde...
Şey...
Perşembe akşamı buradan
otobüse doluşup Ankara'ya
geliyoruz. Cuma öğleyin şey
var ya hanL.Tören var ya tö-
ren... Yok, yok, merak etme.
Hiçbir şey aksamayacak.
Nöbetçi kalacaklar ayarlan-
dı. Kimi sayfalardaha bugün-
den yedekleniyor. Rotatif ge-
ne tam zamanında dönecek
ve rotatif hep dönecek ağa-
bey...
Bu bizim Ankara Bürosu
var ya ağabey, bu bizim An-
kara Bürosu adam olmaya-
cak. Örneğin şu bizim Işık...
lşık canım, Işık Kansu. Kaç
yılın habercısi. Güya gence-
cik habercilere örnek ola?
cak... Tutmuş iki satır yazıyor,
duruyor, gözlüklerini siliyor.
Gözlük işin numarası ağabey.
Gözlerini siliyor o. Uğur
Mumcu'nun haberi geldiğin-
de de böyle yapmıştı.
Büroya uğradığında konuş
onunla, çek kulağını. Ona an-
lat. Bana öğütlerini, 12 Mart
1971 karanlığında birliktey-
ken ağabey-kardeş, usta-çı-
rak, Yeni Ortam gazetesin-
deyken verdiğin öğütleri, De-
niz'lerin asıldığı günün birin-
ci yıldönümündeki öğütlerini
ona da anlat:
- Ne olursa olsun, içinden
bir şeyler de kopsa, eksilsek
de, için kan da ağlasa, göz-
yaşların elinde oimadan in
damlalara dönüşüp yanakla-
rından da süzülse rotatif dö-
necek oğlum.
Aynen böyle de ona. Seni
dinler. Gözlük silmeyi bırakır
elindeki haberi yetiştirir. Bili-
yorum ağabey, biliyorum. Ta-
bii ben de telefon edip söyle-
yebilirim. Ama şey... Ben...
Ben gözlüklerimi siliyorum da
ağabey. Hem bu yazıyı yetiş-
tirmem gerek. Yani kuyruğum
sıkışık. Şu gözlüğüm de ha
bire... iyisi mi... lyisi mi Mus-
tafa Balbay'a, Işık Kansu'ya,
Doğan Akın'a, sen söyle.
Gençlere örnek olacaklanna
tutmuşlar...
Şey ağabey... Sen de bırak
sallanmayı, şu yazını yetiştir.
Sayfa bitmiş, bir "Ankara
Notları "nı bekliyorlar. Tamam
biliyoruz, ağabeyimizsin, ay-
ncalıklann var. Biliyoruz, ay-
ncalığın biryana nazın geçer.
Nazın geçmese kahkahan
yeter.
Ama gene de geciktirme
yazını ağabey. Az sonra rota-
tif dönecek. Rotatif vaktinde
dönecek... Birinci sayfaya bir
fotoğrafını koyacağız biraz-
dan. Fotoğrafı seçtik. Yazıiş-
lerinde ben de "ağabeylik"
ayrıcalığımı kutlandım. Senin
fotoğrafını ben seçtim. Han-
gisini diye sorma. Hani du-
daklarından o senin bildik
kahkahanın fışkırmak üzere
olduğu bir fotoğrafın vardı.
Onu seçtim. Birinci sayfada
iyi duracak...
Birazdan rotatif dönecek
ağabey. Gene tam zamanın-
da, gene gecikmeden... Yann
sabah Cumhuriyet okurları
gene gazeteleriyle buluşa-
caklar. Bu kez birinci sayfada
sen de olacaksın.
Yann güzel bir gazete ola-
cak ağabey, güzel bir Cum-
huriyet olacak.. .Sana yaraşır
bir Cumhuriyet...
POLİTİKA GUNLUGU
HİKMET ÇETİNKAYA
EkmekçL.
Benim için çok zor bir yazı...
Günlerdir yoğun bakımdaydı. Ölüm haberini bek-
liyorduk...
Dostluğumuz yıllar önceye dayanıyordu...
Cumhuriyet'in Kızılay'daki o eski bürosunda baş-
layan dostluğumuz bugünlere kadar gelmişti.
Birytl önce Ege'nin mavi sulannda birbirimizleşa-
kalaşıyorduk...
"r996 yazıydı, sabahın körunde bır sesle uyandım...
Balkona çtktım, baktım Cahit Angın'la birlikte gü-
lümsüyor:
"HâJâ uyuyor musun?"
Saat sabahın yedisinde Mustafa Ekmekçi, beyaz
kasketi, mavi şortuyla denizden dönerken benimle
dalgageçiyor...
Ege'nin bir kıyı kasabasında ikimizin de 20 yılda bi-
ten kooperatif evi vardı...
Mustafa Ekmekçi artık yûreklerimizde yaşıyor...
O bir sevgi adamıydı, o bir ınsandı...
Benim Ekmekçı'yle ilgili anılanm bir hayli fazla...
Ekmekçi, dınamikti ve dolaşmak, okurlanyla buluş-
mak onun için vazgeçilmez bir tutkuydu...
Yıllar önce Iskenderun'a gitmiş...
Sabah otobüsten inınce gazete bayiine uğrayıp
kendisini tanıtmış ve şöyle demiş:
"Benim Iskenderun'a geldiğimi Cumhuriyet okur-
lanna haber verin!.."
Ekmekçi, 2-3 saat sonra 200-300 kişilik bir grup-
la Iskenderun caddelerinde dolaşmaya başlamış...
Geçen yaz Ege kıyılannda sohbet ederken Musta-
fa Ekmekçi'ye takılırdım:
"Ağabey, eski formunda değilsin, hayranlann da
peşinde değıl artık..."
Gülumserdi...
• • •
Benim için çok zor bir yazı...
Sevecenliğini bir bozkır güneşinden devşiren ya-
nık buğday tenli o güzel insan artık yok...
Coşkuyu içinde yaşatan, özlemlerini, sevinçlerini ve
hüzünlerini yüreğinde çogattan Ekmekçi, bir mayıs
sabahında ölüme yenik düştü...
Yaşamın derinliğinde bunca güzellikleri yeşerten,
onurlu o yiğit kalem savaşçısının yüreği artık çarpmı-
yor...
O, sevginin buram buram koktuğu, arkadan vur-
manın ne olduğunu bilmediği Anadolu toprağının kc-
kusunuyaşadı hep...
O, Kemalist bir devrimci, insan haklannın savu-
nucusuydu...
O, laik, demokratik hukuk devletinin daha çağdaş,
daha aydınlık olması için mücadele etti yaşamı bo-
yunca...
O, yılmadı, kimseye boyun eğmedi, kalemini üç-
beş kuruş için hıç satmadı...
O yalnızhğın o ince çizgisi içinde dostluğun, sevgi-
nin çiçeklerini büyüttü...
Hep dimdik ayakta kaldı, özgürlüğün masmavi
rüzgânnda soludu... 12 Mart, 12 Eylül döneminde
işkencecilerden hesap sordu. Baş düşmanı işkence-
ciler, hırsızlar, çeteler ve şeriatçılardı.
Bu yaz, Ege kıyılannda 10 gün de olsa birlikte ola-
mayacağız...
Sabahın bir saatinde o bana şöyle seslenmeyecek
•artık; . ,.
"Uyan oğlum, akşam oldu!.."
•••
Benim için çok zor bir yazı...
Bir eski albümden seçtiğim soluk fotoğraflara ba-
kıyorum...
Dikili şenliklerinde çekilmiş fotoğraflar bunlar...
İlhan Selçuk, Mustafa Ekmekçi, Uğur Mumcu,
Oktay Akbal, Ali Sirmen ve ben...
Deniz kıyısında bir masa, bir büyük yeni rakı ve
mezeler...
Koyu bir sohbet, bölük pörçük anılar, takılmalar, sı-
cak bir yaz akşamında dalga dalga yayılacak...
10 yıl, 20 yıl öncesinin anılan geçiyor gözümün
önünden...
Içimde tarifsız bir sıkıntı gıderek büyüyor...
Telefon çalıyor, Mustafa Balbay "Biz hastaneden
geldik, şimdi Akloğan Abla'ya gıdiyoruz" deyip ek-
liyor
"Mustafa Ekmekçi'yi cuma günü toprağa verece-
ğiz, Almanya'dan ve Türkıye'nin dört bir yanından
dostlan cenaze törenine katılmak istiyortar..."
ilhan Selçuk'u anyorum telefonla...
İlhan Ağabey'in sesi titriyor...
Müşerref Hekimoğlu, Ankara'dan sesleniyor
"Başımızsağ olsun..."
Gözlerimi yumuyorum...
Ahşap binaya, bahçedeki ağaçlara bakıyorum...
O güzel insanın, sevgi dolu yaşamı, onuru karşısın-
da saygıyla eğiliyorum!..
Güle güle Ekmekçi, güle güte özgürlük savaşçısı!..
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
E mail: Hikmet .Cetinkaya (5 Planet.com. TR
TÜRKEŞ, ÇİLLER'Î SUÇLADI
Ülkücülerin kongre
kavgası sokağa taştı
ANKARA /tSTAN-
BUL (Cumhuriyet) -
NfHP'nin ertelenen olaylı
kongresınin ardından ül-
kücülenn kavgası sokağa
taştı. Alparslan Türkeş'in
uzun yıllar özel kalem
müdürlüğünü v apmış olan
Sami Ceseroğlu'nun oğlu
Kürşat Ceseroğlu'na ait
bir oto galerisi kurşunlan-
dı. Kongrenin ardından ilk
kez basın toplantısı dü-
zenleyen Tuğrul Türkeş
de gelişmelerden Tansu
Çüler'i suçladı.
MHP'li ülkücülenn
kongredeki kavgası so-
kakta sürüyor. MHP Ge-
nel Sekreteri Koray Ay-
dın'ın bürosunun basılıp
dağıtılmasından sonra
dün de Ankara/Bahçeliev-
ler'de. Alparslan Tür-
keş'in özel kalem müdü-
rünün oğlu Kürşat Cese-
roğlu'na ait oto galerisi
kurşunlandı.Olayla ilgili
olarak eski ülkücü Kasım
Gençyılmaz'ın 4 adamı
gö/altına alındı.
İstanbul'da. otomobılı-
nın bagajında sadece kır-
sal kesimde taşıma izni
bulunan Kalaşnikof mar-
ka otomatik tüfek bulun-
duğu için gözaltına alınan
Erzincan'ın Üzümlü ilce-
si Bayırbağ beldesi beledi-
ye başkanı Yahya Akko-
yun hakkındaki soruştur-
manın da sürdüğü öğrenil-
di.
Basın kuruluşlanna dün
gönderilen imzasız bir
faksta da. MHP kongre-
sinde "Illegaliteyi başlan-
>t>rum " diyerek kavga çı-
kartan eski Ülkü Ocaklan
Genel Başkanı Azmi Ka-
ramahmutoğlu hakkında
ciddi suçlamalara yer ve-
nldi. Faks metninde, Ka-
ramahmutoğlu'nun 1994
yılında çek-senet tahsilatı
yaptığı için iki kez gözal-
tına alındığı ve kesınleş-
miş 5 aylık mahkûmiyeti
nedeniyle gıyabi tutuklu
olduğu ileri sürüldü.
MHP genel başkan
adaylanndan Tuğrul Tür-
keş de yaşanan kavgadan
Çiller ve DYP İstanbul il
Başkanı Celal Adan'ı so-
rurnlututtu.