05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 N İ S W 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI EMfl'dan Enerji BaJcanlığı'na suç duyurusu • A1MCARA (Cumhari>et Bfirosu) - Elektnl Vldhendıslen Odası (EMOı. Danıştay'ın "yürümey: durdurma" kararm karşın. 6 santrahn yap-i^ş et modeliyle yaptınlmasına ilişkin ihalev 5ürcüren Enerji ve Tabii Kayrıaklar Bakanlığı hakkırda suç duyurusunda bulunacak. Danıştay 10. Dairesi, geçen ay 6 doğal gaz ve termik santralın yap-ışlet modelıjle yaptınlmasına ilişkin ihale için yüriitmeyı durdurma karan verdi. Kararda. yap-işlet modeli konusunda yasal boşluk gerekçegösterildi. Enerji ve Tabıi Kaynaklar Bakanı Recaı Kutan ise, önceki gün yap-işlet modeli için ayn yasa taslağı hazırladıklannı. ıhale işlemlennınde sürdürüldüğünü açıkladı. EMO a\ukatı Gökhan Candoğan, Danıştay kararlanndan sonra, Enerji BakanJıği "nın ihale işlemlerini sürdürmesinin hukuka aykın olduğunu belirtti. Otomotiv ittialatı artıyop • Ekonomi Servisi - Otomoti\ Sanayicileri Derneğrnın açıkladığı verileregöre 1997 Ocak- Mart dönemınde geçmiş yıllann aynı dönemlerine göre otomobil üretiminde gerileme kaydedilirken. diğer araçlann üretiminde artış görüidü. Giimrük birliği sonrasında vergilenn sıfırlanması ile yerlı otomobil satışlannın düştüğü \e ithal otomobillerin pazar payının yüzde 29'a yükseldiği belırtildi. Sektörde ihracatın geçen yıla oranla yüzde 19 genlediği. bu yılın ilk üç aymdaki otomobil ithalatında ise yüzde 115 artış olduğu ve ithalatın en çok Uzakdogu ve AT ülkelerinden yapıldığı açıklandı. İTO'dan makale yarışması • Ekonomi Servisi - İstanbul Ticaret Odası, 115. kuruluş yıldönümü nedeniyle "Türkıye'nin Gerçekleri" konulu bir makale yanşması düzenlnor. Türkiye'nin yurtdışında oluşan olumsuz imajının düzeltılmesi amaona yönelık olarak düzenlenen yarışmada birinciye 100 milyon lira ödül venleceği ve makalelerin 30 nısan akşamına kadar İTO'ya ulaştınlması gerektiği belirtildi. Petrol ithalinde gerileme • ANKARA (ANKA) - Deviet Istatıstik Enstitüsü'nden yapılan açıklamada, ham petrol ithalatında geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 14.9 oranında azalma görüldüğü belirtildi Aynı dönemde. üretimde yüzde 3.1 azalma olmasına karşın petrol tüketimınde ithalatın payı azaldı. Yabancı sermaye izinleri • ANKARA (AA) - Türkıye'ye mart ayında gıriş ızni verilen yabancı sermaye miktannda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 23 gerileme kaydedildi. Hazine Müsteşarlığı verilerine göre. ilk üç aylık dönemde ise geçen yıla göre giriş izni verilen yabancı sermaye mıktannda yüzde 17.5 anış oldu. t fl(onomi ve Demokrasi İçin Reklam' • Ekonomi Servisi - Reklamcılar Derneği'nin düzenlediği 'Ekonomi ve Demokrası İçin Reklam' konulu toplantıda, reklamın ekonomi ve demokrasideki yen tartışıldı. Programda yer almasına rağmen Sanayı ve Ticaret Bakanı Yalım Erez ve ANAP Milletvekili llhan Kesici'nin. Türkeş'in Ankara'daki cenaze töreni nedeniyle katılamadıklan törende bir konuşma yapan ABD Federal Ticaret Komisyonu Üyesi Mary A-zcuenaga. serbest pazarlarda reklam kısıtlamalan konusunda bir konuşma yaptı. Petkim'in satışında danışmanlık yapan firma Samuel Montagu'nun dış piyasalara raporu 6 Kârlı tekeli kaçırmayın'• Samuel Montagu'nun raporunda, büyük bir ihracat potansiyeline ve yüksek kâra sahip olduğu anlatılan Petkim'in, yabancı sermaye için çok avantajlı bir kuruluş olduğu belirtildi. Raporda, tek olumsuz faktör olarak işletmede çalışan 5 bin 272 işçinin "sendikalı olması"' gösterildi. ESRA YENER ANKARA- Petkim'in satışında danışmanlık yapan "Samuel Montagu" fırması tarafından hazırlanarak Özelleştirme Idaresi Başkanlığı'na (ÖİB) ve uluslararası piyasalara sunulan raporda, kurumun ülke sektöründekı tek üretıci olarak "tekel konumunda" buJunduğu ve iç piyasanm gereksiniminın yüzde 53- ünü karşıladığı vurgulandı. Büyük bir ihracat potansiyeline ve yüksek kâra sahip olduğu anlatılan Petkim'in yabancı sermaye için çok avantajlı bir kuruluş olduğu belirtilen raporda. tek olumsuz faktör olarak işletmede çalışan 5 bin 272 işçinin "sendikalı olması" gösterildi. Raporda, "hükümetin Petkim'in tüm vönetimini uluslararası büyük bir petrokitnya üreticisine devretmeyT' programladığı belirtildi. Özelleştirme uygulamaiannda danışmanlık yapmak üzere Dünya Bankası kredisi ve onayıyla tutulan firmalardan Petkim'in satış çalışmalannı yürüten Samuel Montagu, "Satış Muhtırası" başlıklı raporunu geçen ay uluslararası piyasalara ve ÖlB'ye sundu. Raporda, petrokimya üriinleri üretimi yapan Petkim'in 1995 yılı toplam cirosunun 1 milyar 200 milyon dolara ulaştığı belirtildi. Iç piyasada Hder Türkiye'de petrokimya üretimi yapan tek kuruluş olarak tekel konumunda olan Petkim'in, iç piyasa talebinin yüzde 53'ünü karşıladığı belirtilen raporda, ülke içindeki talebin daha da artmasının beklendiği bildirildi. İstanbul yakınlanndaki Yanmca ve İzmir'in kuzeyindeki Aliağa'da olmak üzere iki büyük komplekse sahip olan şirketin 1993 yılındaki 127 milyon dolarlık zarannın 1995 yılında 790 milyon dolarlık kâra dönüştüğü belirtilen raporda, iki şirketin özellikJe Ortadoğu'ya olan ihracat potansiyelinin her yıl arttınldığı kaydedildi. Petkim avantajlı İki tesis için de son vıllarda büyük yatınm yapıldığı ve yenileme çalışmalannın tamamlanmak üzere olduğu belirtilen raporda, Petkim'in özellikle petrokimya sektöriine yatınm yapmak isteyen yabancı sermaye için çok "avantajlı' olduğu vurgulandı.Uluslararası piyasalara da sunulan ve hükümetin amacının "şirketin tüm vönetimini uluslararası bir petrokimya üreticisine devretmek" olduğu belirtilen raporda, "Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın tercihi ise Petkim'in her iki tesisinin birbirine bağlı ve entegre yönetim sağlayacak biçimde özelleştirilmesidir. Ancak diğer yöntemlerin de kabul edilebileceği belirtilmektedir" denildi. Raporda, büyük. tekel konumunda, kârlı bir işletme olan Petkim'in tek olumsuz özelliği olarak 5 bin 272 işçısinin sendikalı olması gösterildi. TURYAP ev sahibi-kiracı ilişkilerinde profesyonellik dönemi başlatıyor Miilk sahibi kollanacakMUTLL GÜNEŞ SÖNMEZ Ev sahibi-kiracı ilişkilerinde profesyonellık dönemi başlıyor. TURYAP tarafından hazırlanan yeni mülk idaresi sistemi alatur- ka ilışkileri sona erdirecek. Yenı sistem mülk sahibi-kiracı arasın- daki sürtüşmelere Batılı anlam- da çağdaş bir uygulamayla son ve- rirken mülk sahibi ıle kiracının sorunlan karşı karşıya gelmeden üçüncü tüzelkişiye havale edilecek. Mülk sahibinin haklannın daha çok korunması anlamına gelecek olan yeni sistemle kirasını vereme- yen ya da elektrik ve su faturası- nı ödemeyen kiracılar, karşılann- da 3. şahıslan bulacaklar. Gelişmiş Batı ülkelennde uzun yıllardan beri uygulanan Mülk îdaresi sıstemini ülkemizde ilk kez günlük yaşama yerleştirmeye başlavan TURYAP Emlak Bilgi Bankası, ilk aşamada sadece yurt- dışındaki müşterilerine yönelik olarak sunduğu hizmeti, yurtiçı organizasyonlannda da başlattı. Yurtdışı frnachisee'leri aracılıgıy- la Türkiye'de mülkü olan ev sahip- lerinin kira ışlerini düzenlemeyi amaçlayarak başlattığı sistemin kısa sürede yaygınlaşması bekie-- niyor. Bu sitemle kiracı ve mülk sahibi arasındakı sorunlann da en aza ineceği belirtiliyor. Özel anlaşma Kontrat Mülk idaresi sistemın- de emlak kuruluşu ile mülk sahi- bi arasında özel bir anlaşma yapı- lıyor. Bu anlaşmayla kiraya ve- ren, müikünün bütün kira işlerini emlakçiye devrediyor. Mülk ida- resini üstlenen kuruluş, kiraya ve- ren adına kiranın zamanmda ya- tınlıp yatınlmadığı, yatınlmadı ise yasal prosedüriin başlaması. elektrik. su, aidat borçlannm ta- kibi. emlak vergısı beyannamesi doldurulması ve ödenmesi gibi konulan kontrol ederek hizmet- len üstlenıyor. Emlak firması da bu hızmetlennin karşılığı olarak ki- ranın belirh bir oranını kendisine alıyor. TURYAP'ın, sunduğu hiz- met karşılığında yüzde 10'luk ki- ra komisyonu aldığmı belirten Or- ganizasyon Geliştirme Müdürü Güzin L'zun, bu oranın diger de- ğişkenlere göre artıp azalabilece- ğini söyledi. Türkiye'de şimdiye kadar kiracı-kiraya veren ilişkile- rinin ilkel bir zemin üzerinde bi- çimlendiğini anımsatan Uzun, bun- dan sonra bu ilişkilerin de Batılı bir yapıya kavuştunılması gerek- tiğınden hareket ederek bu siste- Rantı yüksek emlak piyasası yeni bir iş alanı doğurdu Ayakçı emlakçiler HÜİ.YA GENÇ Emlak piyasasında rantın yük- sek olması, "ayakçı emlakçiler"ın türemesine neden oldu. lOmilyo- nun üzerinde nürusu banndıran istanbul'da ev bulma sıkıntısının her geçen gün biraz daha artması, kısa yoldan yüksek kazanç elde etmek isteyenlerin ekmeğine yağ sürdü. tşyeri kiralama, şirket kur- ma, vergi dairesine kaydolma, ele- man çalıştırma. telefon bağlatma ve gerekli büro malzemelerini al- ma yükü altına girmek yerine ba- ğımsız olarak çalışmayı tercih eden ayakçı emlakçiler, kayıt dışı eko- nomiyi körüklüyorlar. Istanbufda vergi dairesine kayıt- h bulunan emlakçılerin devlete ödediği hayat standardı vergisinın asgari 4 trilyon lirayı astığını be- lirten yetkililer, kayıtdışı çalışan- lann devletten kaçırdığı vergi mik- tannın 6 trilyon lirayı bulduğunu vurguluyorlar. Emlak piyasasının vergi kaçağına en yatkûı sektörler- den bin ojduğunu savunan uzman- lar, yüksek miktarda vergi ödeme- mek için emlak alım satımında fi- yatlann döşük tutulduğunu, boy- lece vergi kaçagının arttınldığını dile getiriyorlar. Yüksek miktarlı depozito ye ki- ra ücretlerinin telaffuz edildiği Is- tanbul'da, emlakçilerin de yüksek oranlı komisyonlaristemesinin ki- racılan ürküttüğü, bu nedenle da- ha düşük komisyonla çalışan ayak- çı emlakçılere yönelmelerine ne- den olduğu belirtiliyor. Ayakçı emlakçilerin sayılan- nın son birkaç ytldır oldukça art- tığını söyleyen Umum Emlak Ko- misyonculan Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Neşe Can, eskiden kasap, manav, bakkal gibi birçok esnafın ek olarak emlakçilik yap- tıgını da hatırlatarak "Şimdi bun- lara bir de ayakçı emlakçiler ek- lendi" diye konuştu.İstanbuI'da vergi dairesine kayıtlı 25 bin em- lakçi bulunduğunu belirterek bu- na karşın emlak alım satımı ve ki- ralanması işleriyle uğraşanlann sayısının 60 bini bulduğunu bildir- di. Ayakçı emlakçılere yönelik derneğe birtakım şikâyetler gel- diğini belinen Can, "Ev kirala- mak ya da satın almak isteyen- lerden kaporalan toplayıp or- tadaa kay bolanlar oluyor" dedi. Ayakçı emlakçilerin varlığmın bu işi kurallan çerçevesinde yapan, yasa! yükümlülüklerini yerine ge- tiren kişilerin saygınJığını zedele- diğini bildiren Ulusal Emlakçılar Derneği Başkanı Reba Medin, j'apılaşmanm yoğun olduğu ve hız- lı nüfus artışının ya^andığı bölge- lerde ayakçı emlakçilerin sayısı- nın gittikçe arrtığını dile getırdi. Emlak piyasasının kaçağa en uy- gun sektörlerden biri olduğunu be- lirten TÜRMOB Başkanı Musta- fa Özyürek, vergi dairesine ka- yıtlı oîan emlakçilerin bile yük- sek miktarda vergi kaçırdıklarını belirtti. Bunda emlak alım satım vergilerinin de çok >-üksek olma- sının etkili olduğunu vurgulayan Özyürek, "Ayrıca emlakçiler de düşük vergi ödemek için aldık- ları komisyonu düşük gösteri- yorlar" dedi. Kayıt dışı emlakçi- lik yapanlann sayısının kayıt içi olanlardan daha fazla olduğunu vurgulayan Özyürek, devletin cid- di anlamda vergi kaybı bulun- duğunu sözlerine ekledi. mı uygulamaya soktuklannı kay- detti. Yenı sistemin her iki tarafı da mutlu edeceğini söylemesine karşın. mülk sahibinden yana bir uygulama olacağını vurgulayan Uzun. "Komisyonumuzu mülk sabibine giden kira parasından alıvoru/.. Kontratımızı da mülk sahibi> le yapıyoruz. Bu durum- da asıl haklarını koruvacağımız kişi mülk sahibi oluvor elbette" dedi. Sözleşmeli personele yüzde 20 zam ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Kamuda çalışan sözleşme- li personelin aralık ayı maaşlan- na en az yüzde 20 oranında ek zam yapılmasına ilişkin öneri Yüksek Planlama Kurulu'nun im- zasına sunuldu. Dev let Personel Başkanı Ali Osman Sali dün > aptıgı açıkla- mada. devlette kadro karşılığı ça- lışan sözleşmeliler ile 657 sayılı yasaya bağlı çalışan sözleşmelı- lerin zammına ilişkin önerinın Başbakanlığa, KtT'lerde çalışan sözleşmelilerin zammına ilişkin önennin de Yüksek Planlama Ku- rulu'na (YPK) sunulduğunu söv- ledi. Salı, zamlann yıl başından geçerli olacağını bildirdi. Salı'nın verdıği bılgiye göre KlT'lerde çalışan ve asıl çoğun- luğu oluşturan sözleşmelilerin maaşlanna, en az yüzde 20 ora- nında ek zam yapılacak. Yönetim kurullan. kendilenne tanınan yet- kı çerçevesinde. isterlerse zam oranını yüzde 20'ye kadar yük- seltebilecek. KlT'lerde çalışan sözleşmeliler için ücretgruplan oluşturulduğunu bildiren Sali, her grup için farklı taban ve tavan üc- ret rakamlan belırlendiğini bil- dirdi. Sali'nin verdiği bılgiye gö- re tavan aylığınm üstünde ücret alanlara zam yapılmayacak. Ye- ni düzenlemelerde temel ücret olarak tanımlanan ve daha önce brüt 37 milyon lira olan taban üc- ret 45 milyon liraya, daha önce brüt 126 milyon lira olan tavan üc- ret de 152 milyon liraya çıkanl- dı. Başbakanlık. DPT. Hazine gi- bi kuruluşlarda çalışan "kadro karşılığı" sözleşmeli personel de memurlara kanun hükmünde ka- rarname ile farklı oranda zam yapılması dikkate alınarak, grup- landınidı. SÖz konusu persone- lin zam oranı yüzde 10 ıle yüzde 40 arasında tutuldu. Öneride, 657 sayılı yasaya bağlı çalışan sözleşmeliler için zam oranı da yüzde 20 olarak be- lirlendi. Özelleştirme kapsamındaki kuruluşlarda çalışan sözleşmeli- lerin aylıklanna da aynı düzey- dekı personelden aşağı kalma- mak üzere yüzde 20 zam yapıl- masının öngörüldüğü bildirildi. BENCE İZZETTİN ÖNDER İktisatçılar Haftası Çoğu alanda henüz kurumsallaşmamış olan Türkiye'de heryıl muntazaman yapılan İkt/satçtlar Haftası"n\n 22'ncisi, "Türkiye'deSermaye, Deviet, Siyaset" üst başlıgıyla 10-11-12 nisan günlerinde The Marmara Oteli'nde gerçekleştirilecektir. Üç dolu gün içinde çok sayıda konuşmacı tarafından sermaye, deviet ve siyaset ilişkileri ırdelenip tartışılacaktır. Tartışmalaryerüstünde kalmayacak, yeraltına da inecek gibi gözükmektedir. Kurumlaşmamış Türkiyede, YÖK'ün tüm yükseköğretim kurumlarını standardize ettiği bir ortamda, 1936 yılında kurulmuş olan Iktisat Fakültesi, fakülte unvanını ve konumunu koruyabilmiştir. Kurumsallaşmak demokrasi içinde gerçekleşebildiği gibi demokrasinin en güçlü güvencesi de kurumsallaşmış kurumlardır. Dızginleri eline geçirirken demokrasiye inanmamış olan YÖK, bugün dizginleri kaybederken demokrasi ve sivilleşmenin önemini vegücünü kavramış olmalıdır. Günümüzün kritik ortamında demokratık ve sıvil toplumsal örgütlenmenin savunulması gerektiğini üniversitelerimız ve ılgili örgüt ve kuruluşlarının da kavramış olduğunu düşünmek istiyorum. Iktisat Fakültesi'nin yanında 1943 yılında kurulmuş olan Iktisat Fakültesi Mezunları Cemiyeti de güçlü ve dinamik bir kuruluştur. içinde bulunduğumuz haftada 22'ncisi yapılacak olan İktisatçılar Haftası'nın başlığından da anlaşılacağı gibi günümüze damgasını vurmuş olan konular tartışılacaktır. Piyasa miti, piyasa-siyaset ilışkisi, yeraltı dünyası ve siyaset ilişkileri irdelenecektir. • • • Iktisat bilimi, sosyal alanlarla uğraşır. Iktisat, toplumda çıkar çatışmaları alanını konu alır. Bu nedenle, iktisat yansız bir düşünce veya tartışma alanı değildir. Bilimin bir ideolojik kılıf olarak kullanılabildiği en elverişli alanlardan biri iktisattır. Ne denli teknik gözükürse gözüksün, iktısatta her araç belirli biramacayöneliktır. Bu nedenle, yaygın görüşün aksine, iktisat öğretisinde etik kural ve davranışlar fevkalade önemlidır. Iktisat yazını ve konuşmalarda oldukça yaygın bir biçimde retorik kullanılır. Bazı kutsal, ahlaksal ya da güçlü sözcük veya ifadeler, toplumun bilincinde yankılanan gizemli anlamlan öne çıkanlarak kullanılıp toplumsal algılama ve bilinç, istenen yönde kodlanmaya çalışıl/r. Retorik aldatmacadaçok sık kullanılan iki kavram "piyasa" ve "kâr"öır. Sanki neoklasik öğreti içinde anlatılan, gelir ve kaynakdağılımını en iyi şekilde, neredeyse sıfır maliyetle sağlayan piyasa düzeni varmış gibi piyasa kavramı topluma bir tabu gibi sunulmaktadır. Bununla da yetinilmeyip piyasa sadece bir ekonomik sistemin aracı gibi sunulmaktadır. Yine benzer biçimde, iktisadi performans ölçumünde verimlilik kriteri yerine ve bir amaç olarak kâr dayatması yapılmaktadır. ıktisatta ideoloji ve retorik oluşumu, eğitimin ilk aşamalarında başlamaktadır. Işte bu nedenle, eğitim hizmetleri piyasa güçlerine terk edilemez ve metalaştırılamaz. Yine aynı nedenle iktisat alanında konuşan ve yazanlar, etık kurallara sıkı sıkıya bağlı olmalıdırlar. Böyle bir yükümlülüğü olan kışi hangi ekolü yansıttığını, hangi amaca yönelik olarak hangi aracı savunduğunu açıkça belirtmeltdir. Helede, "Iküsattaanaçlarteknikleşmıştir, ideoloji dönemi kapanmıştır" aldatmacasına başvurma saygısızlığında kesinlikle bulunmamalıdır. İktisadi birtartışmayı dinlemek de sanıldığından çokzordur. Zira, dinleyicinin, tüm ideolojik saptırma ve retorik arasında, verilmeye çalışılan mesajı ve savunulan gerçek görüşü çözmeye ve anlamaya çalışması gerçekten çok yorucu bir iştir. İFMC'yi" iktisatçılar Haftası" dolayısıyla kutlarım ve bu anlamlı gelenegin başarılarla sürdürülmesinı dilerim. Anayasa by-passına Çankaya'dan onay ANK.\RA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanı Sülcyman Dcmirel. iptaî baş\njrulan üzenne değiştiri- len Özelleştirme Yasasf nı onaylayarak, bazı maddele- rinin iptal başvıırusunu esastan görüşme karan alan Ana- yasa Mahkemesi'nı devre dışı bıraktı. Hükümet, yerel mahkemelerın Özelleştirme Yasa- sı'nın değertespıt ve ihale işlemlerinin iptali için Ana- yasa Mahkemesi 'ne başv-urması üzerine, bu maddelerin değiştirilmesini öngören bir yasa hazırladı. Demirel, TBMM Genel Kurulu'nda geçen hafta kabul edilen ya- sayı dün Anayasa Mahkemesi'nin ıptal başvurularını görüşmeye başladığı gün onayladı. Böylece Anayasa Mahkemesi "ne iptali için başvurulan maddeler değişti- rilmış oldu. İptali istenen maddelerde, özelleştirmede, değer tespit çalışmalan ve ihaleler konusunda Özelleş- tirme Yüksek Kurulu (ÖİB) ve Özelleştirme İdaresi Baş- kanlığı'na yetki veriliyordu. Oretici, hayvanlarıyla Ankara'ya yürüyecek Et ithaline tepki büyüyor Ekonomi Servisi - Sıfır gümrükle et ve süttozu ithal edilmesıne bu defa sessız kal- mayacaklannı açıklayan üreticiler, hükü- meti protesto etmek için besledikleri hay- vanlarla birhkte Ankara'ya yürüyecekler. "0" gümrükle et ve süttozu ithalatına izin verilmesini önlemek için eylem hazırlık- lan yaptıklannı söyleyen Holstein Fnesı- an Yetiştiricileri Birliği Başkanı İsmail Anıl. yetiştiriciler ve 32 ilin ziraat odala- rının cuma günü bir araya gelerek ortak ey- lem yapma karan alacaklannı dile getirerek. "Yetiştirdiğimiz hayvanlarla birlikte Ankara'ya gitmeyi planlıyoruz" dedi. Önceki yıl birbin ardına yayımlanan ka- rarnamelerle et ithalatmın serbest bırakıl- masına göz yuman et ve süt sanayicileri. şimdi üreticiyle birlik olup, hükümete, "et ve süttozu ithalatına izin vernıe" çağn- sında bulunuyorlar. Hayvancılığı geliştir- me kapsamında hazırlanan kararnamenin hâlâ yürürlüğe gıımediğini, buna karşın sı- fır gümrükle et ve süttozu ithalatı için pa- zarlıklann yapıldığını vurgulayan üretici ve sanayiciîer. sahipsiz kalan hayvancılı- ğın politik malzeme olmaktan çıkanlma- sını istediler. Hayvancılığın sorunlanna çözüm getir- mek için hükümetin aldığı kararlan içeren sektörel proje>i tartışmak üzere Süt. Et. Gı- da Sanayicilen ve Üreticıleri Derneği Bir- liği (SETBİR) yönetim kurulu üyelen ve çeşitli yörelerden üretici birlik temsilcile- rinin katılımıyla İstanbul'da düzenlenen dünkü toplantıda, hükümetin birbiriyle çe- lişkıli kararlan ele alındı. Et fıyatlannın yüksek olmasını gerek- çe gösteren hükümetin, "Et ithalatı yap- ma vakti geldi" gürültüsü kopardığını di- le getiren SETBİR Başkanı Ahmet Arsan. et fiyatlanndaki artışın enflasyonun altın- da kaldığını vurgulayarak. "Bu ithalat için gerekçe olamaz" dedi. Et ithalatına izin venlmesinin büyük bir yanılgı oldu- ğunu kaydeden Arsan. 26 şubatta yapılan 13. Tanm Teknik Komitesi toplantısında. Türkiye'nin geleceğini etkileyecek nite- likte tanmsal tavizîerin konuşulduğunu \oirgulayarak. "Toplantıda Avrupa Bir- liği ülkeleri Türkiye'ye sıfır gümrükk süttozu ve keroikli et sokmaya çalışırlar- ken, Türkiye ise salçanın kotasını art- tırma çalışmalarında bulundu" dedi. Et ithalatmın gündeme getirildiği bu- günJerde, hayvancılığı geliştirme kapsamın- da çıkanlması düşünülen kararnamenin hâlâ bekletildiğini dile getiren Arsan, söz konusu kararnamenin Tansu Çiller'e ta- kıldığını kaydederek. "3 aydır Çiller'in imzası olmadığı için kararname bekle- tiliyor" dedi. Hapancıhğı geliştirme ka- rarnamesinın kamuoj-una 40 trilyon lira- lık >lik olarak duyurulduğunu belirten Ar- san, "Oysa ki Hazine'ye getirdiği yûk }al- nızca 5 trüyondur" diye konuştu. Bütün üretıcilenn ve çiftçilerin ha^'an- cılığı geliştirme kararnamesinin çıkanl- masını bekledığini söyleyen Arsan, Kur- ban Bayramı öncesinde besiye hayvan ko- yulmadığını vurgulayarak, "Suni tohum- lama mevsimi olan doğum sonrası iki ay- lık süre kaçırılmak üzeredir'1 dedi. 21.05 Züifü Livaneli ve konuklan aklın yolunu arıyor..» Ârfık yollar ayrılmıyor. Âklm yolu bîrleşiyor. mbrı NTV'de. ınv AKtlN TOLU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle