27 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yaym Yönetmenı: Orhan Erinç # Genel Yayın Koordinatoru Hikmet Çetinka>a 0 Yazıışlerı Müdürlerı. Ibrahim VUdız, DinçTayanç(Sorumlu) # Haber Merkezı Müdurü Hakan Kara • Gorsel Yönetmen: Fikret Eser Dış Haberler Şinasi Danışoğlu 9 lstıhbarat CengizYüdınm • Kültür Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücelman • Makaleler Sami Karaören • Duzeltme. Abdullah Yaacı # Fotoğraf: Erdoğan Köseoğlu 9 Bılgı-Belge Edibc Buğra 9 Yurt Haberlen Mehmet Faraç Yayın Kuıulu. tlhan Sdçuk IBaşkan l, Orhan Erinç. Okta> Kurtbökc. Hikmet Çetinkaya, Şökran Soner. Ergun Balct, Dinç Taysurç. tbrahim Vılıiıv. Orhan Burall. Mustara Balba\. Hakan Kara. AnkaraTemsılcısı Mustafa Balbay 9 Haber Muduru Doğan Akın Aıatuık Bulvan No 125. Kat.4. Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020(7 hat). Faks: 4195027 9 tzmır Temsılcısı SerdarKıak,H.ZıyaBlv 1352 S 23Tel. 4411220. Faks 4419 ] 17 9 Adana Temsılcısı Çetin Yiğenoğlu, Inonu Cd 119S.No! Katl.TeL.363 12 11.Faks: 363 12 15 Koordınatör Ahmet Korulsan 9 Muhasebe. Bülent Yener 9 Idare: HüseyinGürer#l:>letme ÖnderÇeli'k9Bı]gı-lşlem. Nail tnal 9 Bılgısayar Sıstem: Mürüvet ÇOer MEDVA C: • Yönelım Kunılu Başkaıu - Genel Müdur Gfilbin Erduran # Koordınatör Reha Işıtman • Genel Müdur Yardımcısı. Mine Akdağ Tel 514 07 53 - 51395S0-5I3S46O-61,Faks 5138463 Va>ımla>aa >e Ba»n: Yeni Gun Haber \jansi, Basın \e Ya>ıncılık A 5 Turkocag Cad 3941 Cagaloglu U334 ht PK 246 îsîanbui Tei (0'212) 51205 05 (^0 hatt Faks (0 2I2f 5!3 85 95 1QQ71VV/ . O.J SIA- H 14 tkinrfilfi4Q Alr<ianv1Q41 glC 1J.I4 lKinQl.JO.4V AXŞam. 1V.41 Anadolu Ajansı'mn 77. yılı • ANKARA(AA)- Anadolu Ajansı'nın kuruluşunun 77. yıldönümü bugün kutlanacak. Ajansın Yönetim Kuruiu Başkanı ve Genel Müdürü Ekrem K.araısmaıloğlu, diğer yöneticıler ve çalışanlar. Devlet Bakanı Namık Kemal Zeybek'ın başkanlığında bugün Anıtkabir'i ziyaret ederek AA'yı kuran Atatürk'ün manevı huzurunda saygı duruşunda bulunacaklar. Vosvos eylemine polis engeli • BERGAMA (Cumhuriyet) - Yörelerinde siyanürle altın çıkanlmasına karşı çıkan yöre halkına destek için Bergama'ya Volkswagen arabalanyla çıkarma yapanlara polis engel oldu. Polis, Bergama girişinde eylemcilerin pankartlannı toplayarak etkinlik yapmalanna izin vermedi. Eyiemcileri karşılayan Belediye Başkanı SefaTaşkın, "Yetkililer siyanürden değil de vosvostan korkuyorlar" diyerek tepki gösterdi. Kitap lîyattan • ANKARA (ANKA) - Talım ve Terbiye Kurulu'nca ders kitabı olarak okutulması kabul edilen kıtaplann fiyatlannın belırleranesi amacıyla yazar veya yayınevlen tarafından her yıl 25 nisan tarihine kadar Yayımlar Dairesi Başkanlığfna başvuruda bulunulacak. Diana'nın serveti • LONDRA (AA) - Sunday Tımes'ın geleneksel "Ingıltere'de yılın en zengin bin kışisi" listesinde Galler Prensesi Diana, 916. sırada yer alırken, boşandıgı eşi Prens Charles'ın adı listeye bıle giremedi. Prenses Diana, "'boşanma tazminatlanna" dayandığı belirtilen 17 milyon sterlinlik servetiyle, listenin 916. sırasını ünlü TV stan Delia Smith ile paylaştı. Başarıya susamışız İnsan başarısız oldu mu küçücük başanlarla bile mutiu oluyor. O gece, dünya futbol devlerinden Hollanda'yı yendiğimiz gece bunu bır kez daha duyumsadım. Hakan'ın, dünyanın en uzun boylu kalecisinı kafa golüyle devirmesf güzel bir şeydi. Bundan sonra da başanlı olup Paris'e gidersek ne güzel bir moral olacak. Ve benim ikinci kentim Bursa'nın o güzel seyircisi ne muhteşemdi. Doksan dakika susmadı, bıkmadı, yılmadı; bağırdı, alkışladı... Ben galiba futbolu seviyorum. Başka bir eğlencem yok ki... Yukarıdaki yazı Yukarıdaki yazı şöyle de yazılabilir: Hollanda'da Türklerin evlerini yakanlara acı bir ders verdik. Bursa zindanından Hollandalılar zor çıktı. Biz adamı böyie yaparız. Bundan sonra akıllan başlarına gelen Hollandalılar bir daha böyle bir şey yapmazlar. "Mukaddes Gazetesi." Ali Ali Poyrazoğlu Fatih'te tıyatro açtı. Vatan ve Millet caddelerinin arasındaki yolda bu tiyatro. Gidin izleyin. Bu devirde özel tıyatro yapabilme yürekliliğini gösteren birkaç tiyatrocudan biri A!i. Benim de, otuz yedi yıl öncesinden konservatuvar arkadaşım. Biriikte birçok tiyatroda çalıştık. Ali'yi izleyerek destekleyebiliriz. Başkaca bir desteğe ihtiyacı yok. Tiyatrosu yılların süzgecinden geçip kurumlaşmış artık. Başanlar Ali. OKUYUN: Simyaci - Paula Coelho İZLEYİN: Tatlı Kaçiklar - atv SEVİN: Montaigne Claudia 'nın büyüsü bozuldu Bütürı büyüler birgün bozulur derler. 26 yaşındakı dünyaca ünlü Alman top model Claudia Schiffer de kötü günler yaşıyor. Bunte dergısi. Claudia Schiffer- David Copperfiel çiftının yıllardır en yakın dostlan olarak bilinen kişilerle söyleştı. Dostlan birçok konuda fikir birliği içindeydi. Öncelikle Schiffer- Copperfıel ilişkisinin psişik boyutta bir bağımhlık olduğunu düşünüyorlar. Ancak bu birliktelikte normal boyutları aşan duygunun aşk değil hastalıklı bir para tutkusu olduğu kanısındalar. Ikisinin de sadece kendilenne âşık olabılecek insanlar olduğunu savunan dostlan, kariyer yapmak için gereken özvennın, disiplinin ve hırsın bu ilışki içinde endiğine de inanıyorlar. Dokuz Eylül Üniversitesi klasik eğitim sistemini bırakıyor Tıpta aktif eğhfaıı dönemiASUMAN ABACIOĞLU İZMtR- Dokuz Eylül Üniversite- si Tıp Fakültesi, ülke çapında eği- timde devrım olarak nıtelendirilen gmşimle '•Sorun çözmeye dayalı ak- tif öğrenme" sistemine geçiyor. Ye- ni eğitim sistemiyle birlikte tüm müf- redatmı da değiştiren DEÜ Tıp Fa- kültesi, mezun olan hekimlerin "Hiç- birşey bümiyoruz" yakınmalanna da çözüm bulmayı hedefliyor. Dekan Prof. Dr. Emin Ana, öncü olmanın sıkmtılannı yaşadıklannı, ancak ka- rarlı olduklannı belirterek "Bu top- lumun daha fazla beklemeye taham- mülü yok. Bir yerden başlanması ge- rekiyor"' dedi. DEÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Emin Ahcı, yeni bir müfredatla bir- likte ilk kez kendi fakültelerinde uy- gulanacak sistemin "hem toplumsal hem de iyi hekim yetiştirme boyutia- nmn" bulunduğuna dikkat çekerek şöyle diyor: " Bizim toplumumuz geneüikJe se- bep-sonuç iöşkisini kuramayan, olay- lann nedenini araşürmayan. sorgula- mayan, olaylara karşı duyarsız kala- bilen ve kendi a> aklan ü/erinde dur- mak konusundasıkınülan olan bir top- lum. Afle bazındada bu böyle. Biz ken- di sorunlanmıa çözmek için mutla- ka bir kurtancı bekliyoruz. Sorunla- nmızı kendimiz çözmek konusunda hiçbir girişimde bulunamıyoruz veya bu konuda sivil toplum örgütlenme- sini sağlayacak bir çaba göstermiyo- ruz. Va da olaylann görünmeyen yü- N a s ı l u y g u l a n a c a k ? îğneyi ilk yıl öğrenecekler Daha birinci sınıftan itibaren öğrenci nabza bakmayı, iğne yapmayı, damar yoluna girmeyi, aşı yapmayı, tansiyon ölçmeyi, sonda takmayı ve diğer mesleki becerileri kazanmayı öğreneceİc. Bu mesleki becerileri altı yıl süreyle uyguladtklan için öğrenmiş olarak mezun olacaklar. Hastayla karşılaşma daha erken başlayacak. Öğrenciler, mesleki becerilerini önce maketler üzerinde kazanacaklar. Bu konuda iyice piştikten ve acemüiklerini üzerlerinden attıktan sonra hastayla karşı karşıya gelecekler. Öğretim elemanı kürsüye çıkıp ders anlatmayacak. Oğrenciler küçük gruplara aynlacak. her gruba bir öğretim elemanı düşecek. Bu öğretim elemanı, öğrencilere sürekli kanşan. mûdahale eden, otoritesini kullanarak öğrencileri baskılayan pozisyonda olmayacak, tersine motive edecek, araştırmalannı ve bilgiyi kendilerinin bulmalannı sağlayacak. Tıp fakültesine tngilizce hazırlık sınıfı konulacak ve eğitim yedi yıla uzayacak. lngilizce, bilgiye ulaşmada araç olarak öğretilecek. Eğitim Türkçe yapılacak. Ingilizce barajını aşanlar, doğrudan tıp fakültesine başlayacaklar. zünü sorgulanıryoruz. Bunun altında yatan şe>. eğitim sistemindeki çarpık- hk, öğrenmedeki çarpıklık." İlkokuldan üniversıteye değin, Türk eğitim sistemimizin temelinin, öğ- rencinin, anlatılanlan araştınnadan, sorgulamadan olduğu gibi kabul et- mesine, ezberlemesine, merak ve kuş- ku duymamasma dayandığını vurgu- layan Prof. Alıcı, bunun, öğrencinin gerçeği araştırmak konusunda çaba göstermemesiyle pasif, sorgulama- yan, kendisine her söyleneni olduğu gibi kabul eden insanlar yetişmesiy- le sonuçlandığmı söyledi. Bu nedenlerle Türk toplumundan "dâhi" çıkmadığını savunan Prof. Alıcı, "ÇünküyaratıcıhközeUiğiıniz yok. Yaratamryoruz,çünkü yaratmak için sorgulamak. araşOrmak, merak etmek özgür düşünceli olmak gere- ki\or. Toplum, >eni şe>ler düşünme- me, yapmama, olayiara değişik açılar- dan bakmama konusunda hep bas- kılaruyor" dedi. Eylül ayında başlayacak yöntemin uygulanmasında en önemlı zorluğun u öğretim etemanlannın ahşkanlıkla- nndanw kaynaklanabileceğıni belir- ten Prof. Dr. Alıcı, şöyle konuştu: " Yıllardır öğretim üyesi olarak kla- sik sistemle öğretim verhoruz, kürsü- yeçıkıp kendi bildikierimia aktarr>o- ruz. Oğrencilerin anlattığımız bilg^le- ri sorgulamalanna, hatta konuşma- laruıa bileizin \crmi>oru/. Bu afaşkan- hklannuzı ortadan kaldu-mamız ko- lay olmayacak, ama başaracağız, ka- rarbyız. Bütün arkadaşlanmız şevk- B. 'Benim bildiğim en doğrudur, öğ- renciler tarafından kabul edilmelidir, bilinmelidir' düşüncesinden sıyrü- mamız gerekiyor. ~ Şimdiki eğitim Tıp fakültelennde verilen bilgile- rin ömrünün beş yıl olduğu belirtili- yor. Bu sürede. nptaki yeni gelişme- lerle \ı arolan bilgilerin yansı eskiyor ve kullanılmaz duruma geliyor. Oğ- renci, bu bilgilerini yenilemezse beş yıl sonra bilgilerinin yansı gidiyor. Ge- n kalan yansı da sonraki yıllarda kay- bolup gidiyor. Mezunlar, kısa bir süre sonra sa- dece birkaç kalem ilaç yazan. hasta- lannı giderek alışkanhklanyla teda- vi eden hekimler durumuna geliyor- lar. Yeni bilgileri almakta zorlandık- lan gibi. yeni teknolojilere de adap- te olamıyorlar. Bu nedenlerle mezunlar hızla pra- tisyen hekimlikten kurtulup uzman ol- ma çabasına giriyorlar. Böylece pra- tisyen hekimlik, yani birinci basa- mak hekimliği giderek ölüyor ve iş- levini yitiriyor, çünkü çok kısa süre sonra bu hekimler yetersiz duruma dü- şüyorlar. Türkiye'de tıp eğitıminin en önemli açmazının bu olduğu be- lirtiliyor. Doğa için 1000 günlük savaş Haber Merkezi - Dünya Doğayı Koruma Vak- fı'nın (World Wide Fund For Nature - WWF) 2000 yılına 1000 gün kalması nedeniyle dün, tüm dün- yada başlattığı "Doğal Hayat 2000 Kampanyası" nın Türkiye'dekı çalışmalan Doğal Hayatı Koru- ma Derneği tarafından yürütülmeye başlandı. Doğal Hayatı Koruma Derneği tarafından yapı- lan açıklamada, kampanya ile yeryüzünde bıyo- lojik çeşitlilik açısından en önemli bölgeler ola- rak belirlenen 200 eko bölgenin koruma altma alınmasının amaçlandığı beürtildi. Açıklamada, söz konusu alanlardan ikısinin Doğu Karadenız or- manlan ve Akdeniz olduğu kaydedildi. Kampanya, dünyanın hassas yaşam ağının sü- rekliliğini sağlamak için son 1000 gün boyunca mü- cadele edilmesinin gerekliliğinden yola çıkaraK şu hedefleri ortaya koyuyor: "Dün>anuı biyoloj ik çeşitlilik vedoğal afetler açı- sından üstün niteliklere sahip olan 200 eko bölge- sinin korunmasL Panda, kaplao. denizkaplumba- ğalan gibi nesilleri dünya çapında tehJike altında olan türlerin korunması ve orman ürünlerifosilya- kıtlar, bahklar gibi doğal ka>naklann tüketim bi- çimlerinin degiştirilerek akıkı kullanımın sağlan- ması." Türkıye'nin doğal zenginliklerinin de çok bü- yük tehdit altında olduğuna dikkat çekilen açıkla- mada şöyle denildı: "1960 yılından bu yana yüriitülen ıslah, baraj, sulama ve kurutma çalışmalan sonucunda, Tür- kiye'deki değerli sulak alanlann bir milyon hekta- n yok ounuştur. Yılda ortalama 20 bin hektar ormanlık alan ta- nm arazisi açnıak. konut yapmak gibi nedenlerle orman dışına eıkanlmaktadır. Son 30 >ılda Karadeniz'deki 23 tkari balık tü- ründen 18"inin nesli tehüke altına girerek geriye sadece 5 ticari balık türü kalmıştuv" SAK ÜSTÜNDE MÛJDAT GEZEN Montaigne'in tam zamanı Havalar bir açıyor bir kapıyor; bir bakıyorsunuz günlük güneşlik, bir bakıyorsunuz yağmur yağıyor. Içinız sıkılıyor. Akşam yorgun argın eve dönmüşsünüz ya da evdeydiniz ama sıkıntı bastı. Uzanın yatağa, açın 'Denemeler'i. Uzun ış mi?.. O zaman ben size alıntılar vereyım. Başucu adamı Montaigne insanı rahatlatıyor. - Başkalannın bilgisiyle bilgin olabilsek bile, ancak kendi aklımızla akıllı olabiliriz. - Bir filozofu sevişirken yakalamışlar, ne yapıyorsun diye sormuşlar. "Bir insan ekiyorvm" diye cevap vermiş serinkanlılıkla ve hiç utanmadan. - En büyük ve en şerefli eserimiz doğru dürüst yaşamaktır. - Ancak küçük ruhlar işlerin ağırlığı altında ezilir. - Bilinecek bilinince de daha fazla sayılacak diye iyi adam olan, insanlann kulağına gitmesi koşuluyla iyilik eden kişi, kendisınden fazla yarar sağlanabilecek bir insan değildir. Reha Türk tiyatrosu Reha Muhtar'ın neden bağırarak haber okuduğunu çözdüm. Bu arkadaş eskiden TRT'nin Atina muhabiri idi. Oradan canlı bağlantılan telefon aracılığı ile kurar ve sesini duyurabilmek için bağınr dururdu. Bu onda yer etti. Şimdi "Nasılsınız?" derken de bağırıyor. Bağırma Reha. Lütfen bağırma canım. Çünkü sen iyi habercisin, bağırmaya ihtiyacın yok. Bağırma Muhtar. Sonra muhtar bağınrsa mahalleli ne yapmaz?.. Kitaplar Bilgi Yayınevi'nden sevgilı ağabeyim Muzaffer Izgü bana kitaplannı imzalayıp göndermiş. 'Hırsız Köpek'e, "Canım kardeşim Müjdat'a özlemle" yazmış. Ben de onu özledim. 'Lütfen Kızımla Evlenir misiniz?'de şöyle yazmış: "Caaan/m Müjdat Gezen dostuma, özlemle hep anarak." istanbul'a geldiğinde evimde konuk olurdu Muzaffer ağabeyim. Onu o kadar severim ki böyle kitaplar ve gazeteler aracılığıyla haberieşıyor olmaktan dolayı kendimi affetmiyorum. Muzaffer ağabeyim beni bağışla... Bir başka can dostum, Tank Dursun K. da 'imbatla Dol Kalbim" adlı kitabını imzalarken, kitabın tam ortasından bir çizgi çekmiş ve "Bu çizgiyi cetvelle çizdim, gene eğri m/?"diye sormuş. Güldürü Üretim Merkezi'ni ilk kuruşumuzda Tarık Ağabey kuruculan arasındaydı ve onunla çok güzel günlerimız oldu... Hüseyin Yurttaş da imzalamış kitabını. sağ olsun. Aynca Prof. Celal Ertuğ 'Çözümsüz Demokrasi' adlı kitabını yollamış. Faruk Güçlü'den Orta Anadolu'da Batıl Inanışlar/Toplumsal Yaşamda Küfür. ingiltere'de anaokulundan şu işin başladığını yazmıştım. Ne zaman ki ilkokullann ders kitaplanna TİYATRO DERSLERİ' konulacak, işte o zaman "Oğlum kendi isteğiyle, kızım kendi isteğiyle imam okulunu seçti" palavraları son bulacak. Tiyatro, insanı anlatan bir kültürdür. insan aydınlandıkça aydınlatır. Türk Tiyatrosu Türk yazanyla, oyuncusuyla, yöneticisiyle e\ ele vererek Milli Eğitim Bakanlığı'na bu işi kabul ettirmeli. Orgütsel bir olay bu tabii ki. Ama hepimizin görevi. Ülke yaranna çünkü. Türk Tiyatrosu o zaman ta ilk eğitimden itibaren kimliğini bilmeye ve bulmaya başlayacak. Bu çok önemli. llkokul kitaplanna çok acele tiyatro ve tiyatro dersleri... Su altında iki Türk su altında balıklara elbise dikip giydiriyor ve defıle yapıyorlar. GÖZLERİME İNANAMADIM. Bu ne güzellikti Allah'ım?.. Su altında rengârenk elbiseli balıklar. Tabii bunu yapanlar kamerayla çekmişler... Düşünebiliyor musunuz?.. Böyle bir ülkede yaşıyorsunuz. insanlar deniz dibinde balıklara elbiseler dikiyor, dağa tırmanma yanşlan yapılıyor, her ilkokulun bir tiyatrosu var, kimse kimseyle kanlı bıçaklı değil... Ama o zaman politikacılar neyle geçinecekler?.. Maaşlarını hangi işten alacaklar?.. Çünkü nasıl olsa ülkede her şey güllük gülistanlık. Oysa yürümeyen bazı şeyler olacak, memlekette işlemeyen bozukluklar olacak ve onlar gelip bunlan düzeltecekler ve paralannı alıp gidecekler. Kendi maaşlarına zam yaparken gözlerini bile kırpmazken emekli, dul, yetim, işçi, memur maaşlan (işçilerin ücretleri) 'idare eder' olarak adlandınlacak. Sualtında elbise giyen balıklan gördüğümde bunlar geldi aklıma. 'Pazar'lık ve duvarhk sözler: Okur mektupları BİR TEK KİMSEYE YAPILAN ADALETSİZLİK, HERKESE ÇEVRİLMİŞ BİR TEHDİTTİR. Montesguıeu. Göztepe'den Deniz... MSM'den başvuru kitabını al. Mersin'den Kemal Rastgeldi. Yazdıklarınız çok güzel. lzmir"den Dilber Tanrıverdi.MSM'den başvuru kitabını iste^ hemen göndersinler. Orada pek çok şey var. Feriköy'den kuaför Ozkan Özyurt... Sakatlar Haftası'nda sakatlar için bu arkadaşımız çok duyarlı davranarak tekerlekli sandalye kampanyası başlatmış. Kutluyoruz. Pazarın fıkrası Temel'le iş ortağı Riza, Trabzonspor maçına gitmişler. Maçın en heyecanlı yerinde Temel yerinden fırlamış ve: - Eyvah Riza, demiş, kasayı açık unuttum, • anahtari da üzerinde. - Ne va punda telaşlanacak, demiş Riza, ikımiz de burdayız. Siz kimsiniz? Yüzde 21 ile iktidar olup memleketi istediği gibi yönetmeye kalkanlar. Milletin koskoca bir bölümünü görmezden gelenler. Siz kimsiniz?.. Başa geldiğinizden bu yana enflasyon düşmedi, terör aynen devam, dolar aldı başını gidiyor. Siz neyi hallettiniz? İmam hatipleri mi?.. Siz milletle dalga mı geçiyorsunuz?. Ne oldu Susurluk? Neden dokunulmazlıklar sumen altında? Kimler kimleri vurmaya, soymaya devam ediyor?.. Siz kimsiniz ki bizimle dalga geçiyorsunuz?. Ayağınızı denk alın, sonra palet sesinden ürkmek para etmeyecek. Beni güldürenler Merve, benim İsveç'te yaşayan küçük yeğenim, O daha dört yaşında ama akıllı. Okula gidiyor, yuvaya. Yaşadıklan şehir küçücük bir yer. Babasıyla çarşıda dolaşırken okul müdürünü görmüş. Orada müdürü göreceği hiç aklına gelmemiş olacak ki, babasına: - Baba, bu adamdan bir tane de bizim okulda var, demiş. Atatürk diyor ki... Her kişi, dini, din kurallarını, imanını öğrenmek için bir yere muhtaçtır. Orası okuldur. Fakat nasıl ki her hususta yüksekokul ve ihtisas sahipleri yetiştirmek lazımsa dinimizin hakikat felsefesini tetkik, tetebbu ilmi ve fenni kudretine sahip olacak güzide ve hakiki ulema yetiştirecek yükşek müesseselere sahip olmalıyız. M. K. ATATÜRK. NOT: Yüksekokul diyor, ortaokul demiyor... Sigarayı bırakanlar Ahmet Küflü, "Sigarayı içmek kadar bırakmak da zevklıymiş" diyor. Ahmet Varol, "Sigarayı bırakarak, sağlığımı kendime, parasını da Atatürk'ün partisinin Nallıhan ilçe örgütüne bağışladım" diyor. Kâmil Altıngün de üç aydır öyle yapıyormuş. Hepinizi kutlarım. Sadık Şendil Bu ustamı uzun süredir anmadığımı anımsadım. Her ne kadar her gün okulumuzun Sadık Şendil Salonu'nda sahne dersleri yapılıyorsa da, ben onu özlediğimi hissettim. Kanlı Nigâr, Yedi Kocalı Hürmüz, Kart Horoz, Kocamın Nişanlısı, Çılgın Yenge ve daha birçok ünlü oyunun yazan olan usta, bınlerce senaryoya da imza atmıştı... Tiyatro sanatçısı Bedia Muvahhit'ın epeyce yaşlılık yıllanydı. Rahmetli Tevhid Bilge Sadık Ağabey'e yaklaşarak Bedia Hanım'ı gösterdi ve "Sadık abi, Bedia Hanım ne kadar çökmüş" dedi. Sadık Ağabey espriyi patlattı: "Sorma Tevhid, Fatih'/n ölümünden sonra kendini topariayamadı." Ne güzel abartırdı. Onu hep gülerek anıyoruz... Devlet ve millet Bir milletin fertlerinin en büyük hak ve özlemi devletiyle sevgi bağı kurmasıdır. Bu, Batı'da sözü edilmeyecek bir kavramdır. Zaten devlet ulusun hizmetindedir. Bu tartışılmaz. Bizde ise ta küçüklüğümüzden itibaren devlet, hep korkulan, çekinilen, yaklaşılamayan bir yüce varlıktır. Hatta adı "devlet bafoa"dır. Ama dilimizde bu baba lafı pek çok anlamda kullanıhr. Olgun insana "baba adam" derler ama, pis-kirli işlere kanşmış, çek-senet, cinayet işi yapanlara da "baba" denilir. Devlet dünyanın her yerinde bizim birinci vurguladığımız anlamda olmalıdır. Olgun. halkıyla banşık, ona yardımcı baba adam gibi bir devlet. Bir vatandaşın böyle bir devlet istemek en doğal hakkı değil midir? BUGLTN PAZAR. SUSURLUK OLAYI 154. GÜNÜNDE. HÜKÜMET BU KONUYU UNUTTURMAYA, BtZ DE UNUTMAMAYA ÇAL1ŞIYORUZ.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle