Katalog

3 MİSAN 1997 PAZAR • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAM 19 Istanbul 8 Sinop Edirne B 12 Samsun Çanakkale B 9 Trabzon Kocaeli 6 Gıresun Izmır B 11 Ankara Manisa B 1 0 Konya Aydın B 9 Eskışehır Denızli 12 Sıvas Zonguldak Y 7 Antalya Y 12 Kars Marmara ran batısı ıle kı- yı Ege dışında tum yurtta yağış beklapıyor Yağtş- lar Akdemz'de sağanak yağmur Batı Karade- nız'ın ıç kesımlerı, Iç Ana- dolunun kuzeyı ile Doğu Anadolu'nun kuzey ve doğusunda karta kanşık yağmur ve kar şekhnde ûlacak. Hava sıcakhğı tum yurtta rnssedılır dere- cede azalacak Ruzgâr, guney ve batı yönterden haf'f ara sıra orta kuvvet- te esecek. Londra Paris Roma Bertın Amsterdam Madrid Sofya Brüksel B B B Y B B Y B v^14 16 5 oo 20 7 12 Atina 14 Milano 20 Oslo Helsinkı B Stockholm B -2 Belgrad Vıyana Bonn B 14 Budapeşte Y 7 Münıh Kahıre» t . Moskova Y Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tiflis Kahire B B Y B B B B 25 24 22 18 23 10 21 Şam 17 O.Açık Parçalı bulutlu ' Sıslı Bulutlu t Çok bulutlu ı Yağmurtu Kariı Sulı, ka' Gok gurultulu G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada aynı gün -öğleye doğru- verdiği kısa demeçte em- niyet genel müdürü olayı nedeniyle Cumhurbaşka- nı'na karşı "bir şeyler söylüyor"'. - Demeçten önce olup bitenlere şöyle bir göz ata- lım: Dörtlü kararname ile gelen emniyet genel mü- dürünün ancak4'lü kararname ile gideceğini Baş- bakan'a anımsatıyor Cumhurbaşkanı. Bir kararname hazırlandığı söylentilerinin yayıldı- ğı sırada; Akşener, Emniyet Genel Müdüriüğü'nü basıyor. Koltuğa önce kendi oturuyor. Sonra yeni gözdesi Hakkâri Valisi'ni oturtuyor. Ne ki gece nöbet tutan polisler Akşener'in bas- kın hareketini durdurmaya hazırlanıyor. Emniyet tu- tanaklarına geçen "baskın raporu"nda şunlar ya- zıyor: "...Bizlerpolis olduğumuzu ve sorumlu olduğu- muz kişıler bulunduğunu beyan edince, 'Sen ye- rinden memnun değılsin galiba' dıyerek tehditkâr bir ses tonuyla uyanldık." Devletin haline bakınız: Polisten sorumlu Içışleri Bakanı, yasadışı davranışı sindiremeyen ve asıl gö- revlerini yapmaya hazırlanan polisleri tehdit ediyor. Hem de kaba bir dille. Ola kı baskın planını kocasıyla birlikte hazırlayıp Akşener'in eline veren Şaibe Hanım, rezaleti "siya- si iradenin tasarrufu" diye niteliyor. "- Demirel, Başbakanlığa gönderdığı mektupta, "Vali ve emniyet genel müdürünün görevlerinden alınmalan ve vekâleten başka görevlere atanma- iarının yasal dayanağı bulunmamaktadır" diyor. Şaıbe, "Olması gereken biçimi budur. Yasalara uygundur" dıyerek Çankaya'ya karşı çıkıyor. Ya başkaları Baskın olayını kınıyor mu Cumhurbaşkanı? Kınamaya Şaibe'den, "Böyle gerekmiş, böyle yapılmıştır" diyen bir başka karşı direniş geliyor. Cumhurbaşkanı baskından sonra neler olacağı- nı soranlara devletin, hukukun ustünlüğünü koru- yacağını" söyleyerek açıklık mı getiriyor? Şaibe Hanım uyarıyı umursamıyor bile; "...Böy- le bir şey oldu diye kimse bunu bir khz şeklinde yo- rumlamasın" diyor. Bu kafa, bu mantık; kararnameylegelenin karar- nameyle gideceğı kuralını bir yana atıyor. Vekâle- ten valilığe atadığının yerine vekâleten getirdiğinı oturtuyor. Kısa ve öz söylemle: Şaibe ile izindeki Akşener bir oldubitti yaratıyor. Yasa masa tanımıyorlar. Cumhurbaşkanı'nı son yurtdışı gezisine çıkar ve dönerken Şaibe ile Takkeli ne uğuıiuyor ne karşı- lıyor. Bu manzaralardan sonra hükümetle Çanka- ya arasındaty iplerin gergin olmadığı söylenebilir rhi?> - ' -,.! • • • - \ , s , Sürekli yazıp çizip övünüyoruz: Anayasanın 2. maddesi Türkiye'yi "demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti" diye tanımlıyor. Acaba öyle mi? Bu yöneticilerle hukuk devletinde olmak ve yaşamak. Kara mizah gıbı bir şey! Ya görsel medya? Laikliğin. demokrasinin, konu- şan Türkiye'nin, hukuk devletinin baş savunucusu medya... KonuşanTürkiye'nin konuşkan aslanları. Baskın olayının üzerınden yaklaşık 17 saat geç- miş. llk günün aynntıları ekrana yansıyor. Bir rast- lantı, gazeteci 20.00 haberlerıni, örneğin atv'de iz- liyor. AJi Kırca "önemli olayı" betimliyor, baskını "dü- şündürücü" diye ntteliyor. "Düşündürücü" diyor, orada duruyor. Oysa, kimi olaylarda tanıkları, kimi olaylarda uz- rhanları canh yayına koşturan ve konuşturan Kırca; baskını bir ıdare hukuku profesörü, bir anayasa profesorü ile irdeleyebilir, izleyicinin ılk günden ger- çeği yakalamasına olanak sağlayabilirdi. 17 saat içinde iki profesör bulunamaz mıydı? Bal gibi bulunurdu. Çünkü TV'ler, hele Kırca, "gel" de- yince, kimileri çağrıyı umursamıyor, ama kımileri de nefes nefese gelıyorlar Alı Kırca'lann, Kanal D'le- rin ekranlarına. Cumhurbaşonı haksızlığı önlemek isteyen mek- tubuna karşın sonucu açıklıyor: "Şimdi göriyoruz ki bu böyle olmamış." Devlet, gıderek devlet olmaktan çıkıyor... Demîrel: Hukuk • Baştarafi 1. Sayfada di. Demirel, SloAenyadönü- şü uçakta gazetecılerin, Ak- şener' in geceyansı operasyo- npyla iljrili sonılan üzerine, "Oeviett görev vapanlan itip kakmalta. kapuun önüne kmmakta çok büyük sakın- calar vsrdır. De\lette işi ya- pan idanedir. Hukuk devleti- nin gerdderi tu; aşdmamau- dır" de4i. . Hukık devlet: ilkelerimn,- birbürosratın gorevinden ge- tırildiğ' gibi aınmasını ge- rektirdigini vırgulayan De- mirel. şâyle de/ım etti: a B e ı bu husısuSayın Baş- bakarT» bir mtktupla bfldir- dim. B t tayinck Usule uyun' dedim. Göriry»rum ki böyle obnamş. Hukıkherkesi bağ- lar. D c i e t hukukun yanında olur. Benim kmse>le tarüş- tnaya şnmek pbi bir niyetiın yok R-nim stnınum kişisel de degL Ben Sınsıni değiş- ciran^sinız* demiyorum; 'Usul< u^n'dhonım. Ben buau Jedim Jne kimscnin b a ı a dyeceği'ok. Kim ne di- >eıe-k. Buncan dolayı da uzimTikrimi Delirtmek iste- rki~ Eından Mnraki kısmı ne oiır'? Jevkt lukukun üstün- konr. Türkiye'de ğDtwSundaısonra neolaca- ğı h»u;uk pret»iplerinin uy- ta>a çıkar." crnııvet müdür- leri atanmasına ilişkin tartış- malarda taraf olmadığını, hu- kukun ustünlüğünü savundu- ğunu belırterek, "Tarüşma- run mihrakınabeni koşııp ha- disenin önemini azaltmayın. Hukukun üstünlüğüne uyul- manuşsa. hukukun üstünlü- ğüsağlanır" dedı. ANAP Genel Başkanı Me- sutYümaz, Yüksel'e yönelik operasyonun, Türk Ticaret Bankası'na usulsüz olarak pompalanacak 20 milyon do- İarlık bir operasyonla ilgili olabileceğini \Tjrguladi. Emniyet Genel Müdürlü- ğü'nden geceyansı opeıasyo nuyla uzaklaştınlan Alaaddin Yüksel'in, karann yürürlü- ğünün durdurulması ve ıpta- li istemiyle ıdari yargı yolu- na başvııracağı bildirildi. Akşener, Başbakanlığa sunduğu kararnamede. daha önce Çankın Valiliği'ne ve- kâleten atadığını açıkladığı Yüksel'ı "kuak" olarak bili- nen "merkez valiliğTne kay- dırdı. Demırel'ın, vekâleten yapılan atamalann asaleten atamaya dönüştürülmesi için gönderilmesi olası kararna- melen imzalamayacağına ke- sin gözüyle balulıyor. Akşener, dün gece Erba- kan'la görüştü. Başbakan Er- bakan'ın Balgat'taki konu- tunda yakJaşık 1.5 saat süren görüşmeyle ilgili açıklama yapılmadı. Parti genel merkezinde yoğun trafik • Baştarafi 1. Sayfada nel Başkan Tansu ÇiDer, BayındırTıp Merkezi'ne giderek Alparslan Türkeş'in oğlu ve MHP Genel Başkan Yardımcısı Tiığrul Türkeş'e başsağlığı di- ledi. Tuğrul Türkeş'le hastanenin VIP salonunda gö- rüşen Çiller'e, tçişleri Bakanı MeralAkşener, Dev- let Bakanı Nevzat Ercan ve bazı DYP yöneticileri de eşliketti. Çiller, hastaneden aynlırken Türkeş'in tarihi bir kişilik olduğunu belirterek, "Kendisi de- mokrasiye bağlı birisi idi. Onun kişiliğindcn alına- cak çok önemli dersler vardır" dedı. Erbakan da öğle saatlerinde önce MHP Genel Merkezi'ne giderek Tuğrul Türkeş'e başsağlığı di- leklerinı ilettı. Erbakan daha sonra Türkeş'in evin- de ailesini ziyaret etti. Hatay gezisini yanda keserek dün Ankara'ya dö- nen Yılmaz da bazı parti yöneticileriyle birlikte MHP Genel Merkezi'ne giderek başsağlığı dilek- lerini iletti. Yılmaz, Hatay'dan aynlmadan önce yaptığı açıklamada, Türkeş'i milliyetçi olduğu ka- dar demokrat bir devlet adarra olarak tanıdığını ve kendisiyle en son iki gün önce görüştüğünü söyle- di. Yılmaz, MHP liderinin bu görüşmede, Türki- ye'deki bunalımdan duyduğu endişeyi dile getirdi- ğinı belirterek, "Kendisi bunalımdan çıkümasını, bir u/Jaşma hükümeti ik seçime gidilmesinde görü- >t)rdu. Türkhe'nin istikrarstdığa düşmemesine.de- mokrasinin kesintiye uğramamasına bü\ük önem veriyordu. Sa>in Türkeş'in uzun hayat tecrübesin- den sonra geldiği bu anlayışın kendi partisi için de geçerii olacağma inanı>orunı" dedı. Türkeş'in ölüm haberini Gaziantep'te alan ve progTamını ıptal ederek Ankara'ya dönen BBP Ge- nel Başkanı Muhsin \'aacıoğJu da. ülkücü hareket içinde hesaplaşarak yollannı ayırdığı MHP lideri için "Sayın Türkeş, Türk siyasetinde 50 yüa yakın-. dır \ar. Dola> ısı> la bunca > ıl siyasi hayadmızda bu- lunan bir devlet adamının kaybı önemli bir boşluk dofuracakûr" diye konuştu. Ecevıt ve Bavkal da MHP Genel Merkezi'ne gi- derek başsağlığı ziyaretinde bulunan siyasiler ara- sında yeT aldı. Ecevit, Türkeş'le 37 yıllık siyasi ya- şarru boyunca birtakım görüş ayTilıklan içinde bu- lunduklannı;ancakmilletse\gisi, Atatürkçülük ve laik cumhuriyet gibi konularda görüş birliği içinde olduklannı söyledi. Anayasa Mahkemesi Başkanı YektaGûngörÖz- den de konferans vermek üzere gittiği Tekirdağ'da, ~Se\vnlerin ve sayanlann başı sağolsun" dedi. Özden. MHP'deki olası gelişmeler konusunda da "Demokratik sijasa) yaşamın >'azgeçilmez öğe- lerinden saydiğımız siyasal partilcrimLdn «îtkinliğL, ülkemiz için yaran, kendi içlcrindeki duzen ve bir- liğe bağlıdır. Demokratikyapdaruu konıyarak hiz- raettc bulunacak yeni yönetimia, geçmişten iyi ör- nekkrgözeteceğine inanıjorum'" görüşünü dile ge- tirdi. 80 yaşında yaşamını yitiren Türkeş'in vefatı ne- deniyİe yayımlanan mesajlardan bazılan. özetle şöyle: Demirel: Türkeş'in ebediyete intikali siyasi ha- yatımız bakımından büyük bir kayıptır. Kalemli: Başta askerlik olmak üzere daha sonra uzun yıüar sürdürdüğü devlet ve siyaset yaşamın- da seçkin kişiliği ile üstün hizmetlerde bulunan Türkeş, Türk milletince saygıyla anılacaktır. Erbakan: Türk siyaset hayatırun yakın tarihine damgasını vuran, yapmış olduğu hizmetlerle her zaman takdir ve şükrânla anılacak olan bu müstes- na şahsiyete, Cenab-ı Allah'tan rahmet, kederli ai- lesine ve siyaset camiasına başsağlığı dilerim. Baykal: Uzun yıllar ülke siyasetinde önemli so- rumluluklar üstlenmiş, deneyimli siyaset adamını kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. Türkeş'e Al- lah'tan rahmet, ailesine, sevenlerine, MHP mensup- lanna ve tüm yurttaşlanmıza başsağlığı dilerim. Ecevit: Türkeş 37 yıl siyasal yaşamımızı denn- den eîkılemiş önemli birdava adamı ıdi. Kuşkusuz görüş aynlıklanrruz vardı; bu çoğulcu demokrasi- nin de gereğidir. Fakat Türkeş'in davasını benim- semeyenler bile onun liderlik yeteneklerini, millet sevgısini, Atatürk'e ve laikliğe bağlılığını kabul ederler. Son yıllarda gençlere verdiği olumlu ve ılımlı öğütlenn de unutulmayacağını umanm. Deviet Bakanı Gürcan Dağdaş: Merhum Türkeş en zor şartlarda bile Türk milliyetçilığinin yılmaz savunucusuydu. Türkeş, dünyadaki Türklerin öz- gürlük ve bağımsızlık mücadelelerinde de her za- man bir ışık ve umut kaynağı olmuştur. DevletBakanı Namık K.Zeybek: Türkiye'de çok insanın yetişmesinde, milli bilinç almasında ve Türk milliyetçıliğinin çağdaş yorumlara ulaşmasın- da kendisinden yararlanılmıştır. Devlet Bakanı T. Rıza Güneri: Milletimizin gön- lünde tahtkurmuş, ortaya koyduğu fıkirleriy le Türk siyasetine damgasını vurmuş bir şahsiyetin irtiha- li ülkemiz için büyük bir kayıp olmuştur. Türk-İşGenelBaşkanı BavTamMeral: MHP Ge- nel Başkanı Türkeş. mancı uğruna büyük mücade- lelerle, fedakârlıklarla ve başanlarla dolu bir hayat- tan sonra aramızdan aynlmıştır. Hak-İş Genel Başkanı Salim L'slu: Karizması. mılli davalardaki hassasiyetı ve kriz dönemlerinde- ki etkinliği ilebilinen. deneyimli bir siyasetve dev - let adamı olan Türkeş'in aramızdan aynlması Tür- kiye ve Türk dünyasmda derin üzüntü yaratmıştır. TtSK Genel Başkanı Refık Baydur: Türk siyasi hayatında önemli biryeri olan Sayın Alparslan Tür- keş'in geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını yıtırme- sinden büyük üzüntü duydum. TürkOcaklan Genel Başkanı Nuri Giirgür Bü- tün ömrünü bir cephedeymış gibi ımanla ve yiğit- çe tamamladı. Azmini, heyecanmı. güvenini bütün nesillere ömek olacak şekılde daima korudu. Devlet Bakanı Ahmet Demircan: Fikirleriyle Türk siyasetine damgasını vurmuş bir şahsiyet olan Türkeş'in ölümü ülke için önemli bir kayıp. TOBB Başkanı FuatMiras: Alparslan Türkeş, ülke menfaaüerini her şeyin üzerinde tutan bir li- derdi. Abdi Ipekçi cinayeti sanığı OralÇelikde. Tür- keş'in yakınlanna taziye ziyaretinde bulundu. Üniversite yanşında ilk adun bugün tstanbul Haber Servisi - Öğrenci Seçme Sınavı (OSS), Türkiye genelindeki 134 merkez ve KKTC'de bu- gün gerçekleştirilecek. 1 mil- yon 398 bin 580 adayın katı- lacağı smavda en az 120 pu- an alan adaylar. ikinci basa- mak sınavı ÖYS'ye,girmeye hak kazanacak. 105-120 ara- sında puan alan adaylar ise Açıköğretim ve meslek yük- sekokullanna girebilecek. Cniversiteye girişin ilk ba- samağı olan ÖSS, bugün sa- at 09.30'da başlayacak ve 3.5 saat sürecek. Suıavda adayla- ra sa>»s^ ^ sözel bötümden . ^ oluşan iki ayn test uygulana- cak. Kopya çekme olasılığı- na karşı adaylara 10 ayn so- ru kitapçığı dagıtılacak. Sı- nav sonucunda adaylann sö- zel, sayısal ve eşit ağırlıklı puanlan ayn ayn hesaplana- cak. Ikînci basamak smavı ®YS'yeH2« m üzenKİe pu- an alan öğrenciler katılabile- cek. Lise ikinci smıf öğrenci- lerine yönelik olgunluk sına- vı ise 10 nisan perşembe gü- nü gerçekleştirilecek. Sınava Türkiye genelhıde 275 bin öğrenci girecek. Is- tanbul Büyükşehir Betediye Başksnlığı^ndan yaprlar a- çıklamaya göre. bugün ger- çekleştirilecek ÖSS smavı nedeniyle, Istanbul'da sınava girecek adaylar; İETT oto- büslerinden. Nostalji tramva- yından, Hızlı ve Çağdaş trarnvay ile Tünel'deki met- rodan ücretsiz yararlanabile- cek. AKDAGLAR Batı Toroslar'ın en dış sırasında yükselen bir doğa anıtı: AKDAGLAR • Doruklarda bir zümrüt: Yeşilgöl : • Saklıkent Kanyonunun gizleri. • Arykanda'dan Patara'ya eski Iikya kentleri. 4 Bölümlük bu nefis doğa ve tarih belgeselinde; güzellik, yücelik, kalıcılık, duygulannı tadacaksınız. Yapım - Yönetim Suat ALTINOL - RİFAT SUNA iriranr2B U G Ü N SAAT : 20.25 G U N D E M MUSTAFA BALBAY I Baştarafi 1. Sayfada bu hafta Almanya'daydı. Oradan Istanbul'a geldi. Burada parti yöneticilerinden önümüzdeki günler- de yapılacak, "Türk Dünyası" kurultayının hazırlık- ları hakkında bilgi aldı... Önceki gün partisinin il kongresi için Amasya'ya gitti. Akşam saatlerinde Ankara'da, nişan törenine katılıp bir mutluluğa tanık olduktan sonra, kalp kri- zi geçırdı ve yaşamını yitırdi... Anadolu'da bu tür ölümler için, "Tann herkese böyle ölüm versin" denir. Türkeş'in ölümü, bir nişan sonrasında değil de sağduyulu kimsenin istemediği bir "nişan" almanın sonucu olsaydı, yaşadığımız bunca karmaşaya bambaşka bir gündem eklenmiş olurdu... Her ölüm erken ölümdür, denir, ama Türkeş'in ölümü doğanın akışına en yakın biçımde oldu... Ailesine ve yakınlanna başsağlığı diliyoruz... Türkeş'in yazınıngirışindevurguladığımızyanına gelince... Türkeş, ülkemızdeki toplumsal gelişmelenn ne- deni mi, sonucu mu? Bence sonucu... Bir başka deyişle, Türkeş olma- saydı 12 Eylül öncesı binlerce gencin kanı dökül- mezdi diyemeyiz... O akış, içinde öyle bir lider po- tansiyelini barındınyordu. "Bana milliyetçiler suç işliyor, dedirtemezsiniz" zemini, "Türkiye'ye komünizm gelemez, komünist- ler Moskova'ya" havasını mutlaka Türkeş gibi bir parti lideri yaratırdı. Son dönemde gazetecilik gereği zaman zaman Türkeş'le karşılaşırdık. MHP'ye ilişkin bir yazımı şöyle yorumlamıştı: "O yazının özellikle son bölümü bize uygun de- ğil-" Türkeş doğrularıyla yanlışlarıyla, aldığı rollerle verdiği rollerle siyaset tarıhindeki yerini aldı. Konu- nun bu yanını, hafta içinde aynntılı değinmek üze- re, geçelim... Slogan mı, dua mı? Türkeş'in ölüm haberi gazete ve televızyonlara , 23.00 sıralarında ulaştı. Bu andan itibaren yoğun bir "habere ulaşma" şavaşımı başladı. Alınmasınlar a- ma, televızyonlar bu konudâ sınıfta kaldılar. Daha doğru bir tanımlamayla, "habere ulaşma" çaba- sından çok, "görüneni aktarma" heyecanındaydı- lar... Türkeş'in ölüm haberinin ardından pek çok ülkü- cü Bayındır Tıp Merkezi'nin önüne geldi. Ülkücü- lerın buradaki tutumu, önümüzdeki dönemdeki yol ayrımlannın da habercisiydi... Önce, "Türkeş'in ölüm haberini" dışarıya kimin duyuracağı uzun sure tartışddı. Arkadaşlanfni7 Dîm^ dane Kocaoğlu, Bülent Sarıoğlu, Alper Ballı, resmi açıklamadan çok önce "ölüm" haberini doğ- rulattıklannda, bu noktanın altını çizdiler: - Ölüm haberini dışandakilere kimin duyuracağı tartışma konusu... Zira bu bile, MHP'nin başınageçecekkişi için kü- çük de olsa göstergeydi. Ülkü Ocaklan Başkanı Azmi Karamahmutoğlu açıklama yapmaya niyet- lendı, olmadı. Genel Başkan Yardımcısı Muhittin Çolak, "He- pimizin başı sağ olsun" diyerek ilk çıkışı yaptı. Bu- nu öteki kadrolar ızledi... Bu tablo, parti tüzüğüne göre iki ay kadarsürme- si beklenen MHP Genel Başkanhğı yanşının zorlu geçeceğinı gösterıyor. llk akla gelen ad, oğul Tuğrul... Tuğrul Türkeş'in ve ailenin öteki fertlerinin geçen seçımlerde listede istediklerı sıralamayla yer alama- dıkları düşünülürse bu biraz zor. BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun dün apar topar partisinin yetkili organlarını toplaması- nın da altını çizelım... Başbakan Erbakan, "Sayın Türkeş'le ülke me- seleleriyle ilgili hiçbir aynlığımızyoktu" dedi. AN AP lideri Mesut Yılmaz, Sayın Türkeş 'in en büyük va- siyeti Türkiye'nin bütünlüğü kadar istikrannın da korunmasıydı. Parti mensuplannın bu vasiyete uy- gun hareket edeceklerine inanıyorum" dedi... Görünen o ki MHP'nin içi sadece MHP'nin işi ol- mayacak... Bayındır Tıp Merkezi'nin önündeki MHP'liler iki- lemde kaldılar: - Dua mı edelim, slogan mı atalım?.. MHP bu ikisinden birisine teslim olursa yıne ger- gin günlerin aktörü olur. MHP kadrolarının geçmiş- te ülkücülere biçilen rolden ve bugün dıni siyasete alet edenlerden ders almış olmasını diliyoruz... Tarihin en küçük banka soyguncuları • Baştarafi 1. Sayfada küçük olduğu için serbest bırakıldılar. Kocaeli Emniyet Müdür- lüğü'nden yapılan açıkla- maya göre, 13 martta akşam saatlerinde, Ziraat Banka- sfnın Demiryolu Cadde- si'ndeki Merkez Şubesf nde meydana gelen hırsızlık ola- yıyla ilgili olarak başlatılan soruşturma ilginç bir sonla noktalandı. Polis, soygunla ilgili azılı hırsızlar ararken bankada kaybolan 600 milyon lıranın 5 yaşındakı kız çocuğu C.Ö. ile erkek arkadaşı S.D. (11) tarafından oldukça profes- yonel bir yöntemle çalındı- ğı saptandı. Çok para harcadıklann- dan kuşkulanılarak ihbar edilen ve îzmit Bağdat Cad- desi Mevlana Sokak'taki ev - lerinde yakalanan iki çocuk asayış şubesine götürülerek sorgulandılar. Ifadeleriyle hırsızlık bürosunun uzman- lannı bile şaşırtan küçük ço- cuklardan S.D. soygunu şöyle anlattı: "Bir gün C.Ö. ile gezer- kcn. bankada desteler halin- de paralan görünce içeri gir- dik. Ben ^znedan lafa tu- rup oyalarken, C.Ö. parala- n alarak montunun içerisine sakladı. Sonra bankadan ay- nldık." Çocuklann gerçekleştir- diği soygundan ailelerinin habersiz olduğunu belirten yetkililer, iki küçük soygun- cunun çaldıklan 600 milyon liranın 40 milyon lirasını çi- kolata ve şeker alarak harca- dıklannı. kalan 560 milyon lirayı ise birparkta sakladık- lannı saptadı. Kocaeli polisi, tarihe "en küçük banka soygunculan" olarak geçecekleri sanılan ı- ki afacanı ailelerine, çalınan paralardan geriye kalan 560 milyon lirayı da Ziraat Ban- kası Merkez Şubesı Müdür Yardımcısı Nedim Sabancı ile baş\eznedar .\li Rıza Ya- şaroğlu'na teslim ettıler.