Katalog

14NİSA.N 1997 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 11 ANKARA kulisiIŞIK KANSU Karartma günleri I starbul DGM Savcılığı'nın, DYP milletvekilleri Edip Sedat Bucak ve Nlehmet Ağar'ın Susuriuk dosyası nedenıyle dokunuimazlıklannın kaldırılmasıyla ilgili fezlekesı Başbakanlık'ta halen bekletiliyor. Bu arada neler oluyor? Uyuşturucu kaçakçriığından sanık Yaşar Öz yakalanıyor! Diyor ki, "Bana verilen silah taşıma belgesinin altındaki imza, Mehmet Ağar'a değil, bana aıttir." Başka ne oluyor? Polis içindeki kirlenmeye karşı olduğu bilinen Emniyet Genel Müdürü Alaaddin Yüksel. Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller i e eşi Özer Çiller'in özel çabasıyla milletvekili yapılan Içişlerı Bakanı Meral Akşener tarafından bir gece baskınıyla görevden alınıyor... Bu gelişmeler karşısında insanın aklına ister istemez, gizlı kalması amaçlanan ilişkilerin, olaylann üstünün örtülmeye çalışıldığı kuşkusu takılıveriyor. Yoksa, Başbakanlık iki ayı aşkın bir süredir milletvekilleri hakkındaki fezlekeyi Meclis'e neden göndermesin ki?.. Türk Hukuk Kurumu Başkanı, CHP Milletvekili Atila Sav, fezlekenin Başbakanlık'ta tutulmasında açikça kasrt bulunduğu kanısında: "ihmal deseniz olamaz. Çünkii, Başbakan Necmettin Erbakan'a her gün anımsatılıyor olay. Açık bir ihlal, kasıt ve savsaklama var. Belki de iktidar ortağı partinin milletvekillerinin bu durumunu bir pazariık konusu yapıyor." Olayın şu ciddi boyutunu unutmamak gerek: Kamuoyunu bu denli yakından ilgilendiren bir soruşturmada, adaletin önü tıkanıyor. Atila Sav'ın, bu konuya ilişkin görüşü şu: "Savcı, yazdığı fezlekeye karşılık alamadığı için evrakın diğer kısmını da inceleyemiyor. En azından fezleke TBMM'ye gönderilip Meclis bu iki milletvekilinin dokunulmazlıklannı kaldırmasa, onlann dosyalan aynlır. Ama, şimdiki durumda savalık, ne dokunuimazlıklannın kaldınlması istenen milletvekilleri ile ilgili kanıtlan toplayabiliyor ne de diğer sanıklar hakkında daha geniş bilgiler derleyebiliyor." Yani, ne oluyor sonuçta? Sav'ın hukuksal yorumu şöyle: "Delillerin karartılması denen bir olay vardır. Bugün, işte bu olayı yaşıyoruz." Fezlekenin Meclis'e gönderilmemesi, Yaşar öz'ün ifadeleri, emniyetteki operasyon, hepsi hepsi çete ilişkilerini aydınlatmaya değil, daha çok karartmaya dönük, emin olun. Sırtlanlı T oplum son yıllarda öyle bir edilgen kılındı ki okuma yenne izlemeyi; araştırma, üretme yerine bu uğurda çaba gösterenleri dinlemeyi seviyor. Tembellik, hazıra konma pek gözde. Bu açıdan bakıldığında Ankara Tabip Odası Başkanı Dr. Mehmet Altınok un tasanmını yiırekten kutluyoruz. Altınok, TBMM gündemindeki sağlık reformu ile ilgili yasa tasarısının halk yaranna olmadığına ilişkin belki sayfalarca tutacak görüşlerini dergilerde, kitaplarda, gazetelerde yayımlasa karanlığa çığlık atmış gibi olacaktı. Çünkü, kimse zahmet edip bunlan okumayacaktı. Bizce, en iyisini yaptı: Umarsız avlanna yaklaşmakta olan sırtlanlann fotoğrafını kart haline getirdi. Üstüne de şunlan yazdırdı: "insan sağlığı piyasanın vahşi koşullanna terk edilmez. Sağlık Reform Yasası'na hayır." Kartın içine de bugünkü ortama uygun hap gibi birkaç tümce ekledi: "TBMM'nin gündemindeki sağlık reform yasa tasansı, temel haklan güvence attırtda olan yurttaş kavramı yerine, satn alma gücü oranında tüketen müşteri kavramını dayatan bir anlayış ile hazırlanmıştır. Ülkemizin sağlık sorunlannın çözümü; Dünya Bankası'nın özelleştirme reçeteleri değil, sosyal devlet anlayışına dayalı ulusal sağlık politikalandır. Sağlık hakkının gaspı nrteliğindeki sağlık reform yasasının engellenmesi mücadelemize destek vermenizi diliyoruz." Pompei'nin son günleri B ürokrasi hallaç pamuğu gibi atılıyor. Yüzlerce bölge idare mahkemesı ve Danıştay karan yerine getirilmiyor. Ekonominin durumu berbat. CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Kumbaracıbaşı na göre, bütün bunlar Pompei'nin son günierinin göstergesi. Yani? REFAHYOL iktidan gidici... Nereden çıkanyor bu sonucu? Kumbaracıbaşı, Başbakan Necmettin Erbakan ın liderterle yaptığı görüşmelere getiriyor sözü: "Erbakan, ekonominin ve gidişin iyi olmadığını hissediyor. Hem destek aramak, hem de siyasetteki gelişmeleri koklamak için yapt görüşmeleri..." Peki. kadrolaşmalara ne demeli? Kumbaracıbaşı'na göre, REFAHYOL iktidarı panik içinde. Yasa. hukuk tanımadan devlet içinde kadrolaşmaya bakıyor: "Pervasızca yürütülüyor bu. İktidar gidiyor artık. Ama devleti de çok tahrip ediyorlar. Devletin bu denli hakarete, kepazeliğe uğraması için hiçbir neden yok. Devlete olan saygıyı srfıriıyorlar." Içişleri Bakanı Meral Akşener'e de değınmeden edemiyor: "Bir yanlan da devlet yönetimini hiç bilmemeleri. Bir bakan gider kapı kırar mı? Makamında olmayan bir genel müdürün masasını dolabını açar mı? İnsan haklanna aykın bir kere. Içişleri Bakanlığı eşkıyaya karşı durmak için oluşturulmuştur. Ülke yönetimini kırk haramiler sardı sanki. Böyte bir görüntü var. Bütün bunlar, gidişin sinyalidir." Ekonomiye gelince, "Matbaa ekonomisi" diyor Kumbaracıbaşı, "Para basıyoriar." Onun sınınnı da çiziyor: "Basacak kâğıt bitti mi, o da durur..." Gün ola, harman ola... R P'li Maliye Bakanı Abdüllatif Şener e geçmiş olsun dileklerimizi iletelim. Sayın Şener, Numune Hastanesi'nde ameliyat olmuş. Safra kesesinden 12 tanesi birer santim çapında, diğerteri daha küçük tam 70 adet taş çıkarmışlar. Sayın Şener, mutlaka hacca gidecektir. Aman bu taşlannı gözü gibi saklasın. Malum orada taş krtliğı var. Şeytan taşlarken lazım olur. Yılmaz'ın baklası A NAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, son günlerde çıkışlar yapıyor. Demokrasi dışı çözümlere meydan bırakılmaması uyarısını yapıyor. Rejimin tıkanmaması için geniş tabanlı hükümet modeli öneriyor... Mesut Yılmaz'ın dilinin altındaki baklayı, ANAP Genel Başkan Yardımcısı Ibrahim Yaşar Dedelek'e sorduk. Geniş tabanlı hükümet önerisinin Mesut Yılmaz tarafından Milli Güvenlik Kurulu'nun 28 şubatta yapılan toplantısı öncesinde de ifade ediidiğini aktardı. Ya "demokrasi dışı çözümlere meydan bırakılmaması" uyarısı ne? Dedelek'in karşılığı şöyle oluyor: "Resmen ve fiilen şubat ayı sonunda REFAHYOL iktidanna muhtıra verilmiştir. Ama iktidar, büyük bir pişkinlik içinde üstüne alınmıyor. Devlet yapısı, çatısı çökertiliyor. Buna son örnek Emniyet Genel Müdürlüğü'nde yaşanan operasyondur. Bu gidişle devletin otoritesi, geleneği bozuiacak. Bir darbe geliyorum diyor. Onun için Sayın Yılmaz, halkın tasvibini almış bir geniş tabanh hükümetten yana olduğunu söylüyor." Böyle geniş tabanlı bir hükümet kurulmasının anahtan kimde? DYP'de. Dedelek, DYP kökenli bir ANAP'lı. Eski partisinden gelen sesleri uyumsuz koroya benzetiyor: "DYP'lilerin çoğunluğu çok rahatsız. Kapıyı kapatıp bire bir konuştunuz mu, Tansu Çiller'den de yakınıyorlar, gidişten de... Ama bir blok halinde davranamıyorlar. Ikili, üçlü, beşli gruplar halinde bir şeyler yapmaya çalışıyoriar." Dedelek'e göre, DYP'nin çıkmazı Tansu Çiller. Çiller, tümüyle kendisini kurtarabilmenin kaygısıyla, gerek DYP'de, gerekse hükümette tökezlemek istemiyor. Dedelek, bayram sonrası DYP'de önemli bir dalgalanma bekliyor: "Necmettin Cevheri, Ayvaz Gökdemir gibi isimler isteseler, hem DYP'yi kurtanriar hem de tıkanmış siyasete nefes aldınriar." HAYVANLAR ISMAÎL GÜLGEÇ Yüksel Endeğer yaztyor Yazanmız Yüksel Endeğer, Alparslan Türkeş'in mezarı başında gece gün- düz gönüllü nöbet lümünü kullandığı için okuyuculann- dan özür dilemiştir. tuttuğu için 12 nisan cumartesi ve bu- gün yayımlanması gereken yazılannı yazamamıştır. 'Başbuğ' için ağlamaktan gözleri şi- Internet: htp / www / BAŞBUĞLAR şen Endeğer, yıllık yalakalığının bir bö- ÖLMEZ! KİM KİME DUM DUMA BEMÇAK HARBİ SEMİH POROY r m- MMİtT*'—' ifmnH MÜ VAtL? 4 iti •"••'" . .A \ KızılA%13tiis&i99Y GADDAR DAVUT MRI KVRTCEBE MRMIRLAR LĞURDVRAK .HÜKUK OUMAMASIMA TARİHTE BUGUN MÜMTAZ ARIKAN 14 Nisan BDISON'UN ir KfNETOSCOPEt> U. MPISON, ILK KINETOSCOPe SÖSTEÜİSİNI rAPMIÇTI- Bl(i P/LM ŞE6İDİNİ IŞIKLA MEGCEK AMS'/tfPAM HtZLA G£ÇİIZhA£ İŞLEMİNE OAYHUAN ALEr, ÜSTT&KJ OEUK- TEfJ S/>K/t^e/IK TBK JC/'Şl 7XgAF/NC>ArJ KULLAMf- UYOKPü. OAHA ÖNCE,&4Z' UAREK£7 Ö Ü Ü RİN ÇOCILMİŞ OLPUĞO PfLM, YÛKSEKÇE 8İ/Z KU7ZJ YARDttolYLA DOHMEY£ MEGCE6İN ÖNÜMDEH S£ÇEIZK£fiJ YOR VE MOTOG. NİYEPE 44, PILMPEKf Kİ İLK SĞSTEHI 8ÜYÜ/Z iL6t Lı4 ÇAUÇAM KINETOSCOPE G/NLAŞTlRtLM/fTI. SÖ2. KOMUSU ALEr, Sî- MEMAMM öncûe^ıei/vPE'N gieiYDr' GEMEREK KADASTRO HÂKİMLlĞİ'NDEN DosyaNo: 1996/5 Hâkım: Gûlsüm Kütahya 35134 Kâtip: Bahattın tlhan 55 Şarkışla Kadastro Müdürlüğü'nden mahkememize ıntikal eden Gemerek ilçesı Fevziçakmak Mahal- lesi Köyönü mevkiinde bulunan 397 ada, 6 parsele ilişkin mah- kememizin 1996/5 esas sayılı dosyada görülmekte olan davada verilen ara karan gereğince; Davah Necatı Taşdemir tüm arama- lara rağmen tebligata yarar açık adrcsı tespit edılemediğinden, da- valı adına ilanen teblıgat yapılmasına karar venldığinden, adı ge- çen davalının duruşma günü olan 4.6.1997 günü saat 09.00'da mahkememizdehazırbulunması veya kendisini yasal bırvekil ile temsil ettirmesi. aksi takdırde yargılamaya yoİcluğunda devam olunacağı ve karar verileceği ilanen teblığ olunur. Basın: 13799 İLAN T.C. TRABZON SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN DosyaNo: 1995'1196 Trabzon Beşirli Köyü'nde yeralan tapunun pafta 20J-1, ada 37, parsel 4 numaralannda kayıtlı taşınmazda hissedar olup adresle- ri bilinemeyen ve aleyhlerinde davacı Galip Doğu vekili Av. Ali Kemal Yılmaz Ba>Taktar tarafından açılan ortaklığın giderihne- sı davasında davah durumda bulunan Hüsnü Gültepe, Zeki Ak- yüz, Ulve Usta, .Munet Akkaya, Asiye Topal, tsmet Şahin'in du- ruşma günü olan 13/5'1997 günü saat 09.00'da mahkememizde hazır bulunmalan gerekmektedir. Hazır bulunmadıklan takdırde duruşmalann yokluklannda yapılıp bitirileceğı ilanen teblığ olu- nur. Basın: 6818