14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 NİSAN 1997 CUMARTESİ CUMHURtYET SAYFA HABERLER llyum villalarıicta yıkıma flevam • İstanbul Haber Servisi - Istanbul Büvükşehir Belediyesi. ruhsatlan iptal edilmiş olan Uyum Villalan'ndaı mahkeme karan kesinkşen 12'sini daha yıktı. Yeşil alanlann kent rantı uğruna talan edilmesinin ömeklerinden biri olan Uyum Villalan'ndaı 12'si daha, dün İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Bogazici Imar Müdüıiüğü ekipleri tarafindan y.kıldı. Basın-İş temsilciliklepine kapatma • tstanbul Haber Servisi - DtSK'e bağlı Basın-tş Sendikası'mn Ümraniye ve Kartal temsılciliklen kapatildı. Basın-lş Sendikası Genel Sekreteri Derviş Boyoğlu yaptığı yazılı açıklamada, şubelerinin kapatılmasının sendikal hak ve özgûrlüklere vurulan bir darbe olduğunu söyledi. YP Başkanlık Dîvanı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yeni Partı Merkez K.arar Yûrütme Kurulu, başkanlık divanının yeni üyelerini belirledi. Partinin yeniden yapılanmasına olanak tanımak amacıyla görevden çekılen başkanlık divanının yerine Yusuf Bozkurt Özal, Naci Ekşi, Ülkü Söylemezoğlu, A. Kurtcebe Alptemoçin, Mehmet Perçin. Cemal Akın, Nihat Akpak, Yurdusev Anğ, Selahattin Mumcuoğlu, Rıfkı Yaylalı ve Şamil Kazokoğlu getirildi. Altun'un açıklaması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazetemızde yer alan "Vâris ÜlküOcaklan" başlıklı haberde. Rıza Müftüoğlu ile birlıkte Tuğrul Türke|'e karşı genel başkanhk rrVütadelesi verecekekipte yer aldığı belirtilen MHP Genel Sekreter Yardımıcısı Mithat Altun, bir açıklama gönderdi. Alparslan Türkeş'in "'karasevdalısr' olduğunu belirten Altun, "Onun dışmda hiçbir ekibin yanında olmam. Bu davaya, bu teşkilata köle gibi hizmet ederim. Türkeş taraftan, kim genel başkan olur ise. ona sadık olurum. Kimsenin grubunda. ekibinde değilim" dedi. Diyanerten sarrt açıklaması • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RP'lilerin, "sankla namazm sevabına" ilişkin tartışmasına Diyanet Işleri Başkanlığı nokta koydu. Diyanet Işleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz, sankla ya da sanksız namaz kılmanın sevap kazanmada bir öneminin olmadıgını belirtti. Yılmaz, "Peygamber Efendimiz, 'Yüce Allah sızin dış görüşünüze ve mallannıza değil, kalplerinize, iş ve davTamşlannıza bakar' buyurmuştur" dedi. Kalkantfya dava • tstanbul Haber Servisi - Kamuoyunda "cinci hoca'"olarak bilinen Ali Kalkancı hakkında, Siirt Belediye Başkanı Fahri Çeliker'in ruhsath silahını kendi üzerine geçirmeden taşıdığı gerekçesiyle 3 yıla kadar hapıs istemiyle dava açıldı. Düzeftme • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazetemizin dünkû sayısmda "Çiller telefonlan dinletiyordu" başlıklı haberde, gazeteci Gülçin Telci'nin elinde telefon konuşmasının dinlendığine ilişkin bant kayıtlannın olduğunu açıkladığı Merkez Bankası Başkanı'nın ismi yanlışlıkla Gazi Erçel olarak çıkmıştır. Doğnısu eski Merkez Bankası Başkanı Yaman Törûner olacaktır. Düzeltiriz. Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. SAMET PEHUVAN Mahkeme Başkanı, davanın başka bir salona alınması istemini 'Bana kalsa talebinizi kabul ederdim' diyerek reddetti Yargıya müdahalenmitirafi Göktepe davası 28 mayısa ertelendL SEVİM ERTEMUR ECE TEMELKURAN AFYON-'GüvenHk' gerekçesiyle bir buçuk yıldır il il dolaştınlan Metin Gök- tepe davası şımdı de "duruşmasaJonu" tartışmalanna takıldı. Adalet Bakanı Şevketkazan'ın açıklamalanndan son- ra Afyon Kapalı Spor Salonu'ndan ad- liyedeki küçük salona alınan davanın üçüncüduruşmasında izdiham yaşandı. Müdahıl avukatlann davanın sağlıklı yapılması ıçin başka bir salona alınma- sı istemini mahkeme başkanı Kamfl Şe- rif. "Bana kalsa sizin talebinizi kabul ederdim" diyerek reddetti. Müdahil avukatlann "yürütmenin yargıya mü- dahak etöğ|r> gerekçesiyle mahkeme heyetinin çekilmesini istediğı dava, dosyanm en yakın ağır ceza mahkeme- sıne gönderilmesıne karar verilerek 28 mayısa ertelendi. Göktepe'yi öldiir- mekle suçlanan polisler bu duruşmaya da gelmediler. Metın Göktepe davası, mahkeme he- yetinin yanı sıra Afyon Valisi Ahmet Özyurt ve Emniyet Müdürü Mustafa Karayel'in huzurunu kaçırdı. Günler öncesindenhazırlıklarabaşlayan emni- yet güçleri, dün sabah saat 08.00'den itibaren ilde yoğun güvenlik önlemleri aldı. Eskişehir ve Denızli'den gelentak- viye ekiplerin yanı sıra asken birlikler de hazır bulundu. Duruşmamn saat 14.30'dabaşlayacağı bildırilmesine rağ- men, adliyenin bulunduğu Ordu Bul- van'nrn giriş ve çıkışlan sabah erken sa- atlerden itibaren güvenlik güçlerince kesildi. Emniyet müdürünün emriyle, bulvara giren ve çıkan herkes sıkı bir şe- kilde arandı. Davayı izlemek üzere yurdun çeşitlı yerlerinden gelen demokratik kitle ÖT- gütü temsilcileri, basın mensuplan, par- tililer ve yurttaşlar saat 14.00 sıralann- da adliye önüne ulaştılar. Metin Gökte- pe'nın annesi Fadime Göktepe ve kar- deşleri, "Kazan \argıdan eüni çeksin, adalet istiyoruz. Metin'in katiHeri yar- güansın_~ dıye bağınrken topluluk da "İnadmahepimizbirer Metin'iz" sloga- nı attı. Saat 14.25'te müştekiler ve avukat- lar tek tek isimleri okunarak duruşma salonuna çağnldılar. Bu uygulamaya itiraz eden avukatlar, "Hepimiz birtÛc- te ahnsın, ><oksa hiçbirimiz gjrmeyece- ğiz" dediler. Hâkımın izın vermesı üze- rine avukatlar topluca salona alınırken bu kez de gazetecilerin adliyeye alınma- yacağı bıldirildi. "Metinler ölmez. öz- gür basın susmaz" sloganlanyla bu ka- ran protesto eden kalabalığın ısran üze- nne san basın kartı sahibı bazı gazete- cilerin de içeri girmesine izın verildi. Dışanda kalan basın mensuplan ıse ka- ran oturma eylemi yaparak protesto et- tıler. Bu sırada itiş kakış yaşandı. lçeri- ye alınmayan kalabalık ise duruşma bo- yunca sloganlannı sürdürdü. Mahkeme heyeti. tarihi adliye bına- sının çökeceği gerekçesiyle en fazla 174 kişinin içeri alınmasını ıstemişti. Ancak, dün 200'den fazla kişi adliye bi- nasının içındeydi. 6 şubatta Afyon Spor Salonu'nda ya- pılan duruşmayı "Nazilerintopluyargı- lanmasına" benzeten duruşma yargıcı Şerif, bu kez duruşmayı Kazan'ın mü- dahalesi dogrultusunda küçük bir salo- na alarak ızleyenlere Nazi işkencesi çektirdi. Metın Göktepe'nin ablası MeryemGöktepe'nin mahkeme başka- nına dönerek "Şimdi kendinizi Nazi mahkemesûıde hissetmiyor musunuz" diye sorması da bunu doğruluyordu. Söz alan müdahil avukatlardan Ra- sim Öz. "Faşizmin hiçbir döneminde görülmemişbir şekilde a\ukaüarsokak ortasında tek tek isimleri okunarak du- nışmaya ahnıyor. Ama sanık voklama- sı yapıumyor. Bu nasıl yargdama?" de- di. Tüm müdahil avukatlar adına söz alan Bahri Bayram BeJcn de bu şartlar- da duruşmanm sağlıklı bir şekilde ya- pılamayacağını belirtti. Belen, "Geçen duruşma sonunda siz çok sağlıklı bir vargılama olduğunu belirterek herkese teşekkür etmiştini/. Ama sonra duruş- ma) ıadnyeyealdınız.Şimdinedeğistide bu karan aldınız. Bize göre bu karar Adalet Bakanı'nın yargıya müdahalesi- dir" dedi. Mahkemenın duruşmayı bu salona alırken cumhuriyet savcılığına ve emnı>ete gönderdiğı bilirkışı rapo- runda binanın çökebıleceğı tehlikesın- den söz ettiğını anımsatan müdahil avu- katlar "Bu bina çökerse altuıda sadece sanıkvekilleri. müdahilavukatlar. müş- tekiler, izleyiciler kalmaz, btrfer kadar hukukdevieti de kahr" diye konuştular. Sanıkpolislerin avukatları da duruşma- nm sağlıklı yapılabileceği bir başka ye- re alınmasını istediler. Savcı ise davaya göre duruşma salo- nu açılmasının söz konusu olmadıgını belirtti. Kamil Şerif, Ntıran Ateş ve İb- rahim Demirtaş'tan oluşan mahkeme heyeti. yargılamanın 'doğabığı bakı- mından' duruşmamn adliyede yürütül- mesı gerektiğine karar verdı. Bu kara- ra ıtirazlar yükselince Mahkeme Başka- nı Kamil Şerif, "Bana kalsa sizin tale- binizi kabul ederim" dedi. Avukatlar, yargıcın bu sözlerinı yü- rütmenin yargıya müdahalesinin itirafi olarak sayıp, mahkeme heyetinin dava- dan çekilmesini istediler. Bunun üzeri- ne Şerif ın, "Siz bize iyüik yapıwrsu- nuz" diye değerlendırmesı de dikkat çekti. Mahkeme heyeti. avukatlann ce- kilme istemini "reddi hikün" istemı o- larak yorumladı ve bu konuda karar verilmesı için dosyayı en yakın ağır ceza mahkemesine gönderdi. Aynı meydanda öğrencileri kıyasıya döven polis, göstericileri seyretmekle yetindi Beyazıt Meydanı'nda şeriatçı gösteri • Türkiye ile tsrail arasmda yapılan anlaşmalara tepki gösteren yaklaşık 2 bin kişilik şeriatçı grup, Israil bayrağını yakarak sık sık "Laik dikta, Israil'e kukla", "Kahrolsun laik diktatörlük" sloganlan attılar. İstanbul Haber Servisi - Be- yazıt Camisi'nde cuma nama- zı kıldıktan sonra meydanda toplanan yaklaşık 2 bin kişilik bir grup, Filistin'nde ölen Müs- lümanlar için gıyabi cenaze na- mazı kıldı, I srail bayrağını yak- tı, "•laikTürkiye"aleyhıne gös- teri yaptı. Polis ıse göstericile- ri seyreimekle yetindi. Türki- ye'nin Israil ile yapOğı anlaş- maya tepki gösteren şeriatçılar. RP'yi üstü kapalı olarak "gay- n İslami" davTanmakla suçla- yarak, "İşbirükçiteri uyanvo- nız" dediler. Yaklaşık 2 bin kişilik grup. Beyazıt Camisi'ndekılınan cu- ma namazı sonrasında meydanda toplandı. Polisin yoğun güvenlik önlemi aldığı mey- danda gruba dağılmalan çağnsında bulu- nuldu. Ancak "tslami hareket engeUenemez", "Allahu ekber*1 sloganlanyla camıden çı- kan grup uyanyı dikkate almadı. Ellerinde yeşil ve siyah renkte, üzerinde Arapça ya- zılar bulunan bayraklar açan yaklaşık 2 bin kişilik grup, Kâbe'nin resimlerinin bulun- duğu flamalar taşıdı. Bu sırada göstericilerden birkaçı. cami- nin duvanna "Türkiye-lsrail anlaşması yır- tümaudır", "İsrail'de siyonist, Türkiye'de laikzulme hayır", "Kahrolsun tsrail ile ver- Cuma namazından çıkan topluluk Bevazıt Meydanı'nda toplanarak İsrail'i protesto etti. (Fotoğraf: ALPER TURGUT) H işbirtikçOer". "MGK'ye, DGM'ye, çete- lere hayır" yazılı pankartlar asmak istedi. Polisin pankartlan almak istemesi üzerine küçük bir gerginlik yaşanırken, göstericiler polisin pankartlan indirmesine izin verme- di. Polis, tekbir getiren grubun etrafını çe- virdi. Ancak grubun -FTlistinliMiislüman- lar için namazkdacağız'" sözleri üzenne ge- ri çekilerek göstericilerin önünü açtı. Gıyabi namaz kılan göstericiler daha sonra açıklama yaptılar. Açıklamada Tür- kiye ile Israil arasmda imzalanan ışbırliği anlaşması eleştirildi. Bu anlaşmanın altına ımza atan REFAHYOL hükümetini de eleş- tiren şeriatçılar, RP'yı üstü kapalı olarak "gayn İslami davranmakla" ve "işbiriikçi" olmakla suçladılar. MGK'nin 28 şubatta yapılan toplantısın- da alınan kararlara tepki gösteren grup, i- mam-hatiplerin kapatılmaya çalışıldığını, Kuran kurslannda Atatürkçülük derslen- nin zorunlu kılınmaya çalışıldığını öne sür- düler. Bu gösterinin REFAHYOL hükümetine uyan nıteliğini taşıdığını vurgulayan gös- tericiler daha sonra Israil bayrağını yaktı- lar. Sık sık u Laik dikta, Israil'e kukla", "Kahrolsun laik diktarörlük". "MGKteh- didiyıldıramazbizlerT. "İşbirlikçikâfirler hesap verecek". "İslami hareket engellene- mez". "Muhammed'in ordusu katillerin korkusu" sloganlannı attılar. "Türkiyeli Müslümanlar" imzalı bildin dağıtan grup daha sonra sessızce dağıldı. tBDA-C, Müslüman Gençlik ve tslami Hareket öncülüğünde yapıldığı öne surülen gösteride. başını Hizbullah militanlannın taktığı bezle kapatan ve şeriatçılar tarafin- dan yeşil bayrağm altında saklanan bir kı- şi dikkat çekti. Beyazıt Meydanfnda YÖK'e karşı basın açıklaması yapmak is- teyen üniversıte öğrencilenni coplarla dö- ven polisin şeriatçı göstericilere müdahale etmemesi ve ılımlı davranması dikkat çek- ti. Silahlı Kuvvetler'in modernizasyonunun yurtiçinden karşılanması hedefleniyor Tayan'dan sanayicûere TSK çağrısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mil1i Savunma Bakanı Turhan Ta- yan. sanayıcilerin ileriyi görebilme- sini sağlamak ve Türk Silahlı Kuv- vetleri gereksinimlerinin yurtiçin- den karşılanma oranını istenilen dü- zeye yükseltebilmek amacıyla "10 Yıllık Tedarik Programı"nı (OY- TEP) sanayi kuruluşlanna açıkla- maya başladıklannı bildirdi. Tayan, dün düzenlediği basın toplantısmda, 1997-2006 dönemine ait OYTEP'in açıklanmasına 17 martta başlandığını açıkladı. Tayan, OYTEP'in, yurtiçi sanayi kuruluş- lanna "bflinmesigereken" prensibi- ne göre açıklanmakta olduğunu v.e bir kuruluşa sadece "kendi ilgi ala- nındaki proje bilgilerinin" verildi- ğini söyledi. OYTEP'te yer verilen 23 önemli projeyi açıklayan Milli Savunma Bakanı. 1997-2006 döne- mi OYTEP'inde Türk Silahlı Kuv- vetleri'nin modernizasyonu için 31 milyar dolar tutannda kaynak prog- ramlandığını belirtti. OYTEP'in bugüne kadar 10 ku- ruluşa açıldığını kaydeden Tayan, TSK'nin gereksinirnlerinın müm- kün olduğu ölçüde fazla kuruluşa açıklanması amacıyla, kuruluşlar- dan "Tesis Güvenlik Belgesi'ne sa- hip ounak" yerine, sadece bu yıl için "belge alma başvurusu yapmış ohna" koşulunun aranacağını açık- ladı. Gelişen durumlar nedenıyle i- ki yılda bir revize edilecek OY- TEP'in, savunma sanayi politikası ve stratejisine uygun olarak "milli tnnllim İstpmİlOpiUin lSieim CHP,ÖDP,HADEPveEPZevtinburnuflçeör- ^ ^ ^ ö n c û ı ö p n d e Zfiyiinburnu'nda dün gece gerçekleştirilen gösteride yurttaşlar Susuriuk skandaüyla uç vercn karanlık iüşkiler ağını protesto ettiler. 'Sürekli Aydınlık İçin Bir Dakika Karanlık' eyleminin ikinci bölümü "İsyan edivorum. ısrar edi- yorum" sloganı çerçe%esinde saat 21.00'de ellerinde mum ve düdüklerle Sümer Mahalİesi Vargelkr du- rağında toplanan yurttaşlar "Öğrenciler hapiste, çeteier Meclis'te", "Susma, sustukça sıra sanagelecek" sloganlanyla temiz toplum özlemlerini dile getirdiler. Eylem sırasında bir grup ülkücünün tekbir getir- mesi gergdüiğe yol açarken, her iki grup da olaysız bir şekilde dağıldı. (BERTAN AGANOĞLU) olması zorunlu", "kritik" ve "di- ğer" sistem gereksinımleri biçımin- de üç grupta sınıflanacağını anlatan Tayan, birinci ve ikinci gruptaki ge- reksinimlerin her birinin bir proje olarak ele alınacağmı, üçüncü grup- taki gereksınimlerin ise "Bflinmesi Gereken Prensibi"ne göre, sadece belirlenecek ilgili kuruluşlara du- yurulacağını söyledi. TSK'nin gereksinimi için sağlan- makta olan her türlü malzemenin kalitesinin yükseltilmesi amacıyla bir çalışma da başlattıklannı belir- ten Tayan, ihalelere katılacak fır- malardan NATO üyesi ülkeler tara- findan belirlenmiş "Endüstriyel KaliteTeminatı'' (AQAP) ve "ISO 9000 Serisi Kalite Teminarj Seviye Belgesi" istendiğini kaydetti. Tayan'm verdiği bilgiye göre, bu- güne kadar yapılan çalışmalarda 17 firmaya üretim, 1 firmaya ön üre- tün müsaadesi, 14 firmaya NATO veya Milli Gizlilik Dereceli Tesis Güvenlik Belgesi, 49 firma ve ku- ruluşa AQAP belgesi verildi. 53 bin 100 adet malzemeye NATO Stok Numarası, 1040 firmaya da NATO tmalatçı Kod Numarası tahsis edil- di. Halen l fırmanın kuruluş. 15 fir- manın üretim, 105 fırmanın tesis güvenlik belgesi, 30 firma ve kuru- luşun da AQAP belgesi taleplerine işlem yapılıyor. Turhan Tayan, "Savunma Sana- yii Müteşebbisleri İçin Rehber" ha- zırlandığını. "SavunmaSanayii Ko- ordinasyon Toplanüsı"nın ikincisı- nin de 14-15 Mayıs 1997 tarihle- nnde düzenleneceğini bildirdi. Ta- yan, savunma sanayii alanında ya- tınmyapacaklarıçin "genel teşvikin yanı sıra özel teşviklerin de öngörü- teceğini'' belirtti. Erzurum Açhk grevi ölüm smınnda ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Erzurum Özel Tip Cezaevi'nde 40. gününe giren açhk grevi nedenıyle 14 tutuklunun sağlık durumunun ağırlaş- tığı büdirildı. CHP İstan- bul Milletvekili Ercan Ka- rakaş, Adalet Bakanı RP'li Şevket Kazan'ın ya- nıtlaması istemiyle dün TBMM Başkanlığı "na verdiği soru önergesinde şunlan kaydetti:- "Erzurum Özel Tip ce- zaevi'nde 39 gündür de- vam eden açhkgrevi konu- sundan ve 14 tutuklunun durumunun ağıriığuıdan haberdarmısınız? Cezaev- lerinde daha önce yapılan açhkgrevieri bitirildiğinde cezaevi koşullannın iyileş- tirilecegini, uluslararası standartlann uygulanaca- ğıru soylemiştiniz. Bu ko- nularda bugüne kadar hangiçauşmalan yaptıruz? Önceki açhk grevlerinde, grev yapanlaria konuşma- yı ve diyaloğu reddettiğuıiz için 12 insan yaşamını yitir- mişti. Ancak daha sonra kurulan diyalog neticesin- de isteklerin makul olduğu anlaşümıştı. Erzurum Ce- zaevi'nde kritik bir nokta- ya gelen açhk grevlerinin son buhnası için göriişme ve diyaiog \-oluna başvur- mak içuı neyi bekliyorsu- nuz?" Durusmadan îzlenimler 'Senin çocuğun yok mu? Nasıl anasın sen?' SERDARKIZIK ,\FYON - Karla kaplı Af- yon Ovası'ndan kente gi- rerken Polis Bayramı nede- niyle asılan bir pankartı dü- şünüyoruz: "Polis insan haklannın ve demokrasinin güvence- sidir." Acaba öyle mi? "Keske" diyenler çok ol- malı. En azından Afyon'da Metin Göktepe davasını iz- leyenler açısından ortada böyle bir güvence yok. Yok ki bir gazeteci gö- zaltında dövülerek öldürü- lüyor. Yok ki cinayeti işleyenler "polis tutanaklanyla" bel- li olmasına karşın daha mahkeme önüne bile çıka- nlmıyor. Bir zamanlar em- niyet örgütûnün en tepesi- ne gelip daha sonra bakan- lığa kadar yükselenlerin adı "Susuriuk çetesine" bir bı- çimde kanşıyorsa... Yine 12 Eylül sonrası DAL'da sorgu şefliği ya- panlar Türkiye tarihınin ka- ranlık bir dö- neminden so- rumlu olanla- nn cenaze tö- renlerinden sonra "Her şe- yi senden öğ- rendim" dı- yorsa... Sürgündeki Göktepe dava- sının dünkü duruşması da insan haklan ve demokrası açısından ibret vericiydi doğ- rusu. Çok sa- yıda yerlı ve yabancı gazetecinin buluş- tuğu binanın önünde konu- şan CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin, Susurluk'u örtbas etmeye çalışanlann yargıya müdahale ettikleri- ni söylüyor. bu sözler, slo- ganlarla desteldeniyordu. Bahçeyi kuşatan güven- lik güçleri kimseyi içeri sokmuyordu. Dinleyicilere yer yoktu, gazetecilerin bü- yük bölümü dışanda kaldı. Mahkeme başlamadan önce polislerin savunman- lığını yapan kimi işkence suçlusu, kimi televizyon- larda "Göktepe davası ta- mam" diyenleri göriince dayanamadı Metin'in an- nesi, bağırmaya başladı: "Uy bu ne biçim adalet Ne biçim devlet. Katiller belli, niye burada yoklar? Bu adamlar ne yüzk katil- leri savunuyor?" Sanık savunmanlan kö- şeye sinmişti. Işkenceci Nejdet Küçüktaşkuıer başı eğik. sınirli sinirli önünde- ki kâğıdı karalıyordu. Giz- • Müvekkil savunmanlanntn '"Adalet Bakanı istedi, sizi baskı altına aldı" sözlerine mahkeme başkanından kimilerini şaşırtan kimilerini de tepkilendiren bir açıklama geldi: "Aslında ben de sizin gibi düşünüyorum ama..." li kamerada "davayı hallet- tüderini" söylerken yaka- lanan Ahmet Ülger sıkıntı- sını saklayamıyordu. Bu kez Metin'in ablası seslen- di, polislerin kadın avuka- tma: "Senin çocuğun vok mu? Nasıl anasın sen? " Duymazhğa geldi bayan avukat. "Ohnazlar zinciri" az sonra mahkeme başkanı Kamil Şerifin herkesin alt alta üst üste sıkıştığı duruş- ma salonuna gelmesiyle devam etti. Salonu göite- np. "Bu ne biçim yargüa- ma" diye soran müvekkil savunmanlann tepkisinı sırtındaki cüppesıni çıkara- rak yanıtladı: "O halde gelin siz yöne- tin." Müvekkil savunmanlan- nın sözcüsü daha da ileri gitti: "Bu duruşmanın niye burayaalındığı belli. Adalet Bakanı istedi. sizi baskı al- tına aldı. Duruşma salonu- na ancak 65 kişinin girebi- lecegini söylediniz. Bu du- rum mahke- melerin açık yapılması ilke- sine terstirT Bu sırada rnahkeme baş- kanından ki- milerini şaşır- tan kimilerini de tepkilendi- ren bir açıkla- ma geldi: "Ashnda ben de sizin gi- bi düşünüyo- rumama™" Bunun üze- rine bazı mü- dahil savun- manlar bağırmaya başladı- lar. "Bu sözler zapta geçi- rüsin. Baskı altında olduğu- nuzu kendi ağanızla itiraf ettiniz." Mahkeme başkanı duru- mu açıklamaya çalışırken müdahil savunmanlardan yeni bir istem daha geldi: "Bu durumda mahkeme heyetinüı güveniürliği kal- mamıştır. Davadan çekil- menizi istiyonım."' Mahkeme başkanının bu duruma yanıtı daha da il- ginç oldu. Şerif. "Ashnda bize iyilik ediyorsunuz" di- yordu. Savunmanlar bu sözlerin de zabıtlara geçi- rilmesini istediler. Doğan karmaşada mahkeme heye- ti çekilme istemine ilişkin başka bir ağır ceza mahke- mesinin değerleiıdirme yapmasma karar verirken Göktepe'nin annesinin başlangıçta söylediği sözü bu kez genç bir avukat yi- neliyordu: "Bu ne biçim hukuk, bu ne biçim adalet." Erozyonu önlemek de vatanımm savunmaktır. T.E.M.A. Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıklan Koruma Vakfı Tel.: (0212) 281 10 27 / 268 09 85
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle