Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SArFA CUMHURtYET 3 MART 1997 PAZARTESİ
8 DIŞ HABERLER
Rusya
Sivil
itaatsizlik
çağrısı
• Muhalefet
liderlerinden Sergey
Baburin, Yeltsin'i
'devrim koşullan
oluşturan bir ortam
yaratmakla' suçladı.
MOSKOVA (AFP) - Rusya
muhalefet liderlerinden Ser-
gey Baburin halkı. Devlet
Başkanı Boris Yetein'e karşı
bir sivil itaatsizlik kampanya-
sı başlatmaya çağırdı.
Muhalefetteki Rus Halkı
Içın Birlik partısı lideri Ser-
gey Baburin, önceki gün yap-
tıfı konuşmada, rahatsızlıkla-
n ve geçirdiği agır kalp ame-
lıyatı nedeniyle uzun sûre gö-
revinden uzak kalan Devlet
Başkanı Yeltsin'i, ülkededev-
rim koşullan oluşturan bir or-
tam yaratmakla suçladı. Aynı
zamanda Rusya parlamento-
sunun alt kanadı olan Du-
ma'nın da başkan yardımcılı-
ğı görevini sürdüren Baburin,
Rus halkına, "Yetain yöneti-
mine karşı ûlke çapında pro-
testogösterilerigerçekleştirin'"
ve "Sivil itaatsizlik kampan-
yası başlatin" çagnsı yaptı.
Rusya'da gıderek hâkim ha-
le gelen "devrimd" havadan,
toplumsal koşullan sorumlu
tutan Baburin, bu koşullann
yaratıcısı olarak da Yeltsin'i
gösterdi. Konuşmasında Yelt-
sin'i ağır bir dille eleştiren Ba-
burin, kendisini sıklıkla "gete-
ccğin devlet başkanı" olarak
niteleyen ve "vatanseverler''
tarafmdan desteklenen emek-
li general Aleksander Le-
bed'in de "siyasi imajryla Ugi-
liriddikuşkulan" bulunduğu-
nuifadeetti.
Vlore'de ayaklanan Arnavutlar Tiran'a saldıracaklannı bildirince parlamento acilen toplandı
Arnavuthık'taOHALDış Habeıier Servlsi - Önceki
gün, hükümete karşı gösterilerin
kanh bir ayaklanmaya dönüştüğü
Vlore kentinde denehmı ellerinde
tutmaya devam eden isyancılar, dûn
Devlet Başkanı Sali Berişa yöneti-
mine bir ültimatom vererek "talep-
leri kabul edilmezse başkent Ti-
ran'a saknracaklannT bıldırdiler.
Ültimatomun ardından parlamento
acilen toplanarak ülke çapında
"olağanüstü hal" ilan etti.
Parlamentonun karanyla, isyan
hareketleriyle sarsılan ülkenin iç
güvenlifi orduya devredildi. Ka-
rarda, "Asayişin sağlanması için
iik görev hattının polis olduğu,
ancak, gerek görüldüğünde as-
• Vlore'de göstericiler Devlet Başkanı Sali Berişa'nın konutunu
yağmalayarak kundakladı. Parlamento acilen toplanarak ülke çapında
olağanüstü hal ilan etti. Devlet Başkanı Berişa, gösterilere karşı yasalann
"demirden elini" kullanma yemini etti.
keri birlilüere müdahale emri
verilebileceği" bildirildi.
Olağanüstü hal oylamasına par-
lamentonun 140 üyesinden 118'i
katıldı ve karar, katılanlann oy-
birliği ile alındı.
k
Demirden el
kullanılacak'
Amav utluk Devlet Başkanı Sa-
li Berişa. ülkede başlayan isyan-
dan eski komünistleri ve yabancı
casuslan sorumlu tutarak, hükü-
mete karşı yapılan ve şiddet içe-
ren gösterilere karşı yasalann
"demirden elini" kullanma ye-
mini etti.
Berişa, olağanüstü halin ilanın-
dan sonra televizyonda yaptığı
konuşmada, hafta sonunda güney-
deki Vlora kentinde 9 kişinin öl-
dügü ayaklanmadan eski komü-
nistlerin ve yabancı istihbarat ser-
vislerinin ajanlannın sorumlu ol-
duğunu söyledi. Berişa, anayasal
hukuk ve düzen ile ülkenin toprak
bütünlüğü ve kurumlannın ihlal
edildiğinı belirterek. "Kızıl terö-
rist isyanı bastırmak için yasa-
lar tarafından gösterilen bütün
yollar kullanılacaktır; Arna-
vutluk ve demokrasisine karşı
gelenlere karşı tüm sertliğimiz-
le cevap vereceğiz. Kısa bir sü-
rc sonra bu devletin yasalarının
tüm cezalarını ve demir elini
Vlore'de
önceki gün
polisle çabs/uı
göstericiler.
ellerine
geçirdikleri
polis
kalkanlanru
daöfkevle
parçaladılar.
hükümetin
istifası da
isyancılann
öfkesini
dindirmeye
yetmedL
hissedecekler" dedi. Bu arada,
Italya Dışişleri Bakanı Lamber-
to Dini, Avrupa Birliği dönem
başkanı Hollanda'dan, Arnavut-
luk'taki durumu ele almak üzere,
dışişleri bakanlan siyasi direktör-
leriseviyesindebirtoplantı yapıl-
masını istediğıni söyledi.
Öte yandan, Arnavutluk'da is-
yancılar, güneydeki Gjirokaster
kentinde bir polis karakoluna sal-
dırarak ateşe verdiler. Görgü ta-
nıklannın verdikleri bilgiye göre,
saldırı parlamentonun olağanüs-
tü durum ilan etmesinden kısa bir
süre sonra meydana geldi.
'Tiran'a saldınn/'
Önceki gün 6'sı polis, 9 kişinin
öldüğü kanh isyana sahne olan
Vlore'den gönderilen ve dün tele-
vizyonda okunan imzasız bildiri-
de, "Yönetimin, halkın bankerlere
kapbrdıklan paralan geri ödenve-
yi kabul etmemesi halinde VTo-
re'den Tiran'a silahk güclerin gön-
derUeceğT belirtildi. "SilahlıGüç-
ler Tiran'a Sakhracak" başlığı ta-
şiyan bıldın nın aynı zamanda ye-
cı muhalefet partisinin oluşturdu-
ğu Demokrasi Forumu koalisyonu-
na da gönderildiği kaydedildi. Vlo-
rcli göstericilerin aynca, Beri-
-a'dan, parlamentoyu feshetmesini
\e bir daha seçimlere katılmama-
sını talep ettikleri bildirildi.
AFP'nin haberine göre, gösteri-
ciler Devlet Başkanı Berişa'nm
Vlore kentindekı konutunu yağma-
ladıktan sonra ateşe verdiler Ama-
vutluk resmi haber ajansı ATA'nın
haberine göre, sayılan bini bulan
saldırganlar, başkent Tiran'ın 300
kilometre güneyindeki Saranda'da
Ulusal istihbarat Servisi'ne
(SHİK) ait binalara ve bir mahke-
me binasına saldırarak ateşe verdi-
ler ve çok sayıda silah ele geçirdi-
ler.
Yeltsin günah
keçisi arıyorRusya'da 1993
sonunda kabul edi-
len anayasaya göre
devlet başkanının
sahıp olduğu son
derece geniş yetkiler
nedeniyle yönetim,
"fıili başkanhk rejimi"
olarak tanımlanıyor.
Başkan Boris Yeltsin'in uzun süren
sağlık sorunlan ile son dönemde yo-
ğunlaşan ekonomık ve sosyal sıkıntı-
lar, ülkede yavaş yavaş bir "rejım tar-
tışmasrnm doğmasına yol açtı. Siya-
sai yelpazenin çeşitli parçalanndan
gelen öneriler, hükümetin ve özellikle
de parlamentonun yetkilerinin arttınl-
ması yolunda. Bazılan açıkça "baş-
kanlıkrejimiyerineparlamenterrejime
geçilmesi gerektığini" savunuyor. Re-
jim tartışmalannın uç noktalanndan bi-
ri, monarşiye dönülmesi konusunda
odaklaşıyor. Ekonomik bunalım ve
özellikle de aylardır milyonlarca işçi ve
emekliye maaşlannın ödenmemesi,
toplumsal huzuru tehlikeli biçimde bo-
zuyor. işçı sendikalan ve muhalefet,
28 martta Rusya çapında genel grev
ve gösteriler düzen-
emeye hazırlanryor.
Böyle bir ortamda
kendini nispeten da-
ha iyi hisseden Yelt-
sin, siyasal etkınliği-
ni arttırmaya başladı.
Rusya liderinin ilk işi-
nin, son aylarda ot-
dukça azalan popülaritesinı arttırmak
için hükümette bazı önemli bakanlan
feda etmek olacağı kanısı yaygın. 6
martta pariamentoda bir konuşmaya-
pacak olan Yeltsin'in, aynı gün ciddi
kadro değişikliklerini açıklayacağı sa-
nılıyor. Hatta kimileri, dört yılı aşkın sü-
redir başbakanlık yapan Vıktor Çer-
nomırdin'in bile koltuğunu kaybede-
bileceğini öne sürüyor. Pek çok yo-
rumcu Kremlin'in başdanışmanı ve
sermaye çevrelerinin temsilcisi Ana-
toliy Çubays'ın, resmi ya da fiili ola-
rak konumunu daha da güçlendirece-
ği görüşünde. Çubays'ın, liberalleşme
reformunun miman sayılan eski Baş-
bakan Yegor Gaydar1
! hükümete ge-
tırmesi olasılığı da üzerinde konuşulan
konular arasında.
RUSYA-UKRAYNA
Ukrayna'nın Pakıstan'a 650 milyon
dolarlık tank satışı anlaşması Kiev ile
Moskova'nın ilişkilerini daha da ger-
ginleştirmişe benziyor. 1996 Temmu-
zu'nda imzalanmış olan anlaşma gere-
ği, ilk parti T-80 UD tanklann 23 mart-
ta Pakıstan'a teslim edilmesi gereki-
yor. Kiev'in silah piyasasında hareket-
lenmesi, bu alanda bir numara olma-
ya oynayan Moskova'nın tepkisine yol
açıyor. Aynca Rusya ile Hindistan ara-
sındaki iyi ilişkiler nedeniyle Mosko-
va'nın tank satışmdan daha da rahat-
sız olduğu görüşü yaygın. Ukrayna'nın,
Libya, Çin ve Endonezya ile asken ti-
Pakistan'atank
satışı tartışılıyorcaret girişimlerinden sonra Pakistan'a
silah satması, ABD'nin detepkisini ka-
zanmış durumda. Aynca başka ülkele-
rin Hindistan ve Pakistan'la askeri iş-
birliği, bölgenin bir başka devi olan
Çin'i de huzursuz ediyor. Moskova söz
konusu tanklann bazı parçalannı, Ki-
ev'e venmeyerek anlaşmayı sabote et-
me tehdidi savuruyor. Bazı kaynaklar
ise Ukrayna'nın Pakistan'a silah satı-
şının Rusya tarafından el altından des-
teklendiğini, böylece Hindistan'ın tep-
kisinin önüne geçildiğini ve tank satı-
şından Kiev'in dışmda Moskova'nın da
çıkan olduğunu iddia ediyor.
Demirel 'iyi yürekli dede'
Moskova'da yayımlanan Segodnya
gazetesi, 1 mart tarihinde "Rusya'nın
Dinlenme Merkezi islamileşmeyle Mü-
cadele Ediyor" başlıklı haber analizin-
de, Türkiye'de laikliğin korunması için
askeri darbe yapılmasının zorunlu ola-
bileceğini savundu. Hükümetin politi-
kasının son zamanlarda "Islamileşme"
doğruttusunda değiştiğini iddia eden
gazete, "iyiyürekli Demirel dede" ola-
rak nitelediği cumhurbaşkanının elin-
deki yetkileri genişletmek istediğinin
mutlak iktidar hırsına değil, darbeyi ön-
leme arzusuna dayandığı görüşünü ifa-
de etti. Segodnya, Türkiye'de darbe
yapılması ihtimali üzerine şunlan yaz-
dı: "Rusya'nın yanı başında yenı bir
Cezayir ortaya çıkabilir. Cezayır'de Is-
lamcılann başlıca kurbanlan yabancı
ülke yurttaşlan olmuştu. Böyle bir ge-
lişme, yeni tunzm sezonu arifesinde
çok üzücü sonuçlara yol açabilir. Tür-
kiye bugün 'Rusya'mn dinlenme mer-
kezi' durumundadır. Islamcılarta 'Ba-
tıcılar' arasındaki mücadele daha da
keskinleşirse, Rusya tuhstlerinin bam-
başka bir Türkiye bulmaları ihtimali
görmezlikten gelınemez."
KODAKLA
ÜÜGULUMSEYENLER
KAZANDI!
Migros mağazalarından 19 Aralık 1996 - 30 Ocak 1997
tarihlerinde Kodak Film alanlar aşağıdaki armağanları kazandı.
«EKO55 0UUUITV-155R
KaMÇabcJUalya
Uenm«îSm*rtan
Musatj umû Hran
PHUKMOTfM
MB0TUHR2830
PMUPSTMkflUKİISSİ
»S55
« S 4 l u o l4
Anme Karaman tzımr
BJmt Tamo Bjyî» IsanM
CeralSıaıt.«ı*ıa
C4d«ıi ronvcu ttmrt
Falmjtooç. teı»
Gjkwı«**. Bjrtn
•a* Esaı Mngaz uaaM
IsınM Tamk. YSova
Jada Gurtnç, ısBntU
MenmdS«**ı*atj
MuttıVınl.lanr
Nm* MffM tntay k a u
SMD(»Mn
nununmii
EPİUTÖRHP2t42
S < m n ç ı l S « w W
Sı»ur umnm, tamr
Burçe P Sût I
O«k<<i
E
Sı»ur umnm, tam
Burçe P Smûftm
Oklmn.ıanı
Vi
Kû(ûk. BtMM
mgi ttn»
H a n Kû(ûk.
inoDeımgin tt
M Ceytnın tJtın
M U B t l tU B t s ı U
KutıUk» hıtalya
Rmn ^akımı ıstjnbul
S
ŞŞ 9
ülku tJ5t»aan Hanısa
MAKMESİHP4374
w ı
Mp îaner iiıeç Anftara
Amugv «jrra loanbm
D** «iuna, »nk«
Emre Cetep iznır
Fan-aAsBn ısoMul
Hi»-: ReyMn. Haay
H-rrt CoUtc tSMOt
Huyıû üarakr. E
t w y » îttöo aniM
Nmnr Dure«n Msn «malya
SemnŞami |aıw
Snvtimı lsonb»ı
PMLVS su ısmcjsı
HP4617
Amatan Kum «anod
OOnSın ısOHt
Ereun Kntay*. IstanM
FtnıM Ugüne* ısanbui
Ganıy Eıgtn. Iznar
HmnZagm,Mm
tşitoûloMsanbul
K Togan
U u s « l Ç .
HıranSuvjn
Enm
Entobi v*ıw.
Ercn udmHr. Sm
EsmJMkn fcıaya
Rpn B>0en, bmr
fmfam Htmbui
GvaEratoc tetancul
Oöknm ¥*M
GBn* B*n*.
G * û 2 »
ı
MuOU
, «an*
MeHmfl Aam Uysaı Ankarı
S j » S e ç e
Saı» uçar ısonSu.
ldlttKoçt Bişh
KOOAK CAME0 EF
MMuaroroâuF
HAIUCSİ
«Mnel UaK Bıçen, um
»Ijanium Meraı. ho«ılw
E Ş S
ıı.
H HnanEk»a.lıanbtıl
A B İ T
O
K09«KFUHGC27
FOTOCMF MAKMESİ
Minwt Işen IsIanDui
Beyltsı Kövmen Bdu
Ea Olturt. ısOnDl
I ter Te
|LBaılnını
Aftfım AIVK. Ef^mjm
Kattt N«»p<)»ıı. ltt»U<
Koray Ctecior, kbmuns
U Kmin&iBto ıstaM
fcgur Ş»ı. Kocart
SOma V*tnm ErMum
Snm I j H H '
ŞÜ
ZelmyıOzgen Sraanko
K0OUtSTU17S
FOT06RAF MAKMESİ
A Oundar Qw 'ımr
Mem KıUçasian ıstaıttui
Ash Tutc Aniunı
SatıDafi» Adana
övnOm Antn
Bati EMan. «ntan
Canga Damak isaAul
.. . m IstaAul
Sunr Erol Sm. Aralyı
- • • - • ı ISOMMI
Z 5»
Zfynep T
H0DMG0UI13SFİUI
A Cuncyt Ege!< ısonbul
A Cuncyi Egelı «ünUjl
IsDntul
EmırT»ı <â»W
Emre Ş»« S»mswı
Engtn Tuncer l t a
EranSdlf
lnanTaıe.t ..
EnutnılQ<«k.lMara
F Guiun Nmen. Wanb«
F«rTİEn«t A
FS
Fodot Vvtvnov, Uuğtı
flpt
ranr
GıAyOıny ıjöobul
Gulten Topçu Inret
Gııra «W»iaö Ay*l
| HaMeSevıniânta tznur
H*ICw isuıtml
HamfeD4o.umr
A Mefe&çen İ2mr
A Meîe Bıçsfi Izrmf
A Heu 3<w İCTir
AIMe UMee>ta Um>
Alfcleftçtn Izm»
AU«Bıçw Izrnır
A M n a t a < Imt
. Enwwn
nm
AkOMȍ.
MPoUo U . h n
A* Stmr varar,
MmSvngiıı
AraıSayan I
A a n Hj
rt,
Hjmza Ercn. Isön
«saO>0ıW
HJW ScMh. tsanbul
M j ^ Kösttpen. Uujtt
Heman Keskn. ısanbul
«tottçk I
y
Hüseyn
H u a y « C n l ^
Ibana HMo
Ibnhn Vripn.
i D ö *
IstmCul
Eraınım
ebhr.Mva
,.eİSij0^.BO««ı
c D t ö *
IzzetC^n Aniıara
K U Lirjırnuj». omt
«Coırle(».MüOlı
nSMKMm
Ant1«*Mstar>MI
AyİBl Ojno. teOotKİ
Sartnras Ta^n Akyıo. Isanbı;'
Bıyrsn Wan EOn»
Beou-Unal AMara
BengBu P<xuo$u. Istanbul
Benu Kdat lnwBeu Kdat. nw
BtrnnAkscıy Mu0la
Btga Kesıınr AMara
EMgc Irimjlu. Istvtnl
LMmCetB.tettll
LsyBEnrt IsMbul
M Al' va^mtn. AntHys
M Eta- Aylun AMara
M Enan Etaolny. Anaf»
M EnlOın Banbci
H FeyTa Berteı Isonbo!
M Haan Tutan Mjna
M Ktnıal Ottemır IsanHol
MHöımouO ToutîOuoov Eskqetır
Metıma Al Ör.un, Es«ısO'.»
Melmnt Asun Uysâ Artiara
Uaskı Sâon. ttni
aV*Mz Isbnta
nCmn Anajyı
HÜ4»>Bır*jr.A«loıı
NtabŞnsoy. R t u M
NttVlAlNqtto.ılana
KtfJcGûvtf, ISOnOul
N l K c a I t t )N e l l l c s t n j
Nıın>«lpİBW Anun
NınvÇHnıat. Ginm
NıralO _.
ĞEniÂiuj(5na
ı. Buntıui
O * IsMr Ad
Pmm ABDy. ısm
mmîittasoy.9wsa
S BrtinKİf ısan
S
Z M Kan SOnbıi
İstanbul, Ankara ve izmir il smırlan içinde oturan kişiler, armağanlannı aşağıda yazılı olan yetkilı kişi ve
adreslerden 13-28 Mart tarihlerinde (cumartesi-pazar hariç) saat 9.00 -12.00 arası teslim alabilirler.
Diğer illerde oturanlann armağanları ise adreslerine teslim edilecektir.
Kodak İstanbul Ofisi (Şahın Öztürk) Mahir İz Cad. No: 21 Altunizade 81190 İstanbul
Kodak Ankara Ofisi (Taner Başer) 8. Cadde 77/5 Emek-Ankara
Kodak izmir Ofisi (Suat Bozdemir) Şehit Nevres Bey Bulvarı 19/A Alsancak-lzmir
Bu çekıliş. Mılli Pıyango Idaresi'mn 22 11 1996 tarlh ve
B.02.1.MPI 0 1300 02/1715-8450sayılı ıznıyle 25 2 1997gunü.saat 11 00de
Kodak Genel Mudurluğu rde MPI ve noter huzurunda yapılmıştır
r
|<L
Kodak
1
1
1
TURNIKE
SEMIH GUNVER
Sabrın SınırıTatsızlıklarla dolu bir hafta geçirdik: Sinirleri altüst
eden, sabnn tahammül sınırlanna dayandığı bir haf-
ta.
Ülkeyi isyan, hayret, endişe ve karamsarlığa sü-
rükleyen olaylan anımsayalım. Dış ve iç olaylar.
ABD'ye Türk usulü bir çıkarma yaptık. Orgeneral
Çevik Bir, Devlet Bakanı Abdullah Gül, Milli Sa-
vunma Bakanı Turhan Tayan, Dışişleri Bakanlığı
Müsteşan Onur Öymen. ayrı ayn Türkiye'yi Ame-
rikalılara anlatmaya çalıştılar. Farklı yaklaşımlar, de-
ğişik üsluplarla. Amerikalılar dinlediler, pek bir şey
anlamadılar, bildiklerinı okudular. Her bir temsilci
inandığını en iyi şekilde ızaha çalışıyordu. General
Bir anayasanın, demokrasinin, laikliğin savunucu-
luğunu yaptı. Gül, Refah anlamındaki laikliğin
ABD'de yürürlükte olduğunu söyledi. Iran'ı idare
etti, doğalgaz anlaşmasmın zaruri olduğunu açık-
ladı. işe yaramadı. Tayan, firkateyn ve helikopter-
lerin peşindeydi. Amerika hükümeti çare aramaya
gayret edeceğini bildirdi. Fakat Kongre, Türkiye'ye
karşı daha da şiddetlenmışti. Onur Öymen dene-
yimti ve bilgili bir diplomat rolünü oynamaktayetin-
di. ABD'ye aslında laiklik de, demokrasi de. Türki-
ye'nin sadık dostluğu da vız geliyordu. Onlann der-
di Iran'dı ve doğalgaz anlaşmasını rafa kaldırtmak
için ellerinden geleni yapacaklardı. Bu arada, biz
birbirimızi yemekle yetindık. Refahlılar ve nedense
Hasan Celal Gûzel Bir'e cephe aldılar. Demirel,
Genelkurmay Başkanı ve demokrasi cephesi Bir'i
desteklediler. Tayan karamsar, Gül iyımser döndü-
ler.
Genelkurmay Başkanı Karadayı Israil'e gitti. Te-
maslan başarılı geçtı. Tahran bu zıyarete hop kalk-
tı, hop oturdu. Refah Partisi sesini çıkarmadı.
Avrupa Birliği Bakanlar Konseyi, Yunanlılara bek-
lemedikleri bir sürprız hazırladı. Kıbnslı Türklerin
Kıbns'la üyelik mü2akerelerine katılmalarını vazge-
çilmez şart olarak ilerı sürdüler. Yunanlılar ve Kıb-
nslı Rumlarfenasinirlendiler. Pangalos, NATO'nun
genişletılmesini boykot edebiteceklen tehdidini sa-
vurdu. Çiller'in başansızlıkla oynadığı kartı kullan-
maya kalktı. Ankara ve Lefkoşa. memnun ve şaş-
kın olaylan izlediler.
Iran büyükelçisi ve İstanbul başkonsolosundan
sonra Erzurum'daki Iran başkonsolosu da içişleri-
mize karıştı; Orgeneral Bir'i eleştirdi ve istenmeyen
diplomatlar kategorisıne kendisini kayıt ettirdi. Er-
bakan Iran'ı kırmamaya, Amerikalılara yumuşak
şekilde direnmeye ve doğalgaz anlaşmasını kurtar-
maya çalışırken Sincan olaylan iki ülke arasında
yeni bunalımlara yol açtı. Tahran Şam'a yaklaştı.
Kuzey Iraklı Kürt liderler, Türkiye ile temasların-
da inanç vermiyoriar, kaçak oynuyorlar. Bu arada
Saddam, Refahlılara özel mesajlaryolluyor, destek
istiyor ve Kuzey Irak'ta kontrolü ele alınca PKK'ye
hayat hakkı tanımayacağını vaat ediyor.
İç politika ise mutat partı kavgalannın, laiklik ko-
nusundaki gızli ve açık mücadelenin, şeriat keli-
mesi üzerinde yapay gramer ve yorum münakaşa-
larının dışında, İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin
iki grup halinde birbirlerıne saldırmalan bence en
vahim, en tehlikeli olay oldu.
DSP ve CHP'nin TBMM'deki ortak önergelerinin
müzakeresı beklenılenden daha az etkili oldu. Yal-
nız Bülent Ecevit, kürsüde düşündüklerini ve eleş-
tirdiklerıni en açık ve sert üslupta yaptı. Kamuoyu-
na ulaşılabildi. CHP'nin desteği daha mülayimdi.
ANAP, hafiften yan çızdi. DYP, esasa değinmeden,
şekıl bakımından konuştu, Refah'a böylece dola-
yısıyla desteğini verdi. Refah, her zamanki pışkin-
liği ile koalisyon hükümetinin başarılarını dile getir-
dı. Muhalefet netıce alamadı. Iş artık bir başka ba-
harakaldı.
Herkes 28 şubattaki Milli Güvenlik Kurulu toplan-
tıstnı merak ve ümitle bekliyor. Haftalık yazılarımı
perşembe akşamı yazıyor. cuma sabahı Cumhuri-
yet'e fakslıyorum. Bu nedenle, 28 şubat toplantısı-
nın nasıl geçeceğini bilemiyorum. Tahminim, asker-
lerin düşünce ve endişelerini aynntılan ile anlata-
cakları, Demırel'in tarafsız rolünü devam ettirir inti-
ba vereceği, devlet memurlannın işe kanşmaya-
caklan, Erbakan'ın zekâsını ve deneyiminı, munis
karakteri ve üslubu ile çalıştıracağı, havayı yumu-
şatacağı ve hükümete yeni bir mehıl alacağıdır. Çil-
ler durumu anlamıştır. Demokrasi ve laikliğin savu-
nucusu olacaktır. Fakat Erbakan'ı da bırakmaya-
caktır. Erbakan'ın gerekirse eteğinden çekmeye
"evet", fakat Refah lideri ile iplerı koparmaya "ha-
yır" diyecektır. Koalisyon devam ederse, belki ge-
lecek sene başbakan olma şansı vardır. Etmez ise
Çiller'in siyasi lideriik hayatı da sona erebilir. Erba-
kan'ın başanlı olması ise her şeyden önce, partisi-
nin hızaya girmeyı kendilenne yediremeyen üyele-
rini kesin bir kontrol altına alabilmesine ve vaatle-
rinde asgari bir samımiyete ulaşmasına bağlı gö-
rünmektedir. Yoksa halkın sabrı, tahammül sınıria-
nnı aşarak patlayabilir. Ufuklardatoplanan kara bu-
lutlar dağılmaktan henüz uzaktır.
Örgüte çeki düzen veriliyor
CIA, cellatlanna
kapıyı gösterdi
VVASHINGTON (AFP) -
Amerikan Haberalma Teşki-
latı ClA'nın. ınsan haklannı
ihlal ettiklerini töspit ettıği
binden fazla muhbirinin gö-
revine son verdigi ileri sürül-
dü.
ABD'de yayımlanan Was-
hington Post gazetesi,
CIA'nın özellikle Güney
Amerika ülkelerinde görev-
lendırdiği bini aşkın muhbı-
rini, insan haklan ihlallerine
kanştıklan gerekçesiyle iş-
ten çıkardığını iddia etti.
Washington Post'un habe-
rinde, işten çıkanlan muhbir-
lerin büyük bir bölümünün
80'H yıllarda ve 90'lann ba-
şında Latin Amenka'da gö-
rev yaptıklan. bazılannın da
Ortadoğu ve Asya ülkelenn-
de çalıştıklan ıfade edildi.
Gazete haberinde, "temiz-
liğm" 1994 yıhnda Latin
Amerika'da CIA hesabına
çalışan çok sayıdaki yaban-
cının insan haklan ihlallen
olaylanna kanştıklannı ka-
nıtlayan bir raporun ortaya
çıkmasıyla başladığını be-
hrtti.
ClA'nın eski bir yetkilisi
gazeteye yaptığı açıklamada,
söz konusu raporun CIA'nin
El Salvador'daki bir muhbi-
rinin. "bazı insan haklan ib-
lalleri olaylanndan haberi ol-
duğunu" bıldirmesinden
sonra kaleme ahndığını ıfa-
de etti.
CIA'nin eski patronu John
Deutch tarafından yürürlüğe
konulan bir uygulamaya gö-
re ajanlar, muhbirleri hak-
kında yıllık değerlendirme
raporlan sunmakla yükümlü
kılmıyor ve ınsan haklan ih-
lallerine kanşan kişileri ya
da eski suçlulan işe alamı-
yorlar.
ABD Başkanı Bill Clin-
ton'ın danışmanlanndan Ro-
bert Nuccio,geçen günlerde
CIAnın denetimden çıktığı-
nı ve demokrasiyi tehdit eder
hale geldığıni belirterek isti-
faetmişti.