Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 27 MART 1997 PERŞEMBE
10 DIŞ HABERLER
PTden Türkiye'ye
suçlama
• Dış Habeıier Servisi -
Uluslarası Basın Enstitüsü
(IPI). sonüçyıl içinde
Türkiye'deki cezaevlerinde
tutuklu gazeteci sayısının
diğer ülkelerin üzerine
çıkarak rekor düzeye
ulaştığını ileri sürdü. IPI, 1
Ocakl997tarihmde
Türkiye'de tutuklu bulunan
gazeteci sayısının 78
olduğunu açıkladı. IPI, insan
haklan ve tutuklamalar
konusunda olumlu
gelişmelerkaydettiğini ileri
süren bir ülke için bu
durumun kaygı verici
olduğunu belirterek.
yasalann değiştirilmesi
gerektiğini bildirdi. IPI,
tutuklu gazetecilenn
afFedilmesini istedi.
Arnavutluk
dupuhnuyor
• TtRAN(AA)-
Amavutluk'ta silahlı
çetelenn önceki gün biri
polis 19 kişinin öldürdüğü
bildirildi. Içişleri Bakanlığı,
önceki akşam Burrel
kentindeki bir bankaya
saldıran 3 kişinin bir polis
memurunu öldürdükten
sonra güvenlik güçleri
tarafından yakalandığını
belirtti. Başkent Tiran'da
rakip çeteler arasındaki
kavgada 2 kişinin, kimliği
belirsiz kişilerce açılan ateş
sonucu ise bir sürücünün
öidürüldüğü, Vlora
yakınlanndaki bir servis
istasyonuna dûzenlenen
saldında da işletme sahibi ile
yardımcısınm öidürüldüğü
açıklandı. Fier kentinde ise 3
ceset bulundu. Berat, Mat,
Balkıza kentlerinde birer,
Mirdita ve Gyirokaster'de 2,
Korça'da ise 3 kişi
öldürüldü.
Papua'da
dapbeciler
kazandı
• PORT MORESBY (AA) -
Papua Yeni Gine'de,
askerlerin ayaklanmasına ve
gösterilere yol açan olaylann
ardından 10 gün direnen
Başbakan Julius Chan istifa
etti. Başbakan Chan, bir
vekil atanması için 24 saat
içinde kabineyi
toplayacağını açıkladı. Chan,
parlamentonun askerlerce
kuşatılmasını ve gösterilerin
yapılmasının ardından
ülkede olası bir patlamayı
önleyebilmek için ülkenin
çıkan doğrultusunda hareket
ettiğini açıkladı.
Cezayir'de
vahşet
• Dış Haberler Servisi -
Cezayir'in güneyinde
radikal lslamcı militanlann
son 3 ay içinde toplam 80
kişiyi boğazlayarak
öldürdüğü Medea
bölgesinde geçen pazar
günü 5 kız öğrenci
katledilirken dinci
gruplardan "Silahlı Cihad
için Islam Cephesi"
(FIDA) adlı bir örgütün
lideri güvenlik güçleri
tarafından öldürüldü.
Cezayir'de yayımlanan El
Vatan gazetesinin haberine
göre kız öğrencılerin
öldürülmesinin
sorumlusunun radikal
lslamcı örgütler olduğu
tahmin ediliyor.
Kazak sınırma
Rus askeri
• ALMATI(AA)-
Rusya'nın Kazakistan ile
olan tüm sınırlanna askeri
birlik yerleştirdiği bildirdi.
Rusya, Kazakistan ile olan
7500 km'lik sınınn
tamamını askeri denetim
altına aldı. Rusya Federal
Sınır Hizmeti Başkanı,
Kazakistan'dan ülkesme
kaçan suçlular ile
sığınmacılan engellemek
amacıyla sınıriara asker
yerleştirildiğini savundu.
Yılan
korumasında
• JAKARTA(AFP)-
Endonezya'nın Semarang
kentinde 29 mayıs günü
yapılacak olan genel
seçimlerde hükümet karşıtı
göstericilerin olay
çıkarmasının önlenmesi için
20 pıton yılanı ve yılan
oynatıcılannın
kullanılacağını bildirildi.
Yarbay Harry Purdianto,
kullanılacak piton
yılanlannın 6 metre
uzunluğunda ve 15 kilogram
ağırlığında olduklannı
söyledi.
KinkeFden Erbakan'a
devlet adamhğı dersiANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Başbakan Necmettin Erba-
kan'ın kendısıni hedef alan açıkla-
malan nedeniyle Türkiye'ye kız-
gın gelen Almanya Dışişleri Baka-
nı Klaus KinkeL "Buraya başımı
öne eğmeye veya özür dilemeye gel-
medim. Benim başım dik. Mega-
fon politikası yapmaktan vazgeçe-
lim. Eğer Başbakan söy lediklerini
tekzipetmesey di Roma'dan geri dö-
necektim. Biz kapalı kapılar ardın-
da birfoirimize her şeyi söylevebiU-
riz, ancak dışany a karşı diümize
hâkim obnahyız" dedı.
Resmi bir ziyaret nedeniyle An-
kara'da bulunan Almanya Dışışle-
n Bakanı Kjnkel, Başbakan Erba-
kan'ın "Başlannı öne eğecekler"
açıklamasına sert tepkı gösterdı.
Temaslanna Anıtkabir'ı ziyaret ede-
rek başlayan ve Anıtkabir Ozel Def-
teri'ne "Atatürk, reformlann sür-
dürülmesindedemokrasinin sürek-
ti kullanılan bir araç olduğunu bt-
fiyordu" diye yazan Kjnkel. daha
sonra TBMM'ye geçti. TBMM
Başkanı Mustafa Kalemli tarafın-
dan kabul edildikten sonra TBMM
Dışişleri Komisyonu Başkanı Sedat
Aloğlu ve üyeleri ziyaret eden Kin-
kel, komisyonda hiç kadın millet-
vekili olmamasına dikkat çekti. Ko-
nuk bakan. "Bayanlar olmadığına
göresize "Sayın meslektaşlanm' di-
verek başlamamda hiç sakınca yok"
diye espri yaptı.
-Dılinc hâkim (>r
Türkiye zıyaretini hem Alman-
ya Dışişleri Bakanı hem de AB
temsilcisi olarak yaptığını vurgula-
yan Kinkel, Başbakan Erbakan'ın.
kendisine yönelik "Başını öne eğe-
cek" sözlerine şu yanıtı verdi:
"Buraya geliş niyetim, kesinHkle
ne başımıönümeeğme, ne utanç için-
de olmak ne de özür dilemck ama-
cını taşıyor. Cerek .AB temsilcisi ve
gerek Dışişleri Bakanı olarak böy-
le bir gereklilik olduğu kanısında
değüim. Eğer dün (önceki gun) Baş-
bakan'ın söviemiş olduğu iddia edi-
len sözier tekzip edilmeseydi o za-
man Roma'dantekrar Almanya'ya
dönecektim. Çünkü öyle bir sözün
sonunda buraya gelmeyi diişüne-
mezdim. Bunu kırgınlık biçiminde
ifade etmiyorum. ama açık biçim-
Almanya Dışişleri
Bakanı: "Megafon
politikası
• yapmaktan
vazgeçelim. Eğer
Başbakan
söylediklerini tekzip
etmeseydi
Roma 'dan geri
dönecektim. Biz
kapalı kapılar
ardında birbirimize
herşeyi
söyleyebiliriz,
ancak dışanya
karşı dilimize
hâkim olmahyız."
Başbakan Erbakan
Kinkel ile
görüşmesinde yine
basına yüklenirken,
önceki gün RP
grubunda öne
sürdüğü
görüşlerden geri
adım attı. Erbakan,
Almanya Dışişleri
Bakanı 'na,
"Eskiden beri
söylediğimiz bir şey
var, kimse basının
yazdıklanna
inanmasın " diyerek
çark etti.
de ifade etmek«stiyorum. Bizdevam-
lı temas vedrvalog halinde olan dost-
lar olarak aramızda dostane yakla-
şımlar içinde, açıksö/Jü olarak, ka-
palı kapılar ardında her şeyi söyle-
yebiliriz. Fakat dışanya karşı ko-
nuştuğumuzda, dilimize de hâkim
olmanuz lazun. Megafon politikası
yapmamalıyız. Daha objektif yak-
İaşmalryız. Buraya aramızdaki ha-
vayı yumuşatmaya geldim."
Kinkel, daha sonra Dışişleri Ba-
kanlığı'na geçerek Başbakan Yar-
dımcısı ve Dışişleri Bakanı Tansu
ÇiDer ile bir araya geldi. lkı dışiş-
leri bakanı baş başa görüşmenin
ardından ortak basın toplantısı dü-
zenlediler. Basın toplantısında ilk
sözü alan Çiller özetle şu görüşle-
ri dıle getirdı:
"Türkiye'nin AB ile beklentikri
açıkür. Bu beklentilerimizi KinkeTe
açıkçadilegetirdik.TürkiyeveTürk
halkı AB kanabndadır. 1963 Anlaş-
ması OeTürkiye'nin tam üyetikhak-
kı garanti alüna alınınıştır. Bunun
teyidi önemlidir. Türkiye'ye adil
davranılması.eşh kıstaslarla değer-
lendirilmesini istiyoru/. Türkiyt'ye
farkh kıstaslarla dav ranılmasu fark-
h nedenleriedçlanması anlamınage-
lir ki bu da bolge vedünya banşı açt-
sından doğru bir yaklaşım değildir.
Tfirkrye, NATO'nun genişlemesine
karşı değildir. Ancak Ban Avrupa
Birtiği,NATO'nun gücünden fayda-
lanmaktadır. Dolayısryla BAB-NA-
TO ilişkisi açıkça ortadadır. Aynı
şekikk BAB. AB'nin de önşarbdır.
Bunlar arasında doğrudan iüşki
vardır ve bu kurumlann genişle-
meleri bağunsız olarak düşünüle-
mez."
'Tam ûyeBk görûnmûyor'
Çiller' in ardından söz alan Kin-
kel, Türk-Alman ilişkilerinin her
zaman "kaHteB" bir biçimde sür-
dürüldüğüne işaret ederek, ülke-
sinde yaşayan 2.1 milyon Türkün
bir banş köprüsü olarak görev yap-
tığını kaydetti. Kinkel, Erbakan'ın
sörlerine yanıt olarak da şunlan
kaydetti:
"Bir Alman ve bir Avrupalı ba-
kan olarak başım dik olarak gel-
dim. Hiçbir Avrupalı bakanın da
Türkiye'de utanmasına neden yok-
tur. Şahsen ben Türkive'vi en zor
günlerinde, gümrük biriiği önce-
sindededestekkdim. Bununaıum-
sanması gerekir. Türkiye, Avru-
pa'va aittir. Türkiye'nin beklentile-
ri. başanlı bir Avrupa politikası ve
pragmatik bir yaklaşımı da zorun-
İu kılar. Avrupa, bugün ulaşuği nok-
taya kolay gelmedi. Bugünkü Av-
rupa sabırlı çabalann sonucudur.
NATO'nungenişlemesi ile ilgili ola-
rak üye ülketerin bitinçli davran-
malan gerekir.Türkiye, Avrupa'ya
bağbdır. Tam üyelik hedefine yöne-
Kkana ray üzerindedir. Kızağa çek-
mevevavoldan itmesözkonusu de-
ğildir. Tam üyelik yakın bir gelecek-
te gerçekleşmevecektir. İnsan hak-
lan, Kİbns sonınu ve Kürt sorunu-
nun çözülmesi gerekir."
Kinkel. bir soru üzerine, AB 'nin
hazıranda yapacağı toplantısının
aday ülkelere kapalı olacağını be-
lirtirken. "aile fötoğrannın haziran-
da çek9me\«ceğini, hazirandan son-
ra vapılacak görüşmelere göre bir
sonraki konferansa hangi ülketerin
kaUlacağının beürleneceğini, nuviJk
olasıbkla lürkiye"nin die bu grup-
ta yer alacağuu" kaydetti.
Basma suçlamayla çark
Daha sonra Başbakanlığa geçen
Kinkel, saat 16.30 sıralannda Er-
bakan tarafından kabul edıldı.
Erbakan. Kinkel ile görüşmesin-
de yıne basına yüklenirken. önce-
ki gün RP grubunda öne sürdügü
görüşlerden geri adım attı. Erba-
kan. Almanya Dışişleri Bakanı'na,
"Eskiden beri söytediğimiz bir şey
var, kimse basunnyazdıklanna inan-
masın" diyerek, RP grubunda ka-
meralann önünde söylediği sözle-
ri nedeniyle dogan bunalımı bası-
na yükledi.
Kinkel, dün Almanya Büyükel-
çiliği'nin onuruna verdiği resepsi-
yonda yaptığı konuşmada, gün bo-
yu yaptığı temaslan "Dost aa söy-
ler" sözlenyle özetledi. Kinkel, tkı
ülke arasındaki ilışkilerde dalgalan-
malar yaşanmasına, görüş farklılık-
ların olmasına karşın, bu sürtüş-
melerin iyi temelleri olan Türk-
Alman ilişkilerini bozulmaması
gerektiğini kaydetti.
Kinkel, duygusal ve aşın hare-
ketli bir dönemden geçildiğini be-
lirterek. "Aşın duygusaSığı bu^-
kıp pragmatik yoUarİa Oişkfleri sür-
dürmeliyiz.Gerginliklerigeridebı-
rakmalıvız" dedı.Görüşmeleri de-
ğerlendiren Türk diplomatlar, Turk-
Alman ilişkilerindeki "uçurumla-
nn daralüldığmı" belirtirken, Al-
man diplomatik kaynaklar. "An-
kara'run Kıbns konusndakiyakla-
şunından memnun olduklannı, an-
cak insan haklan ihlalleri ve Kürt
sorununun çözümüyie ilgili ikna ol-
madıklannı"ka\dettiler. Kjnkel'ın.
Uluslararası AfÖrgütü'nün Tür-
kiye'de işlenen insan haklan ihlal-
lariyle ilgili bir raporu insan hak-
lanndan sorumlu Devlet Bakanı
Lütfii Esengün'e sundugu öğrenil-
dr "_
Yılmazşikâyetetti
ANAP Genel Başkanı Mesut Yü-
maz, Alman Dışişleri Bakanı Kla-
us Kinkel ile yaptığı buluşmada,
Başbakan Necmettin Erbakan'ı şi-
kayet etti. Türkiye'nin AB üyeliği
önündeki en büyük engelin RE-
FAHYOL hükümeti olduğunu söy-
leyen Yılmaz, "Avrupa Birüği'nden
veAlmanya'dan beldentimiz. Tür-
ldye'vi değerlendirirken. sadece bu
hükümctin çelişkiii-yanlış nıcsaj-
lanna bakarak karar vermemele-
ridir" dedı. Yılmaz, "Sayın Ba-
kan'ın bilmesi lazım ki, bizim bu hü-
kümetle dış politika konusunda hiç-
bir diyaloğumuzyoktur. Dış poli-
tika bu hükümet zamanında iç po-
litika malzemesi haline getirihniş-
tir.." dedi
DSP lideri Ecevıt de, dün partı-
sınin grup toplantısında, "tahrik-
çi üslup nedeniyle Almanya ile cid-
di bir kriz çıkmak üzere olduğunu,
Dışişleri Bakanlığı'nın çabalany la
bunalımın şimdilik önlendiğini"
söyledi.
Avrupalı işçi huzursuz• AB ülkelerinin
bütçe açıklannı
kısmak amacıyla
izledikleri kemer
sıkma politikası,
çalışanlan işsizlik
korkusuna düşürdü.
Dış Haberler Servisi - Avrupa
Birliği'nin (AB) ajandasmdaki
en önemli maddelerden bıri olan
hükümetlerin bütçe açıklannı
azaltma hedefleri ve bu doğrul-
tuda kamu ve sosyal güvenlik
harcamalannda yapmaya baş-
ladıklan kısıtlamalar ile iş gü-
vencesinin azalması, Avrupalı
işçinin huzursuzluğunu giderek
arttınyor.
Almanya'nın çelik devlerı
Krupp ve Thyssen'in 8 bin ki-
şinin işsiz kalmasına yol açacak
ortaklık girişimini şimdilik as-
kıya almalan bıle her iki şirke-
tin binlerce çalışanın sokağa dö-
külmesini ve iş bırakma eylemi
yapmalannın önleyemedi.
Dortmund'da Krupp Hoesch
Stahl firmasının çalışanlan dün
Almanya'daki gösterilerin başını 8 bini i>si/.lik tehlik. .. an buruna gelen çelik işçisi çekivor.
ateşe dayanıklı çalışma giysile-
rini giyerek şirketin işçi çıkarma
karanna karşı gösteri yaparlar-
ken Duisburg kentinde de
Thyssen çelik fabrikasının çalı-
şanlan Krupp firması ile ortak
yatırun yapma karanru önlemek
amacıyla iş bırakma eylemi yap-
tılar.
Krupp'un Tyssen ile 5 gün-
dür süregelen ortaklık görüşme-
lerini yanda kesmesi, Alman-
ya'da özelikle çelik ve maden
sektörlennde giderek yayılan
"işsiz kalma korkusunu" önle-
ARJANTtN CU1NTASINA DESTEK VERDİĞt İÇİN MAHKEMEYE VERİLtYOR
Papa9
nın işkencesever adamı
BÜENOS AIRES (Reuter) -
Arjantin'de Plaza de Mayo
Anneleri adıyla bilinen kayıp
annelerinin oluşturduğu insan
haklan örgütünün, Vatıkan'ın
cunta dönemi Arjantin
temsilcisi Pio Laghi aleyhine.
1976-1983 yıllan arasında
iktidarda olan askeri yönetim
ile işbirliği yaptığı
gerekçesiyle ttalya'da dav a
açacağı bildirildi. Plaza De
Mayo Anneleri'nin lideri Hebe
de Bonafini, Reuter haber
ajansına yaptığı açıklamada,
"20 mayıs günü Pio Laghi
aleyhine, Arjantin'deki
yasadışı baskılara doğrudan
kanşüğı gergekçesiy le dava
açacağız. Bıınu Italyan
avukatiar ve insan haklan
örgütleriyle büiikte yapacağız"
dedi.
Ulusal Kayıp tnsanlar
Komisyonu'nun (CONADEP)
yaptığı araştırmaların
sonucunda, Vatikan'ın 70"lı
Arjantinli anneler 21 yıldır mücadeleierini sürdürüyor.
yıllardaki Vatikan Temsilcisi
Monsenyör Laghi'nin. "Kirli
Savaş"'a katıldığı belırlenen
1.351 kışılik listenın arasında
olduğu ortaya çıkmıştı. Ama
Katolık Temsılci'nin adı,
CONADEP tarafından
yayımlanan "Bir Daha Asla"
adlı kitaptakı son listede yer
almamıştı. Kitapta, askeri
yönetimin solculara yönelik
baskılan ve işlediğı suçlara yer
veriliyordu.
Avukat ve insan haklan
eylemcisi Emilio Mignone,
1986'da yayımlanan bir
kitapta, CONADEP üyelerinin
o zamanki Dev let Başkanı
Raııl Alfonsin ile Vatikan
Temsilcisi'nin durumu üzerine
konuştuklanm ve Temsilci'nin
adım listeye koymaktan
vazgeçtiklerini yazmıştı. Pio
Laghi. 1983'te demokrasiye
geçildikten sonra insan haklan
ihlalleriyle suçlanan ama
Başkan Carlos Menem'in
1989'da ilan ettığı af ile dığer
suç ortaklanyla birlikte serbest
bırakılan General Jorge Rafael
Vldela hükümeti döneminde
Vatikan Temsılciliği görevini
yürütmüştü.
Laghi, General Videla'yı iş
basına getiren 1976
darbesınden ikı ay sonra
"General Vldela'nın ülkeye
banşı getirmek için
söyledikleriyle Tann'nın,
Arjantin'in banş içinde
yaşaması arzusu arasında çok
değerii ve cesaret verici bir
benzertik var" demişti.
meye yetmiyor. Krupp fabrika-
sının işçi konseyi başkanı Juer-
gen Hafher, ışçilerin iş güven-
likleri sağlanana kadar iş bırak-
ma eylemini zaman zaman sür-
düreceklerini açıkladı.
Huzursuzluk ya^ıhyor
Intemational Herald Tribune
gazetesinin haberine göre Av-
rupa'da işcilerin huzursuzluğu
giderek yayılıyor. Harcamalann
kısılmasından ve bu çerçevede
sosyal ve mali güvenliğin gide-
rek yok olmasından korkan yüz
binlerce işçi sokaklara dökülü-
yor. Geçen haftalarda otomotiv
sektörünün önde gelen isimlerin-
den Renault firması çalışanlan-
nın Belçika, Fransa ve Ispan-
ya'daki fabrikalann bazı birim-
lerinin kapatılmasını ve işten çı-
karmalan protesto etmek için
yaptıklan grevler. Almanya'da ek
yardımlann azaltılmasından en-
dişelenen maden işçilerinin yü-
rüyüşü, Fransa'da sağlık bütçe-
sindeki kesintileri portesto eden
tıp öğrencilerinin grevi, 300 bi-
ni aşkın İtalyan işçisinin hükü-
metin daha fazla istihdam ya-
ratması gerektiğini söyleyerek
gösteri düzenlemesi Avrupalı iş-
çının bu korku ve tedirginliğinin
en büyük göstergesi.
Yaşlı kıtanın siyasi, sanayi ve
ticaret liderlerine göre işcilerin
bu ayaklanmalan hükümetlerin
tamamen köşeye sıkıştığı bir dö-
neme rastlıyor.
Zira, ortak para birimine ge-
çilmesi için Maastricht Anlaşma-
sı uyannca yıllık bütçe harcama-
lannm behrli bir oranda azaltıl-
masını sağlamak amacıyla hü-
kümetler gerek kamu harcama-
lannda gerekse sosyal güvenlik
konulannda kısıtlamalara gidi-
yorlar.
Bu hafta Italya ve Belçika hü-
kümetleri tasarruf önlemlerini
uygulamaya sokmayı planlıyor-
lar. Almanya Maliye Bakanı
Theo Weigel'de geçen hafta so-
nunda bir açıklama yaparak
Bonn'un da ortak para birimi
için uyulması gereken hedefle-
re ulaşmak amacıyla sosyal yar-
dım harcamalannda kısıtlama-
lara gidileceğini bildirmişti.
Avrupa Biriiği ortak para bi-
rimine geçilebilmesi için üye ül-
kelerin bütçe açıkJannın gayri
safi yurt içi hasılanın yüzde
3'ünü geçmemesi gerekiyor.
Ziyaretin perde arkası.
Başbakan'ın
diplomatik
hezimeti
• Başını öne eğeceğini öne süren
Erbakan'ın sözleri üzerine gezisini
iptal etme tehdidinde bulunan
Almanya Dışişleri Bakanı Kinkel,
Dışişleri Bakanlığı'nın resmi düzeltme
vaadi üzerine Ankara'ya geldi.
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan Necmet-
tin Erbakan'ın, Şansölye Hel-
mut Kohl'ün kendisine yap-
tığı daveri "zafer" havasıyla
sunmasına karşın Almanya
Dışişleri Bakanı Klaus Kin-
kel'in Türkiye'de "başDUÖnü-
ne eğmek zorunda kalacağı-
nı"öne sürmesı "diplomatik
bir hezinıet'"le sonuçlandı.
Erbakan'ın RP grubunda-
kı sözlerini, Avrupa Birli-
ği'nin temelini oluşturan Ro-
ma Anlaşması 'nin 40. yıldö-
nümü nedeniyle bulunduğu
Roma'dakı konferansın çıkı-
şında eüne verilen Alman Ha-
ber Ajansı "DEA"nın bülte-
ninden öğrenen Kinkel sinir-
lendi. Ankara'daki DEA tem-
silciliğini telefonla kendisi
arayan Kinkel. Erbakan'ın
açıklamalan konusunda bil-
gi aldı ve Bonn ile temasa
geçti. Kinkel'in, "Erbakan
sözlerini düzeltmezse Türki-
ye ziyaretini iptal edeceğim*'
mesajını vermesı üzerine ha-
rekete geçen Dışişleri Bakan-
lığı. başbakanın sözlerinin
yanlış anlama nedeniyle so-
run yarattığını Alman tarafı-
na iletti. Ancak Erbakan'ın
sözlerini TBMM TV ve bant
çözümlerinden de teyit eden
Almanya'nın Türkiye Büyü-
kelçiliği, resmi açıklama is-
temine de olumlu yanıt aldı.
Bu ginşimleri "Erbakan'ın
özürü" olarak kabul eden
Kinkel. yaklaşık iki saatlik
bir gecikmenin ardından ön-
ceki gece saat 23.30 sıralann-
da Ankara'ya indi. Kinkel'in
zıyareti, Türkiye'nin Erba-
kan'ın sözlerini geri aldığma
ilişkin ginşimleriyle gerçek-
leşebildi.
Kinkel, dün sabah Alman
gazeteciler için düzenlediği
kahvaltıh basın toplantısın-
da da tepkisini şöyle dile ge-
tırdi:
" Erbakan'ın ifadeieri dost-
ça bir yaklaşım değil. Ben
Tüıidye-AB arasındaki güm-
rük biriiğinin sağhklı işkyişi
için Vunanistan'a karşı çaba
harcıyorum. vetoyu kaldır-
ması için iknaya çalışıyorum.
Ancak Türkiye bizim başı-
mm eğmemizi istiyDr. Hiç kuş-
kusuz Türkiye rayının yanın-
da değiL üzerindeduracakur.
Ancak şuandagörülebilir bir
gelecekte Türkiye AB üyesi
olamaz. Bunu ABD'nin esld
ve şu andaki dışişleri bakan-
lanna da sövledim."
Boeing-737'lerde
ölüm tehlikesi
LONDRA (AFP) - lngiliz
BBC televizyonu, basına sız-
dınlan ABD hava güvenliği
müfettişlerinin raporuna da-
yanarak verdiği bir haberde, şu
an kullanımda olan 3 bin adet
Boeing 737 tipi uçağındümen
tasanmlannın hatalı olduğu-
nu ileri sürdü. Televizyon,
ABD Ulusal Ulaşım Güven-
liği Kurulu'nun(NTSB). »Dû-
men kilitlenmesi arük olasıhk
dışı bir olay olarak düşünüle-
mez. Bu durum Federal Hava-
ahk Dairesi'nin (FAA) verdi-
ği ruhsadann güvenilirtiğine
Oişkuı ciddi kuşkıdar ıryandF
nyor" dedığini belirtti. Ha-
berde, NTSB'nin 737 tipi
uçaklann aynı tür uçaklarla
aynı güvenlik düzeyinde olma-
dığını vurguladığı bildirildi.
BBC, NTSB'nin yakmda, bir
ya da iki büyük uçak kazası-
nın dümen sorunlanndan kay-
naklanmış olabileceğıni sav-
layacağını duyurdu.
BBC haberinde, yenilen-
memiş 737'lerin lOayda 1 or-
talamayla satışınm sürdüğü-
ne yer verdi. Haber progra-
mında. uzmanlann. dümen so-
nuna kadar (26 derece) dön-
dürüldüğü zaman kilitlenerek
uçağın yere çakılmasına neden
olabileceğini ortaya çıkardı-
ğı anlatıldı.
Programda konuşan Boeing
başmühendislerinden Mike
Denton. NTSB'nin vardığj so-
nuçlara katılmadığını ve
NTSB'nin bazı noktalardaya-
raldığını söyledi. Denton, 1991
yılında Colorado Springs'te
ve 1994'te Pittsburgh'dadüşen
uçaklann düşüş nedeninin dü-
men sorunlanndan kaynak-
landığına ilişkin kanıtlar ol-
duğu yolundaki savlan yalan-
ladı. Denton, bütün araşurma-
lara karşın bu kazalann nede-
ninin kesin olarak belirieneme-
diğini söyledi. Haber progra-
mında Ingiltere, Hindistan,
Panama ve Virginia'da ger-
çekleşen kazalann dümen ha-
tasmdan kaynaklanmış olabi-
lecegine yerverildı. NTSB' nin
1981 -1991 yıllan arasmdabaş-
kanlığını yapan Jim Bumett,
NTSB'nin yaptığı araştırma-
nın, Boeing uçaklannın, Bo-
eing şirketinin FAA'ya verdi-
ği yanlış bilgiler temel ahna-
rak ruhsatlandınldığını orta-
ya çıkardığını belirtti.
lngiliz seçimlerine
IRA bombalan
Dış Haberler Servisi - tngil-
tere'nın orta kesimindekı
Wilmslow kentinin merke-
zinde iki büyük patlama
meydana geldi.
Sky televizyonu, polisin,
patlamalar öncesinde. Ku-
zey İrlanda'nın bağımsızlı-
ğı için mücadele eden tr-
landa Cumhunyet Ordu-
su'ndan (IRA) şifreli bir
telefon aldığını bildirdi.
Polis, Manchester yakının-
daki kentin gan önünde ve
bir karakolun önünde bir-
kaç dakika arayla
meydana gelen patlamalar-
da ölü ve yaralı olmadığını
açıkladı.
Bu arada. BBC radyosu,
yine ülkenin orta kesimin-
de bulunan Doncaster kenti
ganna bomba yerleştirildi-
ği yolunda polise gelen bil-
gi üzerine, gar ve çevresi-
nin boşaltıldığını bildirdi.
tngiltere Başbakanı John
Major, gazetecilere yaptığı
açıklamada, patlamanırt
IRA'nın işi gibi göründü-
ğünü söyledi.
Sinn Fein'in Kuzey lrlan-
da'daki seçimlere katıldığı
bir anda meydana gelen
patlamalann demokrasiye
büyük bir saygısızlık oldu-
ğunu ifade eden Major.
"Umarım IRA, Kuzey Ir-
landa'da sandık başındaki
kampanyasına İngiltere'de
bombalarla devam etmez"
şeklinde konuştu. ingilte-
re'de 1 mayısta yapılacak
genel seçimin favorisi ola-
rak görülen işçi Partisi'nin
lideri Tony Blair, patlama-
lardan sonra yaptığı açıkla-
mada, IRA'ya eylemlerine
son veımeleri çağnsında
bulunarak "1 Mayıs seçim-
lerinde hükümet el değiştir-
se de İngihere'nin örgüt ko-
nusundaki yaklaşımı değiş-
mevecektir"