Katalog

26 MART1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Eski vekiltere kıpmıa pasaport • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMMİçışleri Komasyonu'nda. eski milletvekilieri ile ıl ve merkez valılerine kırmızı, işçi ve işveren konfederasyonlan başkanlanna da yeşil pasaport venlmesini öngören öneri kabul edildi. Dışişleri Bakanhğı Konsoiosluk lşleri Genel Müdürü Altan Karamanoğlu, komisyonu 'diplomatik ınandıncılık' konusunda uyanrken Ingiltere Başbakanı John Major'ın bıle normal pasapon kullandığına dikkat çekti. Hastanelen de özelleştirilecek • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller dün Sağlık Bakanı Yıldınm Aktuna'nın da katıldığı "Sağlıkta Reform' toplantısından sonra yaptığı açıklamada, hastanelerin 49 yıllığına de\ir yoluyla özelleştirilmesıni, 'Türkiye'nin Avrupa Bırliğı (AB) rayına oturduğu ortamda büyük bir atılım' oiarak açıkladı. Sağlıkta reform çalışmalannın tamamlandığını. yasa taslağının Bakanlar Kurulu'na sunulacağını bildiren Çiller, "Benım vatandaşım bir tür müşteri olacak. baştacı olacak" dedi. *Erbakan tehlikeli oynuyor' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Demokrat Türkiye Partisi (DTP) Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk. kendisinın de içinde bulunduğu toplantıda alınan MGK. kararlanna muhalefet eden Başbakan Erbakan"ın 'çok tehlikeli bir iç politika oyunu oynadığmı' söyledi. Cındoruik, partısinın başkanlık dıvanı toplantısından cnce yaptığı açıklamada. MGK kararlannı ' 1 Mart muhtansı' olarak nitelediklerini ve "Knz ştmdi başltyor" dediklerini anımssttf: Cindoruk, aradan geçen sürenin kendilerini haklı çıkardığını belırttı. Emmioğlu'na soruşturma • GAZIANTEP (Cumhuriyet)-RPTi Kahraman Emmioğlu hakkında 'Orduyu küçük düşürücü sözler sarfettiği" gerekçesiyle soruşturma açıldı. TSK'mn Adalet Bakanlıgf na suç duyurusunda bulunmasından sonra harekete geçen Gazıantep Cumhunyet Savcılığı, tartışmaya yol açan konuşmanın incelendiğini söyledi. Emmioğlu, 24 Şubat 1997'deRPGaziantep genişletilmiş il divan toplantısında. Orgeneral Çevik Bir'ın ABD'de "Sincan'da demokrasiye balans ayan yaptık" bıçimindeki konuşmasına tepki göstererek "O kafalar duvara çarpılmalı" demişti. 10 PKK'Iİ iUdürüldü • DİYARBAKIR (Cumhurhet Bürosu) - Diyarbakır'ın Hani ilçesinde güvenlik güçleri tarafindan gerçekleştirilen operasyonlarda. 10 terörist öldürüUiü. Lice ilçesinde de güvenlik güçleri tarafindan yapılan arama ve yol kontrollerinde 2 terörist yakalandı. Bölgede operasyonlann aralıksız sürdürüldüğü bildirildi. Öte yandan PKK'nın elınde 4 aydır rehin tutulan AGİT Kuzey Irak Daımi Temsilcısı ve İnsan Haklan Derneği Başkanı Davut Bagistani dün serbest bırakıldı. Kuveyfle işbirliği • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye ile Kuveyt arasında vakıflar konusunda işbirliği çalışmalanna başlandı. Resmı bir ziyaret için Türkiye'de bulunan Kuveyt Adalet. Evkaf ve İslam lşleri Bakanı Dhaifallah Sharar, dün Devlet Bakanı Ahmet Cemil Tunç'u ziyaret etti. Tunç, ıki ülkenin de vakıflar konusunda zengin olduğunu belirtirken, Sharar da "Gerek kamuoyu yaranna olan dernekler, gerek vakıflar alanında Türkiye ile işbirliği yapmak istiyoruz" diye konuştu. Tansu Çiller 'önce başbakanlık, sonra seçim' planını uygulamaya çalışıyor DYP'nin 'seçhn çafanu 9 ANKARA (Cumhuriyet Bün»su) - RE- FAHYOL hükümetınin, Milli Güvenlik Ku- rulu (MGK) kararlannın yaşama geçırilme- si sürecinde bunalımlara gebe olması. erken seçim olasılığını da öne çıkardı. DYP Genel Başkanı. Başbakan Yardımcısı Tansu Çil- ler'in. başbakanlık sırasının haziran ayında kendisıne geçmesini isteyeceği; talebinin ge- n çevnlmesi olasılığını dıkkate alarak se- çim yasasında değişıklik çalışmalannı baş- lattığı belirtildı. Baskın seçime hazırlandığı öne sürülen RP'nin kurmaylan ise seçim ya- sası tartışması için zamanlamanın uygun ol- madığı görüşünü savundular. DYP'nin iki dereceli seçim sistemini esas alan yeni seçim yasası hazırlığmın temelin- de "başbakanhk'" hesabının yattığına dikkat çekildı. DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in başbakanlıkta dönüşüm zamanını bir yıl er- kene çekme önerisini, hükümet protokolün- dekı "eşit sürelivedönüşümlü" hükmüne da- yanarak gündeme getıreceği bildirildi. DYP kurmaylan, Çiller'in haziran ayında, Erba- kan'dan başbakanlığın kendisine verilmesi için talepte bulunacağına dikkate çekerek • DYP, ortağı Refah Partisi'nin karşı çıkmasına rağmen dar bölge ve iki turlu seçim sistemi için çalışma başlattı. DYP kurmaylan nisan ayından itibaren örgütleri seçime hazırlayacak. RP'ye göre parlamentodan seçim karan çıkmaz. "Bu avkın bir durum değil. ProtokflMede bu konu karara bağlandT dediler. DYP Baş- kanlık Dıvanı'nı üst üste toplayan Çiller'in, Erbakan'ın. önerisini geri çevirmesi olasılı- ğına karşı kurmaylanna seçim yasası, seç- men kütüklerinin yenilenmesi ve nüfus sa- yımı konulannda hazırlıklann tamamlanma- sı talimatı verdiği ögrenildi. DYP Genel Başkan Yardımcılan Hayri Kozakçıoğlu, Necmettin Cevheri ve Hasan Ekinci nın. Türkiye de bugüne kadar uygu- lanan seçim modellerini, TÜSİAD'ın öneri- leri ile ANAP Izmir Milletvekıli Işın Çele- bi'nin konuya ilişkin yapıtım incelemeye al- dıklan kaydedildi. Hükümeti eskisine oran- la daha az savunmalan dikkat çeken DYP kurmaylan. nisan ayından itibaren örgütler- de seçim çahşmasını başlatacaklar. DYP ge- nel başkan yardımcılan 80 ilin 45 günlük sürede seçime hazırlanmasını takvime bağ- ladılar. DYP'nin üzerinde durduğu seçim sistemi, dar bölge ve iki dereceli formüle dayanıyor. RP sıcak bakmıyor Hükümetin büyük ortağı RP, DYP'nin se- çim yasasında değişiklik girişimine sıcak bakmadı. RP Grup Başkanvekili Salih Ka- pusuz, hükümetin görevinin başında olduğu- nu belirterek "Yeni birseçimyasasıtarüşma- sı için zaman ve zemin hiç uygun değil. Bir H kiydhkpariamentolardan seçim karan çıka- nlması da hiç mümküm değil. Ancak seçim isteyebilecek ve seçimden kârh çıkacak tek parti RPdir" dedi. Siyasal partilerin erken seçim konusuna yaklaşımlan şöyle: ANAP cephesi: DYP'nin iki turlu seçim önerisi ANAP'ta şaşkınlıkla karşılatıdı. ANAP Genel Başkan Yardıcısı Yaşar Dede- lek 24 Aralık seçimlerinden önce ANAP'ın iki turlu seçim sistemine yönelik önensinin DYP Hderi Çiller tarafindan reddedıldiğini anımsattı. DSP-CHP cephesi: DSP, erken seçime so- ğuk bakıyor. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, tüm açıklamalannda "Erken seçim bugünkü sivasal tablovu fazla değiştirmez. Parlamento içüıden REFAHYOL'a karşı bir seçenek çıkanlır" mesajı verdi. CHP ise REFAHYOL'a karşı mücadele- de DSP'nin yeterince etkın olamaması ne- deniyle kendi puanının arttığı kanısında. Bu nedenle CHP tarafı olası bir erken seçime daha sıcak yaklaşıyor, ancak bunun için de biraz daha zaman kazanmak ıstıyor. MHP-BBP cephesi: Son seçimlerde par- lamento dışı kalan MHP, erken seçime sıcak yaklaşıyor. ANAP ile seçim ıttıfakı yaparak parlamentoya giren BBP ise erken seçime karşı tavır koydu. Deniz Baykal 'Başbakan Erbakan küstah' ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. RP'nin artık "çift kişüik- ü" parti olmaktan çıkma- sı gerektiğini söyleyerek "Çankaya'da güvercin, meydanda şahin olun- maz" dedi. Susurluk ola- yıyla ilgilı dokunulmazlık tezkerelerini "biraydırsu- menindetutan" Başbakan Necmettin Erbakan'ın "küstahça" bir ifadeyle "Ne zaman konuşulacagı- nı hükümet takdir ede- cek" dedığıni aktaran Baykal, "Adalet Baka- nı'nın da başbakaıun da görevi, postacı gibi bu tez- kereleri iletmektir" diye konuştu. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, partisinir. gruptoplantısının açılışın- da yaptığı konuşmada, hü- kümetin RP kanadının çe- lişkili, tutarsız tavırlannı eleştirdi. "Çankaya'da güvercin, meydanda şahin olun- maz" diyen Baykal. ana- yasal kürumlann "birbiri- ne tuzak kurmaya, birbir- lerini atlatnıava. aldatma- ya kalkışmasının en büyük kriz olduğunu" söyledi. Baykal, "MilB Güvenlik Kurulu'nda (MGK) her söylenene'evet' diyeceksi- niz, arkasından parçası ol- duğunuz kararlara karşı çürütme kampauyasııu el altından himave edeceksi- niz. Başbakan'ın kimseyi aldatamayacağını artık anlaması lazım. Anayasal kurumlar birbirine karşı yalan söyleyen kurumlar oktu. *Hı derim, şimdi köşeyi döner atlatma anlayışı iz- lerim' tavmla Türkiye''yi bir yere götüremezsiniz" dedi". Türkiye'de bugün yaşa- nanlan "içtenlik.rutarülık 1013" olarak nıteleyen D- eniz Baykal, 8 yıllık eğiti- min ülkenin en önemli so- runu olduğuna dikkat çek- ti. Üç lisedeki ülkücü baskılara karşı oluşturulan veliler girişimi, olaylar karşısında gerekli makamla- ra suç dmıırusunda bulunulmasına \e bazı "küçük Çathlar" hakkında yasal işlemler yapılmasına karşm saîdınlann devam ettiğine dikkat çekti. (Fotoğraf: HATtCE TUNCER) 'Ülkücü oV baskısma velitepfdsi İstanbul Haber Servisi - Bir grup veli. Beyoğlu Ticaret Lısesi. Hasköy Lisesi ve Kaptanpaşa llköğretim Okulu'nda öğreninn gören çocuklannın Ülkü Ocaklan Derneği'ne (ÜOD) zorla üye yapılmak ıstendiğinı öne sürdü. "Yavru Çathlar çocuklanmızın üzerinden cllerini çeksin". "Çocuklannuzm küçük Çathlar ounasuıa müsaade etmcyeceğiz r pankartlan taşıyan veliler, "Bizfer çocuklannuzm özgür, demokratik, bilimsel bir eğitim almasını istiyoruz" dediler. Okmeydanı Halk Meclisi Girişimi dün Şişhane'deki Beyoğlu Ticaret Lisesi önünde bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada birçok öğrencinin. okullanıun bulunduğu ilçelerdeki Ülkü Ocaklan derneklerine zorla üye yapılmaya çalışıldığı ifade edildi. Açıklamada, "Bunu kabul etmeyen öğrenciler tehdit ediunekte, dayak, küfür gibi baskılaria karşüaşmaktadır. Çocuklanmız, okul çıkışı yoDarda ve otobüs duraklannda. herkesin gözü önünde kaçırılarak Ülkü Ocaklan'na götürülmüş ve orada sopalarla dövme ve falaka türü işkencelere manız kalmış, mezheplerine kadar sorguya çekilmişlerdir. Birçoğu ise j j sokaklarda vahşice dövü6nüşfur" denildı. Özellikle Beyoğlu Ticaret Lisesi, Hasköy Lisesi ve Kaptanpaşa tlköğretim Okulu'nda saîdınlann açıkça yaşandığı belirtilen açıklamada. "Biziasıl tedirgin eden ise çocuklanmızm savunmasız bırakılıp her birinin birer Çatlı olmasının istenmesidir" gönlşü savunuldu. Rahşan Ecevit faksla kongre iptal etti OMERŞAN RİZE- DSP Çayeh ilçe kongresı yapıhrken Rahşan Ecevit'in faks emn ile iptal edildi. Önceki gün saat 12.00'de parti binasında başlayan ve yoğun tartışmalann zaman zaman itışmelere dönüştüğü DSP'nin Çayeli ilçe kongresı sürerken, saat 12.43'te kongre salonuna gelen bir faks ortalığı kanştırdı. 1997345 sayılı Genel Başkan Yardımcısı, Genel Merkez Örgüt Kurulu üyesi Rahşan Ecevit ımzalı faksta, Çayeli ilçe konşresinin Genel Merkez Örgüt Kurulu'nun 24 Mart 1997tarihve36 no'lu karan ile ileriki bir tarihe ertelendiği belirtilerek, konunun Kaymakamhk ıle İlçe Seçim Kurulu'na bildirilmesi istendi. Gelişme üzerine İlçe Seçim Kurulu Hâkimlıği'ne başvuran DSP'lıler Çayeli İlçe Seçim Kurulu Başkanhğfmn 1997/4 sayılı karan ile seçimin durdurulduğunu ilan ettiler. Muğla'ya 7 aydır, Denizli il yönetimine de 2 aydır atama yapılamadı DSP örgütleri boşahyorİZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Parti ıçi tartışmalann giderek tırmandığı DSP, Ege'de yönetici bulma sıkıntı- sı yaşıyor. Örgütlerin genel merkeze karşı takındığı tavır nedeniyle boşa- lan Muğla il ve merkez ilçe yönetim- lerine 7 aydır, Denizli il yönetimine de 2 aydır atama yapılamadı. Genel merkezi eleştiren Bahkesir İl Başka- nı Deniz Sugjıy, görevinden istifa et- ti. DSP il ve ilçe örgütlerinde yapıl- mayan kongrelerin daha büyük sıkın- tılara yol açacağı bildiriliyor. Muğla'dan OzcanOzgür'ün habe- rine göre, il yönetıminde parti içi de- mokrasi kavgası geçen yıl başladı. Muğla delegelerinden HDal Köseoğ- lu, kongrenin yapılmaması nedeniy- le Muğla İl Seçim Kurulu'na başvur- du. Seçim Kurulu Başkanı Fevzi Al- tınokun Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunmasıyla tır- manan kavga sonucunda, eylül ayın- da Eminer İçten başkanlığındaki il yönetimi ve merkez ilçe yönetimi is- tifa etti. Eminer îçten, o dönemde genel merkezi suçlarken. "Tüm ilçe ve bel- de örgüüenmelerini yapnk. Ama bu- güne kadar genel merkezden hiçbiri- nin onayuu alamadık. Bu genel mer- kezin değjşmesi lazım. Muğla millet- vekflimiz de ilgüenmhor. Sanki btdm değil, Rahşan Hanım'uı milletveküi" açıklamasını yapmıştı. Bu sözlerin üzerinden 7 ay geçti. Geçen sürede DSP Muğla örgütüne atama yapılma- dı. Partinin şu anda il ve ilçe başkan- lan bulunmadığı gibi kaç üyesi. kaç delegesi olduğu bilinmiyor. Eski yö- neticilerin hiçbiri konuşmak istemi- yor. Muğla'da şu anda partiyi tek ba- şına milletvekıli Fikret L zunhasan temsil ediyor. Balıkesir'den Coşkun Vanıan, DSP il yönetimindeki huzursuzlugun İl Başkanı DenizSugay'ın ıstifasıylaso- nuçlandığını bildirdi. Atamayla il başkanhğı görevine getirilen Hüse- yin Cuma'nın geçen yıl eylül ayında istifa etmesiyle il başkanı olan Deniz Sugay, istifasına gerekçe olarak "ge- nel merkeâr. yönetim tarzmm kişili- ği ve düşünce anlayışı ile uyusmama- smı" gösterdi. Bu arada Sugay ile bir- likte bazı yönetim kurulu üyelerinın. ilçe örgütlerinin de istifa etmeyi dü- şündüğü. istifalann önümüzdeki günlerde yoğunlaşacağı bildirildi. Denizli "den ömer Yurtseven'in bıldirdiğıne göre, DSP'nin kurulu- şundan bu yana il ve ilçe yönetimle- rinın atamayla belirlendiği yörede parti yaklaşık 2 aydır sahipsız. Ece- vitler'in parti içi demokrasiyi işlet- mediklerini gerekçe göstererek top- luca istifa eden il ve merkez ilçe ör- gütüne yönetici bulmakta zorluk çe- kilivor. DSP'nin istifa eden il yöne- ticilerinden Haşim Bozbıyık, seçim- le işbaşına gelmesı gereken örgütle- rin atamayla belırlendığıni, bunun büyük sıkıntılar yarattığmı vurgula- dı. IRMIKI AYDIN ENGİN e - mail: engin (a planet.com.tr Necati Ozdemir i artık siz de tanıyorsunuz. Sağmalcılar Ceza- evı'nin savcısı. Adalet Bakanı'nın "huzurunda" cezaevındeki mah- kûm ve tutuklulann "fosseptik içinde yaşadıklannı" söyledi. Şev- ket Kazan, savcıyı "Burada böy- le konuşmanıza müsaade ede- mem. Oturun yerinize" diye ya- nıtladı. Savcı Özdemir önce top- lantıyı terk etti, sonra da üç gün- lük "mazeret izni"r\e çıktı. Özdemir, inceliklerie düşünen, açıksözlülüğünü kabalığabaşvur- madan sürdürebilen bir hukukçu. 0 yüzden "fosseptik" dedi. Bızci- leyin edepsız bir gazeteci ıçın bu kadar inceliğe gerekyok. Savcının fosseptik dediği, malûm, "bokçu- kuru". Mahkûm ve tutuklulann ceza- evlennde sık sık (aslında fazla sık) bok çukuriannın içinde, yanında, yakınında yaşamak zorunda kal- dıklan ise gene bizcileyin oralan sık sık (aslında fazla sık) mesken tutmuşlar için sır değil. Patlayan lağımlar, günlerce su verilmediği için kullanılmaz hale gelmiş kenef- ler, Türkiye cezaevlerinin günlük yaşam gerçekleridir. Şevket Kazan gibileri fırsatını getirdiler mi "Biz de o cezaevleıin- den geçtik" diye akıllannca hava atarlar, ama palavradır. Onlar "o Necati Özdemir'in Yanılgısı cezaeWeri"nden geçmediler. 12 Eylül sonrasında bir süre konuk edildiklerı Ankara Dil Okulu'nun tuvaletleri ile -ömeğin- Sağmalcı- lar Cezaevi'nin tuvaletleri arasın- da, mıkroplardan anndınlmış (ste- ril) bir laboratuvar ile geceyansı Beyoğlu nun arka sokaklan kadar fark vardır. Geçelim. Konumuz ne Şevket Kazan, ne cezaevlerinin kenefieri. Herikisinin de bir an önce Türkiye'de "kötü birer anı" olmalannı dileyelim ve geçelim. ••• Gözlerı uykusuzluktan kızar- mıştı. Gene de gülümsemeyi be- ceriyordu. Cezaevlerinde Türki- ye'yi sarsan açlık grevleri yeni bit- mişti. Açlık grevlerinin hemen ar- dından yeni savcı olarak atanmış ve göreve başlamıştı. Sağmalcılar Cezaevı'ndeki odasında, birkaç gazeteci ve insan haklan savunu- cusu avukatla görüşüyordu. Af- yon'dan yeni gelmişti. Geldiğın- den berı gün ve gecelerini Sağ- malcılar Cezaevi'nde geçirmişti. Türkiye'nin gündeminde yer al- mış, gazetelerde birinci sayfaya, TV kanallarında birinci sıraya ha- ber olmuş ne kadar siyasi, gayri si- yasi varsa hemen hepsı Sağmal- cılar'ın dört duvan arasındaydılar, hemen hepsi ilk fırsatta tüymeye yeminli ve kararlıydılar. Siyasıler -haklı- yaşam deney- leriyle cezaevi savcısının kimliğin- de bir baskı ve zulüm aygrtı görü- yoriardı. Ülkücü, ülküsüz mafya babalanndan tetikçilerine kadar uzanan kocaman bir it uğursuz ta- kımı ise cezaevi savcısı denince "rüşvetle satın alınan, hukukçulu- ğunu okul sıralannda bırakmış bir adam" anhyorlardı. Necati Özdemir ise karşımıza geçmiş, ciddi ciddi anlatıyordu: - Yasa bu adamlan ve kadınla- n mahkûm etmiş. Yaptığın işin ce- zası bu kadar, demiş. Öna bu ce- zadan biradım fazlasını çektırme- ye kimsenin hakkı yok. Ben tutuk- lu ve mahkûmlann sadece ceza- lannı çekmeleri ve sadece ceza- lan kadar çekmelerini sağlamak- la yükümlüyüm. Bu anlamda ben ceza almış yurttaşlanmın hizme- tindeyim... Odadakılerin hepsi az ya da çok (aslında çok) "polıs - cezaevi- sav- cı" tezgâhından geçmiş kişilerdi. Sağmalcılar'ın yeni savcısına çak- brmadan, bırbırlenne bakıp, bıyık altından güldüler. Akıllarından "Vay, Sağmalcılar'a bir kuş düş- müş. Bunu, içerideki sansahar paramparça eder" diye geçirdiler. Savcı Necati Özdemir'le soh- bet bitip cezaevi binası terk edilir- ken gazeteci, arkadaşına sordu: - Ne kadar dayanır sence? - En çok altı ay. - Yok deve. Altı hafta veririm. Is- tersenbirhaftadaavans. Yanibeş hafta... Öteki gazetecinin gözü yemedi anlaşılan ki "bir rakı masasma" bahse girmeye yanaşmadı. İki kaşariı gazeteci de yanıldı. Siyasiler koğuşunda da, gayri siyasilerin koğuşlannda da savcı Necati Özdemir alışılmayanı ba- şardı. Aynntıyı boşverin. Tutuklu ve mahkûmlan önce birer insan, sonra birer yurttaş olarak kavradı- ğını onlara anlattı; kavramayanla- nna da kavrattı. Yani feci halde yanıldı. Tutuklulann, hükümlülerin say- gısını, sevgısını ve -olacak ış mı - güveninı kazanmayı önemli sandı. Sabahın ayazında kuyruga gıren tutuklu yakınlanna "Allah Allah, dünyada böyle savcılar da olur- muş demek" dedirtmeyı hüner sandı. Hukuk fakültesi koridorlannda donandığı bilgileri. sindırrjıği ılke- leri cezaevi koridorlannda hayata geçirmeyi önemli sandı. Hukuk devletinden dörtnala kaçanlann egemen olduğu bir ülkede, hukuk devleti kurallannın geçerlı olduğu bir "kurtanlmış bölge" yaratabıle- ceğini sandı. Feci halde yanıldı. Düzen, Adalet Bakanı Şevket Kazan'da ete kemiğe bürünüp hu- kuku ciddiye alan bu avanak sav- cıya bilmesi gerekeni gösterdi, an- lamak istemediğıni anlattı, kavra- madığını kavrattı... Ne ki çocukça bir anlıkla bakan iri kara gözleri, yorgun yüzü ile bu avanak savcının olup bıtenlerden ders çıkaracağına ilişkin en küçük bir umudumuz yok. O hâlâ tutuklu ve hükümlülen birer insan, birer yurttaş olarak kavramaya ve hukukun üstünlü- ğüne inanmaya devam edecek. Düzen de ona ha bire "neyın ne ol- duğunu ve nasıl olması gerektiği- ni" anlatacak. Ta ki... (Okuyucuya öneri: Şu son paragrafı, "Ta kı" sözcüğün- den oluşan yarım kalmış cümleyi kendinız tamamlamayı deneseni- ze... Sahi, Ta ki "ne" oluncaya ka- dar.) POLİTtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Hindi Projesi... Şeriatçılartoplumsal gerginliği tırmandırmak için el- lerinden geleni yapıyor... Başkent Ankara'da hava nasıl, orada neler oluyor? Önceki gece Nurculann Fethullahçı kanadı olarak bi- linen Samanyolu televizyonunda darbeci emekli paşa Kenan Evren konuşuyordu. Darbeci paşa, gazetele- re verdi veriştirdi. Dün de Fethullahçılann Zaman ga- zetesi. şu manşeti çekti: "Evren: Bizi basın tahrik etti..." Emekli darbeci ve şimdilerde korumalanyla biriikte Maımaris'in Armutalan Köyü'nde 'ikâmet eden' pa- şamız acaba neden böyle konuşuyordu? Samanyolu televizyonu ve Zaman gazetesi, son günlerde şeriatçı gazeteler ve tetevizyonlann günde- me getirdikleri Başbakan Necmettin Erbakan dan Oğuzhan Asiltürk'e: Hasan Hüseyin Ceylan'dan Adalet Bakanı Şevket Kazan'a dek hemen hemen her RP'linin söyledıkleri bir ıddiayı Kenan Evren'in ağz:n- dan ortaya atıyordu: "Laik medya, darbe kışkırtıcılığı yapıyor!..' Bu bir oyundu ve kuralına göre oynanıyordu... Bu noktada Başkent Ankara'da havanın nasıl oldu- ğunu sormaya bite gerek yok... Toplumsal gerilim toplumun her kesimini, dolayısıy- la askerieri de etkiliyor... Bunun nedeni ise apaçık ortada. Çünkü RP ipleri ge- riyor. DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak'ın açıkladı- ğı gibi RP 'darbe kışkırtıcılığı' yapıyor... Eski bir müftü olan RP Denizli Milletvekıli Ramazan Yenidede, Eyüp'teyaptığı konuşmada neler soytemiş- ti anımsayalım: "Bız davamızdan vazgeçecek değiliz. Gerekirse bu yolda ölmeye hazınz..." Hangi dava yolunda ölecek eski müftü? Elbet, şen hükümlere dayalı 'İslam Cumhuriyeti' yo- lunda... ••• Terörte Mücadele Kurutu, 1997 yılı programını ha- zırladı... Başbakan Necmettin Erbakan, 31 mart pazartesi günü yapılacak Milli Güvenlik Kurulu toplantısında bu konuda btlgi verecek ve 'köye dönüşü özendirecek' bir projeden söz adecek... Acaba bu projede neler var? DYP'li Devlet Bakanı Salim Ensarioğlu'nun hazır- ladığı 'Hindi Projesi' var... Güneydoğu'ya 'hindi üretme çiftlikleri' kurulacak. Köylüler bu çiftliklerde hindi üretecek. 240 projenin yer aldığı bu yatınmlar için 103 trityon liraaynldı... Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller, bu projeler için şöyle diyor: "Bu yatınmlar da ya olacak ya olacak!" Tüm bunlar bir kenara REFAHYOL hükümeti ülke genelinde bazı atamalar da yapıyor... Örneğin, Diyanet lşleri Başkanlığı personelinden ku- rumlararası atamalar son günlerde yoğunlaştı... Tokat Mılletvekili Şahin Ulusoy, Sağlık Bakanı Yıl- dınm Aktuna'ya yazılı olarak yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. Işte sorulan: "1- Dini hizmetlerin yürûtülmesiyle görevlı olan Di- yanet lşleri Başkanlığı personelinden (Türkiye gene- linde) kaç kişı kurumlar arası nakıl yoluyla bakanlığı- nızbünyesindegöreve başlamtştır?, ;, / s;, 1 A'i- M 2- Tokat İl Sağlık Müduriüğü bünyesinde 21 köy imamının kurumlar arası nakil ile aöreve başlatıldığı doğru mudur? Örneğin; Tokat fî Sağlık Müdüriü- ğü'müzde görev yapmakta olan ve daha önceki gö- revi imamlık olan Necati Çakmak, İsmail Durmuş, Eyûb Çınar, Hasan Dumlupmar, ÖmerTok, Seyfet- tin Duman vs isimlipersoneller Tokat İl Sağlık Müdür- lûğü'nde göreve başlatılmışlar mıdır? Göreve başla- tılmışlar ise bunlardan nasıl faydalanacaksınız? 3- RP-DYPhükümeti döneminde Diyanet lşleri Baş- kanlığı personelinden diğer bakanlıklara ve devlet ku- rumlanna çok sayıda kurumlar arası nakilyoluyla ata- ma yapılarak Diyanet Işlen Başkanlığı'nda bilinçli bir biçimde personel açığı yaratılmakta ve yerlerine i- mam-hatıp lisesi mezunu alınma yoluna gidilmek is- tenmektedır. lcraatından sorumlu olduğunuz Sağlık Bakanlığı'nda da benzeri bir kadrolaşma stratejisinin uygulamaya konulmasını kamuoyunca da bilinen la- iklik konusundakı düşüncelerinizle nasıl bağdaştırı- yorsunuz? Aynca ımam eğıtimı almış kadrolann sağ- lık alanında ıstihdam edilmesinın mesieki gerekçesı nedır?" • • • Güneydoğu'ya 'hindi üretme çiftlikleri' ve Alevi kö- kenli yurttaşlanmızın yoğun olduğu yörelerdekı hasta- nelere 'ımam atanması' acaba REFAHYOL'un yeni bir oyunu mu? Sahi bu hindiler üretildikten sonra ne olacak? Hin- diler nerede pazarlanacak? RP'li belediyeler hindi satışını yasaklamadı mı? Ben Başkent Ankara'daki puslu havayı, toplumun giderek gerginleşmesini pek iyi görmüyorum... Eski darbeci Kenan Paşa ne diyor "Basın bizi tahrik etti!.." Bakın, laik demokratik cumhuriyetin kimi valileri, kaymakamlan, emniyet müdürleri, okul müdürieri bu- gün kadın eli sıkmıyoriar... Bu gerçeklen yazmak, askerieri kışkırtmak mı olu- yor? Bakın, şeriatçı basın ve şeriatçı televizyonlar, bugün imam-hatip lisesi öğrencilerini, mezunlannı eyleme ça- ğınp gözdağı veriyor: "Faşist laiklere gereken dersi verin!" Söyler misiniz Türkiye nereye gidiyor? Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (a Planet.com. TR HİKMET CETİNKAYA HiıiEi ( n l a ı t u 7MMK SAMDA EULAŞTI 350.000 TL(KDVdahıl) Çağ Pazarlama A.Ş. Verebatan Caddesi Saikımsöğüt Sokak No: 9/B Cağaloğlu İstanbul Tei:514 01 95/96 Posta çeki no.: 666322