27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 23 MART 1997 PAZAR 12 HABERLER Belediyeproje üretemediMuhalefet RP'li belediyenin üçyılını değerlendirdi: Siyasi kadrolaşma, yeşil alanlara cami, su havzalanna yapı izni, üç viyadük ve 100 bin ağaç MEHMET DEMİRKAYA Büyük vaatlerle göreve gelen RP'li tstanbul Büyükşehir Belediye yönetimi. geçen üç yıl içınde rutin belediye işleri dışında, imzasıni taşıyacak icraat yapamadı, proje üretemedi. Muhalefet, RP'li yönetimin üç yılını "Siyasi kadrolaşma, yeşil alanlara cami. su havzalanna yapı iznL üç viyadük, 100 bin ağaç" olarak özetledı. Büyükşehir Belediye Meclısi ANAP Grup Sözcüsü Naük Buda. "Adamlann hedefi kadrolaşmak, bir şey yapmak değiL kadrolannı yerleştirip kendilerini iktidara taşımak. Bunun için İstanbui Bekdiyesini kuuanıyorlar"dedı. Merkez sağ ve sol oylann ikıye bölünmesi sonucu, bırçok yerde belediye seçimlenni kazanan RP'hlenn işbaşına gelmesinin üzerinden üç yıl geçti. Bu süre zarfında kendi imzalannı taşıyacak önemlı bır proje geliştiremeyen RP'hlenn daha çok ıdeolojik yaklaşımlan öne çıktı. RP'li Büyükşehir Belediyesi ve bağlı kuruluşlar mescit açma yanşına girdi. RP imajını yerleştirmeyi öncelikli görev saydı. Sokaklara şeyh isimleri RP'li yönetimin önemlı icraatı şöylesıralandı: Kendilerinden farklı görüşteki insanların ısimlennı taşıyan sokak ve parklann isimlerini değiştirmek, tarikat şeyhlerinin isimlerini caddelere vermek. RP'ye yakınlığı ile bılınen vakıflara maddi olanaklar sağlamak, yeşil ve park alanlannı cami alanına çe\ irmek ve normal okul arazilerinı ımam-hatıp liselen için tahsis etmek. Rflşvet değll, bağış Silivri Belediyesi'nın çöpünü Kemerburgaz'a dökme talebi karşısında Büyükşehir Belediyesi 'nin, tlım Yayma Cemıyeti tarafindan ilçede yaptınlmak istenen imam-hatıp lisesıne izin verilmesini istemesi, RP'hlenn nasıl çalıştığının tipik bir örneğini oluşturdu. Kadrolaşmayı "otopark bekçisîne kadar" indirdiler. Rüşveti ortadan kaldırdıklannı savundular. ancak vakıflara "bağış" yapmak neredeyse zorunlu hale geldi. Özellikle benzin istasyonu açmak isteyenlerden büyük miktarlarda "bağjş" alındığı iddia edildi. RP'nin elindeki Bağcılar, Ümranıye, Beyoğlu bölgelennde çok sayıda benzin istasyonunun açılması dikkat çektı. Bir benzinhğm rantın\n 300-400 milyar lira olduğunu behrtenler, "Bu yeni istasyonlar için 30-40 milyar bağış alınıyor" iddıasinda bulundular. tstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Tayyip Erdoğan, 3 yıllık icraatını ISKİ Haber Bülteni'nin şubat sayisında özetle şöyle değerlendirdi: "Göreve gelişimizin Oçûncfi yıtana girdiğimiz bu günlerde. gerive dönüp baknğımız vakit, o günlerden bugüne kadar geçen süre içerisinde çok şey lerin değiştiğini, meselelerin bir bir ortadan kalkrığını ve birçoğunun da bitme aşamasına gekUğini ve üç seneye on senelik bir hizmetin sağdınkuğmı görmekteyiz." RP'li belediye başkanlarının icraatları - SUSER'den önceki yönetim döneminde çalışan 1200 işçi atıldı. yerlerine yandaşian alın- dı. - Belediyelerin sosyal tesisle- rine içki yasağı getirildi. - Sokak adlan değiştirildi. - Okul ve yeşil alanlara cami ve yurt izni verildi. - Kaçak yapılaşma ve kat çık- maya "bağış" karşıhğmda izin verildiği ıddialan ayyuka çıktı. - Su havzalanndaki yapılaş- ma oranlan arttınldı. - Yoğun siyasi kadrolaşma kapsammda eski yöneticiler et- kisizleştirildi, yoğun yer değiş- tirmeler yapıldı. - Belediyelerde sakala izin ve- rildi. - Ramazanda yemekhaneler kapatılarak oruç tutmayanlar adeta cezalandınldı. Çahşma sa- atleri iftara göre ayarlandı. - Ordudan irtica nedeniyle atı- lan subaylar işe yerleştirildi. - TaksinTe cami için ihale açıldı. İstanbul'un Refah partili Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan konuşmalannda geçen üç yü içinde büyük Uerlemeler kaydettiklerini söylemesine rağmen imzasmı taşıyacak icraat yapamadı ve büyük projelere imzasını atamadı. MGVden yazı getirene burs Istanbul Büyükşehir Belediye Meclisi ANAP Grup Başkanvekili Recai Delibaşoğlu: "Bana göre üç yılda 1(M) bin tane ağaç diktiler ve üç tane de viyadük >apnlar. Onlann da mima- ri olarak hiçbir estenğj yok. Bir de İSKİ'de bir- kaç kilomerrt isale harü yaptılar. Başka yapılan bir şey yok. Bu ağaç dikilmesiyle ilgili de entera- san bir durum var. Istanbul'da A.NAP'lı 9 beledi- ye var. Bu belediyelerin hiçbirine ağaç dikilmedL Tamamen kendi bölgelerine diktiler. Ağaç dikme- de bile partizanca davranıyorlar. Kendi v akıflanna kaynak aktarması olayı var. Yeşil alanlann cami alanına çevrilmesi kesinlik- le siyasi bir yaklaşım. Geçen yıl komisyonlarda yoktuk. Ne yapbysalar geçen yıl vaptılar. Bu yıl komisyonlaraCHPile birliktegirdik. En azmdan neyin gelip gittiğinden haberimiz olacak. Tak- sim'de su sarnıcının arkasına cami v apılması ka- rannı iki yıl önce ortaklaşa aldık. Ama bunlarola- yı siyasi polemik haline getirdiler. Üç yıl içinde" İş- te biz bunu yaptık' diyebilecekleri önemli bir pro- jeteri oimadL Nurettin Sözen'in hiçbir şey yap- madığı söyleniyordu. En azmdan Zeytinburnu'ndaki deri fabrika- lannı yıkö, tertemiz yapO. Sahil yolunu yapd. Bunlar İstanbul'a yeni bir ana arter mi yaptdar, by-pass vollan mı yaptüar, trafigi mi rahatiatn- lâr? Ne yapülar? Ben belki knnulan politik göz- te görebilirim. ama gerçekten bir şey yapdmadı. Rutin olan belediyeciük hizmetleri devam ediyor, hiçbir mega projeleri vok. llaşım meselesini çö- zemediler. hava kiıiiliğini azaltamadılar. Su me- selesine gelince... Allah'ın vağmuru yağdı; suya 10 misli, 20 misli zam vapülar." İstanbui Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Başkanvekili Atilla Atalay: "Tayyip Erdoğan, istanbuTda damgasını vu- rabileceği bir çahşmaya henüz başlayamadı. Nu- rettin Sözen döneminde yapımına başlanan İs- tanbui Metrosu'ndaki çalışmalar oldukça ağır bir tempoda 0di>or. Metro'ya, başlandığı ydlar- daki gibi önem verilmivor. Bir ağaçlandırma çauşması \ apnlar, ama on- lann da çoğu kurudu. Yetişmiş ağaç ithal ediyor- lar. Bu ağaçlann dikimindcn yüzde yiize yakın bir başan elde edilmesi gerekirdi. Yüzde 80"le övü- nüyorlar. Nazım Plan'ı, bir buçuk yıl gecikmeyle çıkar- dılar. Halbuki Nazım Plan. Nurettin Sözen döne- minde hazuianmıştı. Onu uygulamadılar. biz ye- nisini yapacağız dediler. Amayapüklan da Sözen döneminde hazırlananın hemen hemen aynı. 1/5000 bin ve 1/25 binlik alt planlar hazırlanma- sı gerekirken bunlar bugüne kadar hazuianma- dL Su havzalanndaki mu tiak koruma alanlannın sırunnı daraltarak buralardaki yapılaşma oran- lannı arttırdılar. Birçok sokağın ismini değiştirdiler. Bu ülkede kendi alanında kendisini kanıtJamış, halka hiz- met sunan ve demokrasiye inannıış ve hayatmı kaybetmiş insanlann isimleri daha önceki dö- nemlerde sokaklara verilmişti. Ama bunlar bu isimleri içlerine sindiremedikleri için değiştirdi- ler. Demokrasi ve basın şehitlerinin isimlerini so- kak tabelalannda görmeye dayanamadılar. Sayısını bilmediğimiz kadar arsa sabşı günde- me geldi. Sayısını bümiyoruz. Çünkü bunlarla il- gili mechse "doğru dürüst bilgi verilmiyor. Hazi- ne*den devri sağlandığı takdirde Güngören'deki Davutpaşa Kışlası arazisinin, belediy e tarafindan sanlması vetkisini dahi alnıışlar. Burası yaklaşık 200 bin metrekarelik bir arazL" Projeleri yok tstanbul Büyükşehir Belediyesi DSP Grup Başkanvekili Hasan Karaoğlu: "IVletro, devam ettirilmesi gereken bir çalış- maydu Zaten karşı çıkmalan da mümkün degil- di. Başka süper bir proje vur mı? 3030 sayıh yasaya göre Büyükşehir Bdediye- si'nin konut yapma yetldsi yok. Bu. ilçe rtclediye- lerinin setkisi dahilindedir. Örneğin Küçükçek- mece'de yapıyor. İlçe bekdiyesi 'Biz bu konutu yapamıyoruz, yetkiyi size devrediyoruz şiz ya- pın' deryada 'Gelin ortak yapalım' der. K'onut- lan yapân KJPTAS, Büyükşehir Beledhcsi'nin bir van kuruhışu. ama oradaki kadrolar incelen- diği zaman kime ve nereye hizmet ettiği açıknr. Büyükşehir Belediyesi'nin 25 bin üniversite öğ- rencisine burs verme olayı var. Bu konuyla ilgili biidm birtakım duyumlanmız var. Tabii bunu so- mutiaşürmak mümkün olmuvor. Örneğin Milli Gençlik Vakfi'ndan bir yazı getirene burs hemen verflîyor. Büyükşehir Belediyesi, sakaldan ve türbandan geçflme/ durumda. Büyük ihalelerin çoğunu za- ten Albayı-aklar alıyor. Albayrakiar bu konuda RP'nin kasası mıdır, Mercümek'i midir, belli de- P- Gay rimenkullerin sabşı konusunda > etki mec- listedir. Ancak bunlar bazı gayrimenkulleri llim Yayma Nakn'na verdiler. 49 yıllığına ve yılhk ki- ralan çok düşük turularak verildi bunlar. Bekdiyeye ait yerlerya cami alanına çevriliyor > a da İlim Yayma Cemiyetine ve başkalanna Id- ralamyor ya da veriiiyor. Rutin işler, kim gelirse geisin vapılacak olan iş- lerdL Bunlann siyasi ve ideolojik olarak başan- lan var, kendi açılanndan. Belediyelerin bütü- nünde müthiş bir kadrolaşma oldu. Siyasi olarak da gündemi değiştirmek için uğraşülar. Kendi ideolojilerini örtbas etmek için de camileri ön pla- na çıkardıiar. Büyükşehir Belediyesi'ne iki tane mescit yap- tdar. Halbuki beledrvenin dört bir tarafinda ca- mi >ar. Eskflere yeniden temel attdar Istanbul 11 Genel Meclisi CHP Grup Başkanvekili Hikmet Bural Çarboğa: "Bedrettin Dalan ve Nurettin Sözen'in tstanbul için şunu vapüm diyerek altma imza atacağı projeleri var. Tayyip Erdoğan üçüncü yılım bitiriyor. 'Ben de istanbul'a imzamı attım dıyeceği bir tane proje getirsın.'Var mı? Bizün dönemimizde temeileri atılan su toplama havuzlannı, baraj diye Necmettin Erbakan'a açürdüar. tstanbul'un suyunu bir metreküp arttıracak herhangi bir tedbir alınmarruştır. Bunu bütün samimiyetimle söy lüyorum. Adanun şansına vağmur yağıyor. \oksa Ueri dönük suyun arrtınlması için herhangi bir projesi yok. Bütün devam eden projeler Sözen döneminin projeleri. Ulaşımla ilgili ciddi bir çalışmalan yok. Metroyu devam ettiriyor. Ağaç dikme ve üç tane üst geçitten başka yapılan bir şey var mı? Emekçllere yoğun baskı Bu adamlar iktidara gelmeden önce hep ezilenden yana olduklannı söylediler. tktidara geUnce ne yaptılar? Belediye ve yan kurul uşlanndaki emekçiler üzerinde büyük bir baskı kurdular. Kendilerinden ounayanlara vaşam hakkı tanımadılar. Onlan istifaya, aynlmaya zoriadılar. En ücra yertere sürgün edildiler. RP'li belediyelerin olduğu tüm Uçelerde çok yoğun kaçak kat çıkmalar var. Planlara göre 4 kat yapılacak yere 5-6 kat inşaat yapıhyor. Belki bazı verierde göstermelik gecekondular yıkılıyor, ama kaçak katlann hiçbiri yıkılmıyor. Bu kaçak katlan yapanlar daha sonra ha bire rüşvet vermek zonında kalıyoriar. Rüşvet ve bağış olayını öyle kurmuşlar ki kimse kolay kolay bir şey anlamıvor." MACINTOSH'TA Işbitirici, Ajans Deneyimli Operatör Aranıycr. 516 29 84 Kaçakyapı cennetitstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi ANAP Grup Sözcüsü Natik Buda: "Istanbul kaçak yapı cenneti oldu. Parayı basüran her tarafa kaçak yapıyı dikiyor. Çeşitii yerlere, beİediyeye bağışlar ahruyor. Cerçi ne kadan beİediyeye gidiyor belli değil ya. Bunlar yasal rüşvet Bunun için çok şjkâyet var. Kâğıthane gibi verierde, verin parayı istediğiniz kadar kab çıkm. Proje falan hak getire. Bir ağaç dikme bir de geçit çahşmalan var, bana göre. Llaşım tstanbul'da en büyük sorun. Trafik her tarafta kilirJeniyor, ağn" akıyor. Tayyip Erdoğan zamanında yapılmış bir tane kapah otopark gösteremezsiniz bana. Bütün yeşil alanlar ya llim Yayma V'akn'na verildi ya da cami yapıkn. Bunlar herkesi, a'dan z'ye değiştiriyorlar. İş bilen insanlan da bir kenara ayuıyorlar. Otoparktaki bekçileri bile değiştirdiler. İtfaiyede kendi ekibin olur mu gözünü seveyim. Sonra adam yandığı zaman da kabahati sırtından atryorsun. 'Evinden şarap şişesi çıktı' diyorsun. Çıkar kardeşim şarap şişesi. Burası hür bir ülke, insan şarap da içer. Ya da Hıristiyandır, şarap onun için kutsaldır. Sen şimdi 'Bu insan Hıristiyandır, yakalım mı' diyeceksin. Bunlann hiçbir şey yapmadıklaruu anlatacağız, insanlan ikna edeceğiz. En çok tartışüan Bedrettin Dalan 'dı. Haliç'in etrafinı temizkmek gibi büyük cesaret gerektiren işi kim yapabiUrdi? Tariabaşı keza öyle. Kadıköv 'deki sahil yolu. Bu cesaretli işleri bunlar yapamaz. Neden yapamaz? Birincisi adanun dünya görüşü. İkinrisi adamlann hedefi buralarda kadrolaşma. bir şey yapmak değil. Bunun için İstanbui BelediyesPni kullanıyoriar. 25 bini aşkın öğrenciye bursu neden verdi? Bunlann hepsine görev veriyoriarmış. Yani militanına para veriyor, buradan besliyor. Gayrimenkulleri kime, nasıl sattıklan meçhuL" ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇİ, Ali Nesin ile Aziz Nesin! "Köktendinciliğe Karşı Aydınlanma Konferansı" per- şembe günü Ankara'da başladı, dün sona erdi. Toplantı- da çok ilginç bildiriler sunuldu, konuşmalar yapıldı. Cum- hurbaşkanı S.D. daha önce geleceğını bildirdiğı, toplan- tıyı desteklediği halde^elmedi. Anayasa Mahkemesi Baş- kanı Yekta Güngör Özden konuştu. ilk gün konuşanlardan Prof. Ali Nesin, konuşmasında özetle şunlan söyledi: "'Ne şeriat ne darbe' sloganlannın atıldığı bugünlerde, bu konferans özellikie anlamhdır. 'Ne şeriat ne darbe' slo- ganıyla neyin istenmediği belirtiliyor. Evet, biz şeriat da istemiyoruz, rjarbe de. Peki ne istiyoruz? OemoÂrras/ isti- yoruz. Yani, sivil toplum örgütleri aracılığıyla yurttaşlann eöan olduklan bir toplum istiyoruz. Bu konferansı, sivil top- lum örgütleri ve birkaç aydın düzenlemiştir, babamın de- yimiyle 'ucretsiz yurtseverier1 düzenlemiştir Biz, bu kon- feransı düzenieyerek, demokrasinin Türkiye'de yerleş- mesine, kök salmasına bir katkımız olduğuna inanıyoruz. Beşparasızvebeş dakikasızdık. Koşullan zorladık. Ça- lıştık, çabaladık ve bu konferansı düzenledik. Kusurian- mtz hoşgörûle. Ve eleştınler lûtfen gelecek konferansı dü- zenleme kuruluna saklana. Konferansımızın adı 'Laiklik için konferans' değildir, 'Köktendinciliğe Karşı Aydınlanma' Konferansı'd/r. Yani, bu konferans bir savunrna değil bir hücumduri Gün, sa- vunma günü değildir; gün hücum günüdür. Ve bu konferans salt Islami köktendinciliğe karşı değil, Hıristiyan olsun, Musevi olsun, Budist olsun, her türiü köktendinciliğe karşı bir konferanstır. Aynı zamanda boş inanca, kör inanca, cinciye, falcıya karşı bir konferanstır. Ve söylemeye gerek var mı, kesinlikle dine karşı bir kon- ferans değildir. Biz hücum ediyoruz da onlar susuyorlar mı? Hayırt On- lar çok uzun zamandan beri hücum ediyorlar... Onlar karanlıktır, biz aydınlığız. Bu arada sözüm ona 'ılımlı' dincileri de unutmuyoruz ve on/ara karşı da halkımızı uyanyoruz. Istedikleri kadar tehdit etsinler. Korkmuyonız! Onlar, din tacirleri ve cennet pazarlayıcılan, onlar bizden kork- sunlar. Aydınlık, karanlığı erya da geç yok edecektır. Gelecek yıl, daha geniş halk yığınlanna ulaşmak için, belki bır aydınlanma ya da laiklik şenhğı düzenleriz ve bu- na benzer bir konferansı o etkinlıkte gerçekleştınnz. Ne kadar saldınrlarsa, o kadar büyüğünü, o kadar gör- kemlisinı yapanz. Bir insan, geleceğı ne denli uzaktan ve ne denlı doğru öngörebiliyorsa, o insan o derece uygardır. Aziz Nesin, günûmüzûn Türkryesi'ni taa 1940'lardan itibaren öngörmüştür. Birazdan Aziz Nesın'ın 1959 ve 1963'te kaleme aldığı ıkı makaleyi dinleyeceksiniz." Aziz Nesin'ın 25 Mayıs 1993'te çıkan "Başka Nasıl An- latmalı?" başlıklı yazısı özetle şöyle: "Vazarolarak büyük bir toplumsal tehlıkenin çığgibi bü- yüyerek üzerimize gelmekte olduğunu ve bu tehlıkenin yaklaştıkça büyüdüğünû ve hızlandığını görûyorsunuz. O tehlıke canlı ve çok kumaz. Toplum tehlikenın büyüklü- ğünü duyumsamasın diye önceleri yavaş yavaş, parmak parmak, kanş kanş gelirken sonralan adım adım, daha sonra koşar adım geliyor. Çok sinsı olan bu tehlike, bü- tün hazıritğmı tamamlayınca toplumun üzerine çullanacak. Toplum nerdeyse çullanan tehlikenın altında ezılip boğu- lacak. Bu durumda yazar ne yapar? Yazarak, konuşarak gör- düğü tehlikeyi, görmeyenlere bildirir. Başka gorenlerle birleşip birlik kurar, kurulmuş birliklere katılır. Tehlike bikez çultanıp toplumu tümüyle esir alınca, ar- tık toplum o tehlikeyi özümser, benimser, topluöz kendi- si tehlike olur ve artık kurtuluş yoktur. Sayılan az da olsa kimiyazariar bu tehlikeyi görüp gös- teriyor. Ben de kendime düşenı yapıyorum. Söyledim, konuştum, yazdım, şimdi de çığlık çığlığa haykınyorum: - Tehlike üzerimize çuttâfidı çullanacak. Aymak zaıfıa-' nı ha geçti.. ha geçiyor... Bu tehlike, dinsel gericiliktir, bağnazlıktır, yobazlıktır, ortaçağı bileyaşamadan ortaçağ karanlığına gömülmektır: Üstelik 'Atatürkçüyuz! Atatürk- çüyüz!' diye diye, inleye inleye akılcılıktan kaçıp gericilik batağında enyıp yok olmaktır. Seni bu batağa sokanlar, seçtiğin kendi milletvekillerindir, bakanlanndır, kendi hü- kümetindir. Bu demektir ki, sen yıllardır kendinı karanlık bataklığına sûrüklüyor ve kişiliğini, uygarttğını boğarak öl- dürüyorsun. Ziyaret bahanesiyle türbeler açıldı, sesını çıkarmadın! Tekkeler, zaviyeler açıldı, sesıni çıkarmadın! Tarikatlar, eskiden olduğundan daha da çoğaldı ve öz- güıieşti, sesini çıkarmadın! Borçlu olanın hacca gitmesi dince de yanlışken, 60 milyar dolar dış borçlu yoksul Türkiye 'nin parasını hzgın Arap çöllerine savurmak için, eskiden yasak olan hac yo- lunu açtılar, ses çıkarmadın! Eğitim biriiğini bozmak için imam-hatıp liselerini sürek- li açarak, bu liselerde salt imam ve din görevlileri değil, hekim, mühendis, yargıç vb. gıbı toplum yönetiminin her katından insanlaryetiştirerek anayasadaki laikSiğihiçe say- dılar, sesini çıkarmadın! Kuran kurslan açtılar, burdan çıkışlılan da lise eşdeğer- li saymak istediler, sesini çıkarmadın!.." Aziz Nesin'in yazıa daha uzundu, yerim kalmadığt için kısa kesmek zorundayım. Sonunda, Namık Kemal'in ağ- zıyla şöyle sesleniyor "Eyyareli şir-i jiyanluyan uyan bu hab-ı gafletten." Tartışmalı bir açıklama: Perşembe günü çıkan "Kitap Şenliği'nm Perde Arkası başlıklı yazı ile ilgili olarak Türki- ye Yayıncılar Birliğı Genel Sekreteri Metin Celal'den uzun bir mektup aldım. Yazıya çok üzülmüşler. Oysa bırçok ya- yınevinden kutlama telefonlan aldığım ıçın sevıniyordum. Ne yapacağımı ben de şaşırdım. Yayıncılar Bırlığı, 28 mart- ta yapılacak genel kurulun telaşına mı düştü ne!.. BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 - 3 4 5 6 7 8 9 7 8 9 n SOLDANSAĞA: 1/Tiyatro sahnele- rinin ilk Müslü- ' man Türk kızı. 2/ 2 Bir kumaşın, alt kısmı üst kısmın- 3 dan daha genış . olan. az çok belır- gın kıvnmı... Ka- 5 labalık. 3/ Toprak, kum ve saman ele- " meye yarayan ın delıkli kalbur... Havva'nın Batı dillenndekı adı. 4/ Yaratma, yoktan var etme... Tûmör. 57 Sıcak bölgelerdeyaşayanbircins -j büyükçaylak.6/Birnota... Bir yanşın belirli uzakhğı 2 kapsayan bölümlennden 3 herbiri. 7/Birişiyerinege- 4 tirme... Japonya'da bir 5 kent.8/Yılanbalığınaben- zer, eti lezzetli bir balık... ° Bön. görgüsüz ve yetenek- 7 siz kimse. 9/Çileli Anado- 3 lu kadınını canlandırdığı g rolleriyle tanınmış sinema oyuncumuz. YLKARIDAN AŞAĞttA: 1/Mert, kalender ve babacan kimse... Altın ve gümüş işle- meli bir tür ipek kumaş. 2/ "Gemide teslım satış" anlamın- da kullanılan tıcan tenm... Bifki hücreleri yaşlandıkça plaz- malannda oluşan ve içi hücre suyuyla dolu bulunan boşluk. 3/ ABD'nin bir eyaleti... Gösteriş, fiyaka. 4/Kadınlann so- kakta giydıkleri, mantoya benzer bol ve uzun bir giysi... Bir zaman birimi. 5/AkdenizBölgesi'ndebırakarsu. 6/Jama- ika'nın plaka işaretı... Tıyatrolarda oyunu alkışlamak için parayla tutulmuş kimse. 7/ tngiltere'de çok sev iien bir cins bira... Geminin, zıncıri toplayıp deminni kaldırmaya hazır bulunması. S/ "Adam, erkek" anlamında argo sözcük... Gece. 9/ Binek hayvanlannın sırtındaki oturmalık... Üye.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle