05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2 MART 1997 PAZAR HABERLERİN DEVAMI Y 10 Edırne B 10 Samsun B 10 Çanakkale B 11 Trabzon B 10 Kocaeli B 8 Giresun B 10 Izmir Y 14 Ankara B 8 Manisa Y 14 Konya Y 8 Aydın Denizli Y 16 Eskişehir B 8 Y 10 Sıvas B 6 Zonguldak B 7 Antalya Y 15 f^&t, Parçaiı bulutlu Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Y Y B B B B B 15 8 15 12 13 3 6 Kars B 4 Yurdun guney kesım- leri çok bulutlu, Gü- ney Ege, Akdenız ite IçAnadolu'nun güne- yi yağışlı, öteki yerier parçalı az bulutlu ge- çecek. Yağışlar Gü- ney Ege ile Akde- nız'de sağanak, iç Anadolu'da yağmur şeklinde olacak. Ha- va sıcaklığı değişme- yecek. AVRUPA Londra Paris Roma Beriin Amsterdam Madrid Sofya Brüksel Y B B B Y B B Y 12 20 21 10 10 23 8 16 Budapeşte B 14 Münih Atina Milano Oslo Hetsinki Stockholm Belgrad Viyana Bonn Y B Y K Y S B B 1b 21 7 5 7 15 16 11 B 15 Taşkaıt Taftran ASYA Moskova Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tiflis Kahire K B K B B K B Y 2 17 4 11 10 4 8 20 Şam 17 Bulutlu k Çok bulutlu . Yağmurtu Kartı Sulukaı Gök gürültulu G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada Ekinci Bey'e göre artık ne şeriat lafı kalıyor orta- da, ne de darbe olasılığı. RP hükümet eylemeyi -son MGKtoplantısında- öğrenmiş. Eh, artık rahat- lıyormuş Türk siyaseti, demokrasisi! Oysa rahatlayan, hükümet ister siyasal, ister as- kersel bir darbeyle elden gidiyor kuşkusu, kaygı- sıyla gece gündüz arpacı kumnjsu gıbi düşünen Şaibe Hanım'la eteğine yapışan erkek mı erkek si- yaset adamları. MGK'den yayımlanan zehir zemberek, tümüyle sağduyuyu, Atatürkçü cumhuriyeti savunanların görüşlerini içeren bildiri son günlerin gözde olası- lıklarını ortadan kaldırmıyor. Altını çizerek söyleyelim. Durum tam tersi: "Bekle ve gör" sloganı bir kez daha işlemeye başlıyor, değer kazanıyor. Zira ortada askerlerin is- teği 2û"ye yakın önlem var. Son MGK'de sağlanmaya çalışılan uzlaşma RP kafasıyla ne kadar süre geçerlı olacak, kestirmek olanaksız. Toplumun asker-sivil dinamikleri artık hükümetin uygulamalarım bekleyecek ve gözleyecekler. Yeni bir Kayseri belediye başkanı, bir yeni Sincan olayı ya da yine şeriat türkülerinin söylendiğini ka- nıtlayacak hareketler, her şeyi bir anda değiştirebi- lir. Savunmaya gell MGK toplantısında komutanlar bir değil, birkaç kez söz alarak görüşlerini belgelere dayanarak açık- ladılar. "Çok iyi hazıriandıklan"n\ yadsıyan yok. Istekler şöyte özetlenebilir: Askerler, anayasanın 2. maddesindeki tanımlamayı icranın içine sindir- mesini istiyorlar. O kadar basit! Gerici hareketlerin panzehiri olan 174. maddenin "mutlaka işletilmesi" başlıca koşulları. TSK'ye sız- maların önlenmesi, camilerin siyasetten anndınl- ması, imam-hatiplerin kısıtlanması ve diğer bazı öntemler. Tabii Takkeli Başbakan'la Şaibe Hanım'ın kanrt- lı kimi gerçeklerı nasıl karşıladığı merak konusu. Toplantıda bulunan bir yetkilinin aktardığına gö- re, Takkeli ile Şaibe Hanım, dünkü "savunma" ya- zımızda iki cümleye sığdırdığımız öğeleri MGK'de askerlere "karşı tez" olarak kullanıyoriar: "Şu ana kadar laikliğe aykın tek bir karamame çı- karmadık, yasa göndermedik. Hükümetimizin laik- liğe aykm tek biricraatı olmamıştır, olması da müm- kün değildir." Işte genel savunu düzeyleri... Oysa sorun, laikliğe aykın karamame çıkarma- mak ya da TBMM'ye yasa göndermemek değil. Türkiye'de kadrolaşmak... Genel merkezden ör- güte doğru davranış ve söylemlerde gericiliği, irti- ca hareketterinin önderiiğini yapmak... Ya Takkeli Başbakan'ın MGK'deki tutumu? Ön- ceki MGK'lerde olduğu gibi, komutanlann konuş- malarını "Ne kadar isabet buyurdunuz" diye iltifat- lara, övgülere mi boğuyor. Yoksa? Takkeli Başbakan pek farklı değil son MGK'de. Dinliyor, arada bir söylenen gerçekleri "Tetkik ede- lim" ya da "Çok iyi" diye karşılıyor. 174. maddeden sakınırken, "Biz buradan (MGK'den) gereken mesajı (dersi) aldık" diye ya- tıştırıcı bir üslup kullanmaya özen gösteriyor. Askerler bugüne değin açıklamalanndaki bütün kanıtlı öğeleri devletin üst kurulu MGK'de "resmitu- tanaklara ve sonuç bildihsine" geçirerek, yıne altı- nı çizerek söyleyelim, geleceğe endeksli önemli bir adım atıyorlar. Takkeli, olacak şey değil, bildiriyi de saptanan katı önlemleri de "MGK'den muhalefete mesaj" di- ye yorumluyor. İyi mi? ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz Bey mi? MGK'den önce Genelkurmay a "engelleyici bir durum çıkmayacaksa" yanı darbe olmayacaksa Paris'e gideceğini sorup söylüyor. Kritik MGK toplantısından sonra Paris'ten tele- fonla olan biteni öğrenmeye çalışıyor. Işte hükümet, işte ana muhalefet! Sağhkçılar yürüdü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çeşitli illerden otobüslerle Ankara'ya ge- len yaklaşık 5 bin sağlik ve sosyai hizmet çalışanı, dü- zenledikleri yürüyüşle "sürgünle kadrolaşmaya, baho/Ja özelleştinneye, çe- te>İesuskunlaş.tımıa>a kar- şı insanca yaşam*' istemle- rini dile getirdiler. KamuEmekçüeri Sendi- kalan Konfederasyonu (KESK) Genel Başkanı Si- yamiErdem. teokratik dev- let arayışlannm durdurula- cağını, REFAHYOL hükü- metinin emekçilerin gü- cüyle düşürüleceğini savu- narak, "Biz, ne ülkemiri yüzyıUann gerisine götüre- ceksiyasal İslamanedepos- tallı rejim arayışına onayve- riyoruz'" dedı. Aktuna'ya protesto KESK'ebağlıTümSos- yal-Sen ile SES' in düzenle- diğı yürüyüşte, yoğun kad- rolaşmaya girişen RP'li Ça- hşma ve Sosyai Güvenlik Bakanı INecati Çelik, Sos- yai Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nun (SHÇEK) bagh olduğu DeUet Bakanı Sacit Gün- bey ile DYP'liSağlık Baka- nı \ üdınm Aktuna protes- to edildi. Hipodrom'dan Sıhhı- ye'ye kadar sıkı güvenlik önlemleri arasında yürüyen çaV.şanlar, "Sadaka değil, toplusözleşme", "Yaşasın haBUann kardeşliğT, ''An- kara Ankara, çetekri sakla- nuT, "Hüküır.et gidecek, sürgünler döneeek", "Zam zulüm işkence, adil dûzen bu işte", -SSK halkındır sa- tılamaz", "Sağhkta ticaret olmaz", "Sokağa e>1emeöz- gürieşmeje", "ÇetelerMec- lis'tc, öğrenciler hapiste", "Sistem çürüyor, sağiıkçılar jiiriiyor", "Gemileri yak- ük, geri dönüşv'ok", •'Neşe- riat, ne darbe, özgür de- mokratikbirülke" slogan- lan attılar. Opera Köprüsü'nün al- tındayapılan arama sırasuı- da "fotoğraf çektiği"' gerek- çesiyle gözaltına alınan Hülya Göl adlı kortej gö- revlisi "Arkadaşımızı iste- riz" sloganlannın ardından serbest bırakıldı. KESK Genel Başkanı Erdem. toplumun iki yanlış kutuplaşmaya doğru götü- rüldüğüne dikkat çekerek, "Tüm halkımızın karşı çık- üğı siyasal İslamın fiMen- diği ortamlar darbe ortam- lanolmuştur"dedi. Teokratik devlet aıayış- lannın durdurulacağını, REFAHYOL hükümetinin emekçilerin gücüyle düşü- rüleceğini savunan Erdem, şunlan söyledi: "Çözüm yurttaşjann ör- gütlü gücündedir. l retimin arttığı, paylaşımın adaletli- leştirildiği, hukuk de\letj- nin egemen olduğu, insan hak ve özgüriükleriyle do- naülmış Türkiye'dedir. Bu iktidar, kamu emekçUerini kitlesel kıyımlara uğrattığı için düşürülecektir. Bu hükümet, çeteleri savun- duğu için düşürütecektir." MGK\leıı htikümete îkinci bildiri ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Gü- venlik Kurulu (MGK), önceki gün yaptığı yak- laşık 9 saatlik toplantıdan sonra kamuoytına açık- ladığı sert bildinnin ardından, hükümetin alma- sı gereken önlemleri içeren 20 maddelik ikinci bir bildiri hazırladı. Metinde sayılan, laik rejimi hedef alan dinci eğitim, siyaset ve örgütlenmeye son verilmesine ilişkin önlemler, MGK Genel Sekreteri Orgeneral Ilhan Kıtaç tarafından dün Başbakan Necmettin Erbakan ve Dışişleri Baka- nı Tansu Çiller'e bıldınldi. "Türkiye'de faşist-laik düzen var" demesine karşın MGK'tvin kararlannı onaylayan Erbakan, kurulda "mesajın alındığuıı" belirterek kamu- oyuna yapılacak açıklamada aynntılara yer veril- memesini istedi. MGK'nin önceki gece yansından sonra ya- yımlanan bildirisi, laiklik karşıtı çağdışı gelişmc- ler özetlendikten sonra,u Bu konularda ahnacak ve alınması gereken tedbirier uygun bulunarak bu tedbirlerin Bakanlar Kurulu 'na bildirilmesûıe karar verilmiştir"' tümcesiyle noktalandı. Cum- huriyet'in aldığı bilgilere göre, kamuoyuna açık- lanan 4 maddelik ılk bildiriden çok daha kapsam- lı olarak "hükümete biktirihnek üzere" hazırla- nan ikinci bildinnin ana hatları şunlar: İmam-hatiplere smuiama: Imam-hatip lisele- ri, gereksinim ölçüsüne indirilmelidir. Yeni i- mam-hatip okullannın açılmasını gerektirecek bir durum yoktur. Mevcut okullarda gereksinim fazlası varsa bunlar meslek lisesi statüsüne geçi- rilmelidir. Kuran kurslanna denetim: Kuran kurslan de- netimsizdir. Bu kurslarda eğitim verenlerin kim- ler olduğu belirsizdir. Bu kurslann gereksinim öl- çüsünde ve denetime büyük özen göstererek açıl- ması gereklidir. Kuran kurslannın denetimi ko- nusunda Milli Eğitim Bakanlığı tekraryetkili kı- lınmalıdır. Şeriatçı kadrolaşmaya son: Devlet içindeki aşı- n dinci kadrolaşma kaygı verici düzeydedir. Bu kadrolaşmanın durdurulması ve gereksiz eleman alımına son verilmesi gereklidir. 8 yülık teınel eg^tim: 8 yıllık temel eğitim be- nimsenmiş, temel hedef olarak kabul edilmiştir. Bunun bir an önce hayata geçinlmesi gereklidir. Öğretim birliği: Tevhid-i Tedrisat (öğretim bir- liği) Kanunu'ndan vazgeçilemez. Eğitim sistemi- miz bu kanuna dayalıdır. Bu kanunun aksadığı noktalar mutlaka gözden geçırilmelidir. Tarikatlann para musiuklan: Tarikatlar dene- tim altına alınmalı, parasal kaynaklan araştınl- mahdır. 163'ün yerinidolduracakdüzenlenıe: Türk Ce- za Yasası'nın 163. maddesınin kaldınlmasmdan sonra, aşm dinci akımlara yönelik önlemlerde bir aksama olmuştur. Bu eksikliğin giderilmesini sağlayacak bir yasal düzenleme yapılmalıdır. Yargı bağunsızhğına özen: Yargı bağımstzdır. Bu temel ilkentn aksadığı noktalar gözden geçi- rilmeli, yargı bağımsızlığı sağlamlaştınlmalıdır. Yargıç ve savcılara bağımsızhklannın gereğini yerine getirmelerini sağlayacak düzenlemeler ya- pılmal'dır. Yargının bağımsızlığına gölge düşü- recek girişimlerden kaçınılmalıdır. Devrim yasalanna dikkat: Anayasanın 174. maddesinde sayılarak güvence alüna alınan dev- rim yasalannın korunması ve uygulanmasına özen gösterilmelidır. Kıyafet Yasası uygulansm: Kilık Kıyafet Yasa- sı'na aykın giyimlerle cadde ve sokaklarda gö- rülenlere karşı yaptınm uygulanması. Anayasal çerçeveye uyum: Devletin temel ni- telikleri, anayasanın ikinci maddesinde sayılmış- Or. Bunlardan vazgeçilemez. Anayasal çerçeve- yi aşan girişimlere göz yumulmamahdır. Sfyasal Partifcr Yasası'nda değişikJik: Siyasi Partiler Yasası, yalnızca genel başkan ve yardım- cılannın değil, il ve ilçe başkanlanyla belediye başkanlannın konuşmalannın da partiler açısın- dan bağlayıcı hale getirilmesi doğrultusunda de- ğiştirilmelidir. Rejimvedüzene yönelik yasal sı- nırlann dışına çıkan eleştirileri il, ilçe ve beledi- ye başkanlanna yaptıran siyasi partiler, bu yolla Siyasi Partiler Yasası'nı by-pass etmektedir. TMY işletilmeti: Terörle Mücadele Yasası'nın, ülkenin bolünmez bütünlügüne karşı işlenen suç- lan düzenleyen 1. ve 8. maddeleri hükümlerinin uygulanmasında tereddüde düşülmemelidir. Camilerde siyaset: tbadet mekânı olan cami- lerde siyaset yapılması önlenmelidir. Ordudan ihraçlara itaat: Türk Sılahlı Kuvvet- leri, bünyesindeki bir elemanı çıkanrken çok ti- tiz incelemelerde bulunur. Pek çok merhaleden sonra çeşitli nedenlerie TSK'den atılan kişilerin devlet hizmetinde bulunması, TSK'yi yaralayı- cı bir durumdur. Devlet Memurlan Yasası'nda, ordudan atılanlann devlette ve belediyelerde hiz- mete alınmasını önleyecek değişikliğe gidilme- li, bu kişilerin yeniden kamu hizmetine alınma- sı önlenmelidir. Orduya sızmalara karşı alınan önlemler, tartışma konusu yapılmamalıdır. Silahlanmaya önlem: Pompalı silahlann dene- timsiz satışının önlenmesi gereklidir. Kıhç-Çiller-Tayan hath Alınan bilgilere göre, MGK Genel Sekreteri Orgeneral tlhan Kılıç, dün sabah Çiller ile görü- şerek hükümete "bildirilecek" önlemler metnini verdi. Kılıç'la görüşmesinden sonra koalisyon orta- ğı RP'yi eleştiren bir açıklama yapması dikkat çeken Çüler, seçim bölgesi olan Bursa'ya giden Milli Savunma Bakanı Turhan Tayan'ı acilen Ankara'ya çağırdı. Tayan, Çiller'in talimatı üze- rine Bursa'daki programmı tamamlamadan An- kara'ya döndü. Orgeneral Kılıç, dün akşam saat 17.00 sırala- nnda eski Başbakanlık binasına gitti. Kılıç, ken- disinden sonra RP Genel Merkezi'nden Başba- kanlığa geçen Erbakan'la saat 17.20'den 18.30'a kadar görüştü. Hükümet dinkdi Edinilen bilgilere göre, MGK toplantısında Cumhurbaşkanı SOIeyınan DemireTin açılış ko- nuşmasının ardından, kurul üyesi Genelkurmay Başkanı Orgeneral lsmail Hakkj Karadayı ve di- Güneydoğu'ya 'kültürer önlem ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Güvenlik Kurulu (MGK) bildin- sinde, bölücü terörle mücadelede elde edilen olumlu sonuçlann halkın huzur ve güvenliğıne yansıtılması için ilk kez "kühürel" önlemlerden de söz edilme- si dikkat çekici bulundu. Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral ÇevikBir'in, ABD ziyaretinde, Güney- doğu'nun kalkınması için artık sıvillere görev düştüğü ve Türkıye'nin rotasının Avrupa olduğuna ilişkin sözleriyle MGK'de alınan bazı kararlann ilk ipuç- lannı verdiği vurgulandı. DSP lideri Bü- lent Ecevit de bildiriye Güneydoğu ile il- gili olarak konulan bölümün önemini v urgularken "Hükümet kurulalı 8 ay ol- du, hiçbir ekonomik. sosyai önlem alm- madı. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ay- lardır hükümetin görevlerini haürlaü- yor. Umarun ckküye ahrlar" dedi. MGK bildinsınde, olağanüstü halin (OHAL) uzatılması ve bölücü terörle mücadele konusunda şu açıklama yer al- dı: "Kuruhın bu toplantısında; bölücü terörle mücadelede şimdiye kadar alı- nan tedbirier ve eldeedilen sonuçlann ge- nel bir değeriendinnesi yapımuş,bu mü- cadeknin devletünizin ülkesi ve milletiy- le bolünmez bütünlügüne gönüklen inannuş. bu inancı sonsuza dek sürdür- meye azimli halkımızın, basuıınuzın dev- letin bütün kurum >e kuruluşlan ve mil- li iradenin sembolü olan yüce parlamen- tonun destelderiyle çok olumlu bir nok- taya ulasoğı müşahede edilmiştir. Elde edDen bu sonuçlann bundan sonra hal- kımızın huzuru ve güvcnliği ile ekono- mik, sosyai, kühürel vesiyasal yasamına olumlu olarak yansıması için bu konuda ahnacak tedbirlerin bir plan dahilinde süratle yürüriüğe konulması gerektiği hususunda görüş birtiğine vanlmıştır. Ahnacak bu tedbirlerin güvenlik içinde gerçekleştirilebilnıesi bakımından halen 9 ilde devam etmekte olan olağanüstü hal uygubunasnun 30 Mart 1997 tarihin- den iübaren 4 ay daha uzanlması uygun bulunmuş ve bu görüşün Bakanlar Ku- rulu'nabikürümesine karar verihniştir." Ecevit, bu bölümü şöyİe değerlendir- di: "Güneydoğu ile ilgili bizim yıllardır vurguladığunız bir şeyi TSK de vurgu- lamaya başlanuştır. Biz teröristiere kar- şı gereken önlemi ahyoruz, anıa asıl hal- kın ekonomikvesosyaiihtiyaçlannı kar- Çüler'den Batı'ya acil telefon ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller'in, MGK'nin hemen ardından, ABD ve ltal- ya'yı arayıp toplantı sonuçlan hakkında bilgi vermesi "şa- şırtKi ve gerefcîz'' bulundu. Ancak Çiller'in MGK katıhm- cılanndan gelen istemi de dikkate alarak Türkiye'nin mütte-' fıklerine "şeriat gefaneyecek vedarbe ohnayacak" yolunda gü- vence verme aravışına girmiş olabileceğine işaret edildi. Türkiye'de darbe olasılığını da gündeme getiren ve son bir aydır olası kararlan tartışılan MGK'ye ilişkin gelişmeleri çok yakından izleyen Ankara'daki yabancı diplomatlar da hafta sonu olmasma karşın dün merkezlerine toplantı sonuç- lan hakkında bilgi ulaştırdılar. Dışişleri Bakanlığı, Çiller'in Italya Başbakanı Romano Prodi ve ABD Dışişleri Bakanı Madeteine Albright ile yap- tığı telefon görüşmesi hakkında MGK toplantısının bitimin- den sonra sabah saat 02.58'de bir yazılı açıklama yaptı. Ya- zılı açıklamada, MGK toplantısında, Türkiye'nin bu yıl için- de AB'ye tam üye olacak ülkeler listesine girmeyi öncelikli hedef olarak görmeyi sürdürdüğünün vurgulandığına işaret edi lerek "Bu, Türkiye'nin tam üyelik hedefinin devlet politi- kası olarak benimsendiğiııin en üst düzeyde bir defa daha vurgubmması anlamını taşımaktadır" denildi. Tansu Çiller'in, telefon görüşmelerinde, Prodi ve Alb- right'a Türkiye'de şeriatçı bir yönetimin işbaşına gelemeye- ceği ve darbenin de söz konusuolmadığı mesaj mı verdiği be- lirtildi. Çiller, diğer Avrupa ülkeleriyle de telefon temasını sürdür- me girişimleri çeıcevesinde dün tspanya Dışişleri Bakanı A- bel Matutes ile görüştü. Hükümet çevreleri ve diplomatik kaynaklar, Çiller'in Albrightve Prodi'yi gece yansından son- ra aramasına bir anlam veremediklerini belirtirken, bir yet- kili "Ben olsam aramazdım. Sonuçta MGK toplanüsı Türki- ye'nin içişidir. Aklacele Banh başkentterin aranması gerek- mezdj" dedi. Çiller, saat farkı nedeniyle Türkıye'de gece ya- nsı iken ABD'de gündüz olduğundan Albright'ı gece yansı uyandırmamış oldu. 'MGK kararmı not ettik' Ankara'daki Batıh diplomatlar, ülkede karar verme meka- nizması içindeki tüm kurumlann temsilcilerinin katılımıyla toplanan MGK'de, Türkiye'nin 1997 içinde AB'ye tam üye olacaklar listesine girmeyi öncelikli bir hedef olarak sürdür- düğünün belirtilmesinin önemine dikkat çektiler. Türkiye'nin en üst düzeyde bu iradeyi ortaya koymasını kendilerinin de not ettiğini belirten bir Batılı diplomat. yap- tığı değerlendirmede. "MCK toplanüsı sonundayaptlan açık- lamada laiklik ve Bab ile bütünleşmeye yönelik hedefin teyit edilmesi önemli. Ancak biz MGK'den bir darbe karan çık- masuu zaten beklemiyorduk. Ancak şimdi MGK'nin aldığı kararlann uygulamaya nasıl yansıyacağını bekleyip görmek lazun" dedi. MGK açıklamasında, 1997 içinde Türkiye'nin AB'ye tam üye olacak ülkeler listesinde yer alma hedefinin vurgulanmasıyla AB'den beklenti de en üst düzeyde dile getirilmiş oldu. ğer komutanlar söz alarak laik rejimi hedef alan gelişmelerhakkındaki eleştirel görüşlerini açık- ça ortaya koydular. Komutanlann açık bir "mü- dahale" uyansında bulunduklan MGK'de, hü- kümetin uygulamalannın izleneceğini ima ettik- leri bildirildi. Orgeneral Karadayrnın da "Din ahlakür. Ahlaksız adamın dini olmaz" diyerek dini siyasi istısmar konusu yapanlan eleştirirken Erbakan'a mesaj verdiğine dikkat çekildi. Erbakan'ın, bu eleştirilere dikkate değer bir itirazda bulunmadığı, işaret edilen noktalann hü- kümet olarak izleneceğini dile getırdiği öğrenil- di. Toplantıda ağır uyanya hedef olan koalisyon ortaklanmn, hükümetin laikliğe aykm bir icra- atı olmadığını savunduklan öğrenildi. '•Bildiri pazarlığı MGK'yi uzattf MGK toplantısının yaklaşık 9 saat sürmesin- de, okunan istihbarat raporlan üzerindeki görüş- meleretkiliolurken Cumhurbaşkanı Demirel'in, "bildiride çok sert ifadetere yer verihnemesini" is- tedığıka\dedildı. Bildinnin vumuşatılması için bazı sözcüklerin seçimindeki tartışmalar da MGK'nin, tarihinde- ki en uzun toplantılardan birisini yapmasında et- kili oldu. UBA'nın haberine göre, toplantıda, Adalet Ba- kanı ŞevketKazan'ın, Sincan'daki Kudüs Gece- si'nde Hamas ve Hizbullah liderlerinin posterle- ri altında iran'daki şeriatçı rejimi öven ve DGM tarafindan tutuklanan eski Sincan Belediye Baş- kanı'm cezaevinde ziyaret etmesi de eleştiri ko- nusu oldu. RP'lilerin, şeriatçı söylemlerle gerginlik ya- ratmalan da eleştirilirken Cumhurbaşkanı De- mirel'in, oriak ölçüyü "anayasaya koşubuz say- gı gösterilmesi ve uyuhnası'' noktasmda koyduğu kaydedıldi. UBA haberinde. komutanlann Sincan, türban serbestisi ve 10 Kasım törenlerinde laik cumhu- riyeti "düşman" ilan eden Kayseri Belediye Baş- kanı'nı MGK bildirisinde tek tek isimlendirmek istedikleri, yaklaşık 2 saat konuştugu kay dedilen Erbakan'ın ise "Si/den anlayışlı ounamzı istiyo- nım, bu dediklerinizi, tek tek belirtmemiz beni sı- kıntrya sokar. Biz zaten bu toplantKİan gerekü mesajı aldık" dediği öne sürüldü. Türkiye'nin AB'ye tam üyelik hedefinin sür- düğüne ilişkin bölümü, MGK bildirisine Dışiş- leri Bakanİığı'nın koydurduğu bildirildi. ^Karariar htifakla ahndı' "Türkiye'de faşist-laik düzen var" diyen Baş- bakan Erbakan'ın, eleştirdiği laikliğin korunma- sına yönelik sert uyanlarda bulunulmasma kar- şın MGK'de genel olarak sessiz kalması ve ittraz etmek bir yana kararlan onaylaması dikkat çek- ti. Milli Savunma Bakanı Tayan, Bursa'da, "MGK bildirisine muhalefet şerhikonulup konul- madiğının" sorulması üzerine, "Karşı koyan ol- mamışür. Bildiri, itüfakla çıkmış bir bildiridir" açıklamasını yaparak Erbakan'ın bu tutumunu teyit etti. 'Yapılan demokrasiye takviyedir' B Baştarafı 1. Sayfada ceki gece yansından sonra yayımladıgı 4 maddelik ay- nntılı bildiri, "hükümete muhbra niteliğinde uyan" olarakdeğerlendirildi. Bildi- ride, "anayasave cumhuriyet yasalannın uygulanmasın- dan asla taviz verilmeyeceti, laikliğin sadece rejimin değil demokrasinin de güvcnccsi olduğu, çağdışı uygulamala- nn hukukun üstünlüğüyle bağdaşmayacağı. aksine dav- ramşlanntoplumdayeniger- ginliklere ve 'yaptınmlara' neden olacağT vurgulandı. MGK"r\ın son toplantısı, yaklaşık 15 gün öncesinden itibaren kamuoyunu beklen- tiye sokmuştu. Toplantıdan birkaç gün önce Cumhurbaş- kanı Suleyman Demirel'in şubat ortasında Başbakan Necmettin Erbakan'a bir "uyan mektubu"' yazdığının ortaya çıkması, MGK toplan- tısından çıkacak sonuçlann beklenenden etkili olacağı yorumlanna neden olmuştu. Genelkurmay'ın kendi için- de yaptığı değerlendırmeler- de, yaklaşık 9 saatlik toplan- tıdan sonra yapılan açıklama, "tatmin edid" bulundu. Bu değerlendirmede şu noktala- nn altı çizildi: - Bundan sonraki asama bil- dirideki önerilerin izlenmesi- dir. Bildinnin yayımlanması tek başına bir anlam ifade et- mez. Aslolan uygulamadır. - Yeni hükümetle birlikte aşm dinci akımlar kendilerini daha güçlü hissetmeye baş- lamış. seslennı yükseltmişti. Bunoktadan sonra daha fark- lı birtutum içine girebilirler. Bir bakıma daha zorlu bir dönem başlamış oldu. - Uygulamalardaki görev parlamentonundur. Zemin o- rasıdır. Buçerçevede TSK'ye düşen görev, demokrasiye takviye olmuştur. Asıl görev sivil kuvvetlerindır. şılamak gerekiyor. Bu, bizim görevimiz değil, hükümetin görevidir. Ama onu bi- le bizyapmaya çahşı>oru/. işte sağhkhiz- metifalan bakımından. Hükümet gere- keni yapsın' divorlar haftalardır, aylar- dır. Bunun bildiriye konması iyi bir şey. Umarun ciddhe alır hükümet" Başbakan Necmettin Erbakan ise dün partisinin il başkanlan toplantvsında O- HAL'in yeniden uzatılması öncesinde tabanını ikna etmeye dönük mesaj lar verdi. Muhalefet döneminde OHAL uzatmalanna "hajTr" diyen Erbakan. dünkü açıklamasında "Ulkeraizin baş sonınu terördür. Kahraman ordumuz bu beladan ülkemizi kurtarmak için can- siperane bir çahşma sürdürmüş ve başa- n elde etmiştir. Şu anda yapımkta oldu- ğumuz bir son tasfiye çalışmasıdır." de- di. Erbakan, baharda "son temiziiğin yapılab'ümesi için buna gerek duyul- duğunu" vurguladı. Alman bilgiye gö- re, Erbakan, ll Başkanlan ve II Müfet- tişleri toplantısında MGK toplantısının içeriğıne değinmedi. Erbakan, 11 baş- kanlanna bazı spekülasyonlan ve tartış- malan önlemek için çalışmalannda dik- katli olmalan uyansında bulundu. G Ü N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada _% birinde soruldu: - Bu maddeye karşı çıkan var mı? Yok... Aynen devam... Erbakan, hafta ortasından beri MGKtoplantısın- da laiklik konusunun gündeme gelmemesi için ku- lis yapıyordu. Ancak bu biraz, "Size akşam yeme- ğine gelelim, ama sofrada tabak olmasın" deme- ye benziyordu. Tabii ki önerisi kabul görmedi. Hoca'nın bu tav- n, "oybiriiğiyle evet"e katılırken nasıl bir ruh halin- de olabileceği konusunda ipucu veriyor... Hocamızın bir özelliği vardır: Sık sık haddini aşar, MGK'de doğru söyler Mec- lis'teşaşar... Son karartar için de böyle mi hareket edecek? Dün il başkanları toplantısında yaptığı konuşma göstenyor ki fazla bir değişiklik olmamış. Bildiriyi mükemmel bulan Erbakan, üzerine biraz alındı bi- raz alınmadı... Oğuzhan Asiltürk de bildirinin muhalefete oldu- ğunu söyledi... Mükemmel bir saptama... Çiller de toplantı sonrasında soluğu Dışişleri Ko- nutu telefonunun başında aldı. Çiller'in Konut'tan sonra, o hırsla birkaç hastane basmasını bekliyor- duk ama, olmadı. Bilkent'teki villalar zincirine git- ti... Hacıyla bacının dün önlerine konan bildiri ise ön- ceki günden daha kapsamlıydı. Önceki akşam hazırlanan bildirinin en önemli hal- kasını dördüncü madde oluşturuyordu. Burada, la- ikliğin yaşam tarzı olduğundan başlanryor, çağdışı kisveler altında faalıyet gösterenlerle devam edili- yordu... Sonunda da bu konularda özen gösteril- mezse "yaptınm" geleceği vurgulanıyordu. Son tümce ise şuydu: "Aiınacak tedbihehn Bakanlar Kurulu'na bildiril- mesine karar verilmiştir." Işte o "tedbirier" dün bildirildi. önceki günkü bil- diri, "çerçeve mer/n"di. Asıl metin dün iletildi. Bu metnin ayrıntıları öteki sütunlarımızda. Çiller, ikinci metin eline verildikten sonra Dışişle- ri Konutu'nun kapısında şu açıklamayı yaptı: "Kimse dine dayanarak siyaset yapmasın. Ko- alisyonlarda partiler ayndır. Ama birbiherini uyanr- lar..." Burada iki durum var: - Çiller topu üzerinden atıyor... - Ortağına, 'Birdaha yapma' diyor... Hükümet çekiciye bağlandı... Erbakan ve Çiller'in dünkü tutumlarında, bildiriyi üzerterine almama eğilimleri vardı. Erbakan, Cümhurbaşkanı'nın mektubunu kamu- oyundan sakladı. Peki bu bildirileri ne yapacak? Zira birinci bildiri, "Kamuoyu eliyle Erbakan ve Çiller'e" diye gönderildi... Anayasasında, "çağdaş", "laik", "hukuk" söz- cüklerinin geçtiği bir ülkede, MGK bildirisi bir bakı- ma, "Işi bitince ışıklan söndür", "Eliniyüzünü yıka- dıktan sonra musluğu kapat" gibi basit ama, uyul- ması zorunlu kuralları içeriyor. Bildiriye bir başka deyişle, "Türkiye Cumhuriye- ti Başbakanlığı koltuğunda oturma nizamnamesi" diyebiltriz. Erbakan'la Çiller'e, "Bugüne kadar yaptıklannız yanlıştı" dediler. Onlar da "Çok güzel buyurdunuz" dediler. Bu iki liderin kendilerine güveni olsaydı, ya "öy- le değil. Yaptıklanmız doğru "derlerdi... Ya da "Hak- lısınız. Yanlış yaptık. Yanlış yapan gider, biz istifa ediyoruz" derlerdi... Ikisini de diyemediler... Hoca laikliği frene benzetmişti. Buradan yola çı- kıp hükümeti otomobile benzetirsek... Otomobil çekiciye bağlandı... Önde çekici, arkada otomobil gidiyor... Hoca kendisini direksiyonda sanıyor, bacı da yanında, oraya oturacağı günü hayal ediyor... Konsolos îran'a gitti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - îran'ın Erzurum Başkonsolosu Said Zare'nin Türkiye'de 'istenmeyen kişi' ilan edilmesinin ardından dün ülkesine geri gitmesiy- le yumuşama yönünde sürp- riz adımlar atıldı. Türkiye. tran ile meydana gelen dip- lomat krizini yumuşatma arayışıylaTahran'a, Dışişle- ri Bakanlığı Müsteşar Yar- dımcısı Ali Tuygan'ı gön- derdi. Tuygan'm, Cumhur- başkanı Suleyman Demi- rel'in bir mesajını lran Cum- hurbaşkanı Haşimi Rafsan- cani'ye ileteceği kaydedıldi. Said Zare, Ağn'nın Do- ğubayazıt ilçesi Gürbulak Sınır Kapısf ndan çıkış yap- tı. Türkiye'nin Tahran Bü- yükelçisi Osman Korutürk ve Urumiye Başkonsolosu Dfuk Özsancak'a ise 1- ran'dan aynlmalan için bir hafta süre verildiği bildirildi. Dışişleri Bakanlığı'ndan dün yapılan açıklamada, Dı- şişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ali Tuygan'ın dün Tahran'a gittiği bildiril- di. Tuygan'ın, diplomatik krizle ilgili İranlı yetkililer- le görüşeceğı ve Cumhur- başkanı Demirel"in Türkıye- tran ilişkileri konusundaki mesajını Rafsancani'ye ile- teceği belirtildi. Demirel, Tuygan tarafın- dan Rafsancani've iletilecek olan mesajında, iki ülke ara- sında iyi ilişkiler istediğini, ancak bunun için iki tarafın da dikkat etmesi gereken ba- zı konular olduğunu vurgu- ladı. îki tarafın da birbirlerinin güvenlik çıkarlannı gözet- me, birbirlerinin içişlerine ve sistemlerine kanşmama koşullanna uyması gerekti- ğine işaret eden Demirel, İranlı diplomatlann Türki- ye'nin içişlerine yönelik açiklamalannın kamuoyun- da yarattığı tepkiyi ve has- sasiyeti dile getirdi. Tarih :EVAP ANAHTARI 1- 2- 3- 4- 5- 6- 7- 8- 9- 10- 11- 12- 13- 14- 15- 16- 17- 18- 19- 20- 21- 22- 23- 24- 25- D C C B E A D A D C B C B A E E D C E A E B D E C 26- 27- 28- 29- 30- 31- 32- 33- 34- 35- 36- 37- 38- 39- 40- 41- 42- 43- 44- 45- 46- 47- 48- 49- 50- E C A E B E A D C B A C D C D A B A D B C B C E D
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle