25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 6 ŞUBAT 1997 PERŞEMBE HABERLER 'Dövizle emeklilik olumsuz sonuçlanacak' • ANhARA (ANKA) - Türkive tş\eren Sendikalan Konfederasyonu (TİSK.) Genel Eaşk'anı Refik Baydur. REFAHYOL hiikümetinın üçüncü kaynak paketinde yer alan ve \urtchşında çalışan işçıîerel2bin 500 dolar ödeme karsılığında emeklil k hakkı tanınan dö\izle emeklilik yasa tasansının. şımdiden görülmeyen olumsuz sonuçlar getirebileceğini söyledi. Baydur. kısa vadede gelır kaynağı gibi göriilen düzenlemenin. 3 yıl sonraemekli avlığı ödemelerinin başlamasıyla açık verebileceğini kaydederek, "öngörülen sistem, orta vadede gider kaynağına dönüşecektır" dedi. Ttimse beni azanlayamaz 1 • ANKARA (AA) - Sağlık Bakanı Yıldınm Aktuna. "DYP Genel Başkanıve Başbakan Yardımctsı Tansu Çiller'in kendisini azarladığı" volundaki haberlerin gerçekdışı olduğunu bildirerek. ""Kimse beni azarlayamaz. Çocukluğumda annem ve babam azarlamıştı. bu da onlann en doğal hakkı" dedi. Aktuna, hükümetin bağlı olduğu protokolde laik düzene v e Atatürk ilkelerine zarar verecek girişimde bulunulmamasının yer aldığını hatırlatarak. "Biz, bu protokolden çıkmayalım, bu protokole uymanızı istıyonız diyoruz" dedi. Adnan Kahveci anıldı • İstanbul Haber Senisi - ANAP kurucusu ve eski bakanlardan Adnan Kahveci. ölümünün 4. yıldönümünde törenle anıldı. Bakırköy Belediyesi tarafından Yunus Emre Kültür Merkezi "nde düzenlenen anma töreninde. Bakırköy Belediye Başkanı Ahmet Bahadırlı. Adnan Kahveci'nin. inandığı düşüncelerinden taviz vermeyen, demokrat ve yenihkçi bir kışi olduğunu söyledi. Sanatçı Metin Akpınar da Adnan Kahveci ile ilgili anılannı dile getirerek onun kendisine birçok konuda ötnek olduğunu söyledi. Daha sonra. Adnan Kahveci'nin hayatı ve çalışmalarının yer aldığı bır multivizyon gösterisi izlendi. MHP'li ilçe başkanına baskın • YLKSEKOVA(AA)- Yüksekova MHP îlçe Başkanı Tahir Öztepe'nin evinde yapılan aramada. silah ve çok sayıda mermi ele geçirildi. Alınan bilgiye göre jandarma ekipleri tarafından Burhan tlter'e ait 34 AC 5302 plakalı cipi gasp etmekten aranan MHP İlçe Başkanı Öztepe'nin Suüstü Kövü'ndeki evine baskın düzenlendi. Aramada, 1 adet roketatar, 1 adet Kanas marka silah, 22 adet değişık silahlara aıt şarjör ile 4 bin 328 adet mermi ele geçirildi. CHP'li Yılmaz'ın olumu • ANKARA (AA)- Ankara"da önceki gün ölen eski CHP Partı Meclisi üyesi ve Veteriner Hekimleri Derneği Başkanı Meliha Yılmaz için CHP Genel Merkezi önünde tören düzenlendi. Deniz Baykal, törende yaptığı konuşmada, Meliha Yılmaz'ı saygıyla andıklannı ve anısı önünde eğildiklerini söyledi. Meliha Yılmaz'ın sosyal demokrat harekete anlam ve güç katan bir büyük hareketin içinde yer aldığını ifade eden Baykal. Yılmaz'ın sosyal demokrasiyi bir yaşam tarzı olarak benimsediğini kaydetti DİSK'in kuruluş yıldönümü • İZMİR(AA)-DİSKEge Bölge Temsilcisi Musa Çam. konfederasyonun kuruluşunun 30. yılında da işçi sınıfının sorumluluğu ile demokrasi mücadelesi yapmaya kararh olduklannı söyledı. Çam. DİSK'in, demokrasmin, insan haklannın, özgürlüklerin. banşın, kardeşliğin savunucusu olmaya kararlı olduöunu belirtti. Kilis Milletvekili Doğan Güreş, partisinden Refah Partisi'nin dizginlenmesini istedi DYP'de rejim kavgasıHULYA KARABAGLJ ANKARA - Hükümet ortağı RP'nin. rejim karşıtı girişimlerine sessizliği nedeniyle DYP liden Tansu Çillere uyarıda bulunan DYP'li isvancılaraeski Genelkur- may Başkanı Doğan Güreş de ka- tıldı. Güreş. DYP grubunda darbe söylentılerini eleştirmekle bırlik- te. "Ordu halkı rahatlatmıştır. RP'yi dizgjnlememiz gerekir" de- di. ' Muhalefetin. hakkındaki soruş- turmadosyalannınoylamalan ne- deniyle RP'nin laiklık karşıtı giri- şimlerine kayıtsız kalmakla suçla- dığı Çiller. sorunlann çözümünün demokrasi dışında olamayacağı- nı. bu uzlaşmanın kaybedilmesi durumunda "kıyamet kopacağınr söyledi. DYP'nin dün yapılan grup top- lantısından önce kuliste toplanan milletvekilleri darbe söylentileri. hükümet ve olası kabine değişik- liği konulannda sohbet ettiler. Başkanlıkdivanının önceki günkü toplantısında. Çiller'in kendi alan- lan dışında konuşma yasağı koy- duğu Sanav i v e Ticaret Bakanı Ya- bm Erez'in. asık yüzlü ve gergın olması. Sağlık Bakanı Yıldınm Aktuna'nın da gruba katılmama- sı dikkat çekti. Milletvekilleri ga- zetecilere. "Sizetürbantaktırma- yacağız" dıye sataşırken Sincan'da tanklı protestoyla ilgili sorulara esprili yanıtlarverdiler. Devlet Ba- kanı Namık Kemal Zeybek, Sin- can Belediye Başkanı Bekir Yıldız hakkında RP'li üst düzey yetkili- lerle yaptığı görüşmeyi aktardı. Zeybek. "Ben onlara "Bu adamı ihraç edin' dedim. Onlar da bana "Kendisini disipline verdik' dedi- ler" diye konuştu. Zeybek. DYP'lılerin kabinebeklentisi için- de olduklannın anımsatılması üzerine. "Olabilir. bayram sonra- sı olasılık >iiksck" dıve konuştu. DYP grubu toplantısının bası- na kapalı bölümünde. Kilis Millet- vekili Doğan Güreş ile K.onya Mil- letvekili Necati Çetinkaya söz al- dı. Laiklikten ödün \enlemeyece- ğini. hükümetin çözemediği ko- nulann ordunun sırtına y üklenme- sinden rahatsızlık duv duğunu kay- deden Güreş'in. olaylan ttrman- dırdığı gerekçe^ivlebasınavemu- halefete eattığı belırtildi. Bazı çev- relerin Genelkurmay'ın Milli Sa- \unma Bakanlığfna bağlanması- na yönelik ıstemlerine dikkat çe- ken Güreş'in, talepleri kabul edi- lemez bulduğu kaydedildı. T- SK'nin darbeye hevesli olmadıği- nı dile getiren Güreş. RP"nin laik- lik karşıtı girişimlerinin toplumda yarattığı sıkmtıya işaret ederek. "Ordu sıkıntılann sonucunda ba- sıncı düşürerek supabı açmıştır. RP'yi dizginlemeliyiz" dediği öğ- renıldı Basın örgütleri tepkili Basına saldırı demokrasiye ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RP'U Belediye Başkanı Bekir Yıldız'ın. Iran'ın Ankara Büyükelçısı Muhammct Rıza Baghe- ri'nin katıhmıy la, cumhurı- veti hedef alan şerıat göste- ri düzenlediği Sincan'da. Türk Silahlı Ku\vetlen'nın (TSK) "tanklı" geçişinın ar- dından. gergin bir bekleyiş başladı. Ankara'daki basın meslek örgütlerınin temsılci \e üve- len dün. "Yaşasın cumhuri- yet.yaşasın özgür basın" y a- zılı pankartm asılı olduğu bır otobüsle geldikleri Sin- can Lale Alanı'nda Atatürk Anıtı önünde. tnterstarmu- habin Işın Gürel'e yönelik saldınv ı protesto ederek, or- tak bir bastn açıklaması yaptılar. Ankara Gazeteci- ler Cemiyetı Başkanı Nazmi Bilgin." Bu ses duy mak iste- mediğimi/ tank sesleri değil, daha önemli olan susturula- ma/ özgiir basının sesidir" diyerek 12 dernek ve sendı- ka tarafından imzalanan or- tak açıklamayı okudu. Açıklamada. "Bu olayda saldıran kadar. rejim düş- manlığma müsamaha göste- renler de bu düşünceyi ikti- darda tutantarda suçludur. IVdetasuçaezmettirtlmiştir'" denildi. Kaba kuv vet ve cinayetle- rin basını susturamayacağı belirtilen açıklamada. bası- na saldırının demokrasiye saldırı anlamına geldıği vur- gulandı. Açıklamada, Sincan'dakı gelışmelerin "başkentin gö- beğinde kurtanlnıış bölge- leri. rejimi yıkmaya >önelik toplantılan. girişimleri \e e> lemleri tiyatro se>reder gi- bi izleyenkrin suratına indi- rilmiş bir tokat" olduğu da belirtilerek, şugörüşlerdile getirıldi. "Rejim düşmanlı- gına müsamaha gösterenler. bu diişünceyi iktidarda tu- tanlar artık kendUerine gel- melidir. Basına yasakgetir- mek için hazırlanan yasa- lardanyola çıkan budiişün- cenin geldiği nokta. saldırı ile gerçek yüzünü göstermiş ve artık maskeler düşmüş- tür. Gaflet ve hıyanet u> ku- sunda olanlar artık u>an- malıdır. Gök kubbe yerinde durdukça Misak-ı Milli SH nırları içinde bu ilkel dü- şüncenin değil. Atatürk U- kelerinin egemen olacağın- dan hickimsenin şüphesi ol- masın. Bu ülkede >aşa>an her insanın lav ık olduğu sis- tem yalnızca demokrasidir. Bizler. Atatürk'ün 1924"te söylediği 'Türk basını Cunılıurivetin errafında çe- lıkten birkale oluşturacak- tır. bır fikİT kalesı' sözleri- ni bir emir telakki ediyor, sonsuza kadar savunacağV mıza soz veny oruz. Gazeteciler Cemiyetleri Başkanlık Konseyi tarafın- dan 53 gazeteci cemiyeti adına yapılan vazılı açıkla- mada, Sıncan'da gazetecile- re saldın olayı kınandı. Ga- zetecilenn çalışma güvenli- ğıni yok eden ve can güven- liğini tehlikeye sokan saldı- nlann. aslında basın özgür- lüğüne ve demokrasiye sal- dırı olduğu vurgulandı. Açıklamada. "Demokrasiyi hazmedemeyen ve halkın gercekleri öğrenmesine ta- hammül gösteremeyenler, çeşitli yollardan basını sus- turmayı amaçlamaktadır- lar" denildi. Işm Gürel'ın dövülmesinin basın düş- manlığını açığa çıkardığı belirtilen açıklamada şu ifa- delere yer verildi: "Giderek demokratik rejimi tehdit e- den bu saldınlara karşı cid- di önlem alınmasını \e so- rumlu yönetkilerin görev yapmasını sağlamak üzere. TBMM'nin de olaya el ko>- nıasını bekliyoruz." Bırleşik Metal Işçileri Sendikası Genel Başkanı Ali Rıza Ikisivri de yazılı açıklamasında Gürel'in dö- vülmesirnkmadı. • TGC BaşkanrNaftGüre-' İL Gaziantep'te 2 radyocu- tıun tutukîanmasına tepki göstererek "Yargının, ifade özgüıiüğünü koruyucu yön- de karar alacağına inanıyo- ruz" dedi. Gaziantep'te ya- yın yapan Şafak FM Rad- yo'nun Genel Yayın Yönet- meni Sıddık Akdoğan ile program vapımcısı Nısan Kumru'nun okudukları bır haber nedeniyle tutuklan- dıklannı üzüntüy le öğrendi- ğini belirten Güreli. "Tu- tukluluk halinin devamını gerektireeek. örneğjn suç de- lillerinin yok edileceği bir hususun var olmadığını dü- şünüyorum" dedi. İzmir Gazeteciler Cemi- yeti Yönetim Kurulu'ndan yapılan açıklamada. cum- hurıyetin temel taşlarından bıri olan laıkliğın ödün ve- rilmeden uygulanması is- tendi. Açıklamada şu görüş- lere yer verildi: "Son yıllarda. kısır çekiş- meler \e politik çıkarlar uğ- mna \erilen ödünlerle laik- lik ilkesinin kemirilmesi ve baa gruplar tarafından ör- selenmesini üzüntüyleizliyo- ruz. Vaşanan bazı acı olaylar, sağduyu sahibi Türk yurt- taşlann ibret ve üzüntüyle izlediği. ülkemizikaranlık ve tehlikeli mecralara sürüklc- yecek birer çağdışı girişim- lerdir. Toplumun gelişmesi. çağdaşlaşmasL uygar dünya görüşü içinde2000'li > ılların kapısını hazniaması. laik düşüncenin ödün vermeden uygulanmasına bağlıdır." PERŞEMBE Üzerinde "Laik ve demokratik cumhuriyete inanan Türk kadınlan" yazan sivah çelengi binanın önüne bı- rakan Ayseli Göksoy. hazırlanan duyuruyu okudu. (Fotoğraf: AA) Şeriat provasına protestoANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Manisa Bağımsız Milletvekili AyseliGöksov. Barış Partisi'ne üye kadınlar \e Birleşık Kadın Platformu'yla (BİRKAP) bırlikte Refah Partisi Genel Merkezi'nin öniine siyah çelenk bıraMı. .. Göksoy. hükümetin rejim karşıtı girişimleri, Sincan'daki şeriat proVası ve Başbakan Necmettin F.rbakan ın kadın avrımcılığına ilişkin açıklamalannı protesto amacı taşıyan çelengi koymadan önce gazetecilerin sorulannı yanıtlarken. DYP Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller'in göğsûne \ ura \ ııra "l.aikliğin ve demokrasinin kalesi benim" dediğinı. ama daha sonra göğsunün içeri çöktüğünü söyledi. D^'P millctvekillcrinin de her >e\ı izlemekle yetindiğini belirten Göksoy, -Milktvekill^riniıı bu. ., davranışlan. Frbakan'ın 1 ilna lideri Kaddafi'nin karşısındâKi davranışını hahrlatıyor. Artık Meclis tavanlannı iztemeyi bırakmalılar. Ben hâlâ doğru yolday ım, ama Doğru Yol Partisi eğri yola girmiştir" dedi. Bütün Türk kadınları adına okunan duvuruda şövle dendı: "Refah Partisi'nin asıl hedefı. Türk kadınını toplumsal hayattan koparıp toplunıu belli cephelere bolerck şeriat düzenini getirmektir. Oysa ki İslam ülkeleri içinde gerçek Müslümanlıgın yaşandığj Ukülkey iz. Son. günlerde yiikselen şeriat çığlıklarinih amacına ulaşmasutâ izin vermeyeceğimizi. başta RP olmak üzere. bu zihniyetteki tüm odaklara duy uruyoruz." Çelenk daha ^nra. panı bınasından eıkan bır ki^i tarafından alınarak genel merkezın karşısındakı bir apartmanın bahçesine atıldı. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit şeriat provası için uyardı 'RPkanhyöntemidegözeahr'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit. ke- sinlikle bir asken müdahale bekleme- diğıni, ancak adım adım yaklaşafı bır "RP darbesi olasılığı" bulunduğunu söyledi. Ecevit. laik-demokratık rejı- me karşı Sincan Belediye Başkanı Be- kir Yıldız'dan çok daha ağır sözler söv - leyen RP mılletvekıllerinin dokuııul- mazlık altında gizlendiğıni. Türkiye Cumhuriyeti'nin rejime karşı kışılcnn işgalıne uğradığını. kanh yöntemlen bile göze alabileceklerinin ortava çık- tığını vurguladı. Ecevit. partisınin grup toplantısında. 7 ayhk REFAHYOL hükümetinin la- ik-demokratik cumhunyet açısından büyük tehlikelerigündemegetirdiğini vurgularken bu dönemin olumlu ola- rak yorumlanabilecek sonucunu ise "adU düzen masalının artık çocuklan bile kandıramayacak olmasr olarak özetledı. RP kanadından adım adım laik-demokratik cumhurivete karşı adımlanngeldiğini.toplumuRPdüze- nine alıştırma hedefi doğrultusunda hareket edildiğıni vurgulayan Ecevıt. "Toplum buna alışmıyor. Dindar ke- sim de din duy gulannın RP tarafuidan istismanndan rahatsız" dedi. Ece\it. Zamangazetesındeveralanve RPvö- netımine dönük uyanlara >er verilen sağduvu çağrısını okuduktan sonra. " Bu İslama bağİL iyi niyetli büyük halk çpğunluğunun da düşüncelerini >ansı- tıyor" diye konuştu. DSP lideri. "Küçükadunlarlagidi- yorlar, son olay larla gerekirse zor kul- lanmayı da göze alabilecekleri ortava çıktı. Kanh yöntemlen bile göze alabi- lecekleri bellidir" görüşünü dile getir- di. Sincan Belediye Başkanı Yıidız'ın gözaltına alınmaktan kaçtığına dikkat çeken Ecev ıt. sözlennı şöyle sürdürdü: "Ancak bugün RP grubu içinde, laik- demokratik cumhuriyete karşı. ondan çok daha ağır sözler söy leyen,-üstelik yabancı ülkelerde konuşan milletvekil- leri dokunulmazlık altında gizleniyor. RP. Sincan olayında sessiz duruyorsa. belediye başkanının görevden alînma- sına itiraz etmiyor&a, samimiyetini or- taya koymak istiyorsa. çok daha ağır sözler söyleyen bazıgrup üyelerine kar- şı da önlem alması gerekir. 7 ay da gö- riildü ki Türkive Cumhuriveti laik-de- mokratik cumhuriyete karşı kişilerin işgaline ugramaktadır. RP.de\ letin gü- venlik gücüne güvenmiyor. Başbakan dev letin verdiği koruma görev lilerine güvenmediğini, kendi yetkisiz eleman- lannı Tıilen dev letgörev lilerinin üzerin- de mevkilere getirerek gösteriy or. Res- mi ve özel koruma görev lileri birbirle- rini omuzluyor. Erbakan üniformalı özel korumalara da tepki gösteremi- yor." Ecev ıt. demokrasiden uzaklaşma eğilimlerinın hız kazandığını. sesleri- ni yükseltenlere karşı hemen "haddi- nibildirme"düzenlemeleri gerçekleş- tırildiğıni söyledi. Başbakan Necmettin Erbakan'ın dış gezilerinde devleti devre dışı bıra- karak terörist mılitanlarla devletten gızlı ilışkiler kurduğunu anlatan Ece- \ıt. "İran büvükelçisinin haddini bü- me/ konuşmasındanda en başta Erba- kan sorumludur" dedi. Ece\ it. hükü- metı düşürmek için verdikleri genso- ru için diğer partilerden ve özellıkle D\? ıçmdekı laik-demokratik cum- huriyete bağlı milletvekillerinden kat- kı istedi. S1FIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR e-mail: oral.catislar@planet.com.tr Bizım ku- şak, gözünü açtığından bu yana as- keri darbe- lerle yaşıyor. 1960'tan bugüne tam 37 yıl geçti. Bugünlerde dördüncü askeri darbe olur mu, olmaz mı diye fal açıyo- ruz. Bazıları, yaratılan havadan etkilenerek. "Askerler gelsin de şu şehatçıların haddini bil- dirsin" diye ciddi ciddi düşün- meye başladılar. Askeri darbelerin acısmı çekmiş, diktatörlükten nasibi- ni almış benim gibiler ise derin bır karamsarlık içindeler. Re- fah Partililer ve onlann çevre- sindeki sıyasi Islamcılar; yüzde 20'lik oy desteklerıyle istedik- lerı her şeyı yapamayacakları- nı bir türlü anlamıyorlar. Türki- ye'nin yüzde 80'ini bir köşeye Darbenin Smırında Dolaşırken... sıkıştırarak, bu büyük çoğun- luğu çıldırtacak işlere girişme- lerinin mümkün olmadığını kavramak istemiyorlar. Erbakan ve arkadaşlan; de- mokrasinin, yüzde 20'lik bir oy oranıyla her şeyi yapma özgür- lüğü olmadığını bir türlü kabul etmeye yanaşmıyorlar. Büyük bir aymazlık içinde iç gerilimi arttırmaya ve laik çoğunluğa dayatmalarda bulunmaya de- vam ediyorlar. Darbe ortamından endişe- lenmemek mümkün değil. Mü- dahalelerın ne gibi sonuçlar yarattığını biliyoruz. Hâlâ 12 Eylül'ün yıkımını ortadan kal- dıramadık. Ama ne yazık ki Türkiye'nin 50 yılına damgası- nı vuran soğuk savaş artığı si- yasetçiler, darbe üreten birya- pının dışına çıkmayı beceremi- yorlar. Erbakan, Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, De- niz Baykal ve Alparslan Tür- keş iki askeri darbenin muha- tapları oldular. Bu darbelerden neredeyse hiç ders çıkarmadı- lar. Hırslarının kurbanı olup Türkiye'yi içınden çıkılmazso- runlarla yüz yüze getirdiler. Son dönemde ortaya çıkan Tansu Çiller ve Mesut Yılmaz ikilisinın de bunlardan bir farkı yok. Nedir bütün bu siyasetçi- leri belirleyen ortak özellikler? Hepsi de anti-komünizmin ve demokrasi duşmanlığının siya- set yaşamına damgasını vur- duğu bir dönemde yönetici ol- dular. 'Vatanın ve mılleîin bö- lünmez bütunluğu' onlann tu- tucu anlayışlarının temel öğe- si oldu. Sosyal-demokrat liderlerde ne yazık ki bu tutucu kampın dışına çıkamadılar. Çağdaş demokrasinin temel öğelerini hiçbir zaman içlerine sindıre- mediler. Milliyetçilik ve devlet- çilık konusunda diğer liderler- le yarışa girdiler. Türkiye. neden sürekli aske- ri darbe üreten bir ülke haline geldi? Bunun sebebıni yeni- den düşünmek ve tahlil etmek zorundayız. Türkiye'de 1950'lerde kurulan sistem: so- lu ve demokrasi isteyen güçle- ri ezmek temelinde şekillendi. ABD'nin dünya çapındaki ihti- yaçlarına uygun olan bu sis- tem, sıkmtıya düştükçe asker- len goreve çağırdı. ışkence tez- gâhları hazırladı, darağaçları kurdu. Bu tercihlerin sonucu iyice katılaşan anlayış, Kürt sorunu- nun barış içinde çözümünü de engelledi. Türkiye bir kan ve ölüm ülkesi haline geldi. Çare- siz kitlelerin sisteme tepkisi, şeriatçılığa güç verdi. Yüzde 20'lık ıslamcılar, sıstemi daha da sağa çekmek amacıyla boylarından büyük işlere kal- kıştılar ve çözümsüzlük üretti- ler. Çözüm, aslında çözümsüz- lüğün içinde. Parlamento ve si- yasi partiler, demokratik yollar- la siyasi islama dur dıyebilir ve bu gerilimden kurtulmayı sağ- layabilir. Parlamento, RP'nin iç gerili- mi tırmandıran sorumsuztutu- muna engel olabilecek çoğun- luğa hıç değilse sayısal olarak sahip. Umarız kafalar da bu ih- tıyaca uygun davranırlar. ORHAN BURSALI Bilime, Universiteye Karşı Balyoz Harekâtı Dınci iktidarın nasıl bır Türkiye planladığı şu kısa. dönem içinde belli oldu. Üstelik düşüncelerini uzun vadeye yaymak gibi bir sorunları da yok. Tersine her şeyin şeriat toplumu doğrultusunda hemen şımdi gerçekleşmesini ıstiyorlar. Türkiye'yi. toplu- mu, bütün kurumvekuruluşlanylatamamenbilim-' dışilığın, akıldışılığın güdümüne sokmak için sabır- sızlar, yırtıcılar: züccaciye dükkânına gırmiş fil gibi davranmaktan çekinmiyorlar. ..••• Adam. Dumlupınar Üniversitesi Bıyoloji Anabiüm Dalı Başkanı, Adı da Adem Tatlı. Profesörmüş. Ya- ni bilim doktoru unvanını taşıyor. Kendisi. profe- sör titrinin aslında ne kadar sıradanlaştığının ve idari derece atlamanın bir unvanı haline geldiğinin tipik örneği. Şerıatçı bir gazetede yayımlanan de- mecinde, çağımızın en büyük dehalanndan Dar- win'in evrim kuramı hakkında şöyle diyor: "Bütün bilimlerDarwin 'ın görüşlerini reddediyor... Hiçbir bi- limsel delilı yoktur. Genetik, antropoloji, biyolojı, matematik ve bütün diğer fen bıiimleri Darvvin 'ın te- orisıni reddetmektedir". Adam. işkembeden atıyor. Hangi genetik, hangi antropoloji, hangi biyoloji. hangi matematik bu ku- ramı reddedıyormuş? Hiçbir bilgi yok. Nerede, han- gi bılimsel dergilerde bu reddetmeler yayımlan- mış? Hiçbir bilgi yok. Pekı bu kuramın yerine koyduğun ne? Tabıi ki Ya- ratılış kuramı. Bu kuramın kaynağı ise kutsal kitap- lar. Peki kutsal kitapların bilimle ne ilgisi var? Sen ila- hiyatçı mısın. yoksa biyolojı uzmanı mı?! Hangi araştırmalarla evrim kuramını çürüttünüz, çürüte- cek izler buldunuz? Hiçbir bilgi yok! Bir dığerı, Vakıf Gureba Hastanesi'nde cerrah.; Adı Asaf Ataseven. Bu prof. da şöyle dıyor: "Dar- vvin'in teorisı hiçbir bilimsel bulguyla desteklenme- miştir. Her canlı ayrı ayrı yaratılmıştır". Sayın Ataseven. herhalde kestiği el, bacak, ka- rın; kesıpçıkarttığı böbrek, pankreas. kıst-mist üze- rinde yıllar süren cerrahi araştırmaları sonucu bu yargıya varmış olmalı! Bilgiye boynumuz kıldan in-. ce! Bu araştırmalarının sonuçlarını nerelerde ya- yımladığını açıklasa da. bütün Türkiye aydıntan- sa!? Bir diğerinin uzmanlık konusu meğer tam da ev- rim kuramı imış. Yıllardır üzerinde çahşıyormuş. Bu; nedenle"evrimuzmanı"olarakahkâmkesiyor. Ce-- vat Babuna adındakı bu prof. dr. diyor ki: "Dar- vvin'in çalışmalan bilimsel olarak gerçeklik taşımı- yor". Neden peki? Açıklıyor: "Bir kere Danvin'in görüşleri Kur'an-ı Kerim 'e aykındır". Anlaşıldı! Evrim kuramı üzerinde niçin yıllardır çalıştığı. bu çalışmalarında neyi aradığı ise hiç belli değil. Kay- bettiği yıllara yazık değil mi? Cevat Bey, "matematıksei ve logaritmik olarak da Darvvin'in görüşleri çürütülmüştür", diyor. Bunu hiç mi hiç anlamıyorum. "Efendim, matematıksei löğaritmik otarak çörü 1 ' tülmüştür!" Ünlü bir matematikçimize sordum. Ne demek bu. diye. Şaşırdı. Matematiksel ve logaritmik ola-> rak evnm kuramının çürütüldüğü konusuyla ilk kez' karşılaşmış! En işkembe-ı kübracılardan biri Sefa Saygılı,, adındakı zat. Nasıl doçent dr. olmuşsa olmuş.' (Kımbilir bunun gibi dahaneleryuvalanmış üniver-', sitelerimızde!) Diyor ki: ''Darvvin'in görüşlerinin ka- bul edilemez olduğunu bilim çevrelerizaten biliyor. Darvvin 'in teorilerınde sapıklık ve ateizm vardır. " Hangi bilim çevreleri biliyormuş, kim bunlar? Bir'. tek bilimsel yazı lütfen!? Bu bilim sapığı doçent devam ediyor: "TÜBİTAK tarafından Darvvin'in görüşlerinin yeniden piyasa- ya sürülmesı ilkellıktır. Darvvin ile ilgili kitaplann ya-1 yımlanması rezalettır". • • • Evet, bu ıpe sapa gelmez iddialann, hem de bi-. limsel unvan taşıyanlann bilime karşı bu hezeyan , dolu saldırılannın güncel nedeni, "Darvvin ve Be- agle Serüveni" kitabının satışa çıkması. Kitap sadece TÜBİTAK yayını değil. TÜBİTAK Popüler Bilim Yayınları-Yapı Kredi Yayınlan ortak ki- tabı. Kitap Darvvin'in kitabı da değil. Alan Moorehe- ad adında bir gazetecinın. ama çok ünlü bir kıta- bı. Adından da anlaşılacağı gibi, kitap, Darvvin'in Beagle adındaki yelkenliyle büyük keşiflerini yap- tığı yolculuğun serüvenini anlatıyor. Bir solukta oku- nacak, insanı büyük bır keşfin ızlerinden götüren bir kitap. Elıme geçtiğinde heyecanlandım. Kalite- sıyle, kâğıdıyla, 48 sayfa renkli resimlerıyle 1, 800.00 TL'lik bedetini hak ettiren. yaratılmak iste-' nen karanlığa şamar gibi inen bir kitap. • • • Dinci iktidann ülkeyi ve ünıversiteleri neye dönüş- türmek istediğini görüyoruz, bu kitaba karşı saldı- rıda. Sadece kitaba değil. YÖK'e karşı saldında da a- maç apaçık ortada: YÖK ve üniversıtelerimiz, yu- kandaadlan geçen uyduruk bilimeilereteslim edil- mek isteniyor. Dinci ıktidar, tepeden birvuruşlaso- runu çözeceğini sanıyor. Sonra gelsin yukarıdaki gibilerin sorumlu mev- • kilere atamaları. Ve gençlerimizin kafasını, üniversiteierimizin- derslikierini örümcek bağlamalan! Şu aşamada varolanı korumakzorundadırTür-.' kiye. Üniversitelerimiz, başlarına inecek balyozun' farkında olmalılar. •"< Henüz yeteh kadar sesleri çıkmıyor! " Sanıklara çifte standarda tepki t ANK.\RA (Cumhuriyet Bürosu) - Hukukçular. îstanbul DGM'ce hakkında tutuklama karan çıkanlan, ancak Şeker Bayramf ndan sonra teslim olacağını açıklayan eski Özel Harekât Daire Başkanveküi İbrahim Şahin'in yakalanmamasına tepki gösterdiler. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. emniyerte işkenee gördüklen saptanan öğrencilere ağır cezalar uygulanırken mahkeme •* karanyla aranan polislerin J , bulunmamasını değerlendirirken olayı "tuhaP olarak nıteledi ve , ~Bir laubaüliktir gidiyor 1 " ( dedi. Ankara Barosu ve Çağdaş Hukukçular Derneği başkanlan. polis içindeki yasadışı ' bağlantılar soruşturulamadığı gibi, hukuk de\leti kurallannın .' da her kesime eşit şekilde . uvgulanmadığını ' belirttiler
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle