25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Imtivaz Sahibi: Berin >*adi Genel Yayın Yonetmenr Orhan Erinç # Genel Yavın Koordınatoru Hikmet Çetinkaya # Yazıışlerı Mudurlerı Ibrahim Yıldız (Sorumlu),DinçTa\anç # Haber Merkezı Mudurii Hakan kara # Gorsel Yönetmen Fikret Eser Dış Haberler Şinasi Danışoğlu # Istıhbarat Cengiz Yıidınm # Kıiltur Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücelman % Makaleler: Sami Karaören • Diızeltme Abdullah Yazıcı 9 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bilgı-Belge Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen: Mehmet Faraç Vaym Kurulu.tihanSelçuk(Baikan). Orhan Erinç, Oktay Kurtböke. Hikmet Çetinkaya. Şükran Soner, Ergun BaJcı. Dinç Tayanç, İbrahim \ ıldız, Orhan Bursab, Mustafa Balba\. Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbav 9 Haber Muduru Doğan Akın Ataturk BuKan No 125. Kat 4. Bakanlıklar-Ankara Tel 4195020 (7 hat). Faks 4195027 • Izmu- Temsılcısı SerdarKızık,HZı>aBK 1352S 23Tel.4411220, Faks 44191 V % AdanaTemsılcısı Çetin Yiğenoğlu, tnönuCd 119 S N o i Kat 1. Tel 363 12 11, Faks 363 12 15 Müessese Muduru Erol Erkut 9 Koordınator Ahmet Korulsan 9 Muhasebe Bülent Y eoer 9 Idare Hüseyin Gürer 9 fşlerme Önder Çelik 9 Bılgı-Işlem. .Nail İnal 9 Bılgısa\arSıslem Mürmet Çîler MEDY4 C: 9 Yönetım Kunılu Başkanı - Genel Müdur Gülbin Erduran 9 Koordınator Reha Işıtman 9 Genel Mudür Yarduncısı Mine \kdağ Tel 514 07 53 - 5139580-5138460-61.Faks 5138463 Ya>ınUyanvcBaaa: ">enı Oan Haber _Aıansı. Baaın ve Ya>ıneılık A Ş TûrkocaiıOc 19-1 Cajaloglu 34334 t s t PK 246 Isıanbul Tel |U 2121 512 05 05 (20 hatl Faks (0 212)513 65 5ŞUBAT1997 lmsak:5.36 Güneş: 7.04 Öğle: 12.25 Ikındi: 15.07 Akşam: 17.32 Yatsı: 18.55 BodruifrMias Havaalaıı • ANKARA(AA)- Bodnım-Mıls Havaalanı'nır pist yapımı tamamlandı. "ürk turizraınm bata gelen merkezlenndm Bodrum ve çevresinın ıhtyaçlanna cevap verecel havaalanına, ilk inişi yann Ulaştırma Bakanı OmerBarutçu'yu taşıyan uçak }apacak. Barutçu, pıst dışında apron gibi önemli bc'lümleri de tamamlanan havaalanının önümuzdekı tınzm sezonunda hianet v ermeye başlav acaöın ı bildırdi. 'ÇağdaşHaik sisteminönemi' • ANKARA(AA) - Ankara Üniversıtesı Tdrk İnkılap Tarihi Enstıtü.ni, Atatürk'ün gençlige ışare" ettıği "Ulusal kültiirü çagda> uygarlık düzeymin üstiıne çıkarma hedefine ulaşnada çağdaş- laik-demokrat;k sistemın önemi"' başlıklı makale yanşması düzenledi. Makale uzunluğunun --7 sayfa olması gereken yanşmada birinciye 50, ikinciye 30. üçüncüye 20 nilyon lira venlecek. Yanşmaya katılacak makalelerin 1 mayısa kadar teslim edilmesı gerekıyor. Doğu'ya kayak hamlesi • ANKARA (ANKA) - Turizm Bakanı Bahattin Yücel, bu yıl Palandöken, Sankamış, Kars ve Ağn'da kayak merkezlen kurulması için özel sektöre arsa tahsis edeceklenni bıldirdi. 1996 yılında Ağn'ya Turizm Bakanlığı tarafından aynlan 10 milyar lıralık kaynağın 1996 vılının son günlerinde bölgeye aktanldığını belırten Yücel, böylece termal tunzm merkezlerıne yönelik projelennın desteklendiğını bildırdi. VVHO'nun yeni üyesi • ANKARA (ANKA) - Birleşmiş Milletler Dünya SağlıkÖrgütü(WHO), Andorra Prenslığı'nin de örgüte alındığını ve üye ülke sayısının 191 *e çıktığını biİdırdi. Andorra Prensliğı'nın 15 Ocak 1997 tarihinde BM Genel Sekreterliği"ne başvurduğunu bildiren WH0 yetkilılen, ülkenin Dünya Sağlık Örgütü Sözleşmesi'ni kabul ettiğinı belirttı. Bilgisayarsevere yenidergi • Haber Merkezi - Bilgısayar oyunlannı tanıtmayı amaçlayan 'Level' dergisi bu ay yayımlanmaya başladı. Dergiyle bırlikte her ay \erilecek bir CD'de piyasaya yeni çıkmış oyunlann oynanabilir demolan bulunuyor. Dergide yer alan "Gezinti' sayfalannda yeni oyunlar tânıtılırken 'hilekâr' sayfalannda da oyunlann hiîelerı gösterilnor. Aylık yayımlanacak dergide ayrıca, konsol oyunlannın tanıtımının bulunduğu 'Konsol Oyunlan' sayfası da bulunuyor. Genel liselere meslek dersi • ANKARA (ANKA)- Milli Eğitim Bakanlığı, eğitim alanında planlanan değışiklikleri. "Mılli Eğitimde Hedefler" başlıklı kitapçıkta topladı. ICitaba göre ortaöğretimde, sınıflann kalabalıkhğından yakınan Milli Eğitim Bakanlığı, lıse eğıtimıni uzatarak sorunu daha da ağırlaştıracak. Bakanlık, lise eğitiminin 4 yıla çıkanlmasını kararlaştınrken genel liselerde meslek dersleri de okutulacak. Bebek için kampanya • tZMİR(AA)-İzmir Valiliği tarafından. kemik iliği nakli gereken 8 aylık bebek için kampanya başlatıldı. Yetkıliler, Dokuz Eylül Ünıversitesı Tıp Fakültesi Çocuk K.liniğı'nde tedavı gören Mustafa Kürşat Irmak adlı 8 aylık bebegın ameliyat ve sonrası bakım masraflannın karşılanabilmesı için gerekli 2 milyar liranın toplanabilmesi amacıyla Vakıflar Bankası Izmır Şubesi'nde 2030368 numaralı hesap açıldığını bildirdiler. Doğumdan sonra nöronlar arasmda bağlantı kuran beyin, zamanla kullanmadığı bağlantılan yok ediyor Sevmek beyni geüştiriyor Cörme duyusu Doğal gelişimiDoğduğu anda görmeye başlayan ço- cuk ne yazık ki aynnnlan se- çemez. Çocuk, ikı gözünü tek bir cısım üzerine odak- layamaz. Gözleri ve ellen arasında koordinasyon ku- ramaz. GetişirniriEİandırmayü4- lan: Bebekler, ikı haftalık- ken normal göz muayene- sine götürülmelidır. Erken teşhis. gözdeki kusurlann beyinde yer etmeden gide- nlmesini sağlar. Duygular Doğal gelişimi: Beyinde gelışımını ılk tamamlayan devTe duygulan düzenleyen merkezdir. ikı aylık bir be- beğın hissettiğı memnuniyet veya kızgınlık ileride daha karmaşık duygulara zemin hazırlar. Geiişimi hızlandınna yoj- lan: Sevgi, bebeğin beyni- ne duygusal uyanlar gön- derir. İhmal ise bebeğin mut- luluk duyulannı köreltir. Ta- cız edilen çocuk anormal tepkiler \ermeye başlar. Dil yeteneği Doğal gelişimi: Doğum- dan önce annesinin sesine tepki veren bebeğin dil öğ- renme yeteneği 6 yaşına kadar en üst düzeyde sey- reder. 6 aylık bir bebek sesli harfleri ayırt eder. GefişimihırfaiKİırmayoJ- lan: Tek yol çocukla ko- nuşmaktır. Anne babalann bebekle konuşurken kul- landıklan "bebek dili" ço- cuğun sesler ile cisimler arasında ilişki kurmasmı sağlar Hareket Doğal gelişimi: Ilk 4 yıl- da beyindeki koordinas- yon merkezlen gelişerek tutma, koparma, oturma. emekleme, yürüme ve koş- ma gibı hareketler dogal- lık kazanır. Gefişnnihdandınna yol- lan: Güvenlik içinde ol- duklan müddetçe çocuk- lara hareket özgürlüğü sağ- lanmalıdır. Bircısme uzan- mak, el- göz koordinasyo- nunun gelişmesini sağlar. Çeviri Servisi - Bilim adamlan, ınsan beynınin oluşumu ve gelişimi üzerin- deki esrarperdesini aralamayı başardı- lar. Son yapılan araştırmalar. beyin hüc- relerinın doğumdan sonra müthiş bir hızlaçoğalarakkişiliğibelirleyenbağ- lantılan oluşturduğunu ortaya çıkanyor. Be>Tiin gelişıminde ilk üç yaşın önem- li olduğu belirtiliyor. Time dergisi son sayısında çocuk beyninin gelişimi konusuna genış yer verdi. Derginin kapak konusu yaptığı habere göre, beyin hücrelerinin elekt- riksel etkinliği. beynin fiziksel yapısı- nı değiştiriyor. Beynın bir bilgisayara benzetilmemesı gerektiğine dikkatçe- ken bilim adamlan, beynin, doğum sı- rasında çalışmaya başladığına ilişkin gö- rüşün yanlış olduğunu öne sürüyor. Son bulgular beynin doğumdan önce çalışmaya başladığını ve doğumdan hemen sonra öğrenme sürecinde müt- hiş bir ilerleme kaydedildiğini göste- riyor. Doğumda bebek beyninde 100 mil- yar dolayında nöron bulunuyor. Bu nö- ronlar doğumdan sonra olağanüstü bir degişime ugruyorlar. Doğumdan he- men sonra nöronlar arasında trilyonlar- ca bağlantı kuran beyin. zaman içinde gereksiz ve kullanmadığı bağlantılan yok ediyor , Bilim adamlan, çocuk beyninin ge- lişiminde çevresel uyancılann önemi- ne dikkat çekiyor. Baylor Üniversitesı Tıp Fakültesi'nde yapılan biraraştırma, oyun oynamayan veya ilgi gösterilme- • Beynin gelişiminde ilk üç yaşın çok önemli olduğu belirtiliyor. Baylor Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde yapılan bir araştırma, oyun oynamayan veya ilgi gösterilmeyen çocuklann beyinlerinin normal gelişimini tamamlayamadığını, yüzde 20 ile 30 oranında küçük kaldığını ortaya çıkanyor. yen çocuklann beyinlerinin normal ge- lişimini tamamlayamadığını, yüzde 20 ile 30 oranında küçük kaldığını ortaya çıkanyor. Bu araştırma, çocuklanna yeterince zaman ayıramayan çağımızın "meşgul" anne ve babalanna bir uya- n nıteliği taşıyor. Bugün bebek bakı- mı yalnızca çocuğun bıyolojik gerek- sinimlerinı karşılamakla sınırlı tutulmu- >or: bebeğe sanlmak. kucaklamak. do- kunmak. konuşmak gıbı "teke tek" yaklaşımlar beynin gelişiminde çok önemli bir rol oynuyor En kritik dönem ilk yıl Beynin gelişim sürecinin zaman ile sınırlı olduğunu belırten ABD Eğitim Komısyonu Başkanı Frank Newman, "Bevnin gelişmesinde en kritik dö- nem ilk yıldır. İlgisiz ve sevgisiz bir ortamda büyiiyen üç.yaşındaki bir çocuğun üzerindeki olumsuz etkile- rin düzeltilmcsi veya giderilmesi ne- redeyse imkânsızdır" di\e konuşu- yor. Ne var ki diğer bılım adamlan bu konuda Newman kadar karamsar de- ğıl. Yaşamın ılk yıllannda insan bey- ninin son derece esnek ve şekillenebi- lir bir yapıya sahip olduğunu ortaya çıkaran bılimsel araştırmalar, beyni- nin yansı hasar gören yeni doğan bir bebeğin doğru bir tedavi ile normal ge- lışimini tamamlayabileceğini gösteri- yor. Insanın genleri tarafından önceden programlanmış bir yaratık olmadığı konusunda görüş birliğine varan uz- manlar. insanın çevre tarafından şekil- lendiği görüşüne de katılmıyorlar. Bi- lim adamlan artık kışiliğin belirlen- mesinde hangı etmenin daha baskın olduğunu ortaya çıkarmaktansa. çev- re ve genlenn birbirivle olan ilişkısı üzerinde dunnayı tercih ediyorlar. Bebek doğduğu zaman işitir. koku alır ve göriir. ancak bu duyulan tümüyle ge- lışmemıştir. Kalpatışı ve soluk alma dı- şındakı nöron bağlantılan henüz ta- mamlanmamıştır ve zayıftır. Iki yaşı- na kadar bubağlantılartamamlanır. tn- san beyni doğal gelişimini sürdürür- ken dışandan gelen uyanlar gelışimin hızını arttınr. Lisan öğrenme konusunda yapılan araştırmalar, doğumla 6 yaş arasında- ki dönemde ıkınci birdıli kolayca öğ- renen çocuklann, 6 yaşından sonra bu özellıklerini yavaş yavaş yitirdiklerini sıö'-terivor. Bebeğe sanlmak, dokunmak, konuşmak gibi ""teke tek" yaklaşımlar beynin gelişiminde çok önemli bir rol oynuyor. Ege ve Trakya Banş Platformu ikinci kez toplandı Sakız Adası9 nda banş adımı CEM ULUTAŞ Ege ve Trakya Banş Plat- fonmu'nun Kardak krizinin 1. yıldönümünde Yunanis- tan'ın Sakız Adasf nda ıkın- cisini gerçekleştirdıği toplan- tıda, iki toplum arasındaki önyargılann gıderilmesin- de ve barışa doğru giden yoldaönemli mesafelerka- tedildi. Butoplantılann ger- çekleşmesinde önemli kat- kılan bulunan Çeşme Bele- diye Başkanı NuriErtan ile Alithia gazetesi sahibı Yan- nis Cumas. 'Abdi İpekçi Ba- nş Ödülü'nü almaya hak ka- zandı. Ödülleri, Abdi îpek- çi Banş Ödülü'nün Yunan tarafı başkanı ve yazar And- reasPolitakis verdi. 'Sınurlar değiştirüemez' Banşçı bir hava içinde ge- çen ve pazar günü sona eren toplantı sonunda yayımla- nan deklarasyonda, "Lozan Antlaşmasrnda belirlenen anırlann değiştirilemeyece- ğive her iki ülkenin birbirin- den toprak talebi olmadığı'' v-urgulandı. Hükümetlerin iç toplum- sal hareketlerin dengelen- mesi için, iki ülke arasında- ki krizlen kullanmaması is- tenen deklarasyonda, bu yaklaşımlann gelecekte da- ha tehlikeli sonuçlar doğu- rabileceği uyansında bulu- nuldu. Deklarasyonda ayn- ca, gazetecilerin toplumsal iletişimin geliştirilebilmesi için her türlü kurumsal gi- rişime destek olacağı belir- tilerek, ortaya çıkacak kriz- lerde sağduyulu yaklaşımla- nn egemen kılmması için, ikı ülke politik kurumlarının uyanlması karara bağlandı. 31 ocak - 2 şubat arasın- da Sakız Adası' nda gerçek- leştırilen toplantıya. Türk tarafından gazeteci ve köşe yazarlannın yanı sıra mil- letvekilleri belediye başkan- lan. çevrecıler, Yunan tara- fından iseeski Dışişleri Ba- kanı Mihaüs Papakonstan- tinos. eski Mılli Eğitim Ba- kanı Andreas Andrianopu- losilegazetecilerkatıldı. Ye- ni Asır gazetesi Yazıişleri Müdürü Süle>man Gençel. "İki ülke arasında çıkan kriz- lerde, ürmandırıcı etki >ara- tan gazeteci ve politikacüa- nn karşı karşıya gelmeleri yumuşaacı bir etki yarattL Şimdiye kadar hiç karşıhk- h konuşmamış,ama kendita- raflannda sert rutumlarser- gileyen insanlar bile birbir- lerini tanıdıklannda, gözle- rine inanamadıklan bir ben- zeriik ve dostluk buldular" dedı. Işadamlannın yaklaşımı Bir ay sonra da Türk-Yu- nan işadamlannın Izmır'de bir araya getırilmesi için gi- rişimlere başlandığını, Ege Genç İşadamları Derne- T0PL(/fi5AL ÜILASMA !.. e-posta : tan (a vol. com. tr ği'nin (EGtAD) konuya şimdiden olumlu yaklaştı- ğını söyleyen Gençel, bu gi- rişimler yaygınlaştınlarak iki tarafın değişik kesimle- rinin bir araya getirilmeye devam edileceğini kaydetti. Toplantıda, Yunan politi- kacılann, havanın hafıf de olsa gerilmesine neden olan resmı hükümet politikalan- nı yinelemeleri. Türk millet- vekilleri tarafından görnıez- den gelındi. ANAP Istanbul Milletvekili Bülent Akarca- ü, toplantıya katılan dığer milletvekillerinin de Türki- ye'ye döndükten sonra Sa- kız toplantısını kendı parti- lerinın gruplannda anlata- caklanna ve destek isteye- ceklerine söz verdi. Platfor- ma Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Tansu Çil- ler'in banşçı mesajlannı ge- tiren DYP Kayseri Millet- vekili AGlT üyesı Osman Çilsal. iki ülkenin barışçı yollardan sorunlannı çö- zümleyebilmeleri için elin- den gelen her şeyi yapaca- ğını bildirdi. CHP'lzmir Mil- letvekili Ayduı Güven Gür- kan ise sorunlann çözümü için taraflann olumlu para- digma edinmeleri gerekti- ğinı belirtti. DSP Izmir Milletvekili Hakan Tartan da Bülent Ecevifin iki ülke halklannın kardeşliği temasını işleyen şiirini okuyarak tamamla- dığı konuşmasında, Yunan- lı politikacılann sokaktaki insanlann gündeminde ol- mayan konuları işleyerek sorunlan arttırmamalannı istedi. ÖDP'den Prof. Dr. GencayGürsoyiöncelıkli he- defin her ikı ülkeden yük- selen şovenist dalgalara kar- şı kültürel baraj inşaetmek olduğunu kaydetti. İnternet piyasasında kıyasıya rekabet MERİH AK İZMİR- tkı yıl öncesine dek bilgısayar kullanıcılannın düşlerinı süsleyen tnternet, artık size çok yakın. Üniversitelerin tekelindeki hizmet, 100'e yakın şirketin ortaya çıkmasıyla sektör halinı aldı. Şimdilik üç büyük kentte "üslenen" ve sayılan 100'e yaklaşan tntemet şirketlen çeşitli ücretlerle bilgısayar kullanıcılannı tnternet'e sokuyor. Ilk kez tnternet'e bağlanacaklann ya da tnternet'le ilk kez karşılaşan bilgısayar kullanıcılannın bu aşamada dikkat etmesi gereken konular bulunuyor. Bunlardan ilki kuşkusuz verilen hizmetın kalıtesi. Türk Telekom'un kullandığı hatlann yeterli olmaması. modeminiz ne kadar yüksek hızlı da olsa dakikalarca bilgısayar başında beklemenize neden olabiliyor. Bunun için sizin en az 14400 bbs bir modeminiz ve size verilen hizmetin yüksek hızda olmasına dikkat etmenız gerekiyor. Bir de her aradığımzda "Hat kullanımda" mesajını görmek ıstemiyorsanız. hizmet veren şirketin sahıp olduğu hat sayısına bakmanız gerekıvor. Eğer internet'te İdşisel bir sayfanız (WEB) olmasını istiyorsanız, abonelık karşılığında bunu ücretsiz veren internet şirketlerinin olduğunu unurmayın. Bunun yanı sıra kaliteli bir WEB için 250 dolardan 500 dolara kadar uzanan fiyatlar sızleri bekliyor. İnternet hizmetı veren şırketlerin büyük bölümü 15 saate kadar olan hizmetlerini sınırlandırmış. Bunun için 15 ile 30dolar arasında bir fiyat ödemeniz gerekiyor. Bundan sonra kullanacağınız her saat içinse ortalama 1 dolar saat ücret vereceğinizı unutmayın. SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN Altta Kalanın Canı Çıksın... Troçkiy, hatıralannda anlatmıştır: Sovyet Dev- rimi'nden, kısa bir süre sonra, bir sabah, Krem- lin avlusunda ne görse. iyi: 'Yoldaş' Lenin, karla- nn üzerinde dansediyor; sevincınin sebebi. meğer- sedevrımyönetimının bilmem kaçıncı gününü, ıd- rak edebilmesiymiş! Demek ne kadar ümitsız baş- lamışlar. Paris yıllarımda troçkistlerle tartışmaları- mızda, ısrarlaşunu sorardım: "... bolşevikler dev- rimin, 'dünya devrimi'ne dönüşmesi için, Avrupa -özellikle Alman- proletaryasının harekete katıl- masını bekliyoriardı; bu asla gerçekleşmedi, ne- cten?"soruma ağız kalabahğıyla cevap verırler, bir türlü inandıncı bir gerekçe bulup, beni ikna ede- mezlerdi. Sorumun cevabını epeyce sonra kendi kendime bulmuştum; sosyalizmin 'babalan', dünya işçile- rinin 'zincirlerinden başka, kaybedecekşeyleri ol- madığını' varsaymıştı; halbuki emperyalist Batı ülkelerinin proletaryası, hanidir sömürgelerin yağmasından payına düşeni almaktaydı; baş- ka türlü söylersek, artık 'kaybedecek şeyi' var- dı. Sovyet Devrimi, Batı'lı emperyalizmin gözünü korkutmuş, Batı'da sendikacılığın 'konfor sendi- kacılığına' kaydınlması, o şartlann sonucunda mey- dana çıkmıştır. Hele Amerikan sendikacılığında, işçilerin örgütlenmesi, kendine mahsus bir mafia örgütlenmesinden farksızdır; sendika, 'tüketim top- lumu' çerçevesine bir güzel yerleştirilmiş! Bunun sonucu ne oluyor, artık işçilerin amacı, insanca ve hakça bir düzeni gerçekleştirmek değil, birey ola- rak 'köşeyi dönmek!'. Farkında mısınız: 'Sistem' üçüncü ülkeleri 'özel- leştirip', sermayeyi, 'küreselleştirirken'; işçiyi, yâni emeği 'küreselliğinden' soyutlayıp 'bireysel- liğe', daha da kötüsü. 'bireyciliğe' ındirgemeyi ış edinmiştir: Holdingleryeryüzünü paylaşacak. sen- dikalarsosyal ya da sınıfsal değil, bireysel hatta bi- reyci çıkarlar için 'kullanılacak.' Sonuç, 'altta kalanın canı çıksın.' 'Cüneşte yer edinmek!..' Nedeni belli: 'küreselleşme' yâni sermayenin -dolayısıyla üretimin- ucuz emek bolluğu ve çev- re kırliliği yüzünden, gelişmekte olan ülkelere kay- dınlması, gelişmiş ülkelerde işsizliği artırır; artır- makla kalmaz, sendikal hakların kısıtlanmasınayol açar, sendikaların önemıni azaltır; öyleyse, geliş- memiş ülkelerde iş imkânlannı çoğaltıyor, sen- dikacılığı geliştiriyor sanırsınız, ama aldanırsı- nız; bir kere teknoloji yenilenmesi nedeniyle istihdam daralacaktır, aynca gelişmekte olan ülkenin ulusal sınai gelişmesi durdurulduğu, yatınmlar sıfıra indirildiği için oralarda da işsiz- lik hüküm sürecektir; dahası, rant gelirleri, ya- tınma oranla çok ve çabuk olduğundan, bıra- kın ulusal sanayiciyi, 'ecnebi' sermayedann bi- le, borsa avantasrna kaymasına sebep olacak: Türkiye'de, 'ecnebinin', bu kanaldan 'mah nasıl götürdüğünü' sağır sultan bile işitmedi mi? En korkuncu media'nın çılgınlık mertebesinde yoğunlaştırdığı 'kültürsüzleştirme' ve 'tüketime dönüştürme' kampanyalannın, sadece varlıklı sı- nıflarda değil, halkın arasında -tabii işçi sınıfı için- de de- son derece etkili olmasıdır. Böyle bir ortam- da, sendikalar, 'parti' ile 'işçi sınıfı' arasında, nasıl bir 'transmisyon kayışı' işlevini üstlenebilecek? Hele sendika ve parti yöneticilen, işyerindeki sen- dika 'mümessilleri', nihayet işçilerin önemli bir kıs- mı; 'bızzat' bu balta girmemiş orman yaşantısın- da. 'güneşte bir yer edinebilmek' hayaline kapıl- mışlarsa? Gizliden gizliye, işçi sınıfına mensup ol- makla övünecek yerde, işçi sınıfmdan kopmak ha- yallerı beslemeye başlamışlarsa?.. Yıllar var ki Amerikan işçisi, işverenıyle yasal haklar mücadelesi yaparak değil, birbirlerinin 'ka- fasına basarak', yükselme savaşı verıyor. Yükse- lebıliyor mu, hele bir araştırın!... Görev, yeterince çok, ama... Türkiye'de işçi sınıfı, adeta 'derisineyapışmış' olan o 'uzaktan kumanda' ıpoteğınden kur- tarılmalıdır, bu bir; başlı başına bu bile son derece müşkül bir iş, ama yetmez; ayrıca sendika lider- lerine ve sendikacılara, çok daha cıddi ve fazla görev düşüyor, Prof. Dr. Şenatalar, bunlan çok güzel derlemış toplamış: "... sendikalar, gelişen teknoloji karşısında somut politikalar üretmeli, iç demokrasilerini çok önemli hedef olarak görmeli, katılım ve saydamlığı yaygınlaştırmalı, üyelerine yönelik çok yaygın ve derin bir eğitim programı uy- gulamalı, halkla ilişkiler ve kamuoyu oluştur- ma daha modern tekniklerle yapılmalı, vs..." (Cumhuriyet, 16 Ocak 1977) İyi hoş da, çoğu yukarıdan aşağıya, siyasi parti yapılanmasına benzer bir şekılde yapılanmış sen- dikalarımızda, bu bırikim, bu 'cevvaliyet ve sey- yaliyet', kısacası, bu 'bilinç' var mı? http:// www. prizma.net tr/ A İLHAN http://www.ada.com.tr./-bilgryay/yazar/ailhan.html
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle