03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4-5UBAT1997SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ujjur Mumcu Berlin'de anıldı • BERLCS(AA)- Gızetecı-.azar Uğur M:mcu Berlin'de anıldı. S<sya.l Demokrat Halk Dmıeklen Feierasyenu'nca dlzenlenen törende kcnuşan anatçı Zülfii Lianeli. Mumcu'nun ıriçılıkla arasına kesin bir çiıgi çektğini. Mistafa Kemal'in baârnsızl k ilkelerinden asa taviz vermediğini beırterek "* Dev lette denetim yok. Bıdenetııni kuramazsanız rmfyalaşma olur" diye kcauştu. IVtetin Göktepe davası • İstanbul Haber Servisi - In.^an Haklan Derneğı (tHD) Metin Göktepe Daası Komisyonu üyesi avjkat Kamil Tekin Sürek ile Çagdaş Hukukçular Dernegi (ÇHD) Metın Göktepe Davası Komisyonu üyesı avukat Semih Mutlu, İHD İstanbul Şubesi'nde Metın Göktepe davasıyla ilgıli basın açıklaması yaptılar. Kamuoyunun bu da\aya büyük önem verdiğini anlatan avukatlar, bu nedenle yurtdışından gelecek konuklarla gazetecilerin ve demokrarik kitle örgütü temsilcilennin çarşamba gecesi 2 otobüsle Afyon'a hareket edeceklerini bildirdi. Uyuşturucu operasyonu • HAKKARİ(AA)- Hakkâri'nın Yüksekova ılçesınde. mutfak tüpü içinde piyasa değeri 1 trilyon lira olan 76 kilogram eroin ele geçirildi. Yüksekova- Esendere karayolunda kontrol yapan polis, Güven Tatar yönetimindeki 65 AV 798 plakalı kamyonu şüphe üzerine durdurdu. Yapılan aramada, kamyonun kasasındaki 6 adet 12 kilogramhk mutfak tüpünün içine gizlenmış, birer kiloluk paketler halinde 76 kilogram saf eroin bulundu. Yetkililer. Güven Tatar ile Lütfi Tatar'ı gözaltına aldı. Kemal Işler vefat etti • Haber Merkezi-Eski Türkiye Işçi Partisi Beyoğlu llçe Başkanı Dr. Kemal tşler vefat etti. 1954 yılında istanbul Üniversitesi (10) Tıp Fakültesf nden mezun olan tşler, öğrencıliği sırasında tÜ Yüksek Tahsil Gençlik Dernegi'ninaktif üyelerinden ve yöneticılennden oldu. Işler. bu nedenle tutuklanarak 4 ay hapis yattı. Işler'ın cenazesi bugün öğle namazından sonra Levent Camii'nden kaldınlacak. ANKA'da södeşme I ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ile ANKA Ajansı işvereni arasında başlatılan toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin ilk oturumunda anlaşma sağlandı. 1 ocak tarihinden itibaren geçerli alacak sözleşmeye göre ücretlerin ilk 20 milyonluk dilimine yüzde 125, ikinci 20 milyonluk dilimine yüzde 100, üçüncü 20 milyonluk dilimine yüzde 50, dördüncü 20 milyonluk dilimine ve üstündekilere de yüzde 30 oranında zam yapıldı. Sözleşmeyle sosyal yardımlarda da yüzde 300 oranında artış sağlandı. • KADER GECESİ bu akşun kutlanıyor. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz, gece dolsytsıvla yayımladığı meajda Kuranı Kcrim'in indrilmeye başlamasmın yıldjnümü olarak kutlanan geetde yurttaşlan imlânlan ölçüsünde faldr ve nuhtaçlara yardımcı olraıya çağırdı. • ÎEVLET BAKANI A.biullah Gül. TRT yöıetiminden kurumun sonnlan ve alınacak önbmler konusunda briing aldı. îkinci Sinean gösterisi Sincan'da düzenlenen Kudüs Gecesi'nin bir benzeri, Başbakanlığa ve Meclis'e 500 metre uzaklıktaki îran Kültür Merkezi'nde de yinelendi ANKARA (UBA) - Sincan'da kutlanan Kudüs Gecesi'nin bir benzeri, Başbakanlığa ve Mec- lis'e 500 metre uzaklıktaki Îran Kültür Merkezi'nde de tekrarlan- dı. Sincan'daki gecede yer alan poster ve sinevizyon gösterisinin, Iranlılann gecesinde de kullaml- ması, RP'li Beldr Yüdız'ın sözko- nusu gösteri malzemelerini tran- lılardan aldığını da ortaya çıkardı. Îran tslamCumhuriyeti Büyük- elçiliği Kültür Müsteşarlığı tara- İranlllardan Sincan'daki gecede yer alan poster ve sinevizyon gösterisinin İranlılann gecesinde de kullanılması, RP'li Bekir Yıldız'ın söz konusu gösteri malzemelerini İranhlardan aldığını da ortaya çıkardı. îran Kültür Merkezi'ndeki gösteriye katılan olay büyükelçinin sessiz kaldığı görüldü. fmdanİrantslarnDevrirni'nin 18. nevizyon gösterisi sunuldu. Du- dır" sözleriyle. "Bütün Filistinli yıldönümü ve Kudüs Günü nede- varlarda ise yine Sincan'da da yer ve Bosnalı mazlum Müslümanla- alan. Lübnan Hizbullahı'nın li- derlerinden Musa Şakaki ve Ab- bas Musavi ile Humeyni'nin re- sımleri yer aldı. Konuşmalann yapıldığı kürsü- ye ise Humeyni'nin, "Bu kıyam hakkın batıl karşısındaki kıyamı- niyle düzenlenen tören, büyükel- çıliğin Başbakanlık'a 500 metre uzakJıktaki îran Kültür Merke- zi'nde yapıldı. Törene Iran'dan gelen mollalar da katıldı. Törene katılanlara Sin- can'daki gecede de gösterilen sı- nn akıolan kanının intikamını ala- cağtt" yazıh pankartlar asıldı. Sincan'daki etkınlıkte yaptığı konuşmayla tepkileri toplayan Îran Büyükelçisi Muhammed Rı- za Bagheri, bu kez sessiz kalma- yı tercih etti. Törende Iranlı tslam âlimi Mo- hammed Mohammediyan ile araştırmacı-yazar Ahmet Varol bi- rer konuşma yaptılar. Ankara 'ehlibeyti'ni temsilen törende konuşan Atakan Yüdınm ise Fransız ve Bolşevik devrimle- rini eleştirirken İran Islam devri- minin halkla bütünleşme sonucu gerçekleştirildiğıni anlattı. Törene geniş bir katılım olur- ken kalabalığın konuşmalar sıra- sında sık sık tekbır getirdiği görül- dü. Protestoyu kabul etmedi Bagheri: Türkiye'de herkes şeriatçıdır ANKARA (Cumhuriyet Bürcsu) - Sinean Belediye- si'nin düzenlediği Kudüs Gecesi'ndekı konuşmalan nedeniyle büyük tepki top- layan tran'ın Türkiye Bü- yükelçisi Muhammed Rıza Bagheri, Dışişleri Bakanlı- ğı'nın dün gece yaptığı pro- testoyu kabul etmezken "Türldye'de herkes şeriatçı- dır'' dedi. Sincan'da söylediğı söz- lerin basın tarafından çarpı- tıldığını savunan Bagheri. "Türldye'de İslam var. Ca- milere bakın, sokaklarda in- sanlara bakın. Yann (bu- gün) Kadir Gecesi'nde Müslümanlar, şeriatçılar kimlerdir görün" diye ko- nuştu. Dışişleri Bakanlığı Müs- teşar Yardımcısı Büyükelçi Ali Tuygan tarafından dün akşam DışişlerTne davet edilen Bagheri, bakanlıktan çıkarken gazetecilerin soru- lannı yanıtladı. Baghen. sözlenne "Bismillahirrah- manirrahim" dıyerek baş- ladıktan sonra, "Müslü- manlar söze böyle başlar. - Dışişleri Bakanı Tansu Çil- ler de 'Bismillahirrahma- nirrahim' dryor"dedi. Bagheri, Türkiye'nin ıçişlenne asla müdahale et- mediğini ve etmeyeceğini. 7 yıldır Kudüs günlerinde konuştuğunu; esas hedefi- nin Siyonistler olduğunu anlattı. Bagheri. "Türki- ye'ye gelerek şeriat söyleyen herkes yanhş iş yapmış oiur. Çünkü Türkiye'de herkes şeriatçıdır. Herkes Müslü- mandır. Bu, laikliğe aykın değildir. Hükümet laik. Biz- ler hükümete saygı gösteri- riz. Zaten saygı gösterme- seydik burada olmazdık" dedi. Baghen'nin Büyükelçi Tuygan'la görüşmesınin ar- dından Dışişleri Bakanlığı yazıh bir açıklama yaptı. Açıklamada, şu görüşlere yer venldi: "Büyükelçinin söz konusu gecede yaptığı konuşmanın, içişlerimize müdahale niteliği taşıyan unsurlar ve Türkiye'nin dostu bazı ülkelere karşı uy- gun olmayan ekştiriler içer- diği. bu beyanlannuı tarafi- mızdan kuvvetle protesto edildigi belirtflmiştir." ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART RP'li Kapusuz, terorun desteklenmesini eleştirmedi Şeriat provasına kaçamak savunmaANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - RP. Sinean Belediye Başkanı Bekir Yıldız ta- rafından düzenlenen ve Iran'ın Ankara Büyükelçisi Muhammed Rıza Baghe- ri'nin konuşmasıyla şenat çağnsı yapılan Kudüs Gecesi'yle ilgili net tavır koymak- tan kaçındı. RP Grup Başkanvekıli SaMh Kapusuz. toplantının Kudüs'teki insan haklan ihlal- lerini Türkiye'nin gündemine taşımak için yapıldığını savundu. Salonda terör örgüt- leri Hizbullah ve HAMAS liderlerinin posterlerinin asılmış olması konusunda yorum yapmaktan kaçındı. Kapusuz, Sincan'da düzenlenen bir ge- ce nedeniyle kjyamet kopanldığını, ancak açık rejimlerde böyle toplantılar yapılma- sının çok doğal olduğunu savundu. Hiç kimsenin kendini savcı ya da yar- gıç yerine koyamayacağını. suç varsa yar- gının gereğini yerine getireceğini belirten Kapusuz, "Her şe>i bir kenarabırakıp baş- ka bir gündem kalmadığı için bir belediye başkanı tarafından düzenlenen gece nede- niyle kıyamet koparılıyor. AVTU gece geçen yıl da yapılmıştı. Aynı Idşiler o toplanüya da katümıştL O zaman sesini çıkarmayan- lar şimdi tepki gösteriyorlar" dedi. Parti olarak Sinean Belediye Başkanı Yıldız hakkında bir işlem yapıp yapmaya- caklanna ilişkin bir soruya açık yanıt ver- mekten kaçınan Kapusuz, şunlan söyledi. "Türidye'de kapalı rejim yok, açık rejim var. Açık rejimlerde hukuk kurallan var- dır vebu kuraDaruı ihlali söz konusuysa ka- ran yargı verir. Kudüs, Müslümanlann kıblcgâhı. İnsan haklan ihlallerinin \ oğun olduğu bir bölge. Bu konunun bütün Müs- lümanlann gündeminde olması ve Türki- ye'de güncel hale getirilmesi doğakür." Kapusuz, bir gazetecinin gecede Hiz- bullah ve HAMAS liderlerinin posterlen- nin asılı olduğunu anımsatarak yönelttiği, "Sizce Hizbullah bir terör örgütü mü" so- rusuna yanıt vermekten kaçındı. Kudüs'te- kı çatışmayı hakJı bir mücadele olarak gör- düklerini belirten Kapusuz. "tsim önemli değiL O topraklann sahibi FUistinlilerdir. Onlarm m ücadelesinin haklı olduğuna ina- nıyonız" diyerek Ulusal Kurtuluş Sava- şı'nı örnek verdi. Kapusuz, bir başka so- ru üzenne geceye katılan tran'ın ,\nkara Büyükelçisi'nin "şeriat propagandasıyap- tığı'' iddialannı reddettiğıni belirtti. Ozden: Amaç başörtüsü değil çarşaf Erbakan: Çiller ile türbanda anlaştıkANKARA (CumhuriyetBürosu)-Başba- kan Necmettin Erbakan. partisinin merkez karar ve yönetim kurulu (MKYK) toplantı- sında, hükümet programında "din-vicdan özgürtüğü" konusundaki düzenlemenın ka- muda türban serbestisini de kapsadığını ve bu konuda DYP lıderi Tansu Çiller'le anlaş- ma sağladıklannı bildirdi. Anayasa Mah- kemesi Başkanı Yekta Güngör Ozden. Ba- kanlar Kurulu'nda imzaya açılan türban ser- bestisine sert tepki gösterdı. Özden, "Anka- ra Ünhersitesi'nin kimi fakültelerinde göz- leri siyah göziüklü, elleri eldhenli çarşafh öğrenci vardır. Amaç başörtüsü değil. çar- şaftır. Çarşafin da Türkiye'yi götüreceği yer belüdir" dedi. Erbakan. önceki gün yapılan MKYK top- lantısında Taksim ve Çankaya'ya cami ya- pılması ve türban serbestisi girişimlerinın yarattığı tartışmalara değındi. Erbakan. Tak- sım'e cami yapılmasmın 27 yıldan beri gün- demde olduğunu öne sürdü. Koalisyon pro- tokolünde inanç ve düşünce özgürlüğünden söz edildiğini vurgulayan Erbakan, sözleri- nı şöyle sürdürdü: "Biz protokole uygun dav ranıyoruz. Türban bir inanç özgürlüğü. KaMı Id biz türban da denüyoruz, lahk kı- yafet serbestisi diyoruz. Çiller de bu soru- nun aşılması için zaman zaman açıklama yapmıştu*." Anayasaya aykırı Özden. türban serbestisinin anayasaya ay- kjn olduğunu belirtirken bu serbestinin ne kanunla ne yönetmelıkle ne de kararnamey- le getirilemeyeceğini. ancak anayasanın de- ğ_ıştirilmesi ile mümkün olacağını söyledi. Ozden, "Kaldı ki demokrasiden söz ederek dinsel giyshi deviet kurumlannda yaygmlaş- rjrmak. demokrasiyle bağdaşmaz, hukuk devieti ile bağdaşmaz" dedi. Çiller destek istedi Çiller, türban kararnamesi gibi RP'nin büyük tepki toplayan uygulamalannın ar- dından çıkan tartışmalan, "hükümeti boz- mak için yapay gündem" olarak değerlen- dirdi. Çiller, dün Türk-lş Başkanı Bayram Meral, Hak-lş Başkanı Salim Uslu, TİSK Başkanı Refîk Baydur'la 1.5 saat süren sürpriz bir toplantı yaptı. Avrupa Birli- ği'nin Türkiye'nin tam üyeliğine soğuk mesajlanndan Türk basını ve muhalefeti sorurnlu tutan Çiller. REFAHYOL'a karşı toplumsal muhalefet başlatan sendikalar ve kitle örgütlerinden destek istedi. UZYAZII ORHAN BİRGİT Bir iktidar partisinin, örgütü- nün anayasal düzeni koruyan bir yasaya aykın eylemde bu- lunduğu için, Yargıtay Başsav- cısı'ndan yazıh uyarı alması gerçekten önemli bir olaydır. Bu bakımdan Refah Partisi Ge- nel Başkanı ve Başbakan Nec- mettin Erbakan'ın, uyan ha- berini öğrenir öğrenmez baş- kanlık divanını toplaması ve başsavcılığın resmi yazısı gel- meden olayı masa üzerine ya- tırmış olması doğaldır. Önce olanları bir kez daha anımsaya- lım: Erbakan, geçen hafta Kay- seri'ye gitmiş, büyükşehir ve Melikgazi belediyelerinin konut yaptırma törenlerine katılmış- tır. Törenlerde kendisini bir ör- nek bere, kaban, kot pantolon ve postal giymiş, Türk ve Re- fah Partisi bayraklı amblemler takmış özel bir koruma birliği karşılamıştır. Haber o gece televizyonlar- da, ertesi gün de yazıh basın- da fotoğraflarla yer almış, an- cak ne ilgili parti, ne hükümet ne de yargı çevrelerinden o gün Başsavcmın Uyansı ve Ötesi... herhangi bir tepki gelmemiştir. 29 ocak çarşamba günü, gaze- teniz "Cumhuriyet", birinci sayfasında, Refah Partisi Ge- nel Başkanı'nı karşılayan bu partili gençler ekibinin siyasi partiler yasasına aykın davran- dıklannı bildiren bir yorum-ha- ber yayımlamış ve bu haberi Demokratik Sol Parti İstanbul Millervekilı Erdogan Toprak'ın demeci ile güçlendirmiştir. Perşembe günü, Anavatan Partisi Ankara Milletvekili Ne- jat Erseven, RP'nin özel örgüt olayını bir soru önergesi ile Meclis'e yansıtmıştır. Ve Yargı- tay Başsavcısı Vural Savaş, cuma günü iktidardaki Refah Partisi'ne bilinen uyarı yazısını yazarak Kayseri'deki özel ör- gütü kuran il yönetim kurulu- nun otuz gün içinde görevden alınmasını, sonuçtan başsav- cılığa bilgi verilmesini istemiş- tir. O gece televizyonlar, birbı- rinden habersiz iki demeç ya- yımlamıştır. Birinci demecin sa- hibi, Siyasi Partiler Yasası'na aykın hareket ettiği için partisi- nin uyanlmasına yol açan üni- formalılar eylemine yeşil ışık yakan Kayseri II Başkanı Şe- rafettin Elmastaş'tır. Yaptık- lan işin yasalara aykırı olduğu- nu bilmediklerini, ama sonuca elbette katlanacaklarını söyle- mektedir. Aynı saatlerde başkentte ge- nel başkan yardımcılarından Rıza Ulucak, hemen karşı hü- cuma geçerek partisine haka- ret edildiğini, birbirine benze- yen giysileri giyen gençlerin üyeleri olmadığını, Erbakan'ı seven gönüllü gençlerin böyle bir eyleme girişmiş olabilecek- lerini ileri sürmüştür. Adalet Bakanı Şevket Ka- zan'ın bir adım daha atarak Kayseri il başkanına gizli bir faks gönderdiği, bu faks yazısı ile savcılığa, Rıza Ulucak'ın de- meci doğrultusunda yanıt veril- mesini istediği gazetelerde yer almıştır. Ne Ulucak'ın ne de Kazan'ın davranışlarında, "milli gö- rüş"çülerin takıyyeciliğine aşi- na olanlarca yadırganacak bir durum yoktur: "Zoru görünceye kadar tam yol ileri, önünüze engel çıkın- ca tam siperyere!" Taksim'ecami yapımını bile, Istanbul'un ikinci fethi müjdesi olarak nitelendiren bir genel başkan, yani "mücahid" Erba- kan, Silahlt Kuvvetler'de belir- ginleşen rahatsızlık haberlerini kendi ölçüleri ile gidermek amacı ile, partisine katılan iki emekli subayın kayıt törenin- de, "Ordumuzdan emekli olan, Refah'ta görevlendirilir" der- ken bile bir "mücahidler örgü- tünün özlemini" dile getirmiyor mu? Refah Partisi, türban ve ca- mi girişimleriyle bence ipleri bi- linçli olarak germektedir. Erba- kan, bir erken seçimin hazırlığı içinde zaman ve zemin yokla- masına girişmektedir. Ama o arada, imamlannın atak hare- ketlerine ve geniş adımlanna ayak uydurmak isteyen Refah- lı cemaatin Sinean Belediye Başkanı Bekir Yıldız gibi bazı bireyleri de, bu yarışta daha öne geçebilmek için Humeyni rejiminin Ankara'daki Büyükel- çisi'yte el ele, Şii milisleri "Hiz- bullah" örgütünün görüşlerini sergilemektedir. Peki ama, koalisyonun bü- yük kanadının kendi siyasal görüşlerinin gerçek yüzünü or- taya koymakta olan bu davra- nışlan karşısındaçıtayı yüksett- mesi, ya da ipi gerdikçe germe- si, öbür kanadı ne ölçüde etki- lemektedir? Sorunun asıl sahibi Tansu Çiller, sanınm yaşamının en sı- kıntılı dönemine adım atmak üzeredir. Yıldırım Akbulut gi- bi, Nevzat Ercan gibi, Turan Tayanç gibi sağduyulu sesler, rejimin ipinin bu kadar gerilme- si yerine, koalisyonu tutan bağ- lan gevşetmenin daha akılcı ol- duğunu seslendiren bir tutum içindedirler. POLtnKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ÖPtÜ... 3Şubat1997... Sincan'da sakallı, deri ceketli şeriatçı Interstar muhabiri Işın Gürel'i önce saçından yakalayıp ar- dından sağ yumruğunu suratına indiriyor. Işın, çığlıklar içinde yere yuvarianıyor. Sakatlı şeriatçı ise olay yerinden uzaklaşıyor. Bu vahşeti televizyon ekranlarından izlerken dehşete düştüm. 30 yıl öncesinin fotoğraflannı anımsadım. CHP'lilere ve gazetecilere Sincan'da yapılan saldınnın geçmişteki eylemlere ne kadar benzediğine bir kez daha tanık oldum. Artık bu oyun bitmeli ve REFAHYOL çekip gıt- meli. Bu oyun bozulmazsa Türkiye bir çıkmaz sokağa hızla sürüklenecek... Hem CHP'lilere hem de Interstar ailesine geç- mişolsun... • • • 8Eytül 1966... Akşam Gazetesi Ankara Temsilcisi İlhami Soy- sal, Çankaya'da basın sitesi karşısındaki durakta dolmuş bekliyor. Tam o sırada Buick siyah bir oto- mobil durağa yanaşıyor. Şoför, İlhami Soysal'a "Buyrun" diyor. Soysal, hiç çekinmeden özel oto- mobile biniyor. iki yüz-üç yüz metre sonra otomo- bil bir sonraki duraktan iki kişi daha alıyor. İlhami Soysal, bundan sonraki gelişmeleri şöy- le anlatın "Akay'a gelince 'Ineyim' dedim. Indirmediler, aracı gazladılar. Bu arada üzerime çullandılar. Ba- şıma sert bir cisimle vurup 'Seni alçak, namussuz, komünist misin' diye sordular. Sonra 'Biz milliyet- çi gençleriz' dediler. Çok dövdüler. Bir yere gel- dik, kapıyı açıp dışan attılar. Onlann gittiği istikametin tersine yûrümeye baş- ladım ve bir köye geldim. Burası Çayyolu köyüy- müş. Bir traktöre binerek Ankara-Polatlı şosesine çıkttm. Oradan bir kamyon beni aldı, Ankara'ya döndüm." Gazeteci İlhami Soysal'ı, Ankara'nın göbeğinde otomobile bindirip kaçıranlar daha sonra sapta- nıp yakalandı. Soysal'ı kaçırıp öldüresiye döven- ler, belki öldüğünü sanarak bırakanlann biri yarbay, ikisi astsubaydı. İlhami Soysal'ın 1966 yıhndaki kaçırılma olayı, kamuoyunda Özel Harp Dairesi olarak bilinen ör- gütün ilk eylemi miydi? Galiba öyle!.. Çünkü o yıllar Cemal Tural Genelkurmay Baş- kanı'ydı. İlhami Soysal da Akşam'daTural Paşa'nın canını sıkan yazılar yazıyordu... Yarbay Recai Tekin, astsubaylar Yüksel Aşçı- oğlu ve Sadık Görmez, İlhami Soysal'ı niçin ka- çırıp dövmüşlerdi, buyruğu kimden almışlardı? 31 yıl önce Komünizm Mücadele Dernekle- r\,"Amerikayı sevmeyen komünisttir" mesajını ve- rirken Genelkurmay Başkanı Orgeneral Cemal Tu- ral da Silahlı Kuvvetler'e genelge göndererek şöy- le diyordu: "Memleketimizin çok partili rejime geçişiyle giz- li komünist faaliyetler artmıştır. Aynca 1961 Ana- yasâsı 'nın hürriyet ve insan haklanndan istifade e- den komünistlerin milli bekamızı tehlikeye düşü- ren davranışlannın dozajı artmaktadır..." Cemal Tural, 'komünizme karşı orduyu uyanr- ken' Cumhurıyetçi Köytü Millet Partisi'ni Alpars- lan Türkeş ele geçiriyor, aynı yıl Ege ve Akdeniz kıyılannda komando kamplarında silahlı eğitimler başlıyordu.... • * • Bunları niçin yazdım? Güneri Cıvaoğlu'nun Kanal D'deki 'Durum' programını izlerken aklıma geldi. Cıvaoğlu, ger- çekten araştırmacı gazeteciliğinı bir kez daha ka- nıtladı. Özellikleeski içişleri Bakanı Hasan Fehmi Güneş'in Mehmet Ali Ağca ile ilgili anlattıklan be- ni 31 yıl öncesine sürükledi. Binleri tetiği çekti ama bu buyruğu kımler verdi? Ankara Tabip Odası Başkanı Dr. Mehmet Altı- nok'un, TBMM Başkanı Dr. Mustafa Kalemli'ye gönderdiği yazıyı okuyorum: "Dr. Ibrahim Doğan'/n tıp fakültesinden mezu- niyeti ve sonrasındaki mesleki hayatını 'vatanse- ver katiller' ekibinin devlet içindeki örgütlenmesi çerçevesinde ele aldığınız takdirde ilginç bilgile- re ulaşabilmeniz mümkündür..." ibrahim Doğan, asteğmen Necdet Güçlü'yü herhalde alacak meselesinden öldürmedi. Cinayet ıdeolojikti. Çünkü Doğan, Ülkü Ocakları Genel Başkanı'ydı. Silahlar kimindi, silahlar? iki teğmene ait olduğunu mahkeme tutanakla- nndagörebilirsiniz... Evet, Abdi Ipekçi'ye, Uğur Mumcu'ya tetiği çektirenler kimlerdir? Mehmet Ali Ağca'nın 15 günlük gözaltındaki sü- resi bitiminde, "Bu iş bizim işimiz" diyen sıkıyöne- tim yetkilileri kimlerdir? Ağca'yı, Maltepe Askeri Cezaevi'nden kaçıranlar, cebine pasaport koyan- lar kimlerdir?.. Örtüyü kaldırmadıkça bu sorulan daha çok gün- deme getiririz... Internet: http: // wyvw.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (5 Planet.com. TR HİKMET CETİHKAYA 350.000 TL(KDVdahil) Çağ Pazartama A.Ş. Yerebatan Caddesi Satkımsöğüt Sokak No: 9/B CağaloğJu İstanbul Tel:514 01 95/96 Posta çeki no.: 666322
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle