Katalog

SAYFA CUMHURİYET 24 ŞUBAT 1997 PAZARTESİ 8 DIŞ HABERLER Rusya lideri, ittifakın doğuya doğru genişlemesine karşı çıkma konusunda kararlı olduklannı vurguladı Yeltem: NATOieri gîtliMOSKOVA (Ajanslar) - Rusya Devlet Başkanı BorisYeltsin NA- TO'nun genişlemesine karşı çık- ma konusunda kararlı olduklan- nı vurgulayarak ABD Başkanı Bül Clinton'ın mart ayında yapa- caklan zirvede bir konuda yumu- şayacağını umduğunu söyledi. Yorgun fakat sağlıklı görünen Yeltsin, Kremlin'de gazetecilere yaptığı açıklamada "NATO'nun genişlemesi konusundald tutumu- muz değişmemiştir. Genişlemeye karşniz. Bir uzlaşma formülü an- yonız. Başkan Clinton'la 20-21 martta Helsinki'de yapacağunız zirvede, bu uzlaşma formülünii bulacağunızı umuyorum" şeklin- de konuştu. NATO'nun, isteklerinde çok ileri gittiğini söyleyen Yeltsin, bu- na karşın, bu sorun dolayısıyla Doğu-Batı çatışmasından kaçı- nılması gerektiğini belirtti. Yeltsin, "Genişlenıeyi ertelet- meye çahşacağız. Bunu başanr- • Batı ile yeni bir çatışmaya girmek istemediklerini belirten Yeltsin, genişlemeyi erteletmeye, daha sonra da genişleme planlannı aşındırmaya çahşacaklannı söyledi. sak zaman içinde genişleme plan- lannı da aşındırabileceğiz. ama bu dönem içerisinde Batı ile çatış- maya girmemeliyiz. Bu çatışma çoktehükelL Uzlaşma şanslaruun kaçınlması dolayısıyla yaşanan Doğu-Batı çatışmalanna geçmiş- te birçok kez tanık olduk" şeklin- de konuştu. 12 yıllık büyüme planının maliyetî hesaplandı NATO 4 katrilyon liraya genişleyecek WASHtNGTON (AFP) - NATO'nun genişlemesinin 35 milyar dolara (yaklaşık 4 katrilyon TL) malolacağı bildirildi. ABD'de yayımlanan NVashington Post gazetesınin haberine göre Beyaz Saray, öniimuzdeki 12 yıl içinde NATO'nun genişlemesi için 35 milyar dolara gereksınım olduğunu hesapladı. Gazete, maliyet hesaplannın içine Avrupa Güvenlık Stratejisi rakamlannın da dahil edildiğini ve ABD Başkanı Bfll Clinton un raporu bugün Kongre'ye sunacagını belirtti. Rapora göre NVashington'un, bu maliyete katıhmı yılda 200 mılyon dolar ile sınırlandınlacak. Hesaplamanın NATO'ya yeni üye olacak ülkelerin maliyetin yüzde 35'ine, ABD dışmdaki NATO üyesi ülkelerin, maliyetin yüzde 50'sine, ABD'nın ise yüzde 15'ine katılacağı varsayılarak yapıldığı bildirildi. Yeltsin, ABD Dışişleri Bakanı Madeleüıe Albright'ın Mosko- va'daki temaslan sırasmda ilerle- me sağlandığını da belırterek "Çokyapıcı görüşmeterde bulun- dıüVdedi. Albright da cuma günü Yelt- sin'le görüştükten sonra gazeteci- lere yaptığı açıklamada "flerieme kaydettiklerinr söylemiş. ancak daha mesafe almalan gerektiğini belirtmişti. Sağbğıiyi Yeltsin, gazetecilere sağlığı ko- nusunda da bilgi vererek şöyle dedi: "Hastahğı tamamen atlat- tnn. Şimdibiraz enerji toplamab- yım." Yeltsin'in geçen yıl kasım- da kalp ameliyatı olmasından bu yana 26 kilo verdiği bıldinliyor. Bir gazeteci Yeltsin'e, parla- mentoda bazı miUetvekillerinin kendisinin sağlık nedenleriyle görevden alınmasını istediğini anımsattı. Yeltsin şu yanıtı verdi: "Ben bir savaşçıyım ve her zaman sa- vaşçı kalacağmı. Bana saknrmak- tan kaçınmaiannı tavsiye ederim. Çünkü çok sert karşüık veririm." Öte yandan ABD Başkanı Clinton. NATO'nun genişlemesi konusundaki çalışmalarını hız- landırdı. Beyaz Saray, bu hafta kongreye yollayacağı raporda. NATO'ya yeni üyeler almanın maliyetınin ne olacagını açıkla- yacak. NATO'nun genişlemesi- nin gerçekleşmesi için senatonun üçte ikisi tarafından onaylanma- sı gerekiyor. Gözkmciler NA- TO'nun genişlemesinin senato ta- rafından onaylanacağına kesin gözüyle bakıyorlar. Primakov BrükseTde Rusya Dışişlen Bakanı Vfevga- ni Primakov dün Brüksele gitti. Primakov'un, NATO Genel Sek- reteri Javier Solana ile örgütün genişlemesi sorununu görüştüğü bildirildi. Genç komünistler yurudıı Rusya'da çeşiüi muhalefet gruplan, * eski Kızıl Ordu Günü, bugünkü adıyla Rusya Silahlı Kuvvetfcr Günü'nü alternatif yürüyüşlerle kutladı. Vaklaşık 10 bin kişilik gnıp içinde, Sovyet bayraklanyta yürüyen gençler dikkati çekti. NATO karşıü hareket güçleniyor 6. Filo Kınm'a demirler mi? Rusya pariamentosundaki miUetvekille- rinin çoğunluğunun desteklediği partile- rüstü Vtot/AMTO'grubunun, Ukrayna Dev- let Başkanı Leontd Kuçma'ya gönderdik- len mektubun basına yansıması ortalığı ka- nştırdı. Mektupta, KuçmaileABDyönetımi arasında, 6. Filo'nun Kınm'dakı Sıvastopol kentine üs kurması konusunda görüşme- ler yapıldığı iddiasının doğru olup olmadığı soruluyordu. Kiev'den gelen yalanlama açıklamaian, Moskova'yı sakinleştiremedi. Bunun nedenlerinden biri de önümüzdeki temmuz ayında (aşağı yukan NATO'ya ye- ni üyelerin kabul edileceği açıklamasının yapılacağı sıralarda) Karadenız'de Ukrayna ve NATO güçlerinin ortak bir manevra dü- zenleyeceğı haberleriydi. Böylelikle hem NATO'nun çok yönlü bir atağa kalkacağı, hem de Kiev yönetiminin Kınm'daki 'bölü- cü unsuriar'a ve onlan destekleyen 'bazı komşu ülkeler'e karşı gövde göstehsiya- pacağı görûşü savunu/uyor Rusya'yla iliş- kileri yeniden genginleşme tehlikesi taşıyan ABD'nin, Ukrayna'yı 'etkin olarak kullan- ma' eğiliminin ağır bastığı biliniyor. Kiev- Moskova hattında da sorundan geçilmiyor. Ancak Karadenız'de NATO gemileriyle bir- likte yapılacak göstennin, bölgenin ıstikra- nnı derinden etkileyeceği ve dengeteri de- ğiştireceği kesin. NATO'nun yeni üyeterie büyüme kara- n ve Rusya'nın buna gösterdiği tepki, dahaşimdiden 1997'nin en önemli ulus- lararası konusu olmuşa benziyor. ABD yönetimi, 'soğufc savaş'sonrasındagü- cünü daha da pekiştirmek ve Avrupa'da- ki etkisini kaybetmemek için NATO'yu Rusya sınırlarına doğru genişletmeye kararlı görünüyor. Geçen hafta Moskova'yı ziyaret eden Amerikan Dışişleri Bakanı Madeleine Albright, Kremlin'i yumuşatmayı başa- ramadı. NATO ülkelerinin nükleer olma- yan silahlardatektaraflt indirime gidebi- leceği ve askeri paktın Moskova'nın da temsilci göndereceği bir danışma kon- seyi kurabileceğı görüşlerinin, Rusya Dı- şişleri Bakanı Yevgeniy Primakov açı- sından fazla bir anlam ifade etmediği belliydi. NATO ile Rusya arasında yapı- BAdiMSlZl)t\LtlURXJPLLLUİl \DA S 0 N G E L İ S M E L t R Hakan Aksay lacak anlaşmanın ne kadar 'ciddi' ve bağlayıcı hükümler taşıyacağı konusu ise açıklık kazanmadı. Bu konulann ve Rusya'nın paktın genişlemesine karşı Batı'dan koparabileceği ekonomik ödünlerin, iki ülke liderteri Boris Yettsin ve Bin Cfinton'ın, 20-21 martta Helsin- ki'de yapacakian görüşmede netleşebi- leceği sanılıyor Ancak Rusya'da, hem siyasal güçler arasında hem de kamu- oyunda NATO karşrtı hareket giderek güçleniyor ve Kremlin tarafından kopa- nlabtlecek bazı maddi ödünlerin bile her- kesi yatıştırabileceğini düşünmekzoria- şıyor. Bunun önemli işaretlerinden biri de parlamentonun alt kanadı Duma'da oluşturulan 'partıler üstü' bir grup oldu. İki ay kadar önce sessiz sedasız kurulan 'Anti NATO' grubu, geçen günlerde 450 koltuklu Duma'da çoğunluğun (243 mil- letvekilinin) desteğini kazandı. Grup için- de komünistler, öteki sol güçler ve milli- yetçi Vladimir Jirinovski yandaşlannın dı$ında, çeşitli liberal milletvekilleri ile Başbakan Viktor Çernomırdin'm par- tisinden pek çok kişi bulunuyor. 'Anti NATO' grubunun sözcüleri, benzeri gruplann öteki BDT parlamentolannda da oluşturulması amacıylafaaliyete geç- tiklerini vurguluyoriar. KAFKASYA Beş yıllık bağımsızlık döne- minde Gürcistan'la Azerbay- can arasında 32 anlaşma ya- pılmıştı. Geçen günlerde Gür- cü lider Eduard Şevardnad- ze'nin Bakü ziyaretı, iki kom- şu ülkenin ilışkilerinde birdö- nüm noktası oldu ve 22 yeni anlaşma imzalandı. Bunlar arasında 'Stratejik Işbirtiği' ve 'Petrol-Gaz Endüstrisinde Iş- biriiği' ile pek çok ekonomik ve kültüre) anlaşma var. Kom- Bakü-Tiflis işbirliği güçlendi şu ülke hükümetlerinin 1.3 milyar dolar degerinde 70 or- tak proje hazırladığı bildirili- yor. Jeopolitik yakınlığın dı- şında, Gürcistan'ın Abhazya ve Azerbaycan'ın da Karabağ sorunu, iki ülkeyi birbirineya- kınlaştırryor. Bu konulafda Rusya'dan yeterii destek gö- remeyen Trflis ve Bakü, gözü- nü zengin Batılı ülkelere çevir- miş durumda. Azeri lider Haydar Ali- yev'in 18 şubatta, Hazar pet- rolünün Gürcistan üzerinden Ceyhan'a akacağını söyle- mesi, Rusya'da önemli yankı yarattı. Erken üretim petrolü- nün ve daha sonra 'büyük petrol'ün hangi yoldan geçe- ceği konusunun, uluslararası konsorsiyum tarafından ya- kında karariaştınlması bekle- niyor. Ancak erken üretimin Bakü üzerinden Gürcistan'a iletileceğı söylentileri ve AJİ- yev'in, yapımtnı 1998 sonu- na kadar tamamlanabılecegı sanılan Bakü-Ceyhan hattını uzun vadede daha perspek- tifli gördüğünü açıklaması, Moskova'yı rahatsız ediyor. Bu arada geçen yaz Gür- cistan, Azerbaycan, Özbeki- satan ve Türkmenistan arasında imzalanan "Avras- ya ulaşım sistemi'ne yakında Ukrayna'nın da katılacağı açıklandı. Onumuzdekı 5 yıl ıçınde.çocuklanrun 'sağlıklı, kendıne guvenen, sorumluluk duygulan gelışmış, bağımsız kışilıklı mutlu btreyler" olarak yetışmesıni ısteyen 50 000 aılemıze hızmet vermeyi hedefledık. Ev Öğretmenleri Anyoruz 3 Bebek ve çocuklan çok sevıyoreamz. 3 Çocuğun evınde, sevgi dolu ortamda, 0-3 yaş arasına tam gun eğrtım vemiek ıstıyorsanız 3 Atakoy, Ulus, Tarabya, Ataşehir, Bostancı.Goztepe ve ıstecüğıntz semtte çalışmak ıstıyorsanız 3 Emeklı öğretmen, ünıversrte veya lıse mezunu, eğıtım almaya açıksanız 3 20-45 yaş arasında ve sıgara kuUanmtyorsanız MATURE ekıbınm bir uyesı olmak ısteyen ıyr A"TT TIJp bayanlar lutfen bıa araymız. iVl/11 U I V C M A T U R E Egrtım&Aıle Danışmanlığı Tel.:(216)327 68 77. FATİH 4. SULH HUKUK HÂKİMLİĞt'NDEN 1996/243 Mahkememizden verilen 13.2.1997 tarih ve 19%'243 esas, 1997'69 karar sayılı ilamı ile Fatih, Kariye Mah. cilt: 038/06, sayfa. 35, kütük: 409'da nüfusa kayıtlı Osman Nu- n ve Nunyc oğlu 1959 doğumlu Savaş Oğultürk'e ayııı yer- de nüftısa kayıtlı babası Osman Nuri Oğultürk vasi tayin edilmıştir. llanolunur. 13 2.1997 Basın: 7126 SILA BARKültür ve Sanat Etkinlikleri Majör Müak Yapı»SELDA BÂĞCAN sunar Biz birgünün gecesiyiz ashnda özüntüz yıldızlar Sözümüz sevmeler üstüne.^ •- Halk müziği yorumcusu ve bağloma ustası ERDAL ERZİNCAN dostiuğun ve kardeşliğin ortamı "'SILA BAR" da sizlerle biriikte olacak. MAHIR^ 1N TURKUSU • Tarih: 24 - 25 - 26 Şubot 1997 • Saat: 21.00 • Yer: Sakarya Caddesi Bayındır Sokok 17/A Kızılay-ANKARA 4319812 Bilgi için Td.:Ü212527 6128 Rodiyonov 'Savunma sistemimiz çökecek' MOSKOVA (AFP) - Rusya Savunma Bakanı tgorRodiyo- nov,ordunun para sıkıntılan \ e yanlış reformlar nedeniyle fe- laketirieşiğine geldiğini söyle- di. Rodiyonov, Mosko\"a'da Rusya Silahlı K.uwetler Gü- nü'nde yaptığı konusmada. ül- kenin stratejik sistemlerinin kontrol altına alınması gerek- tiğini belırterek soruna Devlet Başkanı Boris Yeftsin'ın ciddi biçimde eğilmesi gerektiğini söyledi. Rusya'nın elinde yeteri ka dar savaş uçağı ve fiize bulun- dugunu. ancak güçlü bir ordu- dan söz etmek için bunlann varlığının yeterii olmadığını vurgulayan Rodiyonov. '•He- niiz her şey ka\-bedilıniş değiL Ancak2(M¥t yibna kadarsomut önlemleralınmazsa Rus>a'nın savunma sistemi çökecektir. Nükleer silahlann kuntrolüııü bile ka> bedebiliriz" dedı Rodiyonov, orduya yeterii para verilmemesi dolayısıyla, sılah ve teçhizatlann düzenli bakım onanmının yapılamadı- ğını sözlerine ekledi. Rodiyonov 'un konuşmasın- dan önce Devlet Başkanı Bo- ris Yeltsin, meçhul asker anıtı- na çelenk koyarken yaptığı ko- nuşmada, ülkenin savaşa ha- zırlık düzeyinin geçmişte ol- duğu gibi en üst düzeyde oldu- ğunu ileri sürerek Rus askerle- rinin iyimser olması gerekti- ğini söylemişti. RADL1YEV '3 Rus kentini yakacağım' VARŞOVA (AFP) - Çeçen direniş liderlennden Salman Raduyev,bağımsızlık hareke- tini başlatan Cahar Duda- yev'e saldınldığı tarih olan 21 nisanda, üç Rus kentini yakıp yıkacağını söyledi. Raduyev, Çeçenistan'da adı açıklanmayan bir yerde Po- lonya televizyonuna yaptığı açıklamada, "Üç Rus kenti ateşe verilecek. Ben Duda- yev'in emirterini yerine geti- riyonım" dedi. Dudayev'in hâlâ sağ olduğunu ve yakın- da geri döneceğini öne süren Raduyev, hiç kımsenin Duda- yev'in cesedini görmediğini. kimsenin de göremeyeceğini belirterek "Çünkü Dudayev hâlâ yaşiyor ve yakında geri dönecek dedi. Raduyev. Çe- çen halkının kendisini destek- lediğini de öne sürdü. Çeçen bağımsızlık hareke- tinin lideri Cahar Dudayev 21 Nisan 1996'da Güney Çeçe- nistan'a Ruslann düzenlediği roket saldınsında ölmüştü. Dudayev'in cesedini şimdiye kadar gören olmamıştı. Du- dayev'in, saldından kurtuldu- ğu ve gizlilik içinde yaşamı- nı sürdürdüğü iddia ediliyor. TURNIKE SEMIH GUNVER Dengeler Geçen hafta, Kocatepe Camisi'ne Ferihan Gür- soy'un cenaze namazına gittim. Hava serin ve soğuk- tu. Yeşil örtü ile kaplı tabut, musalla taşının önünde beklıyordu. Kalabalık vardı. Çoğu tanımadığım kişiler, daha ziyade rahmetlinin Tevfik Fikret Usesi'nden es- ki öğrencileri. Kâğıt çelenkler asker gibi dizilmişlerdi. Tabutun etrafında birkaç çiçek çelengi ve baş köşe- de Cumhurbaşkanının san kırmızı renklerle boyalı res- mi, madeni arması yer almışlardı. Ferihan Gürsoy'u uzun yıllardan beri tanırdım. An gibi bir kadındı. Bazı çrftler vardır. Onian birbiriennden ayn düşünemezsi- niz. Prof. Bedri Gürsoy ve eşı Ferihan Gürsoy birbir- lerini tamamiayan bir bütündürter. Evlerinde, işyerle- hnde, kongre, konferanslarda, dış gezilerde onlan hep yanyana el ele görmüştüm. Prof. Bedri Gürsoy'un ve- fatından sonra Ferihan Gürsoy, hayatını iki kişilik bir hızla yaşadı. Çalışma ve gayretlennde Bedn'yi de ba- reberinde yaşatmaya çalıştı. Daima iyimser kaldı. Yü- zünde dostane ve gerçek tatlı bir gülümseme eksik ol- madı. Tevfik Fikret üsesi'nin hiç unutulmayacak bir sembolü haline geldi. Emeklilikten sonra Vakrfbank'ın kültür işlerini idare etti. Ölüm onu en olmayacak za- manda yakaladı. Bankadan çıkıp evine gitmek üzere Atatürk Bulvan'nı geçerken elinde cep telefonu dal- gın birsürücünün masum kurbanı oldu. Kızının, tabu- tuna sanlarak "Anneciğim, anneciğim" diye ağlama- sı beni çok etkiledı. Dayanamadım, gozlerim yaşardı, kaçar gibi uzaklaştım. Kocatepe Camisi'nin aviusu bayraklaria donanmış- tı. Başlannda elişi örgülü takkeler yüzlerce genç ay yıl- dızlı bayraklan taşıyoriardı. Türk bayraklan ve petrol rengı zemın üzerinde bayrağımızdaki ay yıldızla aynı nispetlerde beyaz ay yıldızlı bayraklar. Gençler elime matbu bir kâğıt sıkıştırdılar. Doğu Türkistan "imdat" di- ye sesleniyor. Mavı bayraklar Doğu Türkistan'a aitmiş. İki milyon kır^'ye yakın bir toprak üzerinde yaşayan 30 milyon Türk-Müslümanın Çin'e karşı direniş müca- delesinin sesi. Bizden şimdilik yalnız dua bekliyoriar. Bayraklar caminin önüne bırakıldı. Taşlann üzerine kâ- ğrtlar yayıldı, uzerierinde namaz kılındı. Ankara'daki Çin Büyükelçisi fena alındı, basına de- meç verdi. "Çin 'in içişlerine müdahale edilmemelidir" dedi. Olaya resmi makamlar seyirci kalmışlardı. Halk, top- lantıyı soğukkanlı izledi. içimız sızladı. Fakat ne yapa- bilirdiniz? Bu zararsız müsamaha bile tepki topluyor- du. Çeçenıstan davasında, Rusya'nın, Bosna Her- sek'te Sırbistan'ın tepkilerine maruz kalındı. Mosko- va ve Belgrad ile aramızda soğuk rüzgârlar esti. An- kara hükümeti ve Dışişleri Bakanlığı, taraflan kırmamak gayesı ile çok dıkkatli bir denge politıkası uygulamak zorunda kaldı. Ermenistan'la sının açmaya Azerbay- can 'la dostluğumuz mânidir. Bağdat ile ilişkilerinizı dü- zeltmeye büyük çıkarlannız sizi zoriamaktadır. ABD, Iran'la doğalgaz anlaşmasını imzaladığmıza kızdığı gi- bi Bağdat'la yakınlaşmaya da karştdır. Yasar Arafat'a yardımcı olmaya gayret ederseniz, aşın dinci Araplar ve Iran karşı çıkarlar. Israil ile kısmi bir işbirlkjine git- mek ıstersinız. Kimi komşulannızın dişlerini gıcırdat- tıklannı görürsünüz. Apo'ya karşı mücadelenizde Ku- zey Irak'taki Kürtler yan çizerler ve sizi oyalamaya ça- lışırlar. Güney Kıbns ve Yunanistan silahlanma yanşı- nı sürdururter. ABD ve Batılı ülketefden bazılan size ka- palı ve açık silah ambargosu uygular. Avrupa sizi eleş- tirir, üzerinizde baskı yapar, kendi bünyesine almak is- temez, fakat Türkiye'yi büsbütün dışlamak da işine gelmez, peşinizi bırakmaz, zaman kazanmaya çalışır. Türkiye dış politikasında denge unsurunu ön plana alır. Bütün ilgili taraflan ıdareye çalışır. Bunda bazen ba- şanlı, bazen de başansız olur. Orta Asya'dan kopup gelmiş ve dünyanın en stratejik bir bölümüne yerleş- miş büyük bir imparatorluğun vârisleriyiz. Ipek yolu- nun her yerinde bizden kalıntılar var. Onlar, sıkışınca Türkiye'den medet umuyoriar. Türkiye'nin kendi so- aınlan sayısızdır. O sorunlarla uğraşmaktan başkala- nnı düşünmeye olanağı çok azalmıştır. Bu zor dış politikayı başan ile yürütmenin ilk şartı, iç bünyede biriiktir. Oysa iç politikada da daimi bir den- ge arayışı içindeyiz. Bugünkü hükümet bir denge he- sabından doğmuştur ve devam karanndadır. Denge için karşılıkJı taviz vazgeçilemez birşarttır. Tavizlerie or- taya çıkan bırlik ise zaafla maluldür. TBMM'deki Te- daş, Tofaş malvarlığı ve Civangate müzakerelerinde de aynı denge arayışını gördük. Çilter'in Avrupa ve Gül'ün ABD temaslan. yine bu denge arayışının karmakanşık tezahürleridir. Çiller, NATO'nun genişletilmesini boykot edemeyeceğinı anlamıştır. Refah, ABD'siz dış politika yapılamayacağını nihayet fark etmiştir. İran Cumhurbaskanı Yardımcısı 4 Laiklik Türldye'nin iç meselesidîr' • Hasan Habibi, bir îslam devleti ya da laik devlet olmanın Türkiye'nin iç sorunu olduğunu belirtirken ülkesinin Türkiye ile ilişkilerinin Erbakan iktidannda doğal olarak daha da düzeldiğini söyledi. ATtNA (AA) - Iran Cum- Türk devietinin bir tslam hurbaşkanı Birinci Yardım- devleti, ya da laik bir devlet cısı Hasan Habibi, Türk dev- olacağı, Türkiye'nin iç mese- letinin, bir lslam devleti ya lesidir" dedi. Habibi, Refah da laik bir devlet olması ko- Partisi'nin iktidara gelme- nusunun Türkiye'nin iç me- sinden sonra, "Iran'ın Tür- selesi olduğunu bildirdi. krveüeoJan ilişkilerinin doğal Habibi, Atına'da yayımla- olarak daha da düzeidiğini'' nan Elefterotipia gazetesine de belirtti. Habibi şöyle ko- verdiğj demeçte. Türk- Yu- nuştu: "Ancak, Başbakan nan ilişkilerinin düzelmesi Erbakan ile vunlan anlaşma- için, iki ülke tarafından da is- lanntemefleri daha önce adi- tenıldiğınde Iran'ın arabulu- nuşü. Türkiye ile olan ilişki- culuk yapmaya hazır oldu- lerimiz hiçbir zaman dostça ğunu yıneleyerek lran'ın. obnayan uışldler değfldL Di- Türkiye ile olduğu kadar, ni açıdan, lslamın devietten Yunanistan ile de dost oldu- aynlması konusunda dtğtşik ğunu belirtti. düşüncelere sahibiz. Fakat, Habibi "İki ülkearasında- ekonomik açıdan, şimdi de, ki ilişkilerin düzelmesini bü- daha önce de hep ryi iüşkile- tün kalbimizle arzuluyoruz. rimiz obnuştıuf Ancak. bu konuda İran'ın Yunanistan'ın, lran'ın arabuhıculuk yapmasını biz inançlanyla. AB arasında kabul ettiremeyiz. Eğer,dost- iletişim kurmasına yardımcı lanmız isterlerse elimizden olabileceğini de belirten Ha- gelen tümçabayı göstermeve bibi şunlan kaydetti: "Yuna- haar okiuğumuzu belirtho- nistan ile İran arasında tari- ruz. Biz memnuniyetle aracı hi bağlar bulunmaktadır. Bu- oluruz" dedi. gün var olan halklann çoğu- Demecinde, Türkiye'de nun bulunmadığı dönemler- din ile devleti ayıran laik dü- de bizler, ild büviik medeni- zeni teonk olarak kabul et- yet oluşturduk. Yunanistan, mediklcnni de belirten Habi- AB ülkeleri içinde, bizi en iyi bi. "Ancak siyasi açıdan, anlayan ülkedir."