03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 ŞUBAT 1997 ÇARŞAMBA OLAYLAR VE GORUŞLER Son YÖK Tasansı Üzerine... Pr»f. Dr. ATIF URAL Kocaeli Üniversitesi Rektörü # • neriler, Görüşler: Yükse- O köğTetim Kurumu (YÖK) yükseköğretimin planlan- ması. koordinasyonu ve denetimi ıçin gereklidir. Modern ülkelerde böyle kunrnlır vardır. Yelkı ve belirleyıcilik ünıvîrsteleTde olmahdır . »Mevcut YÖK Yürütme Kurulu ve YÖK Genel Kurulunun tek bır kuruma indir lmesi. üni\ersitelerdekı ünıversite yönetim kurulu (YÖK'te eşdeğeri yürüt- me kurulu) ve üniyersite senatosu (YÖK'teki eşdeğen YÖK Genel Kurulu) yapılanmasına ters düşmektedir. Çünkü her iki kurulun farklı nitelikkrde görev- leri vardır. (Bak. 2547 sayılı YÖK Yasa- sı.) • lster bir, isterse iki kurul olsun, ya- pılanması sıyasal güçlerin isteğine göre olmamalıdır. Bu iki en üst kurul. genel- de üniversite sorunlannı incelemek, de- ğerlendirmek ve çözümlemekle görevli olduklanna göre, kurul üyelerinin çoğun- luğu Üniversitelerarası Kurul'ca belir- lenmelidir. Bu oran en az yüzde 60 ola- bilir. Öbürüyelercumhurbaşkanınca, hü- kümetçe belirlenebilirler. • Oniversitelere ıdari. bilimsel ve ma- li özerklık getirilmelidir. Ama her özerk- likte bellı kurumlara karşı sorumlu olma- lıdırlar. Bağlı olmamalıdırlar. • Üniversite rektörleri. üniversitelenn seçtikleri 2 aday profesör arasından, cumhurbaşkanınca atanmalıdırlar. Rek- törlük süresi 5 (beş) yıl olmahdır. • 2547 saylı YÖK Yasası'nm 6. mad- desim değıştirerek YÖK'ü siyasal iktida- nn emrine vermek ve onu siyasal çal- kantılar içinde tutmak. üniversiteleri çok olumsuz etkileyecektir. Yeni önende 15 kişilik kurulun 6 üyesi hükümetçe, 4 üye- si Cumhurbaşkanhğı, 4 üyesı Üniversi- telerarası Kurul'ca. 1 "i de Genelkurmay Başkanlığı'nca seçilmektedir. Bu durumda üyelerin yüzde 40'ını hü- kümet belirlemekte ise de, istediğini YÖK başkanı yapabilmektedir, çünkü 15 kişinin seçeceği 4 başkan adayından 2'si- ni (doğal olarak istemediğini) dışlayabil- mekte ve ortada kendi istedıği 2 aday kal- maktadır. YÖK başkanı hükümetin iste- - ".1r>I.V-l O 1 .-..- "CV>. ! Adımıza sığamadık! Büyük denizleri hedefleven, yatağına sığamavan coşkulu bir nehir gibiydi Tütünbank... Hızh, güvenli ve çağdaş hizmetleriyle, müşterilerine kazandırarak büyüdü. 72 yıllık deneyimlerini kuşaktan kuşağa aktararak bugünkü gücüne ulaştı. Yaşar Topluluğu"nun bir kuruluşu olan Tütünbank. bu topluluktan aldığı dinamizmle sürekli kendini aştı. Sonunda. adına sığamaz oldu... Artık, Tütünbank büyük denizlere doğru. coşkulu bir nehir gibi. Yaşarbank ismiyle akacak! Yaşarbank ve Yeni Kuşak Bankacılık 51 yıl boyunca birçok alanda çığır açan Yaşar Topluluğu, 21. yüzyıl ürün ve hizmet anlayışının ülkemizdeki güçlü temsilcisi oldu... Yaşar Topluluğu"nun felsefesi ve Tütünbank"ın 72 yıllık bankacılık geleneği. "Yeni Kuşak Bankacılık" anlayışıyla Yaşarbank'ı yarattı... Müşteri memnuniyetini en üst düzeye çıkartmaya ve evrensel standartlarda kaliteli hizmet sunmaya dayanan "Yeni Kuşak Bankacılık" anlayışıyla doğan Yaşarbank. 78 şubesiyle şimdiden Türkiye'nin çağdaş ve güçlü bankaları arasında!.. Yaşarbank'ı yakından izleyin... yaşarbank Y e n i K u ş a k B a n k a c ı l ı k diği olunca. yardımcılannı da kendi gö- rüşünden olanlar arasından seçince. üst yönetim tümden siyasal iktıdann emrın- de olacaktır. Böy lece bir genel müdür ıle bır YÖK başkanı aynı şekilde politik bir kişilik kazanmaktadır. Bu durumun mu- hakkak önlenmesi gerekır. Çünkü üni- versiteler özerk, bağımsız. bilimsel ku- ruluşlardır. Siyasal iktidarlara göre seçilmiş ve atanmış bir YÖK başkanlık makamı, 15 kişilik kurulun üyelerinin pek çoğunun karşısında olabilecektir. Böylece kendi içinde uyumlu çalışamayacak bır YÖK kurulu. kendılennden bekle- nilen 2547 sayılı yasanın 7. maddesinde görevleri nasıl yerine getirecektir? Bu gö- revlen yerine getinrken. si- yasal iktıdarlann isteklerini çoğu kez yapmak durumun- da kalmayacak mıdır"1 Örnek olarak: Madde7.d-2: Bir üni\ ersi- te içinde fakülte. enstitü ve yüksekokul açılmasma. bir- leştırilmesı veya kapatılma- sıyla ile ilgili olarak doğru- dan veya üniversıtelerden gelecek önenlere dayalı ka- rarlar almak ve gereğı için Milli Eğıtım Bakanlığı'na sunmak Böylece YÖK, si- yasal istekler ve baskılar so- nucunda istediklerini doğru- dan kapatabilecektir. Bunu önleyıci bir yasa maddesı yoktur. Madde 7-f: Üniversitele- nn ıhti>açlannı. eğıtım-öğ- retım programlannı. bihm dallannın nitelıklerini. araş- tırma faalıyetlerini. uygula- ma alanlannı. bina. araç ge- reç ve benzeri ımkânlar ve ögrenci sayılannı vedığer il- gili hususlan dikkate alarak; üniversitelenn profesör, do- çent ve yardımcı doçent kad- rolann dengeli bir oranda tespıt etmek. . Bu durumda siyasal YÖK, ünıversiteler- de siyasal iktidarlann ıstedi- ği doğrultuda, "kadrolaş- ma" sağlayabilecektır. Ünı- versite bütçelerinin TBMM'deonaylanması aşa- masında bu bir baskı öğesı olacaktır. Madde l-\: .... bu kanunla belirlenen yükseköğretimin amaç, ana ilkeleri ve öngör- düğü düzene aykın hareket- te bulunanlann rektörün önensı üzenne veya doğru- dan normal usulüne göre yükseköğretim kurumlany- la ilişkilerini kesmek veya denenmek üzere başka bir yükseköğretim kurumuna atamak... Bu yetki, siyasal yapıdaki bır kurum tarafın- darı politik amaç ve neden- lerle rahatlıkla kullanılabılir. Bunu kim, hangi kurum ön- leyebilecektir? Madde 7-n: Bu maddede öğretim üyelerinin rotasyo- nu söz konusudur. Bu mad- de, isteğe bağlı olmaksızın. teşvik edıci unsurlar ortaya konulmadan siyasal hedef- ler doğrultusunda uygulanır- sa, ünıversitelerde çok bü- yük bir "'kaos' 1 " yaratılır. Madde 7-p"de. "vurtdı- şındaki > ükseköğretim ku- rumlarından alınmış ön li- sans, lisans ve lisansüstü dip- lomalann denkliğini tespit etmek" denilmektedır Bu çok önemli bır yetkı- dir. Eğer ülke rejimıne. Cumhuriyet esaslanna. ılke ve devrimlerine aykın du- rumlar sergilemek ısteyen siyasal partilerin görüşünde- ki üyeler iktidarda ıseler, yıırtdışından gelebilecek bu tiplerdeki diploma sahipleri üniversitelerin içine sızacak ve olası bir sinyali bekleye- ceklerdir. Bu operasyonun. TBMM üyelerinin sağduyusu. ileri göriişlülüğü ve bilime olan saygılan nedeniyle gerçek- leşmeyeceğine inanmak is- tiyoruz. Şayet bu ışlem. uy- gulamaya gırerse. bunun ta- rih önündeki sorumlulan. bu yasa tasansını destekleyen- ler olacaktır. Bu operasyon gerçekleşir- se. arkasından üniversitele- rin rektörlennin. dekanlan- nm değıştirilmesı planı de\- reye sokulacaktır. Üniversitelerin sorunlan- na çözümler üretmek. bilim- sel düzeylerinı daha da art- tırmak. onlara ülke sorunla- nnın çözümünde görevler. sorumluluklar vermek var iken ülkenin geleceğinin gü- vencesi olan, Atatûrk ilke ve devnmlennin koruyTicusu görevmi üstlenen, çağdaş, demokratik. özgür. laık üni- versiteleri siyasal kuKarlara çekmek, bir kaos kargaşası içinde ış yapamaz duruma sokmak çok tehlikeli bir gi- rişimdir. Ülkenin geleceği olan hiç- bir kurumun. hiçbır gücün. gerçek aydınlann bu plana "evef demeyeceğine yürek- ten inanıyorve güveniyoruz. PENCERE Demokrasi, Kilise ve CamL. Aydınlanmanın ılktohumlanması, Rönesans'laza- mandaş sayılırsa, Avrupa'da kralın egemenliğinden soyutlanması sürecinın başlangıcı 15'inci yüzyıladek uzanır. Demokrasiye 3 yuzyıl uzaktadır Hıristiyan Ba- tı, daha nice serüven yaşayacaktır. 20' nci yuzyılda ilk antiemperyalist kurtuluş savaşını kazanan Mustafa Kemal'in bunca uzun süne bekle- mesıne olanak yoktu; padışahlığı ve hilafetı yıkıp laik cumhuriyeti hemen kurmak zorundaydı Atatürk; de- mokrasiye giden yol, bir başka bıçımde açılamazdı. Peki, "laık cumhuriyet düzeni"r\\r\ toplumsal taba- nı var mıydı?.. Halkoylamasına gidilseydi, sandıktan padışah mı çıkardı?.. Halifeye 'hayır' diyebilecek bi- linç 1923'te oluşmuş muydu?.. Yüzde 95'i okumasız yazmasız bir toplumda 6 yüzyıllık duzeni bir kalem- de silecek seçmen tabanı aramak akıl kârı değildir. • Mustafa Kemal ne yapacağını biliyordu; 'Büyük Söylev'\n\ "Gençlığe Sesleniş"\e noktalaması, Ata- turk'ün bıltncını vurguluyor. 1924 'Öğretim Biıiiği Dev- rimi' genç kuşaklann 'Aydınlanma Fe/sefes/'yie ye- tişmesini sağlayacaktı. Oğretmen seferberlığiyte bir- likte 'Aydınlanma Klasikleri'nin Türkçeye çevrilmesi- ni devletin ustlenmesi. dünyada eşi bulunmayan bir özelliktır. 'Rönesans - Reform - Aydınlanma' süreçlerini aşa- rak demokrasiye kavuşmuştu Batı!.. Türkiye yüzyıllan, onyıllara sığdınmak zorundaydı. • Batı'da demokrasi ve insan haklan 'Hıristiyan şe- rıatı'na karşı savaşımla kazanıldı. 'Kilise öğretısi', demokrasiye karşrt düzenin koşul- lannı oluşturuyordu. insan aklı, bu şeriattan bağım- sızlaşmak zorundaydı. Kım yüruttü bu savaşı?.. Sanayi devrimınin yarattığı burjuva sınıfı, emekçi- leri peşine takarak demokrasi savaşımını verdi; laik- lık ilkesinı toplumda biryaşam biçimine dönüştürdü. Ya Tıirkıye'de ne oldu?.. 1923 Devrimi. sanayiden yoksun bir toplumda ger- çekleşıyordu; burjuva sınıfı oluşamamıştı. Sivil ve as- ker aydınlar, eylemin başını çektiler. Bu, bır seçımin değil. bir zorunluğun sonucudur. islamın şeriat hukukuna karşı olmak, insan hakla- nna kavuşmak ıçin "olmazsa olmaz" koşuldur. • Osmanlı 1789 Devrimf ne degin Avrupa'ya kapa- lıydı. Ne Rönesans'la ilgilendi, ne de Reform'la!.. Bu iki tarihsel dönüşüm de Hıristıyanlık dünyasının kap- samında gerçekleşmiştır. 'Aydınlanma' kilise oğreti- sıne karşı bır eylemdı; dinleri aşan bır içeriği vardr, Tür- kıye'de uygulanabılirdi. Laıklık ve demokrasinin ev- renselliği. dinlere karşı bağımsız ve yansız olmalann- dan doğar. Türkiye'de şenata bağımlı bir siyasal iktidar, bizi 15'inci yuzyılın Avrupasından geriye duşürür, de- mokrasinin yollannı tıkar. Şımdi bu başlangıcın sonundayız. • Ordu 'Aydınlanma Devrimi'rin silahlı gücü olarak laik cumhuriyetin kuruluşunda yerinı aldı. iki nedenle: Bir. Türkiye Cumhuriyeti bir kurtuluş savaşryl^ku; ruldu kı her savaştaasker vardır. İki: Cumhuriyetin Rü- ruluşunda Türkiye'de sanayi burjuvazisi olmadığın- dan, çağ atlamanın itıci gücü, "asker ve sivil aydın- /ar"dan oluşuyordu. Bugün Türkiye'de askerin işe kanşmasını isteme- yenler, dini sıyasetin dışında tutmak ilkesinde uzlaş- makzorundadırlar. Bu uzlaşmagerçekleşmeden, ne 'demokrasi 'ye ne de 'istikrar'a kavuşmak olanağı var- dır. Orduya saldınp şenatçılarla uzlaşmaya çalışarak demokrasiye kavuşmak olanaksızdır. Camı ile kışla arasında sıkışmadı Türkiye; ama, si- vil güçlenn akıl almaz aymazlığı, her gün bizi uygar- lıktan biraz daha uzaklaştınyor. Majör Müzik Yapım SELDA BAĞCAN sunat MAHIR 9 IN TURKUSU PAKTÎZAN MARŞI 71SICAĞINÜA HELEUL^'a PılLMGÜZBJ DlDARŞEN'S0Y'a3pt DLMfflTOZEDESLER ERTUĞRUL'aağn BtRGÜN ESLNVE Bız dostu duşmanı is bılıriz râCYAĞIZATLM MAHÎRm TCSKCSÜ Bflgi için Tel.: 0J12 527 6128 Oral çalışlar İSLAMİYET ÜZERİNE SÖYLEŞİLER Cemaletıın Hoca, Isrraıl Nacar, MehTiet Metıner. Alı Yukse' Salan Jaber Alan Krivıne. Aüdurrahman Dıtıpak Abdulkenm Suaış Oral çalışlar İSLAMDA KADIN ve CİNSELLİK AFA YA\1NLARI Utenu JJ'LS: DjJa Oasııını Ipek Sk 11 Bcyoğlu-İSTAN'BUL Tel.:249 51 11-249 09 17 MARDİN ASLtYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Davacı Sağlık Bakanlığı tarafından. davalı Halit Sınanoğlualeyhineaçılan tazminat da- vasının sonunda: Ylahkememızın 1994 110 esas, 1996 460 karar sayılı ılamı ıle davacı- nın davadan önce ölen ölü şahıs alevhıne açmış olduğu davanın reddine karar venlmiş olup. da\alının mırasçılan Kanıye. Selman. Mehmet Emın. Serkan. Sıdar ve Mazlum Sı- nanoğlu'nun adreslerı meçhul olduğundan. i!>bu ılanın ılan tanhinden ıtibaren 15 gün için- de temyız edılmedığı takdirde kesınleşecegi. adlanna ılanen teblig olunur... Basm: 6385
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle