Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
12ŞUBAT 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
'Askerlepi
serbest
bırakalım'
• AJNKARA (Cumhuriyet
Bûrosu) - DYP Genel
Ba^k_an Yardımcısı
Mehmet Gölhan,
darbelerin ve müdahalenin
çöziim olmadığını
belırterek "'Askerleri
serbest bırakalım" dedi.
DYP'nin içinde hükümete
ve genel başkan Tansu
Çıller'e yönelık çıkışlann
görüş aynlıklanndan
kajîiakİandığını savunan
Gölhan, DYP'nin bıttiği
yönünde yapılan haberleri
"asparagas" diye
degerlendirdi. Gölhan, dün
düzenlediği basın
toplantısında Büyük Birlik
Partisi'nin(BBP)
koalisyon ortaği olmak için
koşul öne sürdüğüne ilişkin
haberlerin doğru
olmadığını savundu.
Kazan Avrasya
sanıklapıyla
görüştü
• tZMfk (Cumhuriyet
Ege Bürosu) - Izmir Buca
Cezaevi'nde denetimlerde
bulunan Adalet Bakanı
Şe\ket Kazan 'ın. geçen
sene Avrasya adlı feribotu
kaçırdıklan gerekçesıyle
tutuklanan Muhammet
Emın Tokcan. Ertan
Coşkun, Erdinç Tekin ve
Sedat Temiz ile gızlice
görüştüğü bildirildi.
Kazan "ın ziyaretinin,
Avrasya feribotunun
kaçınlması davasının
hemen öncesine rastlaması
dikkat çektı. Kazan,
göruşmenin ardından
gazetecılenn sorulannı
yanıtsız bıraktı
Aküzüm Ağar'ı
savundu
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - DYP Ankara
Mılletvekıli Ilhan Aküzüm,
devlet içındekı çeteleşme
bağlantılanndan sorumlu
tutularak
dokunulmazlığının
kaldınlması ıçin hakkında
fezleke düzenlenen
Mehmet Ağar'a sahıp çiktı.
Aküzüm, teröre karşı
potıtikanın hükümetin
başındaki kişi tarafından
yönlendırildiğıni
vurgulayarak "Terör niye
bitrnedi diye her gün
azarlayacaksın sonra da
hesap soracaksın, bu
olmaz" dedi.
Aydınlık eylemi
genişliyor
• Haber Merkezi -
"Sürekli Aydınlık tçin bir
Dakika Karanlık" eylemi
dün gece de İstanbul'un
çeşitîi semtlerinde sürdü.
Gülsuyu'nda 200; Nurtepe,
Okmeydanı ve
Ömektepe'de toplanan 50
kjşilık gruplar ateş yakıp
halay çektı. Gruplar daha
sonra olaysız bir şekilde
dağıldı. Ote yandan Ankara
Güvenpark'taki Atatürk
anıtı önünde her gün yanm
saat sessız bekleyiş eylemi
yapan Atatürkçü Düşünce
Demeği, Ankara dışındaki
yurttaşlan da. her gün
12.00-12.30 saatleri
arasında bulunduklan ilin
Atatürk anıtlan önünde
sessız bekleyiş eylemi
yapmaya çağırdı.
Yabancı uyruklu
mirasçı
• ANKARA (A.A) -
Yargtav, yabancı uyrukJu
kişibrin Türk
vataıdaşlanna mirasçı
olablmesi için gereken
şartlın belirledi. Yargıtay
2. Hikuk Dairesi, Türk
vataıdaşına bir yabancının
mircsçı olabilmesinin, o
kiş-irin ülkesınin
insaılanna bir Türk
vataidaşının mirasçı
olableceğinin kabul
edilnesine bağlı olduğuna
karsr verdi. Dava konusu
olavia. babası öldüğü
sıraıa bir başka ülkenin
vataıdaşı olan, ancak bir
siire sonra Türk
vataıdaşlığına
geçn kışiyi mirasçı olarak
tespt eden yerel
makemenin karanna,
diğf hak sahipleri. itirazda
bıxlınarak Yargıtay "a
ba-şurdu. ltirazı inceleyen
Yantav 2. Hukuk
Daresi'nin karannda,
mCrveffa baba ile oğulun
mirsın açıldığı tarihte ayn
ayrJevletlerin tabiyetinde
bımlnduklan belirtilerek,
uyTjmazlığın çözümünde
Deetler Özel Hukuku
kmrJlannın uygulanması
.gergıne ışaret edildi.
ISKt'nin Sangazi'de bulunan sürgün binasındaki olumsu2 koşullar geçen >ıl yaptoğunız haberin ardından giderilmeye çalışdmısrj.
Ordudan atılan şeriatçı subaylar İSKİ'de terör estiriyor
Sürgün kaıııpı
w
Nazi kampı9
olduMtYASE İLKMJR
RP'nın yerel yönetımlerde
ıktıdara gelmesının üzerın-
den üç yıla vakın bir zaman
geçti. Başlangıçta kendi kad-
rolannı yerleştirebilmek için
boş kadrolar yaratmak ama-
cıyla eski kadrolar üzerinde
yoğunlaştınlan baskılann bir
süre sonra bıteceği sanılıyor-
du.
Eskı kadroların tümünü
görevden alıp pasıf görev le-
re atamasına karşın RP'li yö-
netimın baskılan bıtmek bıl-
mıyor. Baskılar sonucu bır-
çok teknık eleman istıfa et-
mek zorunda kaldı. Kalanla-
n ıstifaya zorlamak için yö-
netimın en büyük sılahı. per-
sonelı akıl almaz uygulama-
larla tahrik etmek ve stcille-
riyle oynamak.
Geçen vıl yaptığımız bir
haberde SHP döneminde IS-
Kl'de üst düzeyde görev ya-
pan teknik elemanlann San-
gazi'de servis. telefon, yeter-
• SHP döneminde İSKİ'de üst düzeyde görev yapan teknik elemanlan
Sangazi'de işlevi olmayan ve hiçbir iş üretilmeyen boş bir binaya süren RP
yönetiminin, disiplinsizlik nedeniyle Yüksek Askeri Şûra tarafından
ordudan atılan şeriatçı subaylan yönetime getirmesinden sonra "sürgün
kampı" olarak adlandınlan binada personel üzerinde terör estiriliyor.
lı sayıda çalışma masasının
bulunmadığı ve hiçbir işin
yapılmadığı boş bir binaya
sürdüğünü duyurmuştuk.
Personele hiçbir iş venlme-
digi halde görev ine baglılığı
ve iş heyecanı bulunmadığı
gerekçesıyle sıcıllenyle oy-
nandığı da haberde belırtil-
mışti. Haberden sonra San-
gazi'dekı "sürgün kam-
pı"nda birkaç ay da olsa
olumlu gelişmeler görülmüş-
tü. Ta kı. 1995 yılında ordu-
dan atılan şerıat yanlısı su-
baylann Sarıgazi'dekı
APK'nin başına getınlişine
kadar. Yüksek Askeri Şûra
karanyla ordudan atılan Bın-
başı Halil Şahin APK Daire
Başkan Vekıllığine, aynı dö-
nemde ordudan atılan Rasim
Ormanda tdarı lşlerŞeflığı-
ne getinldı.
APK Daire Başkanlığını
vekâleten yürüten eskı bin-
başı Halıl Şahın, göreve ge-
lir gelmez eski olumsuz ko-
şullan da aratan uygulamalar
başlattı. Sık sık kafasına gö-
re genelgeler yayımlayarak
yeni yasaklar getiren Şahin.
keyfi uvgulamalanyla ışye-
nni kışlayaçevirdı.
Sangazi'deki sürgün kam-
pında geçen yıl olduğu gibi
teknik elemanlann görev
yapması için yeterli sayıda
masa \e sandalye bulunmu-
yor. Telefon krızi bu yıl da
sürüyor. Personel dışanyı an-
cak ankesörlü telefondan ara-
yabilıyor. Bunların dışında
şenatçı Halıl Şahın tarafın-
dan uygulanan yeni yasak ve
uygulamalar şöyle:
-Çay ve sigara, saatte bir
15 dakikalık süre içinde içi-
lebılecek. Aksıne davranan
personele uyan, kınama ve
maaş kesintisi cezası uygula-
nıyor.
-Sigara hava iyiyse bahçe-
de. kötüyse tuvalette içilecek.
-Dışandan sandv ıç dahi ol-
sa ıçen yemek sokulmaya-
cak.
-Öğlen yemek saatleri
Başkanvekılı Şahin'ın uygun
gördüğü saatte venlecek. lti-
raz eden olursa yemek saatı
bir iki saat ertelenebılecek.
-Ramazan nedeniyle öğlen
yemeği venlmeyecek. Dışa-
ndan yemek getirmek yasak
olduğu ıçın personel. oruç tu-
Hekîmlerden
'acM'uyan
İstanbul Tabip Odası tarafından
sağuk sorunlannın tarüşüması
amacıyla her salı değişik bir
hastanede yapılan toplu nöbet
ey leminde, dün Taksün Devlet
Hastanesi'nde acil hizmetin sorunlan
tarüsıldı. Toplanüda konuşan Tabip
Odası Başkam Orhan Anoğul,
hükümetin yeni oluşturulan sağiık
reformuyla hastalan müşteri haline
getirdiğini kmdederek, "Toplumla
alay etmekle eşdeğer anlamı olan
böylesi bir davatmanın zaten
karmaşa içinde olan acil sağiık
hizmetlerini daha da perişan edeceği
açıkür" dedi. Anoğul, yaralanmada
ölümlerin yüzde eUisinin ilk 30
dakikada yaşandığına dikkat çekerek,
bir an önce hastane dışı hizmetlerin
kurulmasmı istedi. Tabip Odası
yetkilileri daha sonra acil servisi
gezdiler. (SAADET USLU)
tanlar gibi öğlen yemeği ye-
meyecek.
-Personele zıyaretçı kesin-
likle gelmeyecek.
-Yıllık iznin ne zaman kul-
lanılacağı başkanvekili Şahin
tarafından belırlenecek. lste-
diği'zaman izın süresıni per-
sonele haber vermeden de-
ğiştırebılecek.
-Mazeret ızni alınmaya-
cak. Çünkü h'çbır mazeret
Şahin tarafından kayda değer
değıldır.
-Ani hastalanmak yasak.
Hasta mutlaka Halil Şahin ta-
rafından görülecek ve hasta-
lığı kabul görürse \ ızite kâğı-
dı venlecek.
-Hasta olan personele ızin
almak ıçın eşi ve arkadaşının
başvunı yapması yasak.
-Sevk kâğıdı yalnızca Ha-
lil Şahın tarafından verilecek.
Kendısı olmadıği zaman has-
talanmak ve sevk kâğıdı ıste-
mek yasak. Mutlaka kendısı
beklenecek.
Geçen yıl sicıli bozulan
personele bu yıl da disıp-
lınsızlikten cezalandınlan
emekli Binbaşı Halıl Şahın
tarafından disiplin cezası
verilerek sicillen bozuldu.
Sicilın belırlerunesi için yö-
netmelikte belirlenen 9
madde bulunuyor.
Şahın. sıcilini bozduğu
personele bu 9 maddenın
tümünden olumsuz puan
venyor. Personelden üç yıl
sıcılı bozulaniar yasa gere-
ği bir daha kamu görevi ya-
pamıyor. Sangazı APK bı-
nasında çalışan personel-
den ıki yıl üst üste sicili bo-
zulan 4 personel bulunuyor.
Bu binaya sürülen persone-
le tüm gün boyunca hiç gö-
rev verilmediğı ve vatan-
daşla hıç yüz yüze gelme-
dikleri halde sicıldekı "iş
sahiplerini karşı tutum ve
da>ranışlan" ile "görevine
baglılığı. iş heyecaıu ve te-
şebbusfikri"nı ıçeren mad-
delerden de eksı puan ven-
lıyor.
Mustafa Kamalak ve Avni Doğan TSK'yi elestirdi
RP'den tanklara tepki
SERMETÇUHADAR
KAHRAMANMARAŞ - RP Kahra-
manmaraş milletvekilleri Mustafa Kama-
lak ve Avni Doğan, Sıncan'dan tanklann
geçişı nedeniyle TSK'yesert eleştırileryö-
neltti. Milli Gençlik Vakfi'nca Spor Salo-
nu'nda düzenlenen "Kurtuluş Gecesi"ne
katılan RP Kahramanmaraş milletvekille-
n Mustafa Kamalak ve Avnı Doğan, Sin-
can'dan tanklann geçişini sertdilleeleştir-
diler.
Kamalak, Sincan'da, belediyece düzen-
lenen •'Kudüs Gecesi'nde \apilanlann.
orada toplanan Miislümanlann Filistin'de-
ki mücahit kardeşlerine kalben beraber-
liklerini göstermek ve dua etmekten başka
bir şey olmadığun" öne sürdü. Erbakan'ın
özel danışmanı da olan Kamalak. şunlan
söyledi: "Sincan'da yürütülen tanklar bi-
ze tehdit için yürütülmüş isc bir daha hay-
kırryonız. Geçenler tank değil cehennem
ateşi olsa bağnmızda sondürürüz. Bu yol
ki Hak yoludur. dönmez \ürürüz. Bizim
darbelerden korkumuz yoktur. Onca kili-
senin olduğu Taksirn'e bir de cami >-apmak
kadar doğal ve insani bir şey olabilir mi?
Kurban dcrisini dDeyen dilediği yere vere-
mez. Böyle yasa böyle kanun olur mu?'
Avni Doğan da RP'yi milletin iktidara
getirdiğini ve ancak isterse milletin götü-
rebıleceğini, "ayakoyıınlanyla RP'yi ikti-
dardan düşürmeyi tasariayanların avuçla-
rını valavacağını" söyledi. Doğan. Sin-
can'dan tanklann geçışine de sert tepki
göstenrken şöyle dedi:
"TSK'nin görevi iktidar değistirmek de-
ğil, ülkenin sınıriannı korumaktır. Demok-
ratik bir ülkede hiçbir darbe meşru ve ya-
sal değildir. Türkiye Cumhuriyeti'nin tek
shil partisi RP'dir. Asker kendi görevini
vapsın. Sincan'da tanklann yürütülmesini
tehdit olarak kabul etmiyoruz. Zorbauk
kimden geürsc gelsin, kim olursa olsun kim-
seye pervamız yoktur. Tanktan tüfekten
korkumuz yok. Empenalizme maşa olan-
larkorksun. RP,orduyugüçlendirmekiçin
işbaşuıda. Orduva 100 bin tank, 10 bin top
vermek için iktidara geldik."
Yazıcıoğlu da elestirdi
BBP liden Muhsın Yazıcıoğlu da bazı
çevrelerin orduyu tahrik ettığıni öne sürdü
ve iktidara "Sincan'dan tanklan geçiren
ordu hakkında soruşturma açması" çağrı-
sında bulundu. Yazıcıoğlu, Kahramanma-
raş"ta yaptığı açıklamada şunlan söyledi:
"Küçük meseleler rejim sorunu haline
getirilerek ihtilal sendromu oluşturuluyor.
Ordu tahrik ediliyor. Türk Silahlı Kuvvet-
leri her türiü övgüye layıkbr. Ancak siyase-
tebulaştınlarakyıpratılmakisteniyor. Geç-
mişteki macerayı bu millet istemiyor. Yasa-
lar herkese u>gulamrsa o devlet hukuk dev-
leti olur. İktidar, tanklan yürütenlere so-
ruşturma açmıyorsa bu iktidar yok demek-
tir. Ordunun kendi görevi var. Kıbns. Su-
riye, V unanistan, Azerbavcan, Kafkasya ve
Güneydoğu'daki bölücülerle mücadele gö-
revi var. Onlan bırakıp tahrik ve teşvik et-
meyelim. Biz Sincan'da tanklann yürütül-
mesini tehdit olarak kabul etmivoruz."
Subat
"SEVGILİLER GUNÜ"
(St.Valentine'sDay)
Sevgi sözcükleriniz,
sevgi dolıı bir günde
Cumhuriyet ile,
ulaşması gereken ''sevgiliye..."
îlan -ı Aşklarınızı bekliyoruz.
1 st. (3.6 cm.) x 5 cm.'lik ilanlar: 3.000.000 TL. (KDV Dahil)
1 st. (3.6 cm.) x 2.5 cm.'lik ilanlar: 1.500.000 TL. (KDV Dahil)
Bilgi için: Kader Zan Medya C Turkocağı Cad. 3941 Cagaloğlu'lSTANBUL
Telefon (0212) 513 84 60 - 61 Faks: (0212) 513 84 63
Kitap yazdı
Polis
polise
bunlan
yaparsa
CELAL YILMAZ
IZMİR - Emnıyet örgü-
tündekı 23 yıllık görevınde
üç kez meslekten ihraç edi-
len, on ikı kez sürülen, sa-
yısını bilmediği kadar di-
siplin cezasına çarptınlan
ve her şeye karşın emekli
olmayı da "başaran" polis
memuru Nurhan Varlı ken-
disine yöneltılen "PKK'li
suçlamasrndan da aklan-
dı. Mahkeme, Varlı hakkın-
da "PKK'B" suçlamasıyla
rapor düzenleyen polis me-
munınu hapis ve para ceza-
sına çarptırdı. Polishkmes-
leğinde karşılaştığı iftira ve
haksızlıklan "Sakıncalı
Kaduı Polis" adlı kitapta
toplayan Nurhan Varlı.
Tuncelili \e Alevi bir aile-
ninkızı."PKK1i"lıkiftıra-
sıyla hakkında düzmece ra-
por hazırlanan o günleri ve
olayları "Sakıncab Polis"
şöyle anlatıyor:
"Mumcu katledilmisti. I
Adana'nın İskenderun ilçe-
sinde görev liydim. İlçede
düzenlenmesi düşünülen
tepki etkinliğine kaOlmak
istedim. EtkinUge kanuna-
mam yönünde baskılarla
karşılasüm. Bu arada, ilçe-
de avukatiık yapan ve daha
önce PKK üyesi olduğu sa-
vıyla yasal işlem gören avu-
kat Hasan Hüseyin Rey-
han'ın eşiyle konuştuğum
görülmüş. Bu göriişmevi
uzaktan izleyen polis me-
muru Nıhat Gülağız, bunu
üst makamlara iletmiş.
Hatta daha da ileri giderek
bir de rapor düzenlemiş. İş-
te bu doğrultularda gelişen
şartiı reflekslt PKK'lioidu-
ğumuz iddia edildi."
Olayların gelışmesı ve
raporun düzenlenmesinden
sonra Tokat'a ataması ya-
pılan Nurhan Varlı, Isken-
derun'la ilışkısıni kesme-
mış. Bu arada Adana Idare
Mahkemesi"nde "atama-
nın durdurulması" ıste-
miyle dava açmış. Mahke-
me. kısa sürede Varlfnın
istemini haklı bularak "yü-
rütmeyi durdurma" karan
venniş. Olaylann bu aşa-
masındaki gelişmeleri ve
Varh'nın onur mücadelesi-
ni yıne kendi ağzından din-
leyelim:
"PKK'li olduğuma iliş-
kin onur kıncı. hakarerJeeş-
değer vç kisiliğimi aşağüayv
cı bu iftira temizlenmeliydL
Yani aklanmalıydım. Baş-
vurumu haklı gören ve İs-
kenderun 2. .islive Ceza
Mahkemesi'nde başlayan
dava. 28 Arahk 19% tarihin-
de sonuçlandı. Mahkeme
karannda, 'sanık Nihat
Gülağız'ın gerçekdışı rapo-
nıyla Nurhan Varh'nın şe-
refine dokunulduğu ve kü-
çük düşürüldüğünü". rapo-
run gerçekleri vansıtmadı-
ğuıı belirterek sanık Gülağız
hakkında 4 av hapis \e ağır
para cezasına hükmetti."
I
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KJŞLALI
Askere Çağrı Çıkaranlar
Darbe yapması için askerleri kışkırtanlar çoğaldı.
Aslında bu yeni de değil... Aylardır yapıyorlar. Son
günlerde ise tam anlamıyla gemı azıya aldılar.
Sen hem demokrasinin tüm olanaklannı -hatta de-
mokraside olmayanian bile- kullan... Sonra da çık,
açıktan açığa askere "çağn"çıkar... Olacak iş mi!
Demokrasiyi korumak için bu gibileri iyi tanımak
gerek... Ne tür çağnlar çıkardıklarını her fırsatta ser-
gilemekgerek...
Onlann sesleri kısıldıkça. azgelişmış demokrasimi-
zin tümden yok olma tehlikesi de azalacaktır.
• • •
Şimdi bakın şu sözlere:
"Istediğimiz zaman Türkiye'de çok büyük tartış-
malaryarattnz. Inandığımtzşeylerin hâkim olmasıiçin
her şeyi yapacağız... Kendimize örnek aldığımız re-
jim Humeyni rejimidir... Biz Türkiye 'de Islami rejim is-
tiyoruz. Islami rejim istemek, şeriat istemektir."
Bu sözler tam dört ay önce söylenmiş. Basında
yer almış. Ama savcılann kılı bile kıpırdamamış...
Askere çağrı çıkaranlann başında ışte o savcılar
var!
• • •
Kim söylemiş o sözleri?
Sincan Belediye Başkanı Bekir Yıldız.
Yargı mekanizmalan işlememiş... Partisi memnun...
O da giderek yüreklenmiş. Belediye başkanlığı yap-
tığı sınırlarda "şeriat düzenı"r\\ adım adım uygulama-
ya başlamış.
Meyhaneleri, bufelen kapatmış. Içki satışını yasak-
lamış. Yeşil bayraklı, Kalaşnikof biçiminde başlıklı "şe-
riat yuvalan" köşe başlannı tutmuş. Kanlı militanlar be-
lediye görevlisı olmuş.
Ve sıra gelmiş "ünlü" geceye...
Islam adına masum insanlann kanını döken iki ör-
gütün önderlerinın resimleri altında şeriat çağnlan ya-
pılmış. Yıldız Efendi, şeriatın toplumumuza zorla "şı-
nnga" edileceğini açıklamış...
Yolsuzluk batağındaki bayanın Içişleri Bakanı hâlâ
havanda su dövüyor... Soruşturma açtırmış da, so-
nucuna göre hareket edecekmiş de...
Ne zamana kadar? Tanklar yürüyünceye kadar...
Tanklara çağn çıkaranlann başında işte o Içişleri
Bakanı var!
• • •
Adının başında doçent yazılı, derslerinde Sıvas vah-
şetinı dolaylı savunan bir adam Kayseri'ye belediye
başkanı olmuş... Kendi partisinin iktidarda olduğunu
görünce 10 Kasım'da bas bas bağırmış.
Atatürk'e, Cumhuriyete karşı açıktan kın kusmuş...
"Intikam" yeminleri etmiş, halkı intikama yönlendir-
miş..
Yargı suskun... Içişleri Bakanı -herhalde genel baş-
kanının yolsuzluk dosyalannı düşündüğü için- sus-
kun...
Erbakan Efendi ve partisi zaten suskun!
Bekır Efendi'nın gözaltına alınmasından sonra, RP
kendi belediye başkanı hakkında göstermelik bir so-
ruşturma açmış. "Suçsuz" olduğuna karar vermiş...
RP ağırlıklı Sincan Belediye Meclisı gözaltına alınan
Yıldız'ın aylığına bir de güzel "büyük" zam yapmış..
Sözün özii... "Biz yapılanlan onaylıyoruz, hodri
meydan!" demişler!
Bekir Efendi'yi hemen partiden kovmayan Re-
fah'tan daha öte asker çağncısı kim var?
Aslında RP'den de öte, baş kışkırtıcı Şaibe Hanım
var. Ama o kişisel özürtü... Kendini kurtarmak için par-
tisini de, demokrasiyi de, ülkeyi de ateşe atabilece-
ğini zaten bilmeyen yok!
"Malumu ilan" gerekir mi!.. Denize düşmüş bir ke-
re, tüm umudu sarmaşık gibi sanldığı yılanda...
• • •
Askere çağrı çıkaranlara çok kızıyorum. Ama en
önde gelenlerinden ve de "en kumaz"\anndan birinin
bir sözüne bayıldım.
Tayyip Efendi, bazı olaylardan ve darbe söylenti-
lerinden "rahatsız" olduğunu belirtmiş. (Rahatsız ol-
masına ne kadar da üzüldük... Vah vah!..) Ve de "ger-
çek demokratlan, demokrasiye sahip çıkmaya" ça-
ğırmış...
Okuyunca kahkahalaria gülmekten alıkoyamadım
kendimi.
Bir yandan demokrasinin attını oy, içıni boşaltma-
ya, ölüme terk etmeye çalış; her haftı ye... Öte yan-
dan da, başın sıkışınca "gerçek demokratlar"dan yar-
dım iste!..
Asmaya kararlı olduğun insandan "sağlam sicim"
istemek gibi bir şey yani...
Yüzde 20 oyla yüzde 80'e keyfince hükmetme ve
de demokrasiyi yıkma özgürlüğü, hangi demokrasi
anlayışında vardır?
En büyük salak, başkalannı salak yerine koyandır!
Ölümden korkuyorlar
Infaz koruma nıemurları
silahlanmak istiyor
ALPERTURGUT
Cezaev lerinde görevlı in-
faz koruma memurlan,
mafya ve terörle karşı kar-
şıya kaldıklannı söyleyerek
devletten silah istıyorlar.
Tüm Yargı ve Infaz Kurum-
lan Çalışanlan Sendikası
(Tüm Yargı-Sen) Genel
Başkanı Hacı Çoban. u
Biz-
ler. banşı savımuyoruz, si-
lahlanmava karşı>iz. Arka-
daşlanmızı silahlanmanın
gereksizliği konusunda ikna
etmejeçalışnoruz" dedi
Kayseri Özel Tıp Ceza-
evi'nde görev \apan ınfaz
koruma başmemur \e me-
murlan, zor şartlar altında
görev yaptıkJannı belırterek
"Devletin diğer memurlara
tanıdığı bayram, yılbaşı ve
resmi tatillerden yarariana-
mıyoruz. Adü ve siyasi mah-
kûmlann her türlü sorunla-
ny la ilgilenen bizler, mafya
ve terörün ölüm tehditleri ve
saldınlanyla karşı karşıya
kalıyoruz. Devletin asker,
polis hatta zabıta memurla-
nna tanıdığı silah hakkını
bizler de istiyoruz" dedıler.
Devletten silah \e 5 yıllık
yıpranma payı istedıkîennı
ıfade eden ınfaz koruma
memurlan, Adalet Bakanlı-
ğı 'na gönderdıklen dılekçe-
de şu görüşlere yer verdiler:
"Her zaman terörve maf-
ya ile karşı karşıya kalan
bizlerin silah hakkınuz var.
Ancak maddi yönden zor
durumda olduğumuz için
alamıyoruz. Devlet; asker,
polis ve zabıtalarda olduğu
gibi bizlere de silah versin.
Çünkü asker ve polisin bir-
kaç günde > akaladığı tutuk-
lu ve hükümlüleıie vıllarca
biz uğraşıyoruz. Gasp edi-
len özel hizmettazminaüan-
mızı geri istiyoruz. Aynca
asker ve polise tanınan yıp-
ranma payından yararlan-
mak için yetkilileri göreve
çağınyoruz. Arkadaşlan-
mızdan emekli olanlar. 5 yıl
bileyaşavamadan ölüyorlar.
İnfaz koruma memuiiann-
dan yüzde 6O'ı ise mesiek
hastalıgına yakalanıyor."
Kamu Fmekçıleri Sendi-
kaları Konfederasyonu'na
(KESK) bağh Tüm Yargı-
Sen 'in Genel Başkanı Hacı
Çoban, silahlanmaya karşı
olduklannı vurgulayarak
"Kayseri Özel Tip Ceza-
evi'nde örgütlü değiliz. An-
cak diğer cezaev lerindeki
arkadaşlanmız da silahlan-
mak isfivorlar. Biz sendika
olarak banş için mücadele
ediyoruz. İ yelerimizi de si-
lahın gereksizliği konusun-
da ikna etmeye çalışıyoruz"
diye konuştu.