27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 ARALIK 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA KULTUR 11 ALLECRO EVtN İLYASOĞLU Müziğin geniş ldtlelere yayılma çabasıTürkiye'de 1997, müzik dün- yasının renkli bir yılıydı. Bir yanda yurtdışı turneleri artarken öte yanda yurtiçinde klasik mü- ziği yayma kıpırtılan hızlandınl- dı. Her şeyden önce, yalnız bü- yük kenılerde değil. Anado- lu'nun çeşitli yörelerinde büyük orkestralarla müzik dinleme ola- nağı genışietildi. Yeni lcurulan Bursa Senfoni Orkestrası; Ege Senfoni Orkestrası, Karadeniz Senfoni'yi kurma çabalan ile Cumhurbaşkanhğı Senfoni'nin Anadolu kentlerindeki konser- leri ve Bilkent Senfoni Orkest- rası'nın Anadolu Festivali bu gi- rişimlerin gûzel örnekleri. Bilkent Senfoni Orkestrası, bu yıl geniş bir alanda konserler verdi. Anadolu Festivali kapsa- mında antik kentleri değerlendi- rirken bu yörelerde konser ko- şulianna elverişli mekânlar oluş- turdu. Ömeğin Saygun'un doğu- munun 90. yıldönümü nedeniy- le Yunus Emre Oratoryosu'nun Yunus Emre'nin mekânmda ses- lendinlmesı tarihi bir olaydı. Antalya'da Cam Piramit'in açı- lışını yine Bilkent Senfoni Or- kestrası yaptı. bu kez solistleri Güher-Süher Pekinel'dı Festivaller Festıvaller giderek kendi kim- lıklerini oluşturuyor ve eskıdik- çe daha özenli programlarla çev- reden daha büyük kabul görü- yorlar. lstanbul Müzik Festivali, bu yıl 25. kuruluşunu kutladı. Hem de dünyanın en görkemli üç büyük senfoni orkestrası ve üç büyük şefi ile VV'olfgang Sa- vvallLsch Amsterdam Concertge- bouvv'ı; Leonard Slatkin BBC Senfoni Orkestrası'nı ve Ricar- do Muti, La Scala Filarmoni Or- kestrası'nı yönettiler. Her biri- nin konserleri son derece etkile- yiciydi. İtalyan şef Scimonneyö- netimindeki Barok Operası Or- feo ise festivalin bir tatlı ıkramı gibiydi. Aynca Gidon Kre- mer'ın Tango'su, Maxim Venge- rov'un büyüleyici resitali ve bır- bırinden niteliklı korolar 25. ls- tanbul Festivali'ni seçkinleştirdi. 14. Ankara Müzik Festivali ise aylarca geniş kitlenin ve ba- smın dilinden düşmeyen bir konserle açıldı. Beethoven'in kardeşliğe çağn 9. senfonisi ile. Tüm Ankara orkestra ve korola- nnın bırleştirildiği konser Türk Metal Sendikası Salonu'nda binlerce kişiye seslendi. Cum- hurbaşkanf nın açış konuşma- sındaki aydınlık, zamanın Re- fahlı Kültür Bakanı'na tepkiler, bu konseri politik bir odak hali- ne getirdı. Aspendos Opera ve Bale Festivali de bu yıl 4.'sünü gerçekleştirdi. Dördüncü yılını tamamlayan bir başka festival de Eskişehir Festivali. Bu yıl dünya orkestra- lanndaki Türk sanatçılanna çağ- n yaparak Betin Gfineş yöneti- minde bir grup oluştunılması ta- rihi bir olaydı. Yapı Kredi Müzik Festivali, bu yıl gençlik festivali kimliğin- den sıynlıp, sonbaharda yinele- nen olgun bir festivale dönüştü. En çok ses getiren etkinlik de bariton Hvorostovsky'nın resi- taliydi. Başarıtar Cumhurbaşkanhğı Senfoni Orkestrasf nın Gûrer Aykal yö- netimindeki Amerika turnesi; tstanbul DevletOperası'nm Da- nimarka'daki Carmen temsilleri; Ankara Devlet Balesi'nin 2. Bal- kan Bale Festivali'ne katılımı ve Mısır'da Kahire Operası'ndaki temsilleri, yurtdışında sesimizi • Bu yıl müzik dünyasının renkli bir yılıydı. Bir yanda yurtdışı turneleri artarken, öte yanda yurtiçinde klasik müziği yayma kıpırtılan hızlandınldı. Yalnız büyük kentlerde değil, Anadolu'nun çeşitli yörelerinde büyük orkestralarla müzik dinleme olanağı genişletildi. Festivaller giderek kendi kimliklerini oluşturdu ve eskidikçe daha özenli programlarla daha büyük kabul gördüler. 1) Zehra Yüdız, 2) 'Carmen', 3) Gidon Kremer, 4) Kamran Ince, 5) Gürer Aykal, 6) Ricardo Muti duyurmaya yarayan etkinlikler- dendi. Aynca sanatçılanmız bireysel olarak yurtdışında seslenni du- yurmayı sürdürüyorlar. Piyanist Özgür Aydın Alman Radyo ve Televizyon Kurumu'nun bu yıl- ki yanşmasında en yüksek ödü- le değer bulundu. Kamran İn- ce'nin yeni CDsi 'FaUof Cons- tantinople'un getirdiği ses; pi- yanist Mehmet Okonşar'ın Slo- venya Festivali "ndeki başansı; piyanist Fazd Say'ın Teldec sa- natçısı ve Young Artists sanatçı- sı olarak tırmanışı; soprano Zeh- ra Yüdız'ın Avrupa'daki başan- lan; soprano Yelda Kodallı'nın Amerika ve Avrupa'daki temsil- leri. kıvanç verici. lstanbul Büyük Şehir Beledi- yesi Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda kurulan yeni orkest- ra ve opera topluluğunun başa- nlı etkinlikJeri arasmdaki Doni- zeöi'nin Aşktksiri Operası gen- cecik bir kadro ile gerçekleştiril- di. lstanbul Devlet Opera ve Ba- lesi tlkbaharda Carmen'i ve on beş yıldır ilk kez Tosca'yı sah- neledi. Her ikisi de başanlı reji- leriyle dikkati çekti bu operala- nn. Zehra Yıldız, Tosca'da bir kez daha seçkinleşti. Yapı Kredi'nin düzenlediği, i- ki yılda bir yinelenen Leyla Gencer Şan Yanşması'nın ikin- cisi dünyanın dört bir yanından büyük ilgi gördü. Leyla Gen- cer'in de bu yanşmalara katılı- mı ayn bir duyarlıhk yaşatıyor izleyicilere. Ne de olsa onu sınır- lanmızın ötesinde, ulaşılması güç bir sanatçı olarak algılamı- şız bugüne dek! Eurovisyon'da aldığımız üçüncülük derecesi bu kez gerçek bir başanydı. Beste- ci ve yorumculannın konserva- tuvar kökenli olması. bu başan- run sırnydı. Bu arada çeşitli kuruluşlarca düzenlenen caz festivalleri dün- yanın neredeyse tüm ünlü cazcı- lannı Türkiye'ye topladı. tstanbul'da bu yıl ılk kez bir müzik şenliği düzenlendi. tki gün süren şenlikte müziğin her dalında dinleti, panel, konferans ve söyleşi vardı. Pozitif ve açık radyo işbirliği ile düzenlenen ve çok büyük ilgi gören şenliğin ikincisi 1998 ilbahannda ger- çekleşecek. Sevda Cenap And Vakfı Altın Onur Madalyası bu yıl besteci Nevit Kodallı'ya verildi. Ülke- mizde çok az olan bu tür ödüller arasında Sevda Cenap And Vak- fı'nın her yıl verilen bu ödülü saygın bir yer taşıyor. Oda müzikleri Her zaman oda orkestralan- nm ve oda müziği topluluklan- nm yetersizliğinden, ömürsüz- lüğünden yakınınz. Oda müziği topluluklan bu yıl disiplinli et- kinlilder sundular. Istanbul'da Milli Reasürans, Akbank ve Bo- rusan gibi kuruluşlann oda or- kestralan müzik dünyasına renk katıyor ve yaşamlannı kuruluş- lannın desteği ile sürdürebili- yorlar. Ankara'daki Ancyra Oda Orkestrası' nın başanlı konserle- ri ise kişisel özverilere bağlı. Onlar da yaşamlannı sürdürebil- mek için bir kuruluşun desteği- ni bekliyorlar. Aynca oda müzi- ği topluluğu sınıfında tstanbul Kuvartet'in tutarlı ve kendine güvenli adımlarla ilerleme gös- terdiğine de tanık oluyoruz. Yayınlar Geçen yılki Sevda Cenap And Vakfı Altın Onur Madalyası ödülünün sahipleri Suna Kan ve İdil Biret için Müşerref Heki- moğhı ve Uner Birkan tarafin- dan birer kitap yazıldı. 'Galatasarayh Besteciler' baş- lığı altında dokuz besteciyi içe- ren bir kitap ve CD Evin İlyasoğ- hı ve Müzikotek tarafmdân ha- zırlandı. 24 Mayıs gecesi Lütfii Kırdar Salonu'nda Gürer Ay- kal'ın yönettigi Bilkent Senfoni Orkestrası, Galatasaray Cemiye- ti' nin desteklediği bir konserle 9 besteciyi bir arada halka sundu. Galatasaraylı elektronik müzik bestecilerinin yapıtlan ise aynı konserde Geyvan McMiDen tara- findan dansa uyarlandı. Müzik konusunda yayımla- nan diğer kitap ve CD'lerden ba- zılan da şöyle: Ccvat Memduh Altar'ın Estetik Dersleri; Mu- ammer Sun'un Şarkılarla Tür- külerle Temel Müzik Eğitimi; Evin Ilyasoğlu'nun Cemal Reşit Rey- Müzikten tbaret Bir Dün- yada Gezintiler başlıldı iki CD ekli, kitabı. Gülper Refiğ'ın Ata- türk ve Saygun başlıldı bir CD eklı kitabı; YetkinOzer'ın Bilim Perspektifinde Müzik adlı kita- bı. Rengün Gökmen yönetimin- deki ikı CD de müzik dünyamı- za katılan zenginlikler arasında; Ankara Devlet Operası ile kay- dedilen Midasın Kulaklan ope- rası ve Düsseldorf Senfoni Or- kestrası ile kaydedilen birCD'de iki genç Türk bestecisinin, Nejat Başeğmezler ile Türgay Erde- ner'in yapıtlan, Schubert'in 5. Senfonisi ve Verda Erman so- listliğinde Beethoven'in ikinci piyano konçertosu yer alıyor. Yttenler Bu yıl yitirilen üç büyük mü- zik adamı dünya müzik çevrele- rinde büyük üzüntü yarattı: Piya- nist Sviatoslav Rkhter, orkestra şefı George SoHi ve caz müzikçi- sı. kemancı Stephane GrapeİK. Biz de besteci Cengiz Taoç ve soprano Zehra Yıknz'ı yitirdik. Dilekler Ülkemizde yaygmlaşan festi- vallerde her zaman olduğu gibi hep uluslararası bir başlık yer alıyor. Bız de sınırlanmızın dı- şından dinleyicileri çağırabilme, onlara kendimizi duyurma yol- lannı aramalıyız. Artık intemet ile güçlenen iletişim kanallann- da Türkiye festivalleri ve diğer müzik etkinlikleri daha alımlı bir şekilde yer almalı. Böylece gerçek uluslararası kimliğe ka- vuşabilirler. Bu arada genç bestecileri, yo- rumculan ve orkestra kuruluş- lanmızı destekleyecek sponsor- lara büyük ölçüde gereksinim var. Nice ticari kuruluş bir bes- tecimizi, bir konseri ya da bir yo- rumcumuzu desteklemekle hem kendi imajına entelektüel bir çizgi getirebilir hem de müzik dünyamıza, kültür yaşamımıza yararlı olur. 1998'de daha bilinç- li bir dinleyici kitlesi ve daha nitelikli yonımcularla buluşmak üzeıe. 'Büyük Uyku' uyaniyorKültür Servisi-1930-50 yıllan arası 'si- yah-beya/ fîlmkrin' yıldızlannın parla- dıklan dönemdır. İşte bu dönem içinde büyük yankı uyandıran filmlerden birta- nesi de, başrollerini Humphrev Bogart\c Lauren Bacall'ın paylaştıklan 'Büyük Uyku'dur. RaymondChandler'in ilk ro- manı olan "Büyük Uyku' (Le Grand Sommeil), ilk kez 1946 yılında Hovvard Hawks tarafindan 'beyazperde'ye akta- nlmıştı. Filmin üçüncü versiyonu geçen günlerde Fransa'da gösterime girdi. 'Büyük Uyku' ilk gösterime girdiği yıllarda. 'sijah-beyaz film dünyası'nda farklı bir sayfa açmıştı. O dönemde fil- min iki versiyonu yapıldı. Ancak 1945 yılındaki ilk versiyonu gösterime bile girmedi. Diğer versiyonun çekımine ise ilkinden birkaç ay sonra başlandı. Ray- mond Chandler'm 1938 yılının nisan ayındayazdığıburoman, ilk olarak 1939 yılında Amerika'dayayımlandı. 1948 yı- lında da Fransa'da. Boris VTan'ın çeviri- siyle. Chandler, bu ilk romanını daha ön- ce yayımlanan 'Un Tueur Sous La Pluie' (Yaömur Altında Bir Katil), 'Le rideau" (Perde)ve 'LnMordu'(Aşık)adlıkitap- lannın devarru olarak yazdı. Ancak ro- manda herkesın kafasında soru işareti uyandıran bir nokta vardı. Havvks, Chandler'abusoruyuyöneltti: 'Roman- daki karakterlerden bir tanesi öklürülü- yor muydu, yoksa intihar nıı ediyordu?' Hawks, bu sorusuyla filmde bir katilin olup olmayacağı sorusuna da yamt bul- maya çalışıyordu. Ancak Chadler'ın ya- nıtı yine aynıydı: 'Siz bilmiyorsanız, ben de bilmrvonım.' İkilinin konuşmalan uzaüldı Kitap çıkar çıkmaz Hawks, kitabın tüm haklannı satın aldı. Havvks'ın, Bo- gart ve Ba^al1'ı başrollerinde oynattığı ve büyük başan kazanan bir önceki filmi 'Port de I'Angoisse'm yapımcısı Jack Warner. bu filmde de aynı ikiliyi bir ara- ya getirme konusunda ısraretti. Yıl 1944. Hawks, bunun üzerine bir önceki filmin- de de birlikte çalıştığı VVUIiam Faulkner ve Jules Furthman'ı de çağırdı. Filmin çekimlerine 1944 yılının Ekim ayında başlandı. Ancak Bogart'm kişisel sorunlan yüzünden çekimler ancak 1945 yıknrn Ocak ayında bitti. Bogart, biryan- dan hasta olan kansıyla ilgiîenirken. di- ğer yandan da Bacall'a âşık oldu. Film çekirnlerinin bitmesine rağmen film gös- terime girmedi. Çünkü II.Dünya Savaşı sona ermiş ve bunu fırsat bilen yönet- menlerle yapımcılann tümü savaşı ko- nu edinen filmlerinin gösterime girmesi için çalışmaya başlamışlardı bile. Jack Warner ise yeni filmlerinin gösterime girmesinin tam zamanı olduğunu düşün- mekteydi. Bu zaman süreci içinde La- uren BacalLbaşrolü Charles Boyer'lc bir- likte paylaştığı Hennan Shunüin'in 'A- gent Secret' (Gizli Ajan) adlı filminde rol aldı. Ancak Bacall'ın oyunculuğuna dair yapılan eleştiriler pek de iç açıcı de- ğildi. Bunun üzerine yapımcılardan bir- kaçı Warner'a mektup yazarak, 'eğer fü- mi kurtarmak istnorsa Bacall'la Bogart arasmdaki konuşmalan uzatnıasını" söy- lediler. Zaten halkın yakından tanıdığı bu ikilinin artık evli olmasının da getir- diği birtakım avantaj vardı. Warner en iyi ara-konuşmalan hazırlayanlardan bir 'Büyük Uyku'da başroOeri Humpnrey Bogart ve Lauren Bacail paylaşmışa. tanesıni, Philip Epstein'ı çağırdı. Çiftle arası bozuk olan Havvks'ı, sete döndür- mek içinse bir 10 bin dolarlık çek yeter- liolmuştu! Sadece6günlükçekimiçin... Bazı mekân değişiklikleri yapıldı ve ikilinin arasında geçen konuşmalann sü- resi uzatıldı. Bu konuşmalardan en ün- lüsü. Bogart'la Bacall'ın bir barda otu- rurken yanş atlan konusunda yaptıklan konuşmadır. Konuşma yavaş yavaş ateş- li bir biçimde seks konusuna doğru kay- maya başlar. Filmin en ilgi çeken karesi de budur. Eklemeler, çıkarmalar, tarüşmalar ve banşmalardan sonra 1946 yılının Ağus- tos ayında gösterime giren filmin elde ettiği başan ise hem yapımcısını hem yö- netmenini şaşırtmıştı. Fransa'da yeni ver- siyonuyla gösterime giren film bizleri ne zaman şaşırtacak? bOB'da 'Adriana Lecouvreur' openası sahnelenecek • Kültür Servisi - lstanbul Devlet Opera ve Balesi, Francesco Cilca'nm tanınmış yapıtı 'Adriana LecouvTeur'ü 27 Aralık tarihınden itibaren sahnelemeye başlıyor. İstanbul'da ilk kez sahnelenecek olan opera, bestecisı Cilea'ya ilk temsilinde büyük başan kazandırmış bir yapıt. Eugen Scribe'in tiyatro oyunundan yola çıkarak librettosunu Arturo Colautti'ninyazdığı 'Adriana LecouvTeur', 18. yüzyıl başında yaşamış bir kahramanın. Paris'te 'Comedie Française Tiyatrosu'nun efsanevi oyuncusu Adriana LecouvTeur'ün fırtmah aşk yaşamından bir kesiti ve yine o dönem Paris'te büyük skandal yaratan ölümünü anlatıyor. Özgün dilde yorumlanan op>eranın orkestrasını şef Serdar Yalçın yönetiyor. Yapıtı sahneye Aytaç Manizade koydu. Dekor tasanmı Yücel Tanyeri'ye, kostüm tasanmı Figen Koyunoğlu'na ait. Korosunu Yıldız Künutku'nun çalıştırdığı eserin koreografısini Selçuk Borak gerçekleştirdi. Işık düzeni ise Bülent Darcan'a ait. Adriana Lecouvreur rolünü Meral Manizade ile Payam Koryak'ın dönüşümlü olarak yorumladıklan operada diğer rolleri Hüseyin Likos, Mesut Iktu, Işın Güyer, Elena Kenber, Kenan Dağaşan, Lynn T. Cağlar, Ahmet Öncül, Sevan Şencan, Timur Doğanay, Şamii Gökberk, Gizem Eren, Nazh tktu, Nilgün Arda, Nigar Kırtay, Gökhan Ürben, Erkan Tezcan, Kurtuluş Demirperçin paylaşıyorlar. Opera, 3-13-15 Ocak tarihlerinde tekrarlanacak. Sanatçı Holusi Kentmen anıldı • Kültür Servisi - Tiyatro ve sinema sanatçısı Hulusi Kentmen, ölümünün 4. yıldönümünde mezannın başında anıldı. Sanatçıyı anma törenine. aralannda tiyatro sanatçısı Orhan Kutlu ve sinema sanatçısı Ediz Hun'un da bulunduğu bir grup sanatçı katıldı. Hun, anma töreninde yaptığı konuşmada, Yeşilçam'ın büyük ustalanndan bin olan Kentmen'in hayattayken herkes tarafindan sevilen yüksek vasıflı bir sanatçı olduğunu belirtti. Törene gelenlerin sayısının az olmasını Kentmen'e karşı bir vefasızlık olarak görmediğini ifade eden Hun. töreni duyurmadıklannı, bilenlerin ise çalıştıklan için gelemediklerini dile getirdi. 1938 yılında Hisse-i Şaiya adlı oyunla tanınan Kentmen, 1939'da da 'Sürtük' adlı fılmle sinema oyunculuğuna başladı. Yaklaşık 50 yıl boyunca sinemaya hizmet veren sanatçı, 72 yaşında geçirdiği bir rahatsızlık sonucu vefat etti. İKÜ'den konser ve sergi • Kültür Senisi - lstanbul Kültür Cniversitesi'nin düzenlediği etkinlikleri kapsamında 26 Aralık cuma günü saat 20.30'da Kültür Koleji Eğitim Vakfı Salonu'nda Mesut tktu(bariton). Lynn Trepel Çağlar (mezzosoprano) ve piyanist Joulia Kerimova'nın 'Şan Konseri'nin ardından ressam Gülden Kut ve Prof. Dr. Nafız Çamlıberin resim sergisi açılışı gerçekleşecek/6İ9 30 24) İç hesaplaşma, sorgulama ve yargılama odasından mesaj' • Kültür Servisi - Marmara Üniversitesi öğretim üyelerinden Vicdan Nalbur Taşdemir'in öncülüğündeki İç Hesaplaşma, Sorgulama, Yargılama Odasından Mesaj Enstalasyon Sergisi' 7 Ocak tanhınde Atatürk Kültür Merkezi'nde açılacak. Prof. Dr. Bünyamin Özgültekin, Taşdemir'in sergisiyle endüstriyel ve nesnel düzleme kayan hâkimiyete. kültürel düzlemde yanıt oluşturduğunu, var olan çatışkıyı belirgin kılmak için beden metaforlannı düzenleyen dili kullanarak bireyi kendi yargıcı yaptığını belirtiyor. Taşdemir'in yansıtmak istediği iki kavram: 'Yargı ve boşluk..." 1993 Ocak ayında 'Mabet: Üç Duyu Organından Düşün Merkezine Mesaj Enstalasyon Sergisi', 1996 Habitat-11 Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği'nin düzenlemiş olduğu 'Öteki' sergisinde "Sorgulama Odasından Düşünme Merkezine Mesaj'dan sonra açılacak olan bu sergiyle izleyici başka bir boyutta buluşacak. Sergi 23 Ocak tarihine dek görülebilir. Müfide Aksoy'un heykel sergisi • Kültür Servisi-A. Müfide Aksoy'un 'Dans' başlıklı heykel sergisi BlS Heykel ve Takı Galerisi'nde izleyenlerin beğenisine sunuluyor. 24 Ocak tarihine dek izlenebilecek olan sergi Eytam Caddesi, No: 35. Maçka Oteli adresinde görülebilecek. 17. û*afik Üriinler Sergisi • Kültür Servisi - Bu yıl 17'ncisi gerçekleştirilecek olan 'Grafik Crünler Sergisi' 15 Ocak tarihinde Dolmabahçe Kültür Merkezi'nde açılacak. Türkiye'de grafik tasanmın tüm dallannda üretilen grafik ürünleri sergilemek, değerlendırmek ve bu yolla grafik tasanmm gelişmesine katkıda bulunmak amacını taşıyan sergi, 31 Ocak tarihine dek izlenebilir. BUGUN • AKSANAT'ta saat 12.30'da yönetmenliğini B. Edwards'ın yaptığı 'Breakfast at Tiffany's' adlı film izlenebilir. • BORUSAN KÜLTÜR VE SANAT MERKEZl'nde saat 15.00'te klasik müzik konseri (Borusan Oda Orkestrası Yaylı Sazlar Kuvarteti). saat 19.00'da Sarp Keskiner'in katılacağı söyleşi- dinleti yer alıyor. • ÇEKÜL ÇEVRE SEMlNERLERİ kapsamında tstanbul Mimarlar Odası Salonu'nda saat 15.30'da 'Kendeşmenin Doğal Çevre Üzerine Etkisi' başhklı seminer izlenebilir. • CADDE BOSTAN KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat 17.00'de Oktay Akbal, Demirtaş Ceyhun ve Naım Tirali'nin katıldığı 'Eebiyann Topluma Etkisi' başlıklı söyleşi izlenebilir. (360 90 95) • GALATASARAY LİSESİ Tevfik Fıkret Salonu'nda saat 14.00'de Sami Karaören, Salim Rıza Kırkpınar, Muhsine Helimoğlu Yavuz, Konur Ertop, Sadi Cumbul'unkatılacağı 'Tevfik Fikret'i Anma Tofrtanüsr izlenebilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle