Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 ARALIK 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
15
TEMABaşta erozyonla müca-
dele olmak üzere
çevreci çalış-
malarıyla ka-
muoyunda
sempati topla- j
yanTEMAVak-
fı'nın yönetimine Fet-
hullahçılar'ın girdiğini
yazmıştık... Aradan ge-
çen onca zamanda va-
kıftan herhangi bir ya-
lanlama gelmedi. Son
gelen haberiere bakılır-
sa, TEMA Vakfi'nın ikin-
ci başkanı Nihat Gökyi-
ğit, Akkuyu'da yapılmak
istenen nükleersantral
ihalesine girmiş. Bir
yanda şeriatçıları öte
yanda nükleercileri ile
TEMA, çevrecilikte top-
rak kaybediyor!
Mürefte
Tekirdağ'ınŞar-
Vöy ilçesindeki
Mürefte Lise-
si'ne bilgisayar al-
mak için okul yönetimi-
nin velilerden iki yıldır
para topladığı ancak or-
tada bilgisayarın "b"si
olmadığı gibi makbuz
da kesilmediği öne sü-
rülmekle birlikte bu yıl
bando kıyafeti için yine
makbuzsuz para top-
landığı ve ortada kıyafet
olmadığı iddia ediliyor.
Ö M Ü R İ L İ K
Öğrenci yurtlanna
rekor başvuru:
Yurttan Sesler
Hüzün Korosu!
Ömür E. Kurum
Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97Bektronflc postauDeniz.Somdraksnetcom
- Vergi reformu kuşa
çevrilivormuş...
"Maliye Bakanlıöı için veni
bir ambiem önerisi:
Devekusu!"
A
merika Birleşik Devletleri'nin büyük değer
verdiği general Kenan Evren, henüz yağ-
lıboya resim çalışmalarına başlamamış, ka-
1
1 ralama defterine hayalindeki Türkiye'nin
siyasi manzaralannı çiziktiriyordu. Karakalem çizik-
tirmelersonucu "hayır" propagandasının yasaklan-
dığı bir halkoylaması ile anayasa kabul ettiriliyor ve
aynı sandıktan kendisi cumhurbaşkanı olarak çıkı-
yordu.
General Evren, üniformasını çıkartmışvedemok-
rasiye geçiş sürecini başlatmıştı. Ne ki siyasi parti-
lerin tümü kapatılmıştı ve seçime gitmek için parti
gerekiyordu. Evren, biri "miHiyetçi" öteki "hafkçı" iki
yeni partinin kurulmasını uygun gördü.
Ancak Evren gibi Amerika Birleşik Devletleri'nin
yakın ılgi gösterdiği başka biri daha vardı: Turgut
Özal... O da parti kurmak istryordu. Evren, ona da
izin vermek duruinunda hissetti kendini.
Seçime girmesine izin verilmeyen partilerin kuru-
Yaglıboya
cular listesi bir bir veto ediliyor ve böylece kurula-
mayan partiler, seçime katılma şanslarını yitiriyor-
du. Eski liderier olarak anılan Süleyman Demirel,
Bülent Ecevit, Necmettin Erbakan, Alpaslan Tür-
keş ise siyaset yasağına mahkum edilmişti.
Demokrasiye geçiş süreci işlerken seçime katıl-
masına izin verilen üç partinin milletvekili aday lis-
teleri genel merkezlerinde itina ile hazırlanıyor ve lis-
teler, son rötuşları yapması için henüz yaglıboya re-
sim çalışmalartna başlamamış Evren'in onaytna su-
nuluyordu...
Vetoların açıklandığı günlerde Turgut Özal'la Er-
zurum'dan Kars'a doğru gidiyorduk... Özal'ın diz-
lerinin bağı çözülmek üzereydi. Vetolarla şansını yi-
tirebilirdi. Ancak şans Özal'a fazlasıyla güldü, seçi-
mi de kazanıp general Evren'i yanaklarından öpe-
rek iktidar koltuğuna oturdu.
Sonradan kimilerince demokrasi havarisi seçile-
cek olan Özal, eski siyasilerin siyaset yasaklannın sür-
mesini isteyecek, Seçim Yasası'nı kendine göre yon-
tacak ve Siyasi Partiler Yasası'nı sonuna kadar ken-
disi için kullanacaktı. Eskiler yeniden siyaset sahne-
sine çıktığında ve sıraları gelip iktidar koltuğuna otur-
duklarında onlar da general Evren'in çiziktirdiği Tür-
kiye'nin siyasi manzalanna hayran oîacak hatta ki-
misi yaglıboya resim sergisini bile gezecekti.
Kendilerine kısaca "lider" denilen siyasi parti ge-
nel başkanlan en çok Siyasi Partiler Yasası'na ba-
yıhyordu. Çünkü milletvekili adaylannı general Ev-
ren gibi kendileri beliriiyordu. Halka da sandık ba-
şına gidip liderlerin seçtiğini seçmek kalıyordu.
Her biri yeni bir Evren olmuştu...
Bunun adına demokrasi denebiliyorsaeğer: Değ-
mesin yaglıboya!
SESSİZSEDASIZ(f) NVRtKURTCEBE 'Halkimızın tek ve en önemli sorunu'
Ankara'dan yazan Esat Akıncı'nın
maruzatıdır:
"Bu halkın enflasyondan, ne de pa-
halılıktan bir sorunu var. Bu konular
tamamen bozguncuların işi.
Efendim, ülkemizde ne çete diye
bir şey var, ne de faili meçhul cina-
yetler. Bunlar da külliyen uydurma-
dır.
Güneydoğu'da bir sorunun ol-
duğu ise tamamen hayal mahsu-
lü. Bunlar da vatan bölücülerinin
işi.
Efendim, halkımızın tek ve en önem-
li sorunu, sahnelerimizin mutena yıl-
dızı Hülya Afşar hanımefendinin ha-
mileliğinin sonlarına yaklaşmış olu-
şudur.
Dokuz ay sahnede karnı burnunda
cansiperane bu halk için görev ya-
pan eşsiz yıldızın ne zaman dogura-
cağını, bebeğinin adının ne olacağı-
nı öğrendik.
Öğrenemediğimiz ve öğrenmek is-
tediğimiz, daha doğrusu tanık olmak
istediğimiz önemli bir konu kaldı.
Halkımızın ali menfaati için bunun
esirgenmemesini diliyoruz.
Ne midir isteğimiz:
Doğumun naklen verilmesini is-
tiyoruz.
2000yılına girerken, savaşlann bi-
le naklen verildiği bir çağda, böyle bir
hanımefendinin bizi merakta bırak-
mayıp anında haber alma hakkımızı
esirgemeyeceğine, muhterem med-
yamızın da konuya gerekli hassasiye-
ti göstereceğine inanıyoruz."
PALAS PANDIRAS
AB kapısı henüz kapanmamış...
Mesut Yılmaz, kapı aralığına ayağını koymuştur..
Müfit Bozacı
AYDINLANMA ATEŞI
• Jfctişim: Zeynep Eşiyok Faks: 0,212. 513 85 95
Bursa Eğitim ve Kültür
Kooperatifi kuruldu
Doğumunun lOO.yıldönümün-
de Hasan Âli Yücel'i anan lz-
mir, Karşıyaka Cumok. yann ak-
şam topluca 'Organ Bağışı' yapı-
HLbı
İstanbul Cumok
"Prof. Dr. Coşkun Özdemir
yönetiminde. yazanmız Aydın En-
gjn ve Yurttaş Girişimi Sözcüsü Av.
Engin Cinmen'ın katıhmlanyla
'lnsan Haklan ve Demokrasi'
adlı söyleşimizi gerçekleştirdik.
Bu haftaki toplantımızda nüfus
say'ımı konusu ele almdı. Bu sayı-
mın bireyderi çok aileyi ele alma-
sı ve insanlan gün boyu eve kapat-
masının, çağ dışı bir yöntem oldu-
ğu vurgulandı.
Çözüm olarak. her vatandaşın
belli bir formu doldurarak. belli za-
tnan ıçerisinde belli başvuru yer-
lerine vermeleri önerildi. Bu gö-
revi yapmayan vatandaşlarımızın
ikinci sayıma kadar, yurttaşlık ve
uygarlık haklanndan yoksun bı-
rakılmalanmn yeterli bir yaptınm
olacağı düşünüldü. 13-19yaşara-
sı kimsesiz çocuklann çıraklık eği-
timine yönlendirilmesi için birkü-
me kuruldu. Bu konuya ilgi duyan
ve çalışmak isteyen Cumok'lann
Eleştiri Kitabevi veya Hatay Lo-
karîtası yönetimine başvurmaları-
nı rica ederiz.
Haftahk otağan toplantımız. bu
kere 19 Arahk'ta 18.30-20.30 sa-
atleri arasında Müjdat Gezen Sa-
nat Merkezi'nde yapılacaktır. Ser-
pil Kirpikçi yönetiminde gerçek-
İeşecek toplantmm gündemi; 1)
Aziz Nesin Okulu ile ilgili genel
görûşme. 2) Çahşma gruplannın
bildinleri."
Bakırköy Cumok
"Son zamanlarda Bakırköy'de
ıgımK^-daüıflıklığa çözüm
d ^ t r r f t^fışmâ grubuhu..;
oluştUTHjsık üzere, tüm Bakırköy-
lü Cumok'lan bugün saat 19.00'da
Truva Folklor Araştırmalan Der-
neği'nde geniş katılımlı bir top-
lantıya çağınyoruz."
Çarşamba Cumok
"Çarşamba Ilçesi'ndeki Çırak-
lık Eğitim Merkezi Müdürlüğü
Teknık Ögretmeni Murat Dimjkal.
kronik böbrek yetmezliğı hastalı-
ğı nedeniyle yaşamını noktaladı.
Eğitimci arkadasımız Murat Dinç-
kal'ın geride katan eşi ve çocuk-
lanna maddi yardım yapılması
Çarşamba Kaymakamlığı'nın
8.12.1997 tarihve 123*10450 sa-
yılı olurlanyla uygun görüldü. II-
çe Milli Eğitim Müdürlüğü de ko-
nuyu bir yazı ile tüm okul müdür-
lüklerine bildirdi. Murat Dinç-
kal'ın eşi Nazmiye Dinçkal adı-
na Ziraat Bankası Çarşamba Mer-
kez Şube'de açılan 3104768 nolu
hesaba yardımlannızı bekliyoruz.
tzmir/Karşıyaka Cumok
"'Doğumunun 100. yıldönümü
nedeniyle \6-ll Aralık'tadüzen-
lenen 'Hasan Âli Yücel S«mpoz-
yumu'na katılıyoruz. Seçkin ko-
nuçmacılardan, se<;ilmi§ konular
dmleyerek Hasan Ali Yücel'i bir
kez daha anacağız. Yer: Sabancı
Kültür Merkezi. Yann akşam top-
luca 'Organ bağışı' yapıyoruz.
•"'-•f ÇANAKKALE ASLİYE HUKUK (İŞ)
MAHKEMESt'NDEN
DosyaNo: 1996 599 E.
Davacı: Sosyal Sigortalar Kurumu Genel Müdürlıiğü-Ankara Yekılleri:
Av. Bilge Tuğral - Av. Yılraaz Çebi - Çanakkale Davalılar: Azız Murat
Tez, Kuşkondu Sokak N"o: 11 9 Çankaya. Ankara Durmuş Tez, Kuşkondu
Sokak, No: 11 9-Çankaya Ankara Dava: ttırazın ıptali. Da\a tarihi:
09.8.1996 Duruşrna günü: 26 12 1997 Duruşma saati: 09.10 Davacı SSK
Genel Müdürlüğü vekilleri tarafuıdan. davalılar Durmuş Tez, Aziz Murat
TJez aleyhine itirazın iptali davası açılmış ise de; davaiılar adına çıkartılan
duruşma gününü bildirir meşruhatlı daveüye tüm araştırmalara rağmen ad-
r^leri tespit edilemediğinden tebliğ edilememiştir. "Muayyen gün ve sa-
atte duruşmaya gelmeniz, mazeret veya delülerinizi ıbraz etmeniz, gelme-
djginiz takdirde duruşmanın HUMK'nin 509 \e 510 maddeleri uyannca
glyabmızda yapıhp karar verileceği" hususu davalılar Aziz Murat Tez ve
Durmuş Tez'e tebligat yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunür.
Basın: 45188
ŞİŞLİ 3. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN
Es: 1996 1056
Davacı Ahmet Özdenur taranndan açılan gaıplik da\ asmda \enlen ara karan
uyannca, Sınop ilı, Dikmen ılçesi, Saray kö>ü cıİt 05Î-01. sayfa: 49, hane: 33 sı-
ta noda nüfusa kayıtlı lsmaıl oğlu. Hav\a"dan olma, son ıkametgâh adresı Kasım-
paşa, Bostan Sokak No: 15 tstanbul olan 1941 dogumlu Zühtü Özdemır'in 1956 yı-
lında Kâğıthane'de çalışmakta iken 18 yaşuıda bırden ortadar. kayboldugu. 40 se-
ne gecmesıne rağmen bir daha kendısuıden haber ahnamadığı, davacınm kardeşi
Zühtü Özdemir hakkında malumatı olan kişilenn ılan tarihinden iübaren bir yıl
ıçinde mahkememızın 1996 1056 esas sayılı dosyasına bılgi vermelen için davet
yerine geçerli olmak üzere MK'nın 32. maddesi uyannca ilanolunur. 10.12.1997
Basın: 60194
ANKARA ASLİYE 29. HUKUK
t HÂKİMLİĞİ'NDEN
DosyaNo: 1997'19
Davacı Maliye Hazınesı vekili taranndan açılan gaiplik davasımn yapı-
lan yargılaması sırasmda venlen ara karan gereğince; Ankara ilı, Imrahor
köyü halkından olan Hacı Abdullah kızı 1924 doğumlu. Azime Tarhaıv'dan
uzun zamandan beri haber ahnamadığı ilen sürüldüğunden: adı geçen kişi
hakkında bilgisi olanlann. mahkememizın 1997 19 esas sayılı dosyası ile ıl-
gfti olarak Hâkimliği'mize baş\Tirmaları MK"nin 31 ve ıhüteakip maddele-
n-oyannca ilan otunur 30.10.1997 Basın: 58312
KİM KİME DUM DUMA BEHÎÇ AK behicako turk.net
J. a
ÇİZGİLÎK KÂMtL MASARACI
HARBİ SEMİH POROY
MIRMIRLAR UĞVR DVR\K
TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN UAralık
GRAFVONSPEE'NI'N İNTÎHARI!
1933 'DA &U6ÛN, ALMAH CBP ZlRHUÇI &RAF VOH SP€£, ^
TEVIOBO(UIIUGUA'/) AÇJKLAHINOA KEUDİNİ BAMlMAK ZC-
RUNDA KAU>/f. 1919 VBRSAILLBS AHTLAÇMASI 6EHEĞİHCE,
DEI/L£Tt£R 1O 8/U TOMDAN BÜYUK SAVAÇ GEMİSİ YAPA -
MIYORLARCH. Sü PA ALAMNYA'*! YSNİ TeKMİKLER KULLA-
HABAKjDlAĞAU t>$l ĞÜÇLÜ VE Ht2çı KÜÇÜK. GEMILEÜ.
PMAYA YÖMELTMİÇri. /$7E, G&1F İ/CM
SP£E D€ 8UNLARDAN Bİ&YPİ V£ IMHA
TL-OÜNYA SAVAÇI 8AŞIARKEN 9 &EIAİ
BAT1RMIŞTI. EPEYCe AZADIZTAU SOH-
RA, İMGİLİZ SAVAÇ GEMİLEE.İ ONU
KlSTlRMtÇTt., UEU6UAY SULASINDA
KALMA İSTBİI OE, SU DEVLETÇE
GE/?/ ÇEV/eİUAICE, KENOİNI IOJN-
PAKLAY/P BATIftMAYI YE&LEMİÇTİ..
GÖRÜS
ISMAİL SOYSAL Em. Büyükelçi
Avrupa Birliği Konseyi'nin
Kararı ve Tepkimizin Değeri
Avrupa Birliği'nin büyükleri, özellikle Alman-
ya'nın, kendilerini Fransızca "euphorie" denilen aşı-
rı düzeyde esenlik içinde gördükleri anlaşılıyor.
Yunanca kökenli bu sözcük, Soğuk Savaş sonra-
sında nasılsa süper güç ABD'nin güvenlik sorun-
larını çözeceğine inançla, ileriyi göremeyişlerini
yansıtmaktadır.
Son olaylara "anaiitik" açıdan bakınca şu ger-
çekleri görüyoruz:
1 - Türkiye'nin bugün gerçekten bir an önce çö-
zümlemesi ya da hiç değilse hafifletmesi gereken
sorunları (PKK, demokrasi ve insan haklan alan-
larındaki eksikleri, enflasyonun yüzde 100'e yak-
laşması, Kıbrıs'ta sürüp gelen çekişmeler) vardır.
Yunanistan bu durumu istismar edip AB üyeleri
üzerinde yaptığı propagandada başarılı olmuştur.
2 - AB ülkelerinin çoğunda işsizlik artmıştır. Bir-
liğin, özellikle Almanya'nın bu durumda "serbest
doiaşım" ilkesınin yeniden Türk işçilerinin akınına
uğraması olasılığından kaygılandığı anlaşılıyor.
Ama isterlerse bu konuda "serbest doiaşım " hak-
kı için yapılacak anlaşmada belirli bir süre veya
süreler çekincesi konulabilirdi. Türkiye buna an-
layış gösterirdi.
3 - PKK'nin içsavaş açması karşısında başka
nasıl hareket edilebilirdi? ABD bunu çoktandır pe-
kâlâ anlamıştır.
4 - Demokrasi ve insan haklarının geliştirilmesi
gereğini Türk kamuoyu çoktan benimsemişti. Ba-
sınımız bu eksiklikleri durmadan eleştiımektedir.
5 - Kıbrıs sorununda Yunanistan'ın görüşü AB
Konseyi kararına olduğu gibi geçirilmiştir. Türki-
ye bu konuda gerilemez, haksızlık karşısında ba-
şını eğmez. AB devletlerinin bunu hâlâ anlayama-
ması hayret vericidir. Konsey adeta Atina'nın boş
yere avukatlığını yapmıştır.
6 - Türkiye'nin jeopolitik ve jeostratejik konu-
munu bilen Ingiltere, Fransa, Italya gibi ülkeler, bu-
nun bilinci içindedir. Ama konseyi yeterince etki-
leyememişlerdir. 1990'da Irak-Kuveyt savaşı çıkın-
ca ABD ilk desteği Türkiye'de aramıştır. 1991 'de
Yugoslavya'da başlayan içsavaşta Atina Sırbistan'a
yakınlık gösterirken, Ankara Batılılarla dayanış-
ma içine girmiş, bölgeye silahlı kuvvetler yollamış-
tır.
7 - Yunanistan, Ege'de karasulannı 12 mile çı-
karabileceği şantajına girişince onu destekleyen
tek devlet Güney Kıbrıs Rum hükümeti olmuştur.
Rusya da, ABD gibi, "6 mil yeter" demiştir. Çok
geçmeden Yunan Başbakanı Smitis, "Ege'deka-
lan tek sorun kıta sahanlığı" demekle 6 mil gerçe-
ğini, zımmen de olsa, kabul etmek zorunda kal-
mıştır.
8 - Islam dünyasında köktendinciliğin yayılma-
ya başladığı bir sırada, Türkiye'nin laik ve demok-
ratik rejimi Batılılar için bir güvence sayılmaz mı,
başkalarına bir model olabiieceğini düşünmez
mi?
9 - Çok garip bir tarihsel gerçeği anımsatmak
isteriz: Yıl 1856, Paris'te Osmanlı Devleti ve onun
Batılı müjtef'ık^efl.(|ngiltere, Fransa ve Sardinya) ile
Rusya arasında Kınm Savaşı'na son veren barış
antlaşması yapılıyor. Antlaşmanın 7. maddesiyle
Osmanlı'nın bağımsızlığı ve ülkesel bütünlügü gü-
vence altına alınıyor, ayrıca onun Avrupa hukuk
ve sisteminden (concert) yararlanması kabul edi-
liyor. Böylece Rusya'nın güneye (Boğazlar'a) in-
mesi olasılığı önleniyor. Yıl 1997, Avrupa Birliği -
ki üyelerinin çoğu NATO müttefikimizdir-Türki-
ye'yi, şimdilik de olsa, AB adaylığının dışında tu-
tuyor. tleride katılma için konulan koşullar, Ati-
na'nın isteklerine uygun düşüyor. Batı uygarlığı-
nın tutumu bu mu olmalıdır?
10 - Türkler yedi yüzyıldır Avaıpa ile iç içe ya-
şamış, kimi zaman onlarla savaşlar, kimi zaman
da ittifaklar yapmıştır. "Ahde vefa" ilkesine sıkı sı-
kıya bağlı kalmıştır. 200 yıldır da Batı uygarlığı sü-
reci içindedir. Batı'nın değerlerini çok zaman - is-
lam dünyasında antipatik olmak pahasına- sa-
vunmuştur. Bunlann bilmezlikten gelinmesi aca-
ba unutulmuş mudur?
Batılı efendiler, Lord Palmerston 'un geçen
yüzyılda "Devletlerarası ilişkilerde sonsuza dek
dostluk ya da düşmanlık yok, sonsuza dek çıkar-
lar vardır" sözü belki doğrudur, ama o çıkarlan ile-
riyi de görecek (vizyon) biçimde hesaplamak ye-
rinde olur, diye düşünüyorum.
Hükümetimizin AB Konseyi'ne verdiği karşılık
azimli ve vekarlı olmuştur. Biz bildiğimiz yolda yü-
rür, gerektiğinde başka çareler de bulabiliriz.
B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN
1 2 3 4 5 6 7 8SOLDA.N SAGA:
1/Sulannakışı-
na uygulanan
yasalan, suyun
dağttılması sıra-
sında ortaya çı-
kan sorunlan in-
celeyen bilim ve
teknik. 2/ Ses...
Kalay oksit ka-
tılarak donuk-
laştınlmış ya da
kemiktozukatı-
larak yan donuk
hale getirilmiş
cam. 3/ Kötücül bağdo-
kusu UTU... Neon elemen-
tinin simgesi. 4/ Baş ço-
ban...Kumaşlaastarara-
sma konularak giysinın
dik durmasını sağlayan
kolalıbez. 5/Birilimiz...
" Hayır" anlamında kul-
lanılan söz. 6/ "Ellenn-
de yüzlerinde nur/
Yanna ümitle >ürüyen- 8
lere' Bir selam uçura- 9
hm" (Orhan Veli)... Dün-
ya edebiyatçılannı bir araya getirmeyı amaçlayan kuru-
luşun simgesi. 7/ Duman lekesi... Güney Amerika'da ya-
ban hayvanlarını yakalamakta kullanılan kement. 8/ Af-
rika'da yaşayan. bacaklan beyaz çizgilı bir ha>Tan... Ke-
nar süsü. 9/ Kalp hastalıklanna karşı kullanılan bir ilaç.
YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Türk müziğinde bir ma-
kam. 2/ Gözû kapalı inarulan düşünce; dogma... Atlas Ok-
yanusu'nda Portekiz'e ait takımada. 3/ Başkan... İlgi eki.
4/ Satrançta özel bir hareket... tri bırçeşit çiğdem. 5/ Hay-
vanlann doku ve salgılanndan yararlanılarak insanda ek-
sik olan maddelerin tamamlanması şeklindeki tedavi. 6/
Mikroskopla yapılan incelemede kullanılan, dört köşe ve
ince cam parçası... Doğai ve tarihsel özelliklerinden do-
layı koruma altına alınan alan. 7/ Vilayet... Italya'da bir
ova. 8/ Düşünüleni dolaylı olarak anlatan söz... Bir no-
ta. 9/ Bir soru sözü... Totem.