Katalog

17 ARALIK 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 11 Çeraomırdin'in Türkiye'yi ziyareti, iki ülke arasında yeni sayfa açılmasmı sağladı Rıısya ile sıeak ilişkiler• Mesut Yılmaz ve Viktor Çernomırdin, S-300 Boğazlar ve enerji işbirliği gibi önemli konulan baş başa görüştüler. İki başbakan, siyasi konularda alınan kararlan basına açıklamama ve sorulan yanıtlamama karan aldı. Viktor Çernomırdin, 10 milyar dolara yaklaşan ticaret hacminin bir başlangıç olduğunu söyledi. • Yılmaz ile Rusya Başbakanı Çernomırdin, îstanbul'da Dış Ekonomik ilişkiler Kurulu bünyesinde faaliyet gösteren Türk-Rus İş Konseyi toplantısına katıldılar. Viktor Çernomırdin, yeni yüzyılın iki ülkeyi stratejik ortaklığa götürebileceğini belirtti. Konuk, Yılmaz'ı önümüzdeki yıl Rusya'ya davet etti. ANKARA/ tSTANBUL (Cumhuriyet) - Avrupa Bir- liği'ne (AB) rest çeken ve özellikle savunma ıhaleteri konusunda ambargo uyan- sında bulunan Türkıye. Rusya Başbakanı Viktor Çernomırdin"in ika günlük ziyareti sırasında. 20 yıllık birsüre ıçindeyapılması ön- görülen 150 milyar dolarlık savunma ihalelerine katıl- ması içın Rusya'ya göz kırptı. Türkiye, Rusya'nın silah şırketı Rasvooruje- nie'nin başkanı Evgeniy Ananyev'in Milli Savunma Bakanhğı'nda verdiği bri- fing sırasında. ihalelerde yer almayı "S- 300 füzeleri- nin Kıbns Rum kesimine sa- ülmaması" koşuluna bağla- dı. Görüşmelerde Başbakan Mesut Yılmaz'ın 1998'de Rusya'ya gitmesı de karara bağlandı. REFAHYOL döneminin Dışişleri Bakanı Tansu ÇB- ler'in 19-21 Aralık 1996 ta- rihınde yaptığı Moskova zi- yaretinden yaklaşık bir yıl sonra gerçekleşen Çerno- mırdin'in ziyaıeti. iki ülke arasındaki ilişkılerde yeni bir sayfa açılmasını sağladı. Ancak iki ülke arasındaki ilişkılenn düzeyinin ekono- mik ve siyasi anlamda fark- lı olduğu öncekı günkü te- maslarda kendinı gösterdi. İki ülke başbakanlan; S-300 füzelennın satılması, boğazlardan geçışinin düzenlenmesi ve Kafkasya'daki enerji işbirliği, re- kaberi gibi sorunlu konulan baş başa görüşmeyi tercih ettiler. Heyetlerarası görüşmelerin öncesin- de ve sonrasında, yanlannda sadece Türkiye'nin Moskova ve Rusya'nm Ankara büyükelçilerini alarak görüşen Yılmaz ve Çernomırdin. siyasi ko- nularda alınan kararlan basına açıklamama ve so- rulan yanıtlamama karan aldılar. Başbakanlann TypEUKO-poccnmhiııı HEJIOBOH COBET Başbakan Mesut Yılmaz ve Rusya Başbakanı Vıctor Çernomırdin; S-300 füzelerinin saülması, boğazlardan geçişinin düzenlenmesi ve Kafkas- ya'daki enerji işbirliği rekabeti gibi sorunlu konulan baş başa görüşmeyi tercih ettiler. İki başbakan heyetlerarası görüşmejerin öncesinde ve son- rasında, yanlanna sadece Türkiye'nin Moskova, Rusya'nın Ankara büyükelçUerini alarak görüştü. (Fotoğraf: UGUR GÜNYÜZ) bu tutumu. "sorunlann aşılması için taraflann ba- a tavizlerde bulunabilecekieriancakkamuov u kar- şısında zor duruma düşmemek için bunlan açık- lamama" yöntemı olarak değerlendirildı. Başba- kanlann üzerinde anlaştıklan "rekabet yerine iş- birliği, şüphe yerine güven" ilkesı, bu yöntemın bir aracı olarak görüldü. İki ülke başbakanlannın siyasi ilişkilerin nor- malleştınlmesi konusundakı görüş aynlığı ise Çer- nomırdin'in, "Ekonomik ilişkilerimizin gelişmesi, siyasi ilişkilerimizin gelişmesi için bir temel olacak- ür" sözüne karşı. Yılmaz'ın. "Ekonomikilişkile- rimizin daha da gelişmesi için siyasi ilişkilerimizin bir düzeye gelmesi gerekir*1 açıklamasıyla belir- lendi. lstanbul temaslan Başbakan Mesut Yılmaz ile Rusya Federasyo- nu Başbakanı Viktor Çernomırdin, dün Istanbul'a gelerek Dış Ekonomik ilişkiler Kurulu (DElK) • Rusya ile yapılan 4.5 milyar dolarlık doğalgaz anlaşmasınm önemli olduğunu belirten Başbakan Mesut Yılmaz, Rusya Başbakanı Çernomırdin'in ziyaretini iki ülke arasında dönüm noktası olarak nitelendirdi. Yılmaz, TOBB'nin Moskova'da ticaret merkezi kurması konusunda da Rusya ile anlaştıklannı söyledi. bünyesinde faaliyet göste- ren Türk-Rus tş Konseyi toplantısına ve DElK tara- fından verilen öğle yeme- ğine katıldılar. Çernomır- din, yaklaşan yeni yüzyı- lın Rusya ve Türkiye'yi stratejik bir ortaklığa gö- türebileceğini söyledi. 10 milyar dolara yaklaşan ti- caret hacminin Türkiye ile Rusya ilişkileri açısından sadece bir başlangıç oldu- ğunu belirten Çernomır- din, Yılmaz'a 1998 yazın- da resmi bir ziyaret yap- ması için davettebulundu. Rus Başbakan'ın dave- tini kabul ettiğini söyleyen Yılmaz, 1998 yazında ya- pacağı ziyarette, ilişkiler- de o zamana kadar gelinen seviyenin belirlenip daha da geliştirilmesi için yapı- lacaklann saptanması için Türk-Rus İş Konseyi'nin de hazır bulunmasını önerdi. Rus Başbakan'ın ziya- retini iki ülke arasında bir dönüm noktası olarak ni- telendiren Başbakan Yıl- maz Türkiye ile Rusya arasında vize rejiminin tedricen kaldınlmasıyla bavul ticaretinin dısiplin altına alınarak TOBB'nin Moskova'da bir ticaret merkezi kurması konula- nnda mutabakata vanldığını söyledi. Başbakan Mesut Yılmaz. öğle yemeğınin ardından yaptığı konuşmada, Türkiye ve Rusya'nın ekonomileri açısından birbirlerini tamamlayıcı özellik taşıdığı- nı. işadamlannın bu konuda itici güç olduğunu söyledi. Rusya ile yapılan 4.5 milyar dolarhk doğalgaz anlaşmasınm önemli bir miktar olduğunu anımsa- tan Yılmaz, Rus firmalannın da Türkiye'de iş yap- masına destek verileceğini söyledi. TBMM'de yasa tasahsı görüşülürken; erken seçim, vergı reformu ve Susurluk gündeme geldi Bütçe görüşmelerinde rejim tarbşıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TB- MM Genel Kurulu'ndâ 1998 malı yılı bütçe yasa tasansı üzerinde dün başla- yan görüşmeler sırasında, rejim ve erken seçım tartışmalan yaşandı. DYP Genel ' Başkanı Tansu Çiller tasanyı "ararejiın bütçesr olarak nıtelendırirken CHP Ge- nel Başkanı Deniz Baykal \ergı reformu paketinden ödünler verılmesını "Dişfi ve güçlü çevrelere de uzanmak zorundası- nız" sözlenyle eleştirdı. Başbakan Yar- dımcısı Bülent Ecevit ise "an» rejim hü- kümeti" eleştınlerine. "Erbakan'ıbaşba- , kanlıktan aynlmaya askerler değil Çiller zorladı" dı>e karşılık \erdı. TBMM Başkanı Hikmet Çetin'in yö- nettıği dünkü genel kurulda 1998 yılı büt- çe tasansınm tümü üzenndekı görüşme- ler başladı. Malıye Bakanı Temizel, büt- çe tasansının orta vadeli ıstikrar progra- mının ilk adımı olduğunu söyledi. Temi- zel, "Memurveemekliavlıklaneııflasvo- nun kesinükle alünda kalmayacaknr. Bu, hükümen'mizin kesin taahhüdüdür" de- di. DYP lıden Çiller. görüşmeler sırasın- da "Bu ara dönem ve ara rejim bütçesi- dir. Sistemin taşlan yerinden oynarsa kap- lan sırtına binmiş adamı, ben iradcsizim. diye bağırtırtar" dedı. Çiller. ıktisadı ka- rarlardaki çehşkılı açıklamalara dikkat çekerek hükümet üyelerini "Bremen mı- nkacılan korosuna" benzetti. Hüküme- tin ekonomide bılgısiz olduğunu öne sü- ren Çiller'e iktidar kanadından "at, at, hoşt" diye laf atıldı. Dinin irticaolmadı- ğmı, hükümetin ezan sesini kıstığını öne süren Çiller. "Camiye, okula siyaset so- kanlar ne kadar haksızsa, kışlaya. adale- te siyaset sokanlar da o kadar haksızdır. Ruhban okulunu açmaya çalışanlar, Türk çocuklanna Kuran okumayı çok gördü- ler" dedi. Hükümetin medya patronlan- na diyet ödedığını, kredi musluğunu aç- tığmı kaydeden Çiller, Susurluk ve doku- nulmazhk konusunda da Yılmaz'ı hedef alarak "Kendi şeref ve haysiyetini ispata mecburdur" diye konuştu. CHP lideri Baykal, hükümetin ekono- mik politikalannı eleştirdiği konuşma- sında "Ciddi bir vergi reformu çıkması kararhhğı konusunda ciddi kaygılar var. Paket daha genel kurula. komisyonlara gelmeden reform tasansı olmaktan uzak- laşıyor* dedi. Baykal. "Ekonomi taMo- su ağır. Hükümetin yaklaşunı güven ver- miyor. Türkiye'nin bir krize tahammülü yok. Hükümet bir an önce sorumluluğu- nun gereğini yerine getirmeli" diye ko- nuştu. "İktidan, daha uygun koşullardaseçi- me gitme imtiyazı olarak değil enflasyo- nun belini kırma fırsatı olarak gören bir iktidara ihtiyacımız var. Yıl sonu itibam- la enflasyon oranı yüzde 92" diyen Bay- kal'a, Devlet Bakanı Işuı Çelebi "Doğru değil" diye itiraz etti. Baykal. Başbakan Mesut Yılmaz'ın "enflasyonla mücadele başanyaulaşınazsa darbe gelir" sözleri- nı anımsattı. ANAP sıralanndan "Yoköy- le bir açıklama" bağınşlan gelmesi üze- rine CHP liden, •'Demek ki enflasyonla mücadele başanya ulaşmazsa darbe gel- meyecek. Bu, teselli olmamau, siz gene de başanya ulaşonn. Ama mücadele geniş halk kesimierine> üklenmekleotmaz. Diş- li ve güçlü çevrelere de uzanmak zorun- dasınız" dedi. RP Genel Başkan Yardımcısı Abdul- lah GüL REFAHYOL ılan edilmeden ara rejimin işbaşmda olduğunu bütün dünya- nın bildiğini ileri sürdü. Siyasi partilerin de bu ara dönemin taşeronluğunu üstlen- diğinı öne süren Gül, millet egemenlıği- ne gölge düşürüldüğünü ve Türk demok- rasisinin büyük darbe gördüğünü söyle- di. RTÜK Yasası'nda yapılmak ıstenen değişikliğin, medyaya ödenen diyet oldu- ğunu bıldiren Gül. "Sizi iktidara getiren silahsız kuvvetlere diyet ödü>orsunuz" dedı. Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit hükümet adına eleştırileri yanıtlarken, "sorunlann büyüdüğü dönemde, SHP- CHP'nin 4 yıl boyıınca iktidarda'" oldu- ğunu söyledi. Ece\it, RP ve DYP sözcü- lennin kendilenne yönelık "ara rejim hü- kümctiatama hükümet" suçlamalannı. "Türkiye'vi hangihükümetinyöneteceği- neTBMM karar verir.Türkiye''de rejime ara verUmiş de mi, bu hükümet geuniş? Bclki de, bu hükümet kurulmasa ara re- jim olurdu demek istiyoıiar. Bu tehlikeye ülkeyi kim sürüUedi,' REFAHYOL" di- ye yanıtladı. Çiller'in ".^skerseniistemi- yor" diyerek Erbakan'ı istifaya zorladı- ğını anımsatan Ecevit. halkın laik-de- mokratik cumhuriyete sahip çıkma ref- leksinin hükümet sorununu çözdüğünü söyledi. 3. Petrol Sûrası Otomatik fiyailandırmada anlaşma olmadı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TÜP- RAŞ'a bağlı rafinenlerin özelleştinlmesi ıçın yabancı sermayenin şart koştuğu akary akıt fı- yatlannm •'otomatikfiyatiandınlmasr konu- sunda Enerji \ e Tabiı Kaynaklar Bakanlığı ile Mahye Bakanlığı anlaşamadı. 3. Petrol Şûrası'na katılan Petrol tşleri Ge- nel Müdüru AhmetAkçaeL otomatik fîyatlan- dırma sistemine geçılmesi içın Enerji ve Ta- bii KavnakJar Bakanlığı olarak gerekli çalış- malann yapıldıgrnı ve devletın bu sisteme ge- çilmesınden zarara uğramayacağını söyledi. Ahmet Akçael. otomatik fıyatlandırma sis- temine geçilmesiyle, rafinenlerin değil. dağı- tım şirketlerinin kârlı duruma geçeceğıni kay- detti. Gelirler Genel Müdürü Nevzat Saygıboğhı. otomatik fiyatlandırmaya geçilmesı duru- munda. vergı sistemmde oransal uvgulama- dan miktar uy gulamasma geçilmesinın gere- keceğini. Malıye Bakanlığı olarak buna taraf- tar olmadıklannı söyledi Saygılıoğlu, Malı- ye olarak otomatik fiyatlandırmaya karşı ol- dukJannısöyledi Özeltüketim\ergisinın ya- salaşması durumunda akaryabt tüketim ver- gisinin de içine olduğu 11 verginin ortadan kalkacağım \e Bakanlar Kurulu'nun her ürün ve tüketim kesımı için farklı oran getırebile- ceğıni kaydetti. Saygılıoğlu. akaryakıt fiyatlannm 6 ay dondurulması durumunda 280-300 tnlyon lı- ra duzeyınde gelir kaybı olacağmı behrttı. Müdahil avukat Hortoğlu davanın "trajikomik" bir seyir Ldediğini bettrtirken mahkeme karannı duyan İsmail Kızılkaya'mn eşi Gülten Kızılkaya fenalaşarak bayıldı. (Fotoğraflar: KEREM ILGAZ) Kumkapı davasutda 2yd 2 ay hapis cezası İstanbul Haber Servisi - Kamu- ojıında "Kumkapı davası" olarak bilinen ve bir kışıyi öldürdüğü, bir kişivi de yaralamasıyla ılgili olarak Zeynep Uludağ'a mahkeme, Yargı- tay'ın bozma karanna uyarak 2 yıl 2 ay 20 gün ağır hapis cezası ve 105 bin lıra ağır para cezası verdi. Ulu- dağ. daha önce tutuklu bulunduğu süre göz önüne almarak cezaevınde kalmayacak. Mahkemenın, karannı açıklamasının ardından olayda ya- şamını yitiren İsmail Kızükaya'nın eşı Gülten Kızılkaya fenalaşarak ba- yıldı. İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkeme- sı'ndekı duruşmaya tutuksuz sanık Zeynep Uludağ katılmazken Gülten Kızılkaya ve İsmail Kızılkaya'nın kardeşi YusufKızılkaya katıldı. Du- ruşmada söz alan müdahil avukatlar- dan Cengiz Hortoğlu davanın "tra- jikomik" bir seyir ızlediğıni belırte- rek şöyle konuştu: "Bu davayla ilgili dizi çekilmesive l ludağ'ı sütten çık- mış ak kaşık gibi göstermek herkesi üzdü. Bir zamanlar yanmdaotan ba- sın da daha sonrarinahalinde bası- lan Uludağ'uı ne olduğunu anladı" diye konuştu. Hortoğlu, Uludağ'a verilecek cezanın bu gibi konulara örnek olacağını da söyledi. Daha sonra görüşü sorulan cum- huriyet savcısı Uludağ'ın ölen Kı- zılkaya'va yönelik eyleminin ağır tahrik altında etkili eylem sonucu kastın aşılması suretiyle ölüme ne- den olduğu. cana yönelik kasten et- kili eylemlerine uyan TCY madde- leri uyannca cezalandmlmasını iste- di. Mahkeme heyeti de Zeynep Ulu- dağ'ı önce "Kasn aşan adam öldür- me" suçundan 8 yıl ağır hapis ceza- sına çarptırdı. Daha sonra "ağır tah- rik" ve "takdir azalücı nedenkri" de uygulayan heyet, Uludağ'a sonuç olarak 2 yıl 2 ay hapis cezası verdi. Adam yaralama suçundan ise 105 bın lıra ağır para cezasma çarptınlan Uludağ, cezaevınde yartığı süre ne- deniyle hapis yatmayacak. Ahat Andican 'Avrupa'ya karşı uçak ambargosuyok' A]VKARA,(Cumhuriyet Bürosu) - Bakan- lar Kurulu'ndâ Avrupa Birliğı'nin Türkiye ale>hine olan karanna karşılık olarak devlet ihalelerinde yaptınm öngörülmesi yönünde öneriler geldiği ancak Türk Hava Yollan'na (THY) kiralayacağı Airbus uçaklanyla ilgili oiarak hükümet tarafından durdurmatalima- tı verilmediği öğrenildi. Devlet Bakanı Ahat Andfcan, Airbus uçaklannın alımına ilişkin bir konunun Ba- kanlar Kurulu'ndâ gündeme gelmediğini söylerken AB'nin karanyla ilgili çeşitli öne- rilerin getirildiğini belirtti. AB üyesi ülkeler- le ilişkileri bozmayacak biçımde bazı önlem- ler alınacağını kaydeden Andican, "Doğal olarak38 bakanın çeşitli görüşteri oldu. Tür- kiye, ihracatuun vüzde 60'ını AB ülkelerine yapıyor. Bazı arkadaşlarunızduygusaldavTa- narak ban öneriler sundular" dedi. THY yetkilılennden alınan bilgiye göre, Airbus uçak alunlanmn durdurulması yönün- de hükümet tarafından herhangi bir talimat verilmedi. Yetkililer, THY'nin 1990 yılında yaptığı sözleşme çerçevesinde Htane Airbus 310, 5 tane de Airbus 340 aldığını anımsata- rak, sonuncu uçağın da temmuz ayında gel- diğini bildirdiler. Ancak yapılan sözleşmede, alınıp almmayacağına sonra karar verilmek üzere 5 uçak daha öngörüldüğübelirtildi. Ob- siyonlu olan 5 uçağın alınıp alınmamasına ilişkin olarak görüşmelerin sürdürüldüğü öğ- renildi. Biryetkili "Hükümet ekonomikön- lemlere başvurmayı düşünebilir" dedi. Tüm yurdu etkisi altına aldı Kar, fırtına ve yağmur can aldıYurt Haberieri Servisi - Karadeniz \e Balkanlar üzerinden gelen soğuk hava dalgası tüm yurdu et- kisi altına aldı. İstanbul Valiliğı'nden yapılan açık- lamada,olumsuz hava koşullan nedeniyle yurttaş- lann gerekli tedbirleri almalan önerildi. Şırnak'ta yağışlar nedeniy le çöken bir sığınakta iki korucu ya- şamun yitirdı. bir korucu da yaralandı. Çanakka- le'nin Ezıne ilçesinde bir teknenin fırtına nedeniy- le batması sonucu bir balıkçı öldü. Edirne ve Kırk- lareli'nde kar yağışı nedeniyle okullar iki gün tatıl edildi. Meteoroloji >etkilileri kar yağışının yurdun büyük bölümünde devam edeceğini duyurdu. Şırnak'ın Uludere ilçesı Taşdelen Köyü'ndeko- ruculara ait bir sığınak >ağış nedeniyle öncekı ge- ce çöktü. Sığmakta nöbet tutan koruculardan Yusuf Özerve Abdullah Mehem göçük altında kalarak öl- düler, Mustafa Özer de ağır yaralandı. Şıddetli fır- tına, Çanakkale Boğazı ve çevresinde deniz trafiği ve yaşamı olumsuz etkiliyor. Hızı zaman zaman sa- atte 70 kılometreye ulaşan fırtına nedeniyle Çanak- kale'nın Ezine ılçesi Dalyan Köyü açıklannda bir balıkçı teknesi alabora oldu. Teknedeki üç bahkçı- dan Ahmet Kuşçu kayboldu. Kuşçu'nun cesedi kö- yün 500 metre ılerisınde bulundu. Edirne ve Kırk- larelı'de önceki akşam sağanak yağışın ardından ani bastıran kar nedeniyle ilköğretim okullan ve liseler iki gün süre ile tatıl edildi. Yağışlar Uzunköprü- Meriç, Keşan-Uzunköprü ve Hav sa- Uzunköprü ka- rayollannda da ulaşımı aksatıyor. Bolu Valiliğı >oğun kar yağışı ve buzlanmalar ne- deniyle Karla Mücadele Kriz Masası kurdu. Alan- ya ve çevresinde öncekı gün şiddetli yağışlardan sonra başlayan su baskınlan nedeniyle ılçedeki ev ve ışyerlerinde tahliye çalışmalan sürüyor. istanbul Valiliğı'nden dün yapılan yazılı açıkla- mada. kar yağışı. şıddetli don ve soğuk havanın ne- den olacağı olumsuz hava koşullannın nedeniyle yurttaşlann gerekli tedbirleri almalan önerildi. Son meteorolojik tahminlere göre, Balkanlar ve Kara- deniz üzennden gelen soğuk hava dalgasının bugün akşam saatlennden ıtıbaren hava sıcaklığını büyük ölçüde düşüreceğı belirtılırken vağışlann Trakya. Marmara ve Karadeniz Bölgesi'nde kar şeklinde görüleceğı bildınldi. Kar yağışının bugünden itiba- ren vurdun kuzev. iç ve doğu kesimlerinde etkisini göstereceği. bu nedenle soğuk havanın tüm yurtta etkili olacağı. Marmara \e Karadeniz Bölgesi'nde özellikle tstanbul'da rüzgânn zaman zaman "fırtı- na" şeklinde eseceği tahmin ediliyor. Öte yandan Cendere deresinde incelemelerde bulunan Şişlı Ka>Tnakamı Ruhi Kulan'la Şişli Be- ledıye Başkanı Cüneyt .4kgün. önlem alınmazsa fabrikalann venıden sular altında katacağı uyan- sında bulundu Ferzan Citici 'Müdürün açıklaması doğru değil' Cumhuriyet gazetesinın 2.12.1997 tanhli nüsha- sının 5'incı sahıfesinde "Tabuiiuk'ta6ay unutulan mahkûm var" başlığı ile \e (adının açıklanmasını ıstemeyen eski Ba\Tampaşa Cezaevi Müdürü)'ne at- fen yayımlanan yazıda: Bayrampaşa Cezaevi'nde 8 hücre bulunduğu. koğuş ağalannın adli tutuklu ve hükümlülere baskı yaptığı, uyuşturucunun organı- ze biçimde Cezaev ıne sokulduğu, tutuklulann hüc- rede 15 günden fazla kalmamalan gerekirken altı aydan fazla bekletildikleri, özellikle bir buçuk yıl- dır Bayrampaşa Cezaevi"nde koğuş ağalannm iste- diğini yapmayan. onlar tarafından dışlanan tutuk- lulann Cezaevınin alt katında bulunan hücreye yer- leştırildiklen ıleriye sürülmektedir. Yazının neşredildiğı 2.12.1997 tarihınde konunun derhal tahkıki içın görevlendinlen bir Cumhuriyet Savcısı tarafından bahsi geçen mahalde bulunan 14 tutuklunun ıfadelen aldınbTUş, alınan ifadeler ile mahallınde yapılan tesbıtlerden yazıda öne sürülen hususlann gerçeği yansıtmadığı anlaşılmıştır. Bay- rampaşa Kapalı Cezaevi üç kısımdan müteşekkil olup sadece tutuklular bulunmaktadır. Terörist Kı- sım olarak adlandınlan C Blok'ta hücre bulunma- maktadır. Özel Tıp olarak adlandınlan kısmın yapı planında hücre olarak adlandınlan odalar var ise de bu odalann bulunduğu kısım, Cezaevinde kapasi- tenin üzerinde tutuklu bulunması sebebıyle koğuş haline dönüştürülmüştür. Odalann kapılan açık olup karantina koğuşu olarak kullanılan bu bölümdeki tu- tuklular, Cezaevine ilk girdiklennde Tüzükte öngö- rülen kısa süreler içerisinde burada banndınlmak- ta, bilahare asıl koğuşlanna alınmaktadırlar. Bu bö- lümde de yazıda bahsi geçen hücre veya tabutluk bulunmamaktadır. Adli Kısımolarak isimlendirilen B Blok'ta yapı planında hücre olarak gözüken 8 odada da hücre hapsi cezası almış veya iddia edil- diği gibi koğuş ağalannın baskısı sonucu burada tutulan hiç bir tutuklubulunmamaktadır. Tutuklu sa- yısının Cezaevi kapasitesinin üzerinde olması sebe- biyle koğuş haline dönüştürülen bu bölümde bulu- nan 14 kışi kapılan açık odalarda ikişer kişi olarak ve kendi istekleri ile kalmaktadırlar. Cezaevinin di- ğer koğuşlannda hasımlan bulunduğunu, can gü- venliğinden endişe duyduğunu ileriye süren tutuk- lulann durumlan incelenerek talepleri Cezaev i İda- resince yerinde görüldüğü takdirde herhangibir mü- essif hadıseye meydan verılmemesi bakımmdan kendi istekleri ile bu koğuşta banndmlmaktadırlar. Bu iki koğuşun Cezaevi'nin diğer koğuşlanndan hiç bir farkı yoktur. Cezaevinde koğuş ağalan bulunduğu, bunlann adli tutuklu ve hükümlülere baskı yaptıklan, uyuşturucunun organize biçimde Cezaevine sokulduğu iddialan da doğru değildır. Bügi edinilmesini, kamuoyunun yanlış yönlendiril- memesi bakımmdan yazıda ileriye sürülen husus- lann bu şekilde tavzihini rica ederim. Ferzan Çitid 15107 İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı