09 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10 ARALIK 1997 ÇARŞAMBA 10 HABERLER TİHV EVRENSEL BÎLDİRGENÎN 50. YILINDA HÜKÜMETÎ DEĞERLENDÎRDÎ Vaatler hep uınıtuluyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye İnsan Haklan Vakfı (TİHV) Başkanı Yaviız Önen. hükümetın uygu- lamalanyla vaatleri arasında büyük uçu- rum olduğuna dikkat çekerek "Tûrtdye hiçbir zaman onurlu bir bürokrasi gele- Değine sahip olamadr dedı. İnsan Haklan Haftası nedeniyle dün bır basın toplantısı düzenkyen TİHV Başkanı Yavuz Önen, Başbakan Mesut Yılmaz'ın işkenceyı önlemek amacıyla 4 Aralık'ta yayımladığı genelgenin. da- ha önceki dönemlerde yayımlananlar- dan farklı olmadığını kaydederek şun- lan söyledi: "Bu genelge de Gendkurmav'ın bu konudaki uvanlannı vüzde 100 dikkate alarak haarlanmıştır. Görünürdeki in- san haklan atdımırun. son yülarda artık rutin halegebniş açıklama ve genelgeler- den ibaret olduğunu, bir yenilik getir- mediğini söytemeye gerek yok." Vakfın, Yavuz Önen tarafından açık- lanan hükümet icraatına ilişkin rapo- runda şu değerlendirmeler yapıldı: • Yaşam hakkı sık sık ihlal edilmiş- tir. Güvenlik görevlilerinin, yasal olarak keyfı silah kullanma yetkisine sahip ol- malan ve bu yetkiyi kullanırken işle- dıkleri suçlar karşısında fıili olarak ce- zai yaptmmlardan korunmalan. yaşam hakkı bakımından temel sorunlardan bi- ridır. Silahlı saldınlar, çatışmalar ve "düşükyoğunlukhısavaş"m,hâlâbinn- cil problem çözümü olarak kullanılma- ya devam edildiği görülüyor. Yargısız infazlar, işkencede öldürme ve ceza- evinde ölümler azalmakla birlikte, bu- gün de devam ediyor. • lşkence olaylannın azaldığını söy- lemek mümkûn değildir. TtHV Tedavi ve Rehabilitasyon merkezlerine son hü- kümet döneminde işkence gönnesi se- bebiyle başvuran kişılerin sayısı 43 'tür. Aynı dönemde, işkence görmelen nede- niyle TİHV merkezlerine başvuranla- nn sayısı 501 'dir. • Türkiye'de işkencenin sistematik olması. hata ya da yetersizlikten değil. etkin bir hükümet etme yöntemi olarak görülmesinden kaynaklanmaktadır. • Olkemizde çok sayıda işkence fa- ilinin, bakanhk ve valilik gibi etkin gö- revlere getirilerek ödüllendirildiği gö- rülmektedir. • Cezaevlerindeki yaşam kosullan- nın kötülüğü ve baskılar, son 5 aylık dö- nemde gıderek yoğunlaşmıştır. Ottan Sunguriu'nun Adalet Bakanı olmasıy- la birlikte gündeme getırilen "hücre" uygulaması da mevcut baskılara eklen- miştir. • Sıyasal bir sorun olarak Kürt soru- nu, Milli Güvenlik Kunılu'nun yetki alanında kalmaya devam etmektedır. Olağanüstü Hal' in kaldınlması yine bir başka bahara ertelenmiş bulunmakta- dır. 1 Rakamlarla insan haklan ihlalleri 1 Türkiye'de 12 Eyliil sonrasında yoğunlaşan insan haklan ihlalleri ile ilgili tzmir Barosu'nun istatistiklerine göre 650 bin kişi gözaltına alındı, 1683 kişi fişlendi, 230 bin kişi yargılandı, 7 bin kişinin idamı istendı. 517 kişiye idam cezası verildi, 49 kişi idam edildi. 259 ıdam dosyası Meclis'e getirildi, 71 bin kişi 141-142'den yargılandı, 90 bin kişi örgüt üyesi olmakla suçlandı, 30 bin kişi sakıncalı olduğu için işten atıldı, 14 bin kişi vatandaşlıktan çıkanldı, 300 kişi kuşkulu bir şekilde öldü, 170 kişinin işkenceden öldüğü belgelerle kanıt- 1 landı. İnsan Haklan Derneği'nin 1997 Ocak-Ekim aylan "İnsan Haklan th- lalleri Bflançosu" ise şöyle: "Fafli meçhulcinayet92; yargısız infaz. işkencesonu- cu ve gözalünda ölümler 87; çadşmalarda ölenler 2166; sivülere yönelik eylem- ler 124 ölü-226 yaralı; kayıp savı 57: işkence görenler ve işkence savı 289: gözalüna alınanlar 19 bin 835; rutuklamalar 1131; boşalnlan köy ve mezra 13; çalışma \aşamınavönelikihlaHer 7106 kişiişten çıkanldı; nombalananyer 109; 1 kapatüan dernek. sendika, >ayın organı \e parti 173." insan hakkmnda sınıfiakaldık ASUMAN ABACIOĞLU İZMİR - İnsan Haklan Evrensel Bildirgesi 50. yı- lını doldururken Türkiye. insan haklan ihlallennin utancını yaşıyor. İnsan Haklan Evrensel Bildirgesi'ni ve onunla bağlantılı diğer uluslararası sözleşmeleri ımzalamakla övünen Türkiye. bu sözleşmelerin hü- kümlen uyannca hazırlanmış bulunan raporlann ya- yımlanmasını önlediğinden söz etmiyor. lşkenceye Karşı BM Komitesı'rHn "Türkiye'de işkence sistema- tiktir" yolundaki bulgusunu görmezden gelıyor. İş- kencenin önlenmesi ıçin uluslararası kuruluşlarca ya- pılan önenlerin hıçbiri, Türk hükümetlerince yerine getinlmıyor. İnsan Haklan E\Tensel Bildirgesi'nin BM tarafın- dan yayımlanmasının üzerinden 50 yıl geçti. Ancak, dünya bugün insan haklan ihlalleri ve işkence soru- nunu hâlâ çözemedi. Türkiye de İnsan Haklan Evren- sel Bıldirgesf nı 6 Nisan 1949'da, Avrupa tnsan Hak- lan Sözleşmesrnı 4 Kasım 1950'de. İşkencenin ve Insanlık Dışı veya Aşağılayıcı Muamelenın Önlenme- si AvTupa Sözleşmesi'nı 26 Şubat 1988'de. lşkence- ye ve diğer Zalimane, tnsanlık Dışı veya Aşağılayıcı Muame'e ya da Cezalandırmaya Karşı BM Sözleşme- si'ni 2 Ağustos 1988'de imzaladı. Ancak Türkiye, bir yandan kâğıt üzennde yasalarla işkenceyı yasaklarken uluslararası sözleşmelere taraf olup taahhütlerde bu- lunurken, diğer yandan sanki bu yasaklar hiç yokmuş gibı pervasızca insan haklanmn ihlal edildiği ve ya- şama hakkının yok edildiği ülke konumundan kurtu- lamadı. Türkiye. gözaltında kayıplar. işkence, yargısız in- faz ve faıli meçhul cinayetler gibi giderek yoğunlaşan insan haklan ihlalleriyle uluslararası kuruluşlann gö- zünde saygınlığını yıtirdi. Geçen yıl Izmır Barosu' nun düzenlediği bir toplantıda konuşan A\rupa Işkenceyi Önleme Komitesi Başkanı ClaudeNicolay, insanhak- lan ihlalleri ile ilgili ıncelemelennin sonuçlannı içe- ren bulgu ve raporlann kamuoyuna açıklanmasma Türkiye dışındaki bütün ülkelenn ızin verdiğini belir- terek, u Tûrkiy«Cumhuriyetihükümetinin,tarannıız- dan hazuianan hiçbir raporu açıklama izni vermeme- sini kınıyorum'" dıyordu. Türkiye kamuoyu son bır yıl içinde siyasetçi-maf- ya-çete olayı ile sarsılırken vebu sürede konuyla ilgi- li somut gelişme sağlanamazken, Meclis'te pankart açan gençlere venlen 96 yıllık hapis cezalanyla, Ma- nisalı gençlere işkence yapan polislerin bır türlü mah- keme önüne çıkanlamamasıyla. gözaltında öldürülen gazeteci Metin Göktepe'nın katillerinin cezalandınl- mamasıyla. failı meçhul cınayetlere kurban giden ay- dınlannkatillerinin bulunamamasıyla Türk hukuk sıs- temme olan güvenini yıtirdi. büyük bir karamsarlık içi- ne g\rdı. Türkiye. insan haklan ihlalleri nedeniyle uluslararası ölçekte çok sayıda hükümetlerarası ve hü- kümetler dışı insan haklan örgütlerinin kararlanna ve yaptınmlanna maruz kaldı. Avrupa İnsan Haklan Mahkemesı. Türkiye'de başvurulann kabul edilmesi içın ıç hukuk yollannın tükenmesi koşulunu arama- ma noktasma geldı ve bu tutumunu sürdürüyor. Tür- kıye uluslararası kurumlann kurulduklarından bu ya- na en önemh yaptınmlannı uyguladıklan tek Avrupa ülkesi olurken, dünyada giderek yalnızlığa itilen, iş- kenceci ve insan haklannı ihlal eden bir devlet olma konumunu kazandı. Uluslararası Af Örgütü'nün Ekim 1996 tarihini ta- şıyan ve "Örgütienmeözgürlüğü saldın altuıda. insan haklan savunuculan ve taraftarlan ateş alünda. İş- kence yaygın ve sistematik, çocuklann giivenliği yok. Gözaltında ölüm,ortadan kaybolma. yarçısı/ infazlar. Keyfi öldürmeler. l'zun süreli gözalü. Sahte adli Op ra- porlan, işkenaciler \t katfller için devlet küruması" gibi başlıklar içeren raporunda, Türkiye'dekı insan haklan manzarasının *Dk bakışta umutsuz bir görü- nûm" sunduğu belirtiliyor. Raporda. işkence ve kötü muamelenin uzun zamandan beri sürekli bır uygula- ma olduğu belirtilerek. "Şimdi de ortadan kaybolma \e yargısız infaz, 1990'larûı başuıdan itibaren yüzfcr- ce insanın yaşanuna son wren >eni insan haklan ihlal- leri olarak kendini göstermektedir" denıyor. Raporda, Türkıye'nin uluslararası sözleşmeleri im- zalamakla ö\ r ünmesme yönelik şu eleştirel yaklaşıma yer veriliyor: "Stockbobn Büyükelçiliginin 1995 Kasunın'da ya- yımladığı bir geneİge, 'Türkiye, 26 Şubat 1988"de İş- kencenin ve tnsanlık Dışı veya Aşağılayıcı Muamele ya da Cezalandumanın Önlenmesi içın Avrupa Söz- leşmesi'ni ımzalayan ilk Avrupa Konseyi üyesi oldu' demekte. ancak Türkiye'nin bu sözkşmenin hüküm- leri uyannca hanrlanmış bulunan raporlann yayım- lanmasım önlediğinden söz etmemektedir. Genelge, "Türkiye, 2 Ağustos 1988'de lşkenceye ve diğer Zali- mane. İnsanlık Dışı \'eya Aşağılayıcı Muamele ya da Cezalandırmaya Karşı BM Sözleşmesi'ni imzaladı' diye devam etinekte, ancak tşkenceye Karşı BM Ko- mitesi'nin •Türkiye'de işkence sıstematiktir' yolunda- ki bulgusunu tekrarlamayı ihmal etmektedir. İşkence- nin önlenmesiiçin her iki kunıluşca yapılan önenlerin hicbiriSLTürk hükümetlerince hiçbirşekilde yerinege- tirilmemiştir.'' Jtnsan HakLan JLvrensel Beyannamesi tam metniMadde:l Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar. Aİıl ve vicdana sahiptırler ve birbırlerine karşı kardeşlık zıhnıyeti ile hareket etmelidır- ler. \ladde:2 I-Herkes, ırk, renk,cins, dil, dın, siyasi veya diğer herhangi bir akide, milli veya içtimaı menşe, servet. doguş ve- ya herhangi diğer bir fark gözetilmeksızın ışbu beyannamede ilan olunan tekmıl hak- lardan ve bütünhürriyetlerden ıstıfade ede- bilir. 2- Bundan başka, bağımsız memleket uyruğu olsun, vesayet altında bulunan, gayrimuhtar veya sair bir egemenlik kayıt- lamasına tabi ülke uyruğu olsun. bır şahıs hakkında. uyruğu bulunduğu memleket veya ülkenın siyasi, hukukı veya milletle- rarası statüsü bakımından hiçbir aynlık gö- zetilmeyecektir. Madile-J Yaşamak, hürriyet ve kişi em- nıyetı her ferdin hakkıdır. Madde:4Hiç kimse kölelik veya kulluk altında bulundumlamaz; kölelik ve köle ticareti her türlü şekliyle yasaktır. Madde: 5 Hiç kimse işkenceye. zalima- ne. gayriinsani, haysiyet kıncı cezalara ve- ya muamelelere tabı tutulamaz. Madde:6 Herkes her nerede olursa ol- sun hukuk kişiliginin tanınması hakkını haızdir. Madde:7 Kanun önünde herkes eşittir ve farksız olarak kanunun eşıt korunma- sından istifade hakkını haizdir. Herkesin işbu beyannameye aykın her türlü ayırde- dıcı muameleye karşı ve böyle bir ayırt e- dicı muamele için yapılacak her türlü kış- kırtmaya karşı eşit korunma hakkı vardır. Madde: 8 Her şahsın kendisine anaya- sa ve kanun ile tanman ana haklara aykın muamelelere karşı fıili netice verecek şe- kilde mili mahkemelere müracaat hakkı vardır. Madde:9Hiç kimse keyfi olarak tutula- maz. alıkonulamaz veya sürülemez. Madde:10 Herkes. haklannın. vecıbe- lerinın veya kendisine karşı cezaı mahi- yette herhangı bir ısnadın tespitinde, tam bir eşitlikte, davasının bağımsrz ve taraf- sız bir mahkeme tarafından nasafetle ve açık olarak görülmesi hakkına sahiptir. Madde:11 - Bir suç işlemekten sanık herkes, savunması ıçin kendisine gerekli bütün tertibatın sağlanmış bulunduğu açık bir yargılanma ile kanunen suçlu olduğu tespit edilmedikçe masum sayılır. 2- Hiç kimse, işlendıkleri sırada milli veya mil- letlerarası hukuka göre suç teşkil etmeyen fıillerden veya ihmallerden ötürü mahkûm edilemez. Bunun gibi, suçun işlendiği sı- rada uygulanan cezadan daha şiddetli bır ceza verilemez. Madde: 12 Hiç kimse özel hayatı, aile- si, meskeni veya yazışması hususlannda keyfı kanşmalara. şeref ve şöhrerine kar- şı tecavüzlere maruz kalamaz. Herkesin bu kanşma ve tecavüzlere karşı kanun ile komnmaya hakkı vardır. Madde: 13 1- Herkes herhangi bır dev- letın arazisi dahilinde serbestçe seyrüsefer ve ikamet eylemek hakkını haizdir. 2- Her- kes, kendi memleketı de dahıl olduğu hal- de. herhangi bir memleketi terk etmek ve memleketine tekrar dönmek hakkını haiz- dir. Madde:14 1- Herkes zulüm karşısında başka memleketlere iltica etmek ve bu memleketler tarafından mültecı muame- lesi görmek hakkını haizdir. 2- Bu hak, a- di bir cürme veya Birleşmiş Devletler prensip ve amaçlanna aykın faaliyetlere gerçekten müstenitkovuşturmalar halinde ıleri sürülemez. Madde:İS1- Her ferdin bir vatandaşlı- ğa hakkı vardır. 2- Hiç kimse keyfı olarak vatandaşhğından veya vatandaşlığtnı de- ğıştirmek hakkmdan mahrum edilemez. Madde:161- Evlilıkçağına varan her er- kek ve kadın, ırk, vatandaşlık veya din ba- kımlanndan hiçbir takyıdata tabi olmaksı- zın evlenmek ve aile kurmak hakkını ha- izdir. 2- Evlenme akdi ancak müstakbel eşlerin serbest ve tam nzasıyla yapılır. 3- Aile, cemiyetin tabii ve temel unsurudur; cemiyet ve devlet tarafindan korunmak hakkını haizdir. Madde:171 - Her şahıs tek başına veya başkalanyla birlikte mal ve mülk sahibi olmak hakkını haizdir. 2- Hiç kimse key- fı olarak mal ve mülkünden mahrum edi- lemez. Madde:18 Her şahsm fıkir. vicdan ve din hürriyetine hakkı vardır. bu hak, din veya kanaat değiştirmek hürriyetini. dini- ni veya kanaatini tek başına veya topluca, açık olarak veya özel suretle, öğretim, tat- bikat, ibadet ve ayinlerle izhar etmek hür- riyetini geTektirir. ' Madde: 19Her ferdin fikir ve ıfade hür- nyetine hakkı vardır. Buhak fikinennden ötürürahatsız edılmemek, memleket sınır- lan mevzuubahis olmaksızın malûmat ve fıkirlen her vasıta ile aramak, elde etmek ve yaymak hakkını gerektirir. Madde: 20 1 - Her şahıs muslihane top- lanma ve demek kurma ve demeğe katıl- ma serbestısine maliktır. 2- Hiç kimse bir demeğe mensup olmaya zorlanamaz. Madde:211 - Her şahıs, doğrudan doğ- ruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketınin kamu iş- leri yönetimine katılmak hakkını haizdir. 2- Her •#• " şahıs memleketi- nin kamu • hızmetlerin- den eşitlikte faydalan- mak hakkını haizdir. 3- Halkın ıradesi hükümet otorite- sinin esasıdır, bu ira- de, gizli şekilde veya serbetliği sağlayacak muadil bir usul ile cereyan edecek genel ve eşit oy verme yoluyla ya- nılacak olan de- , \TÎ ve dürüst se- çimlerle ıfade ™A fc edilir - Madde:22 Her şahsın. cemiyetin bır üyesi olmak itibanyle. sosyal güvenliğe hakkı vardır, haysiyeti için ve şahsiyetinin serbestçe gelişmesi için zarun olan ekono- mik. sosyal ve kültürel haklann milli gay- ret ve milletlerarası ışbırlıği yoluyla ve her devletin teşkilah ve kaynaklanyla mütena- sip olarak gerçekleştirilmesine hakkı var- dır. Madde:231 - Her şahsın çalışmaya, işi- ni serbestçe secmeye, adil ve elverişli ça- lışma şartlanna ve işsizlıkten korunmaya hakkı vardır. 2- Herkesin, hiçbir fark gö- zetilmeksizin eşit çalışma karşılığmda eşit ücrete hakkı vardır. 3- Çalışan her kımse- nin kendisine ve ailesme insanlık haysiye- tine uygun bir yaşayış saglayan ve gerekır- se her türlü sosyal koruma vasıtalanyla da tamamlanan adil ve elverişli birücrete hak- kı vardır 4- Herkesin, menfaatlennm ko- runması için sendikalar kurmaya ve bun- lara katılmaya hakkı vardır. Madde: 24 Her şahsm dinlenmeye, eğ- lenmeye,bilhassa çalışma müddetinm ma- kul surette tahdidine ve muayyen devTeler- de ücretli tatillere hakkı vardır. Madde: 25 1- Her şahsın, gerek kendi- si gerekse ailesi için, yiyecek, giyim, mes- ken, tıbbı bakım, gerekli sosyal hizmetler dahil olmak üzere sağlığı ve refahmı temin edecek uygun bir hayat seviyesıne ve ışsiz- lık, hastalıL sakathk, dulluk. ıhtiyarlık ve- ya geçim ımkânlanndan ıradesi dışında mahrum bırakacak diğer hallerde güven- liğe hakkı vardır. 2- Analık ve çocuklar özel ıhtimam ve yardım görmek hakkını haizdir. Bütün çocuklar, evlılik içinde ve- ya dışında doğsunlar, aynı sosyal korun- madan faydalanırlar. Madde: 26 1 - Her şahsın eğitime hak- kı vardır. Eğitim parasızdır, hiç olmazsa ilk ve temel eğitim saıhalannda böyle olma- lıdır İlk eğitim mecbundir. Teknik ve mes- leki öğretimden herkes istifade edebilme- lıdir. Yükseköğretim liyakatlerine göre herkesetam eşitlikte açıkolmahdır. 2- Eği- tim insan şahsiyetinin tam gelişmesini ve insan haklanyla ana hürriyetlerine saygı- nın kuvvetlenmesıni istihdaf etmelidir. Bü- tün milletler, ırk ve din gruplan arasında anlayış, hoşgörürlük ve dostluğu teşvik et- meli ve Birleşmiş Milletler' in banşm ida- mesi yolundaki çalışmalannı geliştirmeli- dir. 3- Anababa. çocuklannaverilecek eği- tim nevini tercihan seçmek hakkını haız- dirler. Madde: 27 1- Herkes, topluluğun kül- türel faaliyetine serbestçe katılmak, güzel sanatlan tatmak, ilim sahasmdaki ilerleyi- şe iştirak etmek ve bundan faydalanmak hakkını haizdir. 2- Herkes, sahibi bulundu- ğu her türlü ilim, edebiyat veya sanat eser- lerinden mütevellit manevi ve maddi men- faatlerin korunmasına hakkı vardır. Madde: 28 Herkesin, işbu beyanname- de derpiş edilen hak ve hürriyetlerin tam tatbikini sağlayacak bir sosyal ve milletle- rarası nizama hakkı vardır. Madde: 29 1 - Her şahsın, şahsiyetinin serbest % e tam gelişmesi ancak içinde ya- şamasıyla mümkün olan topluluğa karşı vecibeleri vardır. 2- Herkes. haklannı kul- lanmak ve hürriyetlerinden istifade etmek hususunda. ancakkanun ile sırf başkalan- nın hak ve hürriyetlerinin tanınmasını ve bunlara saygı gösterilmesini sağlamak maksadiyle ve demokratik bir cemiyette ahlak, nizam ve genel refahın muhik ıcap- lannı karşılamak için, tespit edilmiş kayıt- lamalara tabıdir. 3- Bu hak ve hürriyetler hiçbir veçhıle Birleşmiş Milletler'in amaç ve prensiplerine aykın olarak kullamla- maz Madde: 30 İşbu beyannamenin hiçbir hükmü, içinde ılan olunan hakve hürriyet- lerin bir devlet, zümre veya fert tarafından yok edılmesıni güdenbir faaliyete girişme- ye veya bilfiil bunu işlemeye herhangi bir hak gerektinr mahıyette yorumlanamaz. 10 Arabk 1948'de BM'de kabul edilen sözleşmenin 27 Mayıe 1949 günkii Resrni Gazete''de yaymılanan resmi çev-irisidir Af örgütünden imza kampanyası İSTANBULrtZMİR (Cumhuriyet) - Uluslararası Af Orgütü (LJAÖ), İnsan Haklan Evrensel Bildirgesi'nin kabul edilişinin49'uncu yıldönümünde. bildirgedeki maddelerin uygulamaya konulması amacıyla dünya çapında bir imza kampanyası başlatıyor. Dünyanın her yerinde ihlale uğramış 28 insan haklan savunucusunun adlannın öne çıkanlacağı kampanyada, öne çıkanlacak isımler arasında Türkiye'den askere gitmeyi reddettiği için cezaevinde bulunan "vicdani retçi1 " Osman MuratÜlke ile faili meçhul bir cinayerk ilgili davaya bakarken gözaltına alınarak 30 yıl ağır hapis cezasına çarpünlan Avukat Sevil Dalkılıç'ın da bulunduğu bildirildi. Uluslararası Af Örgütü lstanbul Grubu, 10 Aralık tnsan Haklan Evrensel Bildirgesi'nin kabul edilişinin yıldönümü nedeniyle dün Tank Zafer Tunaya Kültûr Merkezi'nde bir toplantı düzenledi. UAÖ tstanbul Grubu Genel Koordinatörü Oztem Dalkjran, İnsan Haklan Evrensel Bildırgesı'nı "dünyanın eniyi gizlenen sım" olmaktan kurtarmak amacıyla bir yıl süreli kampanya başlattıklannı söyledi. Dalkıran, kampanya boyunca insan haklan sözleşmesine imza atmayan devletlerin sözleşmeyi imzalamasının ve bildirgeye uymasınm talep edileceğini belirtti. Toplantıya katılarak imza defterini imzalayan RP Van Mılletvekılı Fethullah Erbaş, Türkiye'deki insan haklan ihlallennin ve Doğu ve Gûneydoğu bölgelerindeki faili meçhul cinayetlerin nedeninin yasalardan değil yasalan uygulayanlardan kaynaklandığını savundu. İnsan Haklan Derneği (tHD) tstanbul Şubesi'nde açıklama yapan İHD lstanbul Şube Başkanı Ercan Kanar da Türkiye'de şu anda 7 bıne yakın insanın Devlet Güvenlik Mahkemeleri, Ağır Ceza Mahkemeleri ve Askeri Mahkemelerde düşünce ve inançlanndan dolayı yargılandığını vurguladı. Bildirgenin teminatı ve tamamlayıcısı olan "Ki^sel ve siyasal haklar uluslararası sözleşmesr ile "Ekonomik ve sosyal haklar uluslararası sözleşmesi'ni Türkiye'nin onaylamadığına dikkat çeken Kanar, yaşamın her alanında birey, çocuk, kadm, çevre, azırüık ve halklann haklan ile düşünce ve inanç özgürlüğünûn tehdit altında olduğunu kaydetti. Kanar, yıldönümü nedeniyle bir dizi etkinlık başlatacaklannı bildirdi. tzmir Barosu insan Haklan Hukuku ve Hukuk Araşrırmalan Merkezi de hafta nedeniyle "Demokrasi" konulubir sempozyum düzenledi. Sempozyuma, Avrupa tnsan Haklan Mahkemesi Yargıcı Prof. Dr. Feyyaz Gölcüklü ile Avrupa tnsan Haklan Mahkemesi yetkilisi Vlncent Berger katıldı. UAÖ'nün başlattığı kampanya çerçevesinde tzmir Girişim Grubu da, Kemeraltı Çarşısı Konak girişinde "imza defteri" açarak halka İnsan Haklan EvTensel Bildirgesi'ni dağıttt. Grup adına açıklama yapan Aysel KumraL, bastırdıklan 12 bin bildirgeyi bugün de dağıtacaklannı söyledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle