Katalog

Cumhuriyet tmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç • Genel Yayın Koordinatörü: Hikmet Çetinka\a 9 Yazıışlen Müdürlen: tbrahiıtı Yıldız - Dinç Tayanç # Sorumlu Müdür. Fikret tlkiz • Haber Merkezı Müdurü Hakan Kara •GöıselYönetmen: Fikret Eser Dış Haberten Şina» Danışoğlu • lsohbarat Cengiz Yddırun • Ekonomı Mebmet Saraç # Kühür: Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yûcehnan • Makaleler Sami Karaörea • Düzeftme Abduüah \ azıa* Fotograf ErdoğanKöseoglu «Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberien Mehmet Faraç YaymKunüu. DhanSeiçukfBaşkan). Ortuuı Erinç. Oklav Kurtböke, HikmetÇctinkaya, Şükran Soner, Ergıın Btüo, Dinç Tayınf, tbrahim V ıldız, Orhan Bursalı, Mnstafa Balba>, Hakan Kara. AnkaraTemsıkısi:MustafaBalbay AtatürkBulvanNo: 125, Kar4. Bakanlıklar-AnkaraTel: 4!95020 (7 hat). Faks 4195027 • Izmır Temsılcisı: Serdar Kınk, H. Ziya Blv 1352 S 2/3Tel.4411220, Faks:4419117»Adana TemsıkısıÇetinYiğeooğlu, ÎDÖnüCd 119S.No:l Katl, Tel: 363 12 11, Faks: 363 12 15 Müessese Müdurü Üstün Akmen 0 Koordınatör Ahmet Kornlsan • Muhasehr Böknt Yc«r«ldaE Hûseyn Gârer • İşletme Önder Çeük • Bılgı- Işlem Nail Inal • Bılgısayar Sıstem Müröet Çiler • Saüş. Fazflrt Kıua MEDYA C: • Yönenm Kurulu Başkanı - Genel Müdür Gülbin Erduran #) Koordtnaıor Reba Işıtman # Genel Mudür Yarduncısı Mine Akdağ Tel 514 07 53 - 51395 80-51384 ««l.Faks.5138463 YayımUjan \e B&san: Yenı Gûn Haber Ajansı, Basn \e Yayıncılık A Ş TüÂocajı Cad 39 41 Cağaloğlu 34334 lsı PK 246 Istanbui Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks. (0/212)513 85 95 20KASIM1997 tmsak: 5.20 Güneş: 6.50 Öğle: 11.57 tkindi: 14.26 Akşam: 16.49 Yatsı: 18.14 Atatürk büstii için defile • İstanbul Haber Servisi - Kazasker'deki Şöhret Kurşunoğlu Eğitim Uygulama Okulu'nun bahçesine Atatürk büstü yapılması amacıyla önceki gûn Dalyan Manna Lıons Kulübü Demeği tarafından bir defile ve kermes düzenlendi. Başak Gürsoy Mankenlik Ajansı'nabağlı mankenlerin yer aldığı defılede, Feriha Üsten'in kreasyonlanndan örnekler sunuldu. Öğrenci kredileri • ANKARA (AA)- Üniversıte öğrencileri, yılbaşından itibaren, öğrenim kredilerini banka kartıyla alabilecekler. Yükseköğrenim ICredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü'nden alınan bilgiye göre Ankara'da 1 Ekim'den itibaren başlatılan uygulama, Türkiye geneline yaygınlaştınlacak. Buna göre, öğrenciler kredilerini, 1 Ocak 1998"den itibaren Ziraat Bankası şubelerinden banka kartıyla çekebilecek. Halen önlisans. lisans, masterve doktora olmak üzere toplam 170 bin 690 öğrenci öğrenim kredisinden yararlanıyor. Kimliklende değişiklik • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Nüfus cüzdanlannın medeni hal bölümünde artık "dul, boşanmış. evliliği iptal edildi, fesh edildi" terimleri kullanılmayacak, sadece "evli" ya da "bekâr" yazılacak. Devlet Bakanı Saygın, İçişleri Bakanlığı ile yaptıklan işbirliği sonucu. nüfus cüzdanlannda yapılan değişiklikle, cüzdanlann medeni hal bölümünde yer alan "dul, boşanmış" gibi terimlenn kullanılmasının kaldınldığını söyledi. •• - * YOK'ün araştırması devlet memurlarmın 'kademe ve derece ilerlemesi' için başvurduğunu ortaya çıkardı Öğrenci açıköğretimden kaçıyorEBRUTOKTAR ANKARA -Beklenen başanyı gös- teremeyen açık lise ve açıköğretim üniversitesi, öğrenci erozyonuyla kar- şı karşıya kaldı. Yükseköğretim K.u- rulu'nca (YÖK) yapılan araştırma- da, devlet memurlannın "kademe ve derece ilerlemesi'' için başvurduğu açıköğretıme öğrenci talebinin büyük ölçüde azaldığı belirtildi. Açık lise- ye başvuran 230 bin öğrenciden yal- nızca 18 bin 300'ü mezun olabildi. YÖK tarafından yapılan araştır- mada. "Bunun başlıca nedeni, dere- ce ve kademe ilerlemesi almak ama- cıyla açıköğretime başvuran devlet memurlannın bu talebi zaman için- de karşılamış olmasıdır*1 denildi. Araştırmada. açıkögretim konten- janlannın arttınlmasına karşın, öğren- ci talebinin çok büyük oranda düş- tüğüne dikkat çekildi. Açıköğretim kontenjanlannm dörtte birinin boş olduğunun bildirildiğı araştırmada, "Açıköğretimi bugünkü haü>1ebüyü- me alanı olarak görmek doğru değil- dir. Zira, açıköğretime olan talep bü- yük ölçüde düşmüştür" denildi. 1996 yıhnda açıköğretimde ilan edilen 575 bin 220 kontenjana sade- ce 138 bin 356 öğrencinin kayıt yap- • 1996 yılında açıköğretimde ilan edilen 575 bin 220 kontenjana sadece 138 bin 356 öğrencinin kayıt yaptırdığı bildirilen araştırmada, 1997'deki 580 bin 220 kontenjana 191 bin 294 öğrencinin yerleştirildiği belirtildi. tırdığı bildirilen anştırmada, 1997 yıljndaki 580 bin 220 kontenjana da 191 bin 294 öğrencinin yerleştirildi- ği kaydedildi. Araştırmada, devlet memurlannın kademe ilerlemesi amacıyla yönel- diği açıköğretimdeki öğrenci kaçışı- nın önlenmesi için "yeniden vapüan- manın" zorunluluğuna işaret edildi. Açıkögretimin, asli işlevi olan *ye- tişkinlerin teknolojik gelişimlere uyumlu biçimde sürekli ve tekrar eği- timi" için yeniden düzenlenebilece- ği belirtilen araştırmada, "Temel D- ke, gençlerin büyük Idttesinin müm- kün olan en ksa sürede iş hayatına hız- h uyum sağlayabUecek bir formasyo- na sahip lalınmasıdır"' denildi. Türkiye'nin yükseköğretim siste- minde açıköğretim payı en yüksek ül- keler sıralamasında üçüncü olduğu bildirildı. Açıköğretimin sistemde- ki payuım Tayland'da yüzde 50, Ür- dün'de yüzde 39, Türkiye'de yüzde 38.2 olduğu kaydedildi. Araştırmada, üniversitelerin önli- sans düzeyindeki kontenjanlannın da ilgi görmediği kaydedildi. Önli- sans programlannın lisans düzeyin- deki programlar kadar çekici olma- dığı vurgulanan araştırmada. "Bu- nun nedenleri ise meslek yüksekoku- lu mezunlanna yedek subaylık hak- kı verilmemesi ve fakülte diploması- na atfedilen sosyal statüdür" bulgu- suna yer verildi. Milli Eğitim Bakanlığı tarafın- dan hazırlanan bir raporda ise lise- yi dışandan bitırenlere alternatıf olarak sunulan açıköğretim lisesin- de istenen başannın sağlanamadı- ğı itiraf edildi. Raporda, bugüne kadar açıköğ- retim lisesine başvuran 230 bin öğ- renciden sadece 18 bin 300'ünün mezun olabildiğine dikkat çekildi. Açıköğretim lisesinin yeni tekno- lojiyle geliştirilmesi gerektiği vur- gulanan araştırmada. "Açıköğretim lisesinin pek çok sorunun yaıunda alt- yapı yönünden de güçlendirilmesi için merkezde bilgisayar donanunı ve yazılımı işlemleri gerçekleştiriJ- miştir" denildi. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ REKTÖR ADAYLARINDAN PROF. BURHAN ŞENATALAR e son verecegım • Burhan Şenatalar, akademik üretimi nitelik ve nicelik olarak geliştirecek bir atılım yapmayı hedefledigini vurgulayarak "Akademik atılım için aktif katılım" projesiyle üniversitedeki merkeziyetçi ve hiyerarşik yönetim anlayışını değiştireceğini söyledi. YUSUF ZtYAAY Üniversite Öğretim Üyeleri Dernegi ve 10 Siyasal Bilgiler Fakültesi Maliye Bölümü Başkanı Prof. Dr. Burhan Şenatalar, akademik üretimi nitelik ve nicelik olarak geliştirecek bir atılım yapmayı hedefledigini söyledi. Şenatalar, u Akademik atüun için aktif kaülım" 7 projesiyle üniversitedeki merkeziyetçi ve hiyerarşik yönetim anlayışını ' "< değiştireceğini belirtti. İstanbul Üniversitesi'nde aralık ayında gerçekleştirilecek rektörlük seçiminde bugüne dek ortaya çıkan dört adaydan biri olan Prof. Dr. Burhan Şenatalar, seçilmesi durumunda bırlik, karşılıklı sevgı, saygı, hoşgörü ile güleryüzlü ve yapıcı bir yönetim anlayışı uygulayacağını belirtti. Akademik atılımı ademi merkeziyetçi anlayışa dayah, akademik kadronun geniş bir katılımıyla gerçekleştireceğini savunan Şenatalar, üst yönetimin, değişik bilim dallannın sorunlannı, ekip çalışmasına dayah "stratejik planlama" anlayışıyla çözerek üniversiteyi ileri götüreceğini vurguladı. Şenatalar, tÜ'yü, kurum içi ve kurumlararası rekabete yönlendirerek üretkenliği arttıracağını da söyledi. Mali kaynaklar lÜ'nün bütçe ile bütçe dışı kaynaklannı arttıncı bir atılım yaparak üniversitenin hizmet üretimiyle ilgili potansiyelini daha iyi değerlendireceğini belirten doçentlere araştırmalannda özel bir destek verilmesi gerektiğini söyleyen Şenatalar. performans göstergelerine göre akademik üretimin özendirilmesi ve desteklenmesi gerektiğini vurguladı. "Suyu götürenle, testiyi kıran" aynmı yapacağını belirten Şenatalar, akademik yükseltmelerde adil ve objektif kıstaslar uygulanarak da rekabetin teşvik edilmesi gerektiğini belirtti. Şenatalar, üniversitede saydamlığa önem vereceğine de dikkat çekerek üretilen bilgınin üniversite kamuoyuna açıklanmasını sağlayacagını söyledi. Akademik personele yetersiz maaş verilmesinden akademisyenle birlikte toplumun da zarar göreceğini belirten Şenatalar, u Bu durumda akademik kadrolara parlak gençlerin gelme eğilimi zayıflryor, akademisyende üniversiteden kaçma eğilimi beliriyor ya da en verimM çağlannda erken emekliliğe yönelmelerine neden ohıyor" dedi. Öğrenci sorunlan Burhan Şenatalar üniversitenin akademik fonksiyonlanndan ödün vermeksizin işyaşamıyla ilişkh'e geçerek gelirelde edebileceğini söyledL Şenatalar. iş yaşamıyla üniversitenin kopuk olamayacağına dikkat çekti. Şenatalar, üniversitenin akademik fonksiyonlanndan ödün vermeksizin iş yaşamıyla ilişkiye geçerek gelir elde edebileceğini söyledi. Akademik işlevleri engellemeyecek ölçüdeki girişimlerle döner sermaye ve vakıf gelirlerini arttıracağını da vurgulayan Şenatalar, "tü'nün meslek odalan ve mezun dernekleriyle ilişkisini güçlendirmesiyle de üniversiteye mali katkı saglanacak" dedi. Araşrırma görevlileri ve yardımcı Şenatalar, öğrencilerin sorunlanna anlayışla eğilerek sorunlannı yönetime taşıyabilecekleri temsili mekanizmalar kurulmasından yana olduğunu belirterek harçlann öğrenciler için harcanarak kitap ve ders dışı aktivitelerinin de arthnlmasını sağlayacagını kaydetti. Şenatalar. üniversite olaylannda emniyet güçlerinin tarafsız davranmadığını savunarak öğrenciler arasındaki şiddet ve geTginliğin ortadan kaldınlmasıyla üniversitede polıse üıtiyaç kalmayacağını savundu. tÜ'de aralık ayında yapılacak rektörlük seçiminde bugüne dek Prof. Şenatalar'ın yanı su-a 1Ü Rektörlük Danışmanı ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Cerrahi Tıp Bilimleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kemal Alemdaroğhı. tstanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mesut Parlak ve tktisat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Esfender Korkmaz da aday oldu. Bosch bulaşık makineniz hayırlı olsun. (Bu koşullarla, Bosch bulaşık makinesi sahibi olmayan kalmayacak.) Eskifınnınızı, buzdolabınızı, çamaşır makinenizi veya bulaşık makinenizi evinizden alıp 10 milyon TL'ye sayıyoruz. Bosch bulaşık makinenizi (dilerseniz çamaşır makinesi veya buzdolabınızı) çok uygun taksit koşullarıyla euinize teslim ediyoruz. ESKİ MAKINELERINI GEIIRFNIER PESIN FIVAT ' VE "PEŞİNATTA 10.000.000 TL ODEMEYECEKLER 1.SEÇENEK 2, SEÇENEK t 3. SEÇENEK Peşin Fiyat Pe$inat + 4TaksH Toplam Fiyat Peşinat + 8Taksrt Toplam Fiyat Peşinat + 12 Taksit Toplam Fiyat SKT2052 Mm. SGS 3002 3 Prog SGS4002 4 Prog SGS 5302 5 Prog SGS 6312 6 Prog SGS 4 9 0 2 4 Prog Two ın One 63.840.000 14.040.000 84.370.000 • 18.350 000 70.200.000 91 750.000 98.250.000 21.400.000 107.000.000 103.800.000 120 450 000 134.880 000 SGS 6902 6 Prog Two ın Oie | 1 48.200 000 22.620.000 113.100.000 26.280.000 131.400.000 29.460.000 ] 147.300.000 32.390 000 161.950.000 9 110.000 11 720.000 13 700.000 14 500.000 16 870.000 18.930.000 20 830.000 81.990.000 105.480 000 123.300.000 130.500.000 151.830.000 1 70.370.000 187.470.000 7.240.000 9.210.000 10.780.000 11.410.000 13 300.000 14 940.000 16 450.000 94.120.000 119.730 000 140.140.000 148.330.000 1 72.900.000 194.220 000 213.850.000 Eski makiitoterinl getınnhr, p*şinM 10.000.000 TL nın aitmda oimn tnr ûrûn s»tm »IdtklannO». 10.000.000 TL İb ç*fin* arfamduki frk Hk senetlerinden düşûtocrttif rtazv tesisetta -fonta, ucretsadtr Değ<şbrf^e tçsn «nlen beyaz eşyatartn (mınt modelter nanç) çai'Ştr durumda oiması ge^etonerterf/- SKT 2052 değ'şı?" ka^panyasma daM değttdtr v ukartdakt ûrûnlerm yam sıra tum Bosch .jrunienntic de&şık syanta^iaria kampanya surmekted/r Fr/aMara KDV dahtkttf KDV ve dığe? vergr>erdekj dtğtşıkt'k ht a"ar3 /ar$&&&**' Kampanyami2 15 12 1997 tarthmde sona erecektrr Buiaşik •na.br>elermde pe^kerde safrş fıyatınöan peştnat duşutöukten sonra 4 lakstrtf! <*>4 6 8 'aksrtte %6.7 12 iaksrtte %7,5 oramnda aylrk bısıt *atf uygutenmşûr SKT 2052 Mtn B^*şk Uatonesı n-n perakende saî,s ftyatmdan peşmat düşutdukten sonra A tak&tte %5,0 8 taksrtte <*>7 3 12 takstfe %ft2 oranınoa ayiık basıt tau uygularvT'^tr Fyatianm.2 Tutk Uası d>f Vade tarkimn ûruntet arastnda hyatyw,ariamalan -ecter) yle ±%0 5 değtşebihr Bu kampanya BSG Grunberg Ev AfeOen Tıcaret A$ (Oemal Sahır So*ak 26J28 Mecdfyvköy Istanbni) rtrahidan duzçnienmtşnr Urünien^ z BOSCH Yeikı't Satooian tMtafmdan teshm eaUetekV Sanayt ve Tıca/et Btkartlrğınca 25.05 1994 tarıh ve 21940 sayût Rcsm, Gazete'd* tfası ed*ien tebltğ* uygunöut UrÜntorimlZ StOk mİktMIİan İfe aifHrttdtr. IIMtiiMH tMtHMIS Bosc* baysrıi Ofrwmsk ıçr Bosch B*g Hartı n "jrtuye ntn her ferrdBn 24 •*« ücreUo aıjvbünne. BOSCH En doğru seçim Dünya Cocuk Hakları Cünü 120 milyon çocuk ağır işte çalışıyor İstanbul Haber Servisi - Dünya Sağlık Örgütü ve UNICEF verilerine göre, 2000'li yıllarda 175 milyon çocuk. 5 yaşına gelmeden ölecek. Acıl önlem alınmaz- sa 2010 yıhna dek 850 bin çocuk, AIDS kurbanı olabi- lecek. önlenebilir ya da te- davi edilebilir hastalıklar- dan ölen çocuk sayısının ise her yıl 4 milyonu bulacağı belirtildi. Bugün 'Dünya Çocuk HaklanGünü." Savaşlardan, salgın hastahklardan kurtu- lamayan dünyamızda cocuk- lann acılan da sürüyor. Ço- cuk Vakfi, uluslararası çocuk kuruluşlanndan derlediği bilgilere dayanarak "Hak- lan Çahnmış Çocuklar Ra- poru" hazırladı. Rapora gö- re, dünyada bugün 2 milyar 635 milyon çocuğun yaşadı- ğı bildirildi. UNESCO'dan alınan bilgilere göre 6-11 yaşlan arasında hiç okula gitmeyen çocuk sayısı 140 milyon, her 100 çocuktan 24'ü ise okuma yazma bil- miyor. ILO'nun raporuna göre ise 5-14 yaş grubunda 252 milyon çocuk çalışıyor. Aileleri tarafından terk edi- len bu çocuklann 120 mil- yonu çok ağır işlerde çalış- tınlıyor, fuhuşa ve dilenci- liğe alıştınlıyor. Dünyada 625 milyon çocuk yeterli ve sağlıklı beslenemezken 400 milyon çocuk temiz su içe- miyor. 165 milyon çocuk ye- tersiz beslenmeden dolayı büyüme ve gelişme bozuk- luğu ıçınde yetişirken yok- sulluk içinde büyüyen ço- cuk sayısı toplam 1 milyara ulaşmış durumda. 15 mil- yon çocuğun da evsiz oldu- ğu belirtildi. Türkiye'de 0-18 yaş ara- sında olan çocuk sayısı 25 miryon. Her yıl 1 milyon 358 bin bebeğin dünyaya geldi- ği ülkemizde, bebek ölüm hızı bınde 42.2. Beş yaş al- tı ölüm hızı ise binde 50. Yaklaşık 22 bin çocuğun so- kakta yaşadığı ülkemtzde ıs- lahevlerinde 233, kapalı ce- zaevlerinde ise 1425 çocuk yaşıyor. 100 çocuktan 21'inin okuma yazma bil- mediği Türkiye'de, yetersiz beslenen çocuklann oranı ise yüzde 10.6. Terör nede- niyle 3 miryon 200 bin göç çocuğu var. Çocuk Vakfı Başkanı Mustafa Ruhi Şirin, 'Dünya Çocuk HaJdan Günü' nede- niyle şu açıklamayı yap- tı:"Çocuk sorunlannın aşıl- ması 'Çocuk Haklan Söz- leşmesi' ni evrensel bir teori obnaktan kurtarmak ulusla- rarası sistemin sömürüsüne son vermekle gerçekleşebi- RASGELE / RAIF ERTEM Sevişmek mi Güzel Dövüşmek mi? "Silahlara veda" dedik "S/yasefMeyalan/'nda Sa- bahlara dek tartştık. Dert- lerimizi döktük. Bilim adamlan, hukukçu- lar, sanatçılar. Bir de yakın- lannı yftirmiş yüreği yanık- lar. Silahlann susmasını isti- yortar. Susmuyor ama silahlar. Susturulamıyor. Yaşam kaynaklannın paylaşımı! Bölüşmek ya da hepsini kapmak amacına yönelin- ce! Silahlar konuşmaya başladı. Insanlar sustu, susturuldu. BakınızTVka- nallanndaki, gazetelerde- ki haberlere. Hep ölenler, öldürülenler. Yakınlannı yi- tirenler, gözyaşı dökenler. Vuranlar, kıranlar. Kahra- manlar gibi dolaşıyorlar... Görüntülerde. TV kanallannın bir ku- suru yok mu dersiniz? Yanıtını biliyoruz. "Olay- larbunlar. Görevlilerolay- lan görüntülüyorlar." Ne dersiniz? Peki ya filmler? Yıllarvar. Geceyanlanna dektanyorum. Sevgi, dost- luk yaşamı üstüne bir film anyorum. Yok yok. Tüm filmlerde kavgalan dövüşler. Yine ölenler, öl- dürülenler. Filmin kahra- manı: En güçlü vuranlar. Vu- runca karşısındakini yıkan- lar. Kurşunlan boşagitme- yenler. işin üzücü yanı. Gençler tarafından beğeniliyorlar. Övgüyle anıyorlar. Aralarındaki konuşma- ları dinliyorum. Filmdeki oyuncudan söz ederek. "Ate güzeldövüşüyor." Di- yorlar. Gençlik yıllanmızı anım- sadım. Aramızda konuşur- ken. Film kahramanlannı överken. "Ne güzelsevişiyor" der- dik. Sevişmek dövüşme- ye dönüştü. Sevgiler, dostluklar ner- deyse sakıncalı hale geldi. Getirdi yaşam koşullan. Yoksa getirmek isteyen- ler mi var? Kimler?.. Paylaşmayı bölüşmeye çevirenleıi Siyaset Meydanı'nda si- lahlara veda. Umut verici. Umanz siyasi alana da ya- yilır. Ekonomik siyasi yaşa- mımıza Dövüşerek bolüş- mekten vazgeçeriz. Sevi- şerek paylaşmayı yeğle- riz. Silahlar ancak o zaman susar. Veda ederiz... Silahlara veda toplantı- sından döndüm. Tüfeğimi alarak ava gittim. Avcı dostlarta birlikte. Üç beş kuş vurduk. "Ben vurdum, benim. Sen vur- dun senin" demedik. Otur- duk birlikte doyunduk. Payiaştık... Aklınızdan geçeni bili- yorum. Elinizdeki silah de- ğil mi? Avcılığın ilk kuralı: Silahın dolusu da boşu da. insan üstüne çevril- mez. Insanoğlundan başka hiçbir canlı. Kendi cinsini öldürmez. Avcılık et yiyen canlılann tek mesleği. Baş- ka bir cins canlının yaşa- mına bağlı. Doğanın yasa- sı. Üretime geçen, doğa- dan kopan insanoğlu! Silahı kendi soyuna çe- virdi. Umutsuz değilim. Yaşa- mı seven insanoğlu. Pay- laşmaya başladı. Filmler- de, haberlerde sevişenleri, öpüşenleri göreceğiz.