Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14KASIM1997CUMA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
SIRKETLERDEN
• YERLl HYUNDAI'ler
satışa sunuluyor. 20
E\lül'de Lzmit Ali Kâhya
beldesınde açılışı yapılan
Hyundai Assan
fabrikasında üretılen ilk
yerli tıcan araç ve bınek
otomobiller satışa
sunuldu. 12 bin adet
otomobil ve hafıf ticari
araç üretim kapasiteli
fabrikadan, aynca Türk
cumhuriyetlen, komşu
ülkeler ve diğer dış
pazarlara ıhracaı
yapılacak.
• AKBANK-Amerikan
Express Kart sahipleri 17-
3€ Kasım tarihleri
arasında vüzlerce seçltin
mağazadan yapılacak
alışverişlerde >üzde 20'ye
varan indirimlerden
fa> dalanabilecekler.
U>gulama CapitoL,
Carousel \e Galleria'daki
mağazatarda geçerü.
• ARISTON Dialogic
Türkiye'de.. Merloni
Elettrodomestıcı
firmasının ürettiği
"dünyanın en zeki
çamaşır makinesi"
Tüjkiye'de satılmaya
başlanıyor. Çamaşır ıçin
en temiz ve en ekonomik
programa karar \ eren
akıllı Dialogic, bu a>
piyasaya sunuldu.
• PlNARSüt'ündoğal
meyve lezzeti sunan Kido
siitleri. marketlerdeki
yerini aldı. 200 gramlık
ambalajında piyasava
sunulan sütlcrin hedef
kitiesi çocuklar. KaJsiyum.
protein ve karbonhidrat
kaynağı Kido siitleri
enerji paketi olarak
tanımlanıvor.
• İPEK İCAĞIT. Selpak
Havlu'nun sevımlı fil
maskotunun anahtarlığını
dağıtıyor. Kasım ayı
başından itibaren büyük
marketlerde bir Selpak
alan herkese anahtarlık
verilecek. Kampanyanın
amacı Selpak kâğıt
havlunun kullanımını
arttırmaJc.
• PROCTER &
GAMBLE'ın şampuan
markası Pantene Pro-V,
kasım ayından itibaren
yeni bir kimlikle piyasaya
sunuluyor. Aynı anda
paketini ve
formülasyonunu
değiştiren Pantene Pro-
V'nin formülündcki
yeniBk Pro Mtamin B5'in
vüzde 10 arttınlnıası.
• POLAROİD'in yeni
model fotoğraf makinesi
Polaroid 600 piyasaya
sunuldu. Darfilm
aracılığıyla Türkiye'de
dağıtımı yapılan Polaroid
600 fotoğrafın sonucunu
anında veriyor. "Anı
Yaşa" sloganıyla tanıtılan
fotoğraf makinesının
tanıtımı 15-16 Kasım
tarihlennde Carousel 'de
Serçekleştinlecek.
I ULUSOY,
kuruluşunun 60. vılında
dünyanın en güvenü
otobüslerini filosuna katü.
JJhısoy, güveniik
yönünden her tiiriii
tedbirin alındıgL, 1997'de
vılın otobüsü seçilen
Alman yapunrNeoplan
Starline"rN516SHOTeri
basına tanıttı.
I BENETTON, adının
güvenli seksle birlikte
anıldığı Avrupa'da yeni
atılımlara hazırlanıyor. Şu
anda Japonya'da satışı
süren renkli Benetton
prezervâtıfleri, Benetton
Grubu ile lisans anlaşması
yapan Ansell firması
tarafından Avrupa'da
satışa sunuluyor.
Prezervatifler kjsa bir sûre
içinde Tiirkiye'dekiler
dahil 7000 Benetton
mağazasında alıcısına
ulaşacak.
Batı'da satışlan düşen sigara şirketleri yatırım yapmak için gözlerini üçüncü dünyaya çevirdi
Bir sigara yakmaz ıııısıııız?MUTLU DEMtRKAN
Gelışmış ülkelerde sigaraya
karşı yüriitülen kampanyalar
ve ödenen >r
üksek dûzeydekı
tazminatlar nedeniyle çokulus-
lu sigara şirketleri. yatırımlan-
ru azgelişmiş ütkelere kaydın-
yor. Batı'da sigara tûketiminin
giderek azalmasıran pazan da-
raltması ve ödenen yüksek be-
deller nedeniyle bu ülkelerde
üretim ve satış maliyetinin gi-
derek artması büyük sigara şir-
ketlerinin gözlerini üçüncü dün-
ya pazarlanna çevirmesine ne-
den oldu.
Son olarak Dünya Sağlık Ör-
gütü'nün (WHO), 2000 yılına
kadar Avrupa'daki tüm ülkeler-
de tütün reklamlannm yasaklan-
masını kararlaştırması, sigara
şırketlerinın durumunu daha da
güçleştirdi. Oysa sigara tüketi-
mi giderek artan ve henüz taz-
minat uygulamasının olmadı-
ğı Türkiye'de, Phılip Morris,
R.J Reynolds gibi çokuluslu siga-
ra şirketlerinin satışlan son yıllar-
da hızlı bir yükseliş grafıği izledi.
Sağlık Bakanhğf nda bugün bir
basın toplantısı düzenleyecek olan
Birleşrniş Milletler'e bağlı Dünya
Sağlık Örgütü'nün (WH0) Avru-
pa Bölgesi Tütün Kullanımıyla
Mücadele Bölümü Yöneticisı Ne-
il E.Collishaw. Amerika'da sigara
fabrikalanna yönelik tazminatlann
ne düzeyde olduğu yönündekı so-
ruya şu yanıtı verdi:
"Şu sıralar Amerika'da iki eya-
lettc. sigara fabrikalanndan alına-
cak ödentiler ile oluşturulacak eya-
letfonlannınkurulması için bir ya-
TekeVin kârı iştah kabartıyor
Sürekli kâr etmesine kar-
şın Tekel'in özelleştırilme-
sinde ısrar edilmesinin, bu
sektördeki kamu tekelini,
çokuluslu sigara devlerine
bırakmayı amaçladığı id-
dia edıliyor.
Aynca Tekel'in yabancı
sigara tekellenne satılma-
sı durumunda tütün üretı-
cilerinin ve sektörde çah-
şanlann çok zor durumda
kalacaklan belirtiliyor.
Ziraat Mühendisleri Oda-
sı(ZMO]BaskanıveHa-
cettepe Ûnıversitesi Gıda
Mühendisliği Bölümü Öğ-
retim Üyesi Prof. Dr.Gü-
rolErgin. Tekel'in sürek-
li yükselen kânnın "Baa
kesimlerin iştahını kabart-
uğmı" ileri sürdü. Ergin,
özelleştirmeye neden ola-
rak gösterilen gerekçelerin
hiçbirinin Tekel için geçer-
li olmadığını söyledi.
Mülkiyetin devri yoluy-
la yapılacak özelleştirme-
nin. "Neönlem ahnırsa alın-
sm,yönetimde,üretimdeve
TEKEL'inkârçizelg^p
sa tasansı gündemde. Yasa taslağı-
nın kabul edilmesi durumunda. si-
gara yüzünden sağhğı zarar gören-
lerin yararlanabileceği 15 mihar
dolarlık birfonkurulacak."
Türkiye'de sattşlar artıyor
Marlboro, Parliament, L&M,
Chesterfield sigaralannı üreten
ABD kökenli Philip Morris firma-
smın Sabancı Holding ile kurduğu
PhilSa adlı ortaklık, son üç yılda
hızla gelişti.
Dörtte üçü Phılip Morris'e ait
olan ve dağıtım ve pazarlama bi-
rimlerine de sahip Philip Morris-
SA 1996"da Türkiye sigara paza-
nndakı payını 95'e göre 4.3 puan
arttırarak yüzde 19.2'ye ulaştırdı.
Philip Morris Sabancı Sigara ve
Tütün Sanayi Şirketi, lSO'nun 500
büyük fırma genel sıralamasında
1994'te lö.durumdayken 1995'te
10, 1996'da da 9. sıraya yükseldi.
PhilSa, geçen yıl 500 büyük özel
fırma sıralamasında bir basamak
yükselerek 3. sırada yer aldı.
Philsa'nın üretimden satışlan
19% yılında bir önceki yıla göre
TL bazında yüzde 130 artarak KDV
hariç 52.5 trilyona yaklaşmış du-
rumda. Şırketm, kapasıtesinı 28
milyar adede ulaştıran ve 200 mil-
yon dolardan fazla yatınm yapılan
pazarlamada inisiyatiıîn ço-
kuluslu şirkederin efine geç-
mesiyle" sonuçlanacağını
ifade eden Ergin, yeni hü-
kümetin de özelleştiımeden
yana olduğunu, Tekel'in sa-
tışı durumunda alım için
en kuvvetli adayın da Sa-
bancı Holding ile ortaklığı
olan dünya liderlerinden
Philip Morris şirketinin ol-
duğunu belirtti.
Uluslararası tekellerin
büyük oranda Amerikan
tütünü kullandığını söyle-
yen Ergin. çokuluslu siga-
ra tekellerinın yerel piyasa-
yı ele geçirmeleri durumun-
da Türkiye'de tütün üretimi-
nin duracağını ve 2.5 mil-
yon dolayında kişinin işsiz
kalacağını belirtti.
lzmir Torbalı'daki tesislerinin ek bö-
lümleri ise salı günü Milli Savun-
ma Bakant İsmet Sezgin'in de ka-
tıldığı bir törenle açılmıştı.
Winston, Monte Carlo, Camel
ve Salem sigaralannın üreticisi R J
Reynolds yetkililerinden alınan ve-
rilere göre ise şirken'n Türkiye'de-
ki satışlan son 3 yılda4katınaçık-
mış bulunuyor. Yine yetkililerin
veriJerine göre, Reynolds'ın sanş ra-
kamlan 1993'ten 1994'e yüzde 72,
1994'ten 1995'e yüzde 48,1995'ten
1996'ya ise yüzde 78 arth.
Ziraat Mühendisleri Odası Baş-
kanı ve Hacettepe Ünıversitesi Gı-
da Mühendisliği Bölümü öğretim
üyesi Prof. Dr.Gûrol Ergin. Ame-
rika'da sigara tüketimi azalırken
üretimin arttığını belirterek
"ABD'de 1976-80 döneminde 620
milyar adet olan sigara tüketimi.
1995'te487 milyar adetdüzeyine in-
dL Tüketimdeki azahşa karşıhk, ay-
DIdönemde üretim 694 miharadet-
ten 745 milyar adede çıku" dedi.
Toplumlarda bilinç düzeyı yük-
seldikçe kendi sağlıklannı her şe-
yin önüne aldıklannı söyleyen Gü-
rol Ergin, bu ülkelerde sigara üre-
timinin giderek azaldığını, azgeliş-
miş ülkelerin hemen tümünde ve
de Türkiye'de ise sigara tûketimi-
nin arttığını ifade etti.
D O S T U / SADULLAH USUMİ
Yabancı sigaraya karşı savaş açıldı
G
eçen yıl çıkanlan Tütün ve Tü-
tün Mamullerinin Zarariannın
önlenmesi" ile ilgili yasanın ka-
bul edilişinin birind yıldönümün-
de Istanbul'da çeşitli etkinlikler düzen-
lendi. Ama, ne yazık ki hükümet yetkilile-
ri ve medya olağanüstü ciddi hazırlanan
bu programlara yeterince ılgi gösterme-
di. Düzenlemekurullannınveyüzlercebi-
lim adamı ve uzmanın çabalan da böyle-
ceboşagitti... H _ _ "
Etkinlikterin en önemlisi 'Sigara veSağ^
lık Ulusal Kongresi" idi. Kongre düzenle-
me kurulu başkanı Prof. Nazmi Bilir, sek-
retaryadan Prof. Elrf Dağlı, Prof. Feyza
Erkan, Prof. Erol Sezer iki gün süren
toplantılann başanlı ve amaca uygun geç-
mesi için insanüstü bir gayret gösterdi-
ler. Ama, asıl amaçlan, toplantıdaki et-
kinliklerin kamuoyuna yansımasıydı.
Tabii, televizyon ve gazeteler, uzman-
lann konuşmalannı ve düzenleme kuru-
lunun açıklamalannı yayımlamayınca, asıl
amaca ulaşmak mümkün olamadı. Bu
arada Cumhurbaşkanımız Süleyman De-
mirel de eleştirilere hedef oldu. Seneler-
den beri hemen her gün üç beş açılışa gi-
den, temeller atan, kurdeleler kesen Cum-
hurbaşkanımızın Türkiye'nin ve halkmm ge-
leceğini ilgilendiren böylesineönemlitop-
lantıya katılmayışı büyük bir eksikJikti.
Kongrenin en ilginç yanı, Türk tütün
üreticilerinin haklannı savunan kadrolar ile
sigaraya karşı savaş açanlann güçbirliği
yapmasıydı. Bugüne kadar tütün üretici-
lerinin haklannı savunanlar, konuya sağ-
lık açısından yaklaşanlarla bir araya ge-
lemiyorlardı. Sigaranın insan sağlığına za-
rar verdiğini iddia edenler de tütün üreti-
cilerinin haklannı savunanlara sıcak bak-
miyoHafdı.' — -*"
Ancak," çokuluslu yabancı firmaların
Türk tütün ve sigara piyasalannı ele ge-
çirmek için atağa kalkması, ardından da
TEKEL'e ait sigara fabrikalannı ele geçir-
mek için Türk yetkililerle pazarlık masa-
sına oturmalan sigaraya savaş açan der-
neklerin bile tepkisine yol açtı...
İlk büyük tepki de üniversitelerden gel-
di. Öğretim üyelerinin kurduğu TORAKS
derneği 1997 yılı başında önce Istan-
bul'da, sonradaAnkara'da yapılan iki bi-
limsel toplantıda, yabancı tütün ve siga-
ra ithalatının zamanla Türk tütününe ve
ekonomisine darbe vuracağı görüşü ağır-
lık kazandı.
Aynca, bu konuda çalışan diğer kuru-
luşlarla da işbirliği yapılması kararlaştınl-
dı. Nitekim, ıstanbul'da 30 kuruluşun kat-
kısı ile düzenlenen "Sigara ve Sağlık Ulu-
sal Kongresi'nde yabancı sigara ve tü-
tün firmalannın geri kalmış veya geliş-
mekte olan ülkelerde nasıl yerleştikleri ör-
neklerle anlatıldı.Dünya Sağlık Örgütü'nün
görüşlenni Neil E. Collishavv, Kanada'da
tütün kontrolü ile ilgili çalışmalan Merv
Ungrain açıkladı. Dünya sigara ile sava-
şanlar örgütünün temsilcisi Davit Simp-
son ise çok düşündürücü bilgiler verdi,
benzetmeleryaptı...
Davit Simpson çokuluslu yabancı tü-
tün ve sigara tekellerinin çok güçlü oiduk-
lannı, Türkiye'de başlatılan savaşı kazan-
manın zor okjuğunu iddia etti.
Hatta, Ingiltere'de bazı başbakanlann,
ilgili bakanlann ve yüksek bürokratiann gö-
revlerinden aynldıktan sonra Ingiliz siga-
ra firmasının yönetim kurullanna büyük ma-
aşlarta atandıklannı söyledi. Özellikle iki
eski Maliye Bakanı'nın yönetim kurulla-
nnda görev almasını çeşitli esprilerle süs-
leyerek eleştirdi.
Davit Simpson sözlerini şöyle tamam-
ladı: "Üsteliköu Ingiliz firması dünyanın en
büyüğü bile değil. Daha da büyükleri
var..."
İki gün süren çalışmalar sırasında 4 pa-
nel ve bir konferans vardı. Panelistlerden
biri de Istanbul Barosu'nun eski başkan-
lanndan Turgut Kazan'dı. Turgut Kazan
adeta soru yağmuruna tutuldu. Dinleyi-
cilerin en büyük tepkisi, yasak olduğu
halde, yabancı sigara firmalannın cadde
ve marketlerde reklamlannı teşhır edebil-
mesiydi. Hatta, bazı dinleyiciler polise ve
savcıhklara başvurduklan halde reklam-
lan kaldırtamadıklannı ilen sürdüler..._Ege
Tütün Platformu Başkanı Orhan Özet
ise, TEKEL'in özelleştirilmesi halindeAme-
rikan, Ingiliz ve Fransız sigara tekellerinin
Türkiye'de piyasalan elegeçirdikten son-
ra Türk tütününün de üreticisinin de yok
olacağını ileri sürdü...
Sonuçta, sigaraya karşı savaş açan 30
kuruluş ile yabancı sigara ve tütüne kar-
şı örgütlenen 9 kuruluş ortak çalışma ka-
ran aldılar. Bilimsel danışma kurulunda
27 profesör ve bir doçent var. Turgut Ka-
zan da hukuki çalışmalan sürdürecek ve
danışmanlık yapacak...
Kongreye katılan yabancı uzmanlar,
özellikle Dünya Sigara ile Savaşanlar Der-
neği Başkanı Davit Simpson, yabancı si-
gara firmalannın büyük reklam kampan-
yası yaparak insanlan özendirdiklerini id-
dia ettiler. Davit Simpson bu arada çok
etkileyici bir benzetme daha yaptı:
"Benim ülkemde sigara içenlerin sayı-
sı azaldıkça, sizin ülkenizde sigara içen-
lerin sayısı artacaktır." •
Kalit<k
Büyük Ödiflü Arçeük'm
Ekonomi Servisi - Türk Sa-
nayicilen ve İşadamlan Der-
negi (TÜSİAD) ve Kalite Der-
neği (Kal-Der) tarafından bu
yıl beşincisi verilen "Kalite
Bü\ükÖdülü"nü Arçelik ka-
Arçelik
1955 yılında çelik ofis
eşyası üretmek için
kurulan Arçelik, bugün
200 trilyon liralık ciroya
sahip. Beyaz eşya
üretiminde Avrupa'da ilk
7 şirket arasında sayılan
Arçelik'inhedefi2O05
yılında ilk 5 arasına
girebilmek. Arçelik, bu
yıl İSO Çevre Odülü'nü
de kazanmıştı.
ipek Kâğıt
1970 yılında Selpak
markasıyla üretıme
başlayan fırma.
Türkiye'nin temızlik
kağıdı ihtiyacının yaklaşık
üçte ikisini karşıhyor.
Yıllık üretim kapasitesi 35
bin ton olan firmada 350
bin kişi çalışıyor.
zandı. Avrupa kalite ödülleri
baz alınarak buyıl iöc kez oluş-
turulan "Başarı Ödülü" ise
Eczacıbaşı bünyesindeki Ipek
Kâğıt'a verildi.
TÜStAD Kal-Der Ulusal
Kalite Ödülleri, dün akşam
Lütfi Kırdar Kongre Merke-
zi'nde düzenlenen törenle sa-
hiplerine verildi.
Toplam kalite yönetimı ve
ekonomi yönetiminde kalite
konulu 6. Ulusal Kalite Kong-
resi'ne bu yıl Türkiye'den ve
dünyadan uzman 108 konuş-
macı katılarak son gelişmele-
ri ve teknikleri tartıştılar.
ilk olarak 1992 yılında 400
izleyiciyle toplanan kongre-
ye buyıl 2000'in üzerinde ka-
tılım gerçekleşti.
Bu yıl ödül için 12 firma
başvuruda bulundu ve 5'i fi-
nale kaldı. Arçelik ve İpek
Kâğıt'ın yanı sıra Ardem. Tür-
kiye Elektrik Endüstrisi ve Er-
ciyas Biracılık da finalistler
arasında yer ahyordu. Kalite
Büyiik Odülü'nü kazanan Ar-
çelik, daha önce 3 kez başvu-
ruda bulunmuş ve 2 kez finale
kalmıştı.
VTfl
- KalDer
1997 Kalite Büyük Odülü'nü Arçelik adına Genel
Müdür Mehmet Ali Berkman aldı.
Taner, IMF temaslarına başladı
'Kriz yok?
her kesim
sıkıntıya girecek'
FUAT KOZLUKLU
\VASHINGTON - IMF.
Dünya Bankası ve ABD yö-
netimiyle temaslarda bulun-
mak üzere Washington'da
bulunan Devlet Bakaru Gü-
neşTaner, Türkiye'nin cid-
di sorunlan bulunduğunu
ve uygulanacak orta vadeli
program nedeniyle, her ke-
simin "süantiya" gireceği-
ni söyledi.
Washington'da Türk ga-
zetecilere açıklamalarda bu-
lunan Taner, gezisinin bir
anlamda Başbakan Mesut
Ydmaz'ın aralık ayı sonla-
nna doğru ABD'ye yapaca-
ğı gezi öncesinde "havayı
koklamak" olduğunu be-
lirtti. Taner, IMF ile klasik
anlamda bir stand-by ko-
nuşmaya gelmediklerini, bir
süredir devam eden danış-
malann süreceğini tekrar-
layarak "Sdonbda ohıp da
para ahp kendini düzeltme-
ye gelen bir heyet değiliz.
Tam tersi profesyonel ola-
rak IMF ile konsültasyon
yapma hakkumzı kullanı-
yonız" dedi.
Taner, "Orta vadeli istik-
rar programı uygulamaya
başladığımız zaman, bu
programdan bugüne kadar
sikıntı çeken vatandaşa ila-
veten Türkiye'de her kesimin
etkileneceği bir ortama gi-
riyoruz demektir" dedi.
Devlet bürokrasinın ge-
reksiz harcamalannı kısma-
sı gerektiğinı ve dış temsıl-
ciliklerde gerekli olmayan
masraflann kısılmasını da
ele aldıklannı anlatan Ta-
ner, bu konuda yeni bir sis-
teme geçtiklenni söyledi.
Güneş Taner, "çok etkili
bir kişi olan" ABD Hazine
Bakan Yardımcısı Larry
Sunımers ile görüşeceğıni
de ifade etti.
Ses çıkaran'ın parası iade edilir!
E
ylül ayında, Adana'da Ihlas
Organizasyon'un 25 ay vadeli
olarak Broadvvay otomobil
kampanyasına katılan okurumuz
Mehmet Koyuncu, aynlma karan
verınce ödediği 210 milyon
liradan yüzde 15'lik (katılma payı
dışında) bir kesinti yapılacağını
öğrenmesi üzerine bizi aradı.
Yazdığı mektupta, Enver Ören'e
güvenerek bir ay önce araba
kampanyasına kayrt olduğunu ve
210 milyon lira yatırdığını
anlatmış. Koyuncu, hesapta
olmayan bazı problemlerden
dolayı aynlmak istediğinı firmaya
bildirmiş ve parasını geri istemiş.
Kendisine verilen yanıtın, paranın
Cumtturlyot Oazatasf
1 Türkocağt Cad 39/4 1
CağaloğTu/ISTANBUL.
t TEL 5 72 O5 O5 '
f=AX 514 OY 5 1 ;
sadece 153 milyon lirasının iade
edilebileceği yönünde olduğunu .
söyleyen Koyuncu,
organizasyona bir tanıdığının
tavsiyesi üzerine katıldığını ve
sözleşmeyi okumadan imzalamak
durumunda kaldığını anlatıyor.
Sözleşmede yüzde 15'lik
kesintiye yer verildiğini belirten
Koyuncu, başka firmalarda bu
uygulamanın olmadığı kanısından
hareketle ödemesıni yaptığını
ifade ediyor.
Koyuncu'nun şikâyeti üzerine
aradığımız Ihlas Organizasyon
yetkilileri, uygulamada katılma
payı dışında yüzde 15'lik kesinti
yaptıklannı, buna karşın söz
konusu müşterınin parasından
kesinti yapılmayacağını,
Koyuncu'ya 210 milyon liranın
180'inin Iş Bankası Islahiye
Şubesi'ne yatırılacağını (hatta
yatırılmış olabileceğini) söylediler.
Sonucu ilettiğımiz Koyuncu,
parasını aldı. •
YORUM
OZTİN AKGUÇ
Vergi Gelirleninin
Çözümlenmesi
Ocak-Eylul/1997 dönemine ilişkin olarak açıkla-
nan genel bütçe geliıieri içinde yer alan vergi gelir-
lerinin tahakkuk ve tahsilat rakamlan, Türkiye'de
vergi düzenlemesinin gerekli olduğunu ortaya koy-
maktadır. Vergi gelirleri içinde dolaylı vergiler önem-
li pay taşıdığı gibi gelir vergisi de daha ağırlıklı bir şe-
kilde kesinti (tevkifat-stopaj) yoluyla tahsil edilen bir
vergi şeklini almaktadır. Yıiın ilk dokuz ayında vergi
gelirlerindeki gelişmeler, ana hatlan ile şöyle özetle-
nebilir.
* Vergi gelirleri bir önceki yılın eş dönemine gö-
re yüzde 104.2 oranında artmıştır.
Ocak-eylül döneminde vergi gelirleri cari fıyatlar-
la bir önceki yılın eş dönemine göre yüzde 104.2 ora-
nında artarak 3.081.2 trilyon TL'ye yükselmiştir. Ver-
gi gelirierinde artışın fıyat artış hızının üstünde olu-
şu, reel vergi artışı olduğunu göstermektedir. Bu ar-
tışın çok önemli bir bölümü esas itibanyla ücretlile-
rin gelirierinden kaynakta kesilen gelir vergisinden
kaynaklanmıştır.
•*• Vergi getırlerinin yüzde 58.6'sını dolaylı vergiler
oluştururken gelir ve servetten alınan vergilerin pa-
yı yüzde 41.4 düzeyinde kalmaktadır.
Yılın ilk dokuz ayına ilişkin verilere göre toplam ver-
gi gelirleri içinde gelir vergisinın payı yüzde 31.3, ku-
rumlar vergisinın payı yüzde 9.1, servetten alınan ver-
gilerin payı da sadece yüzde 1.0'dir. Buna karşı mal
ve hizmetlerden alınan vergilerin payı yüzde 41.2, dış
ticaretten alm^n vergilerin payı da yüzde 17.4'tür.
Dahilde alınan KüV, ek vergi ile birlikte, mal ve hiz-
metlerden alınan vergilerin yüzde 45.7'si, toplam
vergi gelirterinin yüzde 18.8'ni oluşturmaktadır. Ithal-
de alınan KDV, dış ticaretten alınan vergilerin yüzde
84.4'ünü, toplam vergi gelirlerinin de yüzde 14.7'si-
ni sağlamaktadtr. Böylece KDVnin toplam vergi ge-
lirleri içindeki payı, yüzde 33.5'e ulaşmaktadır.
* Gelir vergisinin yüzde 86.7'si kaynakta kesinti
yolu ile tahsil edilmektedir.
llke olarak beyana dayanan gelir vergisi, ülkemız-
de kaynakta kesinti (tevkikaf, stopaj) yolu ile tahsil
edilmektedir. Yılın ilk dokuz ayının sonuçlarına göre
kaynakta kesinti yolu ile tahsil edilen gelir vergisi, top-
lam gelir vergisi tahsilatının yüzde 86.7'sine ulaşmak-
tadır. Kaynakta kesintinin omurgasını da ücretlerden
kesilen gelir vergisi oluşturmaktadır. Kaynakta kesi-
len gelir vergisi. bir önceki yılın eş dönemine göre
yüzde 115.0 gibi önemli artış göstermektedir.
* Beyana dayanan vergiler, toplam vergi gelirle-
rinin yüzde 7.5'ini oluşturmuktadır.
Türkiye'de tüm işadamlarının, kurumlann (banka-
lar, holdingler, KlT'ler dahil), serbest meslek kazan-
cı sahiplerinin, büyük taşınmaz mal gelirleri alanla-
nn daha genel bir anlatımla yıllık beyanname vermek-
le, gelirierini beyanname ile bildirmekle yükümlü
olanlann ödedikleri vergi tutan, toplam vergi gelirle-
rinin sadece yüzde 7.5'idir. "Vergi ödüyoruz" caka-
sının, vergi ödülleri törenlerinin gerçek yüzü budur.
Türkiye'de yıllık beyana dayalı olarak ödenen vergi-
lerin oranı, son derece düşüktür ve düşme eğilimi
göstermektedir. Kamuoyunda yanlış izlenimler uyan-
dırılmamalıdır. Kuşkusuz Türkiye'de beyannameli
mükelleflerin sayısı bir ölçüde arttırılmahdır, ama
esas beyan edilen gelirterin düzeyi yükseltilmeli, da-
ha gerçekçi hale getirilmelidir.
Türkiye'de vergi gelirleri, vergi düzenlemeleri ko-
nusunda fazla iyimseriiğe, hayale kapılmamak ge-
rekir. Ülkemizde vergi dairelerinin kapasitesi bellidir.
Bunlar yetersiz sayıda olan beyannameli mükellef-
leri dahi gereğince izleyememektedir. Aynca genel-
leştirelim, hepimizin vergiye bakış açısı bellidir. Tür-
kiye'de vergi oranlan yüksek; devlet, gelirleri savur-
ganca kullanıyor gibi özürier, kendimizi ya da kamu-
oyunu kandırmaktan başka bir anlam taşımaz. Böy-
le olmakla beraber, yapılması, alınması gereken ön-
lemler vardır. Bunlar arasında beyannameli mükel-
leflerin daha iyi denetlenmesi, gerçek gelirierine ula-
şamadığımız kişileri götürü yollarla vergilendirme,
menkul sermaye iradı sahipterinin, daha genel bir de-
yişle rantiyenin vergi ayncalıklannı azaltma, ucretler
dışında kaynakta vergi kesinti oranlannı yükseltme,
alınması gereken önlemler olarak görülmektedir.
Kaygım odur ki vergi konusunda ayartılara kapılıp sis-
temi daha da işlemez, daha az vergi toplanır hale ge-
tirme yönünde değışmeler, düzenlemeleryapılmasıdır.
O ^ n "
^ I
O Q
hU OQQ
l°jnl nnn
y
l 00
Kooperatiflerde
vergi telaşı
ANKARA (AA) - Ko-
nut kooperatifi yönetici-
leri, vergi muafıyeti sağ-
layan yasalann uygula-
ma sürecınin yıl sonunda
sona erecek olması nede-
niyle panik yaşamaya baş-
ladı.
Türkiye Kent Koope-
ratifleri Merkez Birliği
(TÜRKKENT) Genel
Başkanı Oğuz Soydan.
yaptığı açıklamada. ko-
nut kooperatiflennm bü-
yük bir açmazla karşı kar-
şıya kaldığını belirtti.
1984 yılında vatanda-
şın kooperatifler eliyle
konut sahibi yapılmasını
teşvik amacıyla çıkanlan
ve konut kooperatifleri-
ne her türlü vergi, resım
ve harç muafiyeti getiren
2982 sayılı kanun ile
KDV istisnası sağlayan
3065 sayılı kanunun uy-
gulama süresinin yıl so-
nunda sona ereceğini ha-
tırlatan Soydan, hüküme-
tin yeniden süre uzatımı-
na gitmesini istedi.
Bundan önce 3 kez yi-
nelenen süre uzatımlan-
nın, gerek dar ve orta ge-
lirlilerin konut edinmesi.
gerekse devam eden ko-
operatif inşaatlannın ya-
nm kalmaması için yeni-
den yapılması gerektiği-
ni kaydeden Soydan. sü-
re uzatımı yapılmadığı
takdirde. dargelirli geniş
bir kitlenin konut edin-
me umutlanm zora soka-
cağını söyledi.
Soydan, "Vergi muafi-
yetinin kakünlmasıylaya-
şanacak en önemli sonın
konut yapı kooperatifleri-
mizin konut>apuncılan De
mahkemelik olmalandır.
Çünkii konut yapımcıla-
n ile yapılan sözleşmeler-
de geçerli muafiyet hü-
kümlerinc göre madde-
leryer alnııştır. Bu yüzden
ortava çıkacak maliyet ar-
üşlan. büv ük ihtilaflar ya-
ratacak, konut malivetle-
rinde yüzde 30'dan az ol-
mamak üzere artışlar gö-
rülecektir. Bu durumda
on binlerce konut koope-
ratifi batağa saplanır, her-
kes birbiriyle mahkemelik
olur" dedi.