Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 8 EKİM 1997 ÇARŞAMBA
8 DIŞ HABERLER
Küba'daki Sovyet füzelerinin çekilmesi karşılığında Türkiye'deki füzeleri çekmeyi kabul eden Kennedy'ye danışmanının tepkisi
'Tüıidye'yi satmış olmayacak ırnyız?'Dış Haberler Servisi - Dünya, bundan tam
35 yıl önçe, Küba'daki füze krizi sırasmda
nükleer savaşm eşiğinden dönmüştû... Hatta,
nükleer savaşa hiç o dönemde olduğu kadar
yaklaşılmadı bir daha. Kriz, Sovyetler Birli-
ği'nın, Küba'ya nükleerbaşlıklı 72 balistik fü-
zeyi gizlice yerleştirmesiyle başladı. ABD'nin
büyük bır bölümünü temizlemeye yetecek
güçteki füzelerin yerlerinı Amerika'nın U-2
casus uçaklan tespit etti. Başkan John F. Ken-
nedy, 16 Ekim 1962 günü, Ulusal Güvenlik
Konseyi Gst Düzey ÎComitesi adını verdiği
kurulda. üst düzey danışmanlanyla 13 gün
sürecek kriz görüşmelerini başlartı. Beyaz Sa-
ray'da gizlice buluşan 'akıl adamlar' tartışma-
lar sırasmda "şahJnler" ve "güvercinler'' ol-
mak üzere ikiye aynlırken Kennedy, kimse-
ye duyurmadan görüşmeleri teybe aldı.
Time dergisı. 13 ekim tarihli sayısında Ken-
nedy'nin teybe aldığı bu görüşmelerin, kısa
bir zaman önce deşifre edildiğinı duyurdu.
Tutanaklann ılk kopyası gelecek hafta ABD'de
yayımlanacak. Tarihçi ErnestR. May ve Phi-
lip D. Zefiktm' un yayıma hazırladığı 700 say-
fahk kitap The Kennedy Tapes (Kennedy'nin
Kasetleri) adım taşıyor.
Kennedy'nin önde gelen danışmanlan. za-
af göstermek istemeyen, askeri müdahale yan-
lısı şahinler arasında yer alıyordu. Kennedy
ise temkinli bir tutum benımsemışti. Bır an-
• Küba krizi
sırasında ABD
Başkanı John
Kennedy'nin
danışmanlanyla
yaptığı
konuşmalann
tutanaklan
yayımlanıyor.
Kitapta Türkiye'yi
de ilgilendiren
bölümler bulunuyor.
laşmaya varabilmek için Sovyet lideri NDdta
Kruşçev'in isteği doğrultusunda, ABD'nin
Türkiye'deki orta menzilli 15 Jüpiter fîizesi-
ni geri çekmesini bile akılhca buluyordu. Uzun
süren tartışmalar sonucunda Robert Kennedy,
Sovyet Büyükelçisi Anatoti Dobrinin'ın yanı-
na gönderildi. İlettiği mesaj şuydu: *Jüpiter
füzeleri çok vakında Türkiye'den çekUecek."
Tutanaklann, Time dergisinde yer alan ve
Türkiye ile ilgili ateşli tartışmalann da yer al-
dığı bir kısmı şöyle:
16 eldmDanışmanlannı Beyaz Saray'da
toplayan Başkan Kennedy, Knışçev'i "Tan-
n'yı oynamak"la suçlar. Doğrudan bir aske-
ri müdahalenin Sovyet misillemesine yol aça-
cağı beiirtilir.
18 ekim. Başkan, SSCB'den daha güçlü sı-
lahlann gelmesini önlemek üzere Küba'run de-
nızden ablukaya alınmasına karar verir.
19ekim. Başkan, kuvvet komutanlannı ça-
ğınr. Hepsi "şahinler" sınıfinda yer alan ko-
mutanlar bir işgalle desteklenecek hava sal-
dınsından yanadır. Başkan Kennedy, Sovyet-
ler'in bir misilleme yaparak Berlin'i ele ge-
çirecekleri olasılığı üzerinde dunır.
22 ekim. Başkan televizyonda halka hita-
ben yapnğı konuşmada, Küba'dan ateşlenecek
bir nükleer füzenin Sovyetler'in ABD'ye sal-
dınsı olarak algılanacağı uyansında bulunur.
27 ekim. Kruşçev. Kennedy'ye yazdığı bir
mektupta. Küba'yı işgal etmeyeceğine söz
vermesi durumunda füzelerini çekebileceği-
ni söyler. Kamuoyuna yaptığı açıklamada da
ABD'nin Türkiye'deki 15 Jüpiter füzesini ge-
ri çekmesini ister.
Gelişmeler üzerine Kennedy'nin danışman-
lanyla yaptığı konuşma özetle şöyle:
Başkan Kennedy: Birincisi, Türkiye'deki
füzelen geçen yıl geri çekmeye çalıştık, çün-
\BD Başkanı, danışmanlanyla
toplantılannı gizlice kaydetniiş.
kü askeri açıdan bir faydalan yok. tkincisi, ak-
lı başında herhangi bir kimseye bu adil bir an-
laşma gibi görünecektır.
MüsteşarGeorge BaD: Türklerle konuşsak,
yani dıyorum ki. bu hıç de sonuç getiren bır
çözüm olmayacaktır.
Başkan Kennedy: Zaten iş yetennce kan-
şık George. Bizi fena kıstırdı. _
Bundy: O zaman, çıkarlanmız uğruna ken-
di müttefıklerimizi satmaya çahştığımız açık-
ça ortaya çıkacaktır.
Başkan Kennedy: Kendimizi kandırmaya-
lım. Ellerinde çok iyi bır koz var, bu yüzden
öneriyi halka açıkladılar. Küba'daki füzelerin
sökülmesinı, Türkiye'deki aynı füzeleri geri
çekerek sağlayabilecekken Küba'yı işgal ede-
meyiz. çok kanlı ve meşakkatli bir iş olur.
RobertKennedy: Ola kiyann birNATOtop-
lantısı düzenlense... Bazı şeyleri riske attığı-
nızı kabul ediyorum, çünkü İcimi müttefıkler,
"sız çıldırmışsınız" diyecekler.
Başkan Kennedy: îki üç gün içmde Berlin'in
ele geçirilmesine veya Türkiye'ye saldınlma-
sına yol açacak bir askeri çarpışma çıkabıle-
ceğinin farkında değiller. Kan dökülmeye baş-
ladı mı, herkesin cesaretinin ne süratle tüken-
diğını hepimiz biliyoruz, NATO'da olacağı da
farklı değil.
Toplantıya ara verilmiştir...
Robert Kennedy: tşler nasıl gidiyor Bob?
McNamara: Fena değil. ya sen nasılsın?
Robert Kennedy: lyiyim.
McNamara: Kafanda hiç soru ışareti varmı?
Robert Kennedy:Şey... Hayır. Yapabilece-
ğimiz tek şeyı yaptığımız kanaatindeyim.
28ekim. Kruşçev. kamuoyuna yaptığı acık-
lamada Kennedy'nin Küba'yı işgal etmeye-
ceği şeklindeki vaatlerini kabul ettiğini ve
Küba'daki bütün saldın amaçlı silahlannı sö-
keceğini bildinr. Kennedy'nin Türkiye'deki
füzelerin çekıleceğınedair verdiği kişisel söz-
leri açıklamaz.
Savaşm içinde büyüyen çocuklar, ergenlik çağına gelmeden öleceklerine inanıyorlar
Afgan çocuklar ölüıııü bekliyorDış Haberler Servisi - Afganis-
tan'da yıllardır süren çatışmalar,
başkent Kâbil'de yaşayan çocuklar-
da ciddi travmalara neden oldu.
UNICEF' in yaptığı araştırmaya gö-
re Kâbil'deki çocuklann dörtte üçü,
ergenliğe ulaşmadan öleceklerine
inanıyor.
Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu
(UNICEF) tarafindan yapılan ve so-
nuçlan dün yayımlanan araştırma,
Kâbil'de yaşayan çocuklann hemen
hemen hepsinin uç noktalarda şid-
dete maruz kaldığını ve hayatta kal-
ma şanslannın bulunmadığına inan-
dığını ortaya koydu. UNICEF'in
çalışması, bu konuda yürütülen ilk
araştırma olma niteliğı taşıyor.
Yaşlan 8 ile 18 arasında değişen
300'ün üzerinde çocukla yapılan
kapsamlı görüşmelerden elde edi-
len bulgulara dayanan çalışma, ço-
cuklarda derin psikolojik yaralar
açan bır dizi vahşeti gözler önüne
seriyor.
Çalışmaya katılan çocuklann üç-
te ikisi roket saldınlannın yol açtı-
ğı ölümlere tanık olmuş ya da par-
çalanmış cesetler görmüş. Çocuk-
lann yansı başkalanna yapılan iş-
kenceye ya da toplu ölümlere tanık
olmuş.
Yüzde 70'ten fazlasının ailesin-
den en az bir kişi çatışmalar sırasın-
da ölmüş. Çocuklann yüzde 9O'ı
hayatını bir çatışmada kaybedece-
ğine inanıyor. Yüzde 66'sı ergenli-
ğe ulaşmadan öleceğini düşünüyor.
Çalışmadan elde edilen bulgular,
geçen dörtyıl içindebaşkent Kâbil'i
ele geçirmek için verilen savaşlann
etkileriyle ilgili önemli ipuçlan ve-
riyor.
UNICEF raporunun yazan Ley-
la Gupta ^Çalışmadan ekleettigimiz
en önemli bulgulardan birisi,çocuk-
lann geçjrdiği travmanın kronik ul-
duğudur" dedi. Raporda, çocuklar-
daki travmanın, 1992 ile Taleban'ın
Kâbil'in kontrolünü ele geçirdiği
1996 yıllan arasında meydana gel-
dıği belirtiliyor. Raporda. neredey-
se bütün çocuklann uzun dönemli
psikolojik bozukluklardan yakındı-
ğı ifade ediliyor. Gupta "Bu çocuk-
lann duygusal geüşiminde şiddetin
çok büyük bir rotü var, bem kendi-
lerine bakıslannı hem geleceklerini
geri dönülemez bir biçimde etkile-
miş" şeklınde konuştu.
Şu anda harabeye dönen Kâbil, sa-
vaşın en şiddetli geçtiği 1993-95
yıllan arasında, bır günde yüzlerce
roket ve havan topu saldınsına he-
Afgan çocuklan
savaşa gözlerini
açtüar, savaşla
büyüdüler.
tnsamn insana
> aptığı. bu
çocuklann
ruhunda
onanhtıaz
yaralar açti.
Şimdi büyülT
çoğunluğu bir
çanşmada
hayannı
kaybedeceğine
inanıyor.
defoldu. Kâbil'ingüneyindedeso-
kak çatışmalan aralıksız sürdü.
Şehir, ilk kez nisan 1992'de Mos-
kova destekli rejimin çökmesi üze-
rine iktidan ele geçirmek isteyen
Gulbeddin Hikmetyar'ın lideri ol-
duğu Hizbi Islami fraksiyonu tara-
findan bombardımana tutulmaya
başlamıştı.
Yurttaş Hüsamettin CindöTûk!
Yurttaş İsmet Sezgin!
Bız, parlamentoda mılletvekilleri yoluyla temsil edilen sade yurttaşlarız Btz, dokunulmazlıkların
görüşülecegi Karma Komisyon'a -üye vermeyen partıler yerine- üye veremeyiz. Ama çetelerden
arındınlmış saydam hukuk devletını özlüyoruz. Ellerımiz elektrık düğmelerine bu amaçla gidiyor.
Sayın Cindoruk ve Sayın Sezgin'den de, "yurttaş sorumluluğu" içinde davranmalannı ve her
gece yataklarına uzandıklarında kendilerine şu soruyu sormalarını istıyoruz:
"Bugün Susurluk için ne yaptın?" Â
Dokunulmazlıkları kaldırın
Çetelere dokunun
A Y D 1 N L I K İ Ç İ N
YURTTAŞ GİRİŞİMİ
ANKARA 23. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo: 1995/251 / Karar No: 1997/1
Davacı Milli Eğitım Bakanlığı vekili tarafindan dava-
lılar Fendun Top. Izzet Top, Abdullah Sert ve Semih Yıl-
maz aleyhine açılan alacak davasının yapılan yargılama-
sı sonunda: Sabit olan 108.376.228 lira alacağın kefîl
olan davalılann sorumlu olduklan limite göre
12.106.149 lirasının davalılardan müştereken ve müte-
selsilen tahsiline, bakiye kalan 96.270.079 liranın dava-
lı Fendun Top'tan tahsiline, asıl alacak olan 52.061.567
liranın mesul olduklan limite göre 8.000.000 lirası için
dava tarihinden ıtibaren yürütülecek % 10 faizinin müş-
tereken ve müteselsılen davalılardan tahsiline, bakiye
kalan asıl alacak 44.061.567 lira için dava tarihinden iti-
baren yürütülecek % 10 faizin asıl davalı Fendun
Top'tan tahsiline. fazla istemin reddine 1.532.544 lira
harcın davalılardan tahsiline,
Davacı tarafindan yapılan toplam 4.197.800 lira mah-
keme masrafı ile 3.517.524 lira nispi avukatlık ücretinin
davalılardan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş-
tir.
Işbu ılamın yayımlandıgı tarihten 15 gün sonra tebliğ
etmiş sayılacağından ilandan ıtibaren 15 günlük yasal
süre içensinde adı geçen karan temyiz etmediğiniz tak-
dirde hükmün kesinleşecegi ılanen tebliğ olunur.
16.9.1997.
Ilan olunacak davalı: Semih Yılmaz.
Basın:43182
T.C.
ANKARA GAYRİMENKUL
SATIŞ İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
KIYMET TAKDİR RAPORUNUN
İLANENTEBLİĞİ
DosyaNo: 1997/184 I.Ş.
Ankara 9. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 11.6.1997 gün
1996/75 esas, 1997/616 karar sayılı ilamı ile satılmak su-
retiyle hissedarlar arasındaki ortaklığın giderilmesıne ka-
rar verilen Çankaya 3. Bölge Tapu Sicil Müdürlüğu'nde
kayıth, Çamlıtepe Mahallesi 8128 ada, 1 parselde 255
metrekare miktarlı arsa üzerine inşa edilmekte olan kâr-
gir apartmanda 40/310 arsa paylı 1. kat 5 No'lu mesken
hissedarlanndan Enver Gürkan'ın adresi tespit edileme-
diği, mahkeme ilamı da aynı yolla kesinleşmiş olduğun-
dan adına kıymet takdırraporununılanen tebligıne karar
verilmiştir.
Verilen karar gereğince, gaynmenkule müdürlüğümü-
ze ibraz edilen 25.9.1997 tarihli bilirkişi kurulu raporu
ile 1.500.000.000. -TL kıymet takdiri edildiği, hissedar
Enver Gürkan'ın işbu ilanın yayımı tarihinden ıtibaren
rapor hakkında varsa itirazını ilgili mercie 7 gün içerisin-
de yapması, aksi takdirde bu süreyi takip eden 15 gün so-
nunda kıymet takdır raporunun kesinleşmiş sayılacağı,
kıymet takdiri raporunun tebliğı yerine kaım olmak üze-
re ilan olunur. 29.9.1997
Basın:43176
KARMA RESİM
SERGİSİ
17RESSAM
25 YAPIT
Mustafa Pilevneli, ibrahim
Çiftçioğlu, Ramiz Aydın, Devrim
Erbil, Mustafa Aslıer, Vural
Yıldırım, Sadık Altınok, Hayati
Mismen, Muzaffer Akyol, Veysel
Günay, Mehmet Özet, Umur
Türker, Alptamer Ulukılıç,
Mahmut Çelayir, AN Atakan,
Ahmet Özel, Tanju Alpay.
(Bilim Sanat Galerisi Katkılarıyla)
CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ
Salonlarında
Adres: istiklal Cad. Zambak Sok. No: 4/1
(Aksanat Karşısı) Taksim
ANKARA 10. SULH HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
DosyaNo: 1996/922
Davacı Ahmet Yıldız vekili tarafindan davalılar Satıl-
mış Delıalıoğlu ve H. Muzaffer Özcanoğlu aleyhine açı-
lan izaleyı şuyuu davasında; davanın kabulu ile dava ko-
nusu Ankara Çankaya Bınncı Bölge Tapu sicilinde ka-
yıth ve ımann 26769 ada 7 parsel üzennde bulunan ta-
şınmaz üzerinde bulunan muhtesatlanla birlikte açık ar-
tırma suretiyle umum arasında satılarak satış bedellen-
nin tapu kaydındaki hissedarlara satış bedelindeki yüzde
pay oranlanna göre dağıtılmasına ve taraflar arasındaki
ortaklığın bu şekilde giderilmesıne temyizi kabil olarak
karar verilmiş olup ış bu ilanın adı geçenlerden H. Mu-
zaffer Özcanoğlu'na tebliğ olunur.
Basın: 43036
NAZt İŞBİRLİKÇİSİ PAPON YARGI ÖNÜNDE
Fransa geçmişi
ileyüzleşecek
MİŞELPERLMAM
PARİS-Fransa'nın eski yük-
sek devlet memurlanndan ve
Valer> Giscard d'Estaing dö-
nemi Bütçe Bakanı Maurice
Papon, II. Dünya Savaşı sıra-
sında aralannda çocuklann da
bulunduğu Yahudileri sınırdı-
şı ederek Almanya'daki Nazı
"öJûm" kamplanna gönderil-
melerinde oynadığı rolden do-
layı "insanhk suçu" işledigi
gerekçesiyle bugün yargıçönü- Maurice Papon
ne çıkıyor.
Papötı'un 16 yıl süren bir adli soruştur-
ma soounda ağır ceza mahkemesinde yargı-
lanmasınm, Fransa'nın Alman işbirlikçisi
Vichy döneminin ızlerini silmek için geçmi-
şini sorgulamaya başladığının somut bir gös-
tergesı olduğu belirtiliyor.
Başkent Paris'in bir dönem polis şefliği
görevini de üstlenen 86 yaşındaki Papon'un
en önemli özelliği üst düzey Fransız bürok-
rasisi tarafindan hep yararlandınlmış ve ko-
runmuş olması, bunun yanı sıra ortamın ve
günün koşullanna göre kişilik ve politika-
lannda bukalemum tarzı sürekli bir değişik-
lik içinde olması. Usulsüzlük gerekçeleri ile
birkaç kez iptal edilen davanın nihayet gün-
deme gelmesmin başlıca nedenı, Yahudi na-
zi avcılanyla avukatlann bu olayın peşıni bı-
rakmamalanndan kaynaklaruyor. Papon'un
toplam 560 bin Yahudi'nin yak-
laşık 10 konvoyla Fransa'nın
Bordeaux ve Drancy kentlerin-
den Almanya'daki Auschwitz
toplama kampına gönderilme-
sinde payı olduğu 1981 yılın-
da ortaya çıkmıştı. Bordeaux
lsnnafMahkemesı iddiaMaka-
mı tarafindan hazırlanan bel-
gede. Maurice Papon'un 2.
Dünya Savaşı döneminde Al-
manya ile Fransa arasındaki
"Yahudi karşıtı poütikadan"
tam olarak haberdar olduğuna
işaret ediliyor.
"Zanlılann tutuklu olarak mahkemedfe
hazar bulunmalannı şart koşan" Fransız y»î
salan doğrultusunda 87 yaşındaki Papon'un
evinden aynldığı ve Bordeaux kentinde tu-
tukluluğunun süreceği Gradignan hapisha-
nesine gıttiği belirtildi.
Öte yandan Fransız Polis Teşkilatı
(SNPT)tarafindan dün bir açıklama yapıla-
rak, Fransız polisinin 2. Dünya Savaşı sıra-
sında Yahudilerin toplanarak Nazı Alman-
yası'nm ölüm kamplanna gönderilmesin-
deki rolünden dolayı özıir dılendi. SNPT
Başkanı Andre Lenfant, Fransa'da 750 bin
kişiden oluşan Yahudi Cemaatı'ne gönder-
diği özür mektubunda "2. Dünya Savaşı s-
rasuıda Fransız polisinin Yahudilere karşı
tutumundan dola>ıözürdüiyorve bizieri af-
fetmenizi rica edivoruz" dedi.
Oslo Konferansı'ndan mayınlara yasak çıktı
Mayınlar her yıl bir
milyon kişiyi öldüriiyor
ANKARA (Cıunhuriyet
Bürosu) - Oslo'da yapılan
"Mayın Konferansrnda
ABD, Rusya Federasyonu
ve Çin'in dışındaki 100 ül-
ke, mayınlann kullanılma-
sı, üretilmesi, alım satımı ve
depolanmasını yasaklayan
anlaşmayıbenimsedi. 1975
yılından beri her yıl 300 bi-
ni çocuk olmak üzere 1 mil-
yon kişinin mayınlar nede-
niyle yaşamını yitirdiğine
dikkat çekilirken, halen
dünya genelinde 115 mih/on
patlamaya hazır döşenmiş
mayının bulunduğuna işa-
ret edildi.
UNICEF Türkiye Milli
Komitesi'nden yapılan açık-
lamada, Oslo'da düzenle-
nen "Mayın Konferan-
a"nda 100 ülkenin mayı-
nm yasaklanmasına ilişkin
anlaşmayı kabul ettiği, an-
cak 3 aralıktan itibaren dün-
ya ülkelerinin imzasına açı-
lacak anlaşmanm toplam
40 ülkenin yasama organ-
lannca onaylandıktan son-
ra yürürlüğe girebileceği
kaydedildi. ABD'nin, an-
laşma hükümlerinin savaş
zamanı askıya alınması ve
9 yıl gecikme ile yürürlü-
ğe girmesi yönündeki is-
teklerinin kabul gönneme-
si üzerine çekildiği belirti-
lirken, Rusya Federasyonu
ile Çin'in anlaşmayla ilgi-
li görüşmelere hiç katılma-
mayı tercih ettiğine dikkat
çekildi.
Anlaşma açıklamasında,
"Avda 800 ölüm vakasına
neden olan mavmlar 1975>>
lından beri yilda 1 milyon
öiüme neden oluyor. Bu sa-
ymın yüzde30'unu 15yaşın
alündald çocuklar oluştu-
ruyor. Dünyada şu anda 115
milyon pafJamaya haar ma-
ym. toprak albnda gblenmiş
halde bulunuyor. Bu sayrya
ber yıl 2 milyon mayın ek-
leniyor. Mayınlann büyük
bir kısmı gelişmekte olan
ülkekrin oluşnirduğu 70 ül-
kede bulunuyor. Bu ülkele-
rin 18'ini ise Afrika ülkete-
rioiuştuni)x»f denildi. An-
laşmanjn tanklara karşı üre-
tilen mayınlan kapsamadı-
ğı belirtildi.
Mayınlann yasaklanma-
sı girişimleri Kanada'nın
Ottovva kentinde 19% yılın-
da başlatıldı. Ottovva görüş-
melerinin ardından Günev
Afrika tek taraflı olarak
maym kullanımı. üretimi
ve transferini yasakladı. An-
gola, Malawi, Zimbabwe,
Swaziland ve Mali tarafin-
dan desteklenen bu girişi-
mi, Ingiltere'nin 2005 yılı-
na dek bütün mayın stokla-
nnı imha edeceği yönün-
deki açıklaması izledi. Al-
manya, mayın stoklannm
bu yıl sonuna kadar imha
edileceğini açıklarken, Af-
rika Birliği Orgütü'nce dü-
zenlenen bir toplantıda, 40
Afrika ülkesi kıtanın ma-
yından anndınlmış bölge
olması konusundakı öner-
geyi kabul etti.
DINOZOR
ALMAYI
UNUTMAYINIZ
YARIN BAYİNİZDE
SADECE 50 BİN LİRA