03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 6 EKİM 1997 PAZARTESİ 10 HABERLERIN DEVAMI Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli A A A A A A A A 21 24 20 21 23 21 25 23 Zonguldak PB 17 Antalya Sino|> Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskışehir Konya Sıvas PB SY SY SY A A A A 22 18 18 19 17 16 22 18 A 22 Kars Adana Mersın Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkârı Van A A A A A A PB PB 2H 27 27 26 25 25 19 17 SY 14 Yurdun kuzeydoğu ke- sımlefi çok bulutlu, Orta Karadenız kıyılan, Doğu Karadenız ıle Doğu Ana- dolu'nun kuzeyı yağmur yer yer sağanak, dığer yerteraz bulutlu, Marma- ra'nın doğusu sısiı geçe- cek Rüzgâr kuzey ve batı yonlerden hafıf ara sıra orta kuvvette ese- cek. Hava sıcaklığı batı- da bıraz artacak doğu- da değışmeyecek. Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y PB Y Y PB Y PB 14 9 11 22 19 20 25 22 Münıh PB 24 Mılano Berlın Budapeşte Madrıd Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina r D PB -< PB PB PB Y PB co 21 28 25 23 22 23 22 PB 22 Moskova Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bışkek Tiflis Kahire Y A PB PB Y A Y PB B 30 31 32 22 31 20 32 Şam B 27 Parçaiı bulutlu Sıslı Bulutlu L Çok bututlu Yağmmiu Karlı Sulu kar > Gok gurûttûlu CUMHURİYET'TEN OKURLARA ORHAN ERtNÇ • Baştarafı 2. Sayfada "Bugün çırpıa veya isteyene Arielmatik. Yann yu- murta ayıncı. I Her gün Arcopal Şenliği - Arcopal al- mak istiyorsanız bayinizden Bugün'lü Sabah'ı isteyı- niz. Bugün'lü Sabah'ın fiyatı 225 bin lira." Sabah'ın küçük kardeşi Yenı Yüzyıl da sıraya girmiş- ti: "Paşabahçe'ler geliyor. Hem de Onlü Sultana Se- risi I Her gün 1 değil, 2 Paşabahçe tabağı I Çarşam- bayı bekleyin." Hümyet'teki duyuru şöyleydi: "Arcopal Fleur Geliyor, Arcopal'in lüks serisi Fleur çokyakında sofranızda. Bekleyin I Meydan-Hürhyet'le beraber." Mıllıyet de onlardan geri kalmamıştı: "Arcopal Elise. Bekleyin. Pekyakında sizin olacak." Evet ben bunlan bır okur olarak izledım. Ama anla- dığım kadanyla Bay Bakan da benım gibı ızlıyor ve da- ha önce benımsedığı gerekçelerı unutmuşa benziyor. Oysa onun okur olarak izledıkten sonra yapması ge- rekenler var. Tabii bu kez büyük lokma yiyip büyük söz söylemeden.. Kuponlu kültür promosyonunun maliyetini bile satış fiyatının yüzde 50'si ıle sınırlayan Bay Bakan'ın, tabak- çanak promosyonlanriin günlük venlmesınde hıçbir sı- nırdan yana olmaması ancak bizim politikacılara özgü bir davranıştır. Başka ülkede olsa adama pabucunu ters giydiriıier. • Gazetecı arkadaşımız Mehmet Saraç yenıden Cumhunyet'edöndü ve Ekonomı Servısı Şeflıgi'nı üst- lendı. Deneyimli arkadaşımıza başarılar diliyoruz. • Hükümetin yoksullara yüzde 25 ındirimlı ekmek sa- tışı içın hazırladığı kuponla ekmek projesinı Emine Kaplan haberleştırdi. • Hükümet 1998 yılı bütçesini, IMF'ye sunulacak pa- ra ve malıye programına göre şekıllendınyor. Bütçey- le ılgılı çalışmaları Esra Yener okurlarımıza duyurdu. • Milli Güvenlik Kurulu'nda gündeme gelen ve Batı Ça- lışma Grubu'nun da ıncelemeye aldığı ırtıcacı vakıflar- la ılgilı hukümetın başlattığı denetim çalışmalarını Dür- dane Kocaoğlu ve Emine Kaplan yazdı. • Türk Telekom ve Posta işletmesi'ndekı 300 trilyon liralık yolsuzlukla Ilgıli gelışmeleri Olcay Aydilek yaz- dı. Ankara Cumhurıyet Başsavcısı Ahmet Adil Kubat, yolsuzlukla ilgıli 34 bürokrat hakkında dava açılması için ıddianamesini geçen hafta tamamladı. • Hükümetin, Ekonomık ve Sosyal Konsey'e sunmak üzere hazırladığı Sosyal Güvenlik Reform paketıni Ba- nu Salman haberleştirdi. Reform paketinde emeklilik yaşının değişik seçenekler halınde yükseltilmesi öngö- rülüyor. • TBMM Genel Kurul salonunun yenıden yapılması- na ılişkın ıhaledekı yolsuzluk iddialarını soruşturan Sa- yıştay'ın olumlu raporunu hazırlayan denetçınin oğlu- nun Meclis TV'de işe ahndığını Dürdane Kocaoğlu okurlarımıza duyurdu. • Cumhuriyet kurulduğundan bu yana ilk kez tanm ürünleri ıthalatının, ihracatın önüne geçtiğinı Merih Ak,"Tarım, krizin eşiğinde" başlığıyla haberleştirdi. • Istanbul Haber Servısı, hazırladığı araştırma haber- de erozyon sorununa dikkat çekti. Haberde Türkiye'nin yuzde 88'ıni etkileyen erozyon yüzünden her yıl 500 milyon ton toprağın yitirildiğı gerçeğı vurgulandı. • Aykut Küçükkaya. Banş Kuvvetlen Komutanlı- ğı'nda görevlı subay ve astsubaylann dolandınkdığına ilışkın ıddıalan haberleştirdi. • Devrim Sevimay, eski Turizm Bakanı Bahattin Yü- cel'le kumarhanelerin denetim altına alınmasıyla ılgilı yasayı görüştu. Bahattin Yücel, kendısine 50 milyon dolar rüşvet teklif edıldiğini ilk kez Cumhunyet'e açık- ladı. • Önümüzdeki pazartesıye kadar gönlünüzce bır haf- ta geçırmeniz dileği ve saygılanmızla. Kanadalı çevreciler, Türkiye'ye eski teknoloji satılmasma karşı çıkıyor Dünya Akkuyu için ayakta• Baştarafı 1. Sayfada (Nuclear Awereness Project) yer alan 40 çevTe derneği, hazırladık- lan "TürJdye'ye CANDU saülma- suı" başlığını taşıyan deklarasyo- nu, Ottovva'da parlamentoda oku- dular. Kampanya başkanlığını yü- rüten David H. Martin. Kanada'nın nükleer reaktörlerini kapatmaya hazırlandığı birdönemde, iflas et- miş bir teknolojiyi Türkiye'ye sat- maya çalıştığını belirterek, "Kana- da 30 yıllık tecrübesiyle CANDU reaktörlerini güvenli bir şeküde ça- lışfıramazken Türkiye'nin bunu yapmasını nasıl umabiliriz" diye sordu. 15 Ekim'de yapılması planlanan ve yetkililerce bir daha ertelenme- yeceği söylenen yapım ihalesinde reaktör satmak için kıyasıya bır ya- nşın içine girecekolan Kanada'nın Atomic Energy of Canada Limited (AECL) firması zor anlar yaşıyor. AECL her biri 700 MW gücünde olan 2 veya 4 reaktörü Türkiye'ye satmayı amaçlıyor. Türkiye ihale- ye katılan firmalann teklıflenni 15 Ekım'de açacak ve 1988 yılının mart ayında da nükleer santral ala- cağı firmayı seçecek. Türkiye'de nükleerseverlerle nükleer karşıtla- n arasındakı kapışma giderek kızı- şırken ve yetkililer gerek konunun uzmanı bilim adamlannın gerekse örgütlerin yaklaşımlannı görmez- den gelırken nükleer santral satıcı- sı durumundaki Kanada'da kamu- oyu ayağa kalktı. Türkiye'ye nükleer santral satı- şının engellenmesi için başlatılan harekete öncülük eden Nükleerin Elimine Edilmesi için Kampanya nükleer santrallann risklerini. Ka- nada'da ve tüm dünyada yaşanan başansızlıklan sıraladığıbirdekla- rasyon hazırladı. Deklarasyonda şu görüşlere yer verildi: "Ekonomik,çevreselveah- iaksal ncdenlerle Kanada hiiküme- tinin Türkiye'ye reaktör satışına karşı çıküğunıa bildiriyonız. Tür- kiye'de nükleer enerjiye karşı güç- lü bir halk tepkisi vardır. Ontario Hydro'nun çalışır durumda olan 19 reaktöründen 7'sini kapatnıak için bugünlerde aklığı karar, CAN- DU reaktörlerinin ne Kanada'da ne de başka bir ülkede yaşam şansı ol- madığını ispatlamaktadır. Çemo- bfl faciasından sonra kimse nükle- erenerjiningüvenliolduğunuiddia edemez. CANDU reaktörlerinin rutin çalışması sırasında bile yük- sek miktarda triryum emisyonlan açığa çıkmaktadır. Büyük çapta in- san haklan ihlallerinin >aşandığı Türkiye'ye reaktör satışı Türk ve Kanada halklan için trajik bir ha- ta olacaktır. Kanada hükünıeti re- aktör satışı için mali destek sağla- mamalıdır. CANDU satışlannın ekonomik, çev resel \e etik maliyeti yüksektir. Bu yüzden Türkiye'ye CANDU satdamaz diyoruz." Kampanya Başkanı Davıd H. Martin kendi parlamentolannda okunan bu deklarasyonla birlıkte Başbakan Mesut Yılmaz, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer. Kanada"daki Türk Büyü- kelçisi Ömer Ersun ve Kanada Başbakanı Jean Chretien'e 22 ey- lül tarihli beş sayfalık bir de mek- tup gönderdi. 40 çevre derneğinin CANDU reaktörlerinin Türki- ye'ye olası bir satışına kesin tavır aldıklan belirtilen mektupta Türki- ye'nin nükleer enerjiyle birlikte ya- şayacağı riskler sıralandı. Kanada'nın satmaya çalıştığı CANDU tipi reaktörlerin perfor- mans bakımından kötü. maliyeti- nin yûksek, güvenlik ve çevresel etkiler bakımından sakıncalı, yakıt dönüşümü avantajı olmadığı belir- tilen mektupta Kanada. Pakistan, Hindistan'da kurulu santrallarda yaşanan riskler de somut olaylar ve verilerle anlatıldı. Mektubun sonuç bölümünde şu görüşlere yer veril- di: "Türkiye'nin CANDU reaktör- leri satın alma\ ı düşünmemesi için pek çok neden meveuttur. CANDU teknolojisi ciddi olarak iflas etmiş- tir. Ancak şunu da dürüstçe söyle- mek gcrckir ki diğer tüm reaktör- \er de pek çok sorunu aynı biçimde paylaşmaktadır. Biz Türkiye için gerçekten sürdürülebilir bir enerji geleceğinin içinde nükleer santralın >er almaması gerektiğine inanıyo- nız. Daha fazla bilgi vermemiz ge- rekirse lütfen bizi arayın..." Kanada'da etkinlikler bununla da birmedi. Kampanya, hazırladı- ğı aynntıh basın bildirisini tüm dünyaya dağıtmaya başladı. Bu arada parlamenterlere protesto mektuplan gönderildi. Kanada hü- kümetinin nükleerci firmalara ver- diği desteğe Kanada kamuoyunun dikkati çekildi. Çünkü nükleerci firmalara verilen paralar kendi ceplerinden çıkıyordu: "4 ile 8 mihar dolara mal olabi- lecek reaktör satışını Türkiye >1iz- de yüz AECL'nin finanse etmesini bekliyor. Bu Kanada tarihinde en büyük borçlanmaolacak. Kanada- lılar artık daha fazla AECL'nin > ü- künü kaMırmazlar." 60 YILDIR BERBERLİK YAPAN HASAN ÇAMDERE'NÎN HAYATI ROMAN GİBİ 'Gençliğimizin tıraşı şimdi moda oldu' SERPİLGÜNDÜZ Yorgun... 60 yıllık meslek yorgunu. Beyoğlu'nuneneskilerinden 81 yaşındaki Hasan Çamdere. Kravatsız Hasan tek bir gün bile işine gelme- Çamdere, miş Beyoğlunda Dükkânın bir köşesinde 60vıldır yüzünü kapıya dönmüş öyle berbeıiik oturuyor. Çok şeyler geçir- yapıyor. miş, ama artık aklında hiçbi- Çamdere n yok. işüıe hiçbir Beyoğlunun "arkayaka- zaman sı"n(kki sokaklann birinde kravatsız üzerinde "berber" yazan kü- gebnediğini çük bir dükkânı var. Balo So- söylüyor. kak'la, Nevizade Sokağı'nın kesiştiği yer burası. Akşamlan Nevizade'deki meyhanelerin tüm gürültüsü burada. Kimbilir kaç bin kişiyi tıraş etti berber Hasan... "Bazen ben de bunu düşünüyorum. Şu elierim- den neler geçti neler di>e. Kaç bin kişiyle temas ettim. Kimileri göçtü bu dünyadan, ben hâlâ ya- şıyorum. Çok hayır dua aldım ben ka>nanam- dan, kav ınpedcrdcn. üve> annemden, Onlara kar- şı nazik davrandım. Hepsine baktun." Şimdi 45 yaşında olup da 5 yaşından beri Ha- san Çamdere'de tıraş olan müşterileri var. 81 ya- şında. Sıradan bır insan ve sıradan bir öyküsü var. Oysa Hasan Çamdere'ye göre hayatı "roman gibL." Beyoğlu'nun eski hallerini özlüyor. 60 yıl- dan beri bu işı yapıyor. Istiklal Caddesi'nin üze- rindeki bir dükkânda geçirilmiş 30-40 yılı var. Berberlik baba mesleğı. ~Anne tarafi. dayılanm. babam berberdi. Ben Bulgaristan doğumluyum. 1933'te Istanbul'a geldim. Babam, ben 3 yaşım- dayken Türkiye'ye gebniş. 12 yaşımda babamla karşılaştun tsbmbul'da—" Ya o günlere ilişkin anılan... u Aklunda hiçbir şey kalmıyor. Sabah yedide geliyorum, akşam se- kizde kapatryorum. Bizde gün doğmadan kalkı- lır. Bu gelenektir. İlkokulu Bulgaristan'da bitir- dim. Annem erken öldü. 12 yıl sonra babamı Edir- ne'de buldum. Bulgaristan'dan kaçak getirmiş- lerdi beni. Edirne'nin köylerinden birinde jan- darma tanıdığımız vardı. Babama haber verdiler. Babam getip beni buldu. Seneler geçti bir şey an- lanıadım. Enteresan bir şey yok ki anlatacak. Akıl kaunadı bende arûk." Bunca yıllık meslek hayatında kimlerle karşı- laşmış. Anlatıyor: "Artistierden bahsedersek Suavi Tedü, Avni Dilligıl, Cahit lrgat. Hazım Körmükçü, Sefter Körmükçü. Bunlann hepsi benim elimden geç- nıiştir. Bircok işadamı. Mesela Şakir Zümre var, şu meşhur sobacı. Çok muh- terem bir Genelkurmay Baş- kanı var, Abdurrahman Nafiz Gürman. Eski stnelerin hao- ralan bunlar. Hepsini braş et- tik." Hatınnda bir sürü şey var ama... Anlatamıyor. Birsüre 1954'ten 75'e ka- dar Yeni Melek Sinema- sı'nda berberlik ve yer göste- ricilıği yapıyor. Ses Tiyatro- su'nun karşısında 42'den 47'ye kadar berber çıraklığı yapıyor. "Benim kalitelimüş- terim var. Çocukluk zama- nından beri bana gelenler var" diyor ve ekliyor. " Şimdi yeni yeni braşlar çıktL Gençliğimizin tı- raşı bunlar. 60 yıl önce tatbik ettiğuniz şeyler mo- da oldu." Gençliğindegüreşyaptıgını anlatıyor. "Kendi- nüze iyi baknk. GençUğimde spor y apöm. Yağb- güreş. Ben kahve sevmem. Oyun tavla bilmem. Sevmedim kahve hayaünı. İçki çok içtim, fakat bı- raktım. 69'da sigaray 180'de de içkiy i. Akşamdan akşama hanım arkadaşlarla buluşurduk. Bir par- ça çapkuüık da vardı. Bırakma/Jardı beni. Bizde her şey bitti arük." 1933'te Istanbul'a gelmış berber Hasan. 1942 yılından beri de Beyoğlu'nda.. Ev kira. dükkân kira. Eşi ile birlikte Kurtuluş'ta oturuyorlar. Için- de tek bir vicdan yarası var. "60 yılda ev sahibi olamadım. Bu içünde birvicdan yarasıdır. Bir gün boş günüm yok; çok çahşüm, ama nasip ounadı. Para çok kazanamadım. Hâlâ geçinmek için çah- şryorum." G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada yinda zam vermek istiyoruz. Bu rakam, gerçekçi olmaktan öte, "IMF görüm- lüğü" g\b\. Başbakan Mesut Yılmaz, Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit'ın de katıldığı kurulda, Maliye Baka- nı Zekeriya Temizel, ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Işın Çelebi, hedefleri masaya yatırdılar. Ya- tırmaları zor olmadı, zaten yatıktı. Bakalım masadan kalkabilecek mi? Önümüzdeki günlerde, ANAP'la DSP'nin arasına memur girecekmiş gibi görünüyor. ANAP, "Memura enflasyon kadar zam yapalım" diyor. DSR "Biraz enflasyon artı bir şey yapsak" diyor. O "artı bir şey", ortak saptadıklan enflasyonun yüzde beşle on üstünde gidip gelecek. Bu tartışmalar devam ederken IMF heyeti de son anda bir değişıklik olmazsa bugün Türkiye'de ola- cak. Pazartesi, salı istanbul'da incelemeler yapacak olan heyet biraz da "Boğaz" keyfi yapar, çarşamba günü Ankara'ya gelince de "darboğaz" edebiyatı... Bu "öo^az"lamalardan ne çıkar? Öngorüler kanşık, ama her şeyden önce şunun al- tını çizelim: IMF'nin muhatap kabul ettiği bakan kim? Güneş Taner... Bütçeye düzen veren, Başbakan'la ve yardımcı- lanyla doğrudan temasta olan bakanlar kim? Zekeriya Temizel ve Işın Çelebi... Ikincı grupla birincisi arastnda bağ var mı? Yok... Geçenlerde Çelebi'yle konuşuyoruz. Güneş Ta- ner'in, derin değerlendirmelerinden söz ettim. "On- dan haberim yok," "Öyle mi, sızden duyuyorum", "Ben o işlere bakmıyorum" gibi karşılıklar verdi. Zekeriya Kilitlidil.. affedersiniz Temizel de "Şuaşa- mada değehendirme yapmayayım" sözünü söyler- ken bile neredeyse, "Bunu yazmanız için söylemi- yorum" diyecek... Bu durumda ekonomiyle ilgili demeçlerden so- rumlu Güneş Taner, IMF'yi dize getireceğinı söyler- ken ne demek ıstediğini bu hafta göreceğiz. Bana öyle geliyor ki Guneş Bey. "Ne karar alırsak alalım, IMF dizimizin dibinden ayrılmayacak. Böylece on- lan dize getirmiş olacağız" demek istedi... Şu enflasyon dedikleri... Şöyle bir senaryonun gerçek olmamasını dileye- lim... IMF heyeti geldi. Ankara, Istanbul görüşmeleri ya- pıldı. IMF'ye perde gerisinde, gerçek tüm çıplaklığıy- ia anlatıldı. Onlar da yapılması gerekenleri söylediler. Kamuoyuna durum daha farklı yansıtıldı. IMF bu- na ses çıkarmadı. '« Çalışanlara enflasyon hedefınin beş puan üzerin- de zam verileceği duyuruldu. Hedef de yüzde 50-55 olarak kondu. Bu durum ister istemez bütçeye de yansıdı, ama IMF'ye başka, Türkiye kamuoyuna başka rakamlar verildi. Geçen yıllarda tanık olduğumuz durum buydu. Herkese başka hedefler verilir, durum idare edilirdi. Bürokratlar, bütçe 17 ekimde TBMM'ye sunula- cakmış gibi hazırlık yapıyor. Dün akşam toplanan Yüksek Planlama Kurulu da bu hazıriıklar sonucu çı- kan rakamlann üzerinde oynamalar yaptı. Biz ara başlık sonrası aftını çizdiğimiz senaryonun üzerinın çizılmiş olmasını dileyel(m. Sözü enflasyonla bağlayalım. Ülkemizdeki demok- ratik tartışma konulanndan biri de enflasyondur. Her- kesin bu konuda bir görüşü vardır. Kimi üç haneli ra- kamlardan söz açar, kimı yüzde 15'e bir yılda indire- bilecegıni söyler. Aynı tartışmalar bütçede de yaşa- nacak. Enflasyonlar serisine bir de rakam enflasyonu ka- tılmış durumda. Etkili-yetkili kişilenn her birinden ay- n rakam çıkıyor. Konunun uzmanlan, dünyada bu kadar uzun süre enflasyonla yan yan a yaşayan ülke olmadığını söy- lüyor. Biz böylesine benimsedikten sonra enflasyon ni- yegitsin... Gitmeye kalksa dışlerini söküp canavarlıktan eder- ler... Başbakan Mesut Yılmaz 'Türkiye'yi ilimle kurtaracağız' 350PKK'li öldürüldü Soriin KllZey Irak'ta Nurcuların KIRKKALE (KA) - Başbakan Mesut Yılmaz, Türkiye'yi ilimle karanlık- tan kurtarmanın mücadele- sinı verdiklenni belirterek "Türkrye'yi dünyanm gitti- ği istikametten çevirmeye kimsenin gücü yetmeyecek- tir. Çünkü Türk halkı terci- hini buyöndeyapnuşür" de- dı. Yılmaz. Kınkkale'nin Hasandede beldesinde dü- zenlenen "11. Geleneksel Kültür Festivau"ne katıl- dı.Yılmaz, festivalde yaptı- ğı konuşmada, Türk milleti- nin büyük bir mıllet oldu- ğunu ve geçmışinde kıvanç duyulacak değerli insanlar yetıştirdiğinı söyledi. Türk kültürünün temel taşlannm her zaman Mevlana. Yunus Lmre. Hacıbay ram Veli, Ha- cı Bektaş Veli, kımı zaman da Hasan Dede olduğunu kaydetti. Dünyadaki bütün dmlerin ve büyük şahsiyetlenn ay- nmcı değil. tam tersıne bir- leştiricı. bütünleştiricı ol- duklannı ifade eden Yıl- maz, Hasan Dede'nin haya- tında da hiçbir zaman ay- nmcılık ve düşmanlık gö- rülmediğini söyledi. Mesut Yılmaz. "O hak dostu. gönül dosru ve sevgi deryasıdır. Anadolu insanınj bir şuur, bir ruh. bir gönül. bir yürek etrafında topla- mak için çalışmıştır" diye konuştu. Anadolu'da Türkçe konu- şulmasında Hasan Dede'nin katkısının büyük olduğunu ifade eden Yılmaz, "Biz Türkiye'yi ilimle karanlık- tan kurtarmanın mücadele- sini öneriyoruz. Bizim yolu- muz veUlerin yoludur. llmi. bilimi cehaletetercih edenle- rin yoludur. İlim yerine ce- haleti seçenler. milleti daima karanlıkta bırakmışlardır. Halen de bu karanltğın mü- cadelesini verivoriar" dedı. DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - TSK'nın Kuzey Irak'taki PKK kamplanna yönelik Şafak Ope- rasyonu, 13. gününe girdi. 24 Eylül'de başlayan operasyon çerçevesinde bugü- ne kadar 350'ye yakın PKK'linin öldürüldüğü açık- landı. 10 askerin yaşamını yitirdigi operasyonda çok sayıda silah ve mühimmat ele geçirildi. TSK birlikleri 12 gün boyunca Haftanin, Pirbela, Derkar, Sinet, Gara ve Metina ile Amediya bölgesin- deki irili ufaklı 30'a yakın kampa baskın düzenledi. PKK'nin bölgedeki son karargâhı olarak bilinen Zap ile Iran sının yakınlanndaki Hakurk'ta ise çatışmalar sürüyor. Öte yandan Türk savaş uçaklannm PKK kamplanna yönelik hava saldınlan da devam ediyor. Dün Zap ve Hakurk kamplan bir kez daha bombalan- dı. Savaş uçaklan Metina bölgesindeki üç dağda P- KK'lüerin banndıklan belirlenen noktalan bombala- yıp Soran bölgesinde 3-4 sorti yaptı. Operasyonlar sırasında büyük darbe yiyen PKK'li- lerin Iran sınınndaki çevirme harekâtı nedeniyle de Ta- labani liderliğindeki IKYB'nin denetiminde bulunan Musul yakınlan ve Süleymaniye bölgesindeki kırsal kesimlere doğru kaçtıklan bildirildi. Iran-Irak sınır boylanndaki kasabalardaki Hizbullah militanlan ise PKK'lilere destek vermeyi sürdürüyor. TSK"den Su- riye'nin resmi SANA Ajansı'na açıkJama yapan bir yetkili "Suriye'nin Türİdye suıınna asker yığdığına ilişkin haberter aalsızdırn dedi. Sayısal Loto ortaklanndan biri Düzceli ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Sayısal Loto'nun geçen haftakı çekılişinde 6'yı bi- len 8 kişiden binnın Düzce'de oturan Mu- ratGül adlı pazarlamacı olduğu öğrenıldi. Ikramiyeden payına düşen miktar olan 224 milyar lırayı kazanan Gül'ün, amcası Mahmut Gül'ün dükkânında pazarlamacı- lık yaptığı bildirildi. Yeğeninin ilk kez Sa- yısal Loto oynadığını söyleyen Mahmut Gül, "Murat evfl ve 2 çocugu var. Babasu Muratçocukken öldü, annesi istanbul'da bir hastanede tedavi görüyor" dedi. Sayısal Lo- to'da 6'yı tutrurarak 2 trilyon 890 milyar472 milyon liralık ikramiyeyi paylaşan 8 kişi, çeklenni bugünden itıbaren Milli Piyango tdaresı'nden alabilecek. I Baştarafı l. Sayfada lı politikalar üretememesi. kanşıklığın sür- mesinde en önemli etmenler oldu. Türkiye ile ABD'nin ınisiyatifinde ve İngiltere'nin gö- zetiminde geçen sene ekim sonunda başlatı- lan Ankara Süreci. sekteye uğradı. Eylül ayında yapılması gereken 5. toplantı. Kürt partileri arasındaki ciddi görüş farklılıklan nedeniyle henüz yapılamadı Ankara Süreci toplantılan, taraflar arasındaki ateşkesın ka- lıcı olmasını sağlamak ve bölgede "geçkibir yönetimin" ana hatlannın sağlanmasını ön- görüyor. Türkiye'nin siyasi destek sağlaması sonu- cunda Kuzey Irak sahnesinde önemli bir rol kazanan Türkmenler de, kendi aralanndaki bırleşmeyi sağlamak amacıyla Erbil'de bir kurultay düzenlediler. TurkmenJer. kurulta- yın dünya kamuoyunda daha geniş yankı bu- labilmesi amacıyla Türk ve yabancı gazete- cileri Erbil'e davet ettiler. Ancak gazetecıler, Genelkurmay Başkanlığı'ndan gelen son da- kıka talımatı üzerine Kuzey Irak'a alınmadı- lar. Gazetecilerin "güvenlik" nedeniyle alın- madığı KDP'nin denetimindekı Zaho-Du- hok-Erbil arası, Kuzey Irak'taki en güvenli bölgelerden biri olarak değeriendirilıyor. Ku- zey Irak'a gıriş yapan Türkmen delegeleri ise geceyi Duhok'ta geçırdikten sonra ancak Er- bil'e ulaşabildiler. Bu gelişmeler, PKK'nin Duhok-Erbil arasındaki bölgede de etkin ol- duğunun bir göstergesi olarak değerlendıril- dı. PKK'nin, TSK ve Barzani kuvvetlerinin ortak operasyonlanna karşm Kuzey Irak'ta önemli bır güç olmayı sürdürdüğü de ıddia edildi. PKK'yi bitirmeyi amaçlayan Türki- ye, her yıl ilkbahar v e sonbahar aylannda as- keri operasyonlar düzenliyor. Ancak bu ope- rasyonlar, PKK teröristlerinin her seferinde Iran topraklanna ya da Talabani'nin deneti- mindeki bölgelere kaçmalan nedeniyle iste- nilen düzeyde başanlı olamıyor. Türkiye'nin bu operasyonlan. Arap ülkelerinde büyük rahatsızlık duyulmasına neden oluyor. Arap Birlıği, yaptığı her toplantıda TSK'nin ope- rasyonlannın Irak'ın toprak bütünlüğünü ze- delediğı eleştirisini gündeme getıriyor. KDP'nin, bölgedeki tüm Türkmenler' i bır çatı altında toplamaya yönelik olarak düzen- lenen kurultaydan rahatsızlık duydugu kay- dedildi. Bu rahatsızlığın bır ifadesi olarak KDP'nin. kurultayın gazetecıler tarafından izlenmemesını sağladığı öne sürüldü. Türk- men delegeler ise kurultayın tarihınin ve ya- pılacağı yerin yanlış seçildiğini belirterek, "TSK'nin operasyonu sürerken kurultayın yapılması yanlıştı. Türkiye\e Avrupa'dan ge- lecek Türkmenler için çok zoriuk çıktı. Ku- rultay, Irak sınınna yaİan bir yerde Türki- ye'de yapılabilirdi" dedıler. Kuzey Irak'taki kanşıklık ve otorite boş- luğundan yararlanan PKK içinde de çözül- meler yaşandığı bildinldi. PKK lıderi Abdul- lah Öcalan'ın boşandığı eşı Kesire Y ıldınm. avukat Hüseyin Yıldınm. Selim Çürükkaya. Özgür Politika yazarlanndan Günay Aslan, AldfHasan. Aydın BingöDü. Med-TV'nın es- ki sorumlulanndan İlhan Kıalhan ve eski spikerlerden DilbL\win Dara'nın da aralann- da bulunduğu 50 kadar kışinin Almanya'nın Köln kentinde "Apo karşıd" bır büro açtık- lan kaydedıldı. Apo karşıtı grup. örgüt taba- nına yönelik yaptıklan ilk açıklamayı Gü- neydoğu'dakı yerel yayın organlanna gön- derdi. PKK'nin faalıyetlerini yasaklayan Alman- ya'nın, Apo karşıtı gruba sıcak baktığı ıddia edildi. B Baştarafı 1. Sayfada kiye genelındeki toplam 4 bin 925 Kuran kursundan büyük bir çoğunlugun de- netlenemediği belirtildı. Kuran kurslannın sayısın- daki hızlı artışın Demokrat Parti döneminden sonra başladığına dikkat çekilen araştırmada, şu görüşlere yer venldi: "Kuran kurslannın ço- ğunluğu Diyanet İşleri Baş- kanlığı Kuran Kurslan Yö- netmeliği'ne uymuyor. Yö- netmelik, Kuran kurslann- da kurarukerim'in usulü- ne uygun olarak okutulma- sını. ezberletilmesini, bazı sure ve dualann anlamları- nın öğretUmesini, İslam di- ninin inanç, ibadet ve ahlak esaslanyla ilgili konularda bilgi verilmesini hükme bağlar. Ama Kuran kursla- n, bu yönermeliği açıkça deüyor." Araştırmada, 107 bin 708 öğrencınin katıldığı Kuran kurslanndan sadece 994'ünün Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından açıl- dığına dikkat çekildi. Ku- ran kurslanndan 1645'inin dernekler, 1299'unun köy tüzelkişiliği. 299'unun Va- kıflar Genel Müdürlüğü. 256'sının beledıye, 189'u- nun Hazine, 115'inin şa- hıslar tarafından açıldığı- nın aktanldığı araştırmada. "Milli Eğitim Bakanh- ğı'nın denetley emediği, ta- rikat vecemaatlarin büyük harcamalar sonucunda aç- tıklan bu kurslarda amaç, Türkiye'de kurulacak din esasına dayah devlet yöne- timine ilk desteği sağlaya- cak Türk ve İslami y önetim sempatizanlannı yetiştir- mektir" görüşü savunuldu. Araştırmada, Kuran kurslannın büyük bir bölü- münün Konya, Bursa. Is- tanbul, Samsun. Ankara, Balıkesir. Kahramanma- raş, Adana, Trabzon ve Iz- mir'de bulunduğu bildiril- di. Kuran kurslannın en az olduğu illerin de Tunceli, Iğdır, Şırnak, Hakkâri, Mardın, Muş. Muğla ve Edirne olduğu vurgulanan araştırmada, Güneydoğu Anadolu ıllerindeki Kuran kursu sayısındaki azlığa da dikkat çekildi. Araştırmaya göre, Kon- ya'da 928, Bursa'da 520. İs- tanbul'da 313, Samsun'da 220. Ankara'da 200, Balı- kesir'de 138. Kahraman- maraş'ta 137, Adana'da 136. Trabzon'da 135, tz- mir'de 133, Tunceli'de 1, Iğdır'da 2. S'™ak'ta 2, Hakkân'de 4. Mardın'de 6, Muş'ta 9, Muğla'da 9. Edir- ne'de 9 Kuran kursu bu- lunuyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle