Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 6 EKİM 1997 PAZARTESİ
10 HABERLERIN DEVAMI
Istanbul
Edirne
Kocaeli
Çanakkale
Izmir
Manisa
Aydın
Denizli
A
A
A
A
A
A
A
A
21
24
20
21
23
21
25
23
Zonguldak PB 17 Antalya
Sino|>
Samsun
Trabzon
Giresun
Ankara
Eskışehir
Konya
Sıvas
PB
SY
SY
SY
A
A
A
A
22
18
18
19
17
16
22
18
A 22 Kars
Adana
Mersın
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkârı
Van
A
A
A
A
A
A
PB
PB
2H
27
27
26
25
25
19
17
SY 14
Yurdun kuzeydoğu ke-
sımlefi çok bulutlu, Orta
Karadenız kıyılan, Doğu
Karadenız ıle Doğu Ana-
dolu'nun kuzeyı yağmur
yer yer sağanak, dığer
yerteraz bulutlu, Marma-
ra'nın doğusu sısiı geçe-
cek Rüzgâr kuzey ve
batı yonlerden hafıf ara
sıra orta kuvvette ese-
cek. Hava sıcaklığı batı-
da bıraz artacak doğu-
da değışmeyecek.
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
Y
Y
PB
Y
Y
PB
Y
PB
14
9
11
22
19
20
25
22
Münıh PB 24 Mılano
Berlın
Budapeşte
Madrıd
Vıyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
r D
PB
-<
PB
PB
PB
Y
PB
co
21
28
25
23
22
23
22
PB 22
Moskova
Aşkabat
Almatı
Taşkent
Bakü
Bışkek
Tiflis
Kahire
Y
A
PB
PB
Y
A
Y
PB
B
30
31
32
22
31
20
32
Şam B 27
Parçaiı bulutlu Sıslı Bulutlu L Çok bututlu Yağmmiu Karlı Sulu kar > Gok gurûttûlu
CUMHURİYET'TEN
OKURLARA
ORHAN ERtNÇ
• Baştarafı 2. Sayfada
"Bugün çırpıa veya isteyene Arielmatik. Yann yu-
murta ayıncı. I Her gün Arcopal Şenliği - Arcopal al-
mak istiyorsanız bayinizden Bugün'lü Sabah'ı isteyı-
niz. Bugün'lü Sabah'ın fiyatı 225 bin lira."
Sabah'ın küçük kardeşi Yenı Yüzyıl da sıraya girmiş-
ti: "Paşabahçe'ler geliyor. Hem de Onlü Sultana Se-
risi I Her gün 1 değil, 2 Paşabahçe tabağı I Çarşam-
bayı bekleyin."
Hümyet'teki duyuru şöyleydi:
"Arcopal Fleur Geliyor, Arcopal'in lüks serisi Fleur
çokyakında sofranızda. Bekleyin I Meydan-Hürhyet'le
beraber."
Mıllıyet de onlardan geri kalmamıştı:
"Arcopal Elise. Bekleyin. Pekyakında sizin olacak."
Evet ben bunlan bır okur olarak izledım. Ama anla-
dığım kadanyla Bay Bakan da benım gibı ızlıyor ve da-
ha önce benımsedığı gerekçelerı unutmuşa benziyor.
Oysa onun okur olarak izledıkten sonra yapması ge-
rekenler var. Tabii bu kez büyük lokma yiyip büyük söz
söylemeden..
Kuponlu kültür promosyonunun maliyetini bile satış
fiyatının yüzde 50'si ıle sınırlayan Bay Bakan'ın, tabak-
çanak promosyonlanriin günlük venlmesınde hıçbir sı-
nırdan yana olmaması ancak bizim politikacılara özgü
bir davranıştır. Başka ülkede olsa adama pabucunu
ters giydiriıier.
•
Gazetecı arkadaşımız Mehmet Saraç yenıden
Cumhunyet'edöndü ve Ekonomı Servısı Şeflıgi'nı üst-
lendı. Deneyimli arkadaşımıza başarılar diliyoruz.
•
Hükümetin yoksullara yüzde 25 ındirimlı ekmek sa-
tışı içın hazırladığı kuponla ekmek projesinı Emine
Kaplan haberleştırdi.
•
Hükümet 1998 yılı bütçesini, IMF'ye sunulacak pa-
ra ve malıye programına göre şekıllendınyor. Bütçey-
le ılgılı çalışmaları Esra Yener okurlarımıza duyurdu.
•
Milli Güvenlik Kurulu'nda gündeme gelen ve Batı Ça-
lışma Grubu'nun da ıncelemeye aldığı ırtıcacı vakıflar-
la ılgilı hukümetın başlattığı denetim çalışmalarını Dür-
dane Kocaoğlu ve Emine Kaplan yazdı.
•
Türk Telekom ve Posta işletmesi'ndekı 300 trilyon
liralık yolsuzlukla Ilgıli gelışmeleri Olcay Aydilek yaz-
dı. Ankara Cumhurıyet Başsavcısı Ahmet Adil Kubat,
yolsuzlukla ilgıli 34 bürokrat hakkında dava açılması
için ıddianamesini geçen hafta tamamladı.
•
Hükümetin, Ekonomık ve Sosyal Konsey'e sunmak
üzere hazırladığı Sosyal Güvenlik Reform paketıni Ba-
nu Salman haberleştirdi. Reform paketinde emeklilik
yaşının değişik seçenekler halınde yükseltilmesi öngö-
rülüyor.
•
TBMM Genel Kurul salonunun yenıden yapılması-
na ılişkın ıhaledekı yolsuzluk iddialarını soruşturan Sa-
yıştay'ın olumlu raporunu hazırlayan denetçınin oğlu-
nun Meclis TV'de işe ahndığını Dürdane Kocaoğlu
okurlarımıza duyurdu.
•
Cumhuriyet kurulduğundan bu yana ilk kez tanm
ürünleri ıthalatının, ihracatın önüne geçtiğinı Merih
Ak,"Tarım, krizin eşiğinde" başlığıyla haberleştirdi.
•
Istanbul Haber Servısı, hazırladığı araştırma haber-
de erozyon sorununa dikkat çekti. Haberde Türkiye'nin
yuzde 88'ıni etkileyen erozyon yüzünden her yıl 500
milyon ton toprağın yitirildiğı gerçeğı vurgulandı.
•
Aykut Küçükkaya. Banş Kuvvetlen Komutanlı-
ğı'nda görevlı subay ve astsubaylann dolandınkdığına
ilışkın ıddıalan haberleştirdi.
•
Devrim Sevimay, eski Turizm Bakanı Bahattin Yü-
cel'le kumarhanelerin denetim altına alınmasıyla ılgilı
yasayı görüştu. Bahattin Yücel, kendısine 50 milyon
dolar rüşvet teklif edıldiğini ilk kez Cumhunyet'e açık-
ladı.
•
Önümüzdeki pazartesıye kadar gönlünüzce bır haf-
ta geçırmeniz dileği ve saygılanmızla.
Kanadalı çevreciler, Türkiye'ye eski teknoloji satılmasma karşı çıkıyor
Dünya Akkuyu için ayakta• Baştarafı 1. Sayfada
(Nuclear Awereness Project) yer
alan 40 çevTe derneği, hazırladık-
lan "TürJdye'ye CANDU saülma-
suı" başlığını taşıyan deklarasyo-
nu, Ottovva'da parlamentoda oku-
dular. Kampanya başkanlığını yü-
rüten David H. Martin. Kanada'nın
nükleer reaktörlerini kapatmaya
hazırlandığı birdönemde, iflas et-
miş bir teknolojiyi Türkiye'ye sat-
maya çalıştığını belirterek, "Kana-
da 30 yıllık tecrübesiyle CANDU
reaktörlerini güvenli bir şeküde ça-
lışfıramazken Türkiye'nin bunu
yapmasını nasıl umabiliriz" diye
sordu.
15 Ekim'de yapılması planlanan
ve yetkililerce bir daha ertelenme-
yeceği söylenen yapım ihalesinde
reaktör satmak için kıyasıya bır ya-
nşın içine girecekolan Kanada'nın
Atomic Energy of Canada Limited
(AECL) firması zor anlar yaşıyor.
AECL her biri 700 MW gücünde
olan 2 veya 4 reaktörü Türkiye'ye
satmayı amaçlıyor. Türkiye ihale-
ye katılan firmalann teklıflenni 15
Ekım'de açacak ve 1988 yılının
mart ayında da nükleer santral ala-
cağı firmayı seçecek. Türkiye'de
nükleerseverlerle nükleer karşıtla-
n arasındakı kapışma giderek kızı-
şırken ve yetkililer gerek konunun
uzmanı bilim adamlannın gerekse
örgütlerin yaklaşımlannı görmez-
den gelırken nükleer santral satıcı-
sı durumundaki Kanada'da kamu-
oyu ayağa kalktı.
Türkiye'ye nükleer santral satı-
şının engellenmesi için başlatılan
harekete öncülük eden Nükleerin
Elimine Edilmesi için Kampanya
nükleer santrallann risklerini. Ka-
nada'da ve tüm dünyada yaşanan
başansızlıklan sıraladığıbirdekla-
rasyon hazırladı.
Deklarasyonda şu görüşlere yer
verildi: "Ekonomik,çevreselveah-
iaksal ncdenlerle Kanada hiiküme-
tinin Türkiye'ye reaktör satışına
karşı çıküğunıa bildiriyonız. Tür-
kiye'de nükleer enerjiye karşı güç-
lü bir halk tepkisi vardır. Ontario
Hydro'nun çalışır durumda olan
19 reaktöründen 7'sini kapatnıak
için bugünlerde aklığı karar, CAN-
DU reaktörlerinin ne Kanada'da ne
de başka bir ülkede yaşam şansı ol-
madığını ispatlamaktadır. Çemo-
bfl faciasından sonra kimse nükle-
erenerjiningüvenliolduğunuiddia
edemez. CANDU reaktörlerinin
rutin çalışması sırasında bile yük-
sek miktarda triryum emisyonlan
açığa çıkmaktadır. Büyük çapta in-
san haklan ihlallerinin >aşandığı
Türkiye'ye reaktör satışı Türk ve
Kanada halklan için trajik bir ha-
ta olacaktır. Kanada hükünıeti re-
aktör satışı için mali destek sağla-
mamalıdır. CANDU satışlannın
ekonomik, çev resel \e etik maliyeti
yüksektir. Bu yüzden Türkiye'ye
CANDU satdamaz diyoruz."
Kampanya Başkanı Davıd H.
Martin kendi parlamentolannda
okunan bu deklarasyonla birlıkte
Başbakan Mesut Yılmaz, Enerji ve
Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur
Ersümer. Kanada"daki Türk Büyü-
kelçisi Ömer Ersun ve Kanada
Başbakanı Jean Chretien'e 22 ey-
lül tarihli beş sayfalık bir de mek-
tup gönderdi. 40 çevre derneğinin
CANDU reaktörlerinin Türki-
ye'ye olası bir satışına kesin tavır
aldıklan belirtilen mektupta Türki-
ye'nin nükleer enerjiyle birlikte ya-
şayacağı riskler sıralandı.
Kanada'nın satmaya çalıştığı
CANDU tipi reaktörlerin perfor-
mans bakımından kötü. maliyeti-
nin yûksek, güvenlik ve çevresel
etkiler bakımından sakıncalı, yakıt
dönüşümü avantajı olmadığı belir-
tilen mektupta Kanada. Pakistan,
Hindistan'da kurulu santrallarda
yaşanan riskler de somut olaylar ve
verilerle anlatıldı. Mektubun sonuç
bölümünde şu görüşlere yer veril-
di: "Türkiye'nin CANDU reaktör-
leri satın alma\ ı düşünmemesi için
pek çok neden meveuttur. CANDU
teknolojisi ciddi olarak iflas etmiş-
tir. Ancak şunu da dürüstçe söyle-
mek gcrckir ki diğer tüm reaktör-
\er de pek çok sorunu aynı biçimde
paylaşmaktadır. Biz Türkiye için
gerçekten sürdürülebilir bir enerji
geleceğinin içinde nükleer santralın
>er almaması gerektiğine inanıyo-
nız. Daha fazla bilgi vermemiz ge-
rekirse lütfen bizi arayın..."
Kanada'da etkinlikler bununla
da birmedi. Kampanya, hazırladı-
ğı aynntıh basın bildirisini tüm
dünyaya dağıtmaya başladı. Bu
arada parlamenterlere protesto
mektuplan gönderildi. Kanada hü-
kümetinin nükleerci firmalara ver-
diği desteğe Kanada kamuoyunun
dikkati çekildi. Çünkü nükleerci
firmalara verilen paralar kendi
ceplerinden çıkıyordu:
"4 ile 8 mihar dolara mal olabi-
lecek reaktör satışını Türkiye >1iz-
de yüz AECL'nin finanse etmesini
bekliyor. Bu Kanada tarihinde en
büyük borçlanmaolacak. Kanada-
lılar artık daha fazla AECL'nin > ü-
künü kaMırmazlar."
60 YILDIR BERBERLİK YAPAN HASAN ÇAMDERE'NÎN HAYATI ROMAN GİBİ
'Gençliğimizin tıraşı şimdi moda oldu'
SERPİLGÜNDÜZ
Yorgun...
60 yıllık meslek yorgunu.
Beyoğlu'nuneneskilerinden 81 yaşındaki
Hasan Çamdere. Kravatsız Hasan
tek bir gün bile işine gelme- Çamdere,
miş Beyoğlunda
Dükkânın bir köşesinde 60vıldır
yüzünü kapıya dönmüş öyle berbeıiik
oturuyor. Çok şeyler geçir- yapıyor.
miş, ama artık aklında hiçbi- Çamdere
n yok. işüıe hiçbir
Beyoğlunun "arkayaka- zaman
sı"n(kki sokaklann birinde kravatsız
üzerinde "berber" yazan kü- gebnediğini
çük bir dükkânı var. Balo So- söylüyor.
kak'la, Nevizade Sokağı'nın
kesiştiği yer burası. Akşamlan Nevizade'deki
meyhanelerin tüm gürültüsü burada.
Kimbilir kaç bin kişiyi tıraş etti berber Hasan...
"Bazen ben de bunu düşünüyorum. Şu elierim-
den neler geçti neler di>e. Kaç bin kişiyle temas
ettim. Kimileri göçtü bu dünyadan, ben hâlâ ya-
şıyorum. Çok hayır dua aldım ben ka>nanam-
dan, kav ınpedcrdcn. üve> annemden, Onlara kar-
şı nazik davrandım. Hepsine baktun."
Şimdi 45 yaşında olup da 5 yaşından beri Ha-
san Çamdere'de tıraş olan müşterileri var. 81 ya-
şında. Sıradan bır insan ve sıradan bir öyküsü
var. Oysa Hasan Çamdere'ye göre hayatı "roman
gibL." Beyoğlu'nun eski hallerini özlüyor. 60 yıl-
dan beri bu işı yapıyor. Istiklal Caddesi'nin üze-
rindeki bir dükkânda geçirilmiş 30-40 yılı var.
Berberlik baba mesleğı. ~Anne tarafi. dayılanm.
babam berberdi. Ben Bulgaristan doğumluyum.
1933'te Istanbul'a geldim. Babam, ben 3 yaşım-
dayken Türkiye'ye gebniş. 12 yaşımda babamla
karşılaştun tsbmbul'da—"
Ya o günlere ilişkin anılan...
u
Aklunda hiçbir
şey kalmıyor. Sabah yedide geliyorum, akşam se-
kizde kapatryorum. Bizde gün doğmadan kalkı-
lır. Bu gelenektir. İlkokulu Bulgaristan'da bitir-
dim. Annem erken öldü. 12 yıl sonra babamı Edir-
ne'de buldum. Bulgaristan'dan kaçak getirmiş-
lerdi beni. Edirne'nin köylerinden birinde jan-
darma tanıdığımız vardı. Babama haber verdiler.
Babam getip beni buldu. Seneler geçti bir şey an-
lanıadım. Enteresan bir şey yok ki anlatacak. Akıl
kaunadı bende arûk."
Bunca yıllık meslek hayatında kimlerle karşı-
laşmış. Anlatıyor:
"Artistierden bahsedersek Suavi Tedü, Avni
Dilligıl, Cahit lrgat. Hazım Körmükçü, Sefter
Körmükçü. Bunlann hepsi benim elimden geç-
nıiştir. Bircok işadamı. Mesela Şakir Zümre var,
şu meşhur sobacı. Çok muh-
terem bir Genelkurmay Baş-
kanı var, Abdurrahman Nafiz
Gürman. Eski stnelerin hao-
ralan bunlar. Hepsini braş et-
tik."
Hatınnda bir sürü şey var
ama... Anlatamıyor.
Birsüre 1954'ten 75'e ka-
dar Yeni Melek Sinema-
sı'nda berberlik ve yer göste-
ricilıği yapıyor. Ses Tiyatro-
su'nun karşısında 42'den
47'ye kadar berber çıraklığı
yapıyor. "Benim kalitelimüş-
terim var. Çocukluk zama-
nından beri bana gelenler
var" diyor ve ekliyor.
" Şimdi yeni yeni braşlar çıktL Gençliğimizin tı-
raşı bunlar. 60 yıl önce tatbik ettiğuniz şeyler mo-
da oldu."
Gençliğindegüreşyaptıgını anlatıyor. "Kendi-
nüze iyi baknk. GençUğimde spor y apöm. Yağb-
güreş. Ben kahve sevmem. Oyun tavla bilmem.
Sevmedim kahve hayaünı. İçki çok içtim, fakat bı-
raktım. 69'da sigaray 180'de de içkiy i. Akşamdan
akşama hanım arkadaşlarla buluşurduk. Bir par-
ça çapkuüık da vardı. Bırakma/Jardı beni. Bizde
her şey bitti arük."
1933'te Istanbul'a gelmış berber Hasan. 1942
yılından beri de Beyoğlu'nda.. Ev kira. dükkân
kira. Eşi ile birlikte Kurtuluş'ta oturuyorlar. Için-
de tek bir vicdan yarası var. "60 yılda ev sahibi
olamadım. Bu içünde birvicdan yarasıdır. Bir gün
boş günüm yok; çok çahşüm, ama nasip ounadı.
Para çok kazanamadım. Hâlâ geçinmek için çah-
şryorum."
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
yinda zam vermek istiyoruz.
Bu rakam, gerçekçi olmaktan öte, "IMF görüm-
lüğü" g\b\.
Başbakan Mesut Yılmaz, Başbakan Yardımcısı
Bülent Ecevit'ın de katıldığı kurulda, Maliye Baka-
nı Zekeriya Temizel, ekonomiden sorumlu Devlet
Bakanı Işın Çelebi, hedefleri masaya yatırdılar. Ya-
tırmaları zor olmadı, zaten yatıktı.
Bakalım masadan kalkabilecek mi?
Önümüzdeki günlerde, ANAP'la DSP'nin arasına
memur girecekmiş gibi görünüyor.
ANAP, "Memura enflasyon kadar zam yapalım"
diyor.
DSR "Biraz enflasyon artı bir şey yapsak" diyor.
O "artı bir şey", ortak saptadıklan enflasyonun
yüzde beşle on üstünde gidip gelecek.
Bu tartışmalar devam ederken IMF heyeti de son
anda bir değişıklik olmazsa bugün Türkiye'de ola-
cak.
Pazartesi, salı istanbul'da incelemeler yapacak
olan heyet biraz da "Boğaz" keyfi yapar, çarşamba
günü Ankara'ya gelince de "darboğaz" edebiyatı...
Bu "öo^az"lamalardan ne çıkar?
Öngorüler kanşık, ama her şeyden önce şunun al-
tını çizelim:
IMF'nin muhatap kabul ettiği bakan kim?
Güneş Taner...
Bütçeye düzen veren, Başbakan'la ve yardımcı-
lanyla doğrudan temasta olan bakanlar kim?
Zekeriya Temizel ve Işın Çelebi...
Ikincı grupla birincisi arastnda bağ var mı?
Yok...
Geçenlerde Çelebi'yle konuşuyoruz. Güneş Ta-
ner'in, derin değerlendirmelerinden söz ettim. "On-
dan haberim yok," "Öyle mi, sızden duyuyorum",
"Ben o işlere bakmıyorum" gibi karşılıklar verdi.
Zekeriya Kilitlidil.. affedersiniz Temizel de "Şuaşa-
mada değehendirme yapmayayım" sözünü söyler-
ken bile neredeyse, "Bunu yazmanız için söylemi-
yorum" diyecek...
Bu durumda ekonomiyle ilgili demeçlerden so-
rumlu Güneş Taner, IMF'yi dize getireceğinı söyler-
ken ne demek ıstediğini bu hafta göreceğiz. Bana
öyle geliyor ki Guneş Bey. "Ne karar alırsak alalım,
IMF dizimizin dibinden ayrılmayacak. Böylece on-
lan dize getirmiş olacağız" demek istedi...
Şu enflasyon dedikleri...
Şöyle bir senaryonun gerçek olmamasını dileye-
lim...
IMF heyeti geldi. Ankara, Istanbul görüşmeleri ya-
pıldı. IMF'ye perde gerisinde, gerçek tüm çıplaklığıy-
ia anlatıldı. Onlar da yapılması gerekenleri söylediler.
Kamuoyuna durum daha farklı yansıtıldı. IMF bu-
na ses çıkarmadı. '«
Çalışanlara enflasyon hedefınin beş puan üzerin-
de zam verileceği duyuruldu. Hedef de yüzde 50-55
olarak kondu.
Bu durum ister istemez bütçeye de yansıdı, ama
IMF'ye başka, Türkiye kamuoyuna başka rakamlar
verildi.
Geçen yıllarda tanık olduğumuz durum buydu.
Herkese başka hedefler verilir, durum idare edilirdi.
Bürokratlar, bütçe 17 ekimde TBMM'ye sunula-
cakmış gibi hazırlık yapıyor. Dün akşam toplanan
Yüksek Planlama Kurulu da bu hazıriıklar sonucu çı-
kan rakamlann üzerinde oynamalar yaptı.
Biz ara başlık sonrası aftını çizdiğimiz senaryonun
üzerinın çizılmiş olmasını dileyel(m.
Sözü enflasyonla bağlayalım. Ülkemizdeki demok-
ratik tartışma konulanndan biri de enflasyondur. Her-
kesin bu konuda bir görüşü vardır. Kimi üç haneli ra-
kamlardan söz açar, kimı yüzde 15'e bir yılda indire-
bilecegıni söyler. Aynı tartışmalar bütçede de yaşa-
nacak.
Enflasyonlar serisine bir de rakam enflasyonu ka-
tılmış durumda. Etkili-yetkili kişilenn her birinden ay-
n rakam çıkıyor.
Konunun uzmanlan, dünyada bu kadar uzun süre
enflasyonla yan yan
a yaşayan ülke olmadığını söy-
lüyor.
Biz böylesine benimsedikten sonra enflasyon ni-
yegitsin...
Gitmeye kalksa dışlerini söküp canavarlıktan eder-
ler...
Başbakan Mesut Yılmaz
'Türkiye'yi ilimle
kurtaracağız'
350PKK'li öldürüldü Soriin KllZey Irak'ta Nurcuların
KIRKKALE (KA) -
Başbakan Mesut Yılmaz,
Türkiye'yi ilimle karanlık-
tan kurtarmanın mücadele-
sinı verdiklenni belirterek
"Türkrye'yi dünyanm gitti-
ği istikametten çevirmeye
kimsenin gücü yetmeyecek-
tir. Çünkü Türk halkı terci-
hini buyöndeyapnuşür" de-
dı.
Yılmaz. Kınkkale'nin
Hasandede beldesinde dü-
zenlenen "11. Geleneksel
Kültür Festivau"ne katıl-
dı.Yılmaz, festivalde yaptı-
ğı konuşmada, Türk milleti-
nin büyük bir mıllet oldu-
ğunu ve geçmışinde kıvanç
duyulacak değerli insanlar
yetıştirdiğinı söyledi. Türk
kültürünün temel taşlannm
her zaman Mevlana. Yunus
Lmre. Hacıbay ram Veli, Ha-
cı Bektaş Veli, kımı zaman
da Hasan Dede olduğunu
kaydetti.
Dünyadaki bütün dmlerin
ve büyük şahsiyetlenn ay-
nmcı değil. tam tersıne bir-
leştiricı. bütünleştiricı ol-
duklannı ifade eden Yıl-
maz, Hasan Dede'nin haya-
tında da hiçbir zaman ay-
nmcılık ve düşmanlık gö-
rülmediğini söyledi.
Mesut Yılmaz. "O hak
dostu. gönül dosru ve sevgi
deryasıdır. Anadolu insanınj
bir şuur, bir ruh. bir gönül.
bir yürek etrafında topla-
mak için çalışmıştır" diye
konuştu.
Anadolu'da Türkçe konu-
şulmasında Hasan Dede'nin
katkısının büyük olduğunu
ifade eden Yılmaz, "Biz
Türkiye'yi ilimle karanlık-
tan kurtarmanın mücadele-
sini öneriyoruz. Bizim yolu-
muz veUlerin yoludur. llmi.
bilimi cehaletetercih edenle-
rin yoludur. İlim yerine ce-
haleti seçenler. milleti daima
karanlıkta bırakmışlardır.
Halen de bu karanltğın mü-
cadelesini verivoriar" dedı.
DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - TSK'nın
Kuzey Irak'taki PKK kamplanna yönelik Şafak Ope-
rasyonu, 13. gününe girdi.
24 Eylül'de başlayan operasyon çerçevesinde bugü-
ne kadar 350'ye yakın PKK'linin öldürüldüğü açık-
landı. 10 askerin yaşamını yitirdigi operasyonda çok
sayıda silah ve mühimmat ele geçirildi.
TSK birlikleri 12 gün boyunca Haftanin, Pirbela,
Derkar, Sinet, Gara ve Metina ile Amediya bölgesin-
deki irili ufaklı 30'a yakın kampa baskın düzenledi.
PKK'nin bölgedeki son karargâhı olarak bilinen Zap
ile Iran sının yakınlanndaki Hakurk'ta ise çatışmalar
sürüyor. Öte yandan Türk savaş uçaklannm PKK
kamplanna yönelik hava saldınlan da devam ediyor.
Dün Zap ve Hakurk kamplan bir kez daha bombalan-
dı. Savaş uçaklan Metina bölgesindeki üç dağda P-
KK'lüerin banndıklan belirlenen noktalan bombala-
yıp Soran bölgesinde 3-4 sorti yaptı.
Operasyonlar sırasında büyük darbe yiyen PKK'li-
lerin Iran sınınndaki çevirme harekâtı nedeniyle de Ta-
labani liderliğindeki IKYB'nin denetiminde bulunan
Musul yakınlan ve Süleymaniye bölgesindeki kırsal
kesimlere doğru kaçtıklan bildirildi. Iran-Irak sınır
boylanndaki kasabalardaki Hizbullah militanlan ise
PKK'lilere destek vermeyi sürdürüyor. TSK"den Su-
riye'nin resmi SANA Ajansı'na açıkJama yapan bir
yetkili "Suriye'nin Türİdye suıınna asker yığdığına
ilişkin haberter aalsızdırn
dedi.
Sayısal Loto ortaklanndan biri Düzceli
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Sayısal
Loto'nun geçen haftakı çekılişinde 6'yı bi-
len 8 kişiden binnın Düzce'de oturan Mu-
ratGül adlı pazarlamacı olduğu öğrenıldi.
Ikramiyeden payına düşen miktar olan
224 milyar lırayı kazanan Gül'ün, amcası
Mahmut Gül'ün dükkânında pazarlamacı-
lık yaptığı bildirildi. Yeğeninin ilk kez Sa-
yısal Loto oynadığını söyleyen Mahmut
Gül, "Murat evfl ve 2 çocugu var. Babasu
Muratçocukken öldü, annesi istanbul'da bir
hastanede tedavi görüyor" dedi. Sayısal Lo-
to'da 6'yı tutrurarak 2 trilyon 890 milyar472
milyon liralık ikramiyeyi paylaşan 8 kişi,
çeklenni bugünden itıbaren Milli Piyango
tdaresı'nden alabilecek.
I Baştarafı l. Sayfada
lı politikalar üretememesi. kanşıklığın sür-
mesinde en önemli etmenler oldu. Türkiye ile
ABD'nin ınisiyatifinde ve İngiltere'nin gö-
zetiminde geçen sene ekim sonunda başlatı-
lan Ankara Süreci. sekteye uğradı. Eylül
ayında yapılması gereken 5. toplantı. Kürt
partileri arasındaki ciddi görüş farklılıklan
nedeniyle henüz yapılamadı Ankara Süreci
toplantılan, taraflar arasındaki ateşkesın ka-
lıcı olmasını sağlamak ve bölgede "geçkibir
yönetimin" ana hatlannın sağlanmasını ön-
görüyor.
Türkiye'nin siyasi destek sağlaması sonu-
cunda Kuzey Irak sahnesinde önemli bir rol
kazanan Türkmenler de, kendi aralanndaki
bırleşmeyi sağlamak amacıyla Erbil'de bir
kurultay düzenlediler. TurkmenJer. kurulta-
yın dünya kamuoyunda daha geniş yankı bu-
labilmesi amacıyla Türk ve yabancı gazete-
cileri Erbil'e davet ettiler. Ancak gazetecıler,
Genelkurmay Başkanlığı'ndan gelen son da-
kıka talımatı üzerine Kuzey Irak'a alınmadı-
lar. Gazetecilerin "güvenlik" nedeniyle alın-
madığı KDP'nin denetimindekı Zaho-Du-
hok-Erbil arası, Kuzey Irak'taki en güvenli
bölgelerden biri olarak değeriendirilıyor. Ku-
zey Irak'a gıriş yapan Türkmen delegeleri ise
geceyi Duhok'ta geçırdikten sonra ancak Er-
bil'e ulaşabildiler. Bu gelişmeler, PKK'nin
Duhok-Erbil arasındaki bölgede de etkin ol-
duğunun bir göstergesi olarak değerlendıril-
dı.
PKK'nin, TSK ve Barzani kuvvetlerinin
ortak operasyonlanna karşm Kuzey Irak'ta
önemli bır güç olmayı sürdürdüğü de ıddia
edildi. PKK'yi bitirmeyi amaçlayan Türki-
ye, her yıl ilkbahar v e sonbahar aylannda as-
keri operasyonlar düzenliyor. Ancak bu ope-
rasyonlar, PKK teröristlerinin her seferinde
Iran topraklanna ya da Talabani'nin deneti-
mindeki bölgelere kaçmalan nedeniyle iste-
nilen düzeyde başanlı olamıyor. Türkiye'nin
bu operasyonlan. Arap ülkelerinde büyük
rahatsızlık duyulmasına neden oluyor. Arap
Birlıği, yaptığı her toplantıda TSK'nin ope-
rasyonlannın Irak'ın toprak bütünlüğünü ze-
delediğı eleştirisini gündeme getıriyor.
KDP'nin, bölgedeki tüm Türkmenler' i bır
çatı altında toplamaya yönelik olarak düzen-
lenen kurultaydan rahatsızlık duydugu kay-
dedildi. Bu rahatsızlığın bır ifadesi olarak
KDP'nin. kurultayın gazetecıler tarafından
izlenmemesını sağladığı öne sürüldü. Türk-
men delegeler ise kurultayın tarihınin ve ya-
pılacağı yerin yanlış seçildiğini belirterek,
"TSK'nin operasyonu sürerken kurultayın
yapılması yanlıştı. Türkiye\e Avrupa'dan ge-
lecek Türkmenler için çok zoriuk çıktı. Ku-
rultay, Irak sınınna yaİan bir yerde Türki-
ye'de yapılabilirdi" dedıler.
Kuzey Irak'taki kanşıklık ve otorite boş-
luğundan yararlanan PKK içinde de çözül-
meler yaşandığı bildinldi. PKK lıderi Abdul-
lah Öcalan'ın boşandığı eşı Kesire Y ıldınm.
avukat Hüseyin Yıldınm. Selim Çürükkaya.
Özgür Politika yazarlanndan Günay Aslan,
AldfHasan. Aydın BingöDü. Med-TV'nın es-
ki sorumlulanndan İlhan Kıalhan ve eski
spikerlerden DilbL\win Dara'nın da aralann-
da bulunduğu 50 kadar kışinin Almanya'nın
Köln kentinde "Apo karşıd" bır büro açtık-
lan kaydedıldı. Apo karşıtı grup. örgüt taba-
nına yönelik yaptıklan ilk açıklamayı Gü-
neydoğu'dakı yerel yayın organlanna gön-
derdi.
PKK'nin faalıyetlerini yasaklayan Alman-
ya'nın, Apo karşıtı gruba sıcak baktığı ıddia
edildi.
B Baştarafı 1. Sayfada
kiye genelındeki toplam 4
bin 925 Kuran kursundan
büyük bir çoğunlugun de-
netlenemediği belirtildı.
Kuran kurslannın sayısın-
daki hızlı artışın Demokrat
Parti döneminden sonra
başladığına dikkat çekilen
araştırmada, şu görüşlere
yer venldi:
"Kuran kurslannın ço-
ğunluğu Diyanet İşleri Baş-
kanlığı Kuran Kurslan Yö-
netmeliği'ne uymuyor. Yö-
netmelik, Kuran kurslann-
da kurarukerim'in usulü-
ne uygun olarak okutulma-
sını. ezberletilmesini, bazı
sure ve dualann anlamları-
nın öğretUmesini, İslam di-
ninin inanç, ibadet ve ahlak
esaslanyla ilgili konularda
bilgi verilmesini hükme
bağlar. Ama Kuran kursla-
n, bu yönermeliği açıkça
deüyor."
Araştırmada, 107 bin
708 öğrencınin katıldığı
Kuran kurslanndan sadece
994'ünün Diyanet İşleri
Başkanlığı tarafından açıl-
dığına dikkat çekildi. Ku-
ran kurslanndan 1645'inin
dernekler, 1299'unun köy
tüzelkişiliği. 299'unun Va-
kıflar Genel Müdürlüğü.
256'sının beledıye, 189'u-
nun Hazine, 115'inin şa-
hıslar tarafından açıldığı-
nın aktanldığı araştırmada.
"Milli Eğitim Bakanh-
ğı'nın denetley emediği, ta-
rikat vecemaatlarin büyük
harcamalar sonucunda aç-
tıklan bu kurslarda amaç,
Türkiye'de kurulacak din
esasına dayah devlet yöne-
timine ilk desteği sağlaya-
cak Türk ve İslami y önetim
sempatizanlannı yetiştir-
mektir" görüşü savunuldu.
Araştırmada, Kuran
kurslannın büyük bir bölü-
münün Konya, Bursa. Is-
tanbul, Samsun. Ankara,
Balıkesir. Kahramanma-
raş, Adana, Trabzon ve Iz-
mir'de bulunduğu bildiril-
di.
Kuran kurslannın en az
olduğu illerin de Tunceli,
Iğdır, Şırnak, Hakkâri,
Mardın, Muş. Muğla ve
Edirne olduğu vurgulanan
araştırmada, Güneydoğu
Anadolu ıllerindeki Kuran
kursu sayısındaki azlığa da
dikkat çekildi.
Araştırmaya göre, Kon-
ya'da 928, Bursa'da 520. İs-
tanbul'da 313, Samsun'da
220. Ankara'da 200, Balı-
kesir'de 138. Kahraman-
maraş'ta 137, Adana'da
136. Trabzon'da 135, tz-
mir'de 133, Tunceli'de 1,
Iğdır'da 2. S'™ak'ta 2,
Hakkân'de 4. Mardın'de 6,
Muş'ta 9, Muğla'da 9. Edir-
ne'de 9 Kuran kursu bu-
lunuyor.