Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 4 EKİM 1997 CUMARTESİ
12 KULTUR
Akbank Caz'mııfku geniş
Cumhur
Canbazoğlu
IMUZIK
Çarşamba gecesi Sabancı Center'da açıla-
cak 7. Akbank Caz FestmJi, bu yıl isminde-
ki uluslararası kelımesini silerek ve Anka-
ra'ya da konuk oiarak iki yapısal değişikJik-
le cazseverlerin önüne çıkıyor. Bunun dışın-
da espn oiarak festıval yine sııadışı isimle-
rin, deneysel projelerin, vitrindekiler yerine
cazı saz yapanlann peşinde. Biletleri bırbu-
çuk milyon TLden (öğrenciye yan fıyat) sa-
tılacak festivalin programıyla ilgilı bilgiler
verelim:
Festivalin açılışını Sabancı Center'da Bet-
ty Carter ve triosu (Bruce Flowers: piyano,
Neal Caıne: bass. Enc Harland: davul) yük-
lenıyor. Daha önce iki kez tstanbul'a konuk
olan 68 yaşındaki Carter'ın olağanüstü ses
tekniğinin yanında gençlere taş çıkaran sah-
ne performansı hem açılış gecesi hem de 9
Ekim gecesi için bir caz ziyafetini garanti
ediyor.
Festivalin konserler bölümü Betty Car-
ter'dan sonra 14 Ekim'e kadarmola veriyor.
14 Ekım, yapıtlan filmlerde kullamlmış,
Garbarek'ten Charlic Haden'e dek birçok
önemli ısimle çalışmalar yapmış, sürekli de-
neylere girişerek gıtann ufkunu genişletmiş
Brezılyalı usta Egberto Gismonti ve iki dos-
tu. Jose Assumpcao (bass) ve Femando R.
Carneiro'ya (gitar) aynlmış...
77 yaşına vartnış Vusef Lateef ile vurma-
lılarda dünyanın sayılı isimlerinden Adam
Rudolph birlıkteliğı ise festivalin en ilginç
konserlerinden biri olacak. Lateef ın Asya
ve Afrika kökenli etnik nefeslileriyle Ru-
dolph"un vurmalılannın paslaşmasını iki ge-
ce ızleyebılecek cazseverler.
Cazırı genç kuşağından James Carter ise
Craig Taborn (piyano) Jaribu Shahid (akus-
tik bass) ve Tani TabbaTla (davul) birlikte on-
lara aynlan iki günde standartlarla deneyle-
rinden oluşan bir program sunacak. Yıne
gençlerden oluşan Ned Rothenberg's Sync
Ned Rothenberg: alto saksofon, bass klamet,
Jerome Harris: gitar, bass, Samir Chatterjee:
tabla) farklı dil arayanlara Ankara ODTU'de
ve CRR'de seslenecek... Reggae ve punktan
gelen tngiliz cazcı Courtney Piııeda yedi ki-
şilik ekibiyle hem Ankara'da hem de lstan-
bul'da çalacak. Cazla yetinmeyip ŞeytanÇık-
mazı gibi popüler filmlere mûzik yazması
dinleyıcilerini kızdırsa da Pine'ın saksofon-
daki dehası sahnede her şeyi lehine çeviriyor.
Deneysel arayışlan sevenler için MuhalRk-
hard Abrams Quartet'ın piyanoyla şekille-
nen doğaçlamalanndan oluşacak konser
önemli.
Festivalin yalnız Ankara'ya mahsus iki
konserinden binncisinde bizden genç vete-
nekler İmer Demirer(trompet), Mahmut Ya-
lay(bass) ve AteşTezerf davul), TunaÖtcnel
ustayla (piyano, saksofon) birlikte standart-
lan ve albümlerinden bestelerini yorumlaya-
caklar. Ikıncı konseri ise ODTÜ bünyesınden
çıkan Türk Halk Bilimi Topluluğu Deneysel
MûzikGrubuverecek. 14 kışilıkgrup. kla-
sik Türk müziği ve halk müziğini caza uyar-
larken aynı yolda yürüyen Asiaminör'den Ta-
hir Aydoğdu ve Yahya Dai'den de destek ala-
cak...
SunRa ve Abdullah İbrahim'le çaldıktan
sonra Cold Sweat grubuyla cazın zirvesine
oynamaya başlayan Craig Harris ve dört ki-
şilik ekibi, uzun yıllardır Tûrk müziğinin ya-
nında cazı da inceleyen Barbaros Erköse'yle
Ankara ve İstanbul'da cazseverin önüne çı-
kacak. Bu arada Erköse'nin caz kokan bıral-
bümünün piyasaya çıkmayı beklediğmi de
ekleyelim.
Son dönem cazla ilgili büyük yerli orga-
nizasyonlarda çalmaya özen gösteren Acid
Trippin imzalı özgün çizginin cazseverler ta-
rafindan desteklenmesinin zamaru geldi. Bir
albüm üzerinde çalışan Acid Trippincilerbu-
güne dek değişik caz formasyonlannda mü-
ziksevere çalmış başanlı isimlerden oluşu-
yor: AH Perret (İdavye), Yataya Dai (sakso-
fon), Sarp Maden (gitar), Raci PişmişoğJu
(bass), Erdinç Şenol (davul), MuratOzbek
(vurmalılar).
Festiva] programı konserlerle sınırlı değiJ.
Seminerler. fılm gösterileri ve sergilerle caz-
severin bilgisini de arttırma girişimleri bu
yıl da sürüyor. Aksanat'taki fılm gösterile-
rinde ağırlık konser görüntülerinde. Charks
Mingus'un beş dostuyla 1964'te Norveç'te
verdiği konser, Rahsaan Roland Kirk'ün
1972'de Montreux Caz'daki performansını
yansıtan görüntüler. Montreux'nün 25. yaşı-
nı kutlamak üzere 1991 'de bir araya gelen
Mites Davis'le Quincy Jones'un konseri, yi-
ne Montreux'nün 30. yılından alınma Less
McCann üçlüsüyle EdcBe Harris performan-
sı, Don Cherry'nin "multi kulti" başlığıyla
Stuttgart'ta verdiği deneysel konser gibi
uzunluklan bir saat civannda on fılm ve
Bertrand Tavernier'nın iki saatlık Round
Midnight adlı uzun metrajlı fılmi Ingilizce
altyazısız gösterilecek.
Aksanat'taki seminerler de çok yönlü. Üc-
retsiz ızlenecek seminerlerde Yusef Lateef
yanm yüzyıla yaklaşan müzik deneyimleri-
ni, Adam Rudolph ritim ve davul teknikleri-
ni, James Carter caz dünyasında yaşananla-
n, Craig Harris trombon çalma tekniklenni,
Muhal Rıchard Abrams, dogaçlamanın do-
ğasını, Ned Rothenberg de nefeslı sazlan an-
latacak. Aksanat'ın festivaldekı ağırlığı bun-
larla bitmıyor. Miles Davis'in 80'li yıllann
başından ölümüne dek yaptığı tablolar da 25
ekime kadar sanatseverlere sunulacak.
Cazın tadını, esprisini gece geç saatlere
taşımak isteyenler için de Eski Yeşil'de jam
sessionlar düşünmüş festivali düzenleyenler.
Taksün'deki kulüpte, 14 Ekim'den başlaya-
rak İlhan Erşahin, davulcu Kenm Wbflesen,
basscı Doug Weissbeş gece çalacak. festiva-
le katılan diğer cazcılann da sazlannı kapıp
Erşahin'e katılacağını umuyoruz.
Türküler
Sevdamız
Parlak bir sezon geçiren halk müziği
pazanna dikkat çekıci bir albüm daha ka-
tıldı. Erdal Erzincan. İsmail Özden, Tol-
ga Sağ'm yorumlanndan oluşan Türküler
Sevdalanmız adlı ASM Müzik etiketli al-
büm, bu dalda özgün çalışmalar arayan-
lara sesleniyor.
Halk müziğini HBB, Flash TV, Kanal
7, Mesaj TV Samanyolu TV gibi kanal-
lara bırakıp yalnız A Takımı'nda ya da
İbrahim Tatiıses'ın belden aşağı espriler-
le dolu şovu gibi magazın programlann-
da anımsayan iddıalı özel televizyonlann,
artık halk müziğinin gücünü görmelerinin
zamanı geldi. Bugüne dek albüm tırajla-
nna bakarak arabeskçilen ya da popçula-
n tercih eden, Anadolu'ya ve kentlenn
varoşlanna yapa> bir imaj pompalayan bu
kanallara satışlarla da ders vermeye hazır-
lanıyor halk müzikçileri.
Ekipten Tolga Sağ, Bir Haber (söz-mü-
zik: tsmaii Özden), MorKoyun (gelenek-
sel), Gör Nic'ohır (söz: Şah Hatayı - mü-
zik: Yüksel Yıldız), Erdal Erzincan, Yü-
dız(kaynak: Ali Ekber Çiçek), Yar Senin
Derdinden (söz-müzik: Davit Sulari), Ye-
roen EDerinden (derleyen: Haydar Ağba-
ba), tsmaii Özden, Ölüm (söz: Kemal
Eroğlu - müzik: Ismail Özden). Oğul(söz-
müzik: Mustafa Atıcı). Kimselerim Yök-
tur Derdimi Yana (geleneksel) türküleri-
ni yorumluyor. Albümde sanatçılann bir-
likte seslendırdığı Ey Erenler (gelenek-
sel) ve Aglasam mı (söz-müzik: Âşık
Mahsuni) adlı iki türkü de yer alıyor.
Legend çıkıyor
Her yıl bizim
festivallerin liste-
sinde adı mutlaka
geçerdi.Görüş-
meler bu yıl tam
rayır.a oturmuş-
kenbukezdesağ-
M r i!u * K TI lık sorunlan ne-
lN.FauhAl.Han d e n i y l e 1 5 0 k i ] o _
luk Pakistanlı dev sanatçı Nusret Fatih
AMHan (Nusrat Fateh Ali Khan) geleme-
mişti. 16 Ağustos'ta ölüm haberi geldi
Nusret Fatıh'in. Bin yıl önce Iran'da or-
taya çıkan Kavvali adlı tasavvuf müziği-
nin günümüzdekı en önemli icracısı olan,
Ptter Gabriel'in Real World fırmasına
yaptığı albümlerle, Günaha Son Çağn,
Katil Doğanlar ve Ölüm Yolu adlı film-
lerde kullanılan yâpıtlanyla uluslararası
üne kavuşan 'Dt^u'nun gospekisi', yine
EnConcertaRMİsVoL l.GarbarekKhan
Ragas and Sagas, The Last Prophet, De-
votional Songs, Shahbaaz, Mustt Mustt,
Love Songs, Shanen Shah. Mght Song gi-
bi bizim piyasada bulunan albümlerin-
den sonra ünlü Legend albümü (Hag Ali
Ali, Be Wafa. Kamli Wala Mohammed)
Trikont etiketiyle piyasaya çıkıyor.
Yüzünü Doğu 'ya çevirdi
Loreenacılar'ın dikkatıne: Kanadalı arp-
çı ve şarkıcının yedincı albümü The Book
of Secrets (Gizemler Kitabı) geçen hafta
Balet Plak etiketiyle yayımlandı ve özellik-
le Beyoğlu'nda yok satmaya başladı.
Türkiye'de tüm zamanlann en fazla sa-
tan yabancı albümü ya da 45'liği hakkında
elde kesin bir ven yok. Şirketlerin kayıtla-
n en fazla on yıl öncesine kadar gidebili-
yor. işin içıne bir de korsan mal ginnce bu
konuda net bir rakam verebilmek zorlaşı-
yor. Buna rağmen görünen köy lulavuz is-
temiyor; Goran Bregoviç'in Arizona Dre-
am'ıyle birlikte son dönemin en fazla sa-
tan albümü The Mask and Mirror'la ve dı-
ğer yâpıtlanyla Loreena McKennitt ilginç
bir seyir izliyor Türkiye'de. Altı albümüy-
le (Elemental- '85, To Dnve The Cold Win-
ter Away- '88, Parallel Dreams- '89, The
Visit- '92, The Mask and Mirror- '95, A
Winter Garden Five Songs For The Season-
'95) dünya çapında dört milyon satan, ttal-
ya, Ispanya, ABD ve Avustralya'da hatın
sayılır bir dinleyici kitlesine sahip olan
McKennith bızde hiçbir videoklip yardımı
almadan Mkhael Jackson ve Madonna da-
hil uluslararası birçok megastan geride bı-
rakıyor. Son oiarak Nflüfer ve Hümeyra ta-
rafından kullanılan Tango To Evora'yla
(The Visit albümünden) gündeme gelen
Loreena McKennitt, Peter Gabriel'e ait
Wiltshire Real World stüdyolannda. kendi
şirketi Quinlan Road adına kayıt ettiği ye-
ni albümünde sekiz yeni parçaya yer veri-
yor.
Seyahat ettiği her yerde etnik müziği in-
celemeye çalışan, geçen yıl festival için gel-
di ği Istanbul 'dan bol malzemeyle evine dö-
nen McKennitt'ın dağarcığına girebilmiş
üç Doğulu parça Prologue, Night Ride Ac-
ross The Caucasus ve Marco Pblo, dığerle-
n The Mummer's Dance, Skeüig,The High-
wayman, La Serenissima. Dante's Pra>er
alışıldığı gibi bir bütün halinde baştan so-
na dınlenecek çalışmalar.
Meraklısı için ekleyelim. Albümün ka-
yıtlannda, beraber turnelere çıktığı Hugh
Marshall. Brian Hughes, Donald Quan.
Hos&am Ramz> ve Rkk Lazar'dan başka
Saint Petersburg Korosu. Danm Thomp-
son. Carotine Lavelle, Manu Katche. Nigel
Eaton ve David Rhodes'dan yardım gör-
müş Mc Kennıtt.
Ispanya
Bjork'a
yaramiş
Ingıliz müzik sahnesindekı aşın yoğun-
luk, müzisyenleri kalitesi ne olursa olsun
yenı bir şeyler bulup öne çıkmaya zorluyor;
insanlan 'şaşırtma>a' yönelik bu yapay ya-
nşın sonunda çoğu kez ortaya bir armoni
kirliliği ve bıktıncı tekrarlar çıkıyor. Tabiı
yanşın ruhsal faturası da haylı kabank. Bu
nedenle son dönemde birçok isim yenilıği,
aydınlığı doğada arayıp endüstri toplumu-
nun tekdüzeliğinden kurtulmaya calışıyor.
Ömeğin Smiths'in eskı lideri Morrisey gi-
bi birçok yıldız tspanya'da, Italya'da yaşı-
yor; bir süredır albümü beklenen Bjork da,
yeni birvolbulabılmek ıçın altı aylığına Is-
panya'ya kaçanlardan.
Bjork'un geçen hafta yayımlanan yeni
albümünün adı Homogenk. Debut Post ve
Tetegram'dan sonra yapıştınlan pop yıldı-
zı roîünü benimsemek istemeyen, bu arada
Los Angeleslı dengesiz bir hayranının gön-
derdiği bombalı paket sokunu kolay atlata-
mayan Bjork'un o meşhurazmi ve meydan
okuma dürtüsüyle neler yaptığını öğren-
mek için iyi bir örnek oldu Homogenic.
Bizim de katıldığımız genel kanıya gö-
re 'culture chıb'lann lzlandalı kraliçesi bir
kez daha kariyerinde yeni sayfa açmayı ba-
şarmış. bir dizi yenılikle ozgün hava getir-
miş.
Nelerbu yenilikler? Öncelikle birkaç yıl-
lığına kontrat yapöğı Graham '808 State'
MassejT
'in düzenlemeleri yenne 'acid ho-
use'un iyi gruplanndan LFO'nun beyni
MarkBell'in kalemini seçmiş. Sonra, eski-
den beri büyük aşk yaşadığı yaylılann yü-
künü, deneyimlı Eumir Deodato'ya ver-
miş, yaylılan The Icelandk String Octet's
grubunaçaldırmış. lzlanda geleneksel mü-
ziği üzerine araştırmalan olan DJ Asa XXX
da son izlenimlerini aktarmış Bjork'a.
Yaylılarla Bell'in sibernetik ritimlerini
çarpıcı bir ustalıkla yan yana getiren albü-
mün prodüktörlüğünü de yüklenmiş Bjork.
Bu noktada yeni albümde de birkaç kez
saptadığımız şekilde bazen detone olma ris-
ki yaşayan, fazla bağıran, kelimeleri yiyen
Bjork'un yanında, uyaran birinin bulunma-
sı gerekiyordu bizce.
Bu aksaklık albümün başansını gölgele-
mıyor yine de; Budizm yardımıy la ıç huzu-
runu bulan Bjork, geçmişe göre denn tema-
larla Ali Neon Like, Shape Sifter Jq>gibı i-
ki çok başanlı baladla Homojenic'i daha ıd-
dialı koyuyor plakçı vitrinine.
it? ü
Eğjendirmezsen medyada yerin yok'Cem ve AH yani Cemali küçük-
ken aileleriyle Malatya'dan
ABD'ye göçmüş iki kardeş. Cem
aile psikoloğu olmuş Yeni Dün-
ya'da, Ali de sinema eğitimi gör-
müş. Ancak müziği seçmişler ve
uzun süre ABD'de grup müziği ve
DJ'lik yaptıktan sonra bestelerini
Türkiye'de değerlendirmeye karar
vermişler.
Grubun ilk ürünlerini iki yıl ön-
ce adlannı taşıyan albümde dinle-
miştik. Duymak tstiyorum gibi sı-
h bir parçanın klibine rağmen is-
tediği çıkışı yapamayan Cemali
sonraritmikBttiyorum Sonumı'yla
geniş kitlelere seslenmişti. Parça
derin parçaydı ama göbek attırma-
ya meraklılann elinde yanlış ad-
reslere gitmişti.
Cemali şimdi ikinci albümü Yuh
Yuh'la geliyor. Âşık Mahzuni'nin
ünlü parçasına modem bir yorum
getiren grup, bu kez de eleştiriyi
sevmeyen medyayı rahatsız etmiş
durumda. Parçanın kJibi beyaz ek-
randa neredeyse hiç yer bulamı-
yor. Yaptıklan bazı işlere 'Anado-
hı pop'un 1997 versiyonu diyebi-
leceğimiz Cemali'yle yeni albümü
ve yerli pop piyasasını konuştuk:
- Yap&ğınız müziğe ne ad \-erile-
bileceğj hiç taraşılmadı.Bu yeniso-
und nasıl tanımlanabilir?
Müzikal oiarak pop furyasm-
dan kopuğuz, özgün işier yapıyo-
ruz. Sözde de anlatım şeklimiz ya-
• Cem ve Ali
yani Cemaü,
şimdi ikinci
albümü Yuh
Yuh'la geliyor.
Âşık Mahzuni'nin
ünlü parçasına
modern bir yorum
getiren grup, bu
kez de eleştiriyi
sevmeyen
medyayı rahatsız
etmiş durumda.
lın, genellikle aşkla mistisizmi bir
arada veriyoruz. Geldiğimizde bi-
zi nonnal popa sokama>r
ınca alter-
natif pop dediler, bız de kabul et-
tik. Daha o zaman ortalarda Özlem
Tekin'in alternatif popu yoktu.
Türkiye'deki poptan farklı olarak
yaptıklanmızda felsefe ve derinlık
var, bu nedenle seve seve alterna-
tif pop adını benimsiyoruz.
- Pekiyi ABD'de nasıl pazarlan-
dıbu müzik?
Amerika'da yaptığımız Whirl
adlı albüm dünya müziği (world
musıc) diye satıldı ve ilgi gördü.
Değişik şekilde sentezledık çün-
kü; Batılı altyapırun üzenne Türk
müziğinin oturması hoşlanna git-
ti. PeterGabrid ve Led ZeppeHn'in
denemelerinden sonra insanlar
Doğu'dan gelecek yenı müzikler
duymak ıstiyor artık.
- ABD'de ve burada farklı' ol-
manın avantajlan ve dezavantajia-
n neler?
Farklı bir şeyler yapmanın avan-
tajını daha fazla yaşadık; belli so-
undun dışında hiçbir şey dinleme-
yen kulaklara değişik müzik sun-
duk ve sivrildik. 60-70'lerdeki ara-
yış şimdi yeniden başlıyor, insan-
lar da bu yeniliklere destek veriyor.
Tek sorun televizyonculann farklı
işleri sevmemeleri. Kendimızi ta-
nıtmamız için fazla seçenegimız
yok, çünkü televizyonlar ratingi
yüksek tutmak için insanlan yalnız
eğlendirmeye calışıyor.
Doğru dürüst konuşacak prog-
ram bulamıyoruz. sorularhep bel-
li, 'Kiminle berabersin?'. 'Gecele-
ri neler yapıjDrsun?' Yani politık,
sosyal konulan konuşmak, tartış-
maİc yasak. TRT'ye gittik, Yuh
Yuh 25 yıl denetimden geçmemiş,
bizim yaptığımızı da geçirmedıler.
Ülkede rezillikler, Susurluk yaşa-
nırken bu parça denetimden geç-
meliydi. "Abıik parçalar geçiyor,
neden bizi engellivorsunuz" diye
sorduk. cevap vermediler. Anlaşı-
lan herkesin göbek attırmak istedi-
ği bir ortamda medyatik parça de-
ğıl Yuh Yuh.
- Halk müziğinden başka pro-
tt-st düzenlemeler \ar mı dağarcık-
ta?
Amerika'daki dost çevremiz çok
yakmdan izliyor halk müziğimizi,
ellerinde Türkiye'de kolay bulun-
mayacak taş plaklar ve malzeme
var. Onlann akıttığı bilgileri ince-
liyoruz, âşık müziğinin sürekli
içınde kalmaya çalışıyoruz. Bu tip
parçalan kullanmak biraz da ruh
işi. Örnegin lntemet'te her gün Su-
surluk'u anlatan Türk gazetelerini
okurken çok etkilendik ve Yuh Yuh
çıktı. Anlatım şeklimiz aslında yu-
muşak, eleştinyi dolayh yollarla
yapmayı seviyoruz. Türkiye'de iki
dünya var, bıri büyük şehirlerde ve
Ege, Akdeniz kıyılannda az kişi-
nin yaşadığı parlak yaşam. dığeri
de Doğu ve Istanbul'un etrafında-
ki yaşam.
Televizyon gerçeklerden tama-
men kopuk bir hayatı göstererek
özellilde gençleri boş hayallere sü-
rüklüyor. Batılılaşma adına veri-
len altı boş şeyleri kısa süre sonra
gençler sindiremiyor ve mutsuz
oluyor. tşte biz kendi bakışımızla
bunlan eleştiriyoruz. tki kaset ka-
famızdakileri tam olarak yansıt-
maya yetmedi. tavizler verdik ama
mutlaka içımizdekini tam yansıta-
cağız bir gün.
rnpı'ıe
ANDAK
MESAM'da Genel
Kurul Toplantısı
Ülkemizin müzik alanında yaratıcı
olarak uğraş verenler önemli bir olay
yaşayacaklar. Besteci, müzik sözü
yazarı, aranjör (orkestra düzenleme-
si yapan) ve editör (yayıncı) kesimini
oluşturan, kısaca "yaratıcı" kitlenin
telifhaklarıru koruyan tek meslek bir-
liği MESAM'\n 5. Olağan Genel Ku-
rul Toplantısı yapılıyor. Bugün Tak-
sim'de "The Marmara Oteli" Opera
Salonu'nda başlayacağı bildirilen, an-
cak çoğunluk sağlanamaz ise 5 ekim
pazar (yarın) saat 11 'den itibaren yi-
ne aynı yerde yapılacak olan bu top-
lantının, ülkemizde değişen vegelişen
sosyo-ekonomik koşullar ve buna
bağlı sorunlar nedeniyle müzik sektö-
ründeki yaratıcılar için büyük önemi
ve değeri var...
MESAM'ın 1995 yılından bu yana
görevli olan başkan ve yönetim kuru-
lu üyelerinin çalışmalarına göre, edin-
diğimiz bilgiler doğrultusunda yapı-
lanlar, üzerinde durulan konular ve ye-
ni dönemde yapılması öngörülenler
hususunda, müzikle ilgilileri ve okuyu-
culanmızı kısaca bilgilendirmeyi ya-
rarlı bulmaktayım. Gerçekleşenler dı-
şında, her alanda olduğu gibi doğal
sayılan eksikler ve hatalar kuşkusuz
vardır ve olacaktır. Gelelim olanlara:
5846 sayılı yasanın değiştirilmesi
ve 47 70 sayılı yasanın çıkarılması
sağlandı. 47 70 sayılı yasada yer alan
"eser sahiplen"ri\n hakları konusun-
daki eksik ve yanlış hükümlerin düzel-
tilmesı için çalışmalar yapıldı, Kültür
Bakanlığı 4110 sayılı yasayı yeniden
ele aldı. TRT Kurumu'na ayrıcalık
sağlayan 5846 sayılı kanunun 43.
maddesının değiştirilmesi sağlandı.
Radyo-Televizyon Üst Kurulu'nun
(RTUK) Radyo-TVyayınlanndaki Telif
Hakları Yönetmelıği'nin çıkarılması ve
yürüriüğe konması sağlandı.
Mahkemelerde uzun süren davalar
sonunda, 4110 sayılı yasaya, "Ihtisas
Mahkemelerı" kurulmasına ilişkin
madde konulması istendi.
Yargının bilinçlenmesi ve bilgilen-
dirilmesi için Istanbul Barosu ile or-
taklaşa paneller düzenlendi. Başta
atv, Show TV, Kanal D, Interstar,
TGRT olmak üzere bölgesel ve yerel
birçok Radyo-TV ile telif hakları söz-
leşmesi imzalandı. Mağaza, dükkân,
otel, disco vb. yerlerden telif tahsila-
tı yapılmaya başlandı. Belediyeler ile
birlikte çalışarak "fems//a/an/"telifle-
rinin tahsiline ilişkin yasa hazırlanarak
TBMM'ye sunuldu. MESAM'ın üye
olduğu uluslararası konfederasyorv
CISAC ve dolayısıyla sözleşmelerle
bağlantılı SACEM ve GEMA ile ilişki-:
ler sürdürülmekte. Önemli ve yeni ge-^
lişen bir olay: Ülkemizdeki yabanc£
müzik temsilcileri editör (yayıncı) ku-^
ruluşlan MESAM ile ilişki kurmuşŞ
bulunmaktadır.
nugjaraYerli popta Tarkan haftalardır üçüncir
albümü Ölürüm Sana'yla zirvedeki yeri-
ni koruyor. Çelik, dördüncü albümü Sev-
dan Gözümün Bebeği'yle bir türlü Tar-
kan ' ı geçemedi. Sibel Can ise Sibel Can'la
Bu Devirde ile üçüncülükteki yerine geri
döndü...
Türk sanat müziğinde zirvedeki sırala-
ma pek değişmıyor: Emel Sayın filmlerde
seslendirdiği parçalardan oluşan Başrol-
deEmelSayuı'labinnci, BütentErsoj.Ma-
azallahia ikinci. Muazzez Ersoy, Nostalji
2 ile üçüncü.
Halk müziğinde Yavuz BingöL ikinci ça-
hşması Baharun Sensin'le bu dalın uzun
süredir 1 numarası. Ceylan. listeye Güldes-
tim ile ikinci sıradan girdi. Musa Eroğhı-
onuncu solo albümü HaKl İbrahim/Kerbe-
la Destanı'yla üçüncü sırada.
Yabancı müzıkte yeni lider,The Book of
Secrets'la Loreena McKennitt Rkky Mar-
tin, A Medk) VTvir adlı albümüyle ikinci;
Spice Girls, Spice'la üçüncülüğe indi.
yeniler- The Big Picrure - Elton John
- Grace of Mj Heart - O. S. T.
- Lemon Popsicle 1 - O. S. T.
- Papermoon - Papermoon
-LiarLiar-O. S. T.
- My Way/The Best of Frank Sinatra
- MTV Ûnplugged - Maxwel 1
- The Best of - Henry Mancini
- Greatest Hits - Boston
- Honey - Mariah Carey
- Everyone Says I Love You - O. S. T.
- Get on The Bus - O. S. T.
- Vanishing Point - Primal Scream
- Passion Dance - Herb Alpert
- Duygular - Aslı Hünel
- Dinle - Şebnem Paker
- Rdaxing - Kerem Görsev
- Harman Yeri - Arzu Görücü
- Merhaba - G ü1ben Ergen
- Güldestim - Ceylan