Katalog

Cumhuriyet lmti>az Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koordınatörü Hikmet Çetinkaya 9 Yaznşlerı Müdürlerı. fbrahim Yıldız,DinçTa\anç {Sorumlu) 9 Haber Merkezı Müdiirü: Hakan Kara 9 Görsel Yönetmen, Fikret Eser Dış Haberlcr Şinasi Daırşoğlu 0 Istıhbarat Cengiz >, ıldırım • Ekonomı tlülent kı/anlık 0 Kuhıır: Handan Şenköken 0 Spor. Abdülkadir Yücelman 9 Makaleler Sami Karaören 9 Düzeltme. Abdullah Yazıcı 9 Fotoâraf. Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge Edibe Ruğra 9 ^ urt Haberlen Mehmet Faraç Ya>in Kurulu. İlhan Selçuk ı Ba^kan). Orhan Erinç. Okta> Kurtböke. Hikmet Çetînkaya,ŞükranSoner, Ergun Balcı. Dinç Tayanç. İbrahim Yıldız. Orhan Bursalı. Mustafa Balba\. Hakan Kara. \nkaraTerriMİcısr MustafoBalba) 0 Haber Müduru Doğan Akın Atatürk Bul\an No" 125. Kat 4. Bakanhklar-Ankara Tel' 4195020 O-hat). Faks 4195027 9 Izmır Temsılcısı Serdar Kınk.H ZışaBK 1352 S.23Tel 4411220. Faks 44191! ~ 0 A.dana Temsılcısı: Çetin Yiğenoğlu. tnönü Cd 119 S No.l Kat:l.Tel-363 12 11. Faks: 363 12 15 Müessese Müdürü: Erol Erkut # Koordınatör Ahmet Korulsan 0 Muhasebe Bülent \ ener # Idare: Hüsevin Gürer # I^Ietme Önder Çelik • Bılgı-lşlem Nail İnal • Bılgisa\arSistem \1ürü\et Çiler MEDVA C: • Yonetım Kurulu Başkanı - Genel Mudur Gülbin Erduran # Koordınator Reha Işıtman # Genel Mudur Vardımcısi. Mine \kdağ Tel 514 (T 53 - 51395 80-513 8460-61.Faks 5138463 Yayımla\an \e Btsan: >emGün Haber Aıansı. Basın \e Yayıncılık A §. Tirl-cxjg Cad 3C 4! Caialoğlu 34334 lsl'PK 246 Istanbu) Tel (0 212) 512 05 05 (20 hatl Faks (0 212ı 513 !>S 95 7OCAK1997 İmsak:5.50 Güneş: 7.22 Öğle: 12.17 İkindi: 14.37 Akşam: 16.58 Yatsr. 18.25 "Sağduyu"ya odul • Haber Merkezi - tş Bankası nın başrollerinde Arzum Onan ve Lğur Yücel'ın oynadığı "Sağduyu"lu reklam dizisi Radyo-İelevızyon Gazetecileri Dernegi'nin verdiği Cengiz Polatkan ödülüne değer bulundu. Ödül töreni bugün Büyük Ankara Oteli'nde yapılacak. Reklam. Medına&Turgul DDB reklam ajansı tarafından hazırlanmıştı. Hayali Torun Çelebi öldii • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Karagöz ustası ve kukla sanatçısı Tuncay Tanboğa. (Hayali Torun Çelebi) öldü. Ankara'da dün ölen Hayali Torun Çelebi. 20 Şubat 1927 tarihinde doğdu. Karagöz ustası Hayali Küçük Ali'nin torunu olduğu ıçin çocuk yaşlarda gölge oyununa ilgi duyan \e dedesinden esinlenerek Hayali Torun Çelebi adını kullanan Tanboğa. Karagöz ve kukla oyununun geliştırilerek yeni kuşaklara aktanlması konusunda önemli görevler yapmıştı. Gölge oyununun ülkemizdeki sayılı ustalanndan bin olan Hayali Torun Çelebi. bugün Hacıbayram Veli Camü'nde kılınacak cenaze namazının ardından toprağa verilecek. Enerji Tasarrufu Haftası • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, "Başta tamamlandığında Türkiye'ye 27 milyar kilovat-saat elektrik enerjisi sağlayacak Güneydoğu Anadolu Projesi olmak iizere. enerji yatınmlan aksatılmadan devam etmeli. yeni yatırımlar planlanmalıdır" dedi. Enerji Tasarrufu Haftası dolayısıyla yayımladığı mesajda. Türkiye'nin. bugüne kadar enerji üretimi alanında başanlı sonuçlar \eren önemli gayretler sarf ettiğini kaydeden Demirel. "Ancak bütün gelişmelere rağmen. hızlı gelişmeye baglı olarak enerji talebinin çok fazla artmasından dolayı bir süre sonra ülkemızin bir enerji darboğazina girmesi tehlikesi söz konusudur" dedi. TÖMER'den spikerlik egitimi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Radyo Tele\ izyon Cst Kurulu (RTÜK).özel televizyon ve radyolarda çalışan spikerlere verilecek kursun Ankara Üniversitesi Türkçe Öğretim Araştırma ve Uygulama Merkezi iTÖMER) tarafından düzenlenmesinı kararlaştırdı. Kursu başanyla tamamlayanlar "spikerlik sertifikası" alacaklar. RTÜK'ün yaptığı açıklamada. Türkçe'nin en iyi yansıtılma yolunun kitle eğitim araçlanyla sağlandığı belırtilerek, "Bu noktada başta spikerlerin Türkçe'yi doğru ve etkili kullanmalan önem taşımakta, bunun için de bir eğitimden geçirilmeleri gerekmektedir" denildi. Oniyersitelinin geçim sıkıntısı • ANKARA (ANKA)- Üniversite öğrencilerinin yüzde 80'inin ailelerinden gelen parasal yardımı vetersiz bulduğu bildirilirken yüzde 48'i öğretim elemanlannın kendilerine karşı "anlayışsız ve ılgisiz" davranmasından şikâyetçi oldu. KTÜ Fatih Eğitım Fakültesi öğretim üyesi Hatice Odacı nın. çalışmasında öğrencilerin boş zamanlannı değerlendirebılecekleri ve para kazanabılecekleri koşullann oluşturulması için yeni düzenlemeler yapılması önenldi. Yapay üremeden organ dondurmaya kadar birçok yöntem geliştiriliyor Geleceğin îtısanı uzun yaşayacak 2OOO'li yıllarda insan ÇeviriSenisi-Bilimkurgu fılmlennin or- tak özelliklerinden biri. geleceğin insanı- nın da uzaylı yaratıklann da kafalannın olağandan çok büyük hayal edilmiş olma- sı. Burada sinemacılann vurgulamak iste- diği.insanlannbeyinlerinındedaha büyük olması gereğidir. Belki de evrim süreci ay- nı hızla devam ederse 3 milyon yıl sonra insan görünrüsü açısından gelinecek nok- ta budur. Çünkü evrim süreci içerisinde insan beyninin ağırlaştığı bilmsel açıdan tes- pit edilmiş bir gerçek. Evrim biyoloğu Richard Davvkins, bu büyümenin oranını belirleyebilmek için öncelikle ilk insandan bu- güne yaşanan büyümeyi hesap etmiş ve aynı oran- lardaki gelişme hızını var- sayarak geleceğin insanının küçücük çeneli, iri gözlü, alnı bir hayli çıkık ve ka- fasının arka kısmı balon gibi şişik görünrüsünü el- de etmiş. Ancak bil\msel çahşmalannı uzun yıllardır sürdüren Davvkins'in ge- leceğin insanına yönelik farklı birtakım öngörülen daha var. Neslini sürdürmekte bir hayli ba- şanlı olan ve koşullara uyum sağlama ye- teneği kadar koşullan da kendine uygun ha- le getirmeye en yatkın tür olan insanın. geçmişinde yaşamda kalabilmeyi nasıl ba- şardıysa. beklenen gerek iklimsel gerek teknolojik tüm olumsuzluklan da aynı şe- kilde alt edebileceği umuluyor. İnsanın ıklimlere uygun vücut yapılan geliştirdiği bir Afrikalı ile bir Eskimo yan yana geldiğinde rahatça görülebılir. Bin- nin ısı kaybını minimuma indiren kısa ve tıknaz yapısı. diğerinin fızik yasalanna uy- gun. sıcağı banndırmayan ince. uzun vü- cudu ve kızgın güneşe dayanıklı siyah te- ni bu türün •ujıını' kapasitesini ortaya ko- • tnsanın, geçmişte yaşamda kalabilmeyi nasıl başardıysa, ileride karşılaşacağı iklimsel ve teknolojik olumsuzluklan da aynı şekilde alt edebileceği umuluyor. yuyor. Bu fizıksel özellıklerin yanı sıra alet kullanmayı akıl ederek bilgısayar ça- ğına ulaşan insanın zorlamalar \e gerek- sinimler karşısında beynini hâlâ kullana- madığı bölümlerini de devreye sokması bekleniyor. Binyıllargeriyegidildiğindesadeceya- şam koşullan uygun bölgelere yerleşmiş olan insanoğlunun, zaman içınde dünya- nın neredeyse her alanını yaşanabilir hale getirmiş olması da bu yeteneğinin bir gös- tergesi olarak ahnıyor. Sonuçta insanoğlu- nun hangi alanda olursa olsun ürettiği her yeniliği yaşamda kalabilmek. y aşanı süre- cıni uzatabilmek \e kendi \arlığını sürdürebilmekadı- na yaptığı görülüyor. Genetik mühendisliğinin son araştırmalan bağlamın- da anlaşılan bir ilginç nokta ise insanın genetik yapısının evrim süreci içerisinde düze- lerek bugünlere geldiğidir. Tıbbi müdahaleler olmaksı- zın genetik yapıda görülen bu iyileşme. insan bedeninin ça- ğımızın olumsuz etkilerine ay ak uy durmak için oluştur- duğu ciddi bir sa\ unma mekanızması şek- linde ortaya çıkıyor. Bilim adamlan bu konuya açıklık geti- rirken. beklenen doğal facialara karşı da ön- lem alma yolunda hızla ilerlendiğinı, insa- nın varlığını sürdürebilmek ve yaşam sü- resini uzatabilmek için yapay üremeden. çok uzun süreli (100-200 y ıl) organ dondurma- ya kadar birçok yeni yöntemin şu anda ış- lerlik kazandığını söylüyorlar. Tıbbın ve teknolojinin geleceğe dair umulan ilerlemelennin yanı sıra, evrim sü- recinin de insanda y aratacağı birtakım de- ğişikliklerle geleceğin insanı hem daha ya- ratıcı ve dirençli hem de daha uzun ömür- lü bir varatık olma volunda ilerlivor. Alzheımer hastalığı ortadan kalkacak. Ruh ve akıl nastalıklannın çoğu operasyonlarla düzeltılebılecek. Gen munendıslen her insanı bir Eınsteın halıne getırebılecek Uzmanlar. "İnsan 20001ı yıllarda tıbbın ve teknolojinin yardımıyla kendı bedenı üzennde daha çok hak sahibi olacak, kendi yapısını ve görünümünü bir noktaya kadar kendisi belırleyebilecek" iddiasında... Bu güne kadar yapılan ve devam etmekte olan çalışmalar sonucunda teknoloji çağının insanı, aşağıdaki donanıma sahıp olabilecek. GOZLER Gozlükler ve lensler muzeye kalkacak. Laser amelıyatlan bütun görme bozuklukları için kullanılacak. Kadıniar 21 yuzyıla goğüs kansen korkusu olmadan gırebılecekler. Kanser genetiK testlerle, oljşmadan anlaşılabıiecek Erkeklerın canlı sperm sayısının sureklı azalması artık geleceğe yönelik bir korku olmaktan çıktı. Mıkroenjeksıyon gıbi üreme teknıklerı bu soruna çare olacak. Kırışıklık gıbı yaşlanma etkılerı ışın ve ilaç tedavisı ıle sona erecek. Genetik çalışmalar sonucunda pıgment dengelen kurularak cılttekı leke ve kanser oluşumıarı onlenecek. UZUNLUK Nesıllern boylannın uzadığı tüm dünya ırklarında gozlemleniyor. Bu büyümenin 2005 yıtına kadar sureceğı, sonra duracağı uzmanların ıddıaları arasmda. Duyma cıhazları gelıştınlerek monte edilebılecek duruma getırilecek. Dişler kuçulecek. sayıları azalacak. Evrim araştırmacılan ılk ınsanla karşılaştırdıklarında ağız yapısında genel olarak bir kuçulme tespıt etmiş durumdalar. Dış sağlığı ıçın gelıştırılen aşılar. dış etı hastalıklan ve dış çürumelerını duryadan kaldıracak. 2030 yılına kadar laser ve ılaçlarla, 65 yaşında bir yüzün 35 yaşında gıbı gorünmesı sağlanabılecek. KILLANMA Istenmeyer kıllardan laser tedavisı sonucunda bir kerede kurtulunacak. AGIRLIK Şışmanlık sorun olmaktan çıkacak Yan tesırlerı olmayan ve beyne zarar vermeyen haplar sayesmde şışmanlığa son verilecek. GENETİK MÜDAHALELER Gen terapısı sayesmde goz rengı, saç rengı gıbı özellıkler de değıştınlebılecek TEAŞ Nükleer Proje Müdürü 4 Akkuyu'da ÇED süreci ihaleden sonra başlayacak' UMİTOTAN İZMİR-TEAŞ'ın'med- yatikgezisi'ne yöre halkın- ca göstenlen sert tepki. çev- reciler ve nükleer karşıtla- rı arasında sevinç yarattı. TEAŞ yetkılilerinin ilk kez halkın karşısına çıkma ce- saretini gösterdiğını belir- ten çevTeciler. -GerekHder- si aldılar" yorumunu yap- tılar. TEAŞ Nükleer Proje Müdürü Ne\zatŞahin. ÇED sürecinın ihaleden sonra başlayacağını belirterek "ÇED olumlu raporu alın- madan inşaat başlamaya- cak"dedi. l mutlu başlangıç TEAŞ yetkililerinin yan- lannda getirdiği nükleerci bilim adamlan vegazetecı- lerle Büy ükecelililerin hış- mına uğraması, üstelik tep- kinin kendiliğınden geliş- mesı. çev recılerce 'umutlu bir başlangıç' olarak yo- rumlandı. Çevrecıler ve nükleer karşıtı örgütlerden hiç kimsenın çağnlmadığı gezide. yurttaşjann girme- sinin yasak olduğu Akku- yu Nükleer Santralı bölge- sini gezen gazeteciler de bugün yazdıkları haberler- de "tatinin olamamış" ızle- nimi verdiler. Gazetelerin büyük çoğunluğu yöre hal- kının tepkisine yer verir- ken. nükleer karşıtlan da yaptıklan açıklamalarla TE- AŞ yetkililerinı ve yurrtaş- lan yanlış bilgilendiren 'bi- lim adamlan'nı eleştirdiler. Doğu Akdeniz Çcvrcci- leri Sözcüsü Okta> Demir- kan. Akkuyu'da kurulacak büroyla ilgili çalışmalann son aşamaya geldiğini. bu hafta içınde Büyükecelı ve Silifke beledıye başkanla- nylagörüşeceklerinı belir- terek "*Bu göstermelik gezi beklediğimiz şevdL Yetkili- lerimiz halkın tcpkisini gör- müş oldular. Gülnar'da pa- nel düzenleyeceğiz"" dedi. Şınırsız Çevre Yolculan Şözcüsü Şaynur Gelendost, Gökova'da yaşananlann ,\k- kuyu'da yinelendiğini be- lirterek şunlan söyledi: "TEAŞ yetkilisi Nevzat Şahin. denize verilecek sı- cak suyun balıklara yarar- lı olacağı yaklaşımıyla ce- haletin dik âlâsını sergile- miş. Gökova'daki gazeteci rurunda da bilgisiz yetkili- lerin döktürdükleri cehalet örneği sözler hâlâ kulakla- nmızı tırmalıyor. Şunu iyi bilsinler ki halka sonmadan böylesi bir vatırıma gire- mezler. Yıllardan beri çığ- lık çığlığa yükselen sesleri duv muvorlardı. Akkuyuiu- lar gereken dersi \erdi. Biz bu tarihi değiştireceğiz, te- kerrüre izin \erme>eceğiz. Her şe> i bilir geçinen yetki- liler. soy le> in bakalım nük- leer aoklan ne yapacaksı- nız? Okuyup üflcytrck mi \ok cdeceksiniz. Milletin sabrı taştı. Önce bu konuyu iyice öğrenin ö> le gelin kâr- şımıza." TEAŞ Genel Müdürlü- ğü Nükleer Proje Müdürü Nevzat Şahin, Akkuyu'yla ilgili ÇED sürecinde yanltş anlamalarolduğunu öne sü- rerek "ÇEDsüreci ihaleden sonra başlatılacak. Teknik veriler tam belli olmadan ÇED'e nasıl başMiracağız? -•Vncak ÇED olumlu raporu alınmadan nükleer santral inşaatı başlamayacak" de- di. Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre 2 milyara yakın kişi tüberküloz mikrobu taşıyor Verem dünyada artlı, Türkiye'de azaldıİstanbul Haber Servisi - Verem hastalığının son yıllarda dünyada artışa geçerken Turkiye'de azaldığı bildirildi. Uzmanlar. hastalığın dünyada artmasının nedenlerinı "dengesiz \e bilinçsiz beslenme, stres. aşın alkol, sigara ve uyuşturucu kullanunı ile düzensiz ve eksik tedaviye" bağlarken Dünya Şağlık Örgütü'nün venlerine göre de yaklaşık 2 milyar kişinin tüberküloz mikrobu taşıdığı saptandı. "Verem Eğitim ve Propaganda Haftası", yaşanan sorunlar ve alınması gereken ciddi önlemler vurgulanarak başladı. İyi tedavi edilmediği takdirde ölüme ya da ciddi sakatlıklara neden olan verem hastalığının tüm dünyada artışa geçtiğine dikkat çeken uzmanlar. halen hiçbtr ülkede tamamen ortadan kalkmadığını belirtiyorlar. Türkiye'de ise hastalığın seyrinin gittikçe azaldığına dikkat çekildi. 1959 yılında Türkiye'de verem mikrobu alan, ancak hastalanmayan kişilerin oranı yüzde 53 iken bugün bu oranın yüzde 20*lere düştüğü bildirildi. Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre. dünya nüfusunun üçte biri. 1 milyar 900 milyon kişi tüberküloz mikrobu taşıyor. Bunlann yüzde 5- 10'unun ise hasta olduğu belirtiliyor. Sağlık Bakanlığı yetkilileri, her yıl Türkiye'de 40 bin. dünyada ise 100-200 milyon arasında kişinin bu mikroba yakalandığını. bunlann 8 milyonunun hasta olduğunu, 3 milyonunun da öldüğünü bildirdi. Başta akciğer olmak üzere lenf düğümleri, bey in. beyin zan. böbrekler. bağırsaklar. kann zan ve kemiklerde ortaya çıkan hastalıktan korunmanın en etkın yolunun BCG aşısı olduğunu kaydeden Sağlık Bakanlığı yetkilileri. risk faktörlerini de şöyle sıralıyor: Bulaşma yolları -Solunum yolu ile bulaşır. - Yiyecek. ıçecek ve kullanılan ortak eşya ile bulaşmaz. Sadece \eremli ineklerin sütlerinin kaynatılmadan içilmesi ile bulaşır. - AIDS. şeker hastalığı. kanla ilgili kanserler, kanser kemoterapisi. böbrek yetmezliği, korti/on tedavisi. midenin çıkarılmış olduğu ameliyatlar. beslenme bozuklukları, alkol, sigara, uyuşturucu kullanımı, ilaç bağımlılığı gibi vücut direncini düşüren durumlarda risk oluşturuyor. - Kötü sosyal-ekonomik koşullar. vücut yapısı (ınce. uzun boy), kan grubu (AB). cinsiyet (kadınlar) ve yaşanılan yerde önemli risk faktörlen arasında sayılıyor. Başlıca belirtileri, "öksürük, balgam çıkarma, kilo kaybı, iştahsızlık, ateş, gece teriemeleri, öksürük ile ağızdan kan gelmesi" olan veremin tedavisı için erken teşhisın gerekli olduğu belirtiliyor. Sağlık Bakanlığı. tedavi yapıldığında kesın iyileşen veremin aksi durumda hastaların yüzde 50'sinin ölümüne neden olduğunu vurguluyor. Yetkililer. hastalann en az 9 ay tedavi görmesi gerektiğini belirterek "Tedavi tek ilaçla değil, çeşitli ilaçların bir arada kullanımı ile olnıalıdır. Iedavive ara veriünesi va da ilaçların bazılannın kesilmesi, kısa sürede bu ilaçlara karşı dircnç gelişmesine neden olmakta \e hastalık müzminleşmektedir" dıye konuşuvorlar Fransız yönetmen Lucas Belvaux'nun filminde ünlü bir avukatı canlandıracak Ornella Muti 6 Gülmek İçin' geri döndü Kültür Servisi - Yakla- şık altı yıldır ortalarda gö- rünmeyen Ornella Muti'nın hayranlan artık rahat nefes alabilirler. Bırsüredirulus- lararası alanda ses getinme- yen halyan filmlerinde rol alan güzel yıldız. uluslara- rası sinema dünyasına dön- meye karar verdi. Fransız yönetmen Lucas Belvaux'nun 'Pour Rire (Gülmekİçin)" adlı filmiy- le hayranlanna geri dönen sinemanın güzel gözlü ka- dını, filmde Fransızca ko- nuşacak olmasından ötürü biraz zorlansa da risk al- maya hazır olduğunu söy - lüyor. 8 ocakta gösterilecek Muti. Belvaux'nun fil- minde Fransız barosunda önemli komımdaki bir avu- katı canlandınyor. 8 ocak- ta Avrupa sinemalarında gösterime girecek olan filmde Muti'ye Jean-Pier- re Leaud ve Tonie Mars- hall eşlik ediyorlar. İtalyan sinemasına 15 ya- şında adım atarak. Çiz- me'nin sinema tarihinin son 25 yılında. unutulmazlar arasına girdi Ornella Mu- ti. Nostaljiyi se\Ttıiyor Ancak bunun kendisine hatırlatılmasından rahatsız oluyor: "Nostaljiden nefret ediyorum, çünkü kendüni yaşh hissettiriyor. Ama doğ- rusunu söylemek gerekir- se, ilk başladığım y ıllarda- ki sinema aşkı ve çalışma kalitesini bugün bulamıy o- rum. Bir dönem Itah a'da fil- min tüm vükünü üstlenen yapımcılar vardı. Oyuncu seciminden platoya, her aşa- mada işe karışıp herkesi bezdiririerdi ama. oniar °ya- pımcıydılar'. Bugünfılmin arkasında kitııin olduğunu bilmiyorsunuz bile. Ya bir televiz>on.ya da dağıtımcı- nın yönetimindesiniz ve filmler sanki başlamadan biriyor. Gördüğünüz gibi. hissettiğim. nostaljiden çok kızgın lık." Üç yeni filmle. parlak C\"sinı dahadazenginleş- tirmeyi amaçlayan Fran- cesca-asıl adı-. Fransız ya- pımı polisiye 'Mordbüro'. bir New York komedisi 'So- me» here in the City" v e ha- len Roma'da çekimleri sü- ren AkssandroGassman'la e-posta : tan <« vol. com. tr birlikteçevirdiği'Mifaiun Favore" adlı filmlerle se- venlerin karşısına çıkma- ya hazırlanıyor. "Eskiden bir oyuncunun ünlenebilmesi için iki-üç yıi- da bir film çevirmesi yeter- li olurdu. Ancak bugün yıl- da bir-iki filmle ancak gün- demde kalıyorsunuz. Çün- kü izleyici. filmleri çok ça- buk tüketiyor. Sürekli yeni yapımlan incelemekzorun- dasınız. Arada sırada bü- tün üvle kuralların dışında dahice Tılmlerde de rol ala- biliyorsunuz. Bu hareketli- lik insana sürekli bir dirilik katıyor." dıyen yıldız. güzel bir oyuncu olmanın zorluk- larını az çekmemiş; "Eğer güzel bir oyuncuvsanrz, çe- kimler sırasında değil son- rasında eleştirilirsiniz"-di- yor. Bulutlann ardında... ttalya'nın bu güzel oyun- cusu. ilk kez yönetmen Marco Ferreri tarafından farklı yorumlandı. "Ferre- ri bana sürekli Walt Disney filmlerinde y aşadığımı söy- leyip duruyordu. haklıydı da. Kendimi bulutlann ar- dına gizleme gibi bir hu- >"um vardır. Büyümek iste- miyordum. Dcğişim çaba- lannısa halen sürüyor ve henüzbaşarabildiğimi söy - levemem.'" Bu sözlerın. bir genç kız kadar narın gö- rüntülü bir annenin ağzın- dan dökülmesi çok doku- naklı: -Beninı gibi fanus içinde yaşayan insanların. yaşa- mın gerçekte hiçbir şeyi af- fetmediğini öğrenmesi çok vıkıcıolabilivor." Ornella Muti. 25 vılda İtaKan sinemasının unurulmaz ovunculan arasında ver aldı Akkuyu'da antinükleer heykeller yıkıldı UFL'KTEKİN ADANA - N ükleer sant- ralın yapılacağı Akkuyu yakınlanndaki Büyükece- li köyünde nükleeri protes- toamacıyia yapılan "anti- nükleer heykeİler", geçen hafta bilınmeyen bir ne- denle yıkıldı. Nükleer sant- ral yapılmasını savunan- larca yıkıldığı sanılan hey- keller. köyiüler tarafından güçlükle de olsa tekrar es- ki yerine dikildi. Cumhuriyet'e ulaştın- lan bilgiye göre y ıkım. nük- leer santral için ihale ilanı veren TEAŞ'ın "gazeteci- leri ikna turu" öncesine rastladı. tçel'in Silifke ilçe- sine bir saat uzaklıktaki Büyükeceli köyü içerisin- de "nükleere giden yoPun başında bir ilkokulun bah- çesine yapılan 6 anti-nük- leer heykel. geçen hafta bi- linmeyen kişi ya da kişiler tarafından yıkıldı. Ağırlığı bir buçuk tona ulaşan 6 heykelin neden ve kimler tarafından yıkılmış olabi- leceğini araştıran köyiüler. konuyu çevrecilere de bil- dırdiler. Tam 20 y ıldır *\k- kuvn'va santral kurulma- sın" dıye mücadele veren Taşucu Eğitim ve Doğal Hayatı Koruma \ akfı Baş- kanı Arslan Eycede konu- dan haberdar edilır edil- mez Büyükeceli"ye gitti. 1976 yılmdanbu yana so- runun içerisinde olan Ey- ce. Cumhuriyet'e şunları anlattı: "Haber gelince hemen Büyükeceli'ye gittim. Dunn mu yerinde gördüm. Bak- tun ki halk, he\ kelin yıkıl- masından olumsuz biçim- do etkilenmiş, hemen ha- rekete geçtik. İnanır mısı- nız, o koca koca hey kelleri köyiüler verine koydu dik* ti. Bir buçuk ton ağırhğa 'bana mısın' demedi." Istanbul ve Çevre Gru- bu'ndan Deniz Güman ve Mekla Keskin. •'Bugün hey- kellere yapılan yarın yaşa- mı sav unmaktan başlia bir amacı olmayan nükleer karşıtlannın ve yöre halkı- nın başına geleceklere da- ir önemli ipuçlan vermek^ tedir. Büvükeceli Belediye* si'nin koruması altındaki bu he>kellere,Türkive'nin ihtiyacı olmayan ve \ıkım getirecek nükleer santral ihaleleri kovalamak adına verilen zarar. yetkililerin durumunu gösteriyor" de- di ler.