27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURlYET OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 29 OCAK 1997 ÇARŞAMBA Baskıya Direnmek Yurttaşlık Hakkıdır BAHIR M. ERURETEN Hukukçu T ûrtü>e Cumhunyetı gerçe- sıolanaksızlaşmışbırıktıdarakarşı.halk ğı Ulusal Kurtuluş Sava- şı'nınsonrasında e> lemege- çirikn, ulusal egemenliğe ve tam bağımsızlığa dayalı, çağdaş \e laik demokrasivi amaçlayan ilkeler bütünudür. Bubuyuk ve gorkemiı olgunun başmı- man, onden ve kuramcısı yuce Ata- turk'tür. Bu yüce kişiliğL kendı halkının gozunde küçuk duşurmeye yeltenen ka- ranhk ve gencı göruşlülenn, tutarsız ve asılsız ıfhralanadan bın de buyuk onde- nn, darbecı ve dıktacı olduğu, Osmanh devletının yıkılması doğnıltusunda çalı- şan bır eylemcı olduğu karalamasıdır Hatta sonrakı yıllarda, zaman zaman zo- runlu olarak ortaya çıkan geçıcı mudaha- lelen, bu tur yanlış savlannın bır nedenı olarak göstermeve kalkışmaktan da çe- kınmemektedırier Oysa bu tur zorunlu mudahalelerde, devnmımız ıle ortak yan, sadece, anarşık ortamda yozlaştınlan de- mokrasımızı, Ataturk ılkelen doğnıltu- sunda yenıden duzenletne etkınlığıdır Bu etkınlıklenn sonuçta ne olçude ba- şanlı olduğu ıse avn mcelenmesı gereken bır konudur Ataturk, karşıt gonişlulenn söyledığı gıbı, bır darbecı rru ıdı' Bu sorunun ya- nıtı ıçın, oncelıkle darbe sozcuğünun ne anlam ıçerdığını acıkkmak, devnm ıl- kelen açısından karşılaştırmasmı yap- mak >eterlıdır Darbe. sözcuk anlamı ıle vurmak, de- vırmek, yıkmak demektır Sıyasal lıtera- turde ıse bır dev letın meşru hukumetıne, anayasal kuruluşlannınışlevlennemuda- hale ıle bunlann. guç kullanımı yoluyla onlenmesı eylerrudır Klasık anlamda, ıh- tılal kavrarru ıse baskı aracı durumuna gelmış, fıılen ve hukuken meşruluğunu yıtırmış, normal koşullarda değıştınlme- çoğunluğunun, aynı ulusal amaç doğnıl- tusunda, dırenme hakkını kullanarak toplumsal yaşamın, yenıden hukuk çer- çevesıne oturtulmasını sağlama eylemı- dır Tanh, bugune kadar, bu turden eylem- lenn bınlercesıne tanık olmuştur De- mokrası rejımı. genelltkle, bu eylemlen kendme özgû dızgesı (sıstemı) ıçınde, sağlayabıldığı çözumlerle, onleme yete- neğıne sahıp bulunduğu ıçın en geçeriı dızge olarak algılanmaktadır Yeter kı, tum kurum ve kurallan ıle ışlerhkte bu- lunsun Halkımn, kayıtsızkoşulsuzege- menlığıne açık bulunsun Osmanlı dev letı. demokrahk bır yapı- ya sahıp bulunmadığı ıçın eş anlatımla, devlet yonetımıne halkın egemenlığı soz konusu olmadığı ıçın kendı tanhsel su- recı ıçınde, pek çok kanlı darbe olay lan- na sahne olmuştur Ulusal Kurtuluş Sava^ı oncesınde, devlet, Bınncı Dunya Savaşı sonrasında tumüyle ağır bır yenılgının, ağır sonuç- lannı kabullenmış, ulkenın dortbır yaru yabancı ordulann ışgalı altında kalmış, tam anlamı ıle çökrnüştur Istanbul'da, yabancı buyruğu altındakı gostermelık padışahlık makamı \e hukumet, ozgur bır dev letın temsılcısı olmak rutelığını yıtırmıştır Boyle bır koşulda, esasen ik- tidan kalmayan gostermelık bır ıktıdara karşı darbe gınşımıne kalkışmanın, hat- ta bunu duşünmenın mantıkla bağdaşır bıryonuyoktur Bu koşullarda, ulkeyı ve ulusu kurtarmamn tek yolu, yabancılara tutsak padışahı ve onun hükumetını yok saymak, ulusun bıreylennı ozgurluk ve bağımsızlık ulküsu etrafında bırleştınp. duşmanla savaşarak ulkeyı yenı baştan bır devlet olarak yapılandınnaktır Akıl yolu bunu buyuruyordu MustafaKemal de bu akılcı >olu seçerek eylemlenne gı- nşh Goruluyor kı. yurdumuzun o gun- lerde ıçınde bulunduğu bu koşullarda, bır darbe, hatta klasık anlamında bır ıhtılal gınşımı soz konusu değıldır Turk ulusu. kolelığı kabul etmedığı ıçın buyük onde- nn etrafında kenetlenerek once dış duş- manlara karşı yıllarca surecek bır savaşa başladı Ancak, bu en haklı gınşıme, duş- man elınde tutsak, sozde ıktıdar olanlar karşı çıkınca, kötü sonlannı kendılen be- lırlemış oldular Bu nedenle, Ulusal Kur- tuluş Savaşı ve sonrasında ortaya konu- lan ve amacı çağdaş. bir devlet oluştur- mak olan devrim eyiemlerini bir darbe olarak nitelemek çok yanuş, tutarsız ve akıldışı davraıuşlardır. Ataturk, öncehkle, "meşnnyetçi",ya- nı gucunu yalnızca halkından alan bır sı- yasal dızgeden y ana olduğu ıçın, sav aşım ve etkınlıklennın her evresınde ulusal egemenlığı bınncı plandatutmuş sürek- lı bu konunun savunucusu olmuştur El- bette. o gunku koşullarda, yapılması ve başanlması gereken ılk eylem. halkı ıle bütunleşerek, iilkeyı duşmanlardan te- mızlemek ıçın savaşmaktı Sımgesı ıse Kuvayı Mıllıye ıdı Ancak o buyuk ınsanın, ülkusu çok da- ha buyuk, çevrenı (ufku) çok daha geruş- tı Bundanböyle, tanh sahnesınden sılın- mesı kaçınılmaz olan, fıılen \e hukuken yıkılmış, ortaçaga ozgu, yan somurge bır dev let yenne, kendı oz halkının ıstekle- nne ve egemenlığıne dayalı. bağımsız. guçlu, ünıter \e çağdaş Turkıye Cumhu- nyetı'nı Anadolu topraklan uzennde ve ulusal ant sınırlan ıçınde yenıden kur- mak ve sonsuza dek yaşamını surdur- mek Her turiu olumsuzluğa karşın buyuk Ataturk onderlığınde sağlanan başanla- n, darbe olarak hafıfe almak şoyle dur- sun, klasık anlamında ıhtılal sözcüğü bı- le o görkemlt süreç ıçın hafıfkalır Bu su- reç, Turklüğun son anayurdunda, dünya- da eşı görulmemış buyuk ve kendme oz- gu bır devnmdır Bu sureçte, daıma en ıv ınm v e en doğrunun bulunabılmesı ıçın buyuk lıdenn ızmı surmek gerekıyordu Unutmamak gerekır kı yep>enı çağdaş bır ulus >aratmada, zaman zaman karşıt goruşlere karşın "haJk için, halk yaran- na" kaçınılmaz zorlamalar devnmlenn doğasında vardır ve gereklıdır Değer- lendırmelen o gunlenn koşullarından anndırarak doğru bır sonuca varmak as- la olanakh değıldır Ataturk buyuk nutkunda bunlan en ufak aynntılanna değın anlatmış, hemen her konuşmasında bunlan yınelemıştır Buyuk onder, CHP 4 Buyuk Kongre- srnde,başardığı ınanılmazdevnmselev- lernlennı şoyle ozetlıyordu u _Uçum- mun kenannda yıkık bir ulke, türlü düş- manlnrla boğuşmatar, yıllar süren savaş... Ondan sonra da içeride ve dışarıda say gı ilc tanınan yeni vatan. yeni toplum. ycni devlet ve bunlan başarmak için aralıksız devrimler... İşte Turk genel devrimi..." (9 5 1935) Bugun Ataturk ve onun ızleyıcısı olan çağdaş Turk gençlığıne. darbecı. ya da dayatıcı ıftırasını yakıştırmaya yeltenen karanhkçı gûçlere bırkaç sozumüz var Bılındığı gıbı yuce Ataturk, kurduğu Turkıye Cumhunyetrnı Turk gençlığıne emanet ettı O gençlık bugune değın, bu değerlı emanetı sureklı kılmayı ve koru- mayı başardı Kuşku yok kı, bundan sonra da koru- mayı surdürecektır Ne acı bır gerçektır kı, bugune değın, bu devlete karşı duş- manlıklar ve tehdıtler, yabancı bır ulke- den değıl, hep ıçımızden. bırlıkte olma- mız gerekenlerden geldı Ataturkçü gençlık. cumhunyetı kollama ve koruma gorevını yaparken, hıçbır zaman ve ko- şulda zorİayıcı. dayatıcı, kınp dokucu ol- madı Kendısını, ulusu ve tanhı onünde kuçuk duşurecek hıçbır davranışı sergı- lemedı Hıçbır koşulda sılahlanmadı Ya- kıp yıkmadı tnsanlan oldurmedı Oy sa aynı sureç ıçınde, kendısını aşı- n sağ ya da solun, gencılığın ve yobaz- lığın temsılcısı sayan gnıplar, fıkır uret- me, tartışma ve demokratık yollardan yu- rumek yenne, yaktılar, yıktılar, ınsanla- n oldurmekten dm dın yakmaktan çe- kınmedıler Sılahlı çeteler ve mafya gruplan oluşturdular Hatta dev letın ıçı- ne sızarak, yazık kı bazı vetkılılen arala- nna almayı başardılar Hıçbır ınsaf ve ızan sahıbı çıkıp da Ataturkçuler, yanı, çağdaş ve laık cum- hunyetten yana olanlar, yukanda ozetle- dığımız şekılde. kaba kuvvet gostensın- de bulundular dıyebılır mı9 İşte Ataturk- çu terbıyenın. ahlakın erdemın farkı ve yücelığı Çunku Ataturkçü uygar duşunce, akıl- cıdır, ahlakçı dunya göruş,unu yaşambı- çımı olarak almıştır Demokratık yaşa- mın son çızgısıne gelınceye değın de bu tutumunu surdürecektır Bu gun, unıver- sıtelerde, kendı sorunlannı dıle getırmek ıçın toplandıklannda ınsafsızca dayak yı- yenler, saçlanndan yerlerde surüklenen- ler. ucretlen ıle geçımlennı sağlayama- dıklan, ya da orgutlenemedıklen ıçın, toplandıklannda, tartaklanıp dağıtılan memurlar, kaybolan evlatlannı aramak ıçın toplanan analar, türlü ışkencelere maruz kalan ınsanlar eylemlennı her şe- ye karşın uygarca tepkının dışına taşır- madılar Ancak onlar. Ataturk'ün büyuk Nut- ku'nu. Bursa nutkunu ve nıce söylemle- nnı de asla unutmadılar Ve yıne bılıyor- lar kı, devnmlenmızın esın kaynağını oluşturan aydınlanma felsefesının ürü- nu, lnsan Haklan Bıldırgesınde, yurttaş- lann, ozgurluk. gmenhk ve baskıya kar- şı dırenme haklan en doğal anayasal hak- lardandır (1791 Fransız Anayasası m 2) Hukuk Devleti Kurallan îçinde... umhunyet yönetımımızın ılk yıllannda, başıboş bırakılmış dının gerçek dındara zarar v ermesı ve cumhunyetın temel ılkelennın havata geçınlmesıne engel olmasından korkulduğu ıçın, Dıyanet lşlen Başkanlığı kurulmuş ve bu gorev, bır kamu hızmetı olarak devlete venlmıştır Boyle bır olay, laık ulkelerden sadece Turkıye'ye ozgu olmuştur Daha sonra çıkanlan 1961 ve 1982 anayasalan, dıyanetı devlet çarkı ıçensınde korumuş, dını devlet kontrolu altına alarak dısıplını sağlamak ıstemıştır Başlangıçta gudulen bu nıyet daha sonrakı yıllarda. dını sıyasete alet eden sıyasetçılerle, devlet ıçınde her gun daha çok kok salan gencılenn. tutuculann, şenat ozlemcılennın gınşımlen sonucunda çarpıtılmış, tersyuz edılerek gunumuzde devlet desteğıyle laıklığın boğazlanması noktaşma getınlmıştır Bugun şenat ozlemcılen, şenat savunuculan ve şenatçılar devletın ıçınde devletten maaş alarak. laıklığın amansız duşmanı olmuşlardır Ayncayıne devlet gucuyle bır mezhebın tam egemenlığı sağlanmış, dığer mezheplenn, ınanç gruplannın veya ınançsızlann hor görulmesı. entılmesı planlanmışvebu uy gulama yıllardan berı sürdurulmüştur Uygulama bugün yıne aynı anlayışla devam etmektedır O kadar kı. bugün ülkede altı saatte bır camı yapılır olmuş ve Dıyanet butçesı Mıllı Eğıtımı aşar duruma gelmıştır Tum bunlan goren Demokratık Banş Hareketı, laıklığın gerektırdığı ve hukuk bılımının oteden ben kabul ettığı olçuler ıçensınde, Dıyanet lşlen Başkanlığı'nın devlet çarkı jçensınden ' b ^ z , ozgûr, özerk bır tutum ızlemesını ıstemış, ancak karşısında 1982 Anayasası ile 12 Eylül'un artığı olan Siyasi Partiler Vasası'nı bulmuştur. <,. unku anayasanın 136 maddesı Dıyanet lşlen Başkanlığı'nın devlet çarkı ıçensınde bulunmasını şart koşan bır hukum getırmış v e bunun partılerce aksının onenlemeyeceğını, tartışılamayacağını 12 Eylul'un çıkardığı yasa ıle guvence altına almıştır Şınjdı bu ild ayakta tutmaya değfl; laikliğin ortadan kalkmasına \e yükünün butçe aracılığıyla halka yüklenmesine neden olmaktadır. Demokratık Banş Hareketı, tehlıkeyı ve ağır vahametı gormuş, çozum olarak Dıyanet İşlen Başkanlığı nı devlet gucunden ayırmak ıstemışse de karşısına anayasa ve yasalar çıkmıştır Bu anayasa bır yandan laıklığı savunur ve devletın temelı . bır yandan da ı.boğan v| eden bır durum yaratmaktadır Hukuk devleti kurallan kjinde. partı olarak bu konuda mıicadelemizi surdurecek ve niyetimizin. hem ülkemizin hem de insanınunn yaranna olduğunu. laik eumhuriyeti ancak bu anlayışla koruvabilece^mla, her platformda dile getireceğİA Av. Turgut İnal Demokratık Banş Hareketı Genel Jfaşkanı * ,• PENCERE Dandini Dastana... 21 'ıncı Yuzyıla 3 kala, Turkıye'de ramazan eğlen- celen doruğa çıktı, polrttka yaşamı 2'nci Meşaıtı- yet'tekı Dıreklerarası'na rahmet okutuyor Dıncılerın gostenlen parmak ısırtıyor Refahçı Ka- vuklu'ya, Doğruyolcu Pışekârlığa sıvanıyor Goste- rının bını bır para' Kel Hasan, Kavuklu Hamdi, Hacivat, Karagöz solda sıfır kalır bır yanda çalgı çengı, bır yanda ıftar sahur Muslumanlık adına tezgâhlanıyor her şey Dıncı ıle Cıncı kol kola • Humyet gazetesınde koskoca ve kapkara harfler- le ıkı satıra bır manşet "Bostan Korkuluğu Değılız". Kım soyluyor bunu'' DYP'h bakanlar* Haben okuyoruz DYP'lı bakanlar, Refah'a ısyan etmışler, dıncıler bunlann burunlanna kancayı tak- mış adım adım şenatçılık yolunda yuruyoriar ya, la- ık geçınen DYP'lıler sozde kıpırdamışlar tepkılennı dıle getınyorlar inanalım mı^ • Korkuluk nedır?. Bır tarlaya ya da bostana dıkılen kukladır korfcu- luk, zararlı kuşlan urkutup kaçırmaya yarar Ikı ağaç dalı ya da tahta alınır, ıstavroz bıçımınde bırbınne ça- kılır, ustune eskı bır elbıse gıydınlır, baş yenne bır şapka oturtuldu mu korkuluk ortaya çıkar lnsan, korkuluğun, korkuluk olduğunu bılır.. Ya kuşlar? Zararlı kuşlar korumasız tarlada, bahçede tohum- lanmış ne varsa yıyıp brttnıier; ama bunlar korkulu- ğu ınsandan ayıracak bır yetıye sahıp değıldırier Korkuluk kara kargalara karşı bostanı ya da taria- yı savunan nobetçıdır • DYP'lı bakanlar demışler kı "- Bız bostan korkuluğu değıliz." Keşke olsalardı Hıç olmazsa bır ışe yararlardı, bostanı korumak- ta bır ışlevlerı olurdu, oysa şımdı DYP'lılenn dıncıle- re destek olmaktan gayn bır ışe yaramadıklannı go- renler ne soyluyorlar Dandını dandını dastana Danalar gırmış bostana Kov bostana danayı Yemesın lahanayı Korkuluk ışe yaramayınca, bostancı devreye gırer mı gırmez mı'' (Kadın Sağlığı ve Aile Planlaması) Hizmet Sistemi Bilgi Hattı: ^12-257 06 cep telefonunu
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle