Katalog

3 EYLÜL1996SAU CUMHURİYET SAYFA HABERLER Express toplatddı • İstanbul Haber Senisi- Haftalık E\press dergisinin soai sayiM dergide yer alan AFPmuhabiri Kadn Gürsel'in Dağdakileradlı kitabındanyapılan alınti ve \ e vazarlagerçekleştirilen söyteşi nedeniyk toplatıldı. Evpress'ten yapilan açıklamadj toplatma karannınhaksız gerekçelere dayandığı, k e y f i bır karar olduğu ileri sürüldü. Dergi yönetecıleri •piyasada satılan ve bugüne k a d a r üçüncü baskısını -yapmış olmasına karşın hakkında hiçbir yargı karan bulunmavan kitap için toplatma kararı verilmesini anlayamadıklannı söylediler. Mendenes dönüyor • CHICAGO(AA)- Chicago'da yaklaşık 5 aydır tedav i gören Refah Partisi |stanbul Mılletvekili Avdın .Menderes. Türkiye'ye dönüş hazırlıklanna başladı. Türkiye'ye. 10 ey lülden sonra döneceği bildirilen Menderes. Chicago'daki son günlerini kenti gezerek degerlendıriyor. Oldukça rieşeli ve ıvı görünen Aydın Menderes. burada kaldığı sürede polıtikadan uzak durmadı ve iilke çapında yayın yapan VVBEZ radyosuna. Türkiye ile ilgili uçıklamalarda bulundu. Gazete sahibine saldırı • BANDIRMA(AA)- Balıkesir'in Bandırma ilçesinde vayımlanan "Banses Gazetesı" sahibi Sadi Bilten. bu sabah silahlı saldınya uğradı. Alınan bilgiyegore. Sadi Bilten. bu sabah Yecihibey Caddesi'nde evine girerken kimliği henüz belirlenemeyen bir kişinin silahlı saldırısına uğradı. Bilten. kasığına i^abet eden tek kurşunla yaralandı. CHP: Koalisyon laubali • ANKARA (AA)-CHP Eenel Baskan Yardımcısı Onur Kumbaracıbaşı, dıs politika ve ekonomide •laubaliük" dönemi yaşandığını savunarak. "Başka hesaplarla Tiirkiye'nin politikalannı umursamamak tehlikeli sonuçlaryaratır" dedi. Kumbaracıbaşı. parlaınentoda düzenlediği basın toplantısında, hükümetın dış politika ve ekonomi alan'arındaki yaklaşımJannı eleştirdi. Dış politikanın "Dostluklar. sohbetler \e romantik ilişkilerle" sürdiiriilemeyecek kadar ciddi bir iş olduğunu vurgulayan Kumbaracıbaşı, hükümetin Kuzey Irak'taki gelişmeler karşısında "çizgisiz. tereddütlü" bir görünümü bulunduğunu ifade etti. İl İdaresi Yasası'na tepki • Haber Merkezi - Demokratik kitle örgütleri 'TBMM gündeminde bulunan "tl tdaresi ÎKanunu'nun değiştirilmesi tee bu kanuna bazı !maddeler eklenmesi hakkında kanun ;tasarısı"nın ülkede sîirdürülmeve çalışılan demokratikleşme çabalannı önemli ölçüde kesintiye uğratacağını savundular. LAralarında Mülkiyeliler »irliği. İHD. ÇYDD. ÇHD. $ir Sultan Abdal Derneği. •Ziraatçılar Derneği. 68'liler Birliği Vakfı'nın da bulunduğu kitle örgütleri. tasannın TBMM gündeminden çekilmesi ve idarenin tüm ev lemlerinin idari vargı denetimine bağlı kalmasını istediler. Baykal yine yollana düşecek • ANKARA (AA) -CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. vazaylarında aralıksız sürdürdüğü yurt gezilerine ABD dönüşünde devam edecek. 9-11 eylül tarihleri arasında ABD'de Sosvılist Enternasyonal'in toplantılarına katılacak olan Baykal. döner dönmez devam edeceği >urt gezilerinder. güncel bir yarar peşinde olmadığını vurguladı. Baykal. bu gezileri tıpkı RP liderı Necmettın Erbakan'ı iktidara taşıyan yıllara yayılmış yurt gezileri olarak değerlendirdi. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin fazla mesaisi için Anayasa Mahkemesi yolu Köşk'ten veto 1>ekleııtisiANKARA (Cumhuriyet Bünosu) - REFAH YOL hükümetinin. TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağırarak çıkardığı 8 yasa Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel"in onayına sunuldu. Muhalefet partileri. bu yasalardan 6'sını Anayasa Mahkemesi"ne götürmeye hazırlanırken: gözler, daha önce Yetki Yasası'nı veto eden Cumhurbaşkanı Demirel'e çevrildi. Kamu kuruluşlannda kadrolaşma olanağı sağlayan yasayı. aynen Meclis'ten geçiren hükümetin bu tavnna karşılık, Cumhurbaşkanı'nın bu yasayı • Gözler Demirel'de: Muhalefet, hükümete kamu kuruluşlannda kadrolaşma olanağı sağlayan Yetki Yasası'nı Anayasa Mahkemesi'ne götürmeye hazırlanırken Cumhurbaşkanı Demirel'in, daha önce veto ettiği bu yasayı Anayasa Mahkemesi'ne götürüp götürmeyeceği merak konusu oldu. Anayasa Mahkemesi'ne gönderebileceğine dikkat çekildi. DSP ve CHP'nin. başta Yetki Yasası olmak üzere olağanüstü hal uygulamasının kaldınlmasına yönelik yasanın bazı maddeleri, zorunlu tasarruf uygulamasına son veren vasa, kamuya ait taşınmazlann satışı. peşin ödemede vergı ındirimi ve Bağ-Kur'lulara basamak yükseltme olanağı sağlavan yasayı Anayasa Mahkemesi'ne aötürnıeye hazırlandıöı bildirildi'. ANAP'ın ise Yetki Yasası konusunda DSP ve CHP ile birlikte hareket ederken. çalışanlann Tasarrufu Teş\ ik Fonu'nda biriken paraların. düşük kurdan bozdurulması nedeni> le ortav a çıkan 80 trilyonluk kayıpla ilgili Meclis soruşturma önergesi vereceği bildirildi. Gözler Detnirerde Muhalefet partileri, daha önceden veto edilen Yetki Yasası konusunda ise Cumhurbaşkanı Demirel'in tavrını bekliyor. Demirel'in Anayasa Mahkemesi'ne başvuruda bulunmaması durumunda. muhalefet. yürürlüğü durdurma istemini de içeren iptal başvurusunda bulunacak. Demırel'in. anayasaya aykınlığını gerekçe göstererek veto ettiği bu yasayı. Anavasa Mahkemesi'ne götürebileceğine dikkat çekildi. Anayasa Mahkemesi nden olası bir yürürlüğü durdurma kararı çıkıncava dek, hükümetin bu yasava davanarak çıkaracağı kanun hiikmünde kararnamelerin de •'Çankaya duvanna" çarpabileceği bildirildi. RP'de gerginljin örtbas çabası HAZAL ATEŞ ANKARA- RP'deki örgüt sıkıntısı ve yönetıme isyan, partinin önceki gün düzen- İenen Ankara il kongresinde su yüzüne çıkarken: üst yö- netim gerginliği örtbas et- meye çahşıyor. RP Genel Başkan Yardımcısı Rıza Ulu- cak. parti içinde gerginlik ol- madığını öne sürerken. "Her- kes genel başkanla uvumlu çalışmaya mecburdur. Istişa- rekuruluZeki Bey'i seçnıis- ti. Ancak Mehmet Be>'in delegeler üzerinde daha fazla çalıştığı ortadadır" dedi. Genel merkez yöneticile- rinin uyarı ve tehditlerine karşın. Ankara II Başkanlı- ğı'nı kazanan Mehmet Tel- lioğlu ise. "Kişisel hatalar söz konusudur. Kongre önce- sindc gerekli istişareler v apı- lamamıştır" diye konuştu. RP Genel Başkan Yardım- cısı Rıza Ulucak. Cumhuri- yet'e vaptığı açıklamada. "Parti içinde gerginlik söz konusu değil. Bu kongre s(re- si. Başkanın kim olduğu de- ğil. u) umlu çalışıpçalışmava- cağıÖHemüdir"değerlendir- mesini >aptı. Parti istişare kurulunun. Ankara il Başkanlığı aday- lığına Zeki Çelik'i seçtiğini belirten Ulucak. u Bu Sayın Erbakan'ın Zeki Bev'i des- teklemesi olavı değil, uv um- lu çalışma meselesidir. Bu noktada tercih söz konusu olabilir. Böv le basit şev lerdi- ğer partilerde de oluyor, an- cak RP'de olunca hadisc olu- yor. Bunlar parti içindedeğil, kongrede yaşanan gerginlik- tir" görüşünü dile getirdi. RP genel merkez yöneti- cilerinin tüm tehdit ve uya- rılarına karşın. Erbakan'ın adayına karşı liste çıkararak il başkanlığını kazanan Meh- met Tellioğlu. "Kongre ön- cesinde yeterince istişare > a- pılmadı. Gerginliğin nedeni kişisel hatalardır" açıklama- sını yaptı. 20 ilçe beledive başkanı ile il icra kurulu üyelerinin desteğini alarak aday olan Mehmet Tellioğlu. şunları sövledi: u Daha önce tek liste çıkar- dı. Bu kongrede bö> le bir is- tişare vapılmadı. Bu. avnı noktada düşüncn iki arka- daşm \anşL Kongrelerde bö>- le şevlerin olması doğaldır. Bunu farklı noktaiara çek memek lazım. Bu o süreçte mevdana gelen he\ecandır." ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART ANKARA DGM, RP'Lİ ERBAŞ HAKKINDA SORUŞTURMA BA^LATTI BinkdveArslangözabında A1NKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Başsavcılığı. rehin askerleri kurtarmak için geçen günlerde Kuzey Irak'a gidip PKK'nin sorumlularıyla aörüşen RP Van Mılletvekili Fethüllah Erbaş hakkında soruşturma başlattı. DGM Başsavcısı Cevdet Volkan, soruşturma kapasamının aslında Diyarbakır DGM Başsavcılığı'na ait olduğunu belirterek. "Ancak Di>arfoakır DGM Başsavcılığı konuvla ilgili şu ana kadar herhangi bir soruşturma başlatmadı. Bunun Uzerine biz, bu konuda şimdiye kadar gazete ve televizyonlarda vayımlanan haber ve görüntiileri derleyip, Fethüllah Erbaş hakkında soruşturma başlatmış bulunuyornz" dedi. Erbaş ile birlikte PKK kampındaki görüşmelere katılan İHD Genel Başkanı Akın Birdal ve Mazlum- Der Genel Başkan Yardımcısı İhsan Arslan da dün gece gözaltına alındı. Birdal ve Ensarioğlu'nun TEM'e götürüldükleri bildirildi. Birdal'ın. evine gelip arama yapmak isteyen sivil memurlara kapıy ı açnıavarak arama emri istediği öğrenildi. Bunun üzerıne. Ankara DGM savcılanndan Nuh Mete Yüksel'le birlikte gelen polislerin, evde arama yaptıktan sonra Bırdal'ı gözaltına aldıklan belirtildi. Birdal ve Arslan'ın rehin askerlerin bırakılması için PKK'yle göriişme yapmak üzere Kuzey Irak'a giden heyetin içinde yer alnıaları nedeniyle gözaltına alındıklan kaydedildi. Çağdaş Hukukçular Derneği Başkanı Av. Şenal Sanhan. Birdal ve Ensarioğlu'nun gözaltına alınmalannın "yanlış bir karar" olduğunu belirterek "Ortada hukuken suç sayılabilecek bir eylem söz konusu değil. Yapılan işlem kesinlikle iyi niyete davalı bir girişim. Herkesin gözii önünde yapılan i> i niyetli bir girişim. Gözaltına alınan, jnsan Hakları Derneği Genel Başkanı. Bu hem I ürkive'vi hem de dünvavı ayağa kaldıracaktır. Türki>e çok güç durumda kalacak" dive konuştu. Daha önce de gitmiş PKK'nin elindekı rehin askerleri kurtarmak için bu örgütün Kuzey Irak'taki kampına gitmesi tepkilere neden olan RP \an Milletvekili Erbaş'ın 2 vıl önce de bu bölgeye arabulucu olarak «ittiği ileri süriildü. UBA'nın haberine göre, RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın isteği üzerine Erbaş, Şejh Osman, Mesud Barzani ve CelalTalabani kuvvetlerı arasında başlayan çatışmaları durdurnıak için arabulucu olarak bölgeye gitti. Erbaş'ın bu gezi^ine RP Divarbakır Milletvekili Ömer \ehbi Hatipoğlu da katıldı. Alet oldu Erbaş'ın PKK kampına gitmesine tepkiler de sürüyor. DYP Genel Başkan Yardımcısı Hayri Kozakçıoğlu. Istanbul'da düzenlediği basın toplantısında gazetecilerin sorularına verdiği yanıtta. Erbaş'ın, PKK'nin 'reklanı munu'na alet olduğunu öne siirdü. Erbaş'ın PKK ile göruşmesinı D^P olarak tasv ip etmediklerini, doğru bulmadıklarını belirten Kozakçıoğlu şunları sövledi: "PKK silahı bırakıp, dev letin şemsiyesi alrına sığınmalıdır. Bu örgüt insancıl gibi görünmeye çahşıyor. Eğer insancılsalar, silahı bırakıp gelsinler. Türk ordusu bölgeye PKK terörü başlatıldıktan sonra gitti. PKK silahı bıraktığı gün terör biter." ANAP'tan hükümete eleştiri Okuyan: Çiller villasmı denetliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AN APGeiıel Sekreteri Vaşar Okuyan. Türkive'nin burnunun dibindeki Kuzey Irak'ta çok ciddi tehlikeli gelişmeler olurken, Dışişleri BakanıTansu Çiller'in. Bolu'daki yeni • villa.sını denetlemeve gittiğini. Başbakan Necmettin Erbakan'ın ise dev letin resmi uçağını mısafirlerine serv is aracı olarak kullandırdığını söyledi. Okuyan. "Yani ortada Türkiye Cumhuriyeti'nin hükümeti yok. Türkiye, bu hükümet boşluğu\la devam edemez. Türkije'nin güvenliği teminat altına ahnamaz" dedi.Yaşar Okuyan. dün düzenlediği basın toplanmında. Türkive'nin gündemindekı sorunları değerlendirdi. Başbakan ve Dışişlerı Bakanı'nın. Türkive'nin yanı başındaki bu gelişmelerle ılgılı olmadığını savunan Okuyan. Tansu Çiller'in ortaya ko>duğu "lafola 1 " tarzında bir tepkiden başka hükümetin görüşünün olmadığını belirtti. Erbakan'a göre Tiirkiye'nin Iran politikasında değişiklik olduğunu. Dışişlerı Bakanlığf na göre olmadığını dile getiren Okuvan. bu durumun Dışişleri personelini belirsizlik içinde bıraktıgını kaydetti. Okuyan. "Özellikle büyükelçiler hangi makamın sö> lediklerinin kendileri için geçerli olacağının tereddütünü yaşamaktadıriar. Türkiye'nin doğrudan doğru>a geleceğini ve güvenliğini ilgilendiren konularda, yanlış vorumlamalara meydan \erecek bu tarzda dav ranınav a hakları >oktur" dıve konuştu. SIFlM NOKTASI / ORAL ÇALIŞLAR Şükrü Elekdağ Türk dış po- litikasının önemli isimlerinden birisi. Yıllarca büyükelçilik yap- tı ve dış politikanın çizilmesin- de etkili görevler yerine getirdi. Elekdağ, Milliyet gazetesinde- ki dünkü yazısında Güneydo- ğu'daki son gelişmeleri ele al- mış. ilginç ve önemli saptama- larda bulunuyor. Kuzey Irak. iki Kürt örgütü ara- sında son dönemde patlak ve- ren savaştan sonra, yeni geliş- melere sahne oldu. Iran'ın Ta- labani'yi desteklemesiyle sıkı- şan Barzani, Saddam la ittifak yaparak Erbil'i ele geçirdi ve Ta- labani'ye karşı inisiyatif kazan- dı. Bölgede Irak ve Iran, eskisi- ne göre daha etkili bir konuma geldiler. Birisi Talabani'yi kulla- nıyor, diğeri de Barzani'yi- Türkiye ise tamamen devre dışı. Kürt sorununda izlediği kör politika. Türkiye'yi içeride oldu- ğu gibi dışarıda da yalnızlığa ve çaresizliğe itiyor. Kürt örgütleri- ni birbirine kırdırıp Kuzey Irak'ı dışarıdan bombalayarak ve ara- da bir sınır harekâtlan yaparak güç toplama çizgisi tam anlamıy- la iflas etti. Deneyimli diplomat Elekdağ, bu durumu bütün çıplaklığıyla Kör Siyaset Kuzey Irak'ta îflas Etti şöyleifadeediyor: "Türkiye'nin manzarası akla durgunluk veri- yor. Ülkemiz, cumhuriyet dö- neminin en ağır bunalımını ya- şıyor. Sürekli kan kaybediyor ve göz göre göre bir bölünmenin eşiğine sürükleniyor. Ama, Tür- kiye'yi yönetenler bu felaketli gidişi görmezcesine hareket ediyor, olaylara seyirci kalıyor" Elekdağ. daha sonra Güney- doğu'da sağlanan nispi ve ka- rarsız sükûnete değiniyor ve bu- nun yanıltıcı olduğunu belirti- yor. "Güneydoğu 'daki gidişat, terörün güç bulduğu toplumsal tabanın genişlemesi doğrultu- sunda. Bu nedenle de bir ara 'kar gibi eridiği' söylenen PKK 'nin vurucu gücü kendini ta- zeiemek imkânını buluyor." Elekdağ, gelecekte ne olabi- lir sorusuna da cevap arıyor. Elekdağ bir devlet adamı. Aca- ba o da mı "viskisini Boğaz'a kar- şı yudumladığı" söylenen ay- dmlardan?.. Çünkü şu sözlerde onaait: "Busoruyu, Türkiye'nin ülke çapında karşılaştığı dev boyutlu vepatlamaya hazırsos- yo-ekonomik sorunlarperspek- tifinde yanıtlamaya çalışırsak, karşılaştığımız tablo gerçekten karanlık... Türkiye'nin direnci- nin 5-6yılın ötesine gidebilece- ğini düşünmek cidden çokzor... Peki o zaman, örneğin 2002 yı- lında Türkiye bu yükü taşıya- maz hale gelince ne olacaktır? Bu durumda Güneydoğu Tür- kiye 'den kopma noktasında ola- cak, belkide Türkiye'nin PKK ile müzakereye oturmaktan başka bir alternatifi kalmayacaktır." Sorumlu bir diplomat bunla- n söylüyor. Parlamentodaki par- tiler ve onların liderleri bu durum- da ne yapıyorlar? "Önce vatan" edebiyatıylavekurusıkı, "çakıl- taşı" gösterileriyle günlerini gün ediyorlar. Kuzey Irak'ta, inisiyatif tama- men elden gitmiş onlar için ne gam? Bir smır ötesi operasyon yaparlar, "bütün üsleriniyok et- tik" diye demeç veririer ve son- ra iç politika için bu yaptıklarını bir marifet diye kullanmaya kal- karlar. . Saddam'ın giriştiği son hare- kâtla Kürt sorunu bir başka mec- raya sürüklendi. Bundan sonra Türkiye'ye komşu olan bölgenin üç devleti Kürt sorununda da- ha fazla inisiyatif elde ettiler. Iran Talabani, Suriye PKK, Irak Bar- zani kartlannı kullanarak bölge- deki dengeleri etkileme olana- ğını ellerinde tutacaklar. Peki Türkiye bu durumda ne yapa- cak? Arada bir bölge ülkelerini ziyaret ederek onlarla pazarlık şansı arayacak. Aslında nafîle iş- lerle uğraşmak dışında, çırpınıp duracak. Türkiye, bu bölgede tam an- lamıyla batağa battı. Bu kafay- la giderse yeni maceralara da gi- rişebilir. Bölgeyi kontrol altında tutmak amacıyla sınır ötesi iş- gallere girişebilir. Bu ise eğer yapılırsa hiçbir derda derman olamaz. Çünkü, yerel kuvvetle- rin hepsiyle olan mesafesi da- ha açılır. Onlar, eskisinden da- ha çok düşman bir cepheye doğru sürüklenirler. Türkiye'nin sorunu, kafasını kuma sokmuş, hiçbir gelecek perspektifi olmayan siyasi lider- ler. Bunlar, devlet içindeki şid- det yanlılarının gücünü arttıra- cak. kaba siyasetlere destek vermek dışında hiçbir öngörü- yü düşünmek bile istemiyorlar. En kritik konularda, şiddet iste- yenler hamlelerini gerçekleştiri- yoriar. diğerleri de yalnızca "hınk" diyorlar. Türkiye'deki siyasi yaşam ta- mamen kilıtlenmiş durumda. Milletvekilleri bir şey üretemi- yorlar. Partiler ve onların çapsız liderleri şiddet yanlılarını seyre- diyorlar, onlara yalnızca malze- me üretebiliyorlar. işte Kuzey Irak'ta gelinen nok- ta. Bu kadar başarısız. bu kadar aciz bir siyasi önderlik dünya- da az bulunur. Ne yazık ki bu so- nuç yalnızca şu anda iktidarda bulunan iki partinin kabahati de- ğil. Diğer partilerin de onlardan farklı bir anlayışları ve önerileri yok. Barış ve özgürlük için cesur siyasetçilere daha çok ihtiyaç hissettiğimiz günlerden geçiyo- ruz. Türkiye'nin sosyalistleri, sosyal demokratları, her görüş- ten barış isteyenler, el ele ver- mek zorunda. Bu siyasi yapı ve bu liderler var olduğu sürece çöküş devam edecek. POLİTtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Anı... Genelkurmay Başkanı Orgeneral ismail Hakkı Karadayı. Sabah gazetesi yazarı Fatih Çekirge'ye 'Humeyni Öyküsü'nü aktarırken şöyle diyor: "Beno zaman Çubuk'ta tugaykomutanıyım. Iran'da Humeyni devrimi gerçekleşmiş ve Şah 'ın yüksek düzeydekikomutanları Türkiye'ye kaçmış. Araların- da kuvvet komutanları var. Bana verilen görev bu ko- mutanları orada ağırlamak. Kendilerine tugayın re- virini ve misafımanesini tahsis ettim. Çok fazla da yak- laşmak istemiyorum. Ancak bir gece kuvvet komu- tanlanndan birisiyle bir sohbet imkânı doğdu. Akşam yemeğinde beraber olduk. Tabii ülkelerini terk etmişler, ordulan dağılmış, psi- kolojik olarak çok kötü durumdalar. Ister istemez ül- kelerindeki durumu konuştuk. Bana öyle şeyler an- lattı ki dayanamayıp sordum; (Peki siz hiç böyle bir irticai gelişmenini farkında olmadınız mı?) Şu ceva- bı verdi; (Sayın general, devamlı bir çiçeğe bakarsı- nız o çiçeğin büyüdüğünü göremezsiniz. Örneğin bir gülün nasıl açtığını bile fark edemezsiniz. işte bizde de böyle oldu.) Bu sözlerine karşılık susmak istedim ancak üsteleyince sordum; (Peki hiç mi kavrayama- dınız, algılayamadınız mı?) Bu kez şöyle bir cevap verdi; (Biz onlann her gün hiç fark ettirmeden ama yavaş yavaş, santim santim sankiyeni bir şey olmu- yormuş gibi getirdikleri, ortaya koyduklan dini şey- leri halkımızın temiz duyguları diye düşündük. Hiç so- nuçta böylesine bir durumla karşılaşacağımızı tah- min etmedik. Ama baktık ki o her geçen gün halkı- mızın temiz duygularından kaynaklandığını zannet- tiğimiz dini ve masum istekler gibi görünen şeyler irticanın ta kendisiymiş.) Komutan böylesine tarif edince (Demek ki siz gö- revinizi yapmamışsınız) dedim. Ardından da sor- dum, (Peki fark ettiğinizde, yani Humeyni için Tah- ran 'da 500 bin kişiyle miting yapılmaya başlandığın- da da mı fark etmediniz?) Sayın Çekirge, komuta- nın verdiği o cevap hiçbir zaman kulaklarımdan sı- linmedi. Bana şöyle dedi; Sayın general fark ettik fark ettik ama iş işten geçmişti." • • • Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Ka- radayı'nın Atatürkçü, laik, demokrat ve yurtsever bir komutan olduğunu biliyoruz... Ama durduk yere niçin böyle konuşma gereğini du- yuyor Sayın Karadayı? Yoksa iranh generalin kendi- sine aktardığı 'çiçeğin büyüme hızı\ Türkiye'de gö- rülüyor mu? Samsun'dan üniversiteli bir genç okurumuz, dün bize geçtiği faksta bakın ne diyor: "Türkiye'nin şeriat sürecini anlamak, görmek, açan çiçeğin sürecindeki evreleri görmekten daha kolay- dır. Acaba, zorunlu din dersleri, her gün çoğalan imam-hatip okullan, Kuran kursları, Adalet Baka- nı'nın şeriat egzersizlehyapan sözleri, Milli Eğitim Ba- kanı 'nın yavaş yavaş aldığı tavırtar tamtam sesleri de- ğil gümbür gümbür davul sesleri değil midir? Ne- den bunların üzerine eğilmiyorsunuz? Eğerordu, gelişen şeriat sonucunda darbe yapa- rak kalıcı olarak kurtulabileceğini sanıyorsa kendini aldatıyordur. Çünkü şeriatı savunan ve şerıatı tktidar yapmak isteyen kitleleri durdurmak için emir verilen askerier de o toplumun ıçinden çıkacak insanlar ols- caktır. Türkiye'de laik, demokratik rejim kalıcılığını sürdü- recekse bunun için Amerika 'yı yeniden keşfetmeye gerek yoktur. Mustafa Kemal ile başlayıp ismet İnönü /7e bi- ten süreci incelemek gerekir. Eğer sistem laik bir eğitim vermiyorsa, siyasalpar- tilerin laik, demokratik rejime sahip çıkacak bireyler yetiştirmek gibi biramacı yoksa, ordunun laikliği ko- rumak için toplumu topla, tüfekle, tankla korkutma- ya hakkı yoktur. Laik, demokratik rejimi ancak ve ancak laik ve de- mokratik bir eğitim süzgeçinden geçmiş beyınler koruyabilirier. Aksi takdirde aynı raylarda gidip aynı tünelden geçmeye çalışan trenlerin akibetine uğra- mak kaçınılmazdır." • • • Türkiye'de şeriatçı-ırkçı örgütlenme, 'devletin için- de' artık tamamlanmıştır... Sıvas'ta 37 canı diri diri yakanları savunan Şevket Kazan Adalet Bakanı olabiliyor, toplumun demok- ratik dinamik güçleri bu olayı içlerine sindirip tepki- siz kalabiliyorsa yapılacak bir şey yoktur... Milli Eğitim Bakanlığı bir tarikat şeyhinin adamları tarafından doldurulup, YÖK ve bakanlık bursları şe- riatçılara dağıtılıp yurtdışına gönderiliyorsa, ofcullar şe- riatçı yuvası oluyorsa yapılacak bir şey yoktur... Anadolu üniversiteleri tarikatların karargâh mer- kezleri olmuşsa, Türk Silahlı Kuvvetleri'nden 'irtica' faaliyetleri nedeniyle atılan subaylar, astsubaylar, si- vil memurlar buralara yerleştirilmişse zaten iş işten geçmiştir... Türkiye'nin demokratik, dinamik güçleri, bu ger- çeği ne dün gördüler ne bugün görüyorlar... Refah Partisi'negözdağı vererek, Başbakan Nec- mettin Erbakan'ı korkutmayaçalışarak şeriat önlen- mez... Erbakan Hoca'yı ve dolayısıyla RP'yı siyaset sah- nesinden indirerek de şeriat önlenmez... Ne diyortar Erbakan'a Ankara il kongresinde: "İşte ordu, işte komutan!" Acaba salonda bulunan binlerce kişi kime yanıt ve- riyor dersiniz? Çiçek tohumu yıllar önce toprağa verilmiş. gübre- lenmiş, sulanmtştır. Çiçek şimdilerde büyümüş ve boy atmıştır. Çiçeğin büyüdüğünü görmemek için kör ol- mak gerekir... Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya uı Planet.com. TR Seyahat Aeentası Balıkçmın diyarında Mavi Yolculuk hala bir rüya olarak kalmasın! •f; j^şrteîı, Sodrurı, Marmare veys -".emer a-erı • es n jeparlı, ör hafta Tam Pansıyor' 70ü DN' Ada Hotel Gümbet OK1 150,000-TL ASSOS Hotel Nazlıhan YP 2,500,000 -TL İDuyurutarımızı, her salı ve perşembe Cumhuriyet ten ızleyebilirsiniz I | tsOktal Cad.81/1 Beyoğtu-İST Tel: 0212 249 52 11 Fax: 0212 293 20 76 I 'Ruhsatlı, küçük, konforlu Huzur Evi devredilecek Tel: (0216) 339 01 09'