Katalog

29 EYLÜL 1996 PAZAR CUMHURİYET SAYFA TELEVIZYON 17 Halil Ergün, sevgisiz, hoşgörüsüz ve işkenceci başkomiseri canlandırıvor. Altından kalkılması zor bu itici rolün üstcsinden yiiz akıvla çıkıyor. Bilinçalündaki nefret Shcm TV 23.00 Böcek - Yönetmen-Senaryo: Ümit Elçi / Yapıt: Ertıan Bener/ Görüntü: Colin Mounier/ Müzik: Cem Idiz / Oyuncular: Halil Ergün, Nurseli Idiz, Meltem Cumbul, Füsun Dernirel, Levent Yılmaz, Mustafa Suphi, Saime Bekbay / 1995 Aksiyon yapımcılık. uvarladığı "Böcek" fil- minde sevgisiz. hoşgörü- süz. sert. kaba. ilkel. işken- ceci bir polisın hem ınsan- cıl hem canavarlaşan vahşi yanının iç benliğiyle celiş- kısi ortaya konuyor. Işken- ce etmeyi. ezmeyi. herkesi böcek gibi görmeyi özüm- seyen bir insanın psikolojik ve sosyal yanlan. tartışma- TIRHANGIRKAN Çe\ resındekılerı eziime- sı gereken bırer böcek gibi gören. kadın ve avdın düş- manı. acımasız bir başko miserin yaşamının geriye dönüşierle son 48 saatinın öyküsii. Erhan Bener'in 1982'de yazdığı romanın- dan. İ'mif Elçin ın 1995'te TRT 2 1 9 . isJCanlı yayımlanacak Gala konseriTV Servisi - Kültiir Ba- kaniığı Ankara Devlet Opera ve Balesi'nın. Ata- türk Spor Salonu'nda vere- ceği gala konseri, TRT 2 ekranlarından canlı olarak yayımlanacak. Elena Pıış- kova'nın hazırladığı kon- serde korovu Şef Antonio Pirolli yönetecek. Sopra- no N'ilgiin Akkerman. ba- riton Gökhan Akyüz. Devlei Sanatçısı bas A>- han Baran. tenor Pekin Kırgız\ c mezzosoprano Cemali.ve Kıyıcı'nın solıst olarak katılacağı konserde seslendırılecek eserler şöyle: "La Forzadel Des- tino" (G. Verdi). Andrea Chenier Operası'ndan "Nemieo della Patria" (l. Giordino). (l Trovato- re Operası'ndan "Tacea La Notte Patria", "Çin- gene Korosu \ e Stride La Vampa", "Ah Si, Ben Mio", "Di Quella Pira" (G. Verdi), Don Gıovanni Operası'ndan "Madamia, II Catalogo E questo" (W.A. Mozart). Cavalle- ria Rusticana Opera- sı'ndan "Voi LoSapeteO Mamma", "Intermez- zo" (P. Mascagni), Na- bucco Operası'nın Esirler Korosu'ndan "Va Pensi- ero" (G. Verdi), "O So- leMio(E. DiCapua), Aı- da Operasj'nın Zafer Ko- rosu'ndan "Gloria AlFEgitto" ve "Rilorna Vincitor" (G. Verdi), "L'Ultima Canzone" (F.P. Tosti) ya açılıvor. Polisin komp- leksli kişiliği, çözümleme- ye çalişilırken toplumu- muzdakı baskıcı düzen so- nucu gelışen şıddet v e terör olgusuna da ışık tutuluyor. Başkomiseri canlandıran Halil Ergün, altından kal- kılması zor bu itici rolün yüz akıvla üstesinden gel- miş. Ergün. hem en iyi film seçılen 32. Antalya Fiim Şenligf nde hem ıkıncı fılm seçilen 9. Adana Altın Ko- za Şenliği'nde iki oyuncu ödülü aldı. Çocukluğundan kaynak- lanan bilinçaltı bir öfkeyle herkesi ezilecek böcek gibi gören başkomiser Cezai Oztürk (Ergün). önemlı bir kişinin oglunu dö\düğü için görevinden alınıp ev- rak arşıvmde geri hizmete verilınce karabasan geçire- rek yalnızlıgıyla baş başa kaldıgı evınde geçmışe dö- nüşlerle bir ıç ödeşmev e gi- rer. Kız kardeşıni yangında kurtarmadıgı için annesi ta- rafından suçlanışını. dayı- sınin baskısıyla polıs kole- jine gıdişini. karamsar ya- şantısını, mutsuz evliligin- de bir fahişeyle sevişirken yakaladığı lezbiyen kansı Binnur'u (tdiz), astım krizi geçirirken ılacını vermevip öç almak için göz göre gö- re ölüme yollayışını. kanlı olaylan. baskınları, sılah seslerini, evde kalmış iste- rik iş arkadaşı Haşmet'ten (Demirel) köşe bucak ka- çışını anımsar. İyi. güzel hiçbir şeye sahip olmavan ve saglıgı her gün biraz da- ha bozulan Recai, komşusu bir genç kızın (Cumbul) ummadıgı sıcak sevgisi karşısında şaşkına döner. KanaJ D 23.501 'Kara sinema'nın son dönemlerdeki en önemli yapıtlanndan biri ekranda Bizim Sokağın Çocukları - Boyz N the Hood / Yönetmen- Senaryo: John Singleton/ Görüntü: Charles Mills / Müzik: Stanley Clarke / Oyuncular: Cuba Gooding Jr, lce Cube, Morris Chestnut, Larry Fishbourne, Tyra Ferrell, Nia Long, Angela Bassett, Whitman Mayo / 1991 ABDyapımı/ 107dakika. MLRATÖZER "Bizim Sokağın Ço- cukları" >a da Türkive'de gösterime siren adıyla "Artık Çocük Değiller". 1984 yılında Los Angeles kentinde bir zenci mahalle- sinde açılıyor. "Üç küçük zenci"nın şiddetin kol gez- diğı birortamda yaşamla ta- nışmaları perdeye getirili- yor önce Bin otoriter bir babanm. diğer ikisi ise an- nelerinin vanında yaşıvor- lar. Ve I99I'e geliyoruz: çocuklardan ikisi düşünce- lerini uzlaşma üzerine yo- ğunlaştınrken dığeri şiddet vanlısı birtutum takınıvor. Siyahın siyahı öldürdügü v e birbırlenni aşağıladığı bir Oflkera beyazlara sakla!gorunum v e- riyor film. Sonuçta da şiddet vanlı- sı gencin " temiz" kardeşi yok yere yine kendisi gibi bir "kara insan" tara- fından vuru- larak öldürü- lüvor. Diğe- rinin artık tekbiramacı vardır; inti- kam! J o h n Singleton. henüz 28 ya- şında çok genç bir yö- netmen. İCa- rasinemanın belki de baş- yapıtlan ara- sına girecek olan "Bizim Sokağın Ço- cukları" ıse olgun \e ol- dukça da öfkeli bir sinema anlayışının ürünü. Zenci- nin, alt sınıfın altında bir sı- nıf olarak görüldüğü ABD'de yaşama haklarını 28 yaşındaki >önetmen John Singleton, filminde kendi- si gibi genç oyunculara >er \eriyor. koruyabilmek. savunabıl- mek için beyazlara karşı bir tavır takınması gereken "siyah adanT'jn. neden kendi insanıyla uğras,tıgını ve kendi kendini hiç etme- ye yöneJik bir tavra yönfendiği- ni sorgulu- yor film. Birbirlerin- den nefret eden birey- ler olarak algıladığı- mız zenci- ler. birbirle- rinekustuk- lan öfkenin k a y n a g ı olan enerji- yi kendısini yok etmeyi ilke edin- miş beyaz- lara karşı kullanabil- se. yaşam onlar için de daha iyi olmaz mı>- dı dıye dü- şündürüyor Singleton. Bıze göre >önetmenin bu düşüncesi son derece duyarlı, tutarlı ve anlamlı. Bu düşüncevı aktarabılmek için sinemayı kullanması. görkemli bir yapıtla sonuca ulaşmav ı de- nemesi ise tüm övgülerin üzennde birkonuma oturru- >or genç sinema adamını. "Bizim Sokağın Çocuk- lan"nda kendisi gibi genç oyuncuların. siyahların so- runlarına duyarlı. inanmış oyunlanna güvenen ve so- nucunu alan John Single- ton. bu gençlerden özellik- le Cuba Gooding Jr'ın. gençliğin verdiği dinamizm ve öfkeyle şekillenen per- formansından alabildiğine yararlanıyor. Bu arada adı anılması gereken bir kişi daha var: Stanley Clarke. Bas gıtarın bu usta adı. fıl- min öftesıne koşut biçimde gelişen müzikal katkısıyla çok verimli bir "soundt- rack" çalışması gerçekleş- tiriyor. John Singleton ve "Bi- zim Sokağın Çocukla- rı"... Sinemavı bilen. sine- ma tutkunu bir genç ve ya- şadıklarından yansımaları görüntüledigi benzerı zor bulunur bir "kara sine- ma" örneği... "Çağdaş gerçekçilik" ve sinema. bu filmin başrol oyunculan ve doğallıkla "yitmeye yüz tutmuş" bir ırkın kıpırda- nışı, silkelenişi de. KanalD 23.00 'Teke Tek' T\ Senisi - Fatih Al- taylı'nın hazırlav ıp sundu- ğu tartışma programı "Te- ke Tek"e bu akşam konuk olarak Emin Çölaşan ka- tılıvor. Çölaşan'ın Melih Gökçek hakkında belgeler açıklavacağı programda ayrıca Dtyarbakır E Tipi Cezaevı'nde II hükümlü- nün öldüğü olaylarla ılgili görüntüler ver alıvor. TRT 2 21.25 'Cumhuriyete Kanat Gerenler' T\' Serv isi - V'önetmen- lığını Hüsamettin Ünlü- oğlu'nun üstlendıgi ve .Nlengü Ertel'ın sundugu "Cumhuriyete Kanat Gerenler"de felsefe ve mantık üzerine kitaplar yazmış fhsan Kongar'ın havatı tanıtılıvor. Interstar 24.00 4 Dr. Stress' TV Servisi - "Dr. Stress". iki aylık birara- dan sonra yenıden Inters- tar ekranlannda. "Gece" konusunun tartışılacağı programı Nedim Saban sunuvor. Kovboyluktan modeDiğe CINE 5 23.55 *Ko\bo> Kızlar". o\uncu kadrosundakj ünlii isim- lerle dikkati çekiyor. Kovboy Kızlar - Even Covvgirfs Get The Blues / Yönetmen: Gus Van Sant / Oyuncular: Uma Thurman, Lorraine Bracco, Angie Oickinson, Noriyuki 'Pat' Morita, Keanu Reeves, John Hurt, Rain Phoenix / 1994 ABD, 106 dk. TV Semsi - Bir zamaniar modellik de vapan sıradışı kadın kahraman Sis- sy Hankshau (Thurman). otostopla aşk ve özgürlük aramaktadır. Zengın bir eşcinsel olan Kontes'in (Hurt) "Rubber Rose" adlı çiftliğıne bir rek- lamfilmi için gittiğinde kendini bir kar- maşanın ortasında bulur. Çiftlıgin yöne- timini ele geçiren kovboy kızlarla ve "değişik" yaşam görüşleriyletanışır... Amerikan bağımsız sinemasının "kült" filmi "DrugstoreCowboy"un (1989) yönetmeni Gus Van Sant'ın sondan bir önceki filmi "Kovboy Kız- lar". Dışardan bakıldığında vvestern kalıplanna "hapsolmuş" gibi görünen film, içeriden bir bakış atıldıgında "farklı" bir sinema ve yaşam anlayı- şıyla göze çarpıyor. Her oyuncusunun ünlü isimlerden oluştugu yapım. buyönüyle de sinema- severin yakınlaşmasma olanak saglıyor. L'ma Thurman'ın. Keanu Reeves'in, John Hurfün van vana olduğu bir fiimden uzak durmak bir sinemasever için mümkün müdür? Son filmi "To Die for - Sonsuz th- riras"la( 1995) "ticari"sinemavagöz kırpan yönetmen Van Sant, bu akşam izleyeceğimiz yapıtmda ahlakı deger- ler, yaşam göruşlen ve kişilik arav ışla- rı üzerine "kendince" yorumlar yapı- yor. Usta işi görüntülerinin de filmin degerini arttırdıgını söyleyebilecegimiz "Kovboy Kızlar". sıranın ötesindeki insanlann yaşamlanna bir bakış atmak için iyi birfırsat. Savaş ortamında yaşayan denizciler TV Servisi - Rekin Tek- soy 'un hazırlayıp sundugu "Si- nema ve Edebiyat" kuşagında gösterilen "Pasifîk Fedaileri" tipik bir savaş filmi. Filmin gös- teriminden önce Teksoy, sine- ma yazarı Tunca Arslan ile sa- vaş sinemasi konusunda bir söyleşi yapacak. Genç yaşta agarmış saçlarıy- la bir dönem sinemasının önde gelen oyuncuları arasında yer alan Jef Chandler, bu filmde bir savaş gemisinin komutanım canlandınyor. Tiyatro oyuncu- lugundan sinemaya geçen Hollyvvood'un eski kuşak yö- netmenlerinden Joseph Pev- ney, "Pasifik Fedaileri"nde savaş sahnelerine yer vermek- ten kaçınarak gemisini çocugu TRT 2 12 35 Pasifik Fedaileri - Away All Boats / Yönetmen: Joseph Pevney / Senaryo: Kenneth M. Dodson'un romanından Ted Sherdman / Oyuncular: Jef Chandler, George Nader, Julie Adams, Lex Barker, Richard Boone/1956, ABD yapımı. gibi seven bir komutanın duy- gu dünyasına ve astlanyla iliş- kisine eğilivor. Askerligi ide- alize etmeden, savaş ortamında yaşayan denizcileri perdeye ge- tiren bir film. KENT HABERLERI Defileli açılış tstanbul Haber Servisi- "Kendi modanı kendin yarat" ilkesiyle oluşturulan "The Fit" mağazası, Bakırköy CarouseFde açıldı. Magazanın koleksiyonu, açılış töreninde yapılan defileyle tanıtıldı. Defilede, tanınmış manken Arzum Onan'ın yanı sıra Avrupalı modeller Valentina. Severine ve Leen de podyuma çıktı. Bireysel moda anlayışının benimsendiği behrtilen The Fit koleksiyonunun hedef kitlesi: "benimki diyenler. tatilden yeni dönenler. âşıklar, yeşili sevenler. denızsiz vapamavanlar; kendileriyle banşık olan. kendini hep genç hisseden. hiçbıryaş dilimiyle sınırlı olmayanlar: v ar olanla yetinmeyip kendi stillerini kendi varatanlar" olarak eösterilıvor. 7eki Müren Parkı' • Haber Merkezi - Bahçelievler Belediye Başkanı Saffet Bulut. çarşamba günü ölen Zeki Müren'in adının ilçe sınırları içerisınde yaptınlacak parka verileceğini bıldirdi. Bulut. yaptığı yazılı açıklamada Müren'in adının, Istanbul Evlen içindeki inşaası bitmek üzere olan parka verilerek sonsuza kadar yaşatılacağını kaydetti. TEM'de kaza • İstanbul Haber Senisi - TEM Otoyolu'nda kaza v apan bir serv is otobüsüne arkadan çarpan otomobilde bulunan Hanife Kaya adlı kadın hastaneve kaldınlırken yolda öldü. 3 kişi de yaralandı. DBH bugün İstanbul'da • İstanbul Haber Servisi - Demokratik Banş Hareketı. bugün Abdi Ipekçi Spor Salonu'nda yapılacak bir etkinlikle, partinin 1. olağan kurultayına kadar görev yapacak olan merkez yürütme kurulu ve genel başkanını açıklayacak. Eczacılar kongresi • İstanbul Haber Sen^si - İstanbul Eczacılar Odası'nın mali kongresi yapıldı. Mecidiyeköy Kültür Merkezı'nde dün yapılan 1996 Olağan Seçimsiz Kongre'ye katılan eczacılar. 1997 yılı tahmini bütçesını tartışrılar. Yapılması gerekenler konusunda dilek ve önerilerin de sunulduğu kongrede. çeşitli kurum \e kuruluşlarla olan sorunlar da görüşüldü. 'Gençlerde Şiddet ve Silah' • İstanbul Haber Servisi - L'mut Onurlu Önderler N'akfı'nın Türkiye genelinde düzenlediği "Gençlerde Şiddet ve Silah" konulu kompozısyon yanşmasında dereceye giren 7 lise öğrencisine. Dederrun Oteli'nde düzenlenen törenle ödülleri verıldi. \'arışmanın bölge birınci şöyle: Güneydoğu Anadolu Bölgesı'nde Demet Büyük, Doğu Anadolu'da Ahu Koçtaş. Karadeniz'de Serpil Kurt, İç Anadoîj'da Özden Gököz. Akdeniz'de Onur Ercan. Ege'deÇiğdem Kat ve Marmara'de Elvan Özsel kazandılar. 121 yıllık tarihe bugün bakım yapılacak, normal seferler yann devam edecek Tünel bugün çahşmayacak ALİER Karaköy - Beyoglu arasındaki tarihi Tünel'de yapılacak periyo- dik bakım nedeniyle bugün sefer- ler yapılmayacak. IETT Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, periyo- dik bakım nedeniyle tarihi Tü- nel'de bir gün sürecek bakım son- rası, yann normal seferler yeniden başlayacak. Bir asrı aşkın tarihiyle Istan- bul'un ulaşım klasiği niteliğindekı tarihi Tünel, 1875 yılında hizmete girdi. istanbul'da köklü degişim- lerin yaşandığı o yıllarda ulaşım, denizde kayıklarla, karada ise ge- nellikle "tabanvayla" veya at ve öküzlerin çektigi süslü ahşap ara- balarla sağlanıyordu. Ekonomide hareketülik Tünel projesine onay veren Ab- dülaziz ise Paris ve Londra gibi Avrupa merkezlerine geziye çık- mış ilk Türk padişahı idi. Tanzimat'la birlikte azınlıklara sağlanan ticari güvenceler ve kapı- lann Batı'ya açılmasının etkisiyle ticaretin hızla gelişmeye başladığı o günlerde. Kınm Savaşı nedeniy- le v ardıma gelen Ingiliz v e Fransız donanınasının erzak ve diğer ihti- yaçlannı karşılayan azınlık tüccar iyıce palazlanmıştı. Ekonomideki bu hareketülik. kent görünümünü de değiştirmeye başladı. Galata-Şişhane ekseni ticaret \ e bankacılık merkezi. bugünkü Tü- nel-Taksim arası ise günümüzde de 1875 yılında hizmete giren ve işletme hakkı 1939 yılında İETT'ye geçen tarihi Tünel'de bugün bakım yapılacak. varlığını sürdüren taş konaklanyla yerleşim bölgesi oldu. Ancak, ye- niden şekillenen kentin bu bölge- sinde ciddi bir ulaşım sorunu var- dı: İş merkezi Galata ile verleşim merkezi Pera (bugünkü Bevoğlu) arasında vaklaşık bir kilometre uzunluğunda dik bir yokuş vardı. Her gün. 40 bin kişi işinden evine. bu yokuşu tırmanarak gidebiliyor- du. Fransız mühendis Henry Ga- ven, turistik birgezi için 186*7 Ma- yısı'nda Istanbul'a gelir. Gaven. Karakö>'ü Beyoglu'na bağlavacak bir tünel projesi hazır- layarak Padişah Abdülaziz'e sunar. İki yıllık bir çabadan sonra gerek- li izni alır ve Tünel'e ilk kazma 30 Kadıköylüler. yetkililere ulaştırılmak üzere 10 bin imza topladılar Kurbağalıdere'yi kurtarma kampanyası tstanbul Haber Servisi - Kurba- ğalıde'vi kurtarmak için kampanya başlatan Kadıköy 21 Grubu Başkanı Sinan Topçuoğlu. istanbul Büyük- şehır Belediyesi ve diğer yetkilileri de göreve çağırdı. Topçuoğlu. Kadı- köy Belediyesi'nin elinden geleni yaptığını, ancak tek başına bu işin al- tından kalkacak gücü olmadığını be- lirterek başta istanbul Büyükşehir Belediyesi. İSKl ve bölge milletve- killeri olmak üzere tüm vetkilileri de- renin ıslahı için göreve çağırdıkları- nı söyledi. Sinan Topçuoğlu, yaptığı vazılı açıklamada. iki ay önce başlattıkları imza kampanyasında bugüne kadar • Kadıköy Belediyesi'nin üzerine düşeni yaptığını belirten Kadıköy 21 Grubu Başkanı Sinan Topçuoğlu. Büyükşehir Belediyesi ve diğer yetkilileri göreve çağırdı. 10 bin imza topladıklannı kaydede- rek hedeflerinin yıl sonuna kadar 50 bin imza toplayarak bunlan >etkili- lere ulaştınnak olduğunu ifade etti. Kadıköylülerden bü> ük destek gören kampanyanın yankılanna karşın. ne İstanbul Büyükşehir Belediye- si "nden, ne tSKl'den nede bölge mil- lervekilleriyle çevre ilçe belediyele- rinden bir destek geldiğini anlatan Kadıköy 21 Grubu Başkanı Sinan Topçuoğlu şunlan söyledi: "Kadıköylüler olarak bu ilgisiz- lik karşısında yılgınlığa kapılma- dan, kampanyamı/ı sonuna kadar sürdüreceğiz. B'uler bunu bir kent- lilik sınavı olarak görüyoruz. Ka- dıköylülerin kentlerine nasıl sahip çıktıklarını herkese göstermck is- tiyoruz. Kampanya kapsamında atılan her imza, Kurbağalıdere'nin kurtarılması dileğinin ifade edil- mesi vanında. 'ilgili ilgisiz ve so- rumsuz sorumlulara' gösterilen bir sivil toplum tepkisi olacaktır." Temmuz 1871 tarihinde vurulur. Dış krediyle finanse edilen çalış- malar 3 yılda tamamlanır. Tü- nel'de, 1875in başındadenemese- ferlerine başlanır. Olmeden yer altma gjrilmez Tünel hizmete hazırdır. ancak halk kuşkulu ve temkinlidir. Özel- likletutucukesiminbirkısmı, "öl- meden yer altına girmeyi" ka- bullenmez. Üstelik Şevhülislamda "bu zir'ü zemin arabalarında in- san götürülmesinin caiz olmadı- ğına" dair fetva vermiştir. Şırket, hiç olmazsa masraflannı çıkarabil- mek için bir vagon ekleyerek keçi koyun gibi hayvanlarlan da taşı- maya başlar. Türlü zorluklarla vapılan ilk se- ferlerden sonra, Şeyhülislam "ca- izdir" fetvası verir. Halk zamanla Tünel'i benimser. Kısa süre içinde şirket yıllık 50 bin altın kâr edecek duruma gelir. Tarihi Tünel, 1920 yılında bir de ^çi grevine sahne olur. Bu grev, sonraki yıllarda Türkiye işçi sını- fının ilk mücadele ve örgütlenme yıllanna ait önemli bir eylem ola- rak anılacaktır. Işletme hakkı 1939 yılında bugünkü sahibi İETT'ye verilenTünerinvagonlannı. 1971 yılında yapılan yenilemeyle elekt- rikli motorlar çekmeye başlar. Tünel. 120 yıllık tarihinde çok az kazaya sahne olmuştur. Genel- likle zamamnda değiştirilmeyen aşınmış kablolann kopmasıyla meydana gelen kazalarda, elimiz- deolan bilgilerden sadece 1 kişinin öldüğü anlaşılmaktadır. 120 yıl öncesinin Tünel yolculan. 2 kuruşla yolcu- luk ediyorlardı. Hayvanlannı bukonfor- lu yolculuktan yararlandır- mak isteyenler ise at ve öküz için 3 kuruş. küçük- baş hayv an için de 2 kuruş öderlerdi. Kuruluşundan bugüne kadar Tünel işletmesi en fazlayolcuyu 1950'li yıl- larda taşıdı. Bu vjllardaki yıllık or- talama yolcu sayısı. 10 milyon civ anndadır. Şim- dilerde ise her gün 15 bin Tünel yolcusu. birkaç da- kika süren "zamana yol- culuğa" çıkıyor. bunlar- dan bir kısmı da bu yolcu- luğu Tünelden Taksim'e kadar "nostaljik tram- vayla" sürdürüyor. Tahrip ediliyor Mezarlıklar sahipsiz kaldıİstanbul Haber Servisi - Istanbul'da mezarlıkların yeterince korunamadığı. bırçok mezann her gün çeşitli saldırılara maruz kaldıgı belirlendi. Mezar sahipleri. mezarlıklann tahrip edilmesinden çevredeki mermercileri sorumlu tutarak "Mezarlarımızı mermerciler kırıyor \eya kırdırıyorlar. \ eniden yaptıracağımızı düşünüyorlar" derken mermerciler, iddiaları bir suçlama olarak nitelendirivor. tstanbul Mezarlıklar Müdürü Celal Sevencan ise mezarlıkların genelde gece tahnp edıldiğini belirterek "Kimsesiz birtakım kişiler me/arlıkları yurt edindi ve mezartaşları bu kişilerce kırılıyor" dedi. İstanbul"un tarihi dokusu içinde önemli veri olan ve 'kentin akciğerleri' olarak kabul edilen mezarlıklar, bakımsızlık ve yeterince korunamaması nedeniyle harap durumda bulunuyor. Birçok mezann tahrip edilerek mermerlerinin bir köşeye atıldığını belirten mezar sahipleri. bu durumdan çevredeki mermercileri sorumlu ruruyorlar. Vatandaşlar tepkilerini, "Tekrar kendilerine yeni bir mezartaşı siparişi vereceğimizi düşünüvorlar. Bugün bir mezartaşının fîyatı 3 ile 30 milyon arasında değişiyor. Bu paravı nasıl öderiz?" diye dile getirıvorlar. istanbul Mezarlıklar Müdürü Celal Sevencan konuyla ilgili yaptığı açıklamada. mezarlıklann genelde gece tahrip edildiğıni belirterek kimsesiz birtakım kişilerin mezarlıkları "yurt" edindığini ve mezanaşlannın bu kişilerce kınldığını söyledi. Adlıyeye bu tip olaylara ilışkin suçlulann intikal ettirildığini belirten Sevencan. şövle devam etti: "Polis ihbar sonucunda müdahale edebiliyor. mezarlıkların korunması böyle mümkün olamaz. İstanbul'da mezarlıklar sorunu yeni değil. Afezarlıkların korunması için biz 95 yılı içinde İçişleri Bakanlığı'na özel güvenlik birimini kurmak için teklifte bulunduk. fakat teklifimiz geri çev rildi. Vılda ortalama 500'den fazla mezartaşı tahrip ediliyor. Altın diş bulmak için mezarlar didik didik aranıyor. İstanbul'da. günde 110 civarında ölü defnediliyor. Mezarlıklar sorunu, ancak özel güvenlik birimi kurularak ortadan kaldırılabilir." Mezarlıklar harap durumda. (Fotoğraf: AYDIN TAŞDEMlR)