Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29EYLUL1996PA2AR
y
DEĞİŞEN DÜNYADAN
HUSEYIN BAŞ
u satırların yazıldığı sırada. ABD ve önde gelen Batılı güçlerin
girişimiyle, çatışmaların daha da yayılarak geri dönülmesi güç
boyutlara ulaşmasını, böylece de kör topal da olsa yürüyen
inş sürecinin tarihe gömülmesinin, en azından şimdilik,
önlenmesi için Netanyahu ile Arafat'm, Mısır Devlet Başkanı
Hlisnü Mübarek'in de katılmasıyla Kahire'de bir araya gelmeleri
bekleniyor. Bu toplantının amacı, kuşkusuz, çatışmanın yayılmasını
örJeyerek daha fazla kan akıtılmasını durdurmak. Silahlann yerine
diyaloğun hâkim kılınmasını sağlamak.
OrtadoğuSil BaştaııCnce. bolgede benzerlenneoldukça sık rastlanan ge-
nellkle de cıddı vıkımlara neden olmadan geçiştınTen
gosenlerden bırı sjnılmı^tı Ancak bu kez ıvice çıgınn-
dan;ıkmış Israıl ordu-u. Intıtada'nındoruga ula^tıeı du-
rumlarda bıle ce*arat edemedığı bır sertl ıkle \ e tank. top
\e relıkopter gıbı ağır silahlarla Fılıstın halkına ve onu
hafıf sılahlany la koruma\ a çalı^an sınırlı sayıdakı Fılıs-
tın guvenlık mensuplanna saldırmış. 60 ınsanın yaşamı-
nı y ıtırmesine \ uzlercesinın dey aralanmaMna neden ol-
muşrıır
Şj satırlannvazıldığı sirada ABD \eonde gelen Ba-
îılı guçlenn gınşjmtvle. çatışmalann daha da yayıiarak
gen donulme!>ı guç boy utlara ulaştnasinın, bo> leee de kor
topal da olsa y^uruven banş surecmın tanhe gomulmesi-
nın en azından şımdılık onlenmesı ıçın Netanyahu ıle
Arafat'ın Mısır Devlet BdşkanıHıisnu Mubarek'ın de
katılmasıvla Kahire'de bır arav a gelmelenbeklenıvor Bu
toplantının amacı. kuşkusuz, çatışmanın vav ılmasinı on-
leyerek daha fazla kan akıtılmasını durdurmak Silahla-
nn verıne dıyaloğun hâkım kılınmasinı sağlamak Ne-
tanvahu nun emnyle yenıden kazı ı,alışmalanna ba^la-
tılan \e ola\ın gorunurdekı nedenı olan ve daha çok ar-
keolojık amaçlarla yapıldıgı lien surulen kutsal tunel ka-
zım çalı^malannın bu goruıjmeler sonucu bır kez daha
ertelenmesı, çatışmalann durdurulmasında onemlı rol
oyna>acaktır Ancak bunun, Lıkud lıdennın 29 bın oy far-
kıvla kurdugu \e a^ın dıncılenn kusatmasındakı ıktıda-
nnın ışba^ına gelmesınden bu \ana gecen uç aylık sure-
de ızledığı banşı savsaklama, gıderek ıvıce gundemden
du^urulmesıne \onelık kı^kırtıcı polıtıkalanna bakıldı-
ğında. Rabin v e rVrez'ın başlattıklan ve bazı somut adım-
larla da pekıştırdıklen banş surecının yenıden canlandı-
rılmasına yeteceğı son derecede kuşkulu gorunmektedır
Tokyo'dayaşam
kolay değil
Lzun suren ekonomık dur-
gunluğu. sosval ve ekonomık
değijimlerı sırtından jtmı^ol-
masina kar^ın Japonya'nın
ba^kentı Tokyo dunvanın en
pahalı kentı olma ozellığını
surdıınıvor Cenevre danı^-
manhk kurulu^u Corporate
Resources Groupe un bır
araştırmasına gore Tokyo'da
hayat pahalılığı. \evv ^ork'u
ıkıvekatlamışdurumda Osa-
ka. Pekın veŞanghav'ınonun-
de. ıkınu siraıtı \eu \ork'ta-
kı 100 endekse üore Tokyo
199.OsakaT4. Pekın 162 \e
ulasjyor 1995 "te ha\at paha-
lılığı açısından sekızıncı sira-
dayeralanÇınba^kentınm ılk
hiralara \ukselı$mın ardında
Batı tıpı luks konutların kıra-
larının Tokvo \e Hong-
Kong'u gerıde bırakan ınanıl-
maz boy utlara tırlaması bulu-
nuyor Moskova. ha\at paha-
lılıgında altıncı Mrada ver jlı-
yor Avrupa nın en bu\uk on
metropolu arasında en pahalı
kent ıseCenevre
Japon ekonomık planlama
ajansı taıafından yenı yayım-
lanan Japonya ve vabanu ul-
keler arasında karşıİJ:>tırma]ı
fı\at ara^tımıasi da vukarıda
sozu edılen yakla^ımlan dog-
rulu>or Araştırmava gore
Tokyo'dakı hayat pahalılığı
kabaca buv uk Amerıkan met-
ropollerının hemen henıen ıkı
katı Ozellıkledetahıl tıyatla-
n dığer yabancı kentlerden
yuzde 20 ıla yıızde 30 daha
pahalı Buyukluklerıne gore
çok duzgun bır bıçımde sira-
lanmış 1 kılo çıleğın kılosu 1
mılvon ""3U bın Turk Lırası 1
kılogram Japon dana etı 6 mıl-
von 920 bın TL (ıthal dana etı,
\erlının\anfı\atı) Sadeceta-
\ uk v e domuz etı hemen he-
men Parıs'tekı fıvatlara e^ıt
Dev let tarafından desteklenen
pırıncın kılosu 432 500 Turk
Lırası ^3 santılıtrelık bır ^ e
bıra ise 1
n
bın 300 TL ve satın
alınabılıvor Tarıın Bakanlı-
ğı'nın değerlendırmelerıne
gore Tokyo ıçın 100 endeks
alındığında. tahıl fı\ atları
Londrada "0. PaıVte 8 ı du-
ze\lerınde Sebze tı\ atları
Tok\o ıle ta^ra arasında bıre ı-
kı olçude tarklı \\nı oranı
akary akıt fıy atlannda da goz-
lemek olası Orneâın Tok-
\o"dahtresı 103bın800TL">e
!>atılan benzın, kentın 50 kılo-
merre dışında 95 \ene (vakla-
^ık "8 bın TL) satılıyor
Japonlar. Batı"\aoranlada-
ha az kalom le beslenme aliş-
kanlıgında Fransadakı 3500
kalorıve kar^ılık 2626
Buna karMİık beslenme gı-
derlennın aıle butçesindekı
pa\ı Fransa'da yuzde 20 ol-
masina karşın. Japonva'da
vuzde 18 (Çalı^ma Bakanlı-
ğı'nın \enienne gore 30 ıs<,ı-
den daha fazla ı^çı çalıştıran
bır kurulu^ta ortalama ucret
1994 v ılında yaklaşik 330 mıl-
yon Turk Lırası'ydı» Tahıl
gorelı olarak daha pahalıvsa
daTokvoluucretlı.oğleveme-
ğı konusunda ulkenın dığer
bolgelennekıvasladahaavan-
taılı durumda Bır sicak ye-
mek. bır çorba. pınnç. sebze
ve tek meyveden oluşan tıks
monu ıreıshoku) pahaiı değıl
(750 bın ıle I mılyon TL ara-
si) Endustn \ e Tıcaret Bakan-
lıgı'nın (\1 ITI) bu \ ılın ba^ın-
da duzenledığı bıranketın so-
nuçlarına bakılırsa, Japon-
ya'da tuketıtn mallan ve hız-
metler vabanu ulkelerle kı-
v aslandığında net bır bıçımde
daha vuksek Ancak bu tark
1995 ılkbahannda venın do-
lar kar^ısında değer vıtırme-
sine ko^ut olarak azalma egı-
lımınde gorunmektedır \ll-
Tl'vegore takımadalardaha-
vat pahalılıfiı \\rupa"\a aore
"l 19 kez dahd vuksek"
Philippe Pons
(Le Voııdeı Ortadoğu'da İsrail \e Filistin halkları arasındaki çatışmalar tüm uğraşlara karşın «ünümü/de de siirü>or.
Gerçek bır savaştan farklı olmayan son çatışmalan, salt
Fılıstın halkını ayaga kaldıracağı endı^esıvle, 19S5 te
ertelenen ve bugun bızzat Netanvahu'nun emnyle "ar-
keolojik amaçlaria" venıden ba^latılan "kutsal tunel"
kazı çalışmalanna baölamak zordur Tanhsel açıdan ne
denlı onemlı bulgulann gun ışiğına çıkanlması olasılığı
bulunursa bulunsun bırarkeolojıkara^tırmanın \uzler-
ce ınsanın hayatına malolması ınsan akJının alacagı bır
şey değıldır Netanvahu nun. tunel çalısmalan emnnı
venrken, bunun Fılıstın halkının tepkısine vol açabıle-
ceğını hesaplamamış olması da kuşkusuz, duşunulmez
Dahası, bu tepkının Lıkud ıktıdannın
uç avlık barı^ı savsaklama vonundekı
çe^ıtlı gınşımlen ıle gerek ozerk bol-
gede gerekse de Şena'nın batisındakı
Hgal altındakı topraklarda\a>a\an Fı-
lıstın halkının davanılması guç maddı
koşullannda en kuçuk bır ı_v ılesmenın
gerçekleşmemesınden kavnaklanan,
bu temel nedenle de daha sert bıçım-
de ortava çıkabıleceğı ve bunun tsraıl
ordusunun katlıam gın^ımme uvgun
ortam hazırlayacagının duşunulmuş
olması da pekâlâ mumkundur
Banş, mıman Rabın'ın. fanatık dın-
cılerve a^ınsagdakıkaranlıkguçler ta-
rafından onadan kaldınlması veardın-
dan Perez'ın, ıktıdan sağcı Lıkud ve
aşın dıncılere kaptırmasından sonra,
çıkmaza gırmıştır Netanvahu. ıktıda-
ra yururken. ışgal altındakı topraklar-
dançekılmeyeceğını "Tannnın kendi-
krimt b»tqeiti&, denizden Şena nehri-
•e KOHHM topnklan kapsayan bü> uk
br^rtutkusundan vazgeçmeve nıvet-
lı oJmadıgını en açık bır bıçımde ve de-
fakrca yınelemtştı Işgal altındakı top-
raklara, banş antlaşmasını hıçe sayarak
yenı kolonlar yerieştırmeyı, yerleşım
bınmlennı genışletıp takvıye etmeyı
surdurerek, ıktıdarageldıkten sonra da
sozü edılen myetlennı somutlaştırmış-
tır Amenka'nın seçım endışelen\le
Ortadogu'y u kanitırmasının uvgun or-
tamında. Lıkud lıden, çatışmalan sa-
va^a donu^turerek Ortadogu'da ban>
surecını tanhe gommeve kararlı go-
runmektedır Clinton vonetımının se-
çım oncesı guçlu \ahudı lobıiennın
hışmına uğravacagı korkusuvla bu gı-
nşımıne pek ses çıkarmavacağı hesa-
bındadır Lıkud lıden bovlesine tehlı-
kelı bır polıtıkada dırenırse banş or-
tamında Turkıve dahıl bazı ulkelerle
yenıden kurulan ve somut ılerlemeler
kaydeden ıyı ılı^kılen de gozden çı-
karmasıgerekecektır Son çatışmalar.
Israıl'ı, ya^amsal, amaartık sav saklan-
ması olanaksız bır yol avnmına getır-
mi}tır '»a adamgıbı banş ya da sava^
1
Çocuklar neden Çince konuşmuyor?Dılogrenmek bazılannaozgu do-
ğu^tan gelen bır vetenek mıdır
1
Cla-
ude Hagege bu soruyii "hayır" dıye
vanıtlıvor Soz konusu olan sadece
uvgun koşullar tarafından uy anlan ve
çabuk kavravabılen bır zekadır Do-
ğuştan yetenek. çoğunlukla, kotu ya-
bancı dıl ogretımını gozlerden sakla-
mak ıçın kullanılmaktadır Bır ya da
bırden fazla yabancı dılı konu^mak
herkesın elındedır Ancak bu ^ansı
uvgun zamanda kullanmak. yanı ışe
çok genç va^ta ba^lamak vazgeçıl-
mez ko^uldur Çozum, erken "iki dil-
lilik"tır(bılınguısme) \ırmıdolayın-
da yabancı dıle hâkım olan unlu dıl
bılıiTitisinın sozu edılen yabancı dıl
oğretım retonnunun anahtan budur
Tasan. oldukça ıddıah Av rupa Bırlı-
ğı nın tum uye ulkelennın okullann-
da hazırlık sinıflanndan. v anı 6 v azın-
dan ıtıbaren başlayan ıkı dıllı bır oğ-
retım ^istenıını y aşama geçırmek O-
lay, Avrupa ıçın >on derecede onem-
!ı Çunku bugun, gezegenınvansının
• Çok sayıda >abancı dılı konuşmak herkes ıçın olanaklı. Ne \ar kı zamanında
başlamak, >abancı dıl oğrenmenın olmazsa olmaz koşullan arasında. "İkı Dıl
Konuşan Çocuk" adlı kıtabında ("L'Enfant au\ deu\ langues". ed Odıle Jacob), dıl
bılımcısı Claude Hagege, Avrupa ıçın köklü bır yabancı dıl oğretım reformu sunuyor.
ıkı dılı rahatlıkla konu^masına kar-
şin. Avrupa bu alanda yennde say-
maktadır Bualandakı gecıkmeyı or-
tadan kaldırmak ıçın tek çıkar yol ıse
çocuklarda doğu^tan varolanhazıne-
len harekete geçırmektır Bebek. do-
ğumundan ıtıbaren dılın olu^turduğu
muazzam partisyonu en kuçuk nota-
lanna kadar çozen olağanustu du\um
kapasıtesınesahıptır Bebeklerın bız-
zat kendılen uretmedıklen zaman
••eslen en kuçuk değiMmlerıvle ayırt
etme yetiM vardır
"BebeUerekulakNerin" dıyeoğut-
luyor Claude Hagege Bıcırbıeırko-
nuşmalan, çoğunlukla Once \a da
V'ıetnamca gıbı 'ton'lu dıllere vakın
muzıkal eğrılen ızlemektedır Hage-
ge"ye gore "Fransız bebeğı. tıpkı di-
ğer A>Tupalıbebeklergibi,birÇinses-
lidir". Ama. ne \azık kı doğanın bah-
^ettığı bu ozellık sonsuz değıldır 6
ve 12 ay arasi bebeğın algılamagu-
cu. genellıkle tek dılı olan çev resi ta-
rafından uvanlma şansının bulunma-
masından oturu 'azalmaya' başlar
Cocukbuyudukçe algılamagucu 11
y a^ında. butunuy le v ıtıp gıtmeden on-
ce. 'uykuya'dalar (Koleılerdevaban-
cı dıl oğretımı ne y azık kı tam bu vas.-
larda başlamaktadır') Çocuk bu ka-
çınılmaz eşığın onune geldığınde
sosval baskılar altında benzeşle^me
(mımetisme) v etisinın azaldığını gor-
mektedır Bov lece gulunt, olma kor-
kusuna baglı bır •>asaklama\r gelı^-
tınr Artık. kulağı "ulusal birorgana'
donu^mu^tur Salt anadılının seslerı-
nın eeçmesine ızın veren bır 'fîltredir'
kulak
Bu durumda yapılacak tek şey var
Hemen harekete geçerek, ılkokuldan
ıtıbaren hattada on saat vabancı dıl
ogretımını havatageçırmek ^abancı
dıl oğretım programlannı ağırla^tır-
mamak ıçın de Hagege. bır kisim
den>lenn.buıkıntıdılde ulkelerara-
sinda bır değıjim »istemıv le saglana-
cak yabancı protesorlertarahndan ve-
nlmesinı onerıyor Ama burada dık-
kat edılmesi gereken onemlı bır nok-
ta var Soz konusu yabancı dıl her-
hangı bır vabancı dıl olmamalı Zıra.
•sahtedostlann\osalması Fransızca
konuşan topluluğun kafasinı kanştı-
rabılır Onv argılann aksıne. dıl bılım-
cılerlnaılızcenınılkokullardaokutul-
maması goru^undedırler Dunyadakı
hegemonyaMnın baskısıyla kuçuk
Av rupalılar İngılızce oğrenmeye çok
genç y&jta başlamaktadîrlar Ote yan-
da Ingılızcey ı çok genç y aşta oğrenen
çocuk. dığer yabancı dıüenn ke^fin-
de kendısinı frenleme nskını taşımak-
tadır Enıyısı, vasayan yabancı dıller
arasında, ılk yabancı dıl olarak Al-
manca Fransizca. Ispanyolca. Ital-
vanca \a da Ponekızceyı seçmektır
İngılızce ıse genı^ bır egzotık dıller
\eîpazesi arasında. koleılerde oğre-
tılmelıdır Toplam olarak boylece ıkı
dıl zorunlu. uçuncusu ıse lısede. se-
çımlıkolacaktır Anadıl dahıl enazuç
dıle hakım genç yetışkın. bır y abancı
dıl açlığıyla kar^ı karşıya kalacak
genç yaşta baıjlayan çıraklık yıllan
boy unta ıv ıce 'yağlanan' hucrelerle
yenı dıllen daha rahat ozumleyecek
kımbılır, ılerde belkı oda. 20dıllı bır
Hagege olacaktır
Philomene Piegay
(Le \ou\elObsenateuı)
Günümüz insanı, tüm karşıt düşünceyi felç eden bir doktrinle karşı karşıya
6
Ekonomik olan, politik olatıdan önce gelir
9
Bır tur zıfte bulanmışhk duygusudur soz
konusu olan Gunumuz demokrasılennde oz-
gur yurttaşlar kendılerının gıderek artan ve
vavaş \avaş tum karşıt duşunce\ı sarıp sar-
malavan vasaklavan. felç eden ve sonunda
boğan bır tur v ıcık vıcık \apışkan doktrıne
bulandıklarını duvunisamaktadır Bu dokt-
nn her y erde hazır nazır v e gorunmey en bır
du^unce polısı tarafından "iziıı \erilen"' tek
du^uncedır (la pensee unıque)
Berlın Duvan nın vıkılmasından. komu-
nist rejımlerın çokmesınden. sosyahzmın
moral y ıtırmesınden bu vana, bu venı tncıl'ın
kustahlığı. edepsızlıgı ve kasim kasim kasıl-
masi oylesine artmiştır kı bu ıdeolojık çıl-
gmlısı modern dogmatızm olarak tanımla-
mak olasidır
Tek duşunce nedır' Ideolojık olarak vak-
la^ıldığında bır ekonomık guçler butununun,
burada uluslararasi sermayenm. çıkarlarına
kuresel bovutta hak ıddıa etmesi anlamına
gelmektedır Bu devım verındevse Bretton-
\Voods anla^malarıv la 1944 ten ıtıbaren for-
mule edılmı^tır Onde gelen kaynakla-
rı arasında Dunva Bankası. Uİuslara-
rası Para Fonu. Ekonomık Kalkınma v e
Işbırhğı Orgutu Titaret ve Gumruk
Tarıfelerı Genel Anlaşması, Avrupa
Komisyonu. Fransız \lerkez Bankasi
vb yeralmaktadır Bukuruluşlar tum
dunyada duşunı.elennı daha da gelı^-
tırıp soylemlerını alla\ıp pullayarak
\ aşa\ an çok sav ıda ara^tırma merkezı-
ne unıversıtelere vakıflara kaynak
sağlanıaktadır Bunların anonım soy-
lenılerı. onde gelen buvuk ekonomık
haberorganlarıtaratmdandaelealına-
rak. çoğaltılmaktadır Çogu bu\Tik sa-
nayı kuruluşlanna ve fınansal grupla-
ra aıt ekonomık haber organlan arasın-
da vatınmcıların ve borsacıların Tevratı The
V\all Street Journal. Fınantıal Tımes The
Economıst Far Eastren Economıc Revıevv
Les Eehos Agence Reuter \b gıbıetkınva-
yın organlan ver almaktadır Dunvanın he-
men her vennde ekonomık bılımler takulte-
len gazetecıler denemecıler polıtıkacılarbu
yenı yasa tabletlennın onde gelen emırlennı
yerine getırmek ıçın buvuk kıtle ıletı^ım
araçlan aracılığıvla dovum sağlanıncava
dek. medvatık toplumlarda tekrarın kanıtla-
mak anlamına geldığının bılıncıyle. bıkıp
usanmadan yıneleyıp durmaktadırlar
Tek dtışuncenın ılk ılkeM oylesine
guçludur kı dalgın bır Marksıstın kar-
şı çıkması bıle zordur Ekonomık olan
polıtık olandan oncc gehr Bu tur bır
ılkevedavanaıak orneğın ıcranın elın-
de son derecede onemlı bu ara^ olan
Fransız Merkez Bankası. dışe doku-
nur bır muhalefetle karşıla^madan
1994 tebağımsızkılınmış boy lece de
"politik etkilere karşı" korunmu^tur
Gerı,ekten de bankanın guv ernoru Je-
an-Claude Trichet "Fransız Merkez
Bankası'nın bağımsız. apolitik ve şef-
faf olduğunu" ılerı surnıektedır Gu-
vernor sozlerıne şunlan da eklemek-
ten gen kalmamaktadır "Kamu açık-
larının azaltılmasını istnoruz. (v e ı... İs-
tikrarlı parastratejisi ızliyoruz." Bu ıkı heüet
sankı polıtık değılmış gıbı1
"Realiznj1
* ve "pragmatizm" adına Ba\
AlaınMincşu bıçımde tomıule edıyorolayı
Kapıtalızmın ^okmesı olanaksızdır Kapıta-
lızm toplumun doğal durumudıır Demokra-
si toplumun doğal durumu değıldır Ama.
"pazar" evet Kumanda ekonomıde olmalı-
dır Doğal olarak bır tur safra sa\ ılan veagır-
lığı durgunluğun ve knzın nedenı olan "sos-
yal"ı sırtından atmış bır ekonomıde
Ister sağda ister solda olsun polıtıkacıla-
nn hemen tumunun bu kutsal ılkelen med-
valarda sureklı y melemelerı ona oy lesıne bır
\ıldırma gucu sağlamaktadır kı bu. tum oz-
gur du^unme gırışımını boğmakta ve bu ye-
nı karanlıkçılığa (obscurantısmei dırenmevı
onemlı olçude zorlaştırmaktadır
Neredey se ınanılacaktır kı \i 4 mılyon Av -
rupalı ı^siz. onca kent tacıası genel guven-
sizlık yolsuzluklar. cayır cayır yanan banlı-
voler ekoiojık yıkım. ırkçılığm koktencıîı-
ğın v e aşın dıncılığın y enıden donu^u v e mıl-
y onlarca toplum dı^ına ıtılmı^ ınsan, uyu^tu-
rulmuş bılıncımız ıçın tek duşuncenın varat-
tığı mukemmel bırdunya ıleçatışan suçlubı-
rer sanrı. basıt bırer seraptan ba^ka bır ^ey de-
ğıldır
Ignacio Ramonet (Le \londe Dıplomatnjue)
ANKARA NOTLARI
MUSTAFA EKMEKÇİ
Dil Bayramı İzlenimleri...
Dun erkenden kalktım, dışarıda sıcım gıbı bır yağmur,
kendı kendıme,
- KalkEkmekçı 'nın oğlu kalk1
Senyazmazsan, buya-
zıları kım yazacak? dıye mınldandım
Akşam, Alman Buyukelçılığı Sıyasal ve Basın Mus-
teşarı Matthias Sonn ıle eşı bayan Mei-üng Sonn'un
verdıklerı kokteyldeydım Çok kalmadım, erkenden ay-
rıldım Kafamda, 26 Eylul cuma gunu kutlanan Dıl Bay-
ramı Onu yazmayı kuruyorum
Bayram Atatürk'e, dıle emek vermışlerın anısına ya-
pılan saygı duruşundan, dınlenen bağımsızlık marşın-
dan sonra "muzıkdılıyle" açıldı Dıl Bayramı nda sunu-
culuğu Pınar Göksan Aker ıle Fatih Aker çıftı yapmak-
taydılar Muzıkşolenınde, Hacettepe Unıversıtesı Kon-
servatuvar Bolumu'nden, bınncı kemanda Seda Er-
den, ıkıncı kemanda Ebru Doğaner vıyolada Aydal
Sargutan ıle vıyolonselde Güldal Sargutan vardılar
Onlar Pachelbel'den "Canon"ıle Mozarttan "kuçuk
bırgece muzığı"n\ çaldılar
Sunuculardaha sonra, Dıl Derneğı Başkanı Şerafet-
tin Turan'ı konuşmasını yapması ıçın çağırdılar Şera-
fettın Turan, konuşmasına şoyle başladı
"Saygıdeger konuklar,
Turkçenın gelışıp, zengınleşıp, ozleşıp bırbılım, kul-
tur dılı olması savaşımına gonul veren gonuldeşler,
26 Dıl Bayramı 'na ve Ömer Asım Aksoy odul tore-
nıne hoşgeldınız1
Bundan uç yıl once, 61 Dıl Bayramı'nı, Kultur 6a-
kanlığı'nın duzenledığı 'Sureklı Dıl Kurultayf çerçeve-
sınde ve bakanlıgın buyuk kaîkısı ıle bıhıkte kutlamak
bahtıyarlıgına ermıştık Ertesıyıl,62 yılındakı bayram-
da, donemın Kultur Bakanı konuşmacı olarak aramıza
katıldı Ve dıl devrımıne devlet desteğını yansıtmaya ça-
lıştı Geçenyıl, saflarayrıldı, dıl devnmı Ataturk'un bu-
tun devrımlenyle bıdıkte dışlanırken, kuşaklararası ko-
pukluk dıle getınldı Ve aşağılanmaya başlandı "
Şerafettın Turan, daha sonra, guvenlık gorevlılennın
bayramı bu yıl, Hıpodrom'dakı yennde kutlamasma ızın
vermedıklennı o nedenle kutlamayı, Turk Hukuk Kuru-
mu salonuna almak zorunda kaldıklarını anlattı Gu-
venlık gorevlılennın, çıkardıkları guçluğun, Anayasa
Mahkemesı Başkanı'nın gırışımıyle, farkına vararak te-
lefonla bu uygulamadan dolayı duydukları uzuntuyu
dıle getırdıklennı bıldırdı "Bu davranışlanndan oturu o
kışılen kutluyor ve bundan sonra başımızda Demok-
les'/n kılıcını sallamaya devam etmesınler'" dedı Şe-
rafettın Turan daha sonra şoyle surdurdu konuşması-
nı
"Değışıyor, herşeydeğışıyor, hukuk tanımazlık onun-
la mı başlıyor
7
Hukuk tanımazlıgın asıl buyuk vurgunu,
12 Eylul yonetıcılennın, Ataturk un kurduğu Dıl Kuru-
mu'nu yururluktekı yasa hukumlerıne karşın, hukuk ıl-
kelenyle bağdaşmaz şeklıde kapatmalarıdır Ve son
yansıması olarak bugun Turk devnmının bütun halka-
ları tartışıhrken, kuşkusuz dıl devnmıne yenı yenı en-
geller çıkanlmaktadır Yaşam bır bakıma değışkenlık
demektır, ama değışkenlık olumlu yonde, bılım ve ak-
lın onderlığınde olursa, kışı ıle topluma mutluluk getı-
nr Ama, onun dışında tutkular ve guncel dalgaların
esın olup ruzgâra yelken açan bırgınşımle değışıyor de-
nılırse, toplumda dalgalanmalar devam eder
Bundan 64 yıl once, Ataturk'un onculuğunde, on-
derlığınde, huzurunda toplanan I Turk Dıl Kurulta-
yı'nda 26 eylulun bayram olarak kutlanması onerısı,
unlu şaınmız Halit Fahri Ozansoy'dan gelmıştı Ama,
anımsamaktayarar var, 1960'laragelındığınde, bayra-
mın oncusu olan Ozansoy'un kurumdan ayrılmak, ıs-
tıfa etmek ıçın dılekçeyerdığıne tanık oluyoruz Dıl Ku-
rumu ıle ozdeşleşen Ömer Asım Aksoy'a gonderdığı
Ocak 1966 tanhlı çekınce dılekçesınde bu unlu ozanı-
mız, gene buyuk bır duyariılıkla devnmın aldıgı hıza
ayak uyduramadığındanyakınıyor, bırnevı kendıntsuç-
luyor ve gen kalmışlığm verdığı buruklukla, derrmkten
ayrılmak ıstedığını bıldırıyor Dıl Kurumu arşıvlennden
aldığımız bu çekınce dılekçesı şoyleydı
'Sayın Omer Asım Aksoy,
Genel Yazman
Dıl ve edebıyat alanında, genç kuşak yıldırım hızıyla
ılerlemıştır Bızım gıbı eskı kuşaktan olanlar ıse yerımız-
de saymaktayız Demek kı, Dıl Kurultayı'nda ve Dıl Der-
gısı'nde yerım olmadığına kanaat getırmış ve ağustos
aymda sayın başkana ıstıfamı yazmıştım Buna gore ış-
lem yapılması bugune kadar gerekırdı O mektup elını-
ze geçmemış olacak kı, bana da basılmış olan uye (baş-
lıklı) kâğıdı yolluyorsunuz istıfamın eskılığı ıle borcum
olup olmadığı da anlaşılamadığından yalnız bu cıhetın
bıldınlmesını saygılanmla dılerım
Halıt Fahrı Ozansoy'"
Başkan Şerafettın Turan, Halıt Fahrı Ozansoy'un "Dıl
ve edebıyat alanında, genç kuşak yıldırım hızıyla ıler-
lemıştır" tumcesını "Bu buyuk bır değerlendırme" dı-
ye değerlendırdı Ozansoy'un "Bızım gıbı eskı kuşak-
tan olanlaryerımızde saymaktayız" tumcesını de, "Bu
da bır ozeleştırı" dıye nrteledı "Tuzuğumuze gore, uye-
ler çekılse bıle uye odentılenm odemek durumunda-
lar Rahmetlı Ozansoy, bu ozenı de gostenyor" dedı.
Sunucular Pınar Goksan Aker ıle Fatıh Aker, Dıl Bay-
ramı na gonderılen ıletılerı okudular lletıler arasında,
Süleyman Bey'ın ıletısı yoktu o genel bıraçıklamayol-
lamakla yetınmış, belkı de "Ne şış yansın ne kebap
1
"
dıye duşunmuştu Oyle ya. 12 Eylulculerın yerle bır et-
tıklerı Ataturk'un vasıyetı konusunda kılını kıpırdatmış
mıydı kı"? Genelkurmay Başkanı Ismail Hakkı Karada-
yı nın ı(etıst.de yoktu TDK kapatılıncaya değın. Kenan
Bey'den de, Genelkurmay dan da ıletıler gelırdı oysa
Belkı bıryanlışlık olmuştur iletılerın bır ılgıncı, 148 Er-
bakan'dan (148 okul numarası değıl altınlannın ağırlı-
ğı) bır değıl, dort ıletı bırden geldı Bülent Bey'den ıse,
ıletı ne yoktu
1
Iyı mı'?
• • •
Dıl Derneğı'nın 4 Olağan Kurultayı, bugun saat
10 00'da, derneğın Hıpodrom'dakı buyuk salonunda
toplanıyor
1 2 3 4 5 6
I I U
J •I
7 8 9
d
BULMACA SED4TUŞ4}A\
SOLDA\S\ĞA:
1/ \evv \ork'un
unlu bır semtı V 1
Gosterme. ışaret 2
etme Turlu ne-
denlerle başarılı 3
olamayan kımse
3/"De'rt. hastalık"
anlamında yerel
bır sozcuk Ka\ -
rulmuş ve do\ul- "
muş tahıl ununa
şekerkatılarakya-
pılan yıyecek 4/ 8
Kemıklennyu\ar-
lak ucu Gıdılen
yol uzennde olmayan 5/
Ertem Eğilmez'ın. ^leşıl- ^
çam tılmlerının parodısı
olanfılmı 6/Lyan Sınır ^
boyu 7/Bırını guç ve teh- 3
lıkelı bır duruma duşur- 4
mek ıçın kurulan duzen g
Esknmde kullamlan uç sı-
lahtan bın 8/ Büyuk \e ^
suslu çadır Yurdumuzda 7
bır gol 9/\aşar Kemarın g
bır romanı „
4 5 6 7
Ş
1/Gemılerde kuçuk y a>ta tay fa y amağı Jokeylerın gıydı-
ğı kenarsız başlık 2/Keskın kokulu doğal madde Japon
halkturkuîennevenlenad 3/BırmeyT.e "Canangıde.nn-
dan dağıla. mey ola Boyle gecenın hayr umulur mu
seherınde" (Zıya Paşa) 4/ Helyumun simgesi Ruam da
denılen olumcul bır hayvan hastalığı 5/ Yayla çalınan bır
halk çalgısı ^Lçlanna bırçubuk bağlanmış ıkı duşey ıp-
ten oluşan cımnastık aracı Notada durak ı^aretı 7/Denız-
ITnınbırılçesı Nıne 8/lskambıldekoz Izmantgıllerden
bır bahk 9/ Kesıntılerden sonra kalan mıktar Asker