Katalog

SAYFA CUMHURİYET 13 EYLÜL 1996 CUMA HABERLERIN DEVAM Istanbul Edrne Çanakkale focaeli Izrır Manısa Avcın Derızlı B B B B PB PB PB PB 28 31 30 32 32 33 34 32 Sınop PB 26 Adana A 33 Zongddak PB 28 Antal/a Samsun Trabzon Giresun Ankara Konya Eskışehir Sıvas A AB AB A A A A 26 26 27 27 29 29 24 A 32 Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars A A A A A A A A 31 31 33 33 30 26 23 Yurdun doğu kesım- leri parçalı bulutlu. Doğu Karadenız ıle Doğu Anadolu'nun doğusu sağanak ya- ğışlı, ötekı yerler az bulutlu ve açık geçe- cek. Hava sıcaklığı batıda artarken do- ğuda azalacak. Rüz- gâr, kuzey ve batı yönlerden hafıf, ara sıra orta kuvvette esecek. Londra Paris Roma Berlin Amsterdam Madrid Sofya Brüksel B Y Y Y Y B Y Y 2U 18 23 13 16 15 26 17 Atına B 30 Milano Oslo B Budapeşte Y 17 Münih Helsınkı B Stockholm B Belgrad B Vıyana B Bonn Y Y 14 Moskova B 12 Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tiflis Kahire A A B B A B A 34 21 28 27 30 28 31 Şam A 36 ParçaJı bulutlu G U N C E L CÜNEYTARCAYIREK I Baştarafı 1. Sayfada ''Niçin"diyor vesıraladığı dört ana nedenin sonun- cusu dikkat çekiyor: Hoca'nın "suskun kalmasmı ABD ile ilişkilerde 'sert- leşmeyi' önlemeye yönelik stratejik bir tutum olarak değerlendiriyor." 3u yargı ne ölçüde doğrudur, elbette Hoca ile Allah arasındabir sorun. Ne var ki bir nokiası doğruya işaret: ABD ilişkilerin- de sertleşmeyi önlemeye yönelmek! Zira Hoca biliyor ki ABD'yle uğraşmanın sonu hüs- ran. RP'nin başına konan talih kuşu tüylerini kısa sü- rede dökup cascavlak kalabılir. 0 nedenle Hocam; çek sineye hakareti. suçlamayı! Oysa Hoca, açık toplantılarda ABD'ye çatmamaya özen gösterirken evinde, ocağında Iran-Suriye ve I- rak elçilerini anti-Amerikan vaatlerle rnemnun etmeyi çok iyi başarıyor. lyi ama sonra ortağının yaiancılığı ile yarışa çıktığı- nı gösteren somut olaylar izleniyor. Şöyle: Ankara'daki Irak heyetiyle Bağdat'tan "sıcak esintiler geldiğini" söylemeyi ihmal etmiyor. Ancak tam o saatlerde Bağdat'ta Saddam'dan sonraki ikin- ci adamlardan Taha Yasin Ramadan, Hoca'yı "Bizi aldattı" diyerek yerden yere vuruyor. Çevik Güç'ün defedileceğinden, son saldırıda ABD'yı desteklemeyeceğine değin... Hoca'nın gizli kapaklı vaatlerinin tersini gerçekleştirdiğini görerek "şok" olduklarını söylüyor. Son günlerdeki uluslarara- sı oyuncağımız güvenlik şeridini de şiddetle yadsıyor. Bir araştırma "PKK. aramızda daha uzun yıllar sorun olacak" di- yor Ramadan. Geleceğe dönük çok önemli bir işaret verıyor. Kuzey Irak'a tam egemen olduklarında P- KK'yi söküp atmayacaklarını şimdiden bildıriyor. Ter- sine, PKK'yi yenı silahlaria daha da semirterek üzeri- mize salacaklannı açıkça duyuruyor. Amma velakin, Hoca için Kuzey Irak'mış, PKK imiş, ABD'yi süreklı gündemde tutmak ya da tutmamak- mış... Bunlar boş şeyler. Onun zoru başka: RP'nin bugün açıktan karşı çıkmayıp asker ya da si- vil her toplantıda kafasına vurulan "laiklik çekici "n\ na- sıl "bertaraf edeceğini" düşünmekten, Hoca'nın baş- ka sorunlara el atmasına zamanı kalmıyor ki... Adam ve adamları şeriata açılan yolları düzenleme- nin peşındeler. Bu kanmın kanıtı aşağıda: TÜSES'te koordınatörlük görevi yapan, bilim biriki- mi ile övündüğümüz Necat Erder'in çok denekli. geç- miş seçimleri de ıçıne alarak yaptığı bir araştırma. şe- riat gelişmelerine yeni öğeler getiriyor. RP oyları niçin yükseliyor ya da sosyal demokratla- rın kısırdöngüsündeki nedenlerı irdelemek isteyenle- re bu araştırma çok değerli bilgiler sıralıyor. Orneğin, Erder, önüne gelen rakamları analiz ede- rek "Haziran 1995-Mart 1996 arasında 'şeriat isteyen- ler'/n oranında yüzde 34 gibi önemli bir artış olduğu- nu" söylüyor. Ürpertici bir sonuç, değil mi? Şeriat isteyenler 1995'te yüzde 20'den, 1996'da yüzde 26.7'ye yükseliyor. Şeriat istemeyenlerse 1995'te yüzde 62 iken 1996'da yüzde 58'e geriliyor. Bu rakamlar, tek sözcükle rejime alarm veriyor. Erder raporuna göre seçmen kitlesinin yüzde 13.3 şeriatı isteme nedenini "Müslümanlığıngereği"gibi il- kesel nedene bağhyor. Yüzde 10.3'ü de "sosyal- ekonomik-dürüstlük gibi araçsal" nedenleri gerekçe gösteriyor. Seçmenlerin yüzde 23'ü, şeriatı "demokrasi-çağdaş hukukla bağdaştıramama"g\b\ ilkesel nedenlerte red- dediyor. Asıl şu veriler; şeriat düzeniyle savaşımı hangi ke- simlerden başlatmak gereğini bir türlü bulamayanla- ra ışık tutacak nitelıkte: Şeriat düzenini isteyenler daha çok kırsal kesimde yaşıyor. Eğitim düzeyleri düşük. Kentlerde erkeklerin yüzde 63'ü, çalışan kadınların yüzde 88'i, köylü erkek- lerin yüzde 50'si şeriat istemezken; köylü erkeklerde yüzde 37. kadınlarda yüzde 30'u istiyor şeriatı. Dikkat: "Toplumsal tabakalar" bağlamında "üst ta- bakalara"dogru şeriat istemeyenlerin, "alt tabaka"ya doğru ıse "/sfeyen/er"in oranında artış görülüyor. Dört mevsim uyuyanlara duyurulur. Sısiı B u l u f l u t Çok bulutlu • Yağmurlu Kartı 6 asker şehit • Baştarafı I. Sayfada bulunan Damlacık Kö- yü'ndeki Aksip Sınır Jan- darma Karakoluna önceki gece Iran'dan sızarak baskın düzenlemek isteyen bir grup terörist. karakol mev- zilerinde nöbet tutan 6 eri uzun namlulu silahlaria ta- rayarak şehit erti. Güvenlik güçlerinin müdahele etme- siyle çıkan \ e yaklaşık 3 sa- at süren çatışmada 13 terö- rist öldürüldü. Bingöl'de ön- ceki akşam saat 20.30 sıra- iannda Kaleönü Mahalle- si"ndeki Trafik Şube Mü- dürlüğü'ne saldın düzenle- yen teröristlerle gü\enlik güçleri arasında çıkan çatış- mada 15 yaşlarında bir ka- dın terörist öldürüldü. Ça- tışmanın ortasında kalan Ahmet Baylan adlı yurttaş yaralandı. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden yapılan açık- lamay a göre. teröristlere yö- nelikGüneydoğu'nun çeşit- li böleelerinde sürdürülen operasyonlarda da Bat- man'ın Kozluk ilçesi Yeni- çağlarköyüyakınlannda 1. Hakkâri'nin Çukurca ilçesi L'zundere köyü yakınlann- da 1. Bitlis'in Hizan ve Mutki ilçeleri kırsalında da birer olmak üzere toplam 4 terörist öldürüldü. Adana'da bölücü bir terö- rist. polisle girdiği çatışma sonucu öldürüldü. Cumhurbaşkanı Siiley- man Demirel. 6 askenn şe- hit edilmesinden üzüntü duyduğunu bildirdi. Demi- rel saldın nedeni> le dün ya- yımladığı başsağlığı mesa- jındaşugörüşleri dilegetir- di: "SınırkarakolumuzAk- sip'e teröristlerin saldınsı sonucu çıkan çatışmada 6 kahraman evladımızın şehit olmalanndan büyük üzün- tü duydum. Bu hain saldırı- yı nefretle kınıyorum. Şehit- İerimize Allah'tan rahmet, yakınlanna. silahlı kuvvet- İerimize milletimize başsağ- lığı diiiyorum." Erbakan: Irak'ın I Baştarafı 1. Sayfada nın bir an evvel açılması gere- kir ve aynen Crdün ile Irak arasındaki ticari münasebet neyse, ilk adıtn olarak Türki- ye ile Irak arasında da ticari münasebetin gelişmesi gerekir. Irak'a ambargodan en büyük zaran Türkiye görmüştür. Bu- güne kadar 27 nıihar dolar- dan fazla zaranmız vardır. Türkive ile Irak bu konularda menfaat paralelliği içinde. Te- röristleri onlar da istemiyor- lar ve ticari münasebetlerin geliştirilmesini onlar da isti- yorlar. Türkive, uluslararası platformlarda Irak'ın en bü- yükj ardımcısıolmuştur. Bun- dan sonra da komşumuzla en iyi münasebetler içinde ola- cağınıız tabiidir." Sıcak takip gündemdeANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara da yapılan pazarlıklarda. Türkiye'nin Kuzey Irak'ta gü\enlik kuşağı oluşturmasına karşı tutumunu yu- muşatmayan Bağdat yönetimi. Körfez Savaşı'ndan önceki dönemde olduğu gibi PKK teröristlerinin sınırdan 5 kilometreiçeriye kadar kovalandığı "sı- cak takibi" kabul etti. İrak Dev let Başkanı Saddam Hüseyin'in özel danışmanı Hamit Vusuf Hamma- di, güvenlik kuşağına kesinlikle karşı olduklannı. ancak Irak egemenliğini ihlal etnıeyen. kabul edi- lebılirbırçözüm bulunabileceğini söyledi. Ankara'daki tcmaslannı tamamlayan Hamma- dı. karayoluyla ülkesıne dönmek üzere dün uçak- la Dıyarbakıfa gitti. tki ülke he\etleri arasında yapılan görüşmeler- de. Hammadi. Irak'ın sınırlı petrol ıhracı yapabil- mesi için Türkiye'nin lobi faaliyetlerinde bulun- ması. Birleşmiş Milletlerambargosunauyulmaya- rak Ürdün benzeri ticari bir ilişkınin kurulmasını \e Çekiç Güç'ün bölgedeki görevinin sona erdi- rilmesini de pazarlık masasına getirdi. Çekiç Güç'ün askeri faaliyetlerinin Incirlik Üs- sü'yle sınırlı kalacağı ve ABD savaş uçaklannın Irak'ı bombalamak amacıyla Adana'dan kalkma- \acağı konusunda güvence vermeye çalışan An- kara, Bağdat heyetini iknaedemedi. Hammadi"nin Ankara da aldığı bilgileri Saddam Hüseyin'e gö- tüımesinin ardından iki ülke arasındaki temasla- rın devam edecegi kaydedildi. Ancak Bağdat yönetimi. güvenlik kuşağını red- deden politikasını resmi açıklamalarda sürdürdü. Irak, Kuveyt işgalinden önce Türkive'nin bölge- deki askeri harekâtlannabenzerbirvapı oluşturul- masını önerdi. Bu kapsamda. Türk birliklerinin Kuzey lrak"ta 5 kilometreye kadar PKK terönst- lerini kovalamasına ve bu bölgede süre açısından sınırlı operasyon düzenlemesine itiraz edilmeye- ceği belirtildi. Hammadi, havaalanındadüzenlediği basın top- lantısında. güvenlik kuşağı fikrinin.Irakegemen- liğinin açık bir ihlali olduğunu savunarak. "Bu, P- KK sorununu çözmeyecek, tam tersine daha da karmaşıldaştıracaktır" dedi. Kuzey Irak'ın hiçbir ülke için serbest olmadığı- nı söyleyen Hammadi, güvenlik kuşağına ABD ile Israil dışında destek veren ülke bulunmadığını belirtti. "Türk tarafı, bizim kaygılanmızı anladı, biz de onlannkini anladık" dıven Hammadi. I- rak'ın egemenliğini ihla! etmevecek. kabul edile- bılirbirsonucaulaşılabileceğini umduklannı söy- ledi. Iraklı yetkıli, Çekiç Güç'ün de. iddıa edildiği gi- bi Kürtlere huzur ve güvenlik sağlamadığını. tam tersine Kürt halkınayeni acılargetirdığini veTür- kiyedahıl. bölge ülkeleri içingüçlüklervarattığı- nı vurguladı. Incirlik koşulu Irak'a düzenlenen harekâtlardan Türkiye'yi de sorumlu tutarak. ABD ile Ankara'nın operasyon- lan durdurmasını isteven Hammadi şunlan söyle- di: "Türkiye, bize, İnciriik'ten havalanan ABD uçaklanna Irak kentlerine karşı askeri harekâta gi- rişmeme koşulu getirdiğini bildirdi. Biz Amerikan uçaklannın. Türkiye'nin bu koşuluna sa>gı gös- terdiğini zannetmhoruz. ABD tehdit ve zorbalık- lanna devam edivor." Hammadi. bırgazetecinın. "Güvenlikkuşağına tepkiniz nedir" »orusuna. "Egemenliğimizi konı- mak için gerekli her türlü önlemi alacağız" yanıtı- nı verdi. Otonomive \eşü ışık Hammadi. bölücü terör örgütü PKK veya gü- venlik kuşağına ilişkin olarak Türkive've güven- ce verip vermedikleri vönündekı sorulara. "Ga- ranti vernıivonız. ancak Irak'ın toprak bütünlü- ğünü ihlal etmevecek formüUer üzerinde görüşü- yoruz" karşılığını verdı. Hammadi, Kuzev Irak'ta özerklik konusundaki bir soru üzerıne şunlan söyledi: "Zaten bölgeye 1970'ten beri verilmiş bir özerk- lik var. 1991'de bu yeniden müzakere edildi ve bir anlaşmav a vanldı. Ancak ABD, Iraklı kürtlerin bu anlaşmaviimzalamasınıünledi. Kuzev Iraklı Kürt- ler, ABD tarafından Bağdat'la hiçbir şev imzala- mahıalan konusunda tehdit edildiler. Şimdi Kuzev Iraklı Kürtler ile Irak'ın birliğinin güçlenmesi için işbiriiği vapıyoruz." Ajan miiltecüer Silopi'de • Baştarafı 1. Sayfada mıyla bınden fazlan işbırlıkçiyi Türkiye topraklanna taşıdığı belirlendi. ABD Dışişlen Bakanı VVarrenChristop- her, konuyu ilk kez Başbakan Yardımcısı ve Dışişlen Bakanı Tansu Çiller ile pazar gü- nü yaptığı telefon görüşmesinde açmıştı. Çiller. konuyu gözden geçirmeleri gerekti- ğıni belirtmiş ve zaman istemişti. VVashing- ton adına görüşmelen. ABD'nin Ankara Büyükelçisi MarcGrossmanyürüttü. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nicholas Burns. söz konusu kişilerin K. Irak'ı terk edebilm€si için Türk hükümeti ile görüşme- ler yapıldığını bildirdi ve bunlann son 5 yıldır Çekiç Güç için çalışan kişiler oldu- ğunu söyledi. "Onlara borçluyuz" diyen sözcü, Türkiye'nin Irak içinde gerçekleştir- meye çalıştığı güvenlik şeridine destek v er- dıklerini, Türkiye'nin güneydoğu sınırında cıddi bir istikrarsızlık bulunduğunu ve bun- dan ka>gı duyduklarını da kaydetti. Sözcü Burns. "Türkler için zor bir dönem. Türki- ye'vi anlayan ülkelerin başında geliyoruz. ABD ile Türkiye Kuzey Irak konusunda gö- rüş birliği içindedir" dedi. Amerikalı bir > etkilî Çumhuriyet'e "Türkiye operasyonu biliyordu. Ancak bu kişilerin Türkiye'de uzun süre kalacağından çekiniyor ve mülte- ciler arasında PKK'lilerin bulunacağından endişe ediyordu. Bu yüzden de operasyonu salı akşamı durdurmuştu. Kısacası kârar- sızlıkvardı" dedi. Aynı yetkili "Neredeyse aralıksız denilebilecek bir pazarlıkla Türkiye nıültecilcrin Irak'tan kurtarıl- ması operasyonunun devamı sağlandı" diye konuştu. Çiller: İnsan haklan çerçevesinde Çiller, ABD hesabına çalışan ve Türkiye üzerinden Irak'tan çıkanlmak istenen Ku- zey Iraklılarla ilgili olarak Türkiye'nin in- san haklan çerçevesinde hareket ettiğini söyledi. Çiller. gazetecilere yaptığı açıklamada. konu ile ilgili bir soru üzerine. "Biz o ko- nuda çok uzun zamandan beri prensip ka- rarımızı verdik. Biz, mültecileri ülkemize çekecek, banndıracak bir politika çer- çevesinde hareket etmiyoruz, ama insan haklan çerçevesinde hareket ediyoruz" de- di. ANAP ve CHP'den tepki ^Hükümet beceriksiz'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye'nin, ABD işbirlikçisi 2 bin peşmergeye "kamp" izni ver- mesi ve Kuzey Irak'ta "geçici güvenlik kuşağı" olus- turulmasına muhalefet partiieri tepki gösterdi. ANAP Grup Başkanvekili Mural Başesgioğlu. Kuzey irak'ta sıkışan GIA ajanlan ve işbirlikçileri ile ilgili gelişmeler konusunda Türkiye'ntn devredı- şı kaldığım belinerek, "Bu kunuda hükümetin eün- deinisiyatifyoktur. Hükünıetbu konudadabecerik- sizUğini ortaya koymuştur" dedi. GHP Partİ Meclısi (PM) üyesi Kenan Coşar da, Kuzey Irak sımnnda *geçici güvenlik kuşağı'' oluş- turulması girişimlerini eleştirerek. "Türkiye'nijıön- ceükle demokrasi kuşaklanna ihtiyacı vardır v dedi. ANAP Grup Başkanvekili Başesgioğlu, parla- mentoda düzenledigi basın toplantısında, Bağdat destekli Barzani birliklerinin Kuzey Irak'ta egemen duruma geldigine dikkat çekerek, Türkiye'nin bu konuda, başta Çekiç Güç'ün konumu olmak üzere politikalannı gözden geçirmesi gerekıiğini vurgula- dı. Kuzey Irak konusunda hükümetin kararsızlık içinde olduğunu vurgulayan Başesgioğlu, dış poli- tikantn "müll'' bir konu olduğunu, ancak hüküme- tin "siyasi. nezaket gereği*' de olsa, Meclis'e bilgi vermekten kaçındığına dikkat çekti. CHP PM üyesi Goşar da yaptığı yazılı açıklama- da. geçici güvenlik bölgesi uygulamasına karşı çık- tı. Başka bir ülkenin topraklanna girerek Türkiye'nin güvenüğinin sağlanamayacağını vurgulayan Coşar, "Türkiye'nin güvenliği başka ülkelerin toprakların- da değil, Türkiye*de aranmalıdır. Çözüm Türkiye'nin ulusal sımrlan içinde bulunmalıdır" görüşünü dile getirdi. Güvenlik kuşağı girişimiyle. Türkiye'nin birçık- maza itilmek istendiğini ileri süren Coşar. şu görüş- lere yer verdi: "Bu yolla. belki Türkiye. sımrlan dı- şında anlamsız bir iç savaşuı içine itilecek. içinden cı- kılması güç sorunlarta ydiarca uğraşmak zorunda kalacaktır. Böylece ülkenin bütün kaynakian boşu- na tüketilmis olacak, yeni acüar ve sıkıntüar yaşana- caktır. .ABD'nin Ordadoğu'da petrol kav nakları yö- nûnden vazgeçenıediği çıkarlan bulunmaktadır. Bu çıkarlannı güvence alrına aimak için. hiçbir ilke gö- zetmeden. hiçbir uluslararası hukuk kuralı tanıma- dan, hiçbir insani değere aldırmadan davranmakta- dır." Kiirüer Süleymaııiye'ye dönüyor YUSL'FOZK.\N SL'LEY'MANİY'E - Kuzey Irak'ta Iran sınınna kaçan Kürtler, Süleymaniye'ye dönmeye başlarken PKK sınır ötesi operasyon korkusuyla Beyaz Dağı'na geçici barınma merkezleri kurdu. Barzani sıüçlerinin Süleymaniye yi ele geçirmesi üzerine, Tran sınınna kaçan Kürtler. dünden itibaren yeniden Süleymaniye'ye dönmeye başladılar. Barzani güçlerinin saldırılan sırasında Saddam güçlerinin yeniden Kuzey Irak'a geldiği yolunda propaganda yapıldığını belirten Kürtler, yeni bir katliam yaşanmasından korktukları için apar topar Süleymaniye'yi terk ettiklerini. ancak gerçeği öğrendikten sonra yeniden yaşadıklan bölgeye dönme kararı aldıklarını belirrtiler. Kürtler. "İran'da yaşamak yerine Kürdistan'da öimeyi'" tercih ettiklerini söylediler. K. Irak'ta Saddam Hüseyin'm yardımıyla Barzani güçlerinin Talabani'yi saf dışı ederek egemenliğini sağlamasına karşın halkta tedirgin bir bekleyiş gözleniyor. 1988 v ılında yaşanan Halepçe katliamını akıllarından çıkarmayan Kürtler. Saddam Hüseyin'in bir katilolduğunu ve kendisine güvenmediklerini belirterek, Saddam'ın kendileri için hâlâ tehlike oluşturduğunu ve Kürtlere verdikleri sözlere inanmadıklarını belirtiyorlar. Kuzey Irak'a Barzani güçlerinin hâkim olmasından sonra PKK'li teröristler. Türk sınırına yakın kamplardan iç kesimlere kaçıyor. IKDP'ye yakın kaynaklar. bölücü terör örgütünün, Zaho ıle Duhok kentleri arasında stratejik öneme sahıp olduğu belirtılen Beyaz Dağı'na geçici barınma merkezleri kurduğunu söylediler. Suriye sınır boyundakı Hayırsız Dağlan paralelindeki doğal mağaralar ve sarp kavalıklarla kaplı Beyaz Dağı, Ipek Yolu'nun yakınında bulunuyor. Beyaz Dağı'nın Zaho-Duhok ve Batufa yönlerindeki uç kesimlerinde IKDP'nin gözetleme mevzılerı dikkati çekiyor. IKDP'ye yakın kaynaklar. yıllardır Irak'a karşı verdikleri mücadeleler sırasında peşmergelerin Beyaz Dağı'nda saklandıklarını, Türkiye'nin geçen yılki "Çelik Operasyonu" sırasında da PKK'lilerin buraya kaçtıklarını belirtiyorlar. ABD'nin Irak'a füze saldınlan düzenledigi sırada bile Talabani'yi destekleyen açıklamalarda bulunan PKK'nin. şimdi Barzani"ye yaklaşmaya çalıştığını her fırsatta belirten IKDP'ye yakın kaynaklar, bunun. herhangi bir çatışmaya meydan verilmemesi ve bölgede daha rahat olabilme mücadelesinden kaynaklandığını ifade ediyorlar. IKDP kaynakian."Türkiye, Barzani'ye tam destek verirse, IKDP, çok kısa sürede PKK'yi Irak'tan silip atar" diye konuşuyorlar. Kolejler ve Anadolu Liselerine hazırlanan veya kazanan öğrencilerin annelerine yönelik çok özel destek programlar düzenleyen bir dil kursu var mı? var ya! Herhangi bir nedenle derslere katılamadığınızda, katılamadığınız her dersin notlarını 24 saat içinde size ulaştırabilen bir dil kursu var mı? var ya! Bir aylık deneme süresi sonunda herhangi bir nedenle ayrılmak isteyenlere ücretinin tamamını geri ödeme güvencesi verebilen bir dil kursu var mı? var ya! Oğrencilerine kendisi 12 ay boyunca faizsiz eğitim kredisi verebilen bir dil kursu var mı ? var ya! Denktas 'Klerides'in mektubu iyi niyetten yoksun' LEFKOŞA(\A) - KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denk- taş, Rum yönetimi liderı Glaf- kos Klerides'in BM Barış Gü- cü aracılığıyla kendisine "Kıbrıs'ta silahsızlanmayı" görüşmeyı öneren bir mektup gönderdığıni açıkladı Denk- taş. "\nlaşmaolmadan "gel sı- lahsızlanmayı konuşalım' de- ntek, siiah zoruy la işgal ettikle- ri Kıbns hükümeti makamın- da korkusuz ve daimi kalmayı öngören biryaklaşımdır" dedi. Denktaş, Klerides'ın mek- tubuna karşılık vereceğıni be- lirterek "Garanri anlaşmasına bağlı kalmak kav dıyla ve genel sekreterin öngördüğü anlaşma çerçevesinde silahsızlanmayı nasıl uygulayacağımız] da gö- rüşmeyehazınm*'dıye konuş- ru. Klerıdes'ten mektup gele- ceğını öğrendığınde umutladı- ğını belirten Denktaş. mektu- bu ıyı niyetten yoksun olarak nitelendirerek hayal kınkhğı- na uğradığını söyledi. Sulj kar Gok gurultulu G U N D E M Ml STAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada lara acil gizli silah yardımında bulunmalı mıydı? Gizli CIA operasyonunun değerlendirmelen kısa süre sonra Washington 'a geldi. Gizli grup, Kürtlerin Saddam 'ı devirecek güçte olmadıklannı, kendi arala- rında bölünmüş olduklarını ve ABD 'nin Kürtlere gü- venerek Irak içinde faaliyete geçmesinın sakıncalı ol- duğunu bildiriyordu..." 0 günden bu yana, köprünün altından çok sular, Bağdat'ın üzerinden çok füzeler geçtı. Ama, Yavuz'un ABD'deki kaynaklara dayandırarak aktardığı yukarıdaki bilgiler gösteriyor ki, Kuzey Irak tam bir ajan cennetine dönüşmüş. ABD, Kürtlere gü- venemeyince kendisi bir ordu kurmuş... 1 Eylül Dünya Barış Günü'nde yeniden alevlenen Kuzey Irak'ta neler olup bittiğini, kimın kime karşı ki- minle hareket ettiğini öngörmek neredeyse olanak- sız... ABD ilk fuzelerı fırlattığında, ABD'den Bağdat'a, Za- ho'dan Erbıl'e kadar gerginliğın dort bir yanında ele- manı olan gazete ve televizyonlar şu ortak yorumu yaptılar: "Seçim füzeleh..." Dış gelişmelerde Cumhuriyet'ın "Kutup Yıldızı" Er- gun Balcı, o günlerde bu yoruma karşı çıkmıştı. "O- lay o kadar basit değil" demıştı. Süreç gösterdi ki, füzeler seçim gezisindeki Clin-' ton'ın bir-iki puan fazla almasına yönelik değil. Bölgede, CIA'yla doğrudan ilgili binlerce kişinin "mahsur" kaldığım, CIA'nın yaptığı planların, Saddam- Barzani yakınlaşmasıyla gume gittığini Amerikan ga- zeteleri yazıyor. Türkiye, Kuzey Irak'tan PKK sızmalarının önlenme- si için, adını koymakta güçlük çektiği bir plan hazırla- dı. Bellı bir kuşak Türkiye tarafından "gözlem altında"' tutulacak. ,tı. Ama buna, hemen hiçbir ülke sıcak bak- madı. Biz, geçici bölge mı, güvenlik kuşağı mı, ne oluştu- ralım diye düşünürken, ABD burnumuzun dibinde "CIA kuşağını" çoktan oluşturmuş bile. Kuzey Irak ana-baba günü. iran'a sığınanlara ilişkin rakamlar 50 binle 200 bin arasında değişiyor. Ama bunların dışında ayrıcalıklı bir grup var. Sayıiarı iki bi- ni bıraz geçıyor. Şu andakı durumları belirsiz, biraz yuvarlak ama, ge- lecekleri parlak... CIA kuşağının uşağı olma katına erişmiş olan bu ki- şiler için önce özel bir kamp oluşturulması planlanı- yor. Ardından. ABD'ye göturülecekler. Kuzey Irak'ta, "geleceğını kurtarmak" isteyen kişi- nin düşünde ABD'ye gıtmek vardır. Hemalde Kuzey Iraklı çocuklar. "Büyüyünce ne ola- caksın" sorusuna şu yanıtı veriyordur: - CIA ajanı... Bölgede metrekareye düşen ajan. yağmurdan çok... Vietnam sendromu... Bütün dünyanın naklen yayınla izlediği 1991 Körfez" Savaşı'na takılan kulplardan biri de şuydu: - ABD, Vietnam sendromundan kurtulmak istiyor. Basra Körfezi'nde elde edeceği başarı, Vietnam ye- nilgisini unutturacak. Tablo, bu hayalin tam olarak gerçekleşmediğini gös- teriyor. Bunu bılen Saddam da arada bir, "höt" füze- si salhyor: "Kuzey Irak'ı Vietnam'a çevihriz..." Körfez Savaşı'nda Türkiye hemen saf saf, saf tut- muş, "Ambargosu benden" deyip Kerkük-Yumurta- lık boru hattını kapatmış, Irak'la her türlü ekonomik iliş- kisini kesmişti. Aradan beş yıl geçti. Irak ordusunun zayıflamak bir yana güçlendıği ortaya çıktı. Yıllar sonra, Irak'a 1991 - 96 arası ABD'Iİ silah tacirlerinin normal fiyatın iki ka- tına gizlice silah sattığı beigelenirse şaşırmamak ge- - rekir. Reagan, görünüşte kanlı-bıçakh olduğu iran'a 1980'lerde silah satıp. gelirini Nikaragua'daki karşı devrimcilere vermemiş mıydi? Beş yıl içinde Türkiye, 30 milyar dolar vererek he- men dibinde her an Vietnam'a ya da Lübnan'a dönü- şebilecek bir bataklık kiraladı. Bütün bunlar bir yana, Kuzey Irak'taki CIA kuşağı, olaylara tüm film senaryolarını gölgede bırakacak bir boyut kattı. Kuşak sağlam, yılan derisinden... iri mi iri... Üstelik diri mi diri... DYFde ANAP'h bürokrat rahatsızhm BÜLENT SAR1OĞLL' AMvARA - Başbakan \'ardımcısı ve Dışişleri Ba- kanı Tansu Çiller. DYP ge- nel başkan yardımcılannın "ANAP'a biigi sızdırmakla" suçladığı bürokratlann gö- rev den alınması için bakan- lanna talimat verdi. DYP Başkanhk Diva- nı'nın dünkü toplantısı. ba- zı partılı bakanlann da katı- lımıy la genişletilmiş şekilde toplandı. Başkanlık divanı- na. Içişleri Bakanı Mehmet Ağar. Dev let Bakanlan Be- kir .\ksoy. Salim Ensarioğlu. Nevzat Ercan. Turizm Ba- kanı Bahattin Vücel. Milli Savunma Bakanı Turhan Tayan ve Orman Bakanı Hatit Dağlı da katıldı. Top- lantının büyük bölümünü. hükümet çalışmaları ıle 3 kasım pazar günü y apılacak küçük çaptaki yerel ara se- çimler oluşturdu. DYP yö- neticileri. özellikle seçmen sayılannın fazla olmasi ne- deniyie seçim sonucunda belirleyici oiması beklenen Osmanıye ve Bucak ılçele- rine dikkat çekerek gelecek ay bu seçim bölgelerinde iz- lenecek kampanyayla ilgili bilgı verdiler. Âiınan bilgıye göre. Ge- nel Başkan Vardımcıları Mehmet Gölhan ve Hasan Ekinci ıle Genel Sekreter Nurhan Tekinel. üst düzey bürokrat kadroiannda ANAP lıderi Mesut Vıl- maz'ınbaşbakanlığında ya- pılan atamalarla yönetımin devam etmesini e'leştirdiler. "D\'P iktidarda. ama .MNAP'lı bürokratiarla çalı- şıyoruz** görüşünü dile geti- ren parti yöneticileri. "Bü- rokraside AN.-VP hâkim. Ba- zı bürokratlann ANAP'a- bilgi sızdırdığı yönünde bil- giler auyonız. Bu. ileride so- run yaratabilir. Bazı devlet bilgilerinin daha önce sızdj- nldığına tanık olduk" uyan- smda bulundular. DYP'li bakan ve genel başkan yar-' dımcılarının özellikle Vıl- maz dönemınde Başbakan- lık Müsteşarlığı'na getirılen Birkan Erdal'ın görevini sürdürmesini eleştirdikleri- ve burada süren bunalımın çözülmesini istedikleri kay- dedildi. Bunun üzerine Çil-' ler'in. toplantıdaki bakanla-- ra dönerek "Haklısınız. Ge- - reğini yapın" şeklinde tali- mat verdiği öğrenildi. Koahsyon ortaklarının kaosadönüşen Başbakanlık Müsteşarlığı'na yapılacak atama için Tunzm Bakanlı- ğı Müsteşarı Nedim Öz- türk'ün adı üzerinde uzlaş- tıklan öğrenildi. Başbakan Necmettin Er- bakan. parti içinden ve ko-, alısyon ortaklanndan gelen itirazlar nedenıyle göreve geldiğınden beri Başbakan--' lık Müsteşarlığı'na atama yapamadı.